Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

dünyahepimizin

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.434
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    4

dünyahepimizin tarafından postalanan herşey

  1. Umarim siz neye cevap verdiginizin farkindasiniz!!!! Ben fazla emin degilimde.
  2. Dünyada var olan tüm ülkelerde marjinal ve asiri milliyetci gruplar vardirki bunlar aynen ülkemizde oldugu gibi Türkiye'den ayrilmis bir Kürt devleti isterler ve hatta inanmayacaksiniz ama ufak bir arastirma yaparsaniz Laz ve diger gruplar arasinda bile bu tür marjinal grupcuklar bulacaksiniz. Bize düsen ise milyonlarca Kürt vatandasi devamli öne sürdügümüz bölücü marjinal gruplar ile ayni kefeye koymamamiz. Tabiiki söylediginiz gibi Türkiye'den ayrilmak isteyen Kürt'ler var, aynen icimizdeki irkci milliyetci Türk'lerin varligi ve onlarinda Türk'ler disinda herkesi kovmak istemesi gibi. Akli selim cogunluktaki Kürt vatandaslarimiz ise sadece kültürel konuda ve dil konuusnda gelisme istiyorlar. Bu konuda bölücülük aramak abestir ve kötü niyetten kaynaklanir. Tüm dünya el birligi yapsa Türk ile Türkiye'de yasayan Kürt'leri hayatta kimse ayiramaz, bu aynen iki kere iki dört misali gibi. Bizler bir et ve kemik gibiyiz, akrabayiz, dayimiz var, teyzemiz var, halamiz var. Benim ezber ve kaliplasmis laflar dedigim konu, herkesin "ne mutlu Türküm diyene" sözünü Atatürk'ün agzindan ken disinin yorumlamasi. Bana Atatürk'ün kendi agzindan bir aciklama gösterebilirmisiniz "Ne mutlu Türküm diyene" den ne anlasilmasi gerektigine dair. Gösterin ona göre tekrar konusalim. Herkes kendi kafasina göre Atatürk'ü yorumluyor. Bir bakiyorsun Atatürk birilerinin yorumuna göre en keskin seritci bile oluyor. Bu konular hassastir, o halde bizlerinde cok hassa olmasi gerekli.
  3. Hele siz bir anlatin takkiyeciligin hangi anlama geldigini. Fehtullah hocanin elini benmi öptüm yoksa?
  4. Sn Dogrucudavut, herkes diyerek beni de kendi araniza katmaniza müsade etmiyorum. Tas catlasa "herkes" diye hitap ettiklerinin sayisi 4 ü bulmaz. Oysa bu forumda binlerce insan yorum yapiyor. Bu da bana komik geldi.
  5. Sn taypa, gercekten gene bayagi sasirtiyorsunuz beni. Ben "Nerede verilmis polise böyle bir hak?" diye sorarken, siz bunu herhalde sadece kelime anlamiyla anlamissiniz. Tabiiki bizim okumadigimiz ama sizin okudugunuz anlasilan Anayasa'da sorumun cevabini bulamayacaksiniz. Öyle oldugunu iddaa edende yok zaten. Anayasa'da böyle bir hak olmamasina ragmen birilerine veriliyorsa demekki Anayasa'ya ragmen veriliyormus. Bana sadece kanunlari siralamak yetmiyor , o kanunlarin gercek hayatta gecerliligi ve uygulanisi gösterilmeli. Anayasa'da iskence olmamasina ragmen iskence yapiliyor ve gene bazilari iskencecileri kolluyor. Demekki sadece Anayasa'yi okumak yetmiyor, Anayasa#da yazilanlarin uygulanip uygulanmadigini irdelemek önemli. Aramizdaki fark bu derim.
  6. Adalet bakani mehmet Ali Sahin'in bir soru önergesine vermis oldugu cevaba göre 2008 yilinda AHIM'e 262 iSKENCE basvurusu yapilmis. "AİHM’E 262 İŞKENCE BAŞVURUSU YAPILDI 13:01 23 Şubat 2009 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM), Türkiye'den son 6 yılda "işkence ve kötü muamele'' nedeniyle 262 başvuru yapıldı, bunlardan 123'ü hakkında ihlal kararı verildi. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş'in yazılı soru önergesine yanıt verdi. Şahin'in verdiği bilgiye göre, AİHM, 2002-2008 yılları arasında Türkiye ile ilgili 1485 karar verdi. Mahkeme, 2002'de 104, 2003'te 120, 2004'te 168, 2005'te 286, 2006'da 344, 2007'de 315 ve 2008'de 148 davayı sonuçlandırdı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine, son 6 yılda işkence ve kötü muamele nedeniyle de 262 başvuru yapıldı. 2002'de 24, 2003'te 29, 2004'te 35, 2005'te 38, 2006'da 54, 2007'de 55 ve 2008'de 27 işkence ve kötü muamele konulu başvuru gerçekleşti. Başvurulardan 123'ü ihlal kararıyla sonuçlandırıldı, 46'sı da "dostane" çözüme kavuşturuldu. Ayrıca, Adalet Bakanı Şahin, 2002-2008 yılları arasında işkence suçu nedeniyle 9 emniyet mensubunun mahkum olduğunu, 90 personelin yargılanmasının ise halen devam ettiğini bildirdi." Alinti: -http://www.birgun.net/actuel_index.php?news_code=1235386885&year=2009&month=02&day=23- Demekki 262 sahis kendi ülkelerinde yargidan umutlari kesildiki, suclularin cezalandirilmasi icin umutlarini AHIM'e birakmislar. Ülkemizde güvenlik gücleri tarafindan malesef o kadar kanuna uygunsuz davranislar yapiliyorki, bazen kendi kendime soruyorum, kanunlar bizde sadece is olsun diyemi cikartiliyor? Neden hala görevini kötüye kullanan görevlileri derhal hic gözünün yasina bakmadan hak ettigi cezayi vermiyoruz? Cogu zaman bu görevliler korunuyor ve bu sayede tabiiki cesaret buluyorlar.
  7. Ülkemizdeki faili mechullerin aydinlatilmasini cani gönülden isteyen her birey, demokrasi ve özgürlüklerden yana olan tüm insanlar BOTAS kuyularinin acilmasini sabirsizlikla bekliyor. "BOTAŞ KUYULARI HEMEN AÇIN VE GİTTİĞİ YERE KADAR GİDİN! 13:01 23 Şubat 2009 OZAN BİLİR Türkiye Barış Meclisi, BOTAŞ kuyularının açılması ve faili meçhullerin bulunması için İstanbul Taksim'deki Gezi Parkı’nda oturma eylemi gerçekleştirdi. Eylemde konuşan Diyarbakır Barosu’ndan Tahir Elçi, Ergenekon davasının Fırat’ın doğusunu da kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiğini belirtirken, avukat Mebusa Tekay, artık hiç kimsenin ‘görmedik, duymadık ve bilmiyoruz’ diyemeyeceğini ifade etti. Ergenekon davasıyla yeniden gündeme gelen faili meçhul yurttaşların gömüldüğü yerlerden birisi olarak gösterilen BOTAŞ kuyularının açılmasına ilişkin girişimlere sürüyor. Geçtiğimiz hafta Şırnak’ta kuyuların bulunduğu tesislerde bir heyet tarafından inceleme yapılmış ve görevli savcı kuyuların açılabileceği yönünde görüş bildirmişti. Türkiye Barış Meclisi üyeleri de dün Taksim Gezi Parkı’nda oturma eylemi yaptı. "Faili meçhuller bulunsun, BOTAŞ kuyuları açılsın" pankartı açan grup, Ergenekon davasının Fırat'ın doğusuna geçmesini talep etti. ELÇİ: RESMİN TAMAMINI GÖRMELİYİZ Devlet içinde örgütlenmiş ve binlerce karanlık olaydan sorumlu olanların tümüyle ortaya çıkarılması gerektiğini Diyarbakır Barosu üyesi Avukat Tahir Elçi, Diyarbakır'da süren JİTEM Davası'ndaki gelişmelere değindi. Elçi, "Savcının sözünü ettiği örgüt JİTEM'dir ve JİTEM’in kadroları şimdi Ergenekon davasında tutuklu bulunuyor. Tek tek suçların mahalli savcılar tarafından soruşturulması, resmin tamamının görülmesini engellemekte ve başka delillere ulaşılmasını imkansız kılmaktadır. Tüm soruşturmaların birleştirilerek tek elden yürütülmesi, her zamankinden daha yaşamsal bir ihtiyaç olarak önümüzde duruyor” diye konuştu. “JİTEM olmadan Ergenekon’un ne olduğunu tam olarak kavramak, kalıcı bir toplumsal barışa ulaşmak mümkün olmayacak, Kürtlerin de hukuka, adalete ve devlete olan güveni tesis edilemeyecektir. Bu konularda hükümeti ve parlamentoyu tarihi bir sorumluluk bekliyor. Ergenekon ile yakalanan tarihi fırsat kaçırılmamalıdır" diyen Elçi, Ergenekon davasının Fırat'ın doğusunu da ele alarak genişletilmesi gerektiğinin altını çizdi. TEKAY: YÜZLEŞME ZAMANI Türkiye'nin topraklarından mermiler, bombalar ve cansız bedenler yerine hayatın fışkırmasını istediklerini belirten İstanbul Barosu Avukatı Mebuse Tekay ise, "Canımızı yakan herşeyle yüzleşmenin ve geleceğimize sahip çıkmanın tam zamanıdır. Görmedik, duymadık ve bilmedik diyemeyiz. Çünkü herşey gözlerimizin önünde oldu. Ülkenin yurttaşları olarak yargı, yürütme ve yasamaya sesleniyoruz: Ergenekon sürecinin derinleştirin, gittiği yere kadar götürün ve artık Fırat'ın doğusuna geçin. Faili meçhulleri bulun ve kuyuları açın" dedi. BİRDAL: KUYULAR TÜRKİYE’NİN UTANCI Oturma eylemine DTP Diyarbakır Milletvekili ve İstanbul Belediye Başkan Adayı Akın Birdal da katıldı. Birdal, BOTAŞ kuyularının açılmamasının ülkenin utancı olacağını belirterek, TBMM'de siyasi iradenin de faili meçhullerin bulunması ve karanlığın aydınlatılması için sürece katılması gerektiğini söyledi." Alinti: -http://www.birgun.net/actuel_index.php?news_code=1235386860&year=2009&month=02&day=23-
  8. Türkiye'den demokrasi ve özgürlükler adina bir haber; "ÖZGÜRLÜK ÇIĞLIĞINA DEVLET ŞİDDETİ BİTMİYOR 15:39 22 Şubat 2009 ZEYNEP KURAY Kürt halkının 14 Şubat'a bölgenin bir çok yerinde özgürlük adına düzenlediği gösterilere polisin çocuk, kadın, yaşlı demeden acımasızca müdahale etmesini protesto eden insan hakları savunucuları, vahşi müdahale sırasında binlerce insanın yaralandığını, gözaltına alındığını ve tutuklandığını hatırlattı. Polisin özellikle çocukları hedef aldığına dikkat çeken İnsan hakları savunucuları, hayatın her alanınına sokulan militarist baskının ve devlet şiddetinin insanların geleceğini yok etmesine zeyirci kalmayacaklarını vurguladı. POLİSİN İLK HEDEFİ ÇOCUKLAR! Bölge'de geçen hafta yaşananlara tepki olarak Taksim İnsan Hakları Derneğinin (İHD) binasında açıklamada bulunan İnsan hakları savunucuları, farklı kimlikler ve özellikle yoğunluk olarak Kürtlere reva görülen ayrımcılık ve ırkçı yaklaşımların son bulmasını, şiddet politikalarından vazgeçilmesini istediler. İnsan Hakları savunucuları adına söz alan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, demokratik tepkilerini, yasal haklarını kullanarak göstermek isteyen binlerce insanda çektirilen eziyetin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Saldırılar sırasında en fazla zarar görenin çocuklar olduğunu belirten Yoleri, vatandaşların hak ve özgürlüklerini korumakla görevli devletin çoğunun 14 yaşında olan çocukları gözaltına alıp keyfi olarak tutuklanmasına sessiz kalmayacaklarını duyurdu. İnsan hakları beraberinde çocuk haklarını ve uluslararası sözleşmeleri de devlete hatırlatan Yoleri, '' Bizler geçen yıl 15 şubat'ta Cizre'de, panzer altında kalarak yaşamından olan Yahya Menekşe'yi anarken, bu vahşetin son bulmasını istiyoruz. Demokratik ve yasal haklarını kullanan hiç kimse gözaltına alınıp tutuklanmalıdır. Tutuklu bulunan çocukların derhal serbest bırakılmalarını, sosyal hayatlarına geri dönmelerini ve eğitim olanaklarına kavuşmalarının sağlanmasını istiyoruz'' dedi." Alinti: -http://www.birgun.net/actuel_index.php?news_code=1235309970&day=22&month=02&year=2009-
  9. Hukuk bilgimim iyi oldugunu söylemedim. Birilerine göre az ve digerlerine göre coktur. Buda o kadar önemli degil, cünki bizler burada Avukat, savci veya hakim konumunda tartismiyoruz, sadece sade bir vatandas olarak yazisiyoruz. Insanlar yasadiklarini anlatiyorlar, kimisi onlarin yasadiklarina bile inamiyor ama , olsun.
  10. Hangi bir iktidar takkiyeci olmaz dersiniz? Perincek'imi secsek dersiniz?
  11. Demekki devletin en azindan 60 yildir yapmis oldugu sayisizca hatalari var. Demekki PKK terörünün en birinci sorumlulari 60 yildir ülkeyi yönetenler. Demekki acik sadece yeni bir olay defil ülkemiz icin. Demekki Ecevit, Demirel, Ciller, Özal, Yilmaz, Türkes, Bahceli, Baykal ve benzerleri AKP kadar suclular. Demekki ülkemizde en azindan 60 yildan beri demokrasiye ters düsen siyasetler yapiliyor, kanunsuz olarak insanlar (muhalifler) öldürülüyor, tümü ayni AKP gibi vatani sattilar,........ Evet sizin yukaridaki yorumunuzu okumak sevíndirdi beni dogrusu. Dolayisiyla günümüzdeki tüm düzen partileri arasinda hic bir fark yok, bunlarin hicbiri ülke yararina calisan partiler degil. Ben aklim yeteli bunu söylemisimdir. Demekki dogru irdelemisim siyasilerimizi.
  12. Sn kaplan gercekten yorumlarinizla beni sasirtiyorsunuz. Demokrasi anlayisinizi tam aolarak anlamis degilim dogrusu. Her dur ihtarina uymayan nasil olurda otomatikmen suclu olabiliyor ve diyelimki gercekten de suclu, polisin görevi onu yakalayip hakim önünemi cikartmak yoksa sorgusuz sualsiz öldürmekmi, yani süphe ile, mesela sizin söylediginiz gibi canli bombayasa falan filan. Nerede verilmis polise böyle bir hak? Umarim hatirlarsiniz, 11 eylül olaylarindan sonra Londra'da bir gencin dur ihtarina uymadigi icin polisin onu muhtemel suclu ve El-kaide mensubu zannederek vurup öldürülmesini. Sonunda ölen sahisin El-Kaide ile uzaktan yakindan iliskisi olmadigi ortaya cikmisti. Umarim siz ve sizin gibi düsünenler herhangi bir sebepten dolayi polisle karsilasipta dur ihtarina uymamaktan arkadan vurulmazsiniz. Dogal olarak her suclu tabiiki kacmayi dener ve bu bir reflextir. Polisler aslinda bu tip olaylara karsi egitim görüyorlar. Ona ragmen Baran vuruluyorsa, ben burada sadece art niyetten baska bir davranis göremiyorum. Söyledimya umarim sizin basiniza böyle bir durum gelmez. Gelince anlarsiniz ne demek istedigimi ama büyük bir ihtimalle sizin icin her sey gec olacak.
  13. sevgili dostum,kısa yada uzun bir süreliğine burada olmayacağım,ben bugün kaçıyorum,ama sizler orada olmaya devam edin...sevgilerin en güzelinden:)

  14. Sn politika malesef Kürt kökenli forumdaslarimizin yazdiklarini ya anlamadan yorum yapmissiniz yada illada anlamak istediginiz gibi anlamissiniz. Ben Türk kökenli bir forumdasim am aKürt ökenlilerin kardeslik anlayislarindan hicte sizin anladiginiz gibi illada özerklik olursa kardesiz anlamini cikartamadim. Bilakis bazi Türk kökenli forumdaslarimizin Kürt ve diger azinlik kökenlilere kardes derken onlarin hic bir hak iddaa etmemesini beklemesi ve mesela "Ne mutlu Türküm diyene" söylemelerini bekledikleri cok acik ve net olarak anlasiliyor. Bizde bir söz vardir, ben nasilsam digerini de kendim gibi tanirim. Bizim kardeslik anlayisimizi digerlerinde de bekledigimiz iicn o türlü kaniya varabiliyoruz.
  15. Herkes ektigini bicer derler!!! AKP öncesi neden iktidarlara bu kadar tepki yoktu dersiniz? O dönem bile agzini acan bölücü, anarsist ve vatanhaini denilerek susuturuluyordu. Kimsenin aglamaya hakki yok derim. Herkes hak ettigi gibi yönetilir. Gecek Türkiye sevdalilari kimseyi ayirt etmeden gelmis gecmis tüm iktidarlarin yanlislarini masaya yatirir ve hesap sorar. Benim sahsi görüsüm gecmisteki hükümetler ile AKP arasinda o kadarda fazla bir ayriligin olmadigi. Al birini vur ötekisine. tencere yuvarlanmis kapagini bulmus ve senin tencerenin dibi benimkinden kara misali, tümü kötülükler konusunda yarisa gidiyorlar. Eski iktidarlar ve siyasiler seriatcilarin oyunu almak icin kuran kurslari ve imamhatip acmakta yaris yapmasalardi bunlar olmazdi. Ecevit bile Fehtulla hocanin elini öptü. Cuntaci, Atatürkcü Evren "vatanhaini, komunist gencler yetistirecegimize vatanina ve dinine bagli nesil yetistirecegiz" diyerek dincilerin önünü acarsa ve okullara mecburi din derslerini koyarsa bügünkü halimize sasmamaiz gerek. Tümü emperyalistlerin yapmis iktidar ve siyasilerdi, aynen bu günki hükümet gibi.
  16. Benim yasadiklarimla sizin yaziniz árasinda hic bir iliski yok. Siz ne okursaniz okuyun, hangi avukatin yaninda calismis olsanizda fark etmiyor, cünki ben sadece yasasiklarimi bire bir anlattim ama siz hala yok efendim demir alirlar falan filan. Siz bana inanmiyorsunuz ve mecburda degilsiniz. Kendi yasadigimi siz benden iyimi bileceksiniz? Yalan söylemeye ve hikaye anlatmaya ihtiyacimmi var? Hukuku iiy bildigimide iddaa etmedim, sadece yamis olduklarim kanuna aykiri. Ama hala ülkemizde iiy egitilmis hukuk insanlari yok, tek tarafli egitim görmüsler belli, hakim oluyor birden savci. Madur oluyor hikayeci.
  17. Osmanli kendisinden baska kimin dostuyduki, TürkÄlerin dostu olsun. baksaniza Osmanli sayesinde "Türkün Türkten baska dostu olmaz" demekten baska bir sey söyleyemiyoruz. Osmanli yasami boyunca gittigi ülkelerde zulüm ve düsmanlik tohumlari sacmistir. Yegane amaclari gittikleri ve isgal ettikleri ülkeleri sömürmek, karsi geleni kilictan gecirmek. Türk'lere onlar zulümden baska hic bir sey vermemislerdir, egitim sifirdi, özgürlük hic yoktu. Kendilerine harem yapmaktan baska bir seyler düsünemiyorlardi.
  18. Sayin mavi, sizi anlayanlar var ve bunlarin sayisi hicte az degil. Anlamak istemeyenlere ne anlatsaniz kar etmiyor malesef. ben kendi yasadigimi anlatiyorum ve o bile anlasilmak istenmedigi icin anlattiklarim "hikaye" olarak nitelendiriliyor. Ne derler ülkemizde anlamayanlara? Anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az derler. Olay bu kadar basit. Ama siz anlatmaya devam edin, cünki anlayanlar (anlamak isteyenler daha dogru olur) sizi devamli ilgiyle okuyor.
  19. Sn taypa, yasadiklarimizi anlatmis olmamiz bile size hikaye geliyor. Normal vatandas bile yasadiklarimiza bu gözle bakarsa, herhalde kötü niyetli görevlilerin elinde kalan yandi derim. Dolayisiyla Türkiye'de yasanan hir cok iskence olaylari bazilari icin hikayeden baska bir ifade etmiyor. Ve o yüzden de bir cok kötü niyetli görevliler cesaret buluyor. Nasil olsa kimse iskenceye inanmayacak ve iskenceye ugrayanlar hikaye anlatiyor olacaklar. Tabiiki bir siyasi suctan dolayi tutuklandik ve resit olmadigimiz icin yazmis oldugum gibi serbest birakildim ve ertesi gün tekrar emniyete ifade vermeye geldigimde yasadiklarimi yazdim. Ama siz herhalde anlamak istediginiz gibi okumussunuz. Diger taraftan benim burada yasdiklarim önemli degil. Diger taraftan iskenceye ugrayan insanlar mahkemeye basvurduklarinda yeteri kadar hakimler tarafindan ciddiye alinmiyorlar ve o hakimler iskence görenlere, lütfen hikaye anlatmayin dedikleri icin, ülkemiz AIHM'de yargilaniyor. Hakimlerimiz demekki cok bagimsiz egitim görmüyorlar. malesef bir cok yeni hakim adaylarimizda ayni sartlar altinda egitim gördükleri icin, evrensel anlamda hukuku fazla ögrenmemis olmalari gerekki, hakimlikten fazla savcilik yapiyorlar.
  20. Yillardan beri ülkeyi iyi yönetemeyen, dinden medet umupta onlara taviz veren, insanlari soyan, mafya ya taslim eden zihniyet sayesinde AKP gibi seriatci bir partinin iktidar olmasinin temellerini attilar. Simdi aglamaya gerek yok. Gercek suclular gelmis gecmis tüm cumhuriyet hükümetleri ve siyasi partilerdir. Kimler yarisa imamhatip actilar? Kimler imamhatip mezunlarina üniversite yolu actilar? Kimler onlari vali yapti? Kimler Fehtulla hocayla el SIKISTI? Kimler kuran kurslarini acti ve yasadisi olanlara göz yumdu? Bunlarin hicbirini AKP yapmadi. Yapanlar Ecevit, Demirel, Türkes, Ciller, Yilmaz, Baykal, Bahceli, ...... Eger ülkemize acik fasizim geliyorsa yegane sorumlulari yukarida saydigim siyasiler. Lafla Atatürkcülük yapanlarin bize teslim edecegi hükümet olsa olsa AKP olur.
  21. Sn Kaplan, faili mechulelri sergilemek tabiiki benim anlayisima göre sadece sergilemek degil birde onlarin faillerini bulmayanlardan hesap sormaktir. Gelin beraber sorumlulardan hesap soralim. Ne dersiniz? Ben zaten benden hesap soruyorsunuz gibi bir sey anlamadim. Ama kimden hesap sordugunuzda belli degil dogrusu. Hesabi acik adresten sorarsak daha net olur.
  22. Ya siz Türkiye'nin yapisini tanimiyorsunuz yada...... Türkiy'de hele hele kücük sehirlerde insanlarin köyleri bile biliniyor. Malesef seriat mahkemesinde degildim, ama Atatürk cumhuruíyeti ve söyzle laik bir devletin emniyet subesindeydim. Tabiiki tüm polisler hep bir agiszdan bana söylemis oldugum soruyu yöneltmediler, ama hepsi seyirci kaldilar ve müdahale bile etmediler. Önemli olan tüm polislerinmi yoksa birkcininmi görevi suistimal etmeleri degil, onlarín suistimal etme cesaretlerini nereden aldiklari? Suistimal etseler ne olacak, nasil olsa amirleri tarafindan korunuyorlar, baksaniza siz bile konuyu hangi yöne cekmissiniz. Amaciniz o polisleri cezalndirmak yerine bize "seriat mahkemelerindemiydim" diye alakasiz sorular soruyorsunuz. Iste ülkede iskenceye ugrayan kimse kanitini yapamiyor, cünki her yerde yalniz birakiliyorlar. Birde üstüne üstelik yalan söylüyorlar diye dislaniyorlar.
  23. Saymis oldugunuz insanlarin da öldürme olaylarinin aydinlatilmamasindaki nedenleri gene devletimizi diplomatik eksikliginde ve tutumunda aramamiz gerekli. Koskoca Türkiye'yi siz veya ben yönetmiyorumki, yetki devletin elinde. Bizde zaten yetkili olan devletin eksikligini elestiriyoruz ve saymis oldugunuz faili mechullerinde bulunmamasindaki yetkili argan devlettir. PKK'yi bitiremediler , dogru, ama neden sorumlulardan hesap sormuyoruz? Türkiye'yi yöneten tüm hükümetlerin ve diger devlet mercilerinin yanlis politikasi, yanlis savas anlaysi´sonucu hala bas belasi PKK hayatta. Siz sorunuzu muhattabina yöneltin lütfen, yani devlete!!!!!!! Bizler tüm faili mechullerin bulunmasini ve PKK'nin yok edilmesini istiyoruz. Ama bu is icin sorumlu devlet olduguna göre sorumuzun muhatabida devlettir. Sizinkisi bagciyi dövmek yerine gercekten de sadece üzüm yemek ise, sorumlu mercilerden hesap sormak adina onlara sorunuzu yöneltin. **
  24. Evet haklisiniz, ben de daha 16 yasindayken bir olaydan dolayi tutuklandim ve orada yasadiklarimi anlatsam inanmazsiniz. Ayni gün cikarilip ertesi gün tekrar ifadem alinmasi icin emniyete gittigimde orada bana dalga gecerek sorulan soru islami kabul edip etmedigim. Ama o soruya ne cevap verseniz bir tokat aliyorsunuz. Evet diye cevapladik dogal olarak ve yedik tokati, neymis efendim yalan söylüyormusum, cünki ben "kizilbas komunistmisim". Hayir islami kabul etmiyorum desem gene dayak yiyecektim, bu seferde islami kücük düsürdügüm icin. Evet emniyet görevlilerinin davranislarini böyle siralayabiliriz ve sonrada bu tip davranislari normal karsilariz. Diger taraftan sen onlarin yaninda yalnizsin ve kalkip birileri senden yasadiklarini isbatlamani istiyor. Evet anlatin da bizde ögrenelim mesela bbenim yasadiklarimi nasil kanitlayabilecegimi?
  25. Her yigit ismine göre hareket eder. Nasilki PKK gibi bir terör örgütünden kanuna saygili eylemler bekleyemezsek, mesela PKK'nin bile kendi üst düzey adamlarini öldürterek, gene köy basip Kürt cocuklari öldürterek devleti suclamaya gitmesi gibi derin devlet diye nitelendirdigimiz Ergenekon gibi örgütlesmeden de kanunlara saygili bir eylem bekle´memiz dogru olmaz. Onlarda kaos ortami yaratárak, demokrasinin önünü tikamak icin, sorunlari cözümsüzlestirmek adina ve cuntacilarin önünü acmak icin, tabiiki kendi adamlarini bile öldürterek insanlari yaniltma yoluna giderler. Baksaniza siz bile inanmak istemiyorsunuz Ilhan Selcuk'u öldürmek istediklerine. Yani bizleri aldatmakta bayagi basariya ulasmislar ve kafalarimizi hala bulandiriyorlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.