
dünyahepimizin
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
2.434 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
4
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
dünyahepimizin tarafından postalanan herşey
-
Sn. Dogrucudavut, herhalde yorum apmayi unuttunuz. Sadece alinti yapmissinda. Ne demek istedigini dogrusu anlayamadim.
-
Sn politika, madem Türkiye'nin AB'ye girmesi LOZAN'IN iptali anlamina giriyorsa, 45 yil önce bu anlasmaya imza atan devlet adamlarinin akli neredeydi? Yoksa onlar okumadan icki masasindami imzalerini attilar dersin? Kimse AB'ye kul köle ol demiyor. Istedigimiz eger AB'ye gireceksek onurlu ve esit sartlarda girmemiz, burada herkes ayni görüste burada. Ama herkes kendinden sorumlu, yani AB kendisinden Türkiye gene kendisinden. Biz ancak anlasmalar geregi üzerimize düsenleri kimse bize hatirlatmadan ve ictenlikle yaparsak digerinin üzerine düseni yapip yapmadigini sorgulayabiliriz. Bunun tersi olamaz. nedenmi? Cavabi cok basit, AB türkiye'ye degil Türkiye AB'ye girmek istiyor ve böylelikle AB normlarina erismek zorunda Türkiye. Türkiye ancak bu normlari yakalayipta bahsettiginiz gibi AB anlasmaya uymayip Türkiye'yi dislarsa onlardan hesap sorma hakkimiz dogar. Daha ortada hol yok yumurta yok sanki yarin girecegizde onlar bize esit davranmiyorlar. Türkiye'nin son 45 yilda almis oldugu yolu bazi devletler 5 ile 10 yil arasinda aldilar cünki onlar ciddi sekilde oraya girmek istediler. Bizi AB engelledimi yani son 45 yil icerisinde dersin? Su anki AB icerisindeki politik davranislar ne kadarda ciddiye almak zorunda kalsak is varacagi yere geldiginde görecegiz nasil tutumlarini dgistireceklerini. Bakinsiz kendiniz söylüyorsunuz AB bize cifte standart uyguluyor ve bu bizi ne kadar kiriyor. O halde bakalim kendi devletimiz vatandaslarina cifte standart uygulayinca bizler ne diyoruz? Bunu bir sorgulayalim kendi acimizdan. En son örnek Alevi mitingi, onlar ülke icerisindeki cifte standartan bahsediyorlar, ama dinleyen yokki. Dinlemeyen devlet cikiyor AB'ye bize cifte standart uyguluyorsunuz diye yakiniyor. Demezlermi yesinler sizi. Siz önce ülkenizdeki cifte standarta son verin sonra gelin konusalim. Türkiye'de olursa normal de AB de oluncami normal degil demezlermi???? Önce AB ne demek vatandaslarimizta devletin ögretmesi gerek. Iddaa ediyorum daha 25 si bilmez Türkiye'de AB'nin tam olarak ne anlama geldigini. Dün iktidarda iken altina attigi imzayi bugün muhalefetteyken atmamis kabul edip sadece oy toplamak icin vatandasa yanlis bilgi veren kendi siyasetcilerimiz degilmi? 45 yildan beri bir cok anlasmalara imzalar atildi ve simdi kabak AKP'nin basina patliyor. Beni AKP'yi savunur duruma sokmayin lütfen. Iktidara gelmis her hükümetin bugünki durumda payi var. Kiziyorsaniz hepsine kizin. Istemiyorsaniz tümünü rededin. Ama o zaman hükümet olacak parti bulamazsiniz, cünki hemen hemen tüm partiler bu geminin icerisinde. Haa derseniz sn Perincek'in partisi var, o hic hükümet olmadi. O sizin bileceginiz bir durum. **
-
Sn. Dogrucudavut, ben sadece Alevilerin sorunlarindan bahsederken dogal olarak onlarin disindakilerininde var dedim ve bunu söylerken Kürt sorununu disinda tutup bazilarina konusma firsati vermek istemedim. Buradan anlasilan tabiiki hem Alevi sorunu var hem Kürt sorunu var hemde diger bir cok cözülecek sorunlar var. Bunda benim saklayacagim bir durum yok ve söyledigimin arkasindayim. AB nin bize karsi olsun veya baska giren ve girecekte olanlara karsi hatalari yok demiyoruz, ama biz kendi sorunlarimiz icerisinde bogulurken ve onlarda illada bu yillarca cözülmemeis sorunlari dikkate nazara aliyorlarsa ne yapalim yani. Hele hele Alevi sorunu , daha dogrusu onlarin insance ve esit haklarda yasama istekleri gercekten her dogal vatandasin istedigi bir hak ve hic bir sorun cikmadan hemen hayata gesirilecek istekler, ama biz yani toplum ve devlet olarak buna hala ciddi sekilde yaklasmiyoruz. Diyanet ve sunni kesmin temsilcileri bile cikipta acikca Alevilerin ibadet hanesi Cem evidir ve bizler onlari cami ye gitmelerini zorlamamaiz gerekir diye hic bir sey duymuyoruz. Tam aksine hem Diyanet hemde hocaler cem evlerini ibadet yeri olarak kabul etmedikleri gibi herkese müslümansa ibadet yeri camidir diye dayatiyorlar. Sizinde kendiniz iddaa ettigi gibi Türkiye cumhuriyetin de Atatürk cumhuriyetinden hemen hemen hic bir seyler kalmadi. Kimlerin sayesinde kalmadi? AB nin degil herhalde. Ülkemizdeki milliyeci cepheler, seriatci kesimler ve Atatürkcü gecinen Askerin mesela 12 Eylül cuntasinin sefi Kenan Evren'in sayesinde. Bunlari gözardi ederek AB yi veya baskalarini bahane ederek bir yere varamayiz. Bizler Atatürk cumhuriyetini coktaaan kaybetmisiz, kaybetmeden önce neredeydik??? AB en azindan Türkiye'ye dayatmalar sonucu bir seylere kavusuyoruz, dayatma derken Türkyie'nin kendi atmis oldugu imzaya uygun sekilde davranmalari isteniyor. O yüzde AB'ye bagiracagimiza önce Türkiye neyin altina imza atmis onu irdelemek gerek. Sorsan ülkemizde 2% bilmez, neyin altina imza atildigini. Bilinmedigi icin bir cok insanin kafasi karisik ve sanki Ab bizi zorluyor anliyorlar. hayir öyle bir sey yok, her iki tarafta anlasma geregi neler gerekiyorsa yapmak zorunda. Veye uymak istemeyen acikca imzasini atmis oldugu anlasmayi fes eder. Hem kabul et hemde vatandasina tersini anlat, olmaz öyle sey. Arkadasim geneline bakarsaniz bahsettigimiz kesim ceteler konusunda acik tavir almiyorlar. Devrimci veya demokratim diye gecinenlerin Veli Kücük ve Kerincsiz gibilerinin yaninda olmaya haklari yok. Istiyorsaniz ceplerini dolduranlardan bahsederken bazilari diyede hitap ederiz, fazla bir sey degistirmiyor, cünki olan ülkeye ve halka oluyor. Sn Dogrucudavut, size özel olarak AB'ni Türkiye karsisindaki ciftestandart tutumuna cevap vermek icin yaziyorum. Tabiiki kimse AB her konuda dogru davraniyor demiyoruz. AB'nin tutumu kendi icerisinde bile tartisiliyor. Ama konu cifte standart ise suniú söylemeden gecemiyecegim. Cifte standart uygulama bizi nasil incitiyor bunu yorumlardan ve tartismalardan hissediyoruz. Eger biz Türkiye Cumhuriyeti ve vatandaslari olarak AB'nin cifte standart uygulamasindan ne kadar kendimizi kötü hissediyorsak, ülkemizdeki vatandaslara uygulanan cifte standarta ayni derecede bizi incitiyor. Bunu en son Alevilerin mitinginde meydanlarda duyduk. Ama biz, yani Devletimiz ve vatandaslarimiz bu cifte standart uygulamasina son verilmesi icin bir adim atiyormuyuz? hayir atmiyoruz, birde üstüne üstelik inkar ediyoruz. Ne kadar celiskili degilmi bizim tutumumuz. AB'den bize cifte standart uygulamasina son vermesini beklerken biz halaa kendi vatandaslarimiza aynisini uyguluyoruz ve düzeltmek icnde bir adim atmiyoruz. AB senin bu suclamani nasil ciddiye alsinki? Demezlermi sana vede diyorlarda neden kendi ülkendeki cifte standarta son vermiyorsunda ve vermemekte direniyorsunda baskalarindan kendin icin esitlik bekliyorsun?
-
Nedense o bahsettiginiz istisnalar saymakla bizmez sn. politika. Sunu iyi bilinki Aleviler aydin ve demokrasi hayrani olmamis olsalardi sagduyunun sadece s sini görebilirdik ülkemzde. Onlarin inancinda ve kültüründe kendilerini yakanlara sadece saziyla sözüyle cevap vermektir, seriatcilar gibi Allah adina insanlari yakip kesmek degil. Bu gecmiste böyleydi günümüzde de böyle ve gelecekte de böyle olacak. Dua edelimki baskalari arasinda böyle bir olay yok, yoksa sonuclarini aklima bile getirmek istemem. Mezhep kavgalarinin yasandigi ülkeler bakarsaniz ne demek istedigimi anlarsiniz. Irak, Pakistan gibi ülkeler mesela. Varsa baskalari onlarinda bu ülkelerden büyük bir farki yoktur aslinda.
-
Sn. politika benim sizin yorumunuzu bakaninkiyle kiyaslamamdaki neden sizinde ayni sözleri sarf etmesenizde Alevilerin haklarini arayanlar icin söylediklerinize cevap olarak yazdim, bakin ne söylemissiniz ".... sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir." Bunu yazarken neden acikca söylemiyorsunuz ne kastettiginizi? Kim ve ne zaman nerede bu konuyu farkli alanlara cekmis? Diger taraftan kimse burada üniter devleti tartismiyor ve kaldirilsinda demiyor. Konuyu baska alanlara cekmeye gerek yok. Alevilerin istekleri devletin üniter yapisinimi bozuyorki bakan onlarin isteklerine uc noktalarin istegi diye cevap veriyor diye sitem ettim. Karistirmayalim konulari lütfen. Kardeslikten bahsediyorsunuz, bende baska bir yorumumda Alevilere olan kardesligimizi taaki Yavuz döneminden beri anlatmaya calistim ve Alevi kardesliginin malesef ülkemizde sadece kiyimlarla, zorbalikla ve katliamlarla gösterildigini, ama bu katliamlari yapanlar icinde zaman asamasi gibi safsatalarin üretildiginin dikatini cektim. Iddaa ediyorumki ülkemizdeki Alevi kardesligi genelde bu anlamda malsef. Tek tek vatandastan bahsetmiyorum. Devlet politikasi ve halka verilen mesajlardan bahsediyorum. Bir basbakan, yani devletin temsilcisi, cikipta Cem evleri cümbüs yeridir derse, bazi hocaler Alevinin kestigi yenmez derse ve Aleviler namus tanimaz kardes , anne tanimadan iliskiye gecerler fetvasi verirse ve insanlarimizda arastirmadan bunlara inanirsa kardeslikten ne anladiklari cok net gözükür. Bunlari inkar etmekle bir sey elimize gecmedi. Bunlarmi marjinal olaylar? Dogrulari konusmak her babayigitin isi degildir, cünki gercekler bazen acidir ve o aciyi kaldirabilmek büyüklükür. Isime gelmeyeni marjinal diyerek gecistireyim, yok efendim disardan destekli diyeyim falan filan. Biz neden yillardan beri hala bu basitce cözülebilecek istekleri inadina red ediyoruz? Biz cözmezsek malesef baskalari bize cözüm yolunu gösterecek. Kendimiz cözelimki baskasina laf düsmesin. Ben sadece kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum dedim. Siz taniyorsaniz söylersiniz. Türkiye Aleviler konusunda bile kendi kendini öven bir durumda ve yillarca olan sorunu görmemezlikten gelerek ve inkar ederek hakli oldugunu iddaa ediyor. Söylemek istedigim buna benzeri konularda ben aynen Türkiye gibi tutum takinan baska bir millet tanimiyorum dedim ve tekrarliyorum. Varsa söyleyin lütfen.
-
Seriatci kesimin Cumhuriyetin temel taslarindan olan ibadetin ve basörtüsünün sadece özel hayat ile ilgili oldugunu ve bu yüzden kamu yerlerinde müsade verilmeyecegi pirensipinii görmemezlikten gelip sadece sözde demokrasi ve özgürlükcü nameleri atarak bu kesmin istegini hemen yerine getirmeye calisan AKP ve destekcileri söz konusu Aleviler olunca onlarinistekleri uc kesimlerin istegi oluyor ve bazi konularda sıkıntılarının oldugunu sadece sözde kabul edip cözüm yerine ortak yanlarimiza bakalim diyerek gesistirmeye calisiyorlar. Evet Türban icin Türkiye'yi ayaga kaldiran Sn. Tayyip Erdogan ve yandaslari Aleviler icin isteklerine yaplamaz cevabi veriyor. Kendi deyimiyle yesinler seni sn. Basbakan. Sizin gibi düsünenlerden ne zaman Alevilere destek geldiki bundan sonra gelsin. Sizin Alevi sevginizi taki Yavuz döneminden beri taniyoruz. Yavuz en az 40 bin Alevi katlettirdi ondan sonrakiler, Corum'da, Maras'ta, Gazi'de ve Sivas'ta devam ettirdi. Aleviler katlima ugrarken katiller icin zaman asamalari göndeme geldi. Iste bu sizin gibilerinin Alevi sevgisi sn. Basbakan.
-
Sn Dogrucudavut ben Kürt'ler ile Alevilerin durumu ayni demedim bir. Bahsetmek istedigim ülkemizde sadece Alevilere degil toplumun diger kesimlerinede haksizlik yapildigi iki. Ulusalcilar Ergenekonu red ediyorlarsa icerdekiler ve disardakiler acikca söylesin ve onlarda Ergenekon denilen cetelerin üzerine gitsinler üc. Cep dolduran derken ben sizin sahsiyetinizden degil bu siyasetten ceplerini dolduran önde gelenlerden bahsediyorum dört. Türkiye AB'ye girmek istedigi icin AB sartlarina uygun kanun ve siyaset yapmasi gerektigi icin AB dogal olarak takip ediyor bes. Biz hangi sorunumuzu kendimiz cözerek baskalarina laf düsürmemisiz alti. Ülkemiz üzerinde oyunlar oynaniyor bahanesi ile yillardan beri Alevilerin ve digerlerinin sorunlarinin cözümünü ertelemek veya görmemezlikten gelmek hicte dogru degil yedi.
-
Sn. Yakisikli AB'mi bize diyor vatandasiniza kötü davranin diye, Alevilerin haklarini vermeyin diye (Kürt'lerden bahsetmeyecegim, cünki bazilari hemen firsat bilip saga sola carpiyor), alt yapinizi kötü yapin, binalar cürük olsun, polisiniz egitimsiz olsun ve yargisiz infazlarda bulunsun, vatandaslarinizi egitmeyin ve önüne geleni linc etsin, hani mahallenin namusu önemli ya. Bunlarin hepsini bizden AB istiyor herhalde. kendimize bakipta bize neler oluyor diye soracagimiza saga sola carpiyoruz. hekesin bir mafyasi ve cetesi var nasil olsa. Milliyetci gecinenler Catli'larin ve benzerleri mafya ve cetenin pesinde, ulusalci ve gene milliyetciler beraberce Ergenekonmu mergenekonmu her neyse bu tip cetelerin savunuculari, dinciler desen gene ayni. Herkes ülke sevdasi derken cebini dolduruyor ve sonunda hesap AB'e cikartiliyor. Devletine ve onun hükümetine hesap soracagi yerde sucluyu hemen AB olarak tesbit edip bu cehaletin devam etmesini arzuluyorlar. AB'ye girmis Türkiye (bu kafayla zorya biraz) ceteleden, mafyadan ve cehaletten kurtulmus olarak girecek, yoksa avcumuzu yalariz hep beraber.
-
Evet, hükümetin bakanida sizin gibi benzeri konusmalar yaparak, Alevilerin istegini uc noktalar olarak degerlendirdi. Insallah sizde Alevileri devletimizin ve onun hükümetleri gibi sevmiyorsunuzdur. Onlar her söyzlerinde alevileri cok sevdiklerini söylöyorlar ama onlara da ne ögrenmesi ve kilmasi gerektigini zorla ögretmeye calisiyorlar. Bu herhalde esit vatandaslik hakki Türkiye'de? AB yi elestirecegimize ülkemizdeki rezaleti düzeltelim. Yillardan beri insanlar bu konuda kan agliyor, cigerleri yanmis ama sadece sizi anliyoruz, haklisiniz laflariyla gecistiriliyorlar. Bir de üstüne üstelik onlari bülücü olarak bile niteleyenler var. Kardeslige bakin arkadaslar!!!!! Tüm dünya ya örnek olacak buna benzer kardeslik anlayisimiz var bizim!!!! O yüzden bizden baska kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum.
-
Sayin politika bilirsiniz biz bir söz vardir, imam bunu yaparsa cemaat ne yapar diye. Diyecegim devletin yetkili polisleri, gardiyanlari ve diger güvenlik görevlileri yillardan beri ve günümüzde bile yargi önüne cikartmadan linc ederek öldürürken bunlari gören vatandas nasil davransinki. Biz bunu toplum ve devlet olarak ele alip degerlendirmemiz gerek. Diger taraftan AB bizim bu hallarimizi bildigi icin daha bizim 100 firin ekmek yememiz gerekliki o toplulugun icine girebilelim. Bu kafayla zaten hic bir yere varamayiz. Daha bu gün gene haberlerde dinledim Adana'da 14 yasinda bir cocugun motosiklet caldi iddaasi ile polis tarafindan yakin mesafeden sirtindan vuruldugunu. Cocuk can cekisirken polislerde sadece dinlendirilmeye alinmislar. Inaniyormusunuzki bu polislerin yargi önünde gerekencezayi alacagina? Sahsen ben inanmiyorum. Inandigim o 14 yasindaki cocugu öyle bir duruma geitreceklerki polis onu vurmak zorunda kaldi gibi safsata hikayeler uydurulacak. Devlet magandasi varken vatandas magandasi hic kalir yaninda. Sakin gene bana devlet düsmanligi yapiyorsun deme. Gözümüzü acalim artik.
-
Cumhuriyetimizin kurucusu büyük devrimci Atatürk'ü saygiyla aniyoruz. 2008 in sonuna geldigimizde büyük devrimciyi kimisi dinci kimiside basbug yapti ve baslatmis oldugu devrimlerden neredeyse geriye hic bir sey kalmadi. O yüzden gercek Atatürkcü, devrimci, demokrat ve ilericilerin bu bozuk ve sahte laik düzene karsi gelerek Atatürk'ün istedigi özgürlüklerin ve demokrasinin oldugu bir Türkiye icin mücadele etmeli. Bu da demek oluyorki devleti ve onun hükümetlerini elestirebilmeli ve yaptiklari yanlisa karsi gelmeliler. Atatürk'ü anarken cumhuriyete, demokrasiye, cagdasliga ve özgürlükcülüge sahip cikmamiz gerek, cetelere, irkcilara, seriatcilara, mafyaya, bölücülere ve demokrasi düsmanlarina karsi durmak gerek.
-
Bahsettiginiz gibi Atatürk'ün düsündügü ve hayata gecirmek istedigi Diyanet artik öyle degil. Artik bu yanlis uygulamaya ve tutuma dur demenin zamani gedide gecti bile. Ne kadar daha bekleyecegiz, illada yeni bir Atatürk'mü gelsinde kurtarsin bizleri? Bizler ne güne duruyoruz? Bir ülkede 20 milyon vatandasin istegi ve kültürü hice sayiliyorsa bunu uygulayan zihniyet kötü niyetlidir ancak ve amaci gericiliktir. Malesef Aleviler sunni mezhebine bagli diger Türk vatandaslari tarafindan yeteri cogunlukta desteklenmiyor ve hatta cogunlugun bundan rahatsiz bile olmadigini iddaa edebilirim. Hükümetler vatandaslarin aynasidir. Hemen hemen sunni nüfusu 60 Milyonu bulan bir ülkede kac milyon sunni vatandas Alevileri destekliyor acaba? Bu sorunun cevabi cok önemli, cünki hükümetlerin nereden destek aldiginin bir kanitidir. Sadece haksizlik yapiliyor, haklari verilsin demekle olmuyor bu isler. Bu gün Ankara'da isterdimki meydanlari Aleviler kadar sunni vatandaslarimizda dosldursaydi ve hep bir agizdan esit yurttaslik haklarini isteseydiler. Alevi acilimlari her zaman göstermelik olmustur. Daha halaa ülkenin bir cok bölgesinde Alevilik hakkinda insanlar aydinlatilmadigi icin kulaktan duyma uydurmaca bilgiler konusuluyor. Artik bekleyecek zaman kalmadi dostum, ya simdi ya simdi olacak. Lafla kimsenin uyutulmaya sabri kalmadi artik.
-
Türkiye AB süreci benim yaşımı da geçti.
dünyahepimizin şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Önemli olan iyi niyet ve sorunlari taniyip en azamiye indirmeye calismak. Tabiiki sizinde söylediginiz gibi her AB ülkesinde sorunlar tamamen cözülmüs degil, ama azemiye indirmisler ve dahada düzeltmeye calisiyorlar. Bizim en büyük eksikligimiz altina imza attigimiz anlasmayi dogru dürüst vatandaslarimiza anlatmayip neler yapilmasi gerektigi konusunda duyarsiz davranmamiz. Kardesim mademki AB tek tarafli oynuyor ve Türkiye söz konusu olunca sadece sorun cikartiliyor neden onlara imza attiklari anlasmayi önlerine koymuyorsun? ve sormuyorsun, ne istiyorsunuz bizden? Varmi bizden istedikleriniz anlasmamiz arasinda? Baktin AB gercekten art niyetli, nenden anlasmalari tek tarafli bile olsa iptal etmiyorsun? Sanki AKP hükümeti öncesinde AB bizden baska beklentisi vardi ve AKP hükümeti döneminde degisti bu beklentiler. AKP hükümetinden önceki AB iliskilerini neden sorgulamiyoruz? Sorgulasak sonuc olarak bugünki durumdan farkli birsey ortaya cikamyacak. AKP'yi hayatta savunmam ama illada AKP'yi elestirecegim diye ondan önceki hükümetler ve sorumlular icin dogrumu yaptilar diyecegim. Biz AB konusunda sadece AKP'yi elestirirsek bu anlama gelir. Aglayacagimiza begenmiyorsan cikarsin kardesim bu birlik sevdasindan. Birde dikkatimi ceken bir nokta var. AB konusunda elestirenlere bakiyorsun hemen hemen hepsi AB karsitlari. Onlar icin AB zaten iyi degilki. Ne söyleseler elestiri konusu olacak tabiiki. Türkiye'yi AB'de görmek isteyen hem Türkiye'deki hemde AB ülkelerindeki taraflar yapilan yanlisliklara isaret ederler, ama asla AB karsitlari gibi is olsun diye elestirmezler. Elestiri yapici olur, AB karsitlarininkisi gibi yikici degil. Ayni durum AB ülkelerindeki Türkiye karsitlari icinde gecerli. -
Türkiye AB süreci benim yaşımı da geçti.
dünyahepimizin şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Avrupa Parlamentosu milletvillerinden Xavier Bettel cok dogru ve yerinde bir tepki göstermis. Türkiye ile AB arasinda sayin Xavier Bettel'in dogdugu yila denk gelen bir zamanda Türkiye'ni sonunda AB'nin tam bir üyesi olmak sartiyla antlasmalar imzalandi. Ama ne yazikki her iki tarafinda bu konuya ciddi olarak baktigini söyleyemeyiz. Herkesin benim Atatürk'üm degigi cumhuriyetimizin kurucusu bile gelecegimizi siyasi ve ekonomik anlamda batida gördü ve bizleri ayni sekilde yönlendirdi. Simdi egri oturup dogru konusmak gerek. Bu antlasma iki taraf arasinda, yani Türkiye ve AB ülkeleri arasunda, imzalandi. Sartlar belli, AB Türkiye normlarini degil Türkiye AB normlarini yakalamak zorunda. Antlasma sartlari sadece cogumuzun bahsettigi gibi sadece Kürt, Kibris veya azinliklar konusu degil. Sayisiz coklukta görüsülmesi gereken ve Türkiye'nin bu normlari yakalamasi gereken sartlar var. Bizler hemen hemen imza attigimiz günden baslayarak son yillara kadar aslinda AB normlarini yakalamak icin fazla bir sey yapmadik, sadece törpüledik, yani biz altina imzamizi attigimiz antlasmayi icimize sindirmemisiz ve o yüzdende fazla ciddiye almamisiz. O yüzde cogu basliklar yeni yeni ele aliniyor ve alinirkende Türkiye'yi AB'nin iicnde görmek istemeyenlerle siyasi taktik yapan devletler zorluk cikartiyorlar. Önce Türkiye'nin kendi vatandasina AB ne demektir, nicin girmek istiyoruz ve neyin altina imza attik diye bilgilendirmesi gerek. Bunu 45 yildan beri halaa yapmadi Türkiye. O yüzden ülkemizde bir AB konusunda anlayis kaosu var. Herkes kendine göre AB'yi tanimliyor. Bu zaman icerisinde dogal olarak her iki taraftaki gruplar, yani AB karsitlariyla Türkiye karsitlari meydani kendileri icin kullanip ellerinden geleni arkalarina koymadilar. Türkiye karsitlari Türkiye'nin yillardan beri göstermis oldugu isteksizlik politikasini ve anlasmalara uymamasini hemen firsat bilip karsi propagandalarini yaptilar ve hala yapiyorlar. aynisi Türkiye'deki AB karsitlari icinde gecerli. Onlarda demin bahsettigim ABülkelerindeki Türkiye karsitlarinin davranislarini firsat bulup devamli anti AB politikalari ürettiler ve üretmeye de devam ediyorlar. Ne tesadüftür bu iki kesimde yapilmis bir anlasmanin oldugunu unutuyorlar ve her iki tarafinda bu anlasmaya uymasi gerektigini kimseye anlatmiyorlar. Dün AB icin imza atanlar bu gün AB ye karsi geliyorlar, dün karsi gelenler bu gün savunuyorlar. AB ülkelerindeki durum bizimkinden farkli degil. Su an meydan AB ve Türkiye karsitlari icin cok mükemmel gözüküyor, ama inaniyorumki sonunda bahsettigim bu taraflar hic bir sey elde edemiyecekler ve Atatürk'ün söyledigi gibi gelecegimiz bati medeniyetinde olacak. Inaniyorumki bazilari simdi kalkacak ve diyecekki Atatürk böyle bir sey söylemedi, söylemis olsa bile baska anlamda söyledi diye idaada bulunacak. AB karsitlarindan da zaten baska bir reaktiyon beklenemez. -
Alevi vatandaslarimiz Osmanlidan günümüze kadar kesintisiz olarak ikinci hatta ücüncü sinif vatandas muamelesi görmüslerdir, devletin basindaki art niyetliler ve din taciri hocalar sayesinde milyonlarca vatandasimiz horlanmistir, katledilmistir ve hattaa üstüne üstelik sünni mezhebine asimile yapmak icin onlarin köylerine, mahallelerine zorla camii yaptirip, cocuklarinida okullarda mecburi dindersleriyle etkilemek istemidlerdir. Yillardan beri bunlari bilmemize ragmen ülkemizin bir cok kesmi olayi ciddiye almayip onlarin hakli taleplerine yardimci ve destek olmadilar ve su an bile büyük bir kesmin onlarin yaninda oldugunu söylemek yanlis olur herhalde. Üstüne üstelik devletimiz güya laik bir devlet, inanilacaka gibi degil. Bu devlet adamlari ve diyanetin mensuplari ramazan ayi geldiginde tüm devlet mekanizmmelerini calistirirlar ve ramazanin önemi özerine cok konusmalar yaparlar ve hatta iftar bile acarlar toplu olarak. Ama hemen ramazan ayinin sonunda alevi vatandaslarimiz icin önemli olan "Muharrem ayi", yani 12 imam icin tutulan Muharrem orucu hakkinda kimse agzini acipta bir laf etmez. Aramizdaki dincilere soruldugu zaman, ramazanin farz ama diger orucun secenege bagli oldugunu söyleyerek gecistirirler. Öyle olmus olsa bile, medemki kardesiz ve birbirimize saygimiz var, neden o insanlarimiza saygi gösteripte onlarin Muharrem ayini en azindan bir kutlama ile anmiyoruz ve onlara yanlarinda oldugumuzu göstermiyoruz? Devletimiz ve onun hükümetleri malesef kardesler arasinda secim yapti ve yapiyor. alevi vatandaslarimiz sadece laiklik tehlikede oldugu zaman cogu insanin aklina geliyor. Aleviler yillardan beri mecburi dinderslerini kaldirilmasini ve köylerine camii yapiminin durdurulmasini istiyorlar. Bu isteklerinin neresi yapilamayacak bir istek biri bana anlatsin lütfen? Bu istekleri yerine getirilse acaba ülke barisi teehlikeyemi girer, yoksa ülke bütünlügümü bozulup ayri bir devlet kurulur? Devletimizin ve onun hükümetlerinin bu isteklere sagir kaldigi ve ilerde de ayni durusu gösterecekleri gözüküyor. Yani Alevi vatandaslarimizin cok basit ve hemen uygulanabilecek istekleri gebe tahminime göre disardan bir zorlamayla verilecege benziyor. Yani bir cok konuda oldugu gibi bu konuda da AB uyum yasalari cercevesinde istemeyerekte olsa Alevi vatandaslarimizin dogal haklari verilecek gibi. Ve sonunda gene bazilari kalkacak AB bizi suna buna zorladi diyecek. Kendin hatani düzelteydinde onlara isi birakmasaydin kardesim. Bu bizim hastaligimiz oldugu icin böyle bir tepkiyi zaten bekliyorum. Hayatta kendimizi elestiremiyoruz. Neden kendimiz düzeltmedikte baskasina isi biraktik diye soracagimiza, baskalari ic islerimize karisiyor safsatasi yapariz ve kendimizi dev aynasinda görüp her konuda hakli oldugumuzu zannederiz.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
dünyahepimizin şurada cevap verdi: cozunurluk başlık Politika Bilimi
Arkadasim bizim devlet gibi iyi bir istihbaratimiz yok, diger taraftan ben ne PKK'nin nede Ermeni Diasparosunun icinde calistim veya iliskim var. O yüzden nasil ve ne amacla bir iliskileri var veya yok bilgi sahibi degilim, sadece fikir yürütebiliriz. Bu tür sorularla neyi amacliyorsunuz anlamis degilim. Ben iyi niyetle Kürt sorunu üzerine düsüncelerimi yazmaya calisiyorum. Konu Ermeni sorunu falan degil. Diger taraftan bana sunun veya bunu savunucusuymus gibi davranipta beklemis oldugunuz bir cevabi benden istemeyiniz. Benim derdim Türkiye sinirlari icerisinde yasayan herkesin ayni derecede hak sahibi olarak kardesce ve kimsenin digerinden üstünlügü oladan yasamalari. Benim icin birinin Türk, Kürt, Ermeni veya baska bir ulustan olmasi o kadar önemli degil. Önemli olan insanlik ve kardeslik. Türk olupta insan olamayan oldugu gibi Ermeni veya baska ulustan olupta herkesele kardes gibi yasamak isteyenler var. Ben bu tür unsurlara bakarim ve kimseyi diline, irkine ve rengine göre yargilamam.- 1.760 cevap
-
- Kürt Sorunu
- Türkiye
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
dünyahepimizin şurada cevap verdi: cozunurluk başlık Politika Bilimi
Arkadaslar konu basligi Kürt sorunu ve Türkiye'nin gelecegi, bizim burada tartisdigimiz ise bu sorunlarin cözülmemsinden dolayi salgin hastalik gibi sagi solu saran bir virusun etkileri. Burada kimse cocuklarin öne sürülmesini kabul de edemez haklida göremez. Lütfen bizler durumun neden artik cocuklarin bile alet olduguna bakalim, nedir bunlarin sebebleri? Herkes sadece ben hakliyoim derse, bugüne kadar yapilan malesf öyle, yillardan beri uzayip giden bu sorun tabiiki her iki taraf iicnde artik cigrindan cikmisa benziyor ve her iki tarafta akla nizama gelmeyen eylemlerde bulunuyorlar. Nasilki PKK cocuklari kullaniyorse, devlette antidemokratik ve yasadisi uygulamalarla olaya hakim olmak istiyor. Buradan kastettigim devletin cetelere PKK li ve onlarin destekcileri diye niteledikleri insanlarin linc edilmeleri icin yetki vermesi. Yani kirli savasa karsi kirli karsilik. Her ikiside kabul edilecek bir durum degil. Lütfen baslikta yazildigi gibi, Kürt sorunu ve Türkiye'nin gelecegine nasil nasil bakiyoruz ve cözüm umudumuz varmi üzerine görüslerimizi bildirirsek daha saglikli olur. Yoksa sen sunu yaptin bende ona karsi bunu yapmak zorunda kaldim gibi kisir bir cekismeye dönüsür tartismamiz. Ben sahsen er veya gec Türk ve kürt halklarinin bir bütünlük icerisinde kardesce yasamanin yollarini ögreneceklerine inaniyorum, yeterki Kürt ve Türk irkci milliyetcileri ellrini ceksinler bu meseleden. Saygilar- 1.760 cevap
-
- Kürt Sorunu
- Türkiye
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
KENDİNİ YARALAYIP POLİSİ İŞKENCEYLE SUÇLADI!..
dünyahepimizin şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
Bakin gene dedigime geldiniz. Neden o dönemdeki polisler iskence sucundan ögrenciler gibi yargilanmadilar? -
KENDİNİ YARALAYIP POLİSİ İŞKENCEYLE SUÇLADI!..
dünyahepimizin şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
sayin kaplan-200 öfkelenmenize hic gerek yok. Tabiiki okuyorum yorumlarinizi ve ona göre cevap vermeye calisiyorum. Ama birazda kendi yazdiklariniza bakin ve belki biraz daha acik yazmaniz gerektigini anlarsiniz. O yüzden simdi cevap vermeden önce söyle bir sorayimda tam anlayayim. 12 Eylül döneminden ve kardes kardese karsi derken o dönem görevli olan polisleridemi ögrenci olaylarina katiyorsunuz? Eger öyleyse, nasil ögrenciler hapislere dolduruldu, kimisi iskenceden pldü, kimileri asildi, kimileri yillarca cezalar aldi, ama o polislerin kaci acaba ögrenciler gibi iceri alindi? Veya onlar siten cikartilip tarafsiz polislermi göreve alindi acaba? Sihatli tartisma ortami icin acik ve net yazmak gerek. Saygilar -
Engin Ceber - İşkencede Ölüm...
dünyahepimizin şurada cevap verdi: mavi olmayan gökyüzü başlık Güncel Konular
Bizler ülkemizde yasanan ve uygulanan iskenceyi sadece bazi görevlilerin yanlis tutumu olarak algilarsak bir yere varamayiz. Bu kadar iskencede ölen güya sözde demokratik ülke olan Türkiye'nin disinda baska bir demokratik ülke gösterinki orada da aynen bizde oldugu gibi tutuklular iskencede öldürülsün ve orada da genel yargi iskencecilerin basit birer görevli ayibi diye algilansin. Malesef ülkemizde devlet yerlerine bile güvenemiyorsun artik. Ama yanlis bilmiyorsam en azindan bu defa devlet büyükleri, yani bakan, iskenceyi kabul etti ve iskencecilerin yargilanmasini istedi. Eskiden tüm iskenceciler korunurdu. Evet demokratik ve özgür bir ülkede yasiyoruz, ama bu demokrasi ve özgürlük genelde iskenceciler icin galiba. Polis sadece gösteri yapiyor diye tutuklayabiliyor, bunun örnegi sadece Türkiye gibi demokratik bir ülkede olur, ama o tutukladigi insanin can güvenligini saglayamiyor. Diger taraftan ise polisler Hrant Dink'in katili ile Türk bayragi önünde poz vererek hatira fotografi cekebiliyorlar, cünki o katil degil vatankurtaran sayiliyor. Engin Ceber devrimci ve ilerici oldugu icin olsa olsa Ermeni dostu olur, Kürt hayrani olur, vatanhaini olur ve öldürülmesi yerindedir gibi mantik yürütülüyor. -
Kendin pisir kendin ye , ne güzel. Kürt'lere sordunuz galiba önceden ne olup olmadiklarini ve onlarda biz Türküz cevabini aldiginiz icin böyle yaziyorsunuz. ne güzel, hem demokrasiden bahset, hemde baskalarinin adina kimlikleri konusunda karar ver. Sloganciliktan baska bir sey ifade etmez. Avrupa ülekeleri kendi azinliklarina karsi bizim uyguladigimiz politikayi benimsemedigi icin, orada Türkiye'deki gibi sorunlar olmuyor. Birde su var tabiiki, Avrupa ülkelerinin elindeki malzeme ile bizim elimizdeki malzeme arasinda malesef daglar kadar fark var. Bu malzeme farkini her alada görüyoruz. Alt yapidan tutun sanayi ve siyasete kadar her alanda cürük malzeme kullandigimiz icin fark cok büyük. Ama ne yapalim saglam malzeme miz cok az oldugu icin ancak bu kadar yol alabiliyoruz.
-
Atatürk’ün Kürt politikasını yeniden canlandırmak!
dünyahepimizin şurada cevap verdi: Dogrucudavut başlık Politika Bilimi
Bakiniz amac ve niyet dürüstlük ve ülke sorunlarina kalici ve adil bir cözüm aramak olunca ortak paydada bulusabiliyoruz. Benim sizinkine eklemek istedigim ülkede yapilanlari carpitanlar malesef sadece DTP ve AKP degil, inaninki gelmis gecmis tüm siyasi partilar ve onlarin mensuplari yapmistir ve halada yapiyorlar. Diger taraftan bizim gibi bir ülkede bazi konulara cok dikkatlii olmamiz gerekli. En iyi bir örnegini verecek olursak cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk icin söylenenler. Sagcisi diyor, basbug Atatürtk, solcusu diyor devrimci Atatürk, dincisi diyor dindar Atatürk. Yani anlayacaginiz bizler daha Atatürk'ü bile taniyamamisiz, ne yaptigini ve ne söyledigini dogru dürüst irdelemeyememisiz kalkiyoruz tabiki yanlis anlasilacak olan "Ne mutlu Türküm diyene", yok efendim hayatimizin her alaninda mesela futbol müsabakalarinda bile milli marsimizi söylüyoruz ve cocuklarimiza ilkokuldan baslayarak Türküm dogruyum,.... i söylettiriyoruz. Bu tip yöntemler malesef sadece syölemde kaliyor ve aynen eski dogu bloku ülkelerinde oldugu gibi insanlar sadece söylemek zorunda kaldigi cin söylemis oluyorlar. Bazi söylemleri malesef bizim toplumumuz anlayacak durumda degil, üzülerek tesbit ediyorum ama gercek bu, ne yapayim. Hani derlerya malzeme bu kadar. Bu malzemeden bu sonuc cikar. Ülkede büyük bir yenilenme olmadigi sürece ve gercek sosyal demokratlar ve ilericiler ülke yönetimine ve kadrolara sahip olmadigi sürece malesef fazla bir beklentim yok. Ancak disarinin zoruyla burnumuzu bükerek bazi yenilikler yapariz, ama sonunda o yaptigimizi bile uygulamayiz. Ben kendimizi sorunlu bir toplum olarak acikliyorum ve önce kendimizi toparlamamiz gerekli diye düsünüyorum. Saygilar -
Atatürk’ün Kürt politikasını yeniden canlandırmak!
dünyahepimizin şurada cevap verdi: Dogrucudavut başlık Politika Bilimi
Ehhh hal böyleyken agzimizda söyleye söyleye tüy bitti. Birakalim su yanlis anlatimlarida insanlari kucaklastiracak söylemler bulalim. Bosunami diyoruz sorunlarimiz sadece silahla cözülmez diye. Önce, egitim ve akilli siyasiler gerekli. Sonra dürsüstlük ve seffahlik. Bunlar bir araya geligi zaman zaten bu kavgalar kendiliginden sona erecek. Ama gidisat onu göstermiyor malesef. Her iki tarafinda irkci milliyetcileri cözümsüzlük icin elleirinden geleini yapiyorlar. Alan garbim sehit ve onlarin ailelerine oluyor. Ülekin görmüs oldugu maddi ve siyasi kayip haric tabiiki. Herhalde simdi anlayabildiniz ben devamli bu savastan ve terörden prim saglayanlar var derken. -
Atatürk’ün Kürt politikasını yeniden canlandırmak!
dünyahepimizin şurada cevap verdi: Dogrucudavut başlık Politika Bilimi
Kafamin karistirilmis olabilecegi sizin sahsi düsünceniz ve bunu kabul etmedigim gibi aynisini sizin icin düsünebilirim. 21. yüzyilda gelismis demokrasilerde ve cumhriyetlerde ülkemizdeki uygulama yoktur. Size göre dayatma olamayabilir, ama en azindan öyle algilayanlarada saygi göstereceksinizki o insanlarla bir araya oturup ortak bir cözüm arayabilesiniz. Yoksa siz söyleyeceksiniz ve siz tarif edeceksiniz anlamini, olmaz böyle bir sey. Entegrasyonu isteyen bir ülke hayatta böyle dayatmaci olmaz ve insanlarína illada ben suyum veya buyum dedirtmez. O insanlari öyle kazanmamiz gerekliki kendileri övünerek ben Türküm diyebilmeleri gerek. Ama ülkemizde bu dayatmadan bayagi rahatsiz olanlar var ve bu tip uygulamalar ülke icerisindeki irkci milliyetciligi besliyor. Evet Türkiye'de malesef cok az dürüst insan var. Demekki dürüstlük sadece dürüstüm diye her sabah söylenmekle olmuyormus, aynen deniz fenerinde oldugu gibi her sabah ve her gün allaha dua ederekte dürüstlük olmuyormus.