Odris

gerçekten de bu adamın saçları bir efsane gibi dilden dile dolaşırdı

birilerini terörist ilan etmeden önce, yaşanan bazı şeyleri sorgulamakta fayda var. sol kavramının akıllara hemen bölücü-terörist imgesini getirmesi, doğru değildir ve geçmişten bugüne devam eden sağcı politikaların ürünüdür. ben sevgili politika arkadaşımın, düşünen, sorgulayan, aklı başında biri olduğunu gayet iyi biliyorum. bu açıdan sağcı yaklaşımın bu ülkeye ne zaman birlik, beraberlik, huzur ve refah getirdiği sorusunu cevaplamasını isterim. sağ her zaman bölmüştür ve sömürüye hizmet etmiştir; bunu birilerinin söylemesi gerekiyor. yukarıdaki haberde sağcıların solculara saldırmasının neresinde haklı bir gerekçe var,şuna mantıklı bir cevap verilebilir mi?

+1

sağcılar tarafından saldırıya uğrayan bu gençleri terörist mi ilan ediyorsun sevgili kardeşim?

...Bebeğin adı nüfus cüzdanına Recep Tayyip Erdoğan olarak yazıldı. Reis Kaptan, Recep Tayyip'i çok sevdi. Hem babasının ismini taşıdığından, hem de son çocuğu olduğundan ona ayrı bir değer verdi. Öyle ki, eve sinirli geldiği zamanlarda, herkes bir kenara çekilir, sözüne itiraz etmezdi. Böyle durumlarda tüm aile Kaptan'dan çekinirdi. Ancak küçük Tayyip babasının kucağına çıktığında, o sinirli adam gider, yerine şefkat dolu bir baba gelirdi. Recep Tayyip babasını sinirlendirdiği dönemlerde ise ilginç bir yönteme başvururdu. Ferhan Çalmuk ve Ruşen Çakır'ın "Kasımpaşalı" adını verdikleri kitapta yer alan iddiaya göre, Tayyip kendisine kızan babasının ayakkabısını öperdi. Baba Ahmet bu davranış üzerine yumuşardı. Yine aynı kitapta yer alan bir iddiaya göre, bir gün komşuları Müşerref Abla'nın sözlerine kanan Tayyip mahallede sunturlu küfürler savurmaya başlamıştı. Bunu duyan babası akşam eve geldiğinde ilk iş olarak Tayyip'e ceza verdi. Babası Tayyip'i tavana astı. Burada 20 dakika kalan küçük Tayyip'i dayısı kurtardı. Kasımpaşalı dindar çocuk Recep Tayyip'in yaşamının ilk yılları, İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan Kasımpaşa'da işte böyle geçti. Kavgaları, gece alemi ve bıçkın delikanlılarıyla ünlü olan Kasımpaşa, Tayyip'in şekillenmesinde de önemli rol oynadı. ... (alıntıdır. arama motorlarında arama yapılırsa onlarca sitede yeterli kaynağa ulaşılabilir.)

link çalışmıyor hemşom

------------ çok gereksiz yere saldırıyorsun kaplan. bu şekilde taş atmanın varacağı sonuç sana bişey kazandırmaz. sağa sola saldıran, herkese düşman ülkücü takımı yukarıda anlattıklarından daha büyük işler yapmadı. bırak geçmişi şimdi.

şu hale bak yaa. ülkenin başbakanına ve hakkında konuşulanlara bak. hakikaten çok trajikomik bir durum. gerçekten de öğrenemez bence

katılıyorum. artık haberler bile gece 12 den sonra +18 (şiddet ve korku) uyarısıyla yayınlanmaya başlayacak. ve gerçekten de biri şuna edep öğretsin!

ben bu haberi buraya alıntılarken ilk tepkinin senden geleceğini düşünmüştüm, yanılmamışım rusya'ya karşı antipati duymanı anlıyorum, çok da doğaldır, söylediklerinde de doğruluk payı vardır kuşkusuz ama yine de rusya özellikle sosyal anlamda altyapısı çok sağlam bir toplum. bunu da gözardı etmemek gerekir gibi geliyor bana. köklü ve yerleşik bir devlet gelenekleri var.

kesinlikle inanılmaz ve bir o kadar da doğru. ülkenin en büyük iş adamını bir el hareketiyle yanına çağırırsın, işçilerin maaşlarını tıkır tıkır ödeyeceksin, ödemezsen millileştirme-kamulaştırma yapacağım diyeceksin. kalemi önlerine atıp çatır çatır imzalatacaksın. ben bu adamı alkışlarım. halkını iş dünyasına ezdirmeyen, iş dünyasından şahsi çıkarları olmayan, dediğini yaptıran güçlü lider alkışlanır arkadaş. bizde sokak ortasında çiftçiye ağzına gelen söylenir, anasına küfür edilir, tüsiad-müsiadla toplantı yapılıp yalakalığın binbir çeşidi sergilenir, çoluk çocuk zengin edilir gemicikler alınırken, bir çoğumuzun küçümsediği ruslara bakın.! Haberi İzlemek İçin Tıklayın

Putin fabrikatörleri hizaya çekince... İşçilerine maaş ödemeyen, aralarında ülkenin en zengin isminin de bulunduğu işadamlarını çevresine toplayan Putin, cebinden çıkardığı anlaşma metnini zorla imzalattı. Rusya'da Başbakan Vladimir Putin, ekonomik krizle mücadele için teşvik programı yerine daha etkili bir yöntem tercih etti. Putin, dün St. Petersburg yakınlarındaki 22 bin nüfuslu Pikalova kasabasına gitti, krizi gerekçe gösterip işçilerine maaş ödemeyen fabrika patronlarını hizaya çekti. Putin, patronlara "Ya paralarını ödersiniz ya da fabrikalarınızı millileştiririm" dedi. Ruslar, Başbakan Putin'i televizyonlarda dün oldukça sinirli bir halde gördüler. Birçok işadamıyla aynı masaya spor kıyafetle oturan Putin, "Sizin bencilliğiniz ve cimriliğiniz beni buralara kadar getirdi" diyerek çevresindekileri azarladı. Putin, cebinden bütün şartları devlet tarafından belirlenmiş bir anlaşma metni çıkardı ve Rusya'nın en büyük işadamına eliyle gel işareti yaptı; kağıtla birlikte kalemini de işadamının önüne atarak "İmzala" dedi. İşadamı imzayı attı ve sorun çözüldü. Pikalova ve çevresindeki fabrikalarda çalışan binlerce işçi, aylardır maaş alamıyordu. İşçiler, şehirlerarası yolu kapatarak eylem yapmış ve sorunu bizzat Putin'in gelerek çözmesini istemişti. (Alıntı-ntvmsnbc.com) Demek ki neymiş: Krizler belli bir zümreye yalakalık yapmakla çözülmüyormuş.

Ah umarım öyledir, ama bu saate kadar cevap gelmedi ben artık endişeleniyorum açık söyliyeyim

Efendim, Tengeriin Boşiq'in nickine bakıp da boş tencere tıngırdaması zannetmeyin. Kendisi Tanrı'nın bize bağışı olan tarihçi bir arkadaşımızdır. Özelliklene verip veriştirip, çaktırmadan tozu dumana katıp bir de üstüne hiç uyarı almama yönündeki başarısını 1. Rua, Odris ve '2. Rua dönemlerimde itinaylan takdir ettmişimdir; bundan sonra da takdir ederim -taş atıp da kolum mu yarulacak- Ayrıyeten, kullandığı yazı karakteri ve punta ölçüsüynen forumun özgün kişiliklerindendir. Yani dedim ya çaktırmadan verir veriştirir, boş anınıza denk gelirse ancak iki hafta sonra yediğiniz lafları anlamlandırmaya başlarsınız; mesela bana her + rep verişinde "sana neşenden başka ne için rep verilir" tarzındaki söylemi hakaret miiiii beğeni miii... "senin gibi bir kazmanın lafına değil ancak sağından solundan salladığı espirilere rep veririm ben yoksa senin gibi bir kalın kafalıya ne rep vericem" şeklinde mi anlamalıyımm yoksa "vay bitanecik arkadaşım kıvrak zekasıyla ve espirili diliyle yine ne güzel söylemiş" şeklinde mi anlamalıyım, henüz çözemedim. Ama ben pozitif bir herif olmaya gayret ettiğim için -"vay sevgili kardeşim tengeriin beni yine çok beğenmiş +rep vermiş yaawww" diye düşünmek istiyorum :D güleyim bari ... kendime ... :D

sevgili politika, bu yönde tek bir örnek dahi yok. senin bildiğin bir olay varsa bizimle de paylaş. ve eğer sağ görüşlülerin açtığı bir standa sol görüşlüler nedensiz yere bu şekilde saldırsaydı onları en çok ben eleştirirdim. kendi adıma da yanıtı mı vermiş olayım belli bir kesimi tehlikeli göstermek kötüdür evet; ama ben ne yapayım ki bu ülkenin sağı enerjisini sömürgecilerinden alıyor.

estafurullah kim terör arttığında oylarını arttırıyorsa kim bundan nemalanıyorsa, terörle güç kazanıyorsa, söylemlerine falan bakıp inanarak aldanmanın yeri yok; terörist bizzat onlardır. mhp terörle yaşayan bu şekilde ayakta kalan terör arttığında oyunu arttıran son derece tehlikeli bir oluşumdur. terörü teknik olarak desteklemek zorundadır çünkü terör olmazsa mhp'nin de yaşamını sürdürmesi imkansız hale gelir. mhp bir terörist oluşumdur. şu kadar ki tüm dışlayıcı, ötekileştirici siyasal oluşumlar bölücü terör kapsamındadır en azından öyle olmalıdır. sevgiler, saygılar benden

Sarhoş diye bırakılan kişi hayatını kaybetti Side beldesinde rahatsızlanan ve sarhoş olduğu gerekçesiyle ambulansa alınmayan bir kişinin hayatını kaybettiği iddia edildi. Sağlık Bakanlığı olayla ilgili soruşturma başlattı. DSP Manavgat İlçe Başkanı Mehmet Karakaş, Antalya'nın Manavgat ilçesine bağlı Side beldesinde tezgahtar olarak çalışan 37 yaşındaki Hasan Ödecik'in 29 Mayıs'ta iş yerinde rahatsızlandığını, bunun üzerine olay yerine ambulans çağrıldığını ifade etti. Gelen sağlık ekibindeki doktorun, ''Hasta çok alkol kokuyor, üzerine su dökün ayılsın, ben bunu alamam'' diyerek gittiğini ileri süren Karakaş, şuuru kapalı olan Ödecik'in arkadaşlarınca kaldığı pansiyona götürüldüğünü belirtti. Ödecik'in gece yeniden fenalaştığını ve arkadaşlarının jandarmayı arayarak yardım istediklerini dile getiren Karakaş, jandarma ekiplerinin de doktoru aradığını ancak bir sonuç alamadıklarını savundu. Hastanın ertesi sabah kaldığı pansiyonda ölü bulunduğunu ifade eden Karakaş, ''İnsanlık dışı bir olay yaşanmıştır. Hastanın alkol kokması tedaviyi hak etmesine engel midir'' dedi. Karakaş, ambulansta bulunan doktorun müdahale etmesi durumunda Ödecik'in hayatını kaybetmeyeceğini ileri sürdü. Bu arada, jandarma yetkilileri de olay gecesi yapılan çağrı üzerine pansiyona gittiklerini, telefonla aranan doktorun, ''Hasta alkollü, birazdan ayılır'' demesi üzerine oradan ayrıldıklarını belirtti. Manavgat Sağlık Grup Başkanlığı yetkilileri, konu hakkında bilgileri olmadığını söylerken, Sağlık Bakanlığı, 'söz konusu 112 personeli hakkında soruşturma başlatıldığını' açıkladı. (Alıntı Haber-ntvmsnbc.com)

a (adalet) ve k (kalkınma) partisi. adalet ve kalkınma partisi... ya ben gidin bu adı koyun demedim kii i. melih muhabbetine döner bu iş ben ne yapayım, adalet ve kalkınma partisi işte, a.k. partisi...

vallahi akp demedim. a.k. partisi dedim. o da mı yanlış yoksa

Bu ülkede sağ kesim her zaman emperyalizmden beslendi. bu durum dünde böyleydi bugünde böyle. Bölücülüğün en alasını yaptılar. daha önce de söylemiştim. Şu mhp denilen kökeni dışardaki oluşum terörden en çok beslenen oluşumdur. yasa dışı faaliyetlerin en büyük destekçisi bu mhp olmuştur. ülkü ocakları ve nizami alem oluşumlarıyla dışlayıcı ve bölücü siyasetini çok önceden beri sürdürmektedir. yasal faaliyet alanı terör örgütü kadardır. nitekim yasal alanı yasadışı alanından çok çok azdır. millet ve din kavramını siyasallaştırmışlar ve bu şekilde emperyalizmin bölücü parçalayıcı emellerine her an hizmet etmişlerdir, etmektedirler ve yaptıkları yapacaklarının teminatıdır.

Sayın üyeler, Önemle belirtmek isterim ki yazımda yıldızlanan bölümler EDEPLİ Başbakanımız'ın sarfettiği sözlerdir.

Erdoğan: Partime 'AKP' diyen ****** Başbakan Erdoğan, partisine "AKP" denmesine sert tepki gösterdi. Erdoğan, partisinin ismini AKP olarak kısaltanları edep dışı davranmakla suçlayarak “Onlara saygımız yok” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Belde Belediye Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kısaltılmış adının ''AK Parti'' olduğunu, ''AKP'' olmadığını söyledi. Başbakan Erdoğan, ''AKP diyenler ne yazık ki demokratik noktadaki etik kurallara uymadan, siyasi etiği hiçe sayarak bunu edep dışı söylemektedirler. Bu kadar açık ve ağır söylüyorum. Çünkü bizim Yargıtay Başsavcılığı’nda olan kısaltılmış adamız AK Parti'dir. Herkes bunu böyle yazmaya mecburdur. Böyle yazmıyorsa bu edebe, adaba sığmaz. Benim yasal olarak kısaltılmış adım neyse onu söylemeye mecbursun. O zaman iftira atıyorsun. Bizi olmadığımız şekilde gösteriyorsun. Olmadığımız bir isimle anmaya çalışıyorsun. Şüphesiz ki tabii bizim onlara saygımız olmaz.” (Alıntı haber-http://www.ntvmsnbc.com/id/24972621/) Bu A.K. Partisi'nin kısaltamasını bir türlü doğrultamadık. ****** ahlaksızlık diz boyu. Başbakan çok önemli bir memleket meselesine daha parmak atmış. A.K. Partisine ****** edip durmayın kardeşim. Şu partiyi bir dönem daha seçelim bakın görün o zaman memlekette ne ****** kalacak ne de ahlaksız. Sayın Başbakan, ananı da alıp gitsen artık diyorum; Amerika'ya falan...

SAĞ GÖRÜŞLÜ FAŞİZANLARIN TERÖRÜ Kızılay Meydanı'nde olaylar bugün de sürdü Yüksel caddesinde esnaf ile öğrenciler arasındaki gerginlik durulmuyor. Dün yaşananları protesto etmek için toplanan grup ile polis arasında yine gerginlik çıktı. Bir emniyet amiri ve bir genç olaylarda yaralandı. Yüksel Caddesinde dün akşam yaşanan olayların devamında bugün çıkan kavgada biri emniyet amiri iki kişi yaralandı. Dün Kızılay Konur Sokak’ta üç ayrı grubun açtığı standa müdahale eden ve bölge esnafı oldukları öne sürülen sağ görüşlü kişiler ile stand başında bekleyenler arasında kavga çıkmış, olayla ilgili 18 kişi gözaltına alınmıştı. Olayların ardından bugün öğle saatlerinde çeşitli sivil toplum örgütlerine üye kişiler stand önünde toplanarak, olayları protesto eden basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından bir süre daha slogan atan eylemcilere, elinde "sallama" olarak tabir edilen kesici alet bulunan bir kişi saldırdı. Bu sırada emniyet amiri Mehmet Işık saldırganın elindeki aleti almak için müdahale etti. Gruptakiler de saldırganı linç etmek istedi. Saldırgan ile müdahalede bulunan Işık yaralandı. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırıldı. Bu sırada polis, gruba göz yaşartıcı gaz sıkarak müdahale etti. Gruptakilerin taşla karşılık vermesi üzerine Konur Sokak, Mithatpaşa Caddesi ve Yüksel Caddesine açılan sokaklarda polis ile gruptakiler arasında kovalamaca yaşandı. Mithatpaşa Caddesine yönelen gruba Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı’ndan (TOMA) tazyikli su sıkıldı. Eylemciler ile polis arasında çıkan olaylar devam ederken, olayların gerçekleştiği yerdeki esnaf dükkanlarını kapatarak koruma altına almaya çalıştı. GECE NE OLMUŞTU? Ankara'da Yüksel Caddesi ile Konur Sokak'ın kesiştiği yerde bıçak, taş ve demir sopaların da kullanıldığı karşıt görüşlü gruplar arasında çıkan kavga, gergin saatlerin yaşanmasına neden oldu. İddiaya göre, ellerinde "sallama" tabir edilen bıçak, taş ve sopalarla Konur Sokak'a gelen yaklaşık 30 kişiden oluşan sağ görüşlü bir grup, Devrimci Liseliler'in standına saldırdı. Bunun üzerine iki grup arasında çıkan taşlı, sopalı saldırıya müdahale eden güvenlik güçleri havaya ateş açtı. Sağ görüşlü grubun saldırısı üzerine ara sokaklara kaçan solcu grup çevredeki binalara sığındı. Biber gazı kullanılan ve panzerlerden su sıkılan kavgayla ilgili 18 kişi gözaltına alındı. Kavga sırasında kolundan bıçakla yaralanan bir kişiye olay yerine gelen ambulansta müdahale edildi. Olay sırasında bir başkomiserin de yaralandığı bildirildi. Çatışma sırasında çevredeki bazı dükkanların da camları kırıldı. Görgü tanıkları kavgaya bazı esnafların da katıldığını iddia etti. (haber alıntıdır-milliyet.com.tr)

kesik korkusu, bravo! uzun süredir araştırıyorum ama hiçbir bilgiye rastlamadım. bilgisi olan var mı?

iyi yolculuklar