Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

FUZULİ

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1.980
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    5

İletiler gönderen: FUZULİ

  1. Yapılandırmacı yaklaşımın uygulandığı eğitim sistemimizin yeni sınavları olan SBS'nin ilkiyle bugün 6. sınıf öğrencilerimiz tanışma fırsatına nail oldu.Yarın da 7. sınıf öğrencilerimiz yeni sınavlarıyla tanışacaklar.Bugün yapılan sınava şöyle bir göz attım da mantığının soru tiplerinin hakikaten bu zamana kadarki sınav mantığından,sorulardan çok farklı olduğunu gördüm.Soru tipleri önceki sınavlarda bilgi düzeyinde sadece bilgiyi hatırlamaya yönelik yapılırken bu sınavda sorular bilgiden hareketle hayatla ilşkilendirilerek muhakeme yapma mantığı üzerinden kurgulanmış.Soruları ilk gördüğümde çok şaşırtıcı geldi eminim ki öğrenciler de şaşırmıştır.Gayesi itibariyle yeni sistem ve sınavları olması gereken istenilen insan tipini yetiştirmeye yönelik bu yönüyle kıymete değer.Lakin bu gayeye ulaşabilmemiz bağlamında gerekli alt yapının olmaması,imkanların kısıtlılığı,ekomomik şartlardan kaynaklanan sorunlar yeni sistemin amacına ulaşmasında yine en büyük engel olarak gözüküyor şu an itibariyle.Yeni sistem olanakları olan okullar ve aileler için amaca hizmet etme bağlamında daha gerçekci bir yapı arz ediyor.İmkansızlıklar dahilinde ise sistemin yine eksikliklere bağlı sorunları ön plana çıkacak gayeye ulaşma çercevesinde sistem istenileni tam manasıyla sağlayamayacaktır diye düşünüyorum.Şu haliyle bile eski sistemimizden yine daha faydalı sonuçlar çıkaracak bu da benim açımdan aşikardır.Hiçbir amacına tam ulaşamasa bile özü itibariyle ezber mantığına engel olmakta bunu dahi öğrencilere hissettirmek başarıdır.Milletimiz için hayırlı olur umarım...

     

    http://www.sbsservisi.com/ sorulara buradan ulaşabilirsiniz...

     

    MUHABBETLE...

  2. Elhamdülillah şeriatçıyız? (21.11.1994 Milliyet)

    ?Yılbaşına karşıyım? (19.12.1994 Sabah)

    ?Ben tekkeye değil dergaha gittim? (22.1.1997 Gözcü)

    .

    .

    .

    diyen ve bizde üslübunuzla....

    "Ya Rabbi! Ahmet oğlu Tayyıb'i başımızdan eksik etme mi diyeceğiz..."

    Hadi canım sende...

    :lol::lol::lol:

     

    Sen ne kadar bilirsen bil anlattığın karşındakinin anladığı kadardır benim içinde benden başkası içinde.Ben bizi yönetenler de dahil herkes HZ. Ömer hassasiyetini gösterebilse diyorum Recep Tayyip böyle yapıyor demiyorum kendimize de bir bakalım diyorum siz de:''Ben iyiyim sizi kötü gördüm!''diyorsunuz oldu mu şimdi bu cevap Sayın Dipnot?

  3. Belli....

    Binlerce yıldır din savaşlarından dünya yüzlerce kez kana bulanmadımı...

    Neyin rahmeti bu...

    Hangi çıkarın...

    Hangi sömürünün...

    Hangi birlik ver beraberliğin...

    Hangi kardeşliğin...

    Hangi barışa imza atmıştır...

    Hangi uyutulmuşluğun...

    Hangi güç savaşının...

    Ve ne adına...

    Sakın bana tanrı bunlarda da rahmet görmüştür demeyin...

    Çok gülerim inanın.. ;)

     

    Sayın Dipnot dini konularla ilgili açtığınız başlıklarla bu noktada dine bakışınızı ortaya koyan cümlelerinizi ilşkilendirdiğimizde şaşırtıcı bir telakki ortaya çıkıyor.Dini konularla ilgili açtığınız başlıklarda dini temelli kavramları,kaideleri kullanarak onlardan hareketle konuyla ilgili bakış açıları geliştiriyorsunuz.Bakış açınızın temelini kullandığınığınız dini ergümanları tasvip ederek oluşturuyorsunuz yanılıyor muyum?Türkiye'yi kemiren ihanet,kimlerin cenaze namazı kılınmaz, ...dost edinmeyin konularında olduğu gibi.Amacınız dinle ilgili yanlışları mı düzeltmek ya da fikri temelinize uygun olan ama inanmadığınız dini temelli ergümanları düşünceleriniz için kullanmak mı?İnancınızı sorgulamıyorum haddim değil ama anlam veremediğim değişik bir telakkiye tanık olduğum için küçük bir tesbitte bulunursam kızmazsınız umarım...

     

    MUHABBETLE...

  4. '' Hz.Ömer Adaleti !! Ashab'tan Abdurrahman bin Avf, Hazreti Ömer (r.a.) halife iken onu makamında ziyarete gelmişti, selâm verip müsait bir yere oturdu. Hz. Ömer kendisiyle hiç meşgul olmuyor hattâ selâmını bile almıyordu. Hayretle neticeyi beklerken, Hazreti Ömer, işini bitirdikten sonra yanan mumu söndürdü; aynı onun gibi başka bir mum yaktıktan sonra: «Ve aleyküm selâm» deyip selâmını aldı. Ve konuşmaya başladılar.

     

    Abdurrahman bin Avf Hazretleri, Ömer (r.a.) Hazretlerine niçin o mumu söndürüp başkasını yaktıktan sonra kendisiyle meşgul olmaya başladığını sormuştu.

     

    Hazreti Ömer (r.a.):

     

    — Ya Abdurrahman, evvelki mum devletin hazinesinden alınmış mumdu. O yanarken şahsî işlerimle meşgul olsaydım Allah indinde mes'ul olurdum. Sizinle devlet işi konuşmıyacağımız için kendi cebimden almış olduğum mumu yaktım ondan sonra sizinle meşgul olmaya başladım, deyince Abdurrahman bin Avf Hazretlerinin gözleri yaşarmıştı.

     

    Ellerini kaldırarak şöyle dua etti:

     

    — Ya Rabbi! Hattab oğlu Ömer'i bizim başımızdan eksik etme!''

     

    Bu hikayedeki hassasiyeti bu inanç sorumluluğunu keşke hepimiz gösterebilsek.Bir inançlı inançlıyım diyorsa önce kendini bilmeli kendi eksiğini görmeli önce kendini düzeltmeli ki bir başkasının hatasını eksiğini ona gösterme bağlamında söz söyleme hakkını kendinde bulabilsin.Kendi cenaze namazımızın kılınıp kılınmayacağı hususunda gerekli manevi hassasiyeti gösterebiliyorsak bir başka mümin içinde bu hasassiyeti göstermek inanç bağlamında kıymetlidir de bir başka inançlının inançlıların cenaze namazının kılınmaması gerekliliğini görüp onun üzerinden sitemler üretmek farklı duyguların tezahürüdür.

    AKP dini bağlamda bu şekil bir üslubu kullandığı için dini istismar etmekle suçlanırken eleştirilen üslupla aynı şekilde bir üslubu kullanıp eleştiri getirmek inandırıcı olmaktan uzaktır...

     

    MUHABBETLE...

  5. Vakalar aşikar.Bu alandaki yapılanların hissettirdiği niyetler hususnda farklı görüşler var doğal olarak.Peki bir soru soracağım:Yaşadığımız ekonomik bunalımdan kurtulma adına devletin tekelinde olan özellikle zarar eden(Zarar etmeyenleri hariç tutalım...) ve bir türlü bunun önüne geçilemeyen müesseselerle ilgili ve ekonominin yaşanılan küresel ekonomik şartlarında ne yapılabilirdi?Özelleştirme olsun mu olmasın mı?Olursa yabancı sermaye buna dahil olsun mu olmasın mı?Akp'yi bu şekilde görüyoruz ve eleştiriyoruz diyelim buna mukabil karşı bir yöntemi olan felsefesi çalışması olan var mı?Şu an sadece ve sadece eleştirileri duyuyoruz partilerden ve de vatandaşımızdan.Biri ben şunu yaparım desin de dinleyelim.Bu arada bu halden bizi hemen kurtaracak cümleler cümle kuran herkesin ağzından dökülür ve bende de var bu cümleler...Bunları yaşamadan nasıl düze çıkabiliriz ayağı yere basan bir açılımı olan var mı bu açılımı sunan parti var mı söyleyeceğiniz?

     

    MUHABBETLE...

  6. anlamadım, yani ayetlerde ne anlatmak istediniz?

    ben aksini mi söyledim?

    izzet ve şerefin müslümanlarda oldugunu söylemiştim.

    Allah'ın yanına gelmek ile, Allah'ın ipine sarılmak ile, Hizbullah olmak ile izzet ve şerefe sadece müslümanlar sahip olacak demek istemiştim.yani izzet ve şeref başka hiç bir yerde bulunmaz müminler için.

     

    benim anlamadıgım Kur'an okuma tavsiyesini neden yaptıgınız? güzel bir tavsiye şüphesiz ama tam olarak ne demek istediniz, bunu anlayamadım, kusura kalmayın ama biraz daha açarsanız...

     

    Onlar, "Andolsun, eğer Medine'ye dönersek, üstün olan, zayıf olanı oradan mutlaka çıkaracaktır" diyorlardı. Halbuki asıl üstünlük, ancak Allah'ın, Peygamberinin ve mü'minlerindir. Fakat münafıklar (bunu) bilmezler. munafıkun 8..

     

    üstün olan müminlerdir...

     

    Sayın adımrecep senin ve Sayın ftoyd'la olan karşılıklı yazışmanız hususunda ikinizin de affına sığınarak gördüğüm bir yanlışla ilgili birkaç naçizane cümle sarfetmek istiyorum.Yazılarınızdan hareketle ikinizde mümin insanlarsınız yanlış mı düşünüyorum?Yanlış anlaşılmalardan dolayı konunun özünden çıktığını muhabbetinizin farklı bir zemine kaydığını görüyorum.Bir kardeşiniz olarak bu şekildeki bir tartışma zemininin mümine uygun olmadığını düşünüyorum.Hangi inançta olursa olsun aynı inançtan da olsak karşımızdaki insanın düşüncesini doğru anlayarak,katı yargılamalardan uzak durarak,hoşgörü,saygı zemininde muhabbetimizi devam ettirirsek makbul olanı ve güzelliklere vesile olanı yapmış olacağımızı naçizane düşünüyorum.Muhabbetinize katılmamdan dolayı rahatsız olursanız şimdiden özür dilerim...

     

    MUHABBETLE...

  7. Aldatmak bilinçli,kötü niyetli kendi iyiliği için bir başkasının önemsediği değerleri vasıta kılarak yapılan bir eylemler bütünü özü itibariyle sinsice bir vasıta.Dinle ilgili insanları aldatmak hususunda aldatanlar ve aldanılanlar(kandırılanlar) gibi iki konumu oluşturan bir olgu tezahürü var.Aldatatnlar kelimenin özü itibariyle dini bir hüviyete sahip olmayıp dini bir hüviyette intiba vermek zorundalar.Bunun ayrımını nasıl yapacağız peki?Eger dinle aldatıyorlar deniyorsa şu biliniyordur o zaman:Aldatanların dinle ilgisi yoktur esasında dinsizdir bunlar dini kullanıyorlardır.Yaşar Nuri Hocanın ilkesi nedir bu bağlamda?Aldatanlar dindar değildir başka bir inanca sahiptirler vurgusu yapılır ki bu noktada bu sonuç baside indirgenecek bir sonuç değildir?Halis dindarla halis olmayan,aldatan ayrımını BOP projesiyle,iftar çadırıyla mı; ''Allah İle Aldatmak'' kitabının yazarı Sayın Yaşar Hocanın duruşuyla mı Deniz Baykal'ın kürsüden ''İslam'da türban yoktur...'' fetvalarıyla mı yapacağız?Fethullah Hoca mı aldatıyor halkı?O zaman dinle samimi ilgisi yok Fetullah Hocanın amacı ne para kazanmak mı hangi inancın mensubu o zaman?Kim bizi aldatmıyor bilen var mı?

     

    Aldatılan konumunda halk duruyor yine bu teze göre.Aldatılmak kelimesi aldatılan bakımından da iç burkan bir eksiklik gizliyor içinde.Kimi aldatabilirsiniz sorusuna aklını gereği gibi kullanmayan,bilgisiz,eğitimsiz yanlışı doğruyu ayırdedemeyen bir insan modeli cevabı verilir umumiyetle.Toplum aldatılıyorsa acı bir tablo var karşımızda.Toplumun aldatılmasından yakınanlar aldatılmaması için ne yaptılar toplum adına.Eğer samimi bir duruş varsa sitem güzel dinin kötüye kullanılmasından yanaysa halis dinin insanlara öğretilmesinde ne yapıldı geçen zamanda?İnsanların aldatıldığını dillendiriyorsan insanlar aldattığını söylediğiniz insanların yolunda yürüyorsa ondan dinini öğreniyorsa sen ne yapıyorsun bu arada?Demek ki bir sorun var ortada.Hem insanların aydınlanmasını sağlamayacaksın insanların manevi meyillerini görmezlikten geleceksin insanlara da kendilerine bu meyli anlayan,bir boşluğu dolduran dallara sarıldıklarında aldatılıyorsun diyeceksin akabinde de beni niçin dinlemiyorsunuz siteminde bulunacaksın!Bunu söyleyenlerin aklına acaba bu insanları onlara yakınlaştıran nedir ben onlara doğruyu nasıl gösterebilirim sorusu hiç mi gelmez?

     

    Birilerine bir şey anlatıyorsan kabul görmesini istiyorsan anlattıklarının ya doğru biri olduğuna inandıracaksın kendinin ya da hakikaten doğru biri olacaksın ki sözün dinlenmeye değer bulunsun.Aldatanlar dediğin kadar samimiyet taklidi yapmalısin ki doğruyu yanlışı anlatacak kadar itibar edinebilesin.Yöntem bu!...

     

    Aldatanlarla mücadele ediliyor,ediyorlar sağolsun.Ama kiminle mücadele ettikleri aşağıdan bakınca pek de anlaşılmıyor nedense?Sonra anlaşılmamaktan dem vuruyorlar biteviye.Sen mücadele ettiğini söylüyorsun da kime karşı neyle neyin mücadelesini veriyorsun?Halka karşı halkı mı dine karşı dini mi neyi savunuyorsun seni niçöin kimse tanımıyor da aldatılanları herkes her seferinde tanıyor?Yönteminde mi samimiyetinde mi savunduğun değeri anlatamamanda mı proplem var nerede?Hamasi,afaki süslü cümleler kurduğunda insanlar niçin itibar etmiyor buna?Aldatanlar nasıl cümleler kuruyor hiç dikkat ettiniz mi acaba?Sorular sorular ve herkesin kendi doğruları ve de tek olan doğruları neylersin işte!

     

    Bazısının derdi de aldatılmayı nasıl ortadan kaldırırız:E kökten halledelim dinin kendiyle savaşalım dinin kendisi başlı başına bir aldatma.Sen bunu söylerken kendi kendini aldatmadığının garantisini mesnetini göster bana ben de söylediğin her sözün doğruluğuna inanacağım.Neymiş Allah var diye aldatıyorlarmış en başta e sen de haşa yok diye aldatacaksın o zaman.Senin dediğin mi doğru şimdi?Fıkra niyetine gülünür ancak böyle bir yöntemle halkı aydınlatmaya...Din olgusunu ortadan kaldırabilirsen halka anlatabilirsin amenna gayen hasıl olur bu noktada.Yok kaldıramıyorsan ya hakiki dindar olup halkı aydınlatacaksın ya da dindarmış gibi görünüp halkı aydınlatmaya çalıştığının nutuğunu atacaksın halk da diğerlerini bırakıp sana inanacak(Bu sefer de sen kandıracaksın...) ya da bu işi bırakıp başka alanlar da aydınlatma işini üstleneceksin eğer sen aydınlandıysan ki aydınlandıysan emin ol o ışık bir şekilde gösterir kendini samimice tüm berraklığıyla...

     

    MUHABBETLE...

  8. benim bildigim Afganistana dogru yol aliyorlarmis bir kismida irana deli.gif

     

     

    ...................

     

    Bakın şu irticacı arıların yaptığına, revamıdır bu modern insanlığa?Zar zor nice badirelerden sonra geldiğimiz şu muhteşem çağda arılar bizi geriye götürecekler valla.60 yıl yaş ortalamasından dört yıla hüküm giydirecekler gericiler.Birileri bunları yönlendiriyor kanımca! :lol:

  9. Arda ve Nihat'ı kapatın?. :P

     

    Geri dönmeyi biliyorlar, hem müsabakada hem de hayatta?.Şimdi bu çocuklara gerici demeyelim de kime diyelim? En güzel gericilerim benim. İki gol yedikten sonra on beş dakikada üç gol atıp kupaya geri dönmeyi başardınız fakat hepsi bu değil.

    .

    .

    .

    Ciddi bir geri dönüş yaşıyoruz, hem müsabakalarda hem de hayatta, ben ise Senden daha ileri gidemediğim için zaten Sende var olmaya devam ediyorum, istikrarla, sabırla?.

     

    bozan

    Bu kadar tatlı üslubunuzun müsebbibi nedir öğrenebilir miyim? :clover:

  10. Kendilerinin(ABD) Türkiye üzerindeki senaryoları nelermiş onları da yayınlasınlar görelim...Duruma bakar mısınız dünyanın en güçlü devleti olmak bu olsa gerek.İşi gücü bırakmış adamlar başka ülkelerle ilgili gelecek senaryosu yazıyorlar araştırma yapıyorlar sonra da bak sizinle ilgili bunları düşünüyoruz buyrun tartışın diyorlar.Bu araştırmanın raporun kendilerine faydası ne kendilerine faydası yoksa üzerlerine niçin vazife oluyor bizim geleceğimizle ilgili yaşayacaklarımız?Biz neler yaşayacağımızı bu adamlardan mı öğreneceğiz?Garip bir durum valla!

     

    MUHABBETLE...

  11. Baçörtüsü(türban ya da kişiye kalmış) değişikliği iptali laiklik ilkesi maddesine aykırılıktan iptal edildiyse buna bağlı olarak da AKY'ye açılan davada ''Laikliğe aykırı eylemlerin odağı olma hususnda başörtüsü en önemli olgu olarak vurgulanıyorsa...'' ve bu sebepten eğer ki kapatılırsa Bu konuya müdahil olan MHP hakkında bir şey yapılmaması veya yapılmayacak olması ne kadar hukuki mantık içerir?Bu yasanın müdahillerinden biri de MHP'dir değil mi?Bir eylemden dolayı bir karar verilecekse o eylemi yapan herkes için aynı hükümler geçerlidir herhalde.Sadece hukuğun adilliği bağlamında bir soru...Şu kapatılsın bu kapatılmasın mevzuna girmiyorum bu noktada...

     

    MUHABBETLE...

  12. "Dindar" olmak ya da "Dinsizliği seçmek", genel olarak kişinin yetiştiği ortam ile ilgilidir birde...

    Siz bilgiye hiçbir şekilde, dini reddetmesi için gerekli bilgiye ulaşamayan bir insanın Dini reddetmesini,

    Ya da kişiyi Bilim Adamı yapacak edinimlerden uzak olan bir kimsenin Bilim adamı olmasını bekleyemezsiniz...

     

    O yüzden zeki olmasına rağmen, Tanrı'ya sıkı sıkıya inanan insanlar çoklukla var...

     

    Ben zekadan çok bilgiye erişime ve kişinin yetiştiği ortama, yetişme tarzına bağlıyorum...

     

    Saygılarımla...

     

    Yukarda yapılan araştırmada nedense sadece zeka değişkeni vurgulanmış.Yetiştiği ortam,yetişme tarzı gibi değişkenlerle zeka değişkeni arasındaki inanca etki etme oranı ilişkisinden hiç bahsedilmemiş.Bir düşünceye temel olması bağlamında içinden zeka değişkeni ön plana çıkarılmış ve bilimsellik havası katılmış.Şimdi ben o yazıyı okuyup yorumladığım da :''Hııımmmm, bak inanmayanlar daha zeki inananlar zeki değil.''yorumunu çıkardığımda ya da birileri genel geçer yorum olarak sunduğunda zekice bir iş yapmış olmam söylenen de zekice olmaz bence.

     

    MUHABBETLE...

  13. Başörtüsüyle ilgili-yineleyeyim bazıları buna karşı değil türban diyeyim-değişikliği ya da serbestiyi CHP yapsaydı getirseydi eminim ki böyle bir karar çıkmayacaktı ve bu konu değiştirilemez maddeler bağlamında değerlendirilmeyecekti.Ki bir zamanlar Deniz Baykal bu sorunu biz çözeriz demişti yanlış hatırlamıyorsam.Bir bildiği var ki söylüyor. Tabi burda zikredilen çözüm kelimesinin içeriğini bugünkü anlayışı bağlamında mı söylüyordu onu bilmiyorum.Başörtüsünün laiklikle bence doğrudan ilgisi yok ama ilişkisi kurulabilir mi ki kuruluyor bugün.Başörtüsü meselesinde meseleyi hangi zihniyetin sahiplenmesi bağlamında zemin değiştirdiği gün gibi aşikar.Bugün yargılanan ya da iptal edilen başörtüsü serbestisi değil arkasındaki laiklik rejim düşmanı görülen AKP'dir.Dediğim gibi bu değişikliği CHP yapsaydı anlayış bağlamında yargılama yapılmayacaktı ve farklı bir karar çıkacaktı.Sorunlar,eylemler ideolojik kılıflar bağlamında karşımıza çıktığında değerlendirme ve yargılama zeminleri de kendi olağan zemininden çıkmakta tezahürleri de ideolojik zeminde olmaktadır.

     

    MUHABBETLE...

  14. Bence zeka ve din ilişkisi bağlamında yapılacak bir araştırmanın sadece bu değişkenlere bağlı olarak sonucun değerlendirmesinin yapılabilmesi için şöyle bir araştırma daha doğru ve inandırıcı sonuçlar verir diye düşünüyorum.Deneye iki çocuk kullanılsın.Bunlardan biri diğerinden zekaca üstün olsun.Bu cocuklara ideolojiden,dinden inanç kültüründen arındırılmış eşit bir eğitim verilsin.Bu çocukların yaşamı şu anki hayattan kopuk olsun hiçbir ilişkileri olmasın hayatla ki değişkenleri kontrol edebilelim.Bu çocuklar büyüdüğünde hayatla ilgili sorgulamaya başladıklarında ya da hayatı anlamlandırmaya başladıklarında inanç bağlamında hangi açılımları yapıyorlar gözlensin.İnanma duygusu hangisinde daha fazla tezahür etmektedir bu da gözlensin.Acaba nasıl bir sonuç çıkardı?

     

    Bu çocuklara 20'li yaşlarında din anlatılsın mesala.Bu bağlamda zekaca alt düzeyde olan anlatılanları daha kolay kabul edecektir ve daha kolay inanacaktır mantıki bağlamda.Zekaca üstün olan diğerine nazaran anlatılanları biraz daha sorgulayarak,anlamlandırmasını daha doğru yaparak karar verecektir.Eğer ki inanırsa inancı diğerinden daha sağlam ve anlamlı olacaktır.Eğerki inanmazsa bunu da zekasına bağlamak mümkündür.Ama şöyle bir sonuç genel geçer sonuç mudur:Zekaca üstün olan zekası nedeniyle inanmadı bu sebeple zekilik inanmamayı gerektirir.Peki inanırsa hangi anlam çıkar?

     

    MUHABBETLE...

  15. Başörtüsünün- bazıları buna karşı değil türban diyeyim-değiştirilemez olan 2. madde ...laiklikle hukuği direkt bir bağlantısı var mıdır?Hukuki direkt bir bağlantısı yoksa başörtüsü laikliğe karşı suç potansiyeli taşıdığı için mi yasa buna dayanılarak iptal edilmiş olabilir?Suç potansiyeli taşıyor mantığıyla hukuki bir karar verilebilir mi,hukukçu arkadaşlar cevaplayabilir mi acaba?

     

    MUHABBETLE...

  16. Anayasa yargısına karşı olanlar da mevcut; ya da en azından Türkiye açısından parlamento etkisi savunanlar da var(çünkü bizde yasama 61'den farklı olarak tamamen etkisiz durumda AYM üyelerinin atanması açısından)...

     

    Değişmez, mutlak gerçekler gibi hukuki kurumları ele almayınız; mesela anayasa yargısına sosyolojik çok güzel bazı yaklaşımlar var "merkez-çevre" odaklı; bunları bu başlıkta açacak değilim ama birileri Türkiye'de özellikle belirli kesimlerin kullanıp durduğu kalıpları almış arkasına "hukuk bilimi" yapıyor burada kendince!!!

     

    Hukuku mistikleştirmenin çok güzel örneği mevcut işte; sanki bunlar din buyrukları gibi algılanıyor da gayet mantıklıca ama hukukçuların kalıplarına uymadan yapılan samimi eleştiriler yok sayılıyor; halbuki yine hukukçular içinden bunları dile getirenler de çok...

     

    Kemal Gözler AYM'ye karşı; hiç olmadı parlamento da üye atasın diyor, böylece biraz daha demokratik bir meşruiyet kazanır; Sami Selçuk AYM mizin hukuki yorum açısından sorunlu yaklaşımını uzunca açıklıyordu 367 kararı üzerine yazılan bir yazıda...

     

    Diyeceğim o ki; burada AYM hakkında kuşkulu olan üyelere fazla yükleniliyor ve yine her konuda olduğu gibi "bilimsel"liğin arkasına sığınılıyor tabi "bilimsel"in "işe gelen" kısımlarıyla yine her zamanki gibi... :stuart:

     

    :zorro:

     

    :clover:

  17. Ben böyle bir şey söylemedim. Anayasanın neresi müphem? Müphem bulduğunuz bir maddeyi söyleyin, açıklayalım. Dünyada yoruma açık olmayan ise tek bir cümle yoktur. Siz bana herhangi konuda herhangi bir cümle kurun, ben onu size elli türlü yorumlayayım...

     

     

    Tamam şimdi anladım Demirefe.Eğer Akp bu gibi değişiklikler yaparsa anlaşılmaz hale gelir diyorsunuz sanırım?

  18. Anayasa Mahkemesi’nin son kararı, sadece Anayasa Hukuku-Siyaset ilişkilerini değil, Türkiye’nin kuruluş ve var oluş felsefesini de kapsayan bir karardır...

    Yani hukukun ideolojisi olmaz, olamaz...

    Yoksa AKP zihniyetinin hukuka mudaale etmeye kalkması sonucunda düşeceğin durum yukarıda bahsettiğim gibi 20. yüzyıl Almanya ve günümüz İran'ıdır...

     

    Umarım anlaşılmıştır...

     

    Saygılar...

     

    Anayasa Mahkemesi bu kararı alırken Türkiye'nin kuruluş ve varoluş felsefesini mi ön planda tutmuştur, yoksa ideoljisi olmayan hukuğun üstünlüğünü mü?

     

    AKP'nin hukuğa ya da yasalara müdahale etme hakkı yok mudur?Yoksa bu ülkede yasama organı mı değiştirilmiştir.Yasama organı Meclis'se AKP'nin yasa yapma yetkisi neden yoktur?Yasa yapmak hukuğa müdahale mi etmektir?Hukuğa müdahale edilemeyecekse demokrasilerde niçin yasama organı vardır?Örneğin 550 milletvekili yeni bir Anayasa yapabilir mi?550 yeni bir Anayasa yapabiliyorsa 411 milletvekili bir maddeyi niçin değiştiremiyor?Anayasa'ya aykırı özellikle laikliğe aykırı bir yasal düzenleme yapıldığı vurgulanıyorsa 411 milletvekili laiklik düşmanı mıdır?Laiklik düşmanı ise bunlar, Meclis fesh mi edilmelidir?

     

    MUHABBETLE...

  19. Ayrıca eklenen maddede çarpıklık var: "yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez." Yani ortaöğretim hakkını kullanmaktan mahrum edilebilir öyle mi? Bu maddeyi yazanların hukuk bilgisinden vaz geçtik, mantıkları çalışır durumda mıymış acaba? İyi ki anayasa mahkemesi var, yoksa anayasayı neye çevirecekler belirsiz...

     

    Anayasa Mahkemesi sizin de tasvip etmediğiniz yoruma açık,müphem Anayasa'nın neyini koruyor Sayın Demirefe?

  20. Sayın Fuzuli; Bu değişikliklerin Laikliği hedef alıp almadığı tartışılabilir. Değiştirilen metinlerde doğrudan birşey yok ama bu önemli değil. Bir işlemin yok hükmünde olması ile butlan olması arasında farklar vardır.

    .

    .

    .

    Size kızan hukukun hakkından geliyor...

     

    Sayın Karabekir düşüncenize katılıyorum yukarda verdiğim açıklama tasvip ettiğim bir açıklama değildi.Olayın vehametini görmek açısından bir örnekti.Sayın öğretim görevlimiz öyle dedi bu da onun hukuki bireysel gerekçesi...Bu nasıl bir iştir ki her akıl kendi düşüncesine temel olabilecek bir açıklamayı maddeleri yorumlayarak yapıyor?Her seferinde soruyorum Anayasa maddeleri Anayasa'nın kendisi bu kadar kişsel yoruma açık olabilir mi?Hukuk bilimi öznelliği bu kadar mı ön planda tutuyor evrenseliği vurgularken?

     

    MUHABBETLE...

  21. KPSS 2008

     

    SORU: Anayasa Mahkemesi ve kararlarıyla ilgili olarak 1982 anayasasına göre hangisi yanlıştır.

    .

    .

    .

    22 Temmuz seçimleri başıma bela olmuştu sanırım 2009 seçimleri daha da bela olacak...

     

    Sayın Karabekir geçenlerde Kanal 7'deki programda ismini tam hatırlayamayacağım bir öğretim görevlisi şekil bakımından şu şekilde izah etmişti:Bu yasanın şekil olarak zaten teklif edilmesi bile yanlış.Yasanın diğer şekli özelliklerini incelemeye gerek kalmadan Anayasa'nın değiştirilemez ilk dört maddesinden ikincisini laikliği hedef alan bir yasa olduğu için başta yok hükmünde bir yasa demişti,dolaylı yazıyorum...daha buna benzer birçok şey söyledi de başka bir şey söylemesine de gerek kalmadı zaten...

     

    MUHABBETLE...

  22. Böyle yapılırsa ancak o zaman bir anlamı olur veya başka bir konuda da belirttiğim gibi bu değişiklik için mutlak çoğunluk şart deyip 550 oyu araması mümkün ;)

     

    Sayın Karabekir bir mevzuyu laiklikle ilişkilendirseniz yani bu konu laiklikle ilgili dediğiniz anda eski Yargıtay Başsavcısının dediği gibi:''...550 milletvekiliniz olsa yine bir şey yapamazsınız.''ha bu arada bunu övünerek söylüyor,sitem anlamında değil...

     

    MUHABBETLE...

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.