Φ Yayamaz Kayımca Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2008 1- Gizemli kılığına bürünmeleri: Sorularınıza asla net cevap vermezler. Sanki insanlığı kurtarmak için görevlendirilmişlerdir de,size bile sır verememektedirler. 2- Tartışmaya üşenmeleri: Tartışmaktan bucak bucak kaçan erkek hali kadınları çıldırtır. "Ben buna bile üşenen bir insanla ilişkiye nasıl girdim?" diyen kadın, kendi kendini yer bitirir. 3- Sessiz oturmaları: Siz anlatırsınız, o dinler. Suratınızın ortasına da bön bön bakar. Soru sorarsınız, cevap alamazsınız. Kendi kendinize konuştuğunuzu fark eder ve "Ne kadar boş konuşuyorum tanrım" diyerek susarsınız. 4- Dertlerini anlatma özürlü oluşları: Bir şeyler söylemeye çalışır ama bir türlü derdini anlatamaz. Sizden bir şey istemediğini söyler ama gerçek bu değildir. Gerçeğin böyle olmadığını bilirsiniz ama ağzından da doğru cümleler çıkmadığı için onun rahatsızlığı sizin ilişkinize bulaşır. 5- Volkan gibi patlamaları: Durup dururken birdenbire bağırmaya başlarlar. Sinirlenecek bir şey yok gibi dir ama... Durduk yerde eski defterler açılır. Bugüne kadar takmadığını sandığınız her şeyi kafasına takmıştır! 6- Tartışmanın tam ortasında çekipgitmeleri: "Seninle bu şekilde konuşamam" derler ve ne şekilde konuşabileceklerini belirtmeden çekip giderler. 7- Emir vermeleri: Kendilerini sizin patronunuz sanarlar. Filmi, yemek yemeyi, yapmayı, giyinmeyi, sporu ve müziği, her şeyi sizden daha iyi bildeklerini iddia ederler. 8- Hislerle dalga geçme huyları: "Tamam senin terapi saatin geldi" diyerek siz içli bir konuşmanın tam ortasındayken sizinle dalga geçerler. İleri gider, sen bugün "Prozac'ını almadın mı?" diyerek iyice asap bozarlar. 9- Aşırı önlem almaları: Kavga çıkmasını önlemek amacıyla yalan söylerler. Size "Arkadaşlarla içmeye gittik yerine "İşte toplantı var" derler. Sonra siz gerçeği öğrendiğinizde şöyle söylerler: "Hayatım sana söylesem kavga ederdik bunu istemedim. 10- Ağlama karşısında anlayışsız tavırları: "Bu haline gerçekten dayanamıyorum" demeleri, "Ne zaman büyüyeceksin, 60'ında mı?" diye sormaları. eee,bayanlar erkekleri böyle kabul edecek artık,başka yolu yok.. Alıntı
Φ xprensesx Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2008 yayamaz tam üstüne basmışın kaldır ayağını.... yaa gerçekten erkekler hep böyle olmak zorunda mı? bi tanesi de farklı çıksın bea... Alıntı
Φ Odris Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2008 Kadınlar, erkekler için normal olan davranışları, oynanan bir rol sanıp gizemli kılığına bürünmek olarak algılarlar. Bu kadınların bünyelerinde doğuştan bulunan bir gen sayesinde olur. Buna "algılayamama geni" deniyor. Bu acayip gen, aynı zamanda kadını tartışmaktan keyif duyan zırıltıcı bir yaratığa dönüştürür. Sürekli olarak tartışmak isterler ve asla çeneleri kapanmaz. Osmanlı döneminden kalma bazı mezar taşlarında arapça harflerle üzerinde, "kadın dırdırından ölmüştür" yazdığı görülmüştür. Yani kadınların tartışmayı ve kavgayı seven özellikleri çok tarihi bir olgudur ve yazıktır, günahtır. Bu bağlamda asla sessiz sedasız oturamazlar. Sürekli bir şeyler anlatırlar ama anlattıkları dünyayla alakalı meseleler değildir. Boş işlerden bahsederler ve bol bol kafa patlatırlar. Siz elinizden geldiğince dinlemeye çalışırsınız bu sefer de "sadece dinliyor hiç konuşmuyor" derler. Konuşursunuz "beni dinlemiyor kendi bildiğine konuşuyor" derler. Yani ne yapsanız suçtur. Dahası karşılarında kendileri gibi düşük çeneli biri olmasını isterler. Sizin de derdinizi en ince işe yaramaz ayrıntısına kadar anlatmanızı isterler örneğin. Bir taraftan kendi derdinizle uğraşırsınız diğer taraftan da yanınızdaki kadın sayesinde beyin sarsıntısı geçirmemek için çabalarsınız mecburen. Hayat zor... Ama en sonunda bardak taşar artık, susmuş susmuş dayanamaz hale gelimişsizinizdir. Bir taraftan sizin kendi sorunlarınız diğer taraftan yanınızdakinin dırdırı hayatınızı zındana çevirmektedir. Doğal olarak tartışmaya başlarsınız. Bu seferde derler ki; "durup durup bir anda tartışmaya başlıyor, bağırınıyor, durduk yerde eski defterler açılıyor. Yani bu kez de tartışmamakla, kavgadan kaçmakla, dinlemekle suçlanan bizler bir anda tartışmacı kavgacı ilan ediliriz. Yani yine ne yapsanız suçtur. Kadınlar her şeye ağlayabilirler. örneğin bir gün gelirler ve derler ki "aşkım bak kutuplarda yaşayan bir beyaz kutup ayısı varmış, onun ayağına deve dikeni batmış geçen yaz kutuplarda dolaşırken bu kış da çok sıcak geçmiş, havalar da küresel ısınmış ayıcık hararetten uyuyamamış naaapsak gidip alıp eve mi getirsek, soğutucuya koyarız aşkım hımm olmaz mıııı " derler. Kafayı yememek için büyük çaba harcarsınız. Bu saçma teklifi önemsemediğinizi farkederlerse büyük olay çıkarıp derhal kavgaya başlarlar. Silahlarını çekerler, nişan alırlar. Tetiğe de vakit kaybetmeden basarlar, hiç şüpheniz olmasın. Siz böyle tartışmalar olmasın aman huzur kaçmasın diye düşünüp alttan alırsınız bu sefer de size aşırı önlem alıyor derler ve ne yapsanız suçlu olursunuz yine. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Bayıldım yav Sevgili Rua'nın yorumlarını okurken .. olay erkek gözüyle ancak bu kadar güzel ve yalın anlatılabilirdi..evet,erkeğin bakış açısı gerçektende budur.. Erkek kısmının inanılmaz basit bir şifresi vardır..düşündükleri konular üçü bilemedin beşi geçmez..konular zaman zaman önceliklerine göre kendi aralarında yer değiştirebilirler o kadar..inceleyelim..; -Yemek.. -Seks -Futbol.. Beş dedim ama dört ve beşi bulamadım yahu.. Şimdi.. dağarcıklarında sadece bu maddelerle ilgili kelimeler barındıran bir adamla neyi ne kadar paylaşabileceğinize kalıyor mesele..elbette küresel ısınma ve beyaz kutup ayıları da dahil olmak üzere hemen hiçbir konuya eğilim göstermeyen adam cicim aylarında sizi dinliyor hatta ilgileniyormuş rolü yapacaktır..ilerleyen zamanlarda ise takke düşüp kel görününce hatun kişi başını ellerinin arasına alıp düşünmeye başlar..aynı dakikalarda erkek kişide aynı pozisyonda düşünür konumdadır..ama neyi..?akşam ki maçın muhtemel skorunu ya da etli kuru fasulyenin ne muhterem bir yemek olduğunu.. oysa yüzündeki ciddiyete bakarsanız memleketi kurtaracak bir formül bulduğuna nerdeyse şüpheniz kalmaz.. Sonuç olarak çok ama çook farklı olduklarını anlayan akıllı kadına düşen şey,erkek kişiyle ancak belli başlı şeyleri konuşabileceğini anlamaktır..konu maddeleri için az yukarıya bakınız.. Akıllı erkek ise şayet karşısında böyle akıllı bir hatun yoksa durumu kurtarmak adına söylediklerini dinliyor gibi yapıp kuru fasulye düşünmeye devam etmelidir.. ancak yine tecrübeyle sabittir ki erkek nesli aynı anda iki işi birden yapamaz.. kanımca bütün sıkıntı buradan doğmaktadır.. Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 arkadaşlar tüm samimiyetimle söyluyorum,şimdıye kadar tanıdığım çevremde olan erkeklerın çoğunluğu çok konuşuyor... adı çıktı 9 a meselesı bence.. işyerınde ayrı dinlıyorum başka yerde ayrı erkeklerın de çok konuşanı var geçen telfonda baygınlık geçırıyordum bır erkek kendını övmek için saatlerce başınızı şişirebılıyor da Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 erkeklerin kadınları çıldırtan 10 hali veya 1.000.000 hali diye birşey yok... meselenin özü şudur : kadınlar erkekleri çekemiyor... onların yaptıklarını yapamadıklarından onları kıskanıyorlar... yalnızca bu mu ?? erkekler de kadınları çekemiyor... kadınların yaptıklarını yapamadıklarından onlar da kadınları kıskanıyorlar... işte meselenin özü budur !!! Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.