rina tarafından postalanan herşey
-
Güne güzel başlamak....
OĞLUMA ÖĞÜT Goncayı toprağıyla sev Dünya küçücük bir ev Bu âlemde bize görev İyi insan olmak oğlum! .. Keser çivi çaksın bırak Baltayı kendine rehber yap Mataranı helâl doldur Çölde serâp görme oğlum! .. Kopsa başın,yalan deme Acından öl,haram yeme Büyüğe kötü söyleme Sözün sana döner oğlum! .. Sevginin önünde eğil Onu en aziz varlık bil Kâinat nefretten değil Sevgiden var oldu oğlum İnançlarını yitirme Dostuna dost ol..bitirme Sahteliği gör..götürme Asıl asla döner oğlum! .. İnsanlık gelişmez sensiz Öğren şöhretsiz,isimsiz Ruhlar var gezer bedensiz Dünyayı boş sanma oğlum! .. İnsanın ırk'ı yok,milliyeti de Her milletten iyi de var,kötü de Burda eğer ölçü inançsa,dinse En son en iyisi bilinir oğlum! .. Güz gelince düşen yaprak İlkbaharda nasıl doğar,bir bak Bunu doğa yapar diyen ahmak Rehberin olmasın oğlum! .. Akıl,ilim,irfanı seç Bunlarda en önlere geç Bilgi çağı denen süreç Seni takip etsin oğlum! .. Ayağına taşlar değsin Düşürmesin,sendeletsin Dünya istediği yere gitsin İnsan kalmayı bil oğlum! Hakkım deme,Hâk bilmeden Hakkın olmaz,Hâk vermeden Hakkı Hâk'tan öğrenmeden Hâk'ta,hakkın olmaz oğlum! .. Bildiğim dualar sizde Özlemim,isteğim sizde Babam cahil bilmemiş de Vasiyetiymiş de oğlum! .. En nihayet kendini bil Bilgelik önünde eğil Bu dünya öyle boş değil Boş diyene kanma oğlum..! ALINTI...
-
GÜNAYDIN
Sabah günaydın ve hayırlı cumalar iletimi yazarken ne yazıkkı elektriklerim kesildi... kaldım tünaydın iletime tünaydınlar arkadaslarr... Sevgili AED; Sevgili birvarmışhiçyokmus; Sevgili Aries; Gönül sayfanızın en güzel yerini dolduracak güzel bir hafta sonu diliyorum.... Sevgiyle kalınız ama hep böyle sıcak ve içten....
-
Karanlık Şeyler Söylüyorum
AYRILIKLARIN ŞAİRİ Ben ayrılıkların şairi, Yalnızların ozanıyım. Sen, sen masallar okurken daha, Ben acıların yazarıyım. Haklısın, aramızda dağlar, denizler var, Haklısın, aramızda uçurumlar. Senin sevdaların, üç günlük masal, Benim sevdalarım, Allah'ına kadar. Elma şekeri mi sandın aşkı, Ne şiirin şiir, ne şarkın şarkı. Hele bir kırılsın, hele bir kırılsın feleğin çarkı, İşte ben o zaman görürüm seni. Halâ tahta masalara yazıyorsam adını, Aşk kitaplarında arıyorsam tarifini aşkın, Kahır mektuplarında yeniden buluyorsam seni, Islak mendillere siliyorsam göz yaşlarımı, Eyvahlar çekiyorsam her biten aşkın ardından, Bana sor yalnızlığı, Ayrılığı bana sor diye haykırıyorsam, Ve sabahçı kahvelerinde bir çay gibi demliyorsam hasretini, Ve inadına özlüyorsam, o çay karası gözlerini, Bil ki, bu seni erkekçe sevdiğimdendir. Bu benim ilk aldanışım değil, Bu benim son yıkılışım değil, Bırak bu sahte gözyaşlarını, Bırak bu masum bakışlarını. Üzülme, benim için üzülme, Üzülme bu son için üzülme, Ben, ben, ben yeterim kendime Varsın da bir dağ gibi büyüsün hasretin içimde, Varsın da her gece Bir kemanın tellerinde ezilsin kalbim, Varsın da bir daha değmesin ellerim ellerine, Asla pişman değilim. Hatırla, bir adam diyordun hatırla, Ömür boyu sevsin beni ömür boyu, İşte o deli, işte o çılgın, işte o adam benim. Çünkü ben, Çünkü ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim. Ahmet Selçuk İlkan
-
Hayat kayar ellerinizden.!.
hani, bir kitap okumaya başlarsınız... ilk satırlarda çeker sizi içine... öyle güzeldir ki anlatım… tüm gerçeklik bir yana... o kurgunun içine kapılır gidersiniz... öyle kapılırsınız ki... uzaklardan bir el uzanıp tutar ellerinizden... alıp götürür… uzaklara… kokusu ulaşır size dağların,denizin,çiçeklerin... bir meltem okşayıp geçer teninizi... dokunuşları hissedersiniz ya yüreğinizde... hani, bilseniz de kurgu olduğunu... o akışı bırakmak istemezsiniz... bir yandan merak edersiniz ... "ne olacak?" bilirsiniz oysa... hiç bir şey olmamıştır... olmayacaktır... her şey sadece ihtimaller bütünüdür... ve o ihtimaller öyle yaşanılası… ve o kurgu öyle gerçektir ki.. yaşadığınız ana baskın çıkar ya... ama nedense... “son” önemlidir hep... o kitabın da sonuna ulaşmak istersiniz... diğer yandan o kitabı bitirmek , o hayali tüketmektir… bilirsiniz…. her sonun bir tükeniş olduğunu öğretmiştir hayat size... okumak - okumaya kıyamamak bir çelişki olur içinizde... oysa, çelişki daha çekici kılar o kitabı... daha bir özümsemeye başladığınızı hissedersiniz o noktadan sonra okuduklarınızı... her sayfada “son” a biraz daha yaklaştığınızı bilerek… her sayfada biraz daha kaybederek… her sayfada biraz daha tükenerek… ve içiniz burkularak o “son” sayfa… kitabın arka kapağını kapatırsınız usulca… siz dışarıda kalansınızdır… her şey ilk sayfa ile son sayfa arasında, avuçlarınızdadır şimdi… sımsıkı tutarsınız birkaç dakikalığına ellerinizde… bazı ilişkiler gibi… hani, bitmesine kıyamadığınız… tüm güzelliğine rağmen devam edemeyeceğini… gideceği bir yer olmadığını… sadece bir ihtimalin yaşandığını bildiğiniz… bir ilişki gibi… yüreğinizden bırakmak istemeden… ama artık sadece dışından bakarak… sımsıkı sarıldığınız birkaç dakika gibi… ve sonra… bir hayat kayar ellerinizden… kütüphane raflarındaki yerini alır… ara sıra sayfaları yeniden karıştırılmak üzere… ALINTI... Biraz daha büyütmüştüm yaramı Bende gözlerin kaldı o şarkının sözleri Bu biraz da kendimi seninle tanımlamak gibidir Orda saklıdır dünyanın bütün hazineleri Kutlu bir mirastır elbet Bir ömür yetmez anladım Yazmak için bütün sen'leri.
-
Güne güzel başlamak....
Sevgili Birvarmışhiçyokmuş; Teşekkur ederimm Gönül gözüyle görmesini bilenlere gelsin...
-
Karanlık Şeyler Söylüyorum
AYNALARDAN UZAKTA Şimdi en açık renginde gözlerin Şimdi benimlesin tüm kaygılardan uzak Anlatılmaz bir şey var aramızda hazin Şiir gibi bir şey seninle yaşamak Bulutsuz bir gökyüzüdür güzelliğin Yıldızların en parlak olduğu zamansın Denizlerim senin kıyılarında sakin Bırak ellerini avuçlarımda kalsın Çirkin olan,fena olan ne varsa unut Gözlerimin söylediği şarkıyı dinle Ellerimizde sevgi içimizde umut Bütün iyilikleri paylaşalım seninle Aşkın büyülü sesini duyuyor musun Şimdi onun gülleri açan güz bahçelerinde Gitme ki günlerimiz gecelerimiz olsun Çoban kulübelerinde balıkçı kahvelerinde Varlığın dudaklarımda bir bal tadı Yokluğun en korkuncu ölümlerin Senden başka dindiren olmadı Acısını içimde kanayan yerin Benimle kal zaman bitinceye kadar Benim ol yüzyıllar ve çağlar boyunca Bir ömürdür seninle geçen dakikalar Ölümden güçlüyüm sen yanımda olunca Şimdi öyle büyük ki beraberliğimiz Nabzın benim bileklerimde vurmakta Artık bütün kaygıların ötesindeyiz Benimle en güzelsin aynalardan uzakta Ümit Yaşar OĞUZCAN
-
GÜNAYDIN
ArKaDaŞlAr Günaydın sizlerede
-
GÜNAYDIN
Sayın gülbudak; Günaydınlar efendim, yaşama sevincim adına da teşekkurlerr... Aynı dilekler benden de size
-
Güne güzel başlamak....
ÜMİT TAŞI Küçük çocuk,deniz kenarında gördüğü yassı bir taşın güzelliğine hayran olmuştu. Mutlaka bir mücevherdi bulduğu. Şekli de bir insan kalbi gibiydi. Üstelik de parıl parıl parlamaktaydı. Çocuk, taşı avuçlayıp evine koştu. Ve onu büyük bir heyecanla babasına uzattı. Adam, yavrusunun soğuktan morarmış avucundaki taşın, birbirine sürtüldüğünde kıvılcım çıkartan bir çakmak taşı olduğunu hemen anladı. Fakat bunu ona söyleyemedi. Küçük çocuk, rüyalarını süsleyen bisiklete kavuşmak için elindeki taşı satmak istiyor ve o paranın bir bölümüyle, bir de top alacağına inanıyordu. Fakat babası buna yanaşmıyordu. Çocuk, işin kendisine düştüğünü anladığında, tatilde simit sattığı çarşıya gitti. Kuyumcu vitrinleri, göz kamaştıran ışıkların aydınlattığı altın kolyelerle doluydu. Bir de, elindeki taşın çok daha küçük olanlarıyla süslenen pahalı yüzüklerle. Çocuk, en gösterişli mağazayı gözüne kestirdikten sonra, bir süre vitrin önünde bekledi. İçeride, dükkan sahibi olduğu anlaşılan bir adam vardı. Müşteri olarak da, kürk mantolu bir hanım. Küçük çocuk, biraz sonra içeri girdi. Ve cebinden çıkardığı taşı dükkan sahibine uzatarak: —Bu pırlantayı deniz kenarında buldum efendim! dedi. Eğer isterseniz size satarım. Adam, taşa uzaktan bir göz atıp: —O sadece basit bir çakmak taşı, dedi. Bütün sahil o taşlarla doludur. —Hayır!. diye atıldı küçük çocuk. İsterseniz ıslatın. Ne kadar parladığını göreceksiniz. Dükkan sahibi, zengin müşterisini kaçırmaktan korkuyor ve çocuğu kolundan tutup atmayı planlıyordu. Kadın, onun niyetini sezmişti. Çocuğun taşına yakından bakıp: —Tam istediğim şey! diye gülümsedi. Onu bana satar mısın? Küçük çocuk, taşının gerçek değerini anlayan biriyle karşılaşmış olmaktan son derece mutluydu. Kadının cebine doldurduğu paralar ise, aklını başından almıştı. Defalarca teşekkür ettikten sonra, koşarak uzaklaştı. Kadın, elindeki taşı kuyumcuya vererek ona bir zincir takmasını istedi. Belli ki, mücevher gibi taşıyacaktı. Dükkan sahibi, yapmış olduğu ikazı anlamadığı için, kadının aldandığını düşünüyordu. Bu yüzden de: —Söylemiştim ama tekrar edeyim! dedi. Satın aldığınız şey basit bir taştır. Kadın, önce pırlanta kolyesine, daha sonra da yüzüğüne bakarak: —Zannetmiyorum!.. dedi. O taş bence bunlardan çok değerli. Çünkü küçük bir çocuğun ümidini taşıyor. CÜNEYD SUAVİ
-
Anı Defteri
Aries .. "yavrum kuzum seni ÇOK ÖZLEDİM."benim bittiğim AN...... __________________________________
-
kibrit çöpleri.!
Sevgili birvarmışhiçyokmuş; Herzamaki zerafetinizle yine yorumunuzu yapmışsınız.. "Yakmak için yanmak gerek,yanmayan,yakamaz"dogru söze ne denir efendim kelamınız için kaleminize sağlık.. Dün işlerimin yoğunluğu sebebiyle günün aydın olmadığı , yani gece karanlığında yıldızların gökyüzünde cirit attığı o muhteşem saatinde teşrif ettim, o yüzden günaydın başlıgına gecenin o saatinde yorum yapmamın biraz komik kaçacagını düşündüm ve yorum yapma hakkımı baska bir başlıkta kullanmaya karar verdim... fakat sizi izlemem tabiyki buna engel degil,arkadaşlarımın profillerine ve bloglarına bıraktığınız incelemelerinizi, nazik iltifatlarınızı pür dikkatle takıp ediyorum...ve sizi çözmeye çalışıyorum ama lakın sizi çözmek ne kelime sizin o ince kaleminizi anlamak imkansız... Kuzum söylermisiniz o kadar iltifat dolu sözleri nerden buluyorsunuz .. O kadar birikim bu yaşta demekkı kendınızı iyi yetiştirmişsiniz yada bu işin ustasısınız... sizi kutlarım efendim
-
kibrit çöpleri.!
Ben kibrit çöplerini insanların yaşantılarına benzetirim. Kibrit kutusu insanın yaşadığı toplumu ifade eder bir bakıma... Bazı kibrit çöpleri vardır bir amaç için yanarlar, kimi bir sigara yakar, kimi bir ocak, kimi boş yere yanıp tükenir hiç bir işe yaramadan. Kimi ise bir ormanı, bir evi, büyük bir alanı yakar kül eder,kendisiyle birlikte. Kibrit kutusunu açıp baktığınızda hepsi aynı gibi gözükse de birbirinden farklı kibrit çöpleri vardır. Bazıları yanamayacak kadar incedir yakarken kırılır zannedersiniz ama bilir misiniz en iyi onlar yanar. Bazıları da epeyce kalın. Zannedersiniz ki yanınca yeri göğü yakacak ama yakınca bir bakarsınız foss diye bir ses çıkarır kendisini bile yakamaz. Sadece ucundaki kimyasal madde alev bile almadan kararır gider. Kimileri eğri büğrüdür ama yine de bir kibrit çöpünden beklenen fonksiyonları eksiksiz yerine getirirler. Her zaman en üstteki kibrit çöpleri ilk önce yanar. İşte insan yaşamı da bu kibrit çöplerine benzer, kimi insanlar vardır kendinden beklenileni asla yerine getiremezler, kalın kibrit çöpü gibi kendi kendilerini yok eder giderler, kimi insanlar vardır bir lambanın fitilini yakarlar kendileri yok olup gitse de ışığı kalır.Eğri ve kırık kibrit çöpleri gibi sakat insanlar vardır aramızda yaşayan, onları şekilleriyle değil işlevleriyle değerlendirmeliyiz neyi yaktığına bakmalıyız. Kibrit kutularını içinde yaşanılan topluma benzetmiştim; ıslak bir kutudaki kibriti istediğin kadar uğraş yakamazsın demek ki içinde yaşanılan toplum insanıistemese de çok etkiler. Bazı kibrit çöpleri de aykırı insanları ifade eder tüm kibrit çöpleri aynı yöne bakarken onlar tam tersine bakar kutuda. Kutu açıldığında ilk önce onlar göze çarpar ve herkesken önce yanarlar.Aykırılık başa beladır. Bazı kibrit çöpleri birbirine yapışmıştır dikkat ederseniz onlar da kafadar insanlar gibidirler kanka misali biri yanınca diğeri de yanar. Ama en tehlikelisi kendiyle birlikte kutuyu da yakan kibrit çöpleridir. İçinde bulundukları toplumu çökertirler. Bazı kibrit çöplerinin ucunda kimyasal maddesi yoktur. Ne yaparsa yapsınlar yanamazlar. Toplumun içerisinde ot gibi yaşar giderler. Toplum nereye onlar oraya. ACABA SİZ HANGİ TÜR KİBRİT ÇÖPÜSÜNÜZ HİÇ MERAK ETTİNİZ Mİ ? ALINTI...
-
GÜNAYDIN
İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.. günaydınlar
-
GÜNAYDIN
Tesekkurler sevgili AED; tünaydınlarrrr
-
Öyle biri ki......
biri... öyle biri ki... renkler yok... umutlar gürültüyle kırıldı ama içimde çıt yok... susuldu... susandı yarın'a... yarın nerde? kayıp mı olduk, hiç mi yoktuk? kim keşfetti bölündükçe çoğalan dertleri ve kim öldürdü paylaşıldıkça çoğalan sevgiyi? herkes nerde? bir yanlış üç doğru mu götürüyordu öteden beri? herkes yalnız mı? herkes kendi içinde kalabalık mı? kaç kişiyim? diye ben değil, içimdeki binlerce "ben" soruyor ayrı ayrı... tek yürek, tek beden... doğurgan mıyım kendimi çoğaltmakta? bir tanesi bana aitti, onu özlüyorum... başka şeyleri de özlüyorum... nerdeyiz biz? ruhumda isyankar ilanlar; BİR KAHRAMAN ARANIYOR... kendime, kendim olmayan diğer "ben"lere yetemiyorum... biri gelip beni toparlar mı? bir şey bir mucize gibi gelip bana dokunur mu? şimdi çok geç kaldım hiç inanılmamış bir hayat yaşamak için... tümden vazgeçmek de olmaz... sıkışıp kalınmıyor, dünya daralıyor... sürekli gri tonlar, kırmızı ve siyah... benim açık mavilerim nerde? böyle değildi... gittikçe bana ait değilmiş gibi bakıyorum geçmişe... bir tek ben mi? diye soramıyorum... değilim biliyorum... herkes bir tenhada arkasını dönüp ağlıyor... herkes aynı tenhada kendini bırakıp kaçmak istiyor... haykırsam şimdi sokağa çıkıp maskelerin düşmesi için... en büyük gerçeğimizi mi gömdük içimize? kaçıyoruz mutsuzluğumuzla yüzleşmekten, işimize gelmiyor kendimizle uğraşmak... ama ben korkuyorum... benim adıma yaşanmış bir hayat istemiyorum... böyle değildi... biri geldi gökyüzümü çaldı, denizlerimi içti... biri büyülerimi bozdu... biri... öyle biri ki... aynaya bakınca görüyorum ama TANIMIYORUM... Avuçlarımda uçurum kokusu, Kendimden düşüyorum. Bir masala uzanıyor sevmelerim, Aşktan çaldıklarım dikiliyor karşıma, Kaçak şehirlerin adressiz yüreği oluyorum. alıntı...
-
DUA.!.
Sevgili Aries; Teşekkur ederim..Sevgi yıldızları çok hoş
-
GÜNAYDIN
Güzel bir pazar geçirmeniz dileğiyle... Günaydınlar
-
DUA.!.
Gönül sayfam diye adlandırdığım bloğum ruh halime göre akış gösteriyor şu anda da dua'ya ihtiyacım vardı. Ve ekledim... Teşekkur ediyorum efendim
- DUA.!.
-
Belki de.!.
Sevgili birvarmışhiçyokmuş ; sizide efendim yüreğinize sağlık
-
GÜNAYDIN
Günaydın teşekkurler sizinde efendimm
-
GÜNAYDIN
Teşekkurler radyam sanada canım..
- GÜNAYDIN
-
GÜNAYDIN
Günaydın sizede... Teşekkurler efendimm bir tanesine razıyken bahçesi gelmiş
- GÜNAYDIN