Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Kaç zamandır güncel konularda pek bişeyler yazamıyorum, ülke meseleleri hakkında hiç bir fikir üretemiyordum, bunu da açıklayamıyordum.Geçenlerde Serdar Turgut'un yazısını gördüm.Benim bütün düşündüklerime tercüman olmuş işte yazısı , ben araya birşeyler ekleyeceğim.(kırmızılar benim eklediklerim)

 

Duyguların ölümü

 

Hrant Dink'in öldürüldüğü haberi gazeteye gelince öyle çok sıradışı bir şey oldu diye heyecanlanmadım, büyük bir üzüntü dalgası da kaplamadı içimi.

 

Açıkça söylüyorum; bir yıldır ortalarda Biz de Hrant'ız biz de Ermeni'yiz! diye slogan atarak dolaşan insanlardan da bıkkınlık geldi. 53 yaşıma yaklaşıyorum, Türkiye sonunda duygularımı tamamen öldürmeyi başardı.

 

 

Kendimi bildim bileli o kadar çok insan öldürüldü, o kadar çok üzüldük, sloganlar attık ki; ben tepki vermekten bıktım, onlar öldürmekten bıkmadı.

aynı şeyler benim içinde geçerli

 

Siz hepiniz Ermeni olabilirsiniz ama ben de yıllardır öldürülen öğrencilerin, genç insanların, öğretim görevlilerinin, yazarların adlarını haykırdım sokaklarda. Onlar öldürüldükten sonra, o kadar fazla kimlik edindik ki yıllar içinde, neredeyse kim olduğumuzu unutacak hale geldik.

 

İlk tanıdığımı cinayette kaybettiğim günü şimdi gibi hatırlıyorum. Bir şeyler ölüyor insanın içinde. Yıllar boyunca öle öle içimizde bir şey kalmadı. Resmen tükendik.

 

Üstelik her cinayetten sonra asıl suçluların bulunmayacağını bilmek de insanı başka türlü bitiriyor. İnancınızı, aidiyet duygunuzu yitiriyorsunuz.

 

Şimdi, neredeyse bütün bu süreçten birlikte geçmiş olduğum insanlara bakıyorum. Onlar da potansiyel kurban statüsündeler. Hepimiz şimdilik yaşıyoruz da, hakkımızda karar verilecek anı bekliyor gibiyiz.

 

Hesap sorulmayacak, yeni olaylar engellenmeyecek, her olaydan sonra mutlaka yine aynı şeyler yaşanacak. Çünkü burası Türkiye, burası böyle; ya sev ya da terk et...

 

Ben bir daha öldürülen insanın isminin söylenip de ?....ler ölmez? diye slogan atıldığını duyarsam resmen kusarım gibi geliyor. evet artık gına geldi

 

Bunu bağırdık da bağırdık. Yeni toprağa verdiğimiz arkadaşın arkasından ?O ölmez? dedik. Mutlaka birileri bir yerlerde bize bakıp gülmüştür.

 

Vallahi kesinlikle aramızda bazılarının mücadele gücü vardır ama ben tükendim. Cinayetlerden, çözümsüzlükten, türban tartışmasından, hepsinden hepsinden bıktım. Kopmak istiyorum hepsinden.bu ülkede birşeyler kötüye gittiği zaman ortaya genellikle TÜRBAN sorunu atılır ortaya hele bir de bu ekonomi ise...

 

Tam kopmayı şimdi yapamayacağımdan güzel olana konsantre olmaya çalışıyorum. Güzel olanı, insanın içini ısıtanı arıyorum, haberde de yaşamda da...

 

Açıkça belirteyim; haberde bu yok. Her gün Ankara?dan, yurttan gelen haberleri okuyorlar bana.

 

Vallahi size söyleyeyim; bu ülke bir bela üretme makinesi gibi. Tüm uğursuzu, belalısı bu topraklara çökmüş, rahatsızlık yaratmak için uğraşıp didiniyor gibiler.

 

Böyle durumlarda siyaset insanın gönlüne ferahlık veren bir araç olabilir. Gelecek için umut olabilir ama bizim için bu da mümkün değil. İktidar Türkiye?yi hangi karanlığa götüreceği belli olmayan bir maceraya atılmaya çok istekli ve kararlı.

 

Yapılacak tek şey kalıyor; hedef küçülteceksiniz. Büyük amaçları ve beklentileri bir yana bırakıp, küçük mutluluklar peşinde koşacaksınız. Mümkün olduğunca toplum yaşamının dışına çıkıp özelinize çekileceksiniz. Ben mutluluğu bir tek Rana ve oğlumla yalnız kaldığımda bulabiliyorum. Daha iyiyi arayış alanım sadece onların çizdiği sınırlarla belirlenmiş durumda. Türkiye?nin daha iyiye filan gideceğini de düşünmüyorum. Böyle bir amaç için mücadele edilmesini de ?boşa harcanmış enerji? olarak görüyorum. Çünkü sizi ve sizin gibi insanları bu toplum fazla sevmiyor, istemiyor. Gelecekten beklentilerinde size yer olduğu bile şüpheli.

işte burası benim çıkış noktam bundan sonra benim için böyle olacak her şey

 

Kabuğuma çekilme durumunda cinayet haberleri gelince tabii ki üzülüyorum da kendimi paralayamam artık. Paralanacak ne vücut kaldı ne de ruh.

ne denilebilirki....

 

Sonunda yapacağım şey şu; bakarım etrafa ve ?Madem o kadar belanızı istiyorsunuz, bulun o zaman belanızı, ne yapayım? deyiveririm ve eğer tamamen çıkabilirsem bu çılgınlığın dışına çıkarım.

 

Eğer rahat bırakmazlarsa ?Evet, çekip giderim? de... ?Sevmiyorsan terk et? dediler ya; bu sözün gereğini yerine getiriveririm olur biter. Siz sağ ben selamet. Ondan sonra çok istediğinizi aman yapın.

ben" ya sev,ya terket "için çok mücadele ettim (bu forum da dahil) ama azalacağına çoğalıyor bu düşüncede olanlar.

 

El birliğiyle güzel olabilecek bu toplumu, bu hayatı tahrip edin.

 

Aman durmayın, acele edin...

 

evet durmayın acele edin...Benim gücüm kalmadı, ne fikrim ne düşüncem hiç bir şey yapamıyorum.

Bütün bunlar benim için geçerli .Ben yazsam bu kadar yazardım.

Gönderi tarihi:
belki de bütün amaç sonunda birilerine bunu söyletmektir sevgili godzi...

belkide... -_-

oysa henüz bitmedi umut

umut biterse yaşam bitmez mi? -_-

 

bende yazının içeriği gibi düşünüyorum içim acıyor, ölüm haberleri izlemekten, insanların cinnet geçirdiğine tanık olmak, oyalama ve aldatmacaları görüp durmak canımızı yakıyor... mutluluk bize uzak belki ama yol henüz bitmedi...

Gönderi tarihi:
sizler haklısınız ama sorun bende belki de ben kendimde bir ışık göremiyor olabilirim :)

 

ama sanki bir güç elimi kolumu bağlamış gibi..... :fear:

 

 

Sorun siz de değil sn godzilla .Bir çok insan ne yazık ki bu duruma getirildi.Hele hele bazı şeylerin göz göre göre yapıldığını,insanların tüm dertlerinin gününü kurtarmak olduğunu görmek, daha da yıpratıcı bir durum.Toplum olmayı becerememiş olmak , zaten bu sonucu da ister istemez birlikte getiriyor.

Gönderi tarihi:
Sorun siz de değil sn godzilla .Bir çok insan ne yazık ki bu duruma getirildi.Hele hele bazı şeylerin göz göre göre yapıldığını,insanların tüm dertlerinin gününü kurtarmak olduğunu görmek, daha da yıpratıcı bir durum.Toplum olmayı becerememiş olmak , zaten bu sonucu da ister istemez birlikte getiriyor.

ne güzel beni anlayanlar çok aslında

 

peki nasıl kurtulucağız bu durumdan

 

kapitalizm de olabilir bunun sebebi

 

eritiyor bizi çarkında

Gönderi tarihi:

Psikolojik yıldırma politikası sanıyorum hepimizin üzerinde etkili olmuş. Bende farklı değilim Godzilla. Türkiye'de son yıllarda olan biten hiç bir şey bizi motive etmeye yetmedi. Kanıksadık herşeyi. Silkinip kendimize gelmemiz için ne yapmak gerek tam olarak bilemiyorum ama belki bişeylerle ciddiyetle meşgul olmak gereklidir. Çalışmadan yorulmadan bir kenarda uyuşuyor insan.

Gönderi tarihi:
Psikolojik yıldırma politikası sanıyorum hepimizin üzerinde etkili olmuş. Bende farklı değilim Godzilla. Türkiye'de son yıllarda olan biten hiç bir şey bizi motive etmeye yetmedi. Kanıksadık herşeyi. Silkinip kendimize gelmemiz için ne yapmak gerek tam olarak bilemiyorum ama belki bişeylerle ciddiyetle meşgul olmak gereklidir. Çalışmadan yorulmadan bir kenarda uyuşuyor insan.

evet nasıl geldik bu hale anlamıyorum ......... :clover:

Gönderi tarihi:

duygularım cebimde

bazen bozdurup harcıyorum

biriktiriyorum bazen

yığıyorum üst üste

elimde aklımdan arta kalan fazlalıklar

en ücra köşesinde dilimin sivilceler büyüyor

ergen küfürler ürüyor beynimde

edepsiz ve sıcak

ne varsa kimde, gizli saklı?

neyi taşıyorsa mini etekler?

papatya desenli pazen entariler

basma fistanlar ve amerikan bezi

şiir gibi dökülsün diyorum lirik

aldatılmış korkular bürüyor beni

nice hayınlıklar uçuşuyor içimde

eriyip bitiyor aşk ve hasret

__________umut ve öfke

__________sevgi ve nefret

isimsizce

kararan kızıllığın patlayan şakağında

durgun sular kadar ölüdür şafaklar

fasl-ı hicaz makamında

bıçak ve kefen

eceli sayıklıyor aşklar

lanetli düşlerin girdabında öfkeli

sanki sevmiyor gibiyim artık seni

artık okşamak istemiyor gibiyim günahla kirli saçlarını

göğüslerin yatak olsa, ay ışığı yorgan

ovalansa mahrem yerlerim

kadınca dövmeler

ve kasılmalar erkekçe

teselli verir mi acep

illetli vakitlere kovmak fecri

merhametsiz diye süngü çekmek aydınlığa

mehtabı bozkırlarda kovalamak

manasız bir yürüyüştür seninle olmak

anlamın duyulmayan çığlığı, buharlaştığı zaman

türküleri unuttum çünkü, dilim kırık

tuttuğum dilekler isyan ediyor bana

öptüğüm çiçekleri unuttum artık

ne zaman göz kıpmışlardı?

bilmem ki hangi baharlarda

 

duygularım pazarda, kelepir

bundan gayri iz sürüp karda

ölülerle pazarlık yapacağım mezarda

satacağım haraç-mezat

sen ey griye mahpus hayat!

sonunda öğrettin bana

aşklar nasıl atılırmış yabana

duygular nasıl ölür açmamış çiçeklerde?

kumrular neden suskun?

niçin görmüyor kulaklar?

gözler duymaktan yoksun

öğrettin bana

 

halbuki eskiden ben

kalbi olduğuna inanırdım taşların

ateşin vicdanını duyardım içimde

yağmurun ağladığını

katıksız bir lokma yırtarken yetimin boğazını

rüzgarın kızdığını duyardım yükselterek avazını

demir erirdi

su ve ateş erirdi

karıncalar azıklarını öksüzlere verirdi

Azrailin ağladığını duyardım içimde

Kabil`de Filistin`de

Bosna yanardı

buruk düşler sarardı bakireleri, kanlı tüller altında

bombalar yağardı Bağdat`ta sağanak sağanak

şemsiye olurdu güller, ümitler sığınak

bir hüzün bürürdü balıkarı Mora`da

bulutlar yangınları söndürmeye yürürdü

çaresiz bakışları görürdüm Marmara`da

pişmanlık yaşardı toprak

göz yaşları nehir olmuş akardı

şaşkın şaşkın bakardı mehtap

duyardım

damla damla yaş dökerdi yapraklar

hıçkırıklar damıtılırdı sanki

korkular korkuları bağlardı

ağlardı bülbüller derin derin

ölümü üşüten sıcaklığı yansırdı yerin

hayallerin ıslandığını duyardım bulutların gölgesinde

ayrılığın harlandığını

bir bebeğin süt kokan nefesinde

rahimlerine sığınırdı gebe kadınlar

çocuklar yitik sevdalara ağlardı

ateş böcekleri kandil olurdu mezarlıklara

kabir sualleri bile bir başkaydı orada

arşa yükselen `âh`ları duyardım

İzmit`te Sakarya`da

işlenmemiş günahları

gece korurdu tüm şefkatiyle beklenen sabahları

duyardım

 

sevgililer ayrılınca ateş yanmaz olurdu

gönüller ışığını gecelerde bulurdu

sen bana bakmayınca dünyaya bakmazdı ay

karanlığı sayardım, küskün

aşk kalbe akmayınca

gökyüzüne bir merdiven dayardım

sen yanımdayken çoğalırdı yıldızlar

sen gidince azalırlardı

ince ince ağlardı gece

her şeyde sen vardın

ölüm bile hoş gelirdi

aşk ne kelime

sen yanımdayken meydan okurum ölüme..

 

ey adını kulaklarımdan bile gizlediğim deniz gözlü!

dem bu demse

cehennem fışkırıyor damarlarımdan

adı konulmamış gidişinle

boşandım hatıralarımdan

şart olsun üçten dokuza

hislerim yokluk kokuyor artık teneşir suyu kadar

ceviz renkli acı morarıyor ufukta

ağıt yağıyor gökten ve kabus

ne vahiy bu, ne fetret

yerde matem, bulutta isyan

yağmursuz topraklarda çoğalıyor hasret

soğuk yangınlar fışkırıyor susuzluğa doymuş kirpiklerden

diz boyu hüzün ve ter

göz yaşları kurumuş umut dilenmekten

avuçlar dilenci

dikenler ilaç olmuş çaresiz yaralara

İsa`ya gülümsüyor İblis

şeytanca

güller firar ettiğinden beri renklerinden

dilinmiş şerha şerha yürekler

Eyüp şaşkın bugün, Yakup öfkeli

ne hayata ip var, ne ölüme sehpa

duygular asmış beni gönlümün darağacında

ben duyguları asmışım

sallandıra sallandıra

 

bu muydu yoksa kastın?

 

sıcak yatak, ılık deniz ve para.

 

 

2002

 

Asım Yapıcı

Gönderi tarihi:
sizler haklısınız ama sorun bende belki de ben kendimde bir ışık göremiyor olabilirim :)

 

ama sanki bir güç elimi kolumu bağlamış gibi..... :fear:

 

 

 

Ben asla kendimi tükenmiş,bitmiş,umutsuz görmiyorum ve görememde.......Ve lütfen böyle bir yazıyı kabulenmiş gibi görünmiyelim...Türkiye de niceleri öldü,yaşları büyütüldü asabilmek için,doguda vurdular 13 yaşındakini PKK lı diye,panzerin altında ezildiler,gözaltında yok edildiler,işkencelerde konuşturamadıklarında kendini astı,4 kattan attı dediler........Yani dediginiz gibi hergün niceleri gitti ama bu bizim yılmamızı,tükenmemizi,duygularımızı köreltmeyi,elimizin klumuzun baglanmasını gerektirmes........Dahada dirençli,daha kararlı dahada bir ayaklarımızın üstünde burada oldugumuzu göstermeliyis..........

Gönderi tarihi:
sizler haklısınız ama sorun bende belki de ben kendimde bir ışık göremiyor olabilirim :)

 

ama sanki bir güç elimi kolumu bağlamış gibi..... :fear:

 

:)

 

bazen ışığı açıp kapamak iyi gelir.

ya da sabah kahve içip pağaça yemek ve uzun yürüyüş. pencereyi açabilirsin ya da. ya da kapamak da işe yarayabilir

ve ne dediğimizi hatırlarsın değil mi:

 

Hareket altı aşamada tamamlanır

Ve yedinci aşama başlangıca dönüştür.

Yedi, yeni ışığı simgeler

Karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşur

Günbatımı, gündoğumu.

 

Kış gündönümü ile birlikte

Değişim zamanı geldiğinde

Yer yarılır, gök gürler

Her şey bir anda ve tümüyle yok edilemez.

 

Değişim, geri dönüş, başarı

Hatsız gidiş ve geliş.

Hareket şans getirir.

Günbatımı, gündoğumu.

 

Hareket altı aşamada tamamlanır

Ve yedinci aşama başlangıca dönüştür.

Yedi, yeni ışığı simgeler

Karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşur

 

http://www.turkish-media.com/forum/index.p...st&p=614440

 

 

:thumbsup:

yeni ışık karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşacak godzi :) yedinci hareket senin olacak. hareket sana şans getirsin ;)

Gönderi tarihi:

Hareket altı aşamada tamamlanır

Ve yedinci aşama başlangıca dönüştür.

Yedi, yeni ışığı simgeler

Karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşur

Odris, bende işe yaradı sanırım. :):clover:

Gönderi tarihi:
Hareket altı aşamada tamamlanır

Ve yedinci aşama başlangıca dönüştür.

Yedi, yeni ışığı simgeler

Karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşur

Odris, bende işe yaradı sanırım. :):clover:

 

:hug::clover:

Gönderi tarihi:
Ben asla kendimi tükenmiş,bitmiş,umutsuz görmiyorum ve görememde.......Ve lütfen böyle bir yazıyı kabulenmiş gibi görünmiyelim...Türkiye de niceleri öldü,yaşları büyütüldü asabilmek için,doguda vurdular 13 yaşındakini PKK lı diye,panzerin altında ezildiler,gözaltında yok edildiler,işkencelerde konuşturamadıklarında kendini astı,4 kattan attı dediler........Yani dediginiz gibi hergün niceleri gitti ama bu bizim yılmamızı,tükenmemizi,duygularımızı köreltmeyi,elimizin klumuzun baglanmasını gerektirmes........Dahada dirençli,daha kararlı dahada bir ayaklarımızın üstünde burada oldugumuzu göstermeliyis..........

şiir anlamlı sözler anlamlı

 

ama bir karınca için fazla yaramazzzz :)

Gönderi tarihi:
Hareket altı aşamada tamamlanır

Ve yedinci aşama başlangıca dönüştür.

Yedi, yeni ışığı simgeler

Karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşur

 

 

:thumbsup:

yeni ışık karanlık bir derece daha arttırıldığında oluşacak godzi :) yedinci hareket senin olacak. hareket sana şans getirsin ;)

dost

 

anlaşılmak ve yalnız olmamak güzel :clover:

Gönderi tarihi:

herşeyin hayırlısı, su akıp yolunu bulacak ortam da layığını bulacaktır..iyi yada kötü..şimdilik bende sizler gibiyim..belkide yükselmek tam dibe vurunca gerçekleşecek..

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.