Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
Oncelikle ulkenin istenilen duzeye gelmesinin turbanla olmayacagi acik,

 

İletimde ülkenin istenilen düzeye gelmesinin türbanla olacağını söylemedim zaten.

 

 

Tabiyki laik bir sistemde turbanin serbestirilmesi kabul edilemez ama bu size onlar okumasin deme hakkida vermez.

 

İletimde başörtülüler okumasın da demedim.

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:
Oncelikle ulkenin istenilen duzeye gelmesinin turbanla olmayacagi acik,bu sadece dini bir gosterge ve bizide ondan rahatsiz ediyor...Tabiyki laik bir sistemde turbanin serbestirilmesi kabul edilemez ama bu size onlar okumasin deme hakkida vermez.

Egitim ve ogretim herkezin temel haklaridir ve insanlari katagorize etmekte humanist bir bakis acisidir...

 

Cevabınız için:

http://www.turkish-media.com/forum/index.p...mp;#entry657222

Gönderi tarihi:
Bence MHP-AKP ve CHP-DSP arasında gerginlik yaratan ve 40 Yıldır devam eden Türban Sorunu için Halka gidilmesi gerekir diye düşünüyorum.Referandum 40 Yıldır devam eden Türban Sorunu 'nu nihai olarak bir daha bu konu açılmamak üzere çözecektir ve Refarandumdan çıkacak sonucu Bütün Siyasi Partiler ve Anayasa Mahkemeside kabul etmek zorunda kalacaklardır.

 

Referandum sonuçlarının büyük bir çoğunlukla türbana evet olarak çıkacağı her ankette belli oluyor hemen hemen

 

ama bir kısım insan halktan kopuk yaşadığı için, bunu görmezden geliyorlar yada engellemeye çalışıyorlar

Gönderi tarihi:
arka arkaya belli bir düzen içinde cevapladığımız iletileri böyle karmakarışık bir şekilde ortaya sununca ben bile kendi ve sizin yazdığımın ne olduğunu anlayamadım

 

Anlamayacak bir şey yok. Hepsi ortada...

 

ama tane tane gidersek o zaman devam edebilirim,

 

Tane tane de gidebiliriz zaten bundan sonra. Ben ilk iletide Suheda'ya cevap verip konuyu özetledim. Yanlış bir şey yok...

 

Sonraki iletimde, bilim insanlarımızın bu işe karışmaması gerektiğini söylemeni eleştirdim. Bu da yeterince açık. Ayrıca bir de çelişkini gösterdim. Anlayamadığın birşey varsa daha açık yazabilirim.

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:
İletimde ülkenin istenilen düzeye gelmesinin türbanla olacağını söylemedim zaten.

 

o zaman bu bayanların okumasına müsaade ediniz

 

İletimde başörtülüler okumasın da demedim.

 

o zaman bu bayanların okumasına müsaade ediniz

 

eğitim en fazla 30 yaşına kadar ideal olabiliyor (iş ihtiyaçları var), yani şu anda 30 yaşındaki bayanları düşünürsek çoktan geç kaldınız

 

saygılar

Gönderi tarihi:
o zaman bu bayanların okumasına müsaade ediniz

 

Bu insanlar zaten okuyor! İsteyen gider okur!

Gönderi tarihi:
Sonraki iletimde, bilim insanlarımızın bu işe karışmaması gerektiğini söylemeni eleştirdim. Bu da yeterince açık.

 

Bilim adamlarının görevi bilimsel eğitim vermek ve kendi işleriyle uğraşmak, tabiki onlarda bizim gibi yorum yapabilir ama sadece yapabilir diyorum, bu işi eyleme dönüştürecek olan halk tarafından seçilmiş kadrodur, yani hükümettir, bilim adamları gider milletvekili olurlar sonrada gerekeni yaparlar, TBMM bunlarla dolu zaten orası ayrı

 

 

Ayrıca bir de çelişkini gösterdim. Anlayamadığın birşey varsa daha açık yazabilirim

 

 

çelişki yok ! bilimselci bilim adamları türbana karşı son haberleri okumadın mı dedi, bende karşı olamayan bilim adamlarıda var son haberlere göre dedim ! yan direkt kendi görüşüm değil

 

Bu insanlar zaten okuyor! İsteyen gider okur!

 

işte burayı çelişki olarak görüyorum, hem türbanın üniversiteye girmesini istemiyorsun, sistem çöker diye ima ediyorsun, hemde bu bayanlar zaten okuyor diyorsun

 

saygılar

Gönderi tarihi:
işte burayı çelişki olarak görüyorum,

 

Neymiş o çelişki?

 

hem türbanın üniversiteye girmesini istemiyorsun, sistem çöker diye ima ediyorsun, hemde bu bayanlar zaten okuyor diyorsun

 

Bugün türban takan insalar türbanını çıkarıp üniversiteye girmiyor ve okumuyor mu?

Okumak isteyen çıkarır gelir okur!

Gönderi tarihi:

TARAFSIZ, Senin yanılgın şundan kaynaklanıyor: Bir toplum düzeni ya demokratiktir, ya değildir, ikisinin arasında olamaz diye düşünüyorsun. Nesneleri ya ak, ya kara görme alışkanlığıdır bu.

 

Kaynağı da dindir. İnsan ya cennetliktir, ya cehennemlik. Eski dilde said-şaki denirdi. Ne olduğunun da ezelden alnına yazıldığı iddia edilirdi.

 

Dindar kesim bu argümanı çok kullanır. "Demokrasiyse, şöyle olsun, böyle olsun" diye talepler sıralarlar. Demokrasi mükemmele ulaşmış, evrimini tamamlamış ve her şeyiyle tıkırında giden bir sistem değildir. Esasen yeryüzünde böyle bir nesne yoktur. Demokrasi evrimleşen, gelişen, gerileyebilecek, yok olabilecek veya daha gelişebilecek bir kavramdır.

 

Bizim demokrasimiz niye bir türlü kökleşemiyor, tamam mükemmelden vazgeçtik, ama makul bir ölçüde kökleşip sağlamlaşması gerekirdi dersen, senin gibi kararsız, çekingen, utangaç ve ne savunduğunu, ne savunmadığını bilemeyen kararsızlar yüzünden oluyor.

 

İlkeyi koyarsın, bu adı üstünde İLKE dir. İlkesiz bir şey yapılamaz. İlke nedir? İnsanların dini semboller kullanması, ayrımcılığa yol açar, bilimin ve devletin laik özelliğini zedeler. Söylense de söylenmese de asla ve kesinlikle açılması mümkün olmayan bir baş, bunun örtülmesinin çok kesin bir zorunluluk olduğunu, örtmeyenlerin çok kötü bir durumda olduklarını belirtmek anlamı taşır. Bu kötü durum cehennemlik olma, ahlaksız olma, vs... Aklına ne gelirse. Çünkü asla ve kesin açmıyorlar. Buna bir farziyet yüklüyorlar. Anlatabiliyor muyum? İLKE şarttır. İlkeler elementler gibidir, uygun şekilde bir araya getirip uygun denklemi kuramazsan istediğin maddeleri elde edemezsin. O da olsun, o da olsun, sınırsız kat karıştır, ne çıkarsa bahtımıza dersen kimya değil kaos olur. Laikliğin belli ilkeleri olmak zorundadır. Kışlada, mahkemede, eğitim ve devlette dini sembol kullanmamak bu ilkeler arasındadır.

 

İlkeleri gözardı edince, bunun peşinden oruç tutmayana, namaz kılmayana ayrımcılık gelecektir. Tayinde, terfide bu unsurların gözetilmesi gelecektir. Bu işler adım adım tırmanacak ve sonunda toplum ayrışacaktır. Çatışmalar kaçınılmaz olacaktır. Bunlar olsun, ortalık hareketlenir, daha iyi olur, nerde hareket, orda bereket diyorsan orasını bilmem...

 

İşin doğrusu biz bu işi beceremedik. Tüm bir toplum olarak, halkıyla siyasetçisiyle, iktidarı, muhalefeti, halkı, aydını, herkesiyle, her kesimden ve düşünceden olanıyla bu işi geliştirip yerleştirmeyi beceremedik. Bu açıkça görünüyor. Kimse diğerinden daha az kabahatli veya suçsuz değil. Bu toplum demokrasiyi kökleştiremedi. Zıtlaştık, inatlaştık, ayrımı derinleştirdik. İLKE budur deyip etrafında kenetlenemedik.

 

Ceremesini çekiyoruz, çekeceğiz de. Belki de çatışacağız aklımız başımıza gelmesi için. Fakat kritik bir coğrafyadayız. Şu anki huzur aldatmasın. Zayıf düştüğümüz anda başımıza öyle işler gelir ki, dövünmek fayda etmez. Ben söylemiş olayım...

Gönderi tarihi:

Cevabım anti-İslamcılara değildir, onlarla bu konuda konuşmaya gerek duymuyorum...

 

Bazı önemli noktalar:

 

1)Türban yasağı mahkeme içtihatlarından gelmedir; kanuni bir düzenleme hele hele anayasal bir düzenleme ile yasaklanmamıştır...

 

Bağlantıyı kuran mahkemedir, kuruluştan gelen bir "mutlak" anlayış söz konusu olmadığı gibi özellikle siyasi alan çekişmelerinden kaynaklanmakta olan bir yasaktır; zaten yasakçılar da bunu vurgular aslında...

 

Peki neden söyledim ben bunları:

Hukuk gelişimdedir, güvenliğini tehdit edecek bir değişikenlikte de değildir ama en azından sorunların çözümü hukuk alanı dışına taşmadan çözülebilir olmalıdır...

 

2)Türban ve başörtüsü farklı diyenleri de bugün her türlüsüne karşı görmekteyiz; üzücü ki samimiyetsizlikleri ortada, ne mutlu ki biz bunları yiyenlerden olmamışız da gülüyoruz öylece...

 

3)Üniversite=Evrenkent; bir üniversite demek özgürlüğün yeri geldi mi haddini de aşabileceği bir evrensel mekan demektir ki o ulusal kalıpları da zorlayarak onu aşmaya, geliştirmeye çalışır...

 

4)Yasak nedeniyle türban bu kadar konuşuluyor, serbest kaldığında zaten ortada siyasi problem kalmayacak, sorun dini sembollüğündeyse de eğer bu dini sembol değil dini anlayıştan gelen giyim kültürüdür, kamu düzenine ve genel ahlaka tehdit oluşturmayacağı gibi gayet de hukuk sınırlarımız içerisindedir...

 

5)Laiklik elden gidecek mi???Gitmez, ergin bireylerin dini seçme özgürlüğünü kullanıp bunu yaşamak istemesi laikliğin elden gitmesi değildir aksine laikliğin din karşıtlığından ayrılmasıdır, ayrıca burada eğitim hakkı söz konusudur devletin kendi görevlisi için yasağı başka alanda değerlendirilir ama burada eğitim görmeye evrenkente gelen gençlerin haklarının dini anlayıştan dolayı engellenmesi söz konusudur yani öncelikle eğitim hakkına sonra da evrenkentlerin özerk ve özgürlükçü yapısına karşı doğru olmayan bir uygulamadır...

 

6)Kargaşa???Merak etmeyin elitlerde ne kadar sorun olacağı açık olsa da toplumda böyle bir sorunun söz konusu olmadığını hepimiz "çok iyi" biliyoruz; en güzel misal:22 Temmuz 2007 :sorcerer: ...

 

Şimdilik bu kadar; sadece güncel konunun çizgisinde kaldım çünkü estirilen hava malumunuz...

 

:zorro:

Gönderi tarihi:

Türbana özgürlük isteyen türbanlılar eylem yapıyor şimdiden hadlerini aşıyor! Hadi geçelim bunu, aralarında bebek yaştaki kızları da türbana sokmuşlar! Yazık yazık! Bu zihniyete de yazık, bu zihniyetin istediği özgürlüğün samimi olduğunu sananlara da yazık! Hala demokrasiden dem vuranlara da yazık!

Gönderi tarihi:

Bir ekleme yapacağım: Dinin uygulanamayan bir çok çağdışı hükmünden bahsettim ve bunları gözardı edip türbana bir sembol olarak sarılındığını söyledim.

 

Hadi bunları da bırakalım, kişisel ibadetleri ele alalım. Kimse her gün beş vakit namazı düzenli kılmıyor örneğin değil mi? En dindar olanların bile kolaylıkla bir iki vakit sektirdiklerini görüyorum.

 

Peki bu baş niye bir iki saatliğine açılıvermiyor da derse girilip çıkılıp tekrar örtülmüyor? Dininden bunca fedakarlığı yapan bu insanlar, devletin dirliği düzenliği, demokrasinin kökleşip yerleşmesi, laikliğin benimsenmesi için bu kadarcık fedakarlığı yapmaya niye yanaşmıyorlar? Bu örtü bu başa yapışık değil, erkek görünce güneş gören Drakula gibi alev de almaz? Niye baş açmama uğruna Sorbonne'lara gidip okuyorlar? Hem niye Ezher'de okumuyorlar?

 

Çünkü rövanşist bir tavırla yapıyorlar bunu, öc alma fikri taşıyorlar. Köhnemiş yapıyı mecburen bir devrim tarzında, yıkarak ortadan kaldıran Cumhuriyetten rövanş istiyorlar.

 

Bunu göremiyorsak, türbanın özgürlük kısıtlamanın bayrağı olduğunu göremiyor da özgürlük adına savunuyorsak çok büyük bir aymazlık içinde olduğumuzu bilmemiz gerekir.

 

Başını örtmekte inat edenler de bunu düşünsünler isterim. Laiklik asıl dinin, hür inancın, istediğin şekilde, baskı ile değil iradenle inanmanın sigortasıdır. Kur'anda olduğu bile kanıtlanamayan bir konu için bu ısrarın sebebi ne olabilir? Sakın halkımızı bölmek, çatıştırmak olmasın?

 

Yanlış anlamayın, açıkla kapalı saç saça baş başa gelecek değil. O semboller etrafında toplananlar çatışır. Şimdi başı açık - türbanlı zıtlaşması, yarın mini etekli - çarşaflı inatlaşmasına döner. Bir kurama göre bütün savaşlar, ekonomi, para, üretim, her şey kadınlar içinmiş.

 

İmparatorlukları kadınlar karşı karşıya getirir ve milyonlarca erkek kadınlar için ölürmüş. Erkek aslında kadından aşağı olduğu için, üstün olmaya öyle çabalamış ki, daha gelişmiş vücudu, kasları.

 

İşin boyutu sanılandan çok daha ciddi, son derece ciddi söylüyorum...

Gönderi tarihi:
Türbana özgürlük isteyen türbanlılar eylem yapıyor şimdiden hadlerini aşıyor!

Daha kanun çıkmadı, teklif edildi dün bir bugün iki, Konya'da bir liseli kızın sınava kara çarşafla gireceğim diye olay çıkardığı basına yansıdı...

 

İlgilisine ithaf olunur...

Gönderi tarihi:
Hadi bunları da bırakalım, kişisel ibadetleri ele alalım. Kimse her gün beş vakit namazı düzenli kılmıyor örneğin değil mi? En dindar olanların bile kolaylıkla bir iki vakit sektirdiklerini görüyorum.

 

Peki bu baş niye bir iki saatliğine açılıvermiyor da derse girilip çıkılıp tekrar örtülmüyor?

 

Olur mu hiç!

İnançları izin vermiyor, cehenneme giderler! Namusuz sayılırlar!

Dediğin şeye bak şimdi demirefe,

Lütfen saygı gösterlerim onlara, özgürlük ve demokrasi adına -ibadetlereini değil- propagandalarını yapsınlar!!!

Gönderi tarihi:
Olur mu hiç!

İnançları izin vermiyor, cehenneme giderler! Namusuz sayılırlar!

Dediğin şeye bak şimdi demirefe,

Lütfen saygı gösterlerim onlara, özgürlük ve demokrasi adına -ibadetlereini değil- propagandalarını yapsınlar!!!

 

Cısss olurlar.

Gönderi tarihi:

Burada türbani demokrasi adina savunanlar yarin,üniversitelerde kiz ögrenciler ve erkek ögrencilerin ayri ayri okumalari gerektiginide demokrasi adina savuna

caklardir bundan adim gibi eminim.Laik bir ülkede bilet giselerini *BAYAN VEZNESI,BAY VEZNESI * diye ayiran yobaz zihniyet bugün üniversiteye demokrasi ve okuma hakki diye türbani yarinda haremlik selamligi soktugunda,bugün türbani demokrasi diye savunanlar yarinda haremlik ve selamligi savunacaklardir,cünkü haremlik selamlikta onlarin inanclarina dahildir en azindan öyle inanirlar ve kimse inanci nedeniyle okumaktan alikonulamaz degilmi?

Türbanin inancla hicbir alakasi yoktur ayni sekilde türban takma savasi bir özgürlük savasi olarakta adlandirilamaz.Türban Cumhuriyet rejimine karsi ileri sürülen bir kalkandir.Amac Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin yikilmasidir,bakmayin birseyler olmaz,birse yapamazlar diyenlere,onlar icin zaten farketmez birsey olsada.Insanlar evleri yandiginda aglar ve üzülürler,baskasinin evinin yanmasina ise dikkat etseydi derler.

Türban takan kizlarin eger okuma arzulari o kadar yüksek olsaydi onlar okumasini becerirdiler,ama onlarin amaclari okumak degildi,onlarin amaclarinin ne oldugunu onlari o kapilara gönderenlere sormak gerekir.

Türbanci Nazli Ilicak *Üniversiteye shortla gitmek isteyen birisinide aynen türbani savundugunuz gibi savunacakmisiniz *soruma ;Türban baska short baska diye yanit vermistir.Nazli Ilicak'in gözünde shortla üniversiteye gitmek isteyen bir ögrencinin türbanla gitmek isteyen kadar degerinin olmamasi onun gibilerin özgürlükten ne anladigini gösterir.

Özetle;Türban bu ülkenin temeline yerlestirilen bir dinamittir,ve ergec patlayacaktir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Başörtüsü yasasını anayasa mahkemesi elbette iptal edecektir. Nasıl giyinileceğini dikte eden bir yasa, olacak şey değildir. Böyle bir rezalet yasa olursa koy ipini sal gitsin. Bu ülke ülke olmaktan çıkmıştır o zaman... Kıyafet ancak ve ancak bir yönetmelik konusu olabilir. Anayasa hiç olamaz, yasa konusu da olamaz.

 

Ancak iş orada bitmeyecek. "Bu anayasa mahkemesi zaten böyle" denip hedefe alınacak. Herkes gözünü açsın, LAİK DEMOKRASİYE AÇILMIŞ BİR SAVAŞ VAR. Bu savaşın bayrağı da başörtüsü.

 

Bu savaşa karşı hep "ordu var, izin vermez" deyip yatan laiklerin silkinip uyanması gerekiyor. Bu ateşten bir sınavdır. Bugünden yarına şeriat gelmeyecek. Ama refleksler yoklanıyor, uykunun derinliği ölçülüyor. Uyku derinse şeriatın ayak sesleri o zaman duyulmaya başlanacak...

Gönderi tarihi:
4)Yasak nedeniyle türban bu kadar konuşuluyor, serbest kaldığında zaten ortada siyasi problem kalmayacak, sorun dini sembollüğündeyse de eğer bu dini sembol değil dini anlayıştan gelen giyim kültürüdür, kamu düzenine ve genel ahlaka tehdit oluşturmayacağı gibi gayet de hukuk sınırlarımız içerisindedir...

 

5)Laiklik elden gidecek mi???Gitmez, ergin bireylerin dini seçme özgürlüğünü kullanıp bunu yaşamak istemesi laikliğin elden gitmesi değildir aksine laikliğin din karşıtlığından ayrılmasıdır, ayrıca burada eğitim hakkı söz konusudur devletin kendi görevlisi için yasağı başka alanda değerlendirilir ama burada eğitim görmeye evrenkente gelen gençlerin haklarının dini anlayıştan dolayı engellenmesi söz konusudur yani öncelikle eğitim hakkına sonra da evrenkentlerin özerk ve özgürlükçü yapısına karşı doğru olmayan bir uygulamadır...

 

Biz de bunları yiyenlerden olmamışızdır Sayın Alio.

Gönderi tarihi:
Neymiş o çelişki? Bugün türban takan insalar türbanını çıkarıp üniversiteye girmiyor ve okumuyor mu?

 

okumuyor !

 

sayıları çok fazla türbanını çıkaracağı için okumayanların !

 

çelişkiniz ise bir sürü devleti yıkacak teoriler sunarken bize, türbanlılar zaten üniversitede okuyorlar diyorsunuz,

 

hem türbanı sistemi yıkacak bir tehdit olarak görüyorsunuz, hemde o zihniyete sahip insanların zaten üniversitelerde okuduğunu söylüyorsunuz !

 

değişen ne hiçbir şey, sadece 2 saat takılacak veya takılmayacak bir bez parçası, yani tehditi hiçbir şekilde etkileyecek bir şey yok, zaten tehdit oluğu gibi duruyor !

 

bizim kazanımımız ne olacak ? evine ve içine kapanmış zihniyetleri eğitim görmesi !

 

bunlar eğitim görsünde önemli olan o, diğer tehditlerle zaten mücadele ediliyor !

 

Burada türbani demokrasi adina savunanlar yarin,üniversitelerde kiz ögrenciler ve erkek ögrencilerin ayri ayri okumalari gerektiginide demokrasi adina savuna

caklardir bundan adim gibi eminim.

 

Amaç türbanlı öğrencilere eğitim sağlamak, onlardan hiçbir zaman kızlar erkekler ayrı okusun diye bir talep gelmedi, teori geliştirirsek evet böyle bir talep gelebilir, ama bu hiçbir zaman gerçekleşmez, çünkü eğitim haklarını kısıtlayacak bir durum yok, onlara eğitim verilecek ! dolayısıyla şu anki talep çözülmüş olacak !

 

Teoriler geliştirerek halkın isteğini gözardı edemeyiz, çünkü olmamış bir şey yüzünden hüküm veremeyiz !

 

Bu savaşa karşı hep "ordu var, izin vermez" deyip yatan laiklerin silkinip uyanması gerekiyor. Bu ateşten bir sınavdır. Bugünden yarına şeriat gelmeyecek. Ama refleksler yoklanıyor, uykunun derinliği ölçülüyor. Uyku derinse şeriatın ayak sesleri o zaman duyulmaya başlanacak...

 

teori, teori, teori

 

siz halkı kucaklamazsanız, kendi kendinize ilke koyarsanız, milyonlarca insanın verdiği oyları görmezden gelirseniz, onları kapı dışarı ederseniz, şu ana kadar olduğu gibi en büyük tehlike sizsiniz demektir.

 

Kaç defa söyleyeceğim bilmiyorum, TÜRBANI KAMUDA YASAKLAYARAK, DAHA AYDIN VE ÇAĞDAŞ BİR ÜLKE YARATMAZSINIZ, ÇÜNKÜ HALKI TEMSİL ETMEZSENİZ HALKTA SİZİ TEMSİL ETMEZ VE ÜLKE ÜLKE OLMAKTAN ÇIKAR

 

yaptığınız bu hatalar size oy kaybı olarak geri dönüyor, cumhuriyet mitinglerini gördünüz, bide halkın oylarını gördünüz, şimdide aynı oyunlar oynanıyor, ve yine aynı sonuçları alacağız

 

ve bizlere hala bir ders olmamış anlaşılan

 

saygılar, sevgiler

Gönderi tarihi:

O halde sana söylenecek tek şey kalıyor TARAFSIZ... Sen bekle, tüm dayatmaları kabullene kabullene otur, sonucun ne olup ne olmayacağını oturup bekle.

 

Senin savundukların bile "sadece üniversite" derlerken sen şimdiden "kamuda" demeye başladın bile...

 

Biz beklemeyeceğiz. Yüzde kırkbeş değil, yüzde doksanbeş olsa yine aynı İLKEleri söyleyeceğiz.

 

Sana iyi beklemeler...

Gönderi tarihi:
bunlar eğitim görsünde önemli olan o, diğer tehditlerle zaten mücadele ediliyor !

 

Haa anladııııım....

Bu insanların sen eğitim görünce zihniyetlerinin şıp diye değişeceğini ve bir anda Cumhuriyet yandaşı olacağını sanıyorsun :D

Uyan şu iyimser uykundan tarafsız ve biraz gerçekçi ol!...

Hala asıl niyetin ne olduğunu bilmiyor gibi konuşuyorsun! Hala! Ne diyim ben sana!

 

Amaç türbanlı öğrencilere eğitim sağlamak, onlardan hiçbir zaman kızlar erkekler ayrı okusun diye bir talep gelmedi, teori geliştirirsek evet böyle bir talep gelebilir, ama bu hiçbir zaman gerçekleşmez, çünkü eğitim haklarını kısıtlayacak bir durum yok, onlara eğitim verilecek ! dolayısıyla şu anki talep çözülmüş olacak !

 

Talep gelmedi ha?

Teori geliştirirsek gelebilir ama...ha?

Biraz gündemi takip etmenizi tavsiye edeceğim ama, takip edeceğiniz yerler de gerçeği görmenizi engelliyor.

Nasıl yapsak bilmiyorum ki!

İstersen önce bu islamcıların (türbancılar) ne istediğini ortaya koyalım ha? Amaçlarının ne olduğunu! Nasıl yaşamak istediklerini! Ama kalkıp bana sakın onların samimiyetsizce isteyen istediği gibi okusun laflarını söyleme!

Gönderi tarihi:
milyonlarca insanın verdiği oyları görmezden gelirseniz,

 

Takrar söyleyeyim o zaman. O oyları verenlerin çoğu neye oy verdiğini bilmiyor. Ne kaybettiğini bilmiyor! Cumhuriyetin değerini bilmiyor! Çaresizlik ve alternatifsizlik yüzünden verdiği oyların neye yol açacağından habersiz! Tıpkı senin gibi, bu tartışmaları özgürlük/demokrasi falan zannediyor!

 

Halbuki özgürlük diye tutturdukları şey yarın zorunluluk olacak!

 

Biraz bilimsel (!) düşün. Bu insanların geçmişte ne söylediklerine bak! Bu insanlar gibi düşünen insanların yönettiği ülkelere bak!

 

ve bizlere hala bir ders olmamış anlaşılan

 

Evet ya haklısın burada... Hala ders alamıyoruz!

Gönderi tarihi:
Gönderi tarihi:

Yersoy, beklemede bırak, bırak beklesin ve uykusunu alsın. Zamanı gelince uyanırlar.

 

Çoğunluktan, kalabalıktan korkanlar diktatörlerin baş dayanağı olmuşlardır hep. Hitler de çoğunluk oyuyla iktidar olmuştur. Yüzde kırkbeşi görünce tırsmış arkadaş anlaşılan. Yüzde ellibeşe fırlarsa ne yaparız diye titremeye başlamış. Kızlar mini etek giyemeyecek endişesinde. Bırakalım çarşaf giyen giysin, mini eteklilerimize dokunmasınlar yeter ki kaygısına düşmüş.

 

Tarihin affetmediği tek insan tipi, korkaklardır...

 

NOT: Yalnız zaten oyun bu, onu söyleyeyim. Ortalama, mantıklı insan tipini ortadan kaldırmak. Bir tarafa aşırı özgürlükçüleri, bir tarafa aşırı bağnazları toplamak. Bu toplumun bunu kaldıramayacağını ve çatışacağını iyi biliyorlar. E, haklılar. Bunca sene bir ilke benimseyemediysek, kabahat başka kimsenin değil. Din bağlamı çok etkili, kırılamadı, halk neredeyse ayakkabısını çapraz mı düz mü bağlayacağını bile müftüye soruyor.

 

Avcının işi tuzak kurmak. Tuzağı bozmak ancak akıllıların işidir. Bir tarafta bira şişesini bacaklarının arasına kıstırıp oturanlar olacak, bir tarafta kara çarşafla yüzünü saranlar. Böylece "özgürlük" gelecek.

 

Siyaset teorisinin en baş ilkesidir. Aşırı uçlara eğilimin artması merkezi zayıflatır. Bu ayrışma belli bir limiti aşarsa merkez çöker. Ancak bu gidişe izin vermek, merkezde yer alanların kabahatidir. Uçlar zaten uç, onlar üzerlerine düşeni yapıyorlar. Merkez İLKESİZ olduğunda omurga çatırdar ve çökmesini engelleyecek bir şey kalmaz. 1980 SONRASINDAN BERİ DE MERKEZ İLKESİZ...

 

Sonrasında yeni bir statüko oluşuncaya kadar kaos egemen olur. Tezgah bu. Kaostan bize ne çıkar hesabı. Ben söyleyeyim. Bir Kürdistan, bir din devleti müsvettesi çıkar, başarılı olamaz, yıkılır. İran bu din devletine yardım eder diye uman varsa buna kargalar bile güler. Ermenistan'a toprak çıkar. Hatay'ı alan bölünmüş bir Suriye çıkabilir. Küçülmüş bir Türkiye çıkar. Sonra AB'ye alırlar...

 

Ah Atatürk, nerelerdesin. Ama şartları oluşursa bir Atatürk daha çıkar, daha iyisi bile çıkar diyorum ben. Akif demiş ya "bir daha İstiklal marşı yazmak nasip olmasın" diye... Gerekirse bir Atatürk daha çıkarıp bir bağımsızlık marşı daha yazacağız, ne yapalım...

Gönderi tarihi:

bir bez parçasına esir olduk...

 

Kendisini 3.sınıf insan olarak görmek istiyenlerle

 

Çağdaş insan olma sorumluluğunu taşıyanların

 

mücadelesi bu..

 

********............

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.