İNTERLOCK

ben da.. ben da.. herkeşle gelmiş.. geride kalmim bare..

canıma com cum cönümüs.. hemen sana gece gece bi kave.. he mi?

omar123 o söz üzerine bi söz yok.. tamam ama.. bu labirentte kayboluruz canım ardılım benim.. bi şansımız var ama.. niyse ki.. klavuzumuz olur aries belli ki.. uyak güzel oldu kalba deniz seki.. ..

ey aries! siz ki entellektüel bi cins-i lâtif.. nasıl oluyor da oluyor.. bu ne mene olduğu belli olmayan.. kıvrıntılara bakarak şu sözleri söyleye biliyorsunuz: Bilen için neler söylenmezki bu fincana Destan yazılır destan siz bana ne imâ etmek istiyorsunuz reca ederim..

ne o yaw omar123 korku tüneli mi? kararmış bi kalp mi? kalp ne? kalp, yürek midir? yürek kalp değilse.. mide olabilicekmidir? hattam ve bazen gönül'ün yerini alabilir mi? öyleyse "derdi hiç bitmeyen" mide midir? bu anlamda obesliğimis yürekten bi davranış olabilicek midir? bu sorunsalı km çözücektir? omar123.. omar 123.. neler açtın başımıza.. bakmadın yaşımıza-başımıza.. aah ah çocuk.. hemen bu işi onar123 çocuk..

uyumuş kalmışım yaw.. ne iş bu.. nerede sandım bi baktım kendimi.. canımın caanı cönüm.. bendenize ikram etmek üzere için sarsaladığın sütü.. bi nefeste soğurdum.. sana minnettarım.. eeeveeet.. ve mırr mırr..

şimdi.. eğer sizin çıkarımınız gibi.. "Kimseye söyleyecek başka cümlem kalmadı.." olarak kabul edersek o mısraı.. o vakit şair yani sayın Şükrü Erbaş.. işi bitirmiş.. tamam olmuş ve başı göğe ermiş bi "saint erbaş" olmuş oluyor.. yo sanmıyorum.. kimse böyle bi savda bulunamaz.. anlamadım..

hatta ve bazen tamamı da oluveriyor.. karar anı çok önemli.. çok..

bu çıkarımı nasıl yaptınız efendim..

üç nokta olmak ne demek örtmenim.. güzel de orayı anlamadım..

öğlen yeşil mercimek yedik biz walla.. iyi de oldu..

konu ile ilgili türkümüz: pazarda bal var gelinim pazarda bal var sende bir hal var gelinim sende bir hal var ağana yalvar gelinim paşana yalvar gelinim ah deyle gelin gelmeye kıymetli gelin gelinim gözelim de kınan kutl'olsun hem orda hem burda dilin tatl'olsun

evde ne malzemen var örtmenim? ona göre bi plân yapalım..

karnıyarık-pirinç pilavı-cacık isterseniz ilâve olarak; zeytinyağlı ayşekadın fasulye..

ne demek efendim.. vazifemiz.. bizlere sağladığınız imkânların özelliği göz önüne alındıkta.. bi kahvenin lâfı mı olur.. hep bekleriz..

Vücudun kan dolaşımı merkezi. Yürek. Gönül. Herşeyin ortası. Bir halden diğer bir hale çevirme. Değiştirme. İmanın mahalli. Fuâd, sıkt-ül ilim, tâbut-ül ilim, beyt-ül hikmet, via-i ilim de denilir. (Dâima değiştiği ve hareket halinde olduğu için kalb ismi verilmiştir.) Bir şeyi geri döndürmek ve çevirmek. Yüreğe vurmak veya dokunmak. Gönüle dokunmak. Bir şeyin içini dışına ve dışını içine çevirmek. Aks ve tahvil. (Ehl-i tahkik indinde; çam kozalağı şeklindeki cismanî et parçasına taalluk eden letaif-i Rabbaniyedir. Bütün kuvvetin mebdeidir. Dimağ ise; bütün hislerin mebdeidir.) (Kalb, imanın mahalli olduğu gibi, en evvel Sâni'i arayan ve isteyen ve Sâni'in vücudunu delâili ile ilân eden, kalb ile vicdandır. Zira kalb, hayat malzemesini düşünürken, en büyük bir acze mâruz kaldığını hisseder etmez, derhal bir nokta-i istinadı; kezalik, emellerin tenmiyesi (nemâlandırmak) için bir çare ararken, derhal bir nokta-i istimdadı aramağa başlar. Bu noktalar ise, iman ile elde edilebilir. Demek, kalbin sem' ve basara hakk-ı takaddümü vardır. Kalbden maksad; sanevberî (çam kozalağı) gibi bir et parçası değildir. Ancak, bir latife-i Rabbaniyyedir ki, mazhar-ı hissiyatı, vicdan; ma'kes-i efkârı, dimağdır. Binaenaleyh, o latife-i Rabbaniyyeyi tazammun eden o et parçasına kalb tabirinden şöyle bir letafet çıkıyor ki; o latife-i Rabbaniyenin insanın maneviyatına yaptığı hizmet, cism-i sanevberînin cesede yaptığı hizmet gibidir. Evet, nasıl ki bütün aktar-ı bedene mâ-ül hayatı neşreden o cism-i sanevberî bir makine-i hayattır; ve maddî hayat onun işlemesi ile kaimdir. Sekteye uğradığı zaman cesed de sukuta uğrar. Kezalik o latife-i Rabbaniye a'mâl ve ahvâl ve mâneviyatın hey'et-i mecmuasını hakikî bir nur-u hayat ile canlandırır, ışıklandırır; nur-u imanın sönmesi ile mâhiyeti, meyyit-i gayr-i müteharrik gibi bir heykelden ibaret kalır. İ.İ.) (Bak: Hiss-i sâdis) Osmanlıca-Türkçe Sözlük

.. 13. haziran 1924: Operatör Emin Bey, İstanbul Şehreminliğine atandı. 1926: Ankara telsiz istasyonunun temeli atıldı. 1929: Türkiye-Felemenk Ticaret Antlaşması imzalandı. 1945: İller Bankası Kanunu kabul edildi. Celâl Bayar; Basın Kanununun 50. ve 17. maddelerinde bazı değişiklikler yapılması için TBMM'ye tasarı verdi. 1946: İnönü Armağanlar Kanunu kabul edildi. (No: 4933) 1949: Türkiye-Filipinler Dostluk Antlaşması imzalandı. 1952: Basın mesleğinde çalışanlarla, çalıştıranlar arasındaki münasebetlerin tanzimi hakkındaki kanun kabul edildi. 1963: 1459 Harp Okulu öğrencisinin duruşması Ankara'da başladı. 1968: Boykot olayları bütün üniversite ve yüksek okullara yayıldı. Yer yer silâhlı çatışmalar da başladı. 1969: Irak Hava Kuvetleri'ne bağlı iki jet uçağı yanlışlıkla Hakkâri'ye bomba attı. 1979: Ayhan Işık beyin kanaması geçirdi. 1985: Anayasa mahkemesi yabancılara mülk satış yasasını iptal etti. Polis Yasası Meclis'te görüşülürken ANAP ve HP'liler yumruklaştılar. THKP-C Devrimci Kurtuluş Örgütü'ne mensup sanıkların davası sonuçlandı: 4 İdam 12 müebbed hapis cezası verildi. 1988: Başbakan Turgut Özal, Yunan Başbakanı Papandreu'nun resmî konuğu olarak Atina'ya gitti. Ses ve tiyatro san'atçısı Mefharet Atalay öldü. 1990: Dünya petrol fiyatlarının en düşük düzeyine geldiği sırada, benzine yüzde 3-11 oranlarında zam yapıldı. ANAP Zonguldak milletvekili Veysel Atasoy, "Memleket meselelerinin hallinde partisinin yararlı olabileceğine inancı kalamadığını.." gerekçesi ile istifa ett. 1991: Türkiye-KKTC arasında pasaport uygulaması kaldırıldı. 1993: DYP Olağanüstü Kongresi sonunda Tansu Çiller 933 oy alarak DYP Genel Başkanlığı'yla birlikte "Türkiye'nin ilk kadın başbakanı" seçildi. Birici turda Çiller'in 574 oyuna karşı 320 oy alan İsmet Sezgin'le 212 oy alan Köksal Toptan adaylıktan çekildi. İkinci turda tek başına kalan Çiller DYP Genel Başkanı seçildi. 1995: İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir'in İnsan Hakları'ndan Sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu'nu hedef alan sözleri koalisyon krizine yol açtı. CHP, Menzir görevden alınmadan hiç bir karara imza atmayacağını açıkladı. 1996: Küba Devlat Başkanı Fidel Castro, "Habitat II Kent Zirvesi" ne katılmak üzere İstanbul'a geldi ..

pek sayın co-adminim.. hoş geldiniz.. şeref verdiniz.. hemencik size bi coffee capuccino yaptım.. vak vakalı takdim ediyorum.. kabul ediniz reca ederim.. cön kahvesini gelir-gider içer efendim.. kendisi ma'ruf bir kişimizdir.. akıllıdır.. inşaallah yakın bi gelecekte o sorundan da kurtulacak.. nirvana'ya ulaşacaktır.. umarız.. bekleriz.. saygılar sunuyorum.. hamiş: acı kahvenin 40 yıl hatırı mes'elesini dikkate alarak.. kendisine bir baskı unsuru olarak kullanabileceğimi de hatırlatmak isterim.. ne demekse? ..

.. .. sevgili cöncüm.. şimdi sen sorucaksın "interlock, sen niçin bana jön olarak hitab etmiyorsun da, cön olarak hitab ediyorsun deyu.." sevgili cön izah ediyorum; jön: çok güçlü elektro-magnetik enerji alanına ya da auraya sahip demektir.. jön bu sebebten jöndür zati ve kızlarımız jönlerimizin etrafında pervane kimin dönerler, dönmektedirler.. güncel örnek; kıvanç tatlıtuğ jönümüz.. cön; çok güçlü elektronik enerji alanına ya da auraya sahip demektir.. cön bu sebebten jönü döver.. güncel örnek; interlock.. sana jön demeye utanırım, sıkılırım.. bikoz sen bi cönsün.. cön kalasın dilerim.. sevgiler.. ..

gördünüs fotografta ellerimle cöncüme mırra ikram ediyorum.. aah o günlerimiss.. bu carte postale'ye bakanlar çatlasın..

cöncüm.. biz birbirimizi biliriz.. meselâ misal olarak örneğin.. sen benim kimin mutteşemsindir.. birazcık daha az olsada.. ben bunu keşfettiğimde sen da ufacıktın.. minicik bişidin bi hoş hoşun vardı beslerdin onu.. annenden gizil.. biiiz herşeyi biliriiiz.. sen hep bana geliniz.. ben kave de yaparım.. neskave de.. hatta mırra bilem.. merak etme sen.. torpak ta taş ta olsam yolunda yoldaş olurum.. sevgi ve saygılar canım cöncümüz.. bi gül sana kalpten.. dert ortaam benim.. aynı muzdarip.. ahmet

.. KATE İLE ESKİYİ KONUŞMAK.. argınım muallakta el-kulakta asılmış iyi-günlerdeyim karara bağlanmamış dolaylı kullanıyorum görmesen biraz hayaller kuruyorum varsayıp ki n'olur peşimde punî hoşhoş hırıltılıyor ex-günleri hatırlatır nükteleriyle gözleriyle işmar kaş oynatarak pes tutarak kendini gölgeleriyle kurmadım demedim reddetmiyorum mevsimsiz tul-perde boş fırsatlarda çok zarife ipekten yıldızların doğuyor ezan-ı esrarî her'hâl akşamın geliyor suretâ şahane manzaradayım alâ bi'r kadehî aspendostayım ..

.. ÇUL VE KÜL ÜZERİNE UYARILAR / RAJA-GAHA VAAZI.. Ey Dervişler!/Sangha Mensubları/Nirvana Yolcuları. Her şey/varlık yakıcı, yok edici bir ateştir; Ego/Agni. "coherent emit radiation by the action of a laser." Nedir bu şeyler? Göz yakıcı bir ateştir. Biçimler, gövdeler ve adlar/Nâmârûpa yakıcı birer ateştir; bunları görmekten doğan izlenimler/İntıba yakıcı birer ateştir; hoşa giden veya hoşa gitmeyen şeyler de birer yakıcı ateştir ve hoş olan şeyleri de, hoş olmayan şeyleri de görmekten doğan duygular birer yakıcı ateştir/Bhoga Marga. Pek bu yakıcı ateş nereden çıkıyor? Kardeşlerim, bunu size söyleyeyim: Bu ateş, istek ve tutku ateşidir; Bu ateş, öfke ve nefret ateşidir; Bu ateş, görünümlerin yanıltıcı alımlılığına, çekiciliğine kapılmaktan ileri gelen bir ateştir. Doğum, yaşlanma ve ölüm; matem, üzüntü, mutsuzluk, umutsuzluk, felâket tüm bunlar birer yakıcı ateştir. Kulak yakıcı bir ateştir. Duyduğumuz her şey de yakıcı birer ateştir. Burun da böyledir; burnumuzun aldığıladığı tüm kokular yakıcı birer ateştir. Dil ve dokunma duyularımız da birer yakıcı ateştir. Zihnimiz, bilincimiz, izlenimlerimiz; izlenimlerimizden kaynaklanan duygularımız; bunlar da yakıcı birer ateştir. Bunların böyle olduğunu idrak etmiş olan benim gerçek talebelerim, gözlerinin gördüğüne; biçim ve biçimlerden akseden izlenimlere, aldıkları izlenimlerden kaynaklanan duygulara; kulak, burun, dil ve dokunma duygularından gelen algılara; zihin, bilinç, izlenimler ve duygulara asla aldırmazlar; bu yolu tutarak isteklerinden, tutkularından kendilerini kurtararak, özgürlüğe erişebilirler/Nirvana. Bu anlayışa erişen birey, "Kurtuldum!" der. Ve bunu söyleyen birey, ölümlülükten kendisini sonsuza dek kurtarır.. ** Buda ve Öğretisi İlhan Güngören Yol Yayınları Buda'nın Öğretisi Paul Carus Ruh ve Madde Yayınları Hint Felsefesi Heinrich Zimmer Ruh ve Madde Yayınları Kişisel ilâveler ile.. ..

teşekkürler.. her şey için.. iyi geceler efendim..