Φ dominik Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Özel Harp’ten emekli Tuğgeneral Tanrıverdi, dairenin 150 bin kişilik sivil gücü olduğunu söyledi. Bu yarı-sivil gücün kozmik odadaki incelemeyle harekete geçmesi de olasılıklar arasında Bülent Arınç’a suikast girişimi ve ‘düğmeye basılmış gibi’ birbiri ardına yaşanan sosyal vakalardaki rolüyle gündeme gelen Özel Harp Dairesi’nin (diğer adıyla Seferberlik Tetkik Kurulu), 2008’de konsept değiştirdiği ve 150 bin kişilik sivil gücüyle ‘İç tehdit’e karşı harekete geçtiği iddia ediliyor. İddianın sahibiyse, Özel Harp Dairesi’nde 1984-1988 arasında Harekat Şube Müdürü olarak Kurmay Yarbay rütbesiyle görev yapan emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi. YARI SİVİL BİR ORDU GİBİ Edirne’de basın açıklaması yapmak isteyen DHKP-C’liler ile onları linç etmeye çalışan Edirneliler arasında yaşananların polis tarafından istihbarat elemanlarınca gerçekleştiğinin tespiti üzerine gözler provakasyona çevrildi. Askeri istihbaratçılar ve emekli subayların provakasyon ihtimali üzerinde duran polisin çalışmasının ardından Siyaset bilimci Prof. Mümtazer Türköne, Özel Harp’e bağlı 150 bin kişilik bir yarı sivil ordu bulunduğunu ve eylemlerden sorumlu olabileceklerini iddia etti. Rusya dağıldı tehdit değişti. Star’a konuşan Tanrıverdi, 2008 yılında Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, Gayri Nizami Harp Daireleri’nin sayısının arttırılması talimatı verdiğini ve bunun basında yer aldığını hatırlatarak, “Büyükanıt Paşa, Özel Harp’in Rusya’ya karşı kurulduğunu artık Rusya’dan gelecek tehdit olmadığı için iç tehditleri değerlendirdiklerini söyledi. İç tehdit algılamasının değişmesi ve bugün Kozmik Oda’daki arama dahil bir dizi olayın iç tehdit olarak algılanması ile harekete geçilmiş olma ihtimali, zihinlerde soru işareti bırakacak düzeyde” dedi. Türkiye’nin bütününe yayılmış bir Özel Harp yapısından söz eden Tanrıverdi, sayının Prof. Mümtazer Türköne’nin ifade ettiği gibi 150 bin civarında olabileceğini ama kesin sayı hakkında tahmin yürütülemeyeceğini söyledi. Büyükanıt katılım çağrısı yaptı Özel Harp Dairesi’nin sayısının Türkiye çapında arttırılacağı ve sivillerdende katkı sağlanması istendiği yönündeki haber, 2 Haziran 2008’de Taraf gazetesi’nde yayınlandı. Habere göre Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, vatandaşları Özel Harp Dairesi’ne katılmaya çağırıyor. Büyükanıt’ın daveti şöyle: ”Vatanımızın bütünlüğüne ve milletimizin varlığa karşı vuku bulacak bir düşman tecavüzü halinde, Silahlı Kuvvetlerimiz ile birlikte yürütülecek harekatta gizli mücadele usülleri ile barıştan itibaren bazı çalışmalar ve çok gizli hazırlıklar yapılmaktadır. Her Türk’ün seve seve katılacağına inandığım böyle milli bir hazırlık için milli hisleri kuvvetli, yetişmiş, bilgili ve cesur elemanlara ihtiyaç vardır. Yakından izlediğimiz yüksek nitelik ve yetenekleriniz, taktir ile karşılanan müspet davranışlarınız ve milli heyecanınız dolayısıyla sizin de bu çalışmalara katılmanızı uygun gördüm. Gönderdiğim subay size gerekli bilgiyi verecektir. Bu milli konuya ilgi göstereceğinizi ve çalışmalara iştirak edeceğinize inanıyorum.” Kozmik arama harekete geçirdi ASDER Genel Başkanı ve emekli Albay Prof. Dr. Psikiyatrsit Nevzat Tarhan: Özel Harp Dairesi’ne bağlı unsurlar, AK Parti’yi işgalci gibi görerek son kozmik oda aramasından sonra harekete geçmiş olabilir. Mevcut kadrolar 12 Eylül’den önce milliyetçilerin elindeydi. Şu anda medyada hangi isimler var bilmiyorum. İşin teorisini biliyorum. KURUCUSU İDDİAYI KABUL ETMİYOR Özel Harp Dairesi’nin kurucusu olarak 10 yıl boyunca görev yapan Emekli Albay İsmail Tansu ise 150 bin Özel Harp görevlisi olduğu yönündeki iddia hakkında “Rakamı duyunca neredeyse aklım duracak. Mütemadiyen uyduruyorlar. Türkiye’deki tüm kötü işleri bu dairenin üzerine atıyorlar” yorumunda bulundu. Tansu, “Bu daire yasal olmayan bir işi yapmaz. Daire, kendi vazifesinin dışında örgüt kurmakla görevli değil... 150 bin kişinin ise bulunduğunu sanmıyorum” diye konuştu. Kaynak: -http://www.stargazete.com/politika/150-bin-kisilik-sivil-guc-ozel-harp-in-hizmetinde-haber-237574.htm- Alıntı
Φ rodinatc Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 “TÜRKİYE'NİN MİLLİ MENFEATLERİNE UYGUN DIŞ POLİTİKALAR NASIL OLMALIYDI : DEVLETİN LAİKLİK İLKESİNE BAĞLI OLMASI ; MİLLETİN FERTLERİNİN BİR İNANCA SAHİP OLMASINA, İNANCINI ÖĞRENMESİNE, YAŞAMASINA VE YAŞANTISINDA İNANCININ KAYNAKLARINI REFERANS ALMASINA MANİ DEĞİLDİR. ASLINDA DEVLET DE ; SİSTEMİNİ KURARKEN, YASALAR DÜZENLERKEN, POLİTİKALAR GELİŞTİRİRKEN, MİLLETİYLE ÇATIŞMAMAK İÇİN ; MİLLETİNİN İNANCININ DAYANDIĞI REFERANSLARA SAYGILI OLMALI VE BU KAYNAKLARA TERS DÜŞECEK POLİTİKALAR BENİMSEMEMELİDİR. İSLAM İNANCINA SAHİP BİR KİŞİ DIŞ POLİTİKA SEÇENEKLERİNİ DÜŞÜNÜRKEN ; İNANCININ DAYANAĞI OLAN VE HAYATINA YÖN VEREN KUR'AN, SÜNNET, İCMA-İ ÜMMET VE FIKIH ALİMLERİNİN İÇTİHATLARI İLE İLGİLİ HÜKÜMLERİ MUTLAKA BİRİNCİ ÖNCELİKLE DİKKATE ALMASI GEREKİR. REFERANS OLARAK DAHA SONRA DA BEYNELMİNEL VE İÇ HUKUK KURALLARINI DİKKATE ALMALIDIR. BU NEDENLERLE (EK-A ) DA KUR'AN'I KERİMDEN ÇIKARILMIŞ OLAN AYET-İ KERİMELERİN (BAKARA SURESİ 120 NCİ AYET, ÂL-İ İMRAN SURESİ 100 NCÜ VE 149 NCU AYET, NİSA SURESİ 144 NCÜ AYET, MAİDE SURESİ51,52,53,54,55 AYETLER) İNCELENMESİNDE ZARURET GÖRÜYORUM. ADNAN TANRIVERDİ (E)TUĞGENERAL ( Yukarıdaki metin, 20 Nisan 2002 tarihinde tarafımdan takdim edilen bir konferansın satır başlarıdır.A. Tanrıverdi)” Sayın Tanrıverdi, aynı zamanda Adaleti Savunanlar Derneği’nin genel başkanıdır. Dernek şöyle bir itirafta da bulunmaktadır kendi web sitesinde. “Derneğin yedi kurucu üyesinin tamamı TSK`lerinden Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarıyla irtica gerekçesiyle emekli edilmiş personeldir. Dernek Başkanı Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi`dir.” GENEL YÖNETİM KURULU S.NO GÖREVİ ASIL YEDEK 1 Genel Başkan Adnan TANRIVERDİ 2 Genel Başkan Yrd. Abdurrahman 3 Genel Başkan Yrd. Gürcan ONAT 4 Genel Sekreter İrfan ÇALIŞKAN 5 Genel Sekreter Yrd. Önder TAPKIN 6 Genel Sekreter Yrd. İbrahim TÖRE 7 Genel Muhasip Ekrem KARAKAŞ TSK verdiği kararda bence haklıdır ve zatın bu günkü çabası, ortamını bulmuşken TSK’dan intikam alma girişimidir. Yorumları objektif değildir ve sağlam bir dayanağı yoktur. Ayrıca özel harp dairesi ile ilişkisi 22 sene önce kesilmiş birisi, bugün sadece 6 personelin girişine izin verilen kozmik oda hakkında güncel bilgiye nereden erişmiş, dairenin bugünkü konseptine ve faaliyetlerine ne derece vakıftır??? Koskoca bir soru işareti… Bunların haber yapılma sebebi ise AKP’nin politikalarını eleştiren kesimi, harp dairesinin etkisinde eylemlerde bulunan kesim gibi göstermektir. Bunlar Amerika TARAFından AKP’ye öğretilen taktiklerdir. Amerika da Irak’a girmeden önce ortaya bir biyolojik silah lafı attı ve buna dayanarak işgale başladı. Sonrasında biyolojik silahlar fos çıktı. Silahların fos çıkıp çıkmaması bugün kimsenin umurunda değildir ama Amerika halen Irak’tadır. Yandaş medya tarafından şuan durmaksızın topluma pompalanan harp dairesi iddiaları da bir gün fos çıkacaktır ama AKP, bu iddiaları kullanarak girdiği yerlerden çıkmayacaktır. Saygılarımla, Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Ya bu kadar da bir merkezden güdüldüklerini açık etmeseler bir de! Tesadüfe bak, İmralı'dan gelen sesle TSK'dan ihraç edilen ses aynı çatlak tonda! Tesadüfün de bu kadarı! Hacı amca sakalı da salmış maşşallah, ahir ömründe bir hizmeti ilahiyye ifa edip cennette hurileri kapma peşinde olsa gerek! Beline bomba sarıp ertesi gün yetmiş hurinin koynuna gireceğini hayal eden dinci teröristler aklıma geliverdi nedense birden! İyi de bu kadar güç varmış madem, niye aşçı elektrikçi ve marangozlar iş becermeye kalkışmış? :lol: Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Ama asil ilgi cekici olani ise,"Mümtazer Türköne"'nin habere atlamasidir.Haberin Star gazetesinde cikmis olmasida tesadüf degildir."Star Gazetesinin"yolu bilinmektedir. Türkiye üzerinde cok büyük bir oyun oynanmakta ve "TSK"bu oyunda kirletilmektedir.Cok vahim bir durumla karsi karsiyadir Türkiye. 150 bin kisilik "Sivil Güc"iddiasinda bulunan irticadan emekli bir subayin,neye hizmet verdigini anlamamak icin kahin olmaya gerek var mi? "Erdogan'"a,(Islama hizmetten)Arap Nobel ödülü verilecekmis.Ne kadar tuhaf degil mi? Laik bir Devletin Basbakanina "Islama hizmet ödülü"veriliyor.Bu celiski degilse nedir? Türkiye,dikkat edilirse bir yalnizliga dogru itilmekte ve Araplastirilmaktadir.Türkiye'yi yöneten hükümetin basi,"Iran'a destek vermekte,Gazze'ye arka cikmakta ve Israil ile gerginlesmektedir"Normal sartlarda bunlarin hepsi dogru olabilir.Ne var ki,gerek Türkiye'nin icinde bulundugu kritik dönem,gerekse Ortadogu'nun kaynayan bir kazan olmasi,Amerika'nin Iran'la restlesmesi,Yemen sorunu ortada iken Türkiye'nin kendine macera aramasi düsündürücüdür. Ama asil en düsündürücü olan ise,TSK'ya karsi yürütülen operasyondur.Acaba TSK'nin böyle bir ortamda zayiflatilmasi,itibarinin yok edilmeye calisilmasi siyasi bir planin parcasimidir? saygilarla Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Ama asil ilgi cekici olani ise,"Mümtazer Türköne"'nin habere atlamasidir.Haberin Star gazetesinde cikmis olmasida tesadüf degildir."Star Gazetesinin"yolu bilinmektedir. Türkiye üzerinde cok büyük bir oyun oynanmakta ve "TSK"bu oyunda kirletilmektedir.Cok vahim bir durumla karsi karsiyadir Türkiye. 150 bin kisilik "Sivil Güc"iddiasinda bulunan irticadan emekli bir subayin,neye hizmet verdigini anlamamak icin kahin olmaya gerek var mi? "Erdogan'"a,(Islama hizmetten)Arap Nobel ödülü verilecekmis.Ne kadar tuhaf degil mi? Laik bir Devletin Basbakanina "Islama hizmet ödülü"veriliyor.Bu celiski degilse nedir? Türkiye,dikkat edilirse bir yalnizliga dogru itilmekte ve Araplastirilmaktadir.Türkiye'yi yöneten hükümetin basi,"Iran'a destek vermekte,Gazze'ye arka cikmakta ve Israil ile gerginlesmektedir"Normal sartlarda bunlarin hepsi dogru olabilir.Ne var ki,gerek Türkiye'nin icinde bulundugu kritik dönem,gerekse Ortadogu'nun kaynayan bir kazan olmasi,Amerika'nin Iran'la restlesmesi,Yemen sorunu ortada iken Türkiye'nin kendine macera aramasi düsündürücüdür. Ama asil en düsündürücü olan ise,TSK'ya karsi yürütülen operasyondur.Acaba TSK'nin böyle bir ortamda zayiflatilmasi,itibarinin yok edilmeye calisilmasi siyasi bir planin parcasimidir? saygilarla Ama asil en düsündürücü olan ise,TSK'ya karsi yürütülen operasyondur.Acaba TSK'nin böyle bir ortamda zayiflatilmasi,itibarinin yok edilmeye calisilmasi siyasi bir planin parcasimidir? Tabiiki siyasi planin parcasi...Sayin politika ayni düsündüklerin gibi.. Düsün bahsettigin gibi ortadoguda agresiflesiyorsun bütün riskleri üzerinde topluyorsun... ayni sekilde icerde bunu yapiyorsun hem etnik hep mezhep.. Ve sana lazim olacak orduya saldiriyorsun.. diyelim bunu herkes bilir orduyu eline gecirsen dahi, hangi ordu devrimle tamami ele gecmis yani orduyuda ikiye bölüyorsun.. sonuc? Tanrim bunlarin elinden Türk milletini kurtarsin ilk secimle. Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2010 Tanrim bunlarin elinden Türk milletini kurtarsin ilk secimle. Tanrimi AKP'yi secimle milletin iktidari yaptida, gene tanri gelecek secimde milleti AKP'den kurtarsin? AKP'nin gelis nedeni tanriya adyanmiyor, bilakis "atatürkcü ve vatansever" politikacilarin, iktidarlarin ve TSK'nin gecmisteki yanlis politikalarindan kaynaklaniyor. AKP'yi iktidardan indirmenin yolu gene secimle olacaktir, ama halka AKP'nin karsisina dogru dürüst bir alterantif sunulmali. Bu alternatif denenmis olan MHP ve CHP'mi olacak? Bunlarin gecmiste hangi faydasi olmuski ülkeye sonrasinda olsun? Ülkede dinci kesmin etkin rol oynamasinda bu partilerin cok yardimlari lmustur. Ecevit dahi Fehtullah Gülen icin incielr saymistir. "milletine ve dii bagli nesiller yetistirecegiz" diyen Atatütkcü kimdi biliyormusunuz? Bilmiyorsaniz ben cevabini vereyim. Buu diyen TSK mensubu, 12 Eylül fasist cunta elebasi "atatrürkcü" Evren. Imamhatip okullari acmakta yarisanlar ve gene Imamhatip mezunlarina vali, kaymakam ve diegr devlet görevlisi olma secenegini verenler kim? Bu konuda biraz hafizalarimizi calistirirsak, AKP'nin nasil iktidar oldugunu ve kimlerin destek oldugunu cok rahat görecegiz. Ama biz her zaman oldugu gibikafamizi kuma sokup gerceklerden kendimizi soyutluyoruz ve cözümü Allah'a havale ediyoruz. Bu düsünceyle biz daha cok bekleriz AKP'nin gitmesini. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2010 Hadi, "tanrı korusun" demenin bir deyim kalıbı olduğunu kabul etmek gerekir. Hani İnönü'ye: Hiç allahın adını anmıyorsunuz, bu dindar halkın tepkisine yol açıyor" demişler de "niye demiyor muşum, allahısmarladık diyorum ya!" demiş. Neyse, benim asıl söylediğim, geçmişteki yanlış politikalarda yanlışlıklar elbette olduğu. Alternatifi meclisteki partilerle sınırlamayınız. Bu kadar çabuk yeniden bu gereğin ortaya çıkmış olması üzücü ama, meclisin bir kez daha toptan yenilenmesi, bilinen tüm partilerin meclis dışı bırakılması gerektiğine inanıyorum. Halk bunu yapacak mı, göreceğiz. Ben seçime kadar bunu savunacağım. Olur, olmaz, bilemem... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2010 Insanlarin sablonlasmis sözleri devamli kullanmalari, aslinda onlarin bu sablon sözlerinin ardinda saldirmayá odaklandiklari hedefler vardir. Dikkat ediyorum hemen her iletide yolsuzluk yapmis olanlari, darbecileri, darbe cigirtkanlarini Atatürk'cü ve Vatansever olarak gösterme aliskanligi var birilerinde. Hani o kadar acik ki Atatürk düsmanligi yani tevil götürmez derecede apacik görünüyor. Ben bunlari samimiyetsiz buluyorum. Birilerinin sirtindan Atatürk'e ve vatanseverlere vurmaya calisanlar ve de vuranlar aslinda birilerine degil sadece ve sadece Atatürk'e ve vatanseverlere saldirmaktadirlar. Amaclari budur, ama bunu medeni cesaretle söyleyemeyip birilerinin arkasina saklanarak ifade edip kacak güresiyorlar. Ben, bunlara kisaca bir yanit verecegim: Atatürkcü olanlar irkci degildir, Atatürk'cü olanlar darbeci degildir. Atatürk'cü olanlar demokrattir ve de devrimcidir. Bunlari ifade ettikten sonra beyinlerini yikatarak Atatürk'e ve vatanseverlere saldiranlari ben ciddiyetten uzak ve de provakatif olarak görüyorum. saygilarla Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 Insanlarin sablonlasmis sözleri devamli kullanmalari, aslinda onlarin bu sablon sözlerinin ardinda saldirmayá odaklandiklari hedefler vardir. Dikkat ediyorum hemen her iletide yolsuzluk yapmis olanlari, darbecileri, darbe cigirtkanlarini Atatürk'cü ve Vatansever olarak gösterme aliskanligi var birilerinde. Hani o kadar acik ki Atatürk düsmanligi yani tevil götürmez derecede apacik görünüyor. Ben bunlari samimiyetsiz buluyorum. Birilerinin sirtindan Atatürk'e ve vatanseverlere vurmaya calisanlar ve de vuranlar aslinda birilerine degil sadece ve sadece Atatürk'e ve vatanseverlere saldirmaktadirlar. Amaclari budur, ama bunu medeni cesaretle söyleyemeyip birilerinin arkasina saklanarak ifade edip kacak güresiyorlar. Ben, bunlara kisaca bir yanit verecegim: Atatürkcü olanlar irkci degildir, Atatürk'cü olanlar darbeci degildir. Atatürk'cü olanlar demokrattir ve de devrimcidir. Bunlari ifade ettikten sonra beyinlerini yikatarak Atatürk'e ve vatanseverlere saldiranlari ben ciddiyetten uzak ve de provakatif olarak görüyorum. saygilarla Sayin poltika dogrudan beni kast etmenize ragmen "birileri" demenize gerek yok. Acikca bana cevap verebilirsiniz ve bende bundan alinmam. Gelelim sizin ithamlariniza. Büyük bir ihtimalle siz yorumlari ön yargiyla okumussunuz cünki, ben asla Atatürk düsmanligi yapmadim ve yapmamda. Ha sunu söyleyeyim ben Atatürk'ünde yanlislarini elestirecek birisiyim ve kenimi tabulardan soyutlamisim. Benim yorumlarimda aciklamak istedigim bir cok kisilerin, siyasilerin, birimlerin ülkeyi Atatürkü kendilerine kalkan yaparak anti-demokratik ve baskici bir rejime götürmüs olmalaridir. Ben burada her zaman acikca söylemisimdir, TSK olsun siysiler ve gelmis gecmis tüm basbakanlar olsun hicbiri gercek Atatprkcü olmadilar ve degillerde. Bunu söylerken tabiiki mesela 12 Eylül fasist cuntayi, siyasilern imamhatip acma yarisinda olduklari örnek olarak gösterdim ve gsötermeyede devam edecegim. Türkiye 1960 dan beri bir cok cunta olayini yasadi ve bu cuntalari sadece bir kac tane "kötü ve demokrat olmayan askerler" olarak degerlendiremeyiz. Sebebide cok acik. Yapilan tüm cuntalar kurum tarafindan destekleniyor ve dogru kabul ediliyor. Demekki sadece Kenan Evren Atatrük'e ters düsmüyor tüm kurum düsüyor. Basbakanlar, milletvekilleri ve diger siyasiler icinde aynisini söyleyebiliriz. Siz kendinizde söylüyorsunuz, Atatürkcüler darbeci olamaz diye? 1960 dan günümüze kadar kim yapti ülkemizde darbeleri? TSK kurum olarak hangi darbe girisimine karsi durudu veya sonradan yapilani elestirdi? Yasadigimiz gercekleri burada paylasmak dahi derhal "Atatürk ve vatan karsiti" olarak algilandigi zaman bizler nasil dogrulari bulabilecegiz? Neden elestirileri yapanlari fisliyoruz? Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 AKP'nin gelis nedeni tanriya dayanmiyor, bilakis "atatürkcü ve vatansever" politikacilarin, iktidarlarin ve TSK'nin gecmisteki yanlis politikalarindan kaynaklaniyor. Yukardaki cümle acik acik "Atatürkcü'lere ve vatanseverlere"atfen yazilmis bir cümledir.Bu cümlenin kime ait oldugunu yazan bilir,buna ragmen yazdiklarini inkar ederek ben öyle yazmadim demek bile ciddi olmaktan uzaktir. Bunun tartismasini birdefa daha yapmistik,yine tekrarliyorum:Atatürkcü olanlar darbe yapmaz.Atatürk'ün arkasina siginarak darbe yapanlari Atatürkcü diye adlandirmak Atatürk'e ve onu sevenlere bir saldiridir. Atatürk'ün birilerince hatalari olabilir,benim icin hatasi yoktur.Onu elestirmeyi tabulardan siyrilmak olarak görmek ise Atatürk'e saldirmakta bir sakinca görmemek ve bunuda "Atatürk'ün hatalari"kilifiyla kamufle etmektir. saygilarla Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2010 Bakın her zaman söylüyorum; insanlar satranç taşları değildir, siyah ve beyaz taşlar diye kesin ve net olarak iki gruba ayrılmazlar... İnsanların hataları olur, yanlış yorumları ve hatalı girişimleri olur, sonuçları tam kestiremez veya süreci tam denetleyemeyebilirler. Bunların hiç biri insanları siyah taşlar sınıfına sokmaz. İnsanları Atatürkçü olanlar ve olmayanlar diye kesin biçimde iki sınıfa ayıramazsınız. Ben Atatürkçüyüm. Hem de yolunda, izinde ölesiye Atatürkçüyüm. Ola ki yarın bir hata yaparım. Ola ki yanlış bir öngörüde bulunuyorumdur. İnsanlar hatalarıyla vardırlar. Soğuk savaş dönemi, Sovyet yayılmasını önlemek için İslam dinini iyi bir araç olarak gösterdi. Bu çok etkili aracı kullanmaktan sarfı nazar etmek, kaçınmak bana inanın hiç bir babayiğidin harcı değildi, hâlen daha değildir, resmen eliniz mahkumdur, bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu insanları din damarından yakalamadıkça hiç birinin kılını kıpırdatmadığını oturup uzun uzun anlatmayayım, lütfen... Bu coğrafyalarda nasıl bir dogma bağımlılığının egemen olduğunu, bunun ne yapsanız ne etseniz bir türlü kırılamadığını anlatmayayım... Lütfen, şurda bir kaç kişiyiz, birbirimizi biliriz. Yine hep söylediğim: Darbe, alışıldık ve periyodik bir görev biçiminde yapılmaz. Darbe aynen savaş gibidir, istenmez, beklenmez, kapıya dayanır, çaresiz kendini içinde bulursun. Eğer kaçınırsan darbeden çok daha korkunç sonuçları olur. Kangren olan kolu kesmek gibidir, istemezsin ama hayatı kurtarmak için kesmek zorunda kalmışsındır. Yine kangren olsa da kessem diye öbür koluna da göz dikmezsin. Bir daha hiç olmamasını dilersin. Bu budur... Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2010 AKP'nin gelis nedeni tanriya dayanmiyor, bilakis "atatürkcü ve vatansever" politikacilarin, iktidarlarin ve TSK'nin gecmisteki yanlis politikalarindan kaynaklaniyor. Yukardaki cümle acik acik "Atatürkcü'lere ve vatanseverlere"atfen yazilmis bir cümledir.Bu cümlenin kime ait oldugunu yazan bilir,buna ragmen yazdiklarini inkar ederek ben öyle yazmadim demek bile ciddi olmaktan uzaktir. Kusura bakmayin ama siz halaa yorumlari tersinden anlamaya calisiyirsunuz. Ben söylediklerimin arkasindayim ve halaad aynisini söylüyorum. Siz bunu ieter Atatürk karsiti istersenin vatanperper karsiti olarak degerlendirin, bu hicte önemli degil. Sizden bekeldigim yazdiklarimin yanlisligini ortaya koymaniz. Iddalarimin hangisi yanlis? 12 eylül fasist cunrayi yapan TSK degilmi? Ve yapanlar kendilerini en keskin Atatürkcü olarak görmüyorlarmi? TSK icerisinde bu fasisit cuntaya karsi gecmiste ve günümüzde hangi bir güc vardi ve var? Gene tüm iktidarlar, MC hükümetleri olsun, Ecevit dönemi olsun, Özal dönemi olsun, Inönü, Baykal, Ciller, Demirel, Bahceli dönemleri olsun bunlar kendi dönemlerinde irticai hareketlerde bulunmadilarmi mesela imamhatip acma yarsinda bulmadilarmi? Imamhatip mezunlarina valilik, kaymakamlik, TSK görevi ve emniyet gibi önemli yerlere gelemelerini saglayan kanunlar cikartmadilarmi? Ehh bu saydiklarim Atatürkcü degilmi? Siz neye karsisiniz bir anlasak? Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2010 Tekrar ediyorum:Atatürk'ü tanimayanlar icin her Atatürk'cüyüm diyenin Atatürk'cü oldugu yanilgisindan kurtulmanin caresi,Atatürk'ü tanimaktir.Bakin Tayyip Erdoğan da kendini Atatürk' cü diye lanse etmektedir. saygilarla Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Satranç taşları örneğini bir kez daha tekrarlamaktan başka çıkar yol yok... Yok da, bu cennetlikler-cehennemlikler dogması, dogmaya karşıyım diyenlerde bile artık beyinlere, genlere işlemiş, illa kömür karası ile süt beyazından başka renk görememek gibi bir evrimsel değişime neden olmuş. Pek yapacak bir şey yok galiba... Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Tekrar ediyorum:Atatürk'ü tanimayanlar icin her Atatürk'cüyüm diyenin Atatürk'cü oldugu yanilgisindan kurtulmanin caresi,Atatürk'ü tanimaktir.Bakin Tayyip Erdoğan da kendini Atatürk' cü diye lanse etmektedir. saygilarla Okey anlasilmistir. TSK Atatürkcüyüm diyor. Simdi size göre TSK Atatükcümü? Ben Atatrükcü olmadigini örnekleriyle gösterdim, hadi buyurum siz bize aciklayin nasil Atatürkcü oldugunui TSK'nin! Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2010 Şimdi madem bu kadar ısrar var, biz de dogmanın yaptığının aynısını yapacağız: Kimi cennete gider, kimi cehenneme, bazı kimileri de ikisine de gidemez, arasatta kalır. Buna dayanarak: İnsanlar üçe ayrılır: 1. Atatürkçüler 2. Atatürkçü olmayanlar 3. Arasatta kalıp ne Atatürkçü, ne olmayan olabilenler... Yok yani, başka çare kalmadı... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.