Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Bir zamanlar bu forumda sormuştum, cevap veren çıkmadı. Belki yeni gelenlerden cevaplayabilen çıkar umuduyla yeniden soruyorum. * Cennet kavramının kendi içindeki çelişkilerini, açmazlarını şimdilik bir tarafa bırakalım. İsteyen olursa onları da tartışırız. * İslam/Hristiyan inancına göre cennet ideal bir yaşam yeridir. Herşey güllük gülistanlıktır orada, ekmek elden, su gölden yaşanmakta, içkiye ve cinselliğe doyulmaktadır. İnsanların karakterleri ameliyatla düzeltilmiş ve hiç yanlış yapabilecek şahsiyet kalmamıştır. Herkes tokgönüllü ve erdemlidir. Bu durumda merak ediyorum, cennette kadınlar, kızlar, huriler vs. türbanlı ve çarşaflı mı olacaklar? Çıplak mı olacaklar? Yoksa 1001 gece masalllarını konu alan filmlerdeki gibi, ipekten incecik, vücut hatlarını sergileyen kıyafetler mi giyecekler? Saygılar. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Eğer erkeklere huriler, kadınlara gılmanlar (nuriler) eşlik edecekse çarşaf ya da türbanın hatta hiç bir şeyin bir anlamı kalmayacaktır Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Eğer erkeklere huriler, kadınlara gılmanlar (nuriler) eşlik edecekse çarşaf ya da türbanın hatta hiç bir şeyin bir anlamı kalmayacaktır Kavga çıkarırım ben... Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Kavga çıkarırım ben... Kovulursun Bu dünyadaki gibi düşünemezsin oradan bir kere! Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Kovulursun Bu dünyadaki gibi düşünemezsin oradan bir kere! Ya düşünün bir kere; Cennet'e gittiniz ve size hurileri verdiler... Karınıza da gılmanları... Orada o kadar geniş olabilecek misiniz? Orada o kadar geniş olabilecek olan kimsenin aynı genişliği burada da sergilemesi gerekir bence... Ki ben o kadar geniş değilim ne yazık ki ya da ne güzel ki... O yüzden karımı falan alırım, paşa paşa giderim A'raf-ta inzivaya çekilirim... Ne karıma ilişen olur ne de bana eziyet etmek isteyen... Bu arada şaka bir yana kimse kızmasın ama boşuna umutlanmasın ve korkmasında... Cehennem ya da Cennet sadece birer tasvirdir, imadır, imgedir, mecazdır... Asıl ölmek şudur ki; Kişinin kendisine yönelip, kendisini bulması. "Ölmeden Ölmek"de işte bunu anlatır ki kişinin gerçek ölümü ve gerçek doğumu budur... "Hakkıyla doğmak için önce ölmek gerekir..." Nedir bu ölmek? Nasıldır bu doğmak? İşte bu ölümden sonra insan cennete kavuşur ki bu da aslen "Huzur"dur... Bunu farkedemeyen ve buna eremeyen insanların dünya yaşamı "Cehennem"dir, "Cennet" ise huzurlu insanların yaşamlarıdır... Daha çok şey söylemek isterim ama Hallac-ı Mansur ile Nesimi'nin sonundan çekinirim... Saygılarımla... Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 O yüzden karımı falan alırım, paşa paşa giderim A'raf-ta inzivaya çekilirim...Ne karıma ilişen olur ne de bana eziyet etmek isteyen... Orayı sahipsizmi sanırsın ki başına buyruk hareket edebileceğini sanırsın??? Neyse gerçekten şaka bir yanada da, İşte bu ölümden sonra insan cennete kavuşur ki bu da aslen "Huzur"dur...Bunu farkedemeyen ve buna eremeyen insanların dünya yaşamı "Cehennem"dir, "Cennet" ise huzurlu insanların yaşamlarıdır... Bu anlamda sayın TangeriinBoşig, asıl cenneti insanlara biz sunuyoruz da gören olmuyor. Hani diyorlar ya huzur ve özgürlük... İnsanlar "insan olmanın gerektirdiği ahlaka" sahip olduklarında hem huzura hem özgürlüğe kavuşacaklar. Başkalarının (ister ilahi ister insani) koyduğu kurallar çerçevesinde yaşamak özgürlükmüdür ve bu huzurlumudur? Ölümün ne olduğunu anladığında insan ölümden korkarmı? Ölümden sonra ne olacağını bilen insan özgürlüğüne kavuşmazmı? "İnsan" olduğunun farkına varan insan başkasını (hatta bir hayvanı, bitkiyi) incitir, üzermi de bunu düzenlemesi için öğretilere ihtiyaç duysun? Belki de henüz evrimimizin yarısındayız "insan" olma yolunda... (Neitzche aklıma geldi ) Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Cennet'e gittiniz ve size hurileri verdiler...Karınıza da gılmanları... Orada o kadar geniş olabilecek misiniz? Orada o kadar geniş olabilecek olan kimsenin aynı genişliği burada da sergilemesi gerekir bence... Yakalamak istediğim şeylerden biri buydu... Teşekkürler Sevgili boşig. Başka cevaplar da bekliyoruz. Saygılar. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Bu anlamda sayın TangeriinBoşig, asıl cenneti insanlara biz sunuyoruz da gören olmuyor. Hani diyorlar ya huzur ve özgürlük... İnsanlar "insan olmanın gerektirdiği ahlaka" sahip olduklarında hem huzura hem özgürlüğe kavuşacaklar. Başkalarının (ister ilahi ister insani) koyduğu kurallar çerçevesinde yaşamak özgürlükmüdür ve bu huzurlumudur?Ölümün ne olduğunu anladığında insan ölümden korkarmı? Ölümden sonra ne olacağını bilen insan özgürlüğüne kavuşmazmı? "İnsan" olduğunun farkına varan insan başkasını (hatta bir hayvanı, bitkiyi) incitir, üzermi de bunu düzenlemesi için öğretilere ihtiyaç duysun? Belki de henüz evrimimizin yarısındayız "insan" olma yolunda... (Neitzche aklıma geldi ) Valla ben kimseye cenneti sunmuyorum aslına bakarsanız... Çünkü daha kendim yakalayamadım, huzurlu değilim tam olarak... Yani dünya ile olan işimi halledip kendime yönelemiyorum tam anlamı ile... Ancak kimi zaman olabiliyorum, yaşayabiliyorum cennette... Ama biliyorum ki gerçek Cennet ve Tanrı insanın kendisinde... O yüzden şu an Cehennemde yaşadığımı söyleyebilirim. Yani öyle şeyler görüyorum ki sanki tenimi kızgın şişlerle dağlıyorlar, İşkence ediyorlar ve her sabah yeniden yeniden doğuyorum... O kadar geliyor ki insanın üzerine hayat "Cehennem buradan daha iyidir heralde" diyor insan... Hakikaten de huzursuz bir yaşamdan daha kötü bir cehennem mi olur? Başınıza sizi gerçekten yıkan ve yaralayan bir olay geldiğinde, Kur'an-da tasvir edilen o cehennem acılarından daha fazlasını çektiğinizi düşündünüz mü? İşte odur aslında anlatılan... Oysa babama bakıyorum... İyi-kötü kendi halinde inanan bir insandır. Ve sadece ibadetlerini yapmaktan öteye geçmez ver her ibadetini de yapar... Beni Tanrı korkusuyla büyütmedi mesela, sevgisiyle büyüttü... Ya da Kur'an-da o düşmanlıkla ilgili ifadelerin hiç birisini yormaz, yorumlamaz, kafa yormaz... Ölüm gibi bir korkusu yok... İnansın inanmasın kimseye düşman gözü ile bakmaz ve kimsede ona düşman değildir. Yani diyorum ki onun Cenneti öyle işte... Çok huzurludur... Anneme bakıyorum, yoksa bir derdi dert yaratır kendisine... O da babam gibi ibadetini yapar oysa... Ama korkar ölümden... Geride bırakacaklarından da korkar, bırakamayacaklarında da... Ne kadar birazda olsa anlasamda psikolojiden hafifletmek isterim hep onu ama olmaz, olamaz... Çünkü o da iç dünyasında huzurlu değil... Cehennemi yaşıyor çünkü o da... Bazen ölmekten bile bahseder, daha iyi olur diye... Korkmasına rağmen... Ee inanmadığı halde o "Ermiş" dediğim insanlar kadar olgun ve erdemli insanlarda tanıdım ben... Ateist olduğu halde mutlu, huzurlu ve ahlaklı insanlarda var... Ama tabi son derece ahlaksız ve anlık zevklerle idare edenler de var... Var mesela Ateist bir arkadaşım... Kimi zaman kafasına eser oruç bile tutar, ciddiyim... Yani öyle yapmaktan mutlu olduğu için yapar... Hurafe ya da boş inanç olması önemli değil ama öyle olduğundan da emindir... Bu çelişki de değildir... Ha kafasına esmezse tutmaz ama huzurludur her daim... Nerede duracağını nerede ne yapması gerektiğini bilir... Forumdan bir iki arkadaşıma anlatmışımdır, bilirler... Benim ateistlere karşı olan olumsuz fikirlerimi o yıkmıştır mesela... Ee o arkadaşım bence cenneti yaşıyor şu an... Başına ne kadar olumsuz şey gelse de mutlu... Polyyanna gibi Tatlı Limon birisi değildir, yanlış anlaşılmasın... E kendimi ele alalım, dediğim gibi zor bir sınav gibi... İç huzuru tam yakalayamadığımı düşünüyorum... Dertleri tam olarak kaldıramıyorum kimi zaman... E bundan ala Cehennem mi olur? Yani Cennet ile Cehennem bu dünyada... Mutlu ve Huzurluysanız koltuğunuzun altında onlarca Huri var gibi kendinize güvenli ve mutlu olursunuz. Bir erkek için bu mutluluktur, her erkek böyle düşünür... Hele BrainSlapper'in bir konuda dediği gibi: "Kadın kokusuna bayılırım" demişti... İşte aynen Ömer Hayyam gibi Piştiniz mi bir elinizde kadeh, diğerinde sevgili... En sevdiğiniz ve sizi en baştan çıkarıcı şeylerle en güzel vakti geçirmeyi bilirsiniz Ama asla zıvanadan çıkmazsınız ve haddinizi de bilirsiniz... Yani sarhoş olupta kendini zevkine esir etmemek, iradeyi yitirmemektir bu... Dedim ya; aynen Ömer Hayyam gibi... Kur'an-ı öyle bir ele alır ki, yasaklar "Ham"lar için yasaktır... Tabi her mutlu ve huzurlu insan da "Pişmiş" değildir... Çoğu zaman "Bilemezlik (Chl) Mutluluktur." (Bilmez = Caahil) (Şu Caahil kelimesinin habire yıldızlanmasına bir çözüm bulsak diyorum.) O yüzden de Kur'an ortaya çıkmış, o bilmezleri dizginlemek için... Ermiş adam zaten aşmış onu, ulaşmış ulaşacağına... Ulaşamayan da öyle devam etsin diye... Yunus'un dediği gibi "Kıl beşi, kurtar başı" hesabıdır yani bu... Benimde başımı kesmek isteyenler olacaktır mutlaka. Yani "Hamdım, Piştim, Yandım" diyebilecek kaç kişi vardır? İnsan bir bardak su gibidir... Suyun özelliği ne olursa olsun bardak onun haddidir... Bardağı kırmadan dereye, oradan okyanusa karışmak ister... Kerem'in yaptığı gibi Benlik Dağını aşıp, ermek, ulaşmak Aslı'ya yani Hakikat'e... Yani kendi aslına... Bardak nedir? Neyse, Konuyla ilgili arkadaşlar beni anlayacaktır... Anlamayanlar zaten ya imansız ya da hurafeci diyecektir... Gece gece uçtum yine biraz... Sürç-ü Lisan ettimse affola... Saygılarımla... Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Bir zamanlar bu forumda sormuştum, cevap veren çıkmadı. Belki yeni gelenlerden cevaplayabilen çıkar umuduyla yeniden soruyorum. * Cennet kavramının kendi içindeki çelişkilerini, açmazlarını şimdilik bir tarafa bırakalım. İsteyen olursa onları da tartışırız. * İslam/Hristiyan inancına göre cennet ideal bir yaşam yeridir. Herşey güllük gülistanlıktır orada, ekmek elden, su gölden yaşanmakta, içkiye ve cinselliğe doyulmaktadır. İnsanların karakterleri ameliyatla düzeltilmiş ve hiç yanlış yapabilecek şahsiyet kalmamıştır. Herkes tokgönüllü ve erdemlidir. Bu durumda merak ediyorum, cennette kadınlar, kızlar, huriler vs. türbanlı ve çarşaflı mı olacaklar? Çıplak mı olacaklar? Yoksa 1001 gece masalllarını konu alan filmlerdeki gibi, ipekten incecik, vücut hatlarını sergileyen kıyafetler mi giyecekler? Saygılar. Valla kuranda anlatılan cennet tasviri hiçte öyle değil. Ekmek zaten hiç bir ayette yok. Sonsuza kadar hurma,üzüm kuş kebabı yiyeceksin.Suya gelince ise öyle musluğu çevir hoop su aksın gibi rahatlıkta yok. Âl-i İmrân 136 İşte onların mükafatı, Rableri tarafından bağışlanma ve altlarından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlerdir. Böyle amel edenlerin mükafatı ne güzeldir! Cennetle ilgili ayetilerin tamamında böyle,uzatmamak için hepsini yazmadım. Elbiseleri,bulaşıkları gidip ırmakta yıkayacaksın.Ne çamaşır makinası,nede bulaşık makinası var. İçme suyunu da kovalarla evine taşıyacaksın, su tesisatı diye bir şey yok. Kanalizasyon olmadığı için tuvalet ihtiyacını da ırmak kenarında bir yerlerde gidereceksin. Valla para verseler ben öyle cennete gitmem. Dünya cennetten daha rahat ve lüks. Alıntı
Φ ftoyd Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Bir zamanlar bu forumda sormuştum, cevap veren çıkmadı. Belki yeni gelenlerden cevaplayabilen çıkar umuduyla yeniden soruyorum. * Cennet kavramının kendi içindeki çelişkilerini, açmazlarını şimdilik bir tarafa bırakalım. İsteyen olursa onları da tartışırız. * İslam/Hristiyan inancına göre cennet ideal bir yaşam yeridir. Herşey güllük gülistanlıktır orada, ekmek elden, su gölden yaşanmakta, içkiye ve cinselliğe doyulmaktadır. İnsanların karakterleri ameliyatla düzeltilmiş ve hiç yanlış yapabilecek şahsiyet kalmamıştır. Herkes tokgönüllü ve erdemlidir. Bu durumda merak ediyorum, cennette kadınlar, kızlar, huriler vs. türbanlı ve çarşaflı mı olacaklar? Çıplak mı olacaklar? Yoksa 1001 gece masalllarını konu alan filmlerdeki gibi, ipekten incecik, vücut hatlarını sergileyen kıyafetler mi giyecekler? Saygılar. Kutsal Kitapları bi daha okuyun,Adem ile Havva nın Cennetten kovulurken başına gelenleri de okuyun.. Çıplaklar mı değiller mi anlarsınız.. Peki yaratılış itibariyle ne nasıldır bunları düşünün,ama iyisi mi düşünmeyin..Düşünmeyin çünkü okuduklarınızı nasıl düşündüğünüzü zaten ele veriyor her başlık ya da imza. İnanılmayan kavramı ne diye siyasi lekelerle lekelersiniz ki.. Bu konuda tek damla iyi niyet yok.. ya da bilmeye dair ya da çelişkiye dair tek bir ana fikir yok.. İslamdan da Hristiyanlıktan da nasiplenenler düşünsün bunları.. siz bunları düşünmeyin.. nasıl olsa inancınız olsa olsa topraktan yana.. siz gideceğiniz toprakta ,daha çabuk nasıl çürüyebilir ve doğaya daha çabuk faydalı olurum diye,araştırmalar yapın. Bilimsel ve faydalı insanlar olarak ,aman toprağınızın cinsini ve yerini ihmal etmeyin.. Alıntı
Misafir 4mevsim Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Yani "Hamdım, Piştim, Yandım" diyebilecek kaç kişi vardır? İnsan bir bardak su gibidir... Suyun özelliği ne olursa olsun bardak onun haddidir... Bardağı kırmadan dereye, oradan okyanusa karışmak ister... Kerem'in yaptığı gibi Benlik Dağını aşıp, ermek, ulaşmak Aslı'ya yani Hakikat'e... Yani kendi aslına... Bardak nedir? sayın tengerin boşig....insan bir bardak su ise ve amaç okyanusa ulaşmaksa...bize düşen o suyu kirletmeden temiz tutarak kierlenirse aındırarak kaynağa ulaşmaktır... bardak suyun dışında kalan herşey...burda bedendir mesela....beden engelini aşamayan yaklaşımlar...yorumlar...suyun cinsiyeti yoktur...kaynağa ulaşınca bardağı kır..at..gitsin...özden birşey kaybetmeyelim yeterki... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Şimdi düşünelim Cennete gitmişsin (karıkoca beraber) karınıza gılman verileceğini iddia edip? dünyada dahi bu duruma dayanamayacağını ima etmiş biri... Evvela böyle bir iddia’da bulunmak için ya KUR’AN dan yada Hadis ten kaynak getirmek gerekir yoksa iddia havada kalır. Sonra kişi inanmadığı bir şey için yorum yapması tam bir çarpıtmadır yani madem inanmıyorsun yaptığın yorumda haybedendir yani olmayan bir şey üzerine geyik muhabbeti. Şimdi evvela kimsenin Cennete gitmesi garanti değil bir,ikincisi Cennete karısıyla gitmişse ayrıca karısına gılman verileceği tam bir inançsız paronoyasıdır’ki mükafatı dünyadan kazandığı olan (yaptığı eylemle) dini uygulamada kadının çok eşliliği haramdır (birden fazla erkekle evli olma) bu itibarla Cennete giden kadına (kocasıyla beraber) gılman verileceği uydurmadır ve üzerinde durulması gerekmez. Şimdi kadın veya kız cennete ister bakire,ister kocasından ayrı, (kocası Cehennemde) ister dul yani her hangi bir şekilde gitmişse orada yapılacak olan bellidir isteyen İslami kaynaklara bakar eğer iddiacının,iddia ettiği kadınada kocasının yanında gılman verilecek diye bir kayıt yazamassa “MÜFTERİ” dir bundan dolayı yazana ispat gerekir. Cennet’te kadın,kız,huri’nin yaşam ve giyimi yaşayanların kendi mahremlerinde olacaktır yoksa bu Dünyadaki “KOLHOZ” yaşamı gibi olmayacaktır “CENNET” inançsızların kendi kurgularındaki (uydurma) gibi değildir ve inanmayanları alakadar etmez neden? onlar zaten bu Dünyada kaybetmişlerdir asıl merak edecekleri yer “CEHENNEM’DİR” orayı biraz merak etsinler veyahut zaten inanmadıkları için farketmez diyebilirler o zamanda hep beraber bekliyoruz göreceğiz “YA VARSA” formülü devreye girer inananlar için bir şey farketmez yoksa zaten yok fakat YA VARSA... Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Şimdi düşünelim Cennete gitmişsin (karıkoca beraber) karınıza gılman verileceğini iddia edip? dünyada dahi bu duruma dayanamayacağını ima etmiş biri... Evvela böyle bir iddia’da bulunmak için ya KUR’AN dan yada Hadis ten kaynak getirmek gerekir yoksa iddia havada kalır. Sonra kişi inanmadığı bir şey için yorum yapması tam bir çarpıtmadır yani madem inanmıyorsun yaptığın yorumda haybedendir yani olmayan bir şey üzerine geyik muhabbeti. Şimdi evvela kimsenin Cennete gitmesi garanti değil bir,ikincisi Cennete karısıyla gitmişse ayrıca karısına gılman verileceği tam bir inançsız paronoyasıdır’ki mükafatı dünyadan kazandığı olan (yaptığı eylemle) dini uygulamada kadının çok eşliliği haramdır (birden fazla erkekle evli olma) bu itibarla Cennete giden kadına (kocasıyla beraber) gılman verileceği uydurmadır ve üzerinde durulması gerekmez. Şimdi kadın veya kız cennete ister bakire,ister kocasından ayrı, (kocası Cehennemde) ister dul yani her hangi bir şekilde gitmişse orada yapılacak olan bellidir isteyen İslami kaynaklara bakar eğer iddiacının,iddia ettiği kadınada kocasının yanında gılman verilecek diye bir kayıt yazamassa “MÜFTERİ” dir bundan dolayı yazana ispat gerekir. Cennet’te kadın,kız,huri’nin yaşam ve giyimi yaşayanların kendi mahremlerinde olacaktır yoksa bu Dünyadaki “KOLHOZ” yaşamı gibi olmayacaktır “CENNET” inançsızların kendi kurgularındaki (uydurma) gibi değildir ve inanmayanları alakadar etmez neden? onlar zaten bu Dünyada kaybetmişlerdir asıl merak edecekleri yer “CEHENNEM’DİR” orayı biraz merak etsinler veyahut zaten inanmadıkları için farketmez diyebilirler o zamanda hep beraber bekliyoruz göreceğiz “YA VARSA” formülü devreye girer inananlar için bir şey farketmez yoksa zaten yok fakat YA VARSA... Vay beee... Sayın Sarıgöl, Apaçık Kur'an-ın bildirdiğinden çok daha fazla bilgi bildirmişsiniz burada, şaşırdım doğrusu... Cennet'in Medeni hukukunu kim, nerede yazdı? Ki öyle bir cennet var ise... Öyle ki var diyelim, hukuka ve bşr düzene ihtiyacı mı var? Ben ütopya olduğunu düşünüyorum, zira başka bir anlam ifade etmiyor... Saygılarımla... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Vay beee... Sayın Sarıgöl, Apaçık Kur'an-ın bildirdiğinden çok daha fazla bilgi bildirmişsiniz burada, şaşırdım doğrusu... Cennet'in Medeni hukukunu kim, nerede yazdı? Ki öyle bir cennet var ise... Öyle ki var diyelim, hukuka ve bşr düzene ihtiyacı mı var? Ben ütopya olduğunu düşünüyorum, zira başka bir anlam ifade etmiyor... Saygılarımla... boşig. Nerede KUR'AN a bir atıfta bulunmuşum bu bir. İkincisi; esas sen hiç bir kaynak vermeden kafadan yorum yapmışsın. Sonra medeni hukuk falan deyip sanki ulema ayaklarına yatıp fetva veriyorsun haydi işine yazdığım yazıya cevap ver polemik yapma ütopya olduğunu düşünüyormuşsun seni alakadar eder ütopyan ben ve bütün inananlar var olduğunu düşünüyor ve "VAR" itirazın varsa delilini göster yoksa ütopyacı olarak kalırsın. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 boşig. Nerede KUR'AN a bir atıfta bulunmuşum bu bir. İkincisi; esas sen hiç bir kaynak vermeden kafadan yorum yapmışsın. Sonra medeni hukuk falan deyip sanki ulema ayaklarına yatıp fetva veriyorsun haydi işine yazdığım yazıya cevap ver polemik yapma ütopya olduğunu düşünüyormuşsun seni alakadar eder ütopyan ben ve bütün inananlar var olduğunu düşünüyor ve "VAR" itirazın varsa delilini göster yoksa ütopyacı olarak kalırsın. Öncelikle SAYIN Sarıgöl... (ki mesafeli hitab etmenizi daha etik bulurum) "Ulema Ayaklarına Yatmak" "Haydi işine" gibi ifadeler gayet size yakışan ifadelerdir, önce bunu ifade edeyim.. "Senli-Benli" konuşabileceğiniz ve emir cümleleri kurabileceğiniz kadar samimi olduğumuzu da düşünmüyorum, bu açıdan da uyarmak isterim ve ayrıca lakabımın tam hali "Tengeriin Boşig"tir, hatırlatırım... Ben size "Sarı" ya da "Göl" demiyorum... İkincisi; Varlığı kanıtlanamayan ütopik bir cennet'in varlığından bahsedip, sonra bana olmadığını kanıtlamamı istemeniz gayet komik olmuş... Okuyunca gerçekten güldüm... Burada Sayın BrainSlapper'in şu meşhur "Uçan Spagetti Canavarı" aklıma geldi. Sizde bana onun olmadığını delillerinizle ispatlar mısınız? Ayrıca bir çok Müslüman'ın sizin gibi düşünüyor olması, doğru düşündüklerini göstermez. Ben size anlattığım cennetin varlığını ispatlayabilirim ama siz inandığınız ütopyanın varlığını ispatlayamazsınız... Ve ispatlayabildiğim bir cennet var iken, nasıl "Ütopyacı" olarak kalabilirim Sayın Sarıgöl? Bence çok ciddi bir kavram kargaşası yaşıyorsunuz... Oraya göz kırpan ifade yapıştırmak kolay tabii ki değil mi? Aynen daha önce "Tanrı'nın ne olduğu" konusunda yaptığım çağrı gibi bu da cevapsız kalacaktır, eminim... Saygılarımla... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Sayın Tengeriin boşig. Size olan hitabımdan dolayı (yazı) özür dilerim haklısınız senli, benli olacak kadarda samimi değiliz bundan dolayıda haklısınız forumdaş olarak fikir teatisinde (tartışma) yaparken yazdığım yazı kasıtla yazılmış bir yazı değildi ama her ne olursa olsun yazmamam gerekirdi (heyecan'lada olsa) bu itibarla saygılar sunar öbür yazdıklarımın arkasında olduğumu belirtirim. Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Öncelikle SAYIN Sarıgöl... (ki mesafeli hitab etmenizi daha etik bulurum) "Ulema Ayaklarına Yatmak" "Haydi işine" gibi ifadeler gayet size yakışan ifadelerdir, önce bunu ifade edeyim.. "Senli-Benli" konuşabileceğiniz ve emir cümleleri kurabileceğiniz kadar samimi olduğumuzu da düşünmüyorum, bu açıdan da uyarmak isterim ve ayrıca lakabımın tam hali "Tengeriin Boşig"tir, hatırlatırım... Ben size "Sarı" ya da "Göl" demiyorum... Sayın Tengeriin boşig, İnançlı arkadaşlar zaman zaman böyle önce Allahlarına sonrada Arap ahlakına sırtlarını vererek, inanmayanları küçük gösterir söz ve hareketlerde bulunmakta çok hünerlidirler. Budamı yetmedi; hakaretleri hatta şiddetleride var. Allahları demiyormuki; "onları tanımayın (babanızı dahi), hatta öldürün. "Onlar hayvan hatta daha kötüdürler". Sen referans kaynağına bak. Suyun başı orası. Cennet ve cehennem; insanların yaptıkları için, hukukun yetmediği yerde ceza ve ödülendirme amaçlı, çağlar ötesi insanların kurguladıkları hayali bir mahkeme olduğunu düşünüyorum. Başarılı olunmuşturda. Gayesi ise imtiyazlı kesimce bir ahlak oluşturmak. Ahlakı ve dolayısı ile kendini korumayı sağlamak. Cennet ve cehennem imtiyazlı kesimin koruma kalkanıdır. İmtiyazlı kesimin kozlarına yada mülkiyetine göz diktinmi yandın. Onların sahiplendikleri, onlara Allahları tarafından kazandırılmış ak sütleri kadar helallikleri. Çalma, çırpma, hortum, haksızlık, haraç diyemezsin orada cehennem var sakın ha!. Sonsuzlukça yanarsın. İlaveten iç oraganlarına kaynar su da doldurulur. Maddi ve manevi üstünlük İnançlılar ve kapitalistler için Allah vergisi. Ayetlerle korunmuş ve sağlamlaştırılmış. Yoksullara Allahın yardımı tükenmiyor. Kuranda yoksul/fakir, imtiyaz ayırımı için üç yüz civarında ayet var. Cennet ve cehennem de korunma kalkanı. Dahası, "kutsal"dan kaynaklı kanunlarımız da var. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 ikincisi Cennete karısıyla gitmişse ayrıca karısına gılman verileceği tam bir inançsız paronoyasıdır’ki mükafatı dünyadan kazandığı olan (yaptığı eylemle) dini uygulamada kadının çok eşliliği haramdır (birden fazla erkekle evli olma) bu itibarla Cennete giden kadına (kocasıyla beraber) gılman verileceği uydurmadır ve üzerinde durulması gerekmez.... Cennet’te kadın,kız,huri’nin yaşam ve giyimi yaşayanların kendi mahremlerinde olacaktır yoksa bu Dünyadaki “KOLHOZ” yaşamı gibi olmayacaktır Sana da teşekkürler sayın sarıgöl. Bu da güzel bir bilgi. Diğer müslümanlar da bu bilgiyi destekliyorlar mı? Yani semitik cennettin sadece erkeklere hitap eden bir yer olduğu, kadınların yine kocalarına hizmet edecekleri inancını destekliyorlar mı? Saygılar. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Şimdi kadın veya kız cennete ister bakire,ister kocasından ayrı, (kocası Cehennemde) ister dul yani her hangi bir şekilde gitmişse orada yapılacak olan bellidir isteyen İslami kaynaklara bakar eğer iddiacının,iddia ettiği kadınada kocasının yanında gılman verilecek diye bir kayıt yazamassa “MÜFTERİ” dir bundan dolayı yazana ispat gerekir. Şimdi gılman uydurma birşey değil dimi? Bak ne demişler: Etraflarında, sedeflerinde saklı inciler gibi tertemiz gılmanlar dolaşır (Tûr Sûresi, 24. âyet)[/b] Peki sen diceksin ki "karı-koca birlikte giderse gılmana gerek yok"... Sayın TangeriinBoşig'in de ifade ettiği gibi "Cennet'in Medeni hukukunu kim, nerede yazdı?" Ve ayrıca, erkeklerin hepsine huri varsa kadınlarında hepsine nuri (gılman) vardır diye düşünüyorum... Bunları da sizlerin iletilerinizden çıkarsıyorum... Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Olay bitmiştir. Olay nasıl bitiyor? Sizin cennette, kadınlar, kızlar, huriler türban ve çarşaf giyecekler mi giymeyecekler mi? Cevap niyetine söylediğin tek şey şu: Cennet’te kadın,kız,huri’nin yaşam ve giyimi yaşayanların kendi mahremlerinde olacaktır yoksa bu Dünyadaki “KOLHOZ” yaşamı gibi olmayacaktır. Ama bu cevap da açık değil. Yani KOLHOZ yaşamında ne oluyor ki, kolhoz yaşamı olmayacak diyorsun? Açıklar mısın. Kendi mahremlerinde olacak ne demek? Yani türbanlı ve çarşaflı mı olacaklar? Semitik cennette de mi "hapis hayatı" yaşayacak kadın ve kızlar? Kendi mahremlerinden kastın bu mu? Açıklar mısın? Saygılar. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Olay bitmiştir. Sayın sarıgöl... Bu tip tavırlarınız bir çok kere eleştiri almasına rağmen hala devam ettirmektesiniz. Ben yine de eleştirimi sunayım da dikkate alırsını zalmazsınız ya da sizin bileceğiniz iş... Olay bitmiştir demek ne demek? Olayın bitmesine siz mi karar veriyorsunuz? Siz karar vermiyorsanız ve yinede sizin için olay bitmişse yazmazsınız olur biter! Ortaokul çocuklarının tavırlarını buraya yansıtmaya lüzum yok! Görüşü olan yazar, olmayan okur, ilgilenmeyen bakmaz bile! Dalga geçici tavrınızdan vazgeçiniz.... Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Sayın sarıgöl...Bu tip tavırlarınız bir çok kere eleştiri almasına rağmen hala devam ettirmektesiniz. Ben yine de eleştirimi sunayım da dikkate alırsını zalmazsınız ya da sizin bileceğiniz iş... Olay bitmiştir demek ne demek? Olayın bitmesine siz mi karar veriyorsunuz? Siz karar vermiyorsanız ve yinede sizin için olay bitmişse yazmazsınız olur biter! Ortaokul çocuklarının tavırlarını buraya yansıtmaya lüzum yok! Görüşü olan yazar, olmayan okur, ilgilenmeyen bakmaz bile! Dalga geçici tavrınızdan vazgeçiniz.... Yanlış anlıyorsun kardeşim. Sarıgöl,lütfen olayı bitirin/kapatın fazla üstümüze gelmeyin, demek istiyor. Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Sayın sarıgöl...Bu tip tavırlarınız bir çok kere eleştiri almasına rağmen hala devam ettirmektesiniz. Ben yine de eleştirimi sunayım da dikkate alırsını zalmazsınız ya da sizin bileceğiniz iş... Olay bitmiştir demek ne demek? Olayın bitmesine siz mi karar veriyorsunuz? Siz karar vermiyorsanız ve yinede sizin için olay bitmişse yazmazsınız olur biter! Ortaokul çocuklarının tavırlarını buraya yansıtmaya lüzum yok! Görüşü olan yazar, olmayan okur, ilgilenmeyen bakmaz bile! Dalga geçici tavrınızdan vazgeçiniz.... Sayın yersoy, bu dalga geçici bir tavır değil aslında. Bu tavır: 'Uyduracak başka kılıf bulamıyorum' tavrıdır. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Olay bitmiştirden kasıt İslami kaynaklar ortada isteyen bakar öğrenir yoksa bir inanmayan kurgu yapmış ve illa cevap istiyorum dayatmasına girmiş sonrada gelen cevaplarıda kafasına göre katogorize edip illa bu cevap benim istediğim tarzda değil ben istemiyorum kabul etmiyorum demek (şüreka'larınla beraber) zaten çocukça bundan dolayıdırki inananların verdiği cevaplar "İNANMAYANLAR" nezdinde polemik boyutuna çekilip sanki "ALLAMER" soru,sormuşta cevap alamamış gibi yansıtmak hoş değil saygılar sunarım her cevap yazan forumdaşa. Not. Amacım kimseye karşı kırıcı olmak veya tartışmaları polemik boyutuna çekmek değildir. İnanmayan insanlar "İNANCIN" nasıl anlaşıldığını "EMPATİ" yaparak anlamaya çalışıp öyle soru sorsalar tartışmaların seyri değişir bundan dolayı kişi evvela kendini tartmalı'ki başkasında kusur arasın. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.