Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Ne tarafa baksan ucubeye benziyor,evler ucube,caddeler ucube,yönetim ucube bu kadar ucubenin icinde son halife ancak heykeli görebildi cünkü heykelin boyu cook yüksekti,Biraz kisa olsaydi farketmiyecekti,uzun olunca bir heykel nasil benden uzun olur diyerek hem onu ucube yapti hemde yikilsin diye emir verdi.

 

Sanatin icine tükürenler icin tek sanat vardir o da HAT denilen elle yazilan Kur'an ayetleridir.Onun disinda kalan ne varsa sanat degil ucubedir.Peygamberin heykelinide yapsalar oda ucube olur.Yani ayakta duran birsey olmamali.Taliban sadece Afganistan'da degil her yerde var,nerenin iklimini zihniyetine uygun görüyorsa orada cörekleniyorlar.

 

Hasan Harakiri hazretlerinin mezari varmis orada,tamda adamin gözünün önüne heykel dikmisler varmi böyle birsey yaa.Basbakan ucube derken cok haklidir,simdi oraya bir ucube türbne kondurur milletin inancini sömürmeye devam ederek Kars'lilarin oylarini garanti ederler.

 

Heykeltras sonuna kadar mücadele edecegim diyor,Erdogan'in belediye baskanida yikilcak efendim basbakan emretti diyor.Belediye baskanini halk seciyor ama baskanlar Erdogan'in EMRINDE CALISIYOR DEDIK YA UCUBELER DIYARI.

 

Taliban,Budha heykellerini dinamitledi cünkü müslümanlikta heykel yoktur,o heykeller Budistlerinde olsa farketmez malum peygamberden sonraki müslümanlar put kirma müslümanlari olarak calismaya basladilar.HALBUKI O HEYKELLER BIR SANAT ESERIDIR PUT OLMAKTAN DAHA ÖTEDIR.Ama bunu idrak edecek kafa yapisi 1400 yil öncesinde kalan kafalarda yoktur.O kafalar artik kumlasmis kafalardir.

 

Hic kimse demesin ki Türkiye'de heykel yikan olmaz diye,Türkiye'de taliban kafasi varsa heykel yikanlarda vardir.Hatirlayalim,Budha heykelini havaya ucuran Taliban liderinin dizinin dibinde kim oturmustu?Bunun cevabini veren,Türkiye'de taliban kafasi oldugunuda bilendir.Yani heykel düsmanio kafalar.

 

Beni en cok güldüren ise MHP'li Belediye meclisi üyelerinin ne olur ne olmaz hesabiyla AKP'li üyelere heykelin yikilmasi oylamasinda destek olmalaridir.Demek ki mücadele edilecek kafalar sadece AKP'li kafalar degildir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

AKP'li üyelere heykelin yikilmasi oylamasinda destek olmalaridir.

Onlar ülkeyi sevdiklerini iddia edip sadece kaymaklı yerlerini sevdikleri defalarca kanıtlanmış koltuk değneği zihniyetli kişilerdir.

Gönderi tarihi:

Şimdi bu Bahçeli Wikileaks belgeleri ortaya çıktığında ne dedi?

 

"Erdoğan'ı ABD ye karşı savunmak vatan görevidir" dedi mi? Evet.

 

Peki Gülen için ne diyor?

 

"Tabanımızda kendisine karşı beslenen sempati azalmaktadır"

 

O kişiye karşı sempati denen şey hâla varsa daha ne diyelim artık da, çok tuhaf!

 

ABD ye onca karşı gibi esip yağıyorsun, ABD ye karşı görünme telaşıyla Erdoğan'ı ona karşı savunmayı bile görev sayıyorsun, ama ABD de CIA tarafından korunan şahsa "sempatiniz" her ne kadar azalıyorsa da varmış!

 

Ben şunu söyleyeyim: AKP tökezleyecek gibi olsa ilk koltuk değneği olmaya son sürat koşturarak gidecek olan, koltuk değneği olma fırsatını kimseye bırakmayacak yine MHP den başkası değildir.

Gönderi tarihi:

Bir Yunan gazetesi bu Pazar ekinde Türkiye hakkında ağır bir yazı yayınladı. Ne doğulu ne batılı olduğuna bir türlü karar veremeyen bu ülkeyi AB kapısı önünde şaşkın şaşkın bocalatmaktan Yunanlılar olarak nasıl derin bir zevk duyduklarını, bu düşman, İstanbul'u ellerinden almış barbar ülkenin bu kararsızlık ve bocalama sayesinde hiç bir zaman adam olamayacak oluşundan Yunanlılar olarak nasıl keyif aldıklarını uzun uzun yazdı.

 

Şimdi Yunanlı haksız mı? Zevkten dört köşe olsa yeridir. Bir heykeli dikip bitirip açamıyoruz, inşaat halinde yıllardır bekliyor.

 

Yahu bu heykel put mudur, diz çöktüğü talibanların yaptığı gibi dinamitlenmesi mi gerekir, yoksa evrensel bir sanat dalı mıdır, şuna bir karar verin yahu!

 

Bu heykeli bir dağın yamacına dikmekle bilmem ne harakiri midir nedir birinin yanıbaşına dikmek arasında bir fark var mıdır? Şayet yanıbaşına dikilirse hazret mezarından ya allah bre zındıklar diye mi doğrulur, ne olur, çarpar mı yamultur mu?

 

Bir bunun kararını veremeyen, hem de en üst yönetim düzeyinde bu konuda kendi halkını kendi elleri ile düşmanlaştıran, düşman kamplara bölen bir ulusa bakıp bakıp Yunanlı niye zevkten dört köşe olmasın ki? Birbirlerini yiyorlar, sonra "komşularla sıfır sorun" diye avunuyorlar. Yahu sen içinde sorun yumağı olmuşsun, karpuz gibi düşman kamplara bölünmüşsün, komşularınla sıfır değil eksi sorunun olsa ne yazar?

 

Üstelik komşun seni parmağında "hadi bari alalım, yok yok biraz daha almayalım" diye oyuncak ederken, kapısında susta durdururken, talimat dikte ederken, gelip kendi toprağında işgalcilikle suçlayıp vamnmünüt değil van gün, van ay, van yıl bile duymazken, bir kimse çıkıp "ne işgali yahu? Enosisi ne çabuk unuttun, balık mısın?" demezken seninle niye sorunu olsun ki?

 

Senin halkın "bakın biz de İsrail'den Arap kardeşlerimizle birlikte ne güzel dayak yedik. Baaak yüzüme gözüme, ne güzel mosmor, yaaaa, senin yüzünde gözünde var mı böyle dayak izi? Sen hiç böyle güzel dayak yedin mi? Arap kardeşlerimizi dayak yemekte yalnız bırakmayacağız. Biz de onlarla birlikte dayağımızı güzelce yiyeceğiz!" diye övünüyorsa, Yunan zevkinden gülmekten yerlerde yuvarlanmaz da ne yapar?

 

Hayır yani sıfır sorun TC kimliği taşıyan dokuz vatandaşının kıtır kıtır doğranması, mezbahaya dönen gemi güvertesinin tazyikli suyla yıkanması mıdır yahu!

Gönderi tarihi:

Tunus'ta olaylar patlak verince tüm Tunus halki bu ayaklanmaya katildi.Polisler disinda kalan herkes yani güvenlik gücü olarak herkes bu ayaklanmada yerini aldi.Birtek polis ayaklananlara karsiydi onunda yuvasini yaptilar.Cünkü polisler her ne kadar ülkenin huzur ortamini saglamak gibi bir göreve sahipseler,Islam ülkelerinde polisler genelde iktidarin sopasi olarak görev yapmaktan zevk alirlar,ben bunlari birazda sadizme benzetiyorum.Yerlerde sürüklenen insanlara hala sopalarla vurmak tekmelemek,biber gazi sikmak bence sadistliktir.

Misirda toplum ikiye bölündü,diktatör yanlilari ve diktatör karsitlari olarak.Polis diktatör karsitlarindan dayak yemeye baslayinca ve ordu alanlara inince gitti diktatör yandaslarinin saflarina katilarak sivil elbiseler giyip yine diktatör karsitlarina saldirdi,cünkü ona öyle yemin ettirilmisti.Diktatöre karsi gelenlere saldiracaksin diye.

Ülkemizde aynen Misir'da polisin yaptiklarini yasiyoruz.Despottan yanalar.Simdi MÜbarek'e karsi günlerdir dinci kesim protestolarda bulunuyor ülkemizde,develer meydanlara cikmis bagirip cagiriyorlar,cünkü Erdogan'da bagiriyor.Bu protesto eger Amerika'ya veya Erdogan'a karsi yapilmis olsaydi,yemin ediyorum,polis bunlara adim attirmaz dayaktan gecirirdi,simdi bizim Misirdan farkimiz nedir.

 

Konuyla ilgilidir bu polis olayi tam bir ucubeliktir.Ucube ACAIPten gelen bir kelimedir.Harakiri denilen adam ölmüs gitmis,ama dinciler icin o hala yasiyor,etrafa bakiniyor,muhakkak ki gözlerinin önünde heykel filan istemez.Cünkü manzarasini bozar.Evliya üretmekte üstümüze yoktur.Altimiz evliya üstümüz evliya doludur dersiniz ki Türkiye'den baska evliya olan bir ülke yoktur dünyada.Islam sanata deger veren bir dindir ama Islamin sanata deger vermesi Islamistleri baglamiyor.Aynen Taliban gibi koy dinamiti ucur putu havaya,neden cünkü peygamber kabede putlari kirmis ya bunlarinda heykel takintisi var.Cehaletin sinirlari ülkemizin disina tasiyor artik.Padisah oldun ama adam olamadin diye ogluna nasihat eden babayi hatirladim.Evet icimizde üniversiteler bitirmis,defalarca Kurani hatim etmis,zengin olmus,bakan basbakan olmus ama adam olamamis o kadar adam kiliginda insan var ki,heykel sonunda tastandir tunctandir yani düsünmez,görmez duymaz,ama ya isitenler,duyanlar,görenler ama düsünemeyenlere ne diyecegiz?

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Şimdi bir insan bir şeyi beğenmeyebilir. Ama beğenmediğini ifade ederken bilmem hangi kutsal nesneyi, kavramı işe karıştırıyorsa bunun adı direk ve dolaysız, din sömürüsü, din ticareti ve dini çıkarlarına, siyasete, baskı ve yıldırmaya alet etmek anlamı taşır. Hiç lamı cimi, tevili tefsiri, bahanesi yoktur.

 

Ben de diyorum ki o iki nesnenin yan yana gelmesi uygun bulunmuyorsa madem, ucube olanı heykel değil, o mezar. O kaldırılsın.

 

Bu işler öyle savurup esmekle olmaz, insanda biraz insanlık kültürü, bir parça medeniyet, bir az kültür, bilgi, görgü olacak. Böyle her ıvır zıvır için dini alet etmek derin çatlaklar açar, telafisi imkansız inatlaşmalara yol açar. Bunları kurcalamak ateşle oynamaktır. Kin, düşmanlık, öteki, karşı kamp, bizden olmayanlar duygusu körüklemek, bir siyasinin yapabileceği en büyük kötülüktür...

  • 2 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Nihayet Hasan Harakani efendi rahat rahat mezarinda etrafi seyredecek cünkü ucube put'un kafasi kesildi!mALÜM Islamda puta tapmak puta benzer sekillerin olmasi yasaktir.Taliban,Budistlerin kutsalini havaya ucurma hakkini kendinde bulmustu,ne de olsa müslümandi,putlara taviz vermezdi müslümanlar...

 

Ayni antiputculuk Türkiye'yi yöneten zihniyettede mevcut oldugu icin (sonucta Taliban'in dizinin dibinde oturarak icazet almis muhteremlerdir bizi yönetenler!)kuru gürültüye papuc birakmayarak putun kafasini kestiler sira gövdesinde.Peygamber öyle yapmamismiydi.Kabe'ye girip putlari yerle yeksan etmemismiydi,peygamberin izinden gidenler icinde hicbirsey degisemezdi,putlara taviz verilemezdi,putun kafasi kesildi...Hasan Harakari efendi artik mezarinda rahat bir nefes alabilir...!

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Nihayet Hasan Harakani efendi rahat rahat mezarinda etrafi seyredecek cünkü ucube put'un kafasi kesildi!mALÜM Islamda puta tapmak puta benzer sekillerin olmasi yasaktir.Taliban,Budistlerin kutsalini havaya ucurma hakkini kendinde bulmustu,ne de olsa müslümandi,putlara taviz vermezdi müslümanlar...

 

Ayni antiputculuk Türkiye'yi yöneten zihniyettede mevcut oldugu icin (sonucta Taliban'in dizinin dibinde oturarak icazet almis muhteremlerdir bizi yönetenler!)kuru gürültüye papuc birakmayarak putun kafasini kestiler sira gövdesinde.Peygamber öyle yapmamismiydi.Kabe'ye girip putlari yerle yeksan etmemismiydi,peygamberin izinden gidenler icinde hicbirsey degisemezdi,putlara taviz verilemezdi,putun kafasi kesildi...Hasan Harakari efendi artik mezarinda rahat bir nefes alabilir...!

 

 

saygilarla

 

İyi de bu heykel yapılmadan niye düşünülmedi bunlar, nereye yapılıyor, karşısında kim var, kaça mal olur, bu kadar masraf acaba kimin cebinden çıkıyor? Hukuk da tikir tikir işliyor, diğer davalar kağnı hızıyla, çok önemli (!) heykel yıkma işi yıldırım hızıyla... Adalet mülkün temeliyse aynı bu heykel gibi yıkılmıştır hatta bu heykelin yıkıntılarının altında kalmıştır. :alien:

Gönderi tarihi:

Adalet mülkün temeli degil artik,adalet,AKP'nin adaletsizliklerini korumak icin vardir.Eger adalet olsaydi o heykeller yikilmazdi,adaletin olmadigi yerde zorbalik ve zulüm vardir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Görsel sanatları yanlış anlatmışsanız,estetik ile artisliğin aralarındaki farkı eğitimli kişiler bile algılayamıyor ise,bunun suçunu,resimin ve heykelin yasak olduğu bir inanç sistemine bağlı olan kişilerin bakış açılarını eleştirerek yapamazsınız.

Ucube de derler,taş da derler kızmamalısınız.

Efes-bergama-milet gibi tarihsel taş (!) yığınlarının kapısında bereket tanrısı kibele'nin kartpostallarını yada heykelciklerini satarken kıkır kıkır gülen bir ırkın evlatlarıyız.

İkiye bölünmüş bir insanı ifade etmesi,uzanan dostluk elinin verdiği ince mesajlar bir anda yok olur gider.Belki diğer yanda olan bir sevgiliye anlatıştır.Uzanan el bir yakarıştır.Umuttur sevdalısına kimbilir?

Kafalarını kesmişler ucubenin ama 33 metrelik bir taş anıtı yıkmak kolay mı?

Bence bu hali ile bile birçok insani duyguları titreştirecektir.

Gönderi tarihi:

İnsanlık onurunun, insanlık değerlerinin önce kafası insanlık düşmanı karanlık yobazlar tarafından koparıldı!

 

İnsanlık üzerine bu ülkede karanlık basmıştır. Bu ülkede artık insanlık yoktur! Varsa da bu karanlıkta gözükmüyor!

Gönderi tarihi:

Görsel sanatları yanlış anlatmışsanız,estetik ile artisliğin aralarındaki farkı eğitimli kişiler bile algılayamıyor ise,bunun suçunu,resimin ve heykelin yasak olduğu bir inanç sistemine bağlı olan kişilerin bakış açılarını eleştirerek yapamazsınız.

Ucube de derler,taş da derler kızmamalısınız.

 

Tamam derler de, ben de derim ama bu benim kişisel görüşüm olur, eğer bunu yıkın deniliyorsa ve hiç bir yetkili merciye danışılmadan yıkılıyorsa artık ileri değil geri demokrasiden bile söz edemezsiniz, bence burada en önemli olay bu.

Gönderi tarihi:

Tamam derler de, ben de derim ama bu benim kişisel görüşüm olur, eğer bunu yıkın deniliyorsa ve hiç bir yetkili merciye danışılmadan yıkılıyorsa artık ileri değil geri demokrasiden bile söz edemezsiniz, bence burada en önemli olay bu.

 

Çok güzel bir cevap olmuş sevgili y.yılmaz

Elbette bunları da aşacağız.Belki net ortamında olacak ama uzlaşıyı insan olarak benimsediğimiz an herşey değişecek.Farkında iseniz bu forumda uzlaşı,ortak duygular yavaş yavaş oluşuyor.Farklı düşüncede olan insanlar asgari müşterekte insanlıkta birleşiyor.Sizlere teşekkür ederim bu umudu düşüncelerime ektiğiniz için.

 

Sevgilerimle,

Gönderi tarihi:

Çok güzel bir cevap olmuş sevgili y.yılmaz

Elbette bunları da aşacağız.Belki net ortamında olacak ama uzlaşıyı insan olarak benimsediğimiz an herşey değişecek.Farkında iseniz bu forumda uzlaşı,ortak duygular yavaş yavaş oluşuyor.Farklı düşüncede olan insanlar asgari müşterekte insanlıkta birleşiyor.Sizlere teşekkür ederim bu umudu düşüncelerime ektiğiniz için.

 

Sevgili gugukçuk, size nasıl bir umut verdim bilemiyorum ama şu forum ortamında ulusalcı olduğunu söyleyenler de aynı siyasi ortamda olduğu gibi bir araya gelemiyor. Düşünce aynı, yapılanlar hakkında üç aşağı beş yukarı hem fikiriz ama gel gör ki tek çatı denince mümkün olmuyor. Ben kendi payıma düşeni bölgemde en güçlü muhalefet kimse onu destekleyerek yapacağım, benim adım Hıdır, elimden gelen budur. -_-

Gönderi tarihi:

1223.jpg

Mehmet Aksoy'un AKP ile hesabı eskiye dayanıyor. 1994'te Melih Gökçek Aksoy'un Periler Ülkesinde heykelini müstehcen bulup içine tükürmüştü ve kaldırtmıştı.

ceyhun_58_periler.jpg

Ama Aksoy açtığı davayı kazanmış 11 yıl sonra heykeli aynı yere diktirmişti. Dolayısıyla AKP'nin Aksoy'a karşı bir hırsı mevcuttu. Bu sefer raundu kazanmaya kararlılar.

Gönderi tarihi:

Türkiye’nin heykelle imtihanı!

Kemer’de yeni belediye başkanının ilk icraatı müstehcen bulduğu ‘Aşk Yağmuru’ heykelini depoya kaldırmak oldu. Heykellerle savaş neredeyse bir Türkiye klasiği. İşte Türkiye'den en ilginç heykel tartışmaları...

090403%20a%C5%9Fk%20ya%C4%9Fmuru.widec.jpg

AŞK YAĞMURU

İSTANBUL - Kemer’in yeni Belediye Başkanı MHP’li Mustafa Gül, 29 Mart yerel seçimlerinden sonra ilk iş olarak ‘Aşk Yağmuru’nu yerinden etti.

2004 yılında CHP'den seçilip daha sonra AK Parti'ye geçen eski başkan Hasan Şeker tarafından heykeltıraş Zafer Sarı'ya yaptırılan ve Çınarlı Kavşağı'na konulan ‘Aşk Yağmuru’, müstehcenlik gerekçesiyle Kemer'de bazı çevrelerin tepkisine neden olmuştu.

Kadıköy Belediyesi ise "Aşk Yağmuru"na sahip çıkmak için kolları sıvadı, heykelin Kadıköy'e getirilmesi için Kemer Belediyesi ve heykeltıraş Zafer Sarı ile irtibata geçeceklerini açıkladı.‘Aşk Yağmuru’nun akıbetinin ne olacağı zaman içinde görülecek ancak geçmişte tartışmalara neden olan pek çok heykelin sonu gözlerden uzak, karanlıklar içinde kaybolmak oldu.

Bazılarının müstehcen, bazılarının estetik ya da politik bulduğu ‘ünlü’ heykeller şöyle:

090403-%20su%20perileri.standard.jpg

PERİLERİN BAŞINA GELENLER

İtalyan heykeltıraş tarafından yapılan ‘Su Perileri’ anıtı, 1924 yılında Şehremini Asaf Bey tarafından Avrupa’dan getirildi. Periler ilk önce Kızılay’a yerleştirildi. 1930’lu yıllarda yerine başka bir heykel getirilince periler 1930’larda Gençlik Parkı’nın önüne, 1950’lerde Ulus çukurundan Hacettepe Parkı'na taşındı.

Perileri 1960’ların sonlarında eski bir gazeteci olan Halil Soyuer hatırladı ve Belediye Başkanı Ekrem Barlas’a, “Su Perilerini bulun ve uygun bir yere koyun” çağrısı yaptı. Periler arandı; belediyenin depolarında bulundu. Tandoğan meydanına yaptırılan havuzun ortasına dikildi.

1992’de Ankaray inşaatı sırasında yerinden mecburen kaldırılan anıt, üç parçaya bölünüp söküldü ve yeniden depoya kaldırıldı.

Yıllar sonra gazeteci Ateş Yalazan Hürriyet Ankara’da heykelin akıbetini sorup Ankaralılardan yardım istedi. Bu haber üzerine perilerin belediyenin açık hava deposunda çürümeye terk edildiği ve çıplaklıkları görünmesin diye de muşambayla örtüldüğü ortaya çıktı.

090304%20g%C3%BCzel%20istanbul.standard.jpg

HÜKÜMET KRİZİ YARATAN ‘GÜZEL İSTANBUL’

Cumhuriyet’in ilan edilişinin 50. yılı nedeniyle 1973’te açılan yarışmada Gürdal Duyar’ın ‘Güzel İstanbul’ adlı heykeli Karaköy Meydanı’na yerleştirildi. Ancak 1974 Mart’ında, dönemin CHP- Selamet Partisi koolisyon hükümetinin İçişleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk heykel için, “Türk anasına hakarettir” dedi, Necmettin Erbakan da “heykel derhal oradan sökülmelidir” dedi.

Hükümet krizine dönen heykel, dönemin İstanbul Valisi Namık Kemal Şentürk’ün talimatıyla 21 Mart 1974 gecesi yerinden söküldü ve Kumkapı sahiline bırakıldı. Ancak uzun tartışmalardan sonra ‘Güzel İstanbul’, Yıldız Parkı’nda bir köşeye yerleştirildi.

090403-%20ilk%20ad%C4%B1m.standard.jpg

ATAÜRK’ÜN ‘MUZIR’ GENÇLERİ

Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Anadolu'ya ayak basışını simgelemek için yaptırılan ''İlk Adım ve Atatürk Anıtı''ndaki gençlerin heykelleri ''muzır'' oldukları iddiasıyla gündeme geldi. Heykeltıraş Hakkı Atamalı'ya Atatürk'ün doğumunun 100. yılında yaptırılan ve 15 Mayıs 1982 tarihinde açılan Atatürk'ün Samsun'a çıkışını simgeleyen heykel, ''Kurtuluş Savaşı'nın Samsun'a ayak bastığı yerden'' başladığını ifade ediyor.

Anıtta yer alan söz konusu erkek ve genç kız heykelleri 20 Kasım 1982'de Samsun'u ziyaret eden dönemin Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren'in talimatıyla, çıplak oldukları gerekçesiyle kaldırıldı. Heykeltrıraşının ‘özgürlük ve barışı'' simgelediğini söylediği heykeller, aradan 18 yıl geçtikten sonra, Kültür Bakanlığı'nın talimatıyla 13 Mayıs 2000'de tekrar eski yerine yerleştirildi.

090403%20periler%20%C3%BClkesi.standard.jpg

TÜKÜRÜLEN HEYKEL GERİ GELDİ

Melih Gökçek 1994 yılında Belediye Başkanı olduktan sonra Ankara Altınpark'taki Mehmet Aksoy'un 'Periler Ülkesinde' adlı eserinin orgazmı anlattığını ileri sürdü. Gökçek, "Böyle sanatın içine tükürürüm" diyerek heykeli söktürdü.

Gökçek’in sözleri kendisine pahalıya mal oldu. Mahkeme Aksoy'a o zamanın parasıyla 1 milyar 342 milyon lira tazminat ödenmesine ve heykelin tekrar yerine konmasına karar verdi.

Gökçek, heykelin Altınpark'a geri konulması hakkında, "Ben yargı kararını uyguluyorum. Yine de kesinlikle tasvip etmiyorum. Ama mahkeme kararı var, yapacak bir şey yok" dedi.

090403%20antalya%20%C5%9Fehitler%20an%C4%B1t%C4%B1.standard.jpg

‘TÜRK ASKERİ BÖYLE YÜRÜMEZ’

Antalya’daki Şehitler Anıtı, anıtta yer alan asker figürleri nedeniyle tartışma konusu oldu. 1998 yılında yaptırılan anıttaki figürlerde, askerlerin sağ ayak ve kollarının, aynı anda havada görünmesi nedeniyle ”Türk askeri böyle yürümez” tartışması yapıldı.

Belediye yetkilileri o dönemde heykelin gerekirse düzeltilebileceğini açıkladı, ancak heykeltıraş Cüneyt Çağlıcan yürüyüşü bozuk askerlerle ”askerleri provoke eden kişileri” tasvir ettiğini ileri sürdü.

090403-fatih-sultan-mehmet-.standard.jpg

FATİH’İN ATI ERKEK Mİ DİŞİ Mİ?

Nisan 1999’da Kırklareli'nin Babaeski ilçesinde çıkan heykel krizinin nedeni ise Fatih Sultan Mehmet'in atının cinsiyetiydi. Atın erkek mi dişi mi olduğunu çıkaramayanlar heykeltıraş Tülin Özdemir'i suçlu buldu. Seçimleri kazanan CHP'li başkan Haluk Tezsezer önce heykeli depoya kaldırttı. Sonra 'eksiklerinin' giderilmesi için heykelin heykeltıraşa geri gönderildiği açıklandı ancak heykelden o günden beri haber çıkmadı.

090403%20orhan%20veli1.standard.jpg

ORHAN VELİ’NİN MARTISI

İlginç heykel tartışmalarından biri de Orhan Veli’nin Rumelihisarı’ndaki heykeli oldu. Tartışma, bir vatandaşın Sarıyer Belediyesi'ne "Orhan Veli'nin martısının yerine konması" konusunda yazdığı dilekçeyle başladı. Söz konusu martı, şairin 1992'de Rumelihisarı'na dikilen heykelinin omuzundaki martıydı ve dilekçe ile bu martının koparıldığı anlaşıldı.

Sarıyer Belediyesi heykelin Beşiktaş sınırları içinde olduğu gerekçesiyle Beşiktaş Belediyesi’ni işaret etti. Beşiktaş Belediyesi ise sözkonusu yerin ana artel olması nedeniyle konunun Büyükşehir Belediyesi'nin yeki alanında olduğunu açıkladı.

Konuyu gündeme getiren vatandaş bir dilekçe de Büyükşehir Belediyesi'ne yazdı. Büyükşehir Belediyesi’nden ilginç bir yanıt geldi: Bu yıl martı için tahsisatımız yok, önümüzdeki yılın programına alacağız.

Aynı vatandaş bu kez dönemin Şişli Belediye Başkanı Ayfer Atay'a mektup yazdı. Atay heykelin tamir edilmesi talimatını verdi ama heykeltıraş bu sırada Kars'ta askerlik görevini yapmaktaydı. Heykeltıraştan habersiz olarak yerine bir bronz martı kondu.

090403%20efe%20b%C4%B1y%C4%B1kl%C4%B1.standard.jpg

BIYIKLI MI BIYIKSIZ MI?

Aydın'ın ulusal kahramanı Yörük Efe bıyıklı mıydı, köse miydi? Köseden efe olur mu, olmaz mı? Bu sorular sadece Aydın'ı değil, bütün Ege'yi ikiye böldü.

Kurtuluş Savaşı'nda Yunan ordusunu yıpratarak Türk ordusuna yardımcı olan Yörük Ali Efe'nin anısına, ölümünden 46 yıl sonra Aydın'da bir anıt dikilmesi kararlaştırıldı. Heykel şehrin kurtuluş yıldönümüne yetiştirildi ve dönemin Aydın milletvekili ve Milli Savunma Bakanı İsmet Sezgin'in de katıldığı bir törenle 1997’de açıldı.

Heykelin açılışıyla birlikte Efeler Derneği ayağa kalktı. Bıyıksız efe olmayacağını söyleyen dernek başkanı Cafer Sağdıç, heykeli efeliğe hakaret olarak nitelendirdi ve heykel için sanatsal bir eleştiri de getirdi: Heykel oturan değil, nişan alan bir efe olmalıdır.

Aydın'ın ANAP'lı Belediye Başkanı’na göre ise efeler sanattan anlamıyor ve kendi siyasi görüşleri doğrultusunda böyle konuşuyorlardı. Aydınlılar Vakfı'nın düzenlediği basın toplantısına rağmen tartışma bitmedi. Kimi köselerin de efe olabileceğini, kimi Yörük Ali'nin sarışın olduğunu o yüzden eski fotoğraflarda bıyığının belli olmadığını ileri sürdü.

Sonunda Yörük Ali'nin oğlu hikayeci-yazar Cengiz Yörük bulundu. Yörük'ün 'Babam sarışındı, bu yüzden eski fotoğraflarında bıyığı seçilmiyor' demesi üzerine heykel söküldü, bıyık yapıldıktan sonra 1998’de yerine kondu. Fakat tartışma yine bitmedi. Bu kez de bir grup folklorcü bıyıklı heykeli protesto etti. TRT'nin yerel sanatçısı Emin Tenekeci önderliğindeki grup 'bıyıklı efe heykelini istemeyiz' diyerek anıtın önünde sazlı-sözlü gösteri yaptı. Heykelin bıyıkları hala tartışılıyor.

090403%20nene%20hatun%201.standard.jpg

NENE HATUN TÜFEKLİ MİYDİ BALTALI MI?

Rus ordusuna karşı savaşan yerel kahraman Nene Hatun'un heykeli Erzurum'da tartışmalara neden oldu. Süleyman Demirel'in talimatıyla yapılan heykel, Nene Hatun'un elinde silah, sırtında yavrusu ile cephede savaşan halini tasvir ediyordu. Ama Nene Hatun bekârdı. Yani çocuğu olamazdı. Üstelik elinde tüfek vardı ve bunun satır olması gerekiyordu. Kültür eski Bakanı İstemihan Talay'ın ziyareti sırasında Erzurumlulular’ın sıkıntısı Bakan Talay'a aktarıldı. Bakan şikayetleri haklı buldu ve yeni bir heykel yapılması talimatını verdi.

090403%20aziz.standard.jpg

NOEL BABA DİPLOMATİK KRİZ YARATTI

2000 yılında Demre'de Rusya tarafından gönderilen bronz Noel Baba heykeli, ''Noel Baba'nın, dünyaca tanınan görüntüsüyle uyuşmadığı'' gerekçesiyle, Demre Belediye Başkanı Süleyman Topçu tarafından müzeye kaldırıldı.

Bu girişim, Türkiye ile Rusya arasında diplomatik krize neden olurken, Rus heykeltıraş Grigoriy Pototosky, Türkiye'ye bağışladığı heykelin kilise girişinden kaldırılmasını anlamsız bulduğunu belirtti, olay Rus gazetelerine, ''Türkler Aziz Nikolaus'u Santa Klaus ile değiştirdiler'' şeklinde yansıdı.

090403%20sar%C4%B1k%C4%B1z1.standard.jpg

SARI KIZIN GÖĞÜSLERİ

Eylül 2000’de Balıkesir Edremit ilçesinde Sarıkız Heykeli krizi çıktı. Yıllardır Barbaros Meydanı'nda duran ve ilçenin simgesi konumundaki heykelin göğsünün göründüğünü söyleyen Fazilet partililer konuyu belediye meclisine getirdi. 'Bu heykel Sarıkız'ı sembolize edemez" diyen FP Balıkesir İl Sekreteri Cengiz Acar ve taraftarlarına cevap MHP'li Belediye Başkanı Tuncay Kılıç'tan geldi: ‘‘Haklısınız, Türk-İslam menkıbelerine sahip çıkmak bizim görevimiz.''

 

KARAMAN’IN KOYUNLARI

Karaman'da ''Karamanlıları alay konusu yaptığı'' gerekçesiyle yerinden kaldırılan iki koyun heykeli, yeniden yerine dikildi. Belediye Başkanı Ali Kantürk, Karaman koyununun ününün ülke sınırlarını aştığını belirterek, ismi Karamanla bütünleşen bu koyunun kentin önemli değerlerinden biri olduğunu vurguladı. Kantürk, ''Vatandaşların talepleri oldu ancak, biz heykelleri bulamıyorduk. Sonunda Park Bahçe Müdürlüğümüzde bulduk. Heykelleri yeniden dikeceğiz'' dedi.

090403-cihangir-g%C3%BCzeli.standard.jpg

‘CİHANGİR GÜZELİ’ TAHRİK ETTİ

Beyoğlu Cihangir Güzelleştirme Derneği tarafından Belediye Başkanı’nın da katıldığı bir törenle Cihangir Parkı'na dikilen 'Cihangir Güzeli' adlı heykel de tahrik edici bulunup gözden uzaklaştırılan heykeller arasına girdi. Ağustos 2001’de bölgede otopark işleten ve beslediği kuzuyu parkta otlatırken dernek üyeleriyle tartışmaya giren Habip Muhammet Ali Çelik, 'Bu heykel beni bile şehvete getiriyor. 15 yaşındaki çocuklar görünce kimbilir neler olur' diyerek heykeli arkadaşlarıyla birlikte kaidesinden söktü. Çelik, polis tarafından gözaltına alınırken, otoparkında alıkoyduğu heykel tekrar yerine dikildi.

090403-%20keyh%C3%BCsrev1.standard.jpg

KEYHÜSREV'İN TARTIŞMALI HEYKELİ

Antalya'da, şehrin fatihi Anadolu Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev'e ait heykel, önce Keyhüsrev'in üzerinde bulunduğu atın normal boyutundan küçük oluşuyla tartışma konusu oldu. Büyükşehir Belediyesi tarafından heykelin bulunduğu Meydan Kavşağı'na köprülü kavşak yapılmasına karar verildi. Bu yüzden heykel, Topçular'daki şehiriçi otobüs garajına kaldırıldı. Aylardır otobüs garajında bekleyen Keyhüsrev heykelinin son olarak Antalya'nın Aksu beldesindeki kavşağa dikileceği açıklandı.

09403%20%C5%9Feytan%20heykeli.standard.jpg

ŞEYTAN HEYKELİ

Diyarbakır Bağlar Belediyesi bahçesinde 2003 yılında yaptırılan kanatlı kadın heykeli, kentte 'Şeytan heykeli' tartışması yarattı.

Kentte yayınlanan bazı yerel gazeteler, söz konusu heykelin şeytanı temsil ettiğini savunarak, buna "Şeytan heykeli" derken, Bağlar Belediye Başkanı Yurdusev Özsökmenler ise heykelin özgür kadını temsil ettiğini savundu.

 

KARACAOĞLAN'I SAZINDAN AYIRDILAR

Osmaniye’nin Düziçi ilçesindeki Karacaoğlan heykeli, 2003 yılında Belediye Başkanı Abdulmuttalip Öner tarafından Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Selma Tahbeler’e yaptırıldı. İlçenin girişindeki heykelde, Karacaoğlan’ın elinde bulunan saz önce parçalandı. Saz, yeniden yapılarak yerine konuldu.

 

BABALARA SAYGI KALMADI

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından 15 Haziran 2003’te, babalar gününde Yenikent Mahallesi'ndeki bir parka yerleştirilen ''Babalarımıza Saygı Anıtı'', iki kez tahrip dildi.

Bunun üzerine anıt, bir süre sonra yerinden kaldırıldı.

Kızılcıklı Mahmut Pehlivan ve İsmet İnönü caddelerine yapılan fıskiyeli havuzların içine yerleştirilen kadın heykelleri ise özellikle bazı siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerince, ''kenti temsil etmediği ve müstehcen bulunduğu'' gerekçesiyle eleştirilmişti.

090403%20attalos1.standard.jpg

KRAL ATTALOS SAPIK MIYDI?

Antalya'da Kalekapısı mevkisindeki, Bergama Kralı II. Attalos'un heykeli, bir süre Antalya gündemini meşgul etti.

Savaşa giden ağabeyi için ''öldü” denilince Bergama Kralı olarak tahta oturan Attalos'un bir süre sonra ağabeyinin dönmesi ve tahtı ağabeyine terketmesi üzerine aldığı ‘kardeş seven’ unvanı, Antalya'da bazı kesimlerce farklı düşünüldü. Heykel, Kral Attalos'un ‘sapık’ olduğunu ileri süren grubun protestolarına rağmen Mart 2004’te Kalekapısı'ndaki yerine konuldu.

 

DAVA KONUSU HEYKEL

Diyarbakır'daki Sur Belediyesi, İnönü Caddesi'nde 2004 yılında Mardin'in Kızıltepe ilçesinde babasıyla birlikte öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz adına bir anıt yaptırdı.

Anıtı yaptıran Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş hakkında, ''Belediyeyi zarara uğratmak ve görevi kötüye kullanmak'' suçundan dava açıldı.

Demirbaş, ilk duruşmada beraat etti.

090403-%20diyojen%20heykeli.standard.jpg

DİYOJEN HEP TARTIŞILDI

Geçtiğimiz aylarda Başbakan Erdoğan’ın Bizans İmparatoru Romen Diyojen’le karıştırdığı, Sinoplu filozof Diyojen’in 2006’da doğduğu kente dikilen heykeli de tartışma yarattı.

Dönemin Belediye Başkanı AKP'li Zeki Yılmazer tarafından Samsun Belediyesi Heykel ve Seramik Atölyesi'nde yaptırılan 5.5 metre yüksekliğindeki heykel Ekim 2006’da Sinop Otogarı girişine dikildi. Ancak heykel bazı parti il başkanlarının tepkisini çekti.

MHP İl Başkanı Mehmet Şimşek, Sinop'ta birçok sorun varken 50 bin YTL'ye heykel dikilmesinin anlamsız olduğunu savunup, "5 bin yıl önce yaşamış birinin heykelini dikiyoruz. Bu heykel, AKP hükümetinin dış politikada bu kadar yetersiz olduğu bir dönemde, Karadeniz'de Pontus devleti hayali kuran dış güçlerin düşüncelerini destekler. Elinde fenerle 'Adam arıyorum adam' diye dolaşan biri Sinop halkına hakaret etmiştir. Sinop'ta adam yok muydu?" dedi.

Saadet Partisi İl Başkanı Hüseyin Şeker de heykelin dikilmesinin gereksiz olduğunu savundu.

DSP İl Başkanı Ahmet Kavazak da, "Ben heykelin dikildiği yere karşıyım. Şehrin en güzel yerine yapılmamalıydı" dedi.

090403%20atat%C3%BCrk%20denizli.standard.jpg

ATI HADIM ETTİLER

Mart 2008’de Denizli’de CHP İl Başkanı Ali Kavak, Denizli Belediye binasının önündeki Atatürk heykelinde atının cinsel organının AKP’lilerce koparıldığını iddia etti. Kavak, Prof. Tamer Başoğlu’nun yaptığı ve 1981’de Denizli Belediyesi’nin önüne dikilen heykelin fotoğraflarını gazetecilere dağıttı.

Kavak, “AKP’li belediye Atatürk anıtındaki atın cinsel uzvunu koparıp, boyamış. Kendilerini sanata yaptıkları saldırıdan ötürü kınıyoruz. Atatürk’ün atının cinsel uzvu yakın zaman önce vardı. AKP’liler’in kopardığını ya da koparttıklarını düşünüyoruz” dedi.

Denizli Belediye Başkanı AKP’li Nihat Zeybekci ise göreve geldiği 2004 yılına ait olduğunu söylediği heykelin fotoğraflarını gösterip iddiaları yalanladı. Zeybekci, “Görüyorsunuz heykelde hiçbir değişiklik yok. Böyle muhalefet olmaz. Buna dense dense kepazelik denir” dedi. Heykeli yapan Prof. Başoğlu ise “Atın cinsel uzvunun koparıldığını iddia edenlere gülüyorum” dedi.

090403%20torbal%C4%B1%20atat%C3%BCrk%20heykeli1.standard.jpg

BELEDİYE BAŞKANI VE EŞİ ATATÜRK’ÜN YANINDA

İzmir’in Torbalı ilçesindeki Atatürk de heykeli ilginç bir tartışmaya neden oldu.

Üç parçadan oluşan heykelde, Atatürk’ün iki yanında bulunan erkek ve kadın figürlerin, dönemin Belediye başkanı CHP’li İsmail Uygur ve eşine benzediği iddiaları, haykeli Türkiye’nin gündemine getirdi. Tartışmalar üzerine heykeldeki erkek figürünün yüzü değiştirilip, 20 ay sonra yeniden yerine dikildi.

Gönderi tarihi:

Bu arada sanatçıları eserlerinin korunmasında güçlü kılan “Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu”nun 16’ncı maddesi şu hükmü içeriyor:

“Eser sahibinin izni olmadıkça eserde veyahut eser sahibinin adında kısaltmalar, ekleme ve başka değiştirmeler yapılamaz. Kanunun veya eser sahibinin müsaadesiyle bir eseri işleyen, umuma arz eden, çoğaltan, yayımlayan, temsil eden veya başka bir suretle yayan kimse; işleme, çoğaltma, temsil veya yayım tekniği icabı zaruri görülen değiştirmeleri eser sahibinin hususi bir izni olmaksızın da yapabilir. Eser sahibi, kayıtsız ve şartsız olarak yazılı izin vermiş olsa bile şeref ve itibarını zedeleyen veya eserin mahiyet ve hususiyetlerini bozan her türlü değiştirilmeleri men edebilir.”

Gönderi tarihi:

bu akpnin ve bu bağnaz toplumun kafası kadın örtünmelidir ve herkes dine uymalı devlet şeriatla yönetilmelidir zihniyetine sahip olduğu ve kadını erkekten daha aşağı gördüğü için bu tür olayların olması doğal bence chp nin resim sergisinde camiyi ucubeye benzetmesi çok isabetli olmuş tayyip insanlık anıtını ucube bulabilir ama başkalarıda camiyi ve dini ucube bulabilir ve bencede öyle tebrik etmek lazım.

  • 1 ay sonra...
Gönderi tarihi:

dün bayezit'e giderken lalelide tarihi eserler kalıntılarını seyrediyordum? ve bir espri patlatayım dedim de yanımdaki birisine dedim ki:bunlar ucubenin parçalarımı yani o ucubeyi parçalayıp burayamı getirmişler dedim? yanımdaki espiriyi anlamadı ciddi cevap verdi de yoo onlar değil dedi.ve sonra düşündüde anladı ve bana manidar manidar baktı? aslında sorum şu (rte) bu ucube kalıntılarınıda görecek ve kaldıracakmı acaba diyorum o kadar? gerçi o istanbulda metropolün başkanlığınıda yapmış pek dokunmamıştıda o yüzden şimdi ne düşünür acaba diye bende düşünüyorum ve düşünüyorum işte ucube ucube ve yine ucube?))

  • 2 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Turkiyede heryer zaten beton yiginiyla dolu, cogu anlamsiz manasiz sanaat desen sanaattan baska herseye benziyor o beton yiginlari yerine bir cicek bahcesi, bir koru, yada bir orman yapsalar hem halk dinlenecek bir mekana kavusmus olur hem cocuklarin gezip oynayacagi oyun alanlari hemde cevre temizlenir ama neredeeee dikilen beton yiginlari dolu iken yenilerini dikmeleri manasiz bu ucube heykel polimigi taaaa eskilerden varmis baksaniza sayin Zuhurat bir arastirma yapmis :)) en komigi bana gore Ataturkun Atinin hadim edilme hikayesi :))))

Gönderi tarihi:

İnsanlık anıtının yıkılması Türkiye'de insanlığın yok olduğunun miladıdır. Bu tarih itibariyle bu ülkeden insanlığa katkı yapacak bir gelişme çıkması olasılığı sona ermiştir...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.