Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Ateşkeste Türkiye zaferi 19 Ocak 2009 Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in ardından Hamas'ın da ateşkes ilan etmesinin Türkiye'nin sayesinde olduğunu açıkladı. İsrail'in Gazze operasyonu sürerken Ortadoğu'da ateşkes için temaslarda bulunan Başbakanlık Dış Politika Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, Hamas'ın Türkiye'nin talebiyle ateşkes ilan ettiğini söyledi. Davutoğlu, Türkiye gibi ülkelerin, "bölgenin vicdanı" gibi hareket ettiğini vurguladı. Uluslararası ateşkes çabalarının ardından, İsrail 17 Ocak akşamı tek taraflı ateşkes ilan etmiş, Hamas ve diğer Filistinli gruplar da 18 Ocak'ta ateşkes ilan etmişti. İsrail'in 22 gün süren Gazze saldırılarının ardından ateşkese varılmış; İsrail askerleri Gazze Şeridi'nden çekilmeye başlamıştı. İsrail ile Hamas arasında geçen ay başlayan ve Gazze'de önemli bir kısmı sivil yaklaşık bin 300 cana mal olan saldırılar büyük yıkıma yol açtı. Ateşkeste Türkiye zaferi Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in ardından Hamas'ın da ateşkes ilan etmesinin Türkiye'nin sayesinde olduğunu açıkladı. Avrupa basini bunu nasil tescilliyecek merak ediyorum. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Ateşkeste Türkiye zaferi 19 Ocak 2009 Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in ardından Hamas'ın da ateşkes ilan etmesinin Türkiye'nin sayesinde olduğunu açıkladı. İsrail'in Gazze operasyonu sürerken Ortadoğu'da ateşkes için temaslarda bulunan Başbakanlık Dış Politika Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, Hamas'ın Türkiye'nin talebiyle ateşkes ilan ettiğini söyledi. Davutoğlu, Türkiye gibi ülkelerin, "bölgenin vicdanı" gibi hareket ettiğini vurguladı. Uluslararası ateşkes çabalarının ardından, İsrail 17 Ocak akşamı tek taraflı ateşkes ilan etmiş, Hamas ve diğer Filistinli gruplar da 18 Ocak'ta ateşkes ilan etmişti. İsrail'in 22 gün süren Gazze saldırılarının ardından ateşkese varılmış; İsrail askerleri Gazze Şeridi'nden çekilmeye başlamıştı. İsrail ile Hamas arasında geçen ay başlayan ve Gazze'de önemli bir kısmı sivil yaklaşık bin 300 cana mal olan saldırılar büyük yıkıma yol açtı. Avrupa basini bunu nasil tescilliyecek merak ediyorum. Türkiye'nin tek basina bir zaferi olduguna inanmiyorum. Gene kendi kendimizi övmekten geri kalamamisiz. Bu bizim hastaligimizya. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Atatürk vefat etmeden evvel İnönü ile arası nasıldı ve nasıl Cumhurbaşkanı old Sarıgöl, sana ayrı başlık açacağım, orada içini rahat rahat dökersin. Burası yeri değil. Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Türkiye'nin tek basina bir zaferi olduguna inanmiyorum. Gene kendi kendimizi övmekten geri kalamamisiz. Bu bizim hastaligimizya. Bizler kazandigimiz zaferlerin bilincinde olsak o bile yeterli, gelecek zaferler ayaklarimizin altina serilir. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 İsrail'in Gazze operasyonu sürerken Ortadoğu'da ateşkes için temaslarda bulunan Başbakanlık Dış Politika Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, Hamas'ın Türkiye'nin talebiyle ateşkes ilan ettiğini söyledi.Davutoğlu, Türkiye gibi ülkelerin, "bölgenin vicdanı" gibi hareket ettiğini vurguladı. Sn.Efendi Türkler, bunu sadece Davutoğlu diyor. Ama, nedense, ateşkes ilan edilmesinde Fransa ve Mısırın yanında bizim katkımız ne oranda imiş, onu söylememiş. AKP bu olayı, hamaset yaparak kendine yontup, iç politika malzemesi yaptı bu çok açık. Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Sn.Efendi Türkler, bunu sadece Davutoğlu diyor. Ama, nedense, ateşkes ilan edilmesinde Fransa ve Mısırın yanında bizim katkımız ne oranda imiş, onu söylememiş. AKP bu olayı, hamaset yaparak kendine yontup, iç politika malzemesi yaptı bu çok açık. Tabiiki bunun bilincindeyiz sayin cumhurbaskanimizin davete dahil edilmemesinden baska ne sonuc cikabilir? bende onun icin diyorum bizler kazandigimiz zafferlerin bilincinde olsak? AKP den bu bilinci beklemek herhalde! Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 AKP bu olayı, hamaset yaparak kendine yontup, iç politika malzemesi yaptı bu çok açık. ...Bu konuda yazı yazmamın nedeni, Başbakanımızın mahalle kahvesi müdavimi gibi laflarla tarafgirlik yaparak Filistin'de ölen bebekleri iç politikada oya dönüştürme çabasına girmesi. ... İşin kötüsü, hem Hamas, hem AKP, ölen Gazzelilere içtenlikle üzülen insanlarımız aptal yerine koyup, insanlarımızın samimi duygularını kendi kirli emelleri için kullandılar. Saygılar. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Biraz evvel Youtube da bir HAMAS video seyrettim: Buyrun benim curuk Turkcemle olan tercume ---------------- Fathi Hamad Hamas, Filistin Al-Aksa TV(Hamas), 29 Subat, 2008 Filistin Halki icin, ölüm bir endüstri olmustur Bu alanda Kadinlar ileride, butun Filistin Halki oldugu gibi: Yaslilar ileride, Cihad savaşçılarida ustundur Ve çocuklarda ustundur Dolayisiyle, (Filistinliler) Kadinlar ve çocuklara dayanarak bir insan kalkani yapmislardir Yaslilar ve Cihad savaşçılari Siyonist bombalarina Sanki Siyonist Dusmanlarina diyorlarki: “Siz hayati istediginiz kadar biz de ölümü isteriz” ---------------- Iste kardesim, bu cesit zihniyette olan bu filistinli Araplar, benim kanaatimde çılgındır. Akillarini kaçırmıs, cocuklarini, kadinlarini, yaslilarini bilerek kullanmakla onlari ölümlerine gondermeyi bile bile yapan insanlardir. Hayata kiymet vermezler. Bu Hamasdir. Iste bu zihniyeti siz savunuyorsunuz! ( ) Sn.Suheyla, bakın, zamanında Britanyanın Naziler tarafından işgal edileceği haberleri üzerine Hindistan bağımsızlık önderi Gandhi Britanya halkına ne öğüt vermiş: "Sahip olduğunuz silahları ne sizi ne de insanlığı kurtarmaya yeterli olmadığı için bırakmanızı isterim. Kendi varlığınız saydığınız ülkelerden ne istiyorlarsa almaları için Herr Hitler ve Sinyor Mussolini'yi davet edin.... Eğer bu centilmenler evlerinize girmek isterse, siz evleriniz terkedin. Eğer sizin serbestçe gitmenize izin vermezlerse, erkek, kadın ve çocuk sizi katletmelerine izin verin ama onlara bağlılığınızı sunmayı reddedin." Gandhi, savaş sonrasında da Almanya'daki katledilen Yahudiler için ne demiş : "Yahudiler kendilerini kasabın bıçağına sunmalıydılar. Kendilerini kayalıklardan denize atmalıydılar." Hamasın söyledikleri ile bir paralellik var mı sizce ? Hamas'ın söyledikleri de pekala bağımsızlık için 'Pasif Direniş' olarak yorumlanabilir. Evet, ben Hamas'ı böyle görüyor ve savunuyorum. Farkındaysanız burda kimse Hamas'ı savunmamış, Hamas'ın bir terör örgütü olduğu konusunda aksine fikir belirten de olmamış. Israrla vurgulanan sadece şu: 'Bir terör örgütü yüzünden bile olsa ve Hamas hakkındaki iddialarınız doğru bile olsa, sivil halkı, kadın, çocuk, yaşlı demeden katletmek İnsanlık Suçudur' Bunu yapan İsraildir. Siyonist demek, Yahudi demek değildir. Siyonizme karşı olmak, Yahudilere düşman olmak demek değildir. Çünkü, Siyonizm, hedef ve yöntemleri itibariyle faşizm ile eşdeğerdir. Anti-Siyonizmin, Anti-Semitizmle eşdeğer olduğu bir Siyonist propogandadır. Gazze'de, aşırı dinci Hamas'ın seçilerek iktidara gelmesine, faşist saldırıları yüzünden, dolaylı olarak sebep olan, İsrail'in Siyonist zihniyetidir. İsrail, buna devam ettiği müddetçe de sadece nefret tohumları eker, nefret eken ise nefret biçer! Siz ve bazı arkadaşlar, yalnızca sonuca odaklanıyorsunuz, nedene değil Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Sayın CYRANO, ... Bu konuda yazı yazmamın nedeni, savaşan taraflardan biri acımasızca eleştirilirken, diğer tarafa toz kondurulmaması. Bu konuda yazı yazmamın nedeni, Başbakanımızın mahalle kahvesi müdavimi gibi laflarla tarafgirlik yaparak Filistin'de ölen bebekleri iç politikada oya dönüştürme çabasına girmesi. Bu konuda yazı yazmamın nedeni, konunun göründüğü kadar basit olmadığını, yani "Vahşi İsrail, durup duruken mazlum Filistinlileri katlediyor gibi bir durumun olmadığını" göstermek. Bu konuda yazı yazmamın nedeni, terörist bir güç tarafından sürekli taciz edilen bir ülkenin, eninde sonunda orantısız güç kullanmak zorunda kalacağını göstermek. ... Saygılar. Sevgili Kardesim, Benim ayni dusuncelerimi siz daha canlandirmissiniz. Daha evvel defalarca yazmistim. Dunya milletleri kendi "insaniyetlerini" kesfettiklerinden dolayi, Yahudilere cok tesekkur etmeleri lazim. Cunku, Lubnan ic savaslarinda, Sadam Huseyinin katliamlarinda, Suriyenin Asad'in yaptigi katliamda, Kiral Huseyinin Filistinli Araplara yaptigi katliamda, Cezairde 100,000 insanlarin olmesinde, veya Darfur Sudanda yuz binlerce insanlarin katil olunmasinda, kimse insanligini bulup protesto etmediler. Mamafih bir Yahudi bir Arabi vurunca, insanligini kesfediyorlar! Turkiyedeki tepki en guzel sekilde , gecenlerde Turk Gazetesinde okudugum bir olayda netlesilmistir "Bu kapıdan Yahudiler ve Ermeniler giremez, köpeklere giriş serbest" Evet kardesim, bu tabelayi kullanan adam, Türkiye’de bir "kültür" dernekleri federasyonu başkanıymis. Işte "Kultur" baskani bunu yaparsa, baska ne beklersiniz ki? Israilin Gazze’deki saldırısı, bu günlerde Yahudilere karşı duyulan öfkenin bahanesi mi, sonucu mu? Dünyanın bir çok ülkesinde görülen bu Yahudi karşıtı eylemler ırkçılık mı, yoksa Filistinlilerden yana eylemler mi? Kutsal kitap dedikleri Kuranda, "Yahudileri" hayvanlardan asagi goren, ve yahudilerin insanlik ozelliklerini kaybetmis olduguna inanan toplumlar, tabii ki bu tartişmalarda, Araplara toz kondurmayacaklar! Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 İşin kötüsü, hem Hamas, hem AKP, ölen Gazzelilere içtenlikle üzülen insanlarımız aptal yerine koyup, insanlarımızın samimi duygularını kendi kirli emelleri için kullandılar. AKP'nin ne olduğu belli de, Hamas'tan kimse ölmemiş mi ki de böyle söylüyorsunuz ? Kendileri de ölmüyor mu ? Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 ............ Olayı çarpıtıyorsunuz. Olayı, İsrail'in katliamı konusundan alıp Türkiye'nin buna nasıl tepki gösterdiğine getiriyorsunuz! Böylece İsraili haklı çıkaracağınızı umuyorsunuz! Hangi milletin bu olaya nasıl tepki verdiği, olayı hiç bir şekilde aklamaz. Bunu siz de iyi bilmenize rağmen yine de deniyorsunuz. Yedirebilir miyiz diye... Ama yemezler... Tartışılan olay bu değildir... Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Turkiyedeki tepki en guzel sekilde , gecenlerde Turk Gazetesinde okudugum bir olayda netlesilmistir "Bu kapıdan Yahudiler ve Ermeniler giremez, köpeklere giriş serbest" Evet kardesim, bu tabelayi kullanan adam, Türkiye’de bir "kültür" dernekleri federasyonu başkanıymis. İşte ben de bunu söylemeye çalışıyorum. Anti-Siyonizmin, Anti-Semitizmle eşdeğer olduğu bir Siyonist propogandadır. Ayrıca, bu Türkiye için genelleştirilemez. Siz 'Kültür' sözcüğüne takılmayın. Kutsal kitap dedikleri Kuranda, "Yahudileri" hayvanlardan asagi goren, ve yahudilerin insanlik ozelliklerini kaybetmis olduguna inanan toplumlar, tabii ki bu tartişmalarda, Araplara toz kondurmayacaklar! Peki, kitabında bunlar yazmayanlar neden 6 milyon Yahudiyi fırınlara soktular ? Demek ki bu argüman yetersiz. Başka bir sebebi var bu davranış ve düşünüşün, insanın kendine yabancılaşmasından kaynaklanan. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Israil 22 günlük katliamlarina gecici olarak son verip,ates kesti ve de hic umulmadik bir sekilde askerlerini Gazze'den cekmeye basladi.Bu aldatmacanin aslinda asil nedeni yarin görevi devralacak olan Barrack Obama'yi yaniltmak ve onun simdiye kadar ki Amerikanin Israil politikasinda hicbir degisiklik yapmamasini yani katliamlerine Amerikanin gözcülügünde devam etme siyasetini degistirmesinin önünü almak icindir. Birlesmis Milletlerden bugün yapilan bir aciklama ise hem Amerika hem Israil hemde Israil'in kuyruguna yapismis olanlar cok ilgilendiriyor;"Amerika'nin yanli Israil politikasi nedeniyle bugüne kadar Israil'e hicbir yaptirim uygulanamamis ve Israil'in saldirilari önlenememistir.Israil ve Amerika Yakin Doguda barisi engelleyen unsurlardir." Yalan degil,BM'nin her yakindogu toplantisinda AMERIKA, alinan kararlarin hepsine vetosunu kullanarak Israil'i katliamlarinda özgür birakmistir.Bugün aklibasinda düsünen herkes sunu iyi biliyor ki yakindoguda terör faaliyetlerine devam eden tek ülke Israildir.Ateskes ilan eder dünya kamuoyunu aldatir ama o ateskesi yine kendisi bozarak Filistinlinlileri suclar,Israil yalakasi olan Avrupa devletleride televizyonlarinda radikal Islam Hamas diyerek Israil propagandasi yaparlar.AB AKP yi halk secti diyerek onun hertürlü antidemokratik yönetimine arka cikarken,halkinin yüzde 78'inin oyunu alarak iktidara gelmis olan Hamas'in mesruiyetini kabul etmez,cünkü Israil kabul etmemektedir,Avrupa'da varmi bir tane babayigit Israilin kabul etmedigi birseye evet diyebilecek? Birakin Hamas'i bugün hicbir Arap ülkesi Israili haritadan silecek güce sahip degildir ve böyle bir niyetleride yoktur,cünkü Araplar öyle yas tahtaya ayak basipta kafasii gözünü yarma dönemini geride birakti.Hamas zaten böyle bir güce sahip degildir.Israil bunu bilmektedir,Israil'in amaci büyük Israildir.Bunu ciddiye almamak tarihten bihaber olmak veya tarihten bana ne demektir;"O gün Rab Abramla ahdedip dedi:Misir irmagindan büyük irmaga,Firat irmagina kadar,bu diyari senin zürriyetine verdim.M.Tekvin,Tekvin bölümü.15/18" Israil'in ilk basbakani BEN GURION:"Yahudi halkinin,genclerimizin ve yetiskinlerimizin yerine getirmesi gereken bir baska harita vardir"diyor ve haritayi "Nil'den Firat'a kadar"seklinde belirtiyor.Siyonist lider THEODOR HERZL:"sinirlarimiz kuzeyde Kapadokya(ORTA ANADOLU) daglari,güneyde de Süvesy kanali'na kadar dayaniyor."diyor.Bu sinirlar Israil'in olmazsa olmaz sinirlaridir.Israil'in stratejik ve tehlikeli oyunlarinin bir ayagi Firat'ta bir ayagi Nil'dedir. Israil severler,bu gercekleri bilmeyebilir,bilmiyor görünebilir,inkar edebilir ama gercekler gercekligini kaybetmez.Bugün Hamas'in terör örgütü olmasinin nedeni Israil'dir.El-fetih'in basindaki adam yani Abbas Amerikan ve Israil yandasi bir adamdir,onu bagirlarina kimler basti iyice bir hatirliyalim.El-Fetih'e verilen milyonlarca dolar nereye gitti,Abbas neden Hamas'a karsidir.Israil'in,Amerika'nin ve Batinin karsi oldugu ve neden karsi oldugunu artik herkesin cok iyi bildigi Hamas'a neden karsidir Abbas?Filistin halkina ve davasina ihanet etmistir Abbas. Kimse Israil'in haritadan silinmesini ve cocuklarinin insanlarinin ömesini istemiyor,bu forumda yazilan ve Israili kinayan elestiren yazilar Israile karsi olanlarin yazilari degildir,yapilan katliama karsi olmak Israile karsi olmakla ayni degerde görülemez.Israil insanlik sucu islemistir,savas suclusudur ve bence yargilanmasi gerekir,ümit ediyorum ki Amerikanin yeni baskani Amerikanin iSRAIL politikasini yeniden bir gözden gecirecektir. saygilarla Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Israil 22 günlük katliamlarina gecici olarak son verip,ates kesti ve de hic umulmadik bir sekilde askerlerini Gazze'den cekmeye basladi.Bu aldatmacanin aslinda asil nedeni yarin görevi devralacak olan Barrack Obama'yi yaniltmak ve onun simdiye kadar ki Amerikanin Israil politikasinda hicbir degisiklik yapmamasini yani katliamlerine Amerikanin gözcülügünde devam etme siyasetini degistirmesinin önünü almak icindir. Tabiiki siyasi amaci budur bir geri iki ileri. Bilimsel ve siyasi Siyonizm vardır. Örnek olarak, önce Filistin topraklarına yerlesen ardindan Filistini yok etmeye calisan İsrail. Dün yakilan bugün yakan dün topraksiz olan bugün kazandigi topraklari ihanet eden Bugün ortadoguda bir insanlık trajedisiyle karsi karsiyayız. Sürekli roket saldirilarini bahane ederek 2 milyona yakin masum insani cezalandirmak anlamina gelen böyle bir uygulamanin kabul edilmesi mümkün degildir. Uluslararası kuruluslari bu drama her daim görmezden gelecektir bu bir gercek. Burda yapilmasi gereken madem bizim kimligimiz Ortadogunun abisi rolüne soyunmakdan geciyor soyunacagiz ozaman tarihden gelen baglarimizda var Türkiye aktif sekilde olaya el koymak zorundadir Israilli ektigini bicmelidir israil Müslüman ülkeler tarafindan ablukaya alinmalidir en az filistin halki kadar acliga mahkum edilmelidir. Bunu AKP yle yaparmiyiz yaptigimiz israil ucaklarini bombalamasi icin hava sahasini acmisiz cürüm kadar israil icin. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Olayı çarpıtıyorsunuz.Olayı, İsrail'in katliamı konusundan alıp Türkiye'nin buna nasıl tepki gösterdiğine getiriyorsunuz! Böylece İsraili haklı çıkaracağınızı umuyorsunuz! Hangi milletin bu olaya nasıl tepki verdiği, olayı hiç bir şekilde aklamaz. Bunu siz de iyi bilmenize rağmen yine de deniyorsunuz. Yedirebilir miyiz diye... Ama yemezler... Tartışılan olay bu değildir... Sayın YARASA, Sayın Suheyla ne niyetle bu başlığa yazıyor bilemem, ben sadece yazdıklarına bakarım. ve benim için Suheyla, olayları toplumsal histeri haline dönüşen "Vahşi İsrail - Mazlum Filistin" kalıbının dışında değerlendirmeye çalışan bir arkadaşımızdır. Ama benim yazma nedenim, tam da senin "tartışılan olay bu değildir" dediğim şeydir. Yani Türk Halkı neden bu kadar tarafgir bir tepki verdi? Ne oldu bu halka? Neden halkımız olayı olayı sadece "Vahşi İsrail, çoluk çocuk demeden gariban masum Filistinlileri öldürüyor" şeklinde bir kahvehane değerlendirmesine indirgedi? Eskiden halkımız tvde bu tür olayları gördüğünde, "yine hep Ortadoğu yine hep vıdı vıdı" der ve kanalını çevirirdi, ama bu kez ne oldu? Ne oldu da, Milli Eğitim Bakanının okullara gönderdiği "Benim üzüldüğüm şeye siz de üzüleceksiniz layynn" şeklindeki dayatmacı talimata tepki veren olmadı? Ne oldu da, Başbakanımız devlet admlığını bırakıp, mahalle kahvehanesi müdavimi gibi sözlerle uluslararası ilişkileri değerlendiriyor ve halkımız bu şahsın davranışlarının yanlışlığını göremiyor? Ne oldu da, eskiden dünyaya yön veren ülkelerin liderleriyle anılan Türkiye Cumhuriyeti liderlerinin adları dünya basınında Hamas terör örgütü lideri ile ve Venezuela'nın tv şovmenliğine soyunmuş ama halkını petrol denizinin içinde fakirlikte boğan chavez ile birlikte anılır hale geldi? Ne oldu da, "Bölgesel Güç Türkiye"nin lideri, bölge hakkında kararlar alınan bir yemeğe davet edilmedi? Bu konuda beni ilgilendiren şey, Türk Halkının bu olaya gösterdiği tepkideki inanılmaz değişim ve Türkiye Devletinin halkı ile Yönetimi ile hızla marjinal bir ülke haline gelmeye başlaması. Neden Halkımız Hamas'tan çok Hamasçı, Filistinliden çok Filistinli, Araptan çok Arapçı hale geldi? Batı Şeriadaki Filistinlilerin bile tepki göstermediği bir İsrail Harekatına halkımız neden bu kadar tepki gösterdi? Halkımız neden olayı derinlemesine anlamak yerine, sadece tv'de gördüğü aksiyon ile değerlendirmeler yapmaya başladı? Çocuk ölümlerinin Hamas'ı üzmediğini, aksine sevindirdiğini ne zaman görebilecek halkımız? Yoksa beni İsrail-Filistin çatışması çok fazla ilgilendirmiyor. Bugün kavga ederler, yarın birlikte yemek yerler. Bizim halkımız da kazıklanmışlığı ve aradayağı yemişliği ile kalır. Beni ilgilendiren şey, benim ülkemin hızla tahammülsüz bir radikalizme doğru kayması ve marjinal bir ülkeye dönüşüyor olması. Saygılar. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Tabiiki siyasi amaci budur bir geri iki ileri. Bilimsel ve siyasi Siyonizm vardır. Örnek olarak, önce Filistin topraklarına yerlesen ardindan Filistini yok etmeye calisan İsrail. Dün yakilan bugün yakan dün topraksiz olan bugün kazandigi topraklari ihanet eden Bugün ortadoguda bir insanlık trajedisiyle karsi karsiyayız. Sürekli roket saldirilarini bahane ederek 2 milyona yakin masum insani cezalandirmak anlamina gelen böyle bir uygulamanin kabul edilmesi mümkün degildir. Uluslararası kuruluslari bu drama her daim görmezden gelecektir bu bir gercek. Burda yapilmasi gereken madem bizim kimligimiz Ortadogunun abisi rolüne soyunmakdan geciyor soyunacagiz ozaman tarihden gelen baglarimizda var Türkiye aktif sekilde olaya el koymak zorundadir Israilli ektigini bicmelidir israil Müslüman ülkeler tarafindan ablukaya alinmalidir en az filistin halki kadar acliga mahkum edilmelidir. Sayın YARASA, Yukarıya yazdım, beni endişelendiren şey, Sayın Efendi Türklerin yukarıda yazdığı türden düşünceler ve gelişmelerdir. Beni endişelendiren şey , halkımızın bizim olmayan bir savaşı, savaşan taraflardan daha fazla sahiplenmesidir. Beni endişelendiren şey, Halkımızın Arapların Savaşında Araplardan daha fazla savaşmak isteyecek hale gelmesidir. Beni endişelendiren şey, bizim olmayan bir savaş için Hallkımızın Hamas'a asker yazılması, Hamas adına savaşı yürütmek istemesidir. Bu radikalizmin, terörizmin, fanatizmin zaferinden başka birşey değildir. İsrail- Hamas Savaşını, Hamas kazanmıştır. İsrail- Hamas Savaşını, İsrail kaybetmiştir. İsrail- Hamas Savaşını, Türkiye de kaybetmiştir. Hamas, kendi savaşını yürütecek birsürü saf Türk bulmayı başarmıştır. Hamas'ı, bütün Türkleri, başbakan dahil, kullanmayı başardığı ve bütün Türkleri bedava asker yazmayı başardığı için kutluyorum!!! Saygılar. Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Sayın YARASA, Sayın Suheyla ne niyetle bu başlığa yazıyor bilemem, ben sadece yazdıklarına bakarım. ve benim için Suheyla, olayları toplumsal histeri haline dönüşen "Vahşi İsrail - Mazlum Filistin" kalınının dışında değerlendirmeye çalışan bir arkadaşımız. Bu arkadaşımızın tek yaptığı, "nasılsa müslümanlar değil mi? *** gitsin" diyerek bir insanlık dramını, bir savaşıi bir katliamı aklamaya çalışmaktır. Ama benim yazma nedenim, tam da senin "tartışılan olay bu değildir" dediğim şeydir. Yani Türk Halkı neden bu kadar tarafgir bir tepki verdi? Ne oldu bu halka? Bu şey tabii ki tartışılmalıdır. Elbette! Ben tartışılmasın demedim. Benim tepkim bu katliamda İsrail'i haklı göstermeye çalışan bir kaç acemice çaba işe yaramayınca, konunun bir anda buna çevrilmesi ve bu yönden politika yaparak yine aynı sonuca ulaşmaya çalışılmasıdır. Bu konu elbette önemli ve belki de daha uzun tartışılması gereken bir konudur, ancak ayru bir konudur. İsrailin harekatının meşruluğu ile uzaktan yakından ilgili değildir. İnsanlar öncelikle bir kaç sayfa ötede sorduğumuz sorulara cevap vermeli daha sonra bu konuya eğilmelidir ki yazılanların samimiyetine güvenelim... Neden halkımız olayı olayı sadece "Vahşi İsrail, çoluk çocuk demeden gariban masum Filistinlileri öldürüyor" şeklinde bir kahvehane değerlendirmesine indirgedi? Eskiden halkımız tvde bu tür olayları gördüğünde, "yine hep Ortadoğu yine hep vıdı vıdı" der ve kanalını çevirirdi, ama bu kez ne oldu? Bence halkımız her zaman bu tür olaylarda benzer tavrı göstermiştir. Örneğin taraflardan birisinin müslüman olduğu bir savaşta, ya da müslümanların mağdur olduğu bir katliamlarda halkımız hep aynı tepkiyi göstermiştir. çünkü en başında çoğunluğu müslümandır. Müslüman bir halk elbette müslüman bir halka sepmati duyup taraf olacaktır. İkinci sebebi, orada yaşanan dramdır. Halkımız güçsüzden yana olmayı her zaman seçmiş duygusal bir yapıya sahiptir. Bu tür olaylarda herkesten önce sahip çıkar ezilene. Ama bir tek kendi ezilenini görmez o ayrı... Milli Eğitim bakanı'nın örneğini oluşturduğu devletin bu son tavırları ise hiç de şaşılacak bir durum değildir. Niteikim İslamiyetin dayatıldığı, hem de alttan alttan, çaktırılmadan dayatıldığı bir yönetim altındayız. Bu gayet normal ve bir o kadar da karşı çıkılması, tepki gösterilmesi gereken bir durum. Başbakana gelince zaten hep mahalle kahvesindeymiş gibi konuşmaları ile insanları etkilemektedir. Hitap tarzı bile böyledir. Ve bu olayı oy gelirine çevirmeyi planlamaktadır. Bunlar dediğim gibi şaşılacak şeyler değiller... Türkiye'nin gerçek konumu ise çok açık. İsrail ne dedi? "Başbakan sadece kamuoyu tepkisinden çekindiği için böyle konuşuyor". Bu laf herşeyi açıklamıyor mu? Mahalle ağzı ile yapılan ajitasyonun ardındaki uyutmacanın göstergesi değil mi? Türkiye'nin üstlendiği tek rol var: kuklalık... Çocuk ölümlerinin Hamas'ı üzmediğini, aksine sevindirdiğini ne zaman görebilecek halkımız? Hamasın bu ölümleri kendi lehinde kullanması da çok doğal. Ve hatta bu tespitin için yerinde tespitler demiştim. Bu konu da gerçekten ayrı bir konu. Yoksa beni İsrail-Filistin çatışması çok fazla ilgilendirmiyor.Bugün kavga ederler, yarın birlikte yemek yerler. Bizim halkımız da kazıklanmışlığı ve aradayağı yemişliği ile kalır. Evet aynen öyle... Ancak görüldüğü gibi, ne başbakanın bu olaylara karşı tavrı, ne Türkiye'nin ortadoğuda üstlendiği kukla rolü, ne Hamas'ın bu ölümlerden elde ettiği medyatik kar ne de başka bir şey, bu katliamı ve insanlık suçunu haklı çıkarmaz, meşru kılmaz! İsrail birleşmiş milletlere ait yerleri bile bombalamıştır. VE bu olaya insanlık dramı, bir katliam demek zor birşey değildir. Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yukarıya yazdım, beni endişelendiren şey, Sayın Efendi Türklerin yukarıda yazdığı türden düşünceler ve gelişmelerdir.Beni endişelendiren şey , halkımızın bizim olmayan bir savaşı, savaşan taraflardan daha fazla sahiplenmesidir. Beni endişelendiren şey, Halkımızın Arapların Savaşında Araplardan daha fazla savaşmak isteyecek hale gelmesidir. Beni endişelendiren şey, bizim olmayan bir savaş için Hallkımızın Hamas'a asker yazılması, Hamas adına savaşı yürütmek istemesidir. Bu radikalizmin, terörizmin, fanatizmin zaferinden başka birşey değildir. Evet, bu endişeler tartışılmalıdır. Tekrarlıyorum, benim demek istediğim şey, müslümanları karalama ve kendi propagandasını yapma fırsatını bulduğu anda, böylesine ciddi bir olayın, bir dramın, bir katliamın, bir savaşın sadece ve sadece dini çıkarlar adına basitleştirilmesi, içinin boşaltılması hiç de samimi olmayan yanlı, sağlıksız ve taraflı bir duruştur. Elbette anlarım, isteyen gerekirse islamiyeti de eleştir, yahudileri de övebilir... Buna kimse bir şey diyemez ama karaya kara dememek için olayları çarpıtmak samimiyeti alıp götürüyor işte. Bu nedenle sayın suheyla'ya tekrar soruyorum: bu olayda, tarafları kafanızda değiştirin ve işgalci müslümanların bölgedeki yahudileri vurduğunu düşünün. Olay böyle olsaydı tepkiniz ne olurdu? Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Turkiyedeki tepkiyi anlamak icin, yahudiler hakkindaki dusuncelerini anlamak lazim. Adolp Hitlerin siyasi goruslerini ve Nasyonal Sosyalist fikirlerini aciklayan "Mein Kampf (Türkçe Kavgam)" kitabi, niye Turkiyede en cok satilan kitaplardan biridir? Arakadaslarin yahudiler hakkindaki tepkilerini ben kendi akrabalarimdanda yillarca duydum. Aramizdaki fark, ben kendi "ozgur ve bagimsiz" dusuncelerimi kullanip bu duyduklarimi bir suzgecten gecirdim. Eminim arkadaslar hatirlarlar, buyurken neler duydular Yahudiler hakkinda! Ne cesit on yargilara bilmeyerek bile sahip oldular? Turkce konusurken, onlara nasil hitap ettiler? Nasil tarif ettiler? Kurani okuyanlarda bunlara rastgeldiler Yahudiler hakkinda: (BAKARA SURESİ / 120); (NİSA SURESİ / 139 ); (NİSA SURESİ / 144); (MAİDE SURESİ / 51); (MAİDE SURESİ / 55) ; (MAİDE SURESİ / 56) ; (BAKARA SURESİ / 257) ; (AL-İ İMRAN SURESİ / 175) ; (NİSA SURESİ / 76) ; (NİSA SURESİ / 89) ; (MAİDE SURESİ / 57) ; (MAİDE SURESİ / 80) ; (MAİDE SURESİ / 82) ; (MAİDE SURESİ / 81) ; (ENFAL SURESİ / 73) ; (RA'D SURESİ / 37) ; (İSRA SURESİ / 73); (FURKAN SURESİ / 28) ; (MÜCADELE SURESİ / 14); (MÜCADELE SURESİ / 22) ; (MÜMTEHİNE SURESİ / 9) ; (MÜMTEHİNE SURESİ / 13) ; (CUM'A SURESİ / 6) Okumuyanlarda, bunlari kahvelerde, camilerde Imamlardan duydular. Yani, masum Filistin bebeklerinin, Hamas gibi hukumetin altinda hic bir şansi olmadigi gibi, islam ulkelerinde yaşayanlarinda degişik dusunmelerine şans az var! Alıntı
Φ eyupk Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Direniş 256 İsrail Askerini Öldürdü 1327 İsrailliyi Yaraladı Filistin - 19.01.2009, 10:47:15 al Alem televizyonunun direniş hareketlerine dayanarak verdiği habere göre Filistinli direnişçiler, 22 günde en az 256 İsrailliyi öldürdü. Al Alem televizyonun bildirdiğine göre direnişçiler 203 İsrail askerini öldürdü, 53 askeri de yaraladı, 1327 İsrailliyi ise yaraladı. İzzeddin el Kassam, Kudüs Seriyyeleri, Selahaddin Nasır Tugayı, Şehid Ahmed Ebu Riş, Şehid Cihad Cibril, Şehid Ebu ali Mustafa Tugayı 22 günlük savaş süresince 191 farklı operasyon gerçekleştirdi. İzzeddin al Kassam, 49 İsrailli yerleşimciyi öldürdü ve 125 İsrail askerini öldürdü, Kudüs Seriyyeleri ise 18 İsrail askerini öldürdü. al Alem ayrıca Selahaddin Nasır Tugayı'nın 4, Cihad Cibril Tugayı'nın 39, Ahmed Ebu Riş Tugayı'nın 7 İsrail askerini öldürdüğünü kaydetti. isra haber Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Direniş 256 İsrail Askerini Öldürdü 1327 İsrailliyi YaraladıFilistin - 19.01.2009, 10:47:15 al Alem televizyonunun direniş hareketlerine dayanarak verdiği habere göre Filistinli direnişçiler, 22 günde en az 256 İsrailliyi öldürdü. Al Alem televizyonun bildirdiğine göre direnişçiler 203 İsrail askerini öldürdü, 53 askeri de yaraladı, 1327 İsrailliyi ise yaraladı. İzzeddin el Kassam, Kudüs Seriyyeleri, Selahaddin Nasır Tugayı, Şehid Ahmed Ebu Riş, Şehid Cihad Cibril, Şehid Ebu ali Mustafa Tugayı 22 günlük savaş süresince 191 farklı operasyon gerçekleştirdi. İzzeddin al Kassam, 49 İsrailli yerleşimciyi öldürdü ve 125 İsrail askerini öldürdü, Kudüs Seriyyeleri ise 18 İsrail askerini öldürdü. al Alem ayrıca Selahaddin Nasır Tugayı'nın 4, Cihad Cibril Tugayı'nın 39, Ahmed Ebu Riş Tugayı'nın 7 İsrail askerini öldürdüğünü kaydetti. isra haber Bu da zaferin diğer adı mı oluyor neyin zaferi Allah aşkına! Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Türkiyede Yahudilik Yahudilerin Türkiye topraklarındaki mevcudiyeti oldukça eski tarihlere dayanır. Ege bölgesinde yapılan arkeolojik kazılarda M.Ö. IV. Yüzyıla ait Yahudi yerleşim bölgelerine rastlanmıştır. İzmir civarında Sart’ta, M.Ö. 220 yılına ait eski bir sinagog kalıntısı bulunmuştur. Ayrıca, Marmara’da, Akdeniz’de ve Karadeniz sahil şeritlerinde de eski çağ Yahudi yerleşim yerleri tespit edilmiştir. Yahudi tarihçi Josephus (M.S. 37-100?), Ön Asya seyahatlerinde Yahudilerle karşılaştığını ve onlarla görüş alış verişinde bulunduğunu yazmıştır. Osmanlıların Yahudilerle ilk karşılaşmaları, 1324 yılında olmuştur. Orhan Gazi Bursa’yı fethettiğinde, Bizans idaresinde yaşayan Bursa Yahudileri Osmanlıları kurtarıcı olarak karşılamışlardır. Orhan Gazi, Bursa’nın fethinden 50 yıl kadar önce çıkan bir yangın sonucu yok olan Etz-Hahayim (Hayat ağacı) sinagogunun yeniden yapılmasına izin vermiştir. XIV. Yüzyılın ilk yarısında Avrupa’daki soykırımdan kaçabilen Aşkenaz ve Karay Yahudileri Osmanlı’nın başkenti Edirne’ye sığınmışlardır. XV. Yüzyılda Sicilya’dan ve Selanik’ten kaçan Yahudiler de huzuru Osmanlı topraklarında tatmışlardır. Türkiye topraklarındaki Yahudi nüfusunun çoğalması, 1492 yılında meydana gelen İspanya sürgününden sonra gerçekleşmiştir. İspanya’yı Müslümanların elinden alan Hıristiyanlar, Yahudileri ve Müslümanları göçe zorlamışlardır. İspanya’yı terk eden Yahudiler Osmanlı topraklarına sığınmışlardır. Osmanlı idarecileri de onlara kucak açmışlardır. Dönemin Padişahı II. Beyazıt, eyalet valilerine ve sancak beylerine gönderdiği fermanda Yahudi göçmenlere yardımcı olunmasını istemiştir. ( Alıntı ) Daha sonraki dönemlerde de Hıristiyan baskısından kaçan Yahudilerin Osmanlı topraklarına sığınması devam etmiştir. XVI. yüzyılın ortalarında İstanbul’daki Yahudi nüfusu sekiz bini aşmıştır. Bu sayı, İstanbul’un toplam nüfusuna oranla oldukça yüksek bir rakam teşkil etmektedir. Osmanlı topraklarında rahat bir yaşam süren Yahudiler, dinlerini ve kültürlerini geliştirmeye devam etmişlerdir. İstanbul, İzmir, Selanik ve Safed gibi Osmanlı Türk şehirleri Sefarad Yahudilerinin kültür merkezleri haline gelmiştir. Yahudiler, sanat ve ticaretin yanında devlet işlerinde de görev almışlar, dışişleri ve maliyede önemli mevkiler edinmişlerdir. Saray hekimlerinin çoğunluğunu da Yahudiler teşkil etmiştir. Yahudiler, Osmanlı yönetiminin bu hoşgörülü ortamında özellikle dinî edebiyat alanında dünyaca ünlü eserler vermişlerdir. Yosef Karo, Yahudilerin temel dinî hukuk kitabı olan Şulhan Arukh’u İstanbul’da tamamlamıştır. Yahudiler, Osmanlı’nın adil ve hoşgörülü yönetiminden her zaman memnun olmuş, Türklerin yönetiminde yaşamayı başka yönetimlere tercih etmişlerdir. Bu nedenle de, I. Dünya Savaşı’nın sonunda Türklerin elinden çıkan bazı bölgelerdeki Yahudiler, bugünkü Türkiye topraklarına göç etmişlerdir. Örneğin; Suriye yönetiminde kalmak istemeyen Yahudiler, Şam ve Halep’ten ayrılarak Türkiye’ye gelmişlerdir. Aynı dönemde, Kırım’da yaşayan Karay Yahudilerinden birkaç yüz aile de Türkiye’ye giriş yapmıştır. 1933 yılında, Hitler yönetimindeki Almanya’da görevlerinden uzaklaştırılan Yahudi akademisyenler Türkiye’ye sığınmışlar ve Türk üniversitelerinde görev yapmışlardır. II. Dünya Savaşı sırasında Doğu Avrupa’dan da Türkiye’ye Yahudi göçü olmuştur. 1948 yılında Filistin’de bağımsız bir İsrail devleti kurulunca, Türkiye’deki 70.000 Yahudinin yarıya yakını İsrail’e göç etmiştir. Anadolu’daki Yahudilerin çoğu ya İsrail’e gitmiş veya İstanbul’a yerleşmeyi tercih etmiştir. Bu tarihten itibaren Anadolu’daki Yahudi nüfus, bazı yerlerde tamamen yok olmuştur. Alıntı
Φ eyupk Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Malesef Musluman ulkelerinde, her zaman goruldugu gibi tek yönlü bir bakışla rapor olunuyor bu olaylar. Bakın sayin efendinin ilk postuna yukarda. "İsrail Gazze'ye 30 füze fırlattı."... olarak başladı ... ve " 195 kişi öldü" diyor. Ben bu sayıların yanlış oldugunu degilde, bu olayların ne şekilde rapor edilmesine hayret kaliyorum. Hamas devamli Israele Roket atar. Son zamanlarda 6 ay süren bir ateşkesmeleri vardi. Bu "ateşkesme"ye Hamas bir hafta evvel son verdi. tekrar başladilar, roket atmaya. Soru: Peki Israel ne yapmalı bunun karsısında? Hamas'a çicek ve çukulatamı gondersinler? PKK gelip Turklere saldirirsa, Turkiye hukumetinden ne beklersiniz? Niye bu durumu objektifli goremiyorsunuz? Lütfen haberleri doğru takib edelim. Antlaşmayı kim bozuyor doğru takib edelim. Hamas kaçkere İsrtaille anlaşma yaptı. Ama İsrail bu anlaşmaların hangisine uydu bana söylermisin, sınır kapılarınımı açtı, ambargoyumu kaldırdı, Gazze'yi vurmayımı durdurdu. Cevap ver bana. Malesef hep anlaşmayı ihlal etti. Ambargoyu kaldırmadı, sınır kapılarını anca 1 2 defa açtı, Gazze'ye saldırılarını durdurmadı anlaşmada. Ne yapsın Hamas bunun karşısında bana söyle, ne yapsın bu durumda, halkını savunmak durumunda değil mi?, ambargoyu kırmak için halkını savunmak için roket atma özgürlüğüne sahip değil mi, İsrail'in yaptıklarını görmüyorsunuz Hamas'ı suçluyorsunuz. Hamas sadece ama sadece halkını savunuyor. Bu arada İsrail'in savaşı sadece Hamas'la değil bütün Filistin halkıyla. Lütfen doğru araştırın öyle yazın yorumunuzu. Allah'a emanetsiniz. Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Sayın YARASA, Yukarıya yazdım, beni endişelendiren şey, Sayın Efendi Türklerin yukarıda yazdığı türden düşünceler ve gelişmelerdir. Beni endişelendiren şey , halkımızın bizim olmayan bir savaşı, savaşan taraflardan daha fazla sahiplenmesidir. Beni endişelendiren şey, Halkımızın Arapların Savaşında Araplardan daha fazla savaşmak isteyecek hale gelmesidir. Beni endişelendiren şey, bizim olmayan bir savaş için Hallkımızın Hamas'a asker yazılması, Hamas adına savaşı yürütmek istemesidir. Bu radikalizmin, terörizmin, fanatizmin zaferinden başka birşey değildir. İsrail- Hamas Savaşını, Hamas kazanmıştır. İsrail- Hamas Savaşını, İsrail kaybetmiştir. İsrail- Hamas Savaşını, Türkiye de kaybetmiştir. Hamas, kendi savaşını yürütecek birsürü saf Türk bulmayı başarmıştır. Hamas'ı, bütün Türkleri, başbakan dahil, kullanmayı başardığı ve bütün Türkleri bedava asker yazmayı başardığı için kutluyorum!!! Saygılar. Bugün Filistin de yasananlar karsisinda tüm dünyanin sessiz kalmasimidir istenen bu mu. Bu cirkinligi kabulleniyormusunuz Sayin BrainSlapper Sonra bizler Dinimizle alis veris yapmiyoruz bu cografyada... Ben konuya katilirken ilk iletimde yazdim bugün bunu tabii bazi arkadaslar gercegi agir basan yazilari esgecerek hayali tartismalara yöneldigi icin bizlerinde tikanmasina neden olmustur.. sonra ne demistim istenen daha radikal düsünceler mi ortaya koymak tabii bizim koydugumuz radikal yazilar malesef hayatin gercegi. Seninde telesa kapilman bundan kaynaklaniyor ama unutma icinde siyonizm yok kisaca din yok. Hamas hic yok var olan filistin halki herseyden önce benim cografyam daha fazla radikalda yazmak istemiyorum fakat Yahudiler bilimsel ve siyasi yollari kullanarak Irkci kimliklerini yayıp dünyada tek Irk tek millet olmak istedikleride beni ilgilendirmiyor! Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2009 ‘YAHUDİ DEVLETİ’ MEŞRUMUDUR ? Dünyanın bir ucundan bir insan topluluğu kalkıp dünyanın bir başka ucuna gitse. Ve o başka uçta yaşayan yerli halka “Biz 2 bin yıl önce burada yaşıyorduk, geri geldik, bu topraklar bizim, siz başka bir yere gidin” deseler. Bu yerli halk, “Başka gidecek yerimiz yok, gidemeyiz” dese. Ve dışarıdan gelenler “Yok yahu, bal gibi gidersiniz!” deyip savaş açsa ve bu savaşta müthiş bir vahşet uygulasa, gitmek istemeyen köylülerin korkup gitmesi için özellikle korkunç yöntemlere başvursa, dünya ne derdi? Ve çoğu gerçekten korkup evini ve toprağını bırakıp gittiğinde, dışarıdan gelenler, “Artık burası bizim, burada sadece bizim gibi olanlar yaşayabilir” dese ve kendi devletini kursa. Ya cesur ya yaşlı ya da inatçı olduğu için kaçmayanlar o devletin sınırları içinde tüm haklarından mahrum üçüncü sınıf vatandaşlar gibi yaşamak zorunda bırakılsa, dünya ne derdi? Örneğin, İngiltere’nin kuzeyinde yaşayan ve Viking asıllı oldukları kuşkusuz olan İngilizler Danimarka’ya yerleşse ve tepeden tırnağa silahlanarak Danimarkalılara, “Burada eskiden bizim atalarımız yaşıyordu, burası bizim, siz çevre ülkelere gidin, burada biz yaşayacağız” dese, dünya kamuoyu bunu kabul edilebilir mi bulurdu? Uluslararası hukuk bunu onaylar mıydı? Filistin’de kabul edilebilir bulundu ve tam 60 yıldır onaylanıyor. Oysa, onaylanmaması gerektiği, İsrail’in meşru bir devlet olarak tanınmaması gerektiği açık. Dünyadaki burjuva devletlerinin hiçbirine sevgi beslemiyor olabiliriz; sömürüsüz, adil ve eşit bir dünya yaratma sürecinde çalışan kitlelerin tüm bu devletleri yıkacağına inanıyor olabiliriz. Ama bu, ‘meşru’ olmadıkları anlamına gelmez. İsrail’in gayri meşruluğu bundan kaynaklanmıyor. İsrail bir burjuva devleti olarak gayri meşru; bizzat burjuva devletler hukuku ve uluslararası hukuk çerçevesinde gayri meşru. İngilizlerin Danimarka’yı işgal edip Danimarkalıların çoğunu ihraç ettikten sonra kuracağı bir Yeni İngiltere devleti ne kadar meşru olursa, İsrail de o kadar meşru. Denebilir ki, ya Amerika Birleşik Devletleri? Ya Avustralya? Yerli halkı katlederek kurulmuş bu devletlere ne demeli? Gayri meşru mu ilan edeceğiz bunları? Ya da gayri meşru eylem 200-250 yıl önce yapılmışsa gayri meşru olmaktan çıkıyor mu? Çıkıyorsa, kaç yıl sonra çıkıyor? Gayri meşruluk durumunun ortadan kalkıp kalkmaması zamanaşımına bağlı olamaz elbet. Her şey toprakları için mücadele etmeye devam eden bir halk olup olmamasına bağlı. Amerika ve Avustralya’da, “Burası bizim, siz işgalcisiniz” diyen kimse kalmadı. Ama Filistinliler kendi ülkelerini geri istemeyi sürdürdükçe, İsrail devletinin yahudilere özgü bir devlet olarak gayri meşruluğu sürecek. “Yahudilere özgü bir devlet olarak” ifadesini özellikle vurgulamak gerek. Gayri meşru olan, Nazi soykırımından kurtulabilen Yahudilerin Filistin topraklarına kaçması değil, o topraklarda yaşaması değil, o topraklarda yaşamaya bundan sonra devam etmesi değil. Meşru olmayan, İsrail’in yerel halkı dışlayan ve sadece başka bir halkın devleti olarak (“Yahudi devleti” olarak) varlığını sürdürmesi. Ben, İsrail ile hiçbir bağlantısı bulunmayan İstanbullu bir Yahudi ailesinin oğlu olarak istediğim an gidip İsrail vatandaşı olabilirim; babası Kudüs’te doğmuş olup 1948’de Ürdün’e kaçan ve şu anda Lübnan’da yaşayan bir Filistinli, vatandaş olmak bir yana dursun, ağzıyla kuş tutsa İsrail’e giremez bile. Gayri meşru olan bu. Roni Margulies, Sosyalist İşçi Gazetesi, Sayı: 346 Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.