Zıplanacak içerik

ftoyd

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

ftoyd tarafından postalanan herşey

  1. 30 - Hûr çoğul isminin (ki hem eril, hem de dişildir) bu şekilde çevrilmesi konusunda bkz. bu terimin Kur'an'da ilk defa geçtiği 56:22, not 8 ve ayrıca 56:34, not 13. hadi bakalııım 22. Ve en güzel gözlü saf ve temiz eşler (8) [yanlarında olacak], 8 - Hûr ismi -ki ben onu "saf ve temiz eşler" olarak çevirdim- hem müzekker ahver'in hem de müennes havrâ'ın çoğuludur. Bu her iki terim de, "havar sayesinde ayırd edilen bir kişi"yi tanımlar. Havar, "göz küresinin yoğun beyazlığı ile ‘iris'in parlayan siyahlığının kontrastı"nı gösterir (Kâmûs). Daha genel anlamda havar, "beyazlık" (Esâs) yahut moral bir vasıf olarak "sağlık" anlamına gelir (karş. Taberî, Râzî ve İbni Kesîr'in 3:52'deki havâriyyûn terimi ile ilgili açıklamaları). Bu sebeple (ikinci kısmındaki ‘în kelimesi a‘yan kelimesinin çoğulu olan) hûrin ‘în bileşik ifadesi aşağı yukarı "en güzel gözlere sahip saf ve temiz varlıklar [ya da, daha spesifik olarak "saf ve temiz eşler"]i gösterir. Râzî 52:20'deki aynı ifade ile ilgili yorumunda, insanın gözleri onun ruhunu bedenin başka herhangi bir uzvundan daha çok yansıttığı için, ‘în, "zengin ruhlu" yahut "engin ruhlu" olarak anlaşılabilir. İlk Kur'an müfessirlerinin büyük bir kısmı -Hasan Basrî de aralarındadır- hûr terimini daha ziyade dişi karakterde algılamışlar ve bu terimi "kadın cinsi arasındaki dürüst ve erdemli kimseler" şeklinden başka türlü anlamamışlardır (Taberî) -"dişleri dökülmüş bu yaşlı kadınlarınızı [bile] Allah yeni varlıklar olarak diriltecektir" (Hasan Basrî, Râzî'nin 44:54 ile ilgili yorumunda nakledilmiştir). Bu bağlamda bkz. ayrıca 38:52 ile ilgili not 46. 34. Ve yüceltilmiş eşler[i onlarla olacak]: (13) 13 - Yahut: "[onlar] yükseltilmiş sedirler [üzerinde uzanacaklar]." Benim tercih ettiğim çeviri, en önde gelen bazı müfessirlerin kabul ettikleri çeviridir (mesela Beğavî, Zemahşerî, Râzî, Beydâvî vb.). Bunun iki gerekçesi vardır: birincisi, Klasik Arapça'da firâş terimi (lafzen "yatak" veya "sedir") çoğunlukla mecazî olarak "kadın"ı veya "koca"yı anlatmak için kullanılır (Râğıb; ayrıca Kâmûs, Tâcu'l-‘Arûs, vb.); ikincisi, hemen arkasından gelen ayette Allah "onları (hunne) yenilenmiş bir hayatta tekrar var edeceği" ifadesinde bulunmaktadır. (Bu yorum çerçevesinde Zemahşerî, cennetin sakinlerinden "... onlar ve eşleri mutluluk içinde sedirlere uzanacaklar" şeklinde söz eden 36:56. ayeti de zikreder.) Şüphe yok ki "yüceltilmiş eşler" -yani nimeti hak edenlerin seviyesine yükseltilmiş olan eşler- yukarıdaki 22. ayette ve aynı zamanda 44:54, 52:20 ve 55:72'de zikredilen hûr ile özdeştir. 16 - Etrâb'ın yukarıdaki çevirisi için bkz. sure 56, not 15. Kevâ‘ib'i "harika eşler" olarak çevirmem konusunda ise, hatırlanmalıdır ki ke‘b teriminin -kâ‘ib isim-fiili buradan türetilmiştir- birçok anlamı vardır ve bu anlamlardan birisi, "çarpıcı olma", "gözalıcı olma", "üstünlük" yahut "ihtişam"dır (Lisânu'l-‘Arab). Böylece ke‘abe fiili, insan için kullanıldığında, "o, [başka bir kişiyi] gözalıcı/çarpıcı veya muhteşem veya harika yaptı" anlamına gelir (aynı yer). Hem ke‘abe fiilinin, hem de ke‘b isminin bu mecazî anlamına bağlı olarak kâ‘ib isim-fiili, halk dilinde "göğüsleri gözalıcı hale gelen veya tomurcuklanan kız" anlamında kullanılmıştır. Bu nedenle birçok müfessir, bu ifadede, cennetin (erkek olduğu varsayılan) sakinlerine hoşnutluk verecek olan bir tür genç "dişi-eşler"e bir atıf görürler. Ancak, öncelikle belirtmeliyiz ki, Kur'an'ın cennetin güzellikleri ile ilgili bütün teşbîhleri aynı ölçüde hem erkek hem de kadın için geçerli bulunmaktadır. Diğer taraftan kevâ‘ib'in bu anlamı, yukarıdaki gündelik kullanışın türediği kökü -ki ke‘b isminin taşıdığı mecazî "gözalıcılık" anlamına dayanmaktadır- gözardı etmekte ve bu açık mecazın yerine maddî olarak gözalıcı bir şey için geçerli olan lafzî karşılığını geçirmektedir. Bu, bana göre tamamen temelsiz bir yorumdur. Cennetin nimetleri ile ilgili Kur'ânî tasvirlerin daima müteşabih olduklarını hatırlarsak, kevâ‘ib teriminin, yukarıdaki bağlamda, hiçbir cinsiyet ayrımı yapmaksızın, "muhteşem [veya "harika"] varlıklar" anlamına geldiğini ve etrâb terimi ile birlikte "müthiş uyumlu harika eşler"i gösterdiğini anlarız -böylece kutsanmış kimselerin birbirleriyle ilişkilerine işaret edilmiş ve onların tümünün karşılıklı tamamlayıcılıkları ve eşit ölçüdeki değerleri vurgulanmış olmaktadır. Bkz. ayrıca 56:34, not 13. Bu adamın bu yazısını kaç kere taşıdım bilmem buraya,ama dil konusunda ileri gitmiş insanlara bile sırf inanmamak adına inanmamakta diretmek artık beni aşıyor.. O dediğiniz sözlüklere bende bakıyorum,o kadarını bende biliyorum,ama bi de bu işin kök ve türeyiş açısından uzmanlarına bakmak lazım.. en azından bu tarz yönlerle araştıranlara.. ama araştırma konusunun ucu din olunca,dil çeşitleri ,türevleri askıda kalıyor.. yani hem bilimsel olmaktan bahsedilip hem de zamanla halk arasında yerleşmiş bir kalıba inanmayı seçip,ısrar edebiliyorsunuz.. kız وَلِيدَة; [Cogul] وَلاَئِد yeni doğmuş kız; kız; ürün; -------------------------------------------------------------------------------- kız غَانِيَة; [Cogul] غَوَانٍ güzel kadın; kız; dansöz; -------------------------------------------------------------------------------- kız بَصَّة; kız; -------------------------------------------------------------------------------- kız بِنْت; [Cogul] بَنَات kız; kız evlat; bayan سَيِّدَة; [Cogul] سَيِّدَات bayan; hanım; hanımefendi; -------------------------------------------------------------------------------- bayan السَّيِّدَة فُلاَنَة; Bayan …!, filanca hanım!; -------------------------------------------------------------------------------- kadın اُنْثَى; [Cogul] اِنَاث, اَنَاثَى kadın; dişi; -------------------------------------------------------------------------------- kadın اِنْسَانَة; kadın; -------------------------------------------------------------------------------- kadın اِمْرَأَة; [harfi tarif ile 'الْمَرْأَة '] [Cogul] kadın; karı; eş; avrat; hanım; hatun; -------------------------------------------------------------------------------- kadyn نَسَوِي; ve نِسَائي kadyn…; -------------------------------------------------------------------------------- kadın مَصُون; muhafazalı; iffetli; kadın; -------------------------------------------------------------------------------- kadın وَلِيَّة; evliya [kadın]; hanım; kadın; -------------------------------------------------------------------------------- kadın حُرْمَة; [Cogul] آت , حُرُمَات- kutsallık; saygı; kutsal şey; ([Cogul] حُرَم) kadın; zevce; eş; -------------------------------------------------------------------------------- kadın حَرِيمِي; kadın...; var mı bunların arasında araştırdığınız sözcük? Gelelim Huri....... Daha önce de sormuştum çoklarına,size de sorayım... Arapçada bayan,kadın,hanım,kız anlamına gelen kelime mi yoktu da(ki olanları elimden geldiğince buldum) ,bunların adı Huri.....
  2. iyi,ancak bu sözler burda bulunan niceleri için geçersiz ve gereksiz bana göre.. burada etrafındaki insanlara ve olaylara hassas insanlarla konuşuyorsunuz.. bu ortamda bilinçli kişilerle konunuşuyorsunuz.. ama malesef sizden ya da siz gibilerden çok yok ,bunu idrak edemiyorsunuz.. etrafımızdaki nice insan, ne diye bu konularla uğraşıyorsun amaaan deyip hayatını yaşamaya devam ediyor.. etrafımızdaki nice insan için ne din önemli ne bilim ne ilim ne falanca .. burada bulunan nice insan ise zaten hayatını hassasiyetinin gerektirdiği gibi yaşayan, yardımsever,duyarlı kişiler.. burada yapılan bütün tartışmaların kökeni de ortada bulunan sıkıntılara karşı tepki niyetli.. yani susan insanların,elini kolunu bağlayıp oturan insanların atmosferi yok burada.. burası forum kanalı,buranın havadan sudan konularında eğlenenler bile,bizim yazılarımızı takip eden,merak eden,öğrenmeyi seven insanlar.. kısacası bazı şeyler laf oyunlarından öteye gidemiyorsa geçmekte fayda var.. şahsım adına umutsuz da olsam etrafıma yaptıklarım ya da yapacaklarım beni bağlar.. umutsuzluğum elimi kolumu bağlamaya yetmez... yetmeyecek.. bir insan bir insandır.. herkes için..hepimiz için..
  3. iyi hadi çabalayalım... bütün kimyasal fabrikalar kapansın, elbiselerimizi bile renksiz giyelim.. bir tane bile ağaç kesilmesin... bırakın şahsi arabalara binmeyi,her yerde toplu araçlar metro falan kullanılsın... sigara bütün dünyada yasaklansın.. hatta şimdiki kuşağın geleceği için doğum yasağıda getirilsin.. şimdi siyaset , din ,maç vs... gibi konularda savaşanlar yarın açlık ve susuzluk yüzünden savaşacak.. hadi bunu durdurun.. hadi .. çok mu geç ne herşey için..
  4. yapma kardeşim ya,buralara hadislerle gelme.. istersen 1000 kişi de istersen milyon de ,neye inanırsan inan ama Kur'an la bunları karıştırma,taşıma,diretme,bunlarla açıklama yapma..neyse bu taşıdığın,benim gibi inanan birinin kulağını bile tırmaladı..
  5. yine mi yine mi ?ya harbi akıl alır gibi değil,yok öyle bişey,yok o ayetlerde erkek anlamı .. arapça ,ingilizcedeki he,she,it gibi takılarla dişil ya da erkek olduğuna karar verilen bir dil.. hurilerin bayan olduğıuna dair en ufak bir kanıt bulamazsınız.. hepsi çeviren erkeklerin halt yemesi.. orada sadece sıfatlar var ve genel olarak bayana hitap edilirken kullanılan sıfatlar ama bu demek değil ki o sıfatlar sadece bayanlar için.. yapmayın artık bu kadar .. arapça yı her yönüyle okuyan, bilen proflar buna kem küm ediyor siz hala diretiyorsunuz huri bayan, ayetler sırf erkeklere diye.. not:siz derken şahsa değil inanmayanlara sözüm
  6. sayın Beldegah,sonuç itibariyle bizler Kur'an a inanan insanlarız,Kur'an dan dolayı da İncil e ve Tevrat a,ve adı var ya da yok bu kitaplarda bahsi geçen her peygambere inanır ve hepsine külliyen Allah selamı yollarız. çünkü hepsini eşit sevmemiz ve ayrım yapmamamız emredilir.. adını bileyim ya da bilmeyeyim peygamberlerin farketmez.Anladığım kadarıyla onlar sapkınlardan ziyade,insanların neyin ne olacağı konusunda bilgilendirilmesi için yollanmışlardır.. çünkü sapkınlara şeriat kuralları iner yani kitaplar,sıradan insanlara da normal uyarıcılar.. mesela bu toplum içinde nice insan bile uyarıcı olabilir ,düşünürseniz,biz inananlar yapmayın etmeyin o işin özü öyle değil dercesine çaba sarfediyoruz,sizde bunlara şahit oluyorsunuz.. yani gün gelir biz haklı çıkarsak, yok bana "bu kitap Allah tan" diyen biri olmadı diyemezsiniz..
  7. sayın Virs,bir noktada yine yazma gereği görüyorum.. bizler elbette kendimize başka din arayacak değiliz,çünkü biz diğer dinleri tamamlayan bir dine sahibiz.. hak verirsiniz ki Kur'an ın bir çok ayetinde Tevrat ta ve İncil de bulunan hidayetten(nurdan ya da adına ne derseniz) bahseder.. bizler ,o dinlere mensup olmasakta,hiç bir şekilde değişmiş demeden onları okumalı ve anlamaya çalışmalıyız.. çoğu olayı anlamamda,özellikle İncil in katkısını anlatamam. çünkü malumunuz,hepsi Allah tandır ve Allah öncemizi bildiği gibi sonramızı da bilişi itibariyle,Kitaplarını da aynı şekilde ne olacağını bilerek yollamıştır muhtemelen,hiç bir yaratılmış boşa değildir,hiç bir söz de boşa değildir..
  8. resul mü,nebi mi, elçi mi ??? biraz arapça lazım kısaca,Kur'an da hepsi aynı kelime ile anlatılmaz isimlerin..
  9. malesef,Kur'an ın indiği andan günümüze kadar ,yaşadığımız her olayı içinde bulunduruşunu ve her kişinin yaşamına cevap verişini algılayabilseydi arkadaşlar zaten müslüman olurlardı.. onlar ayetleri bizim gördüğümüz açılardan ya da algıladığımız anlamda algılayamıyorlar.. bu yüzden ayetlerle örnek vermenin anlamı yok çünkü zaten ayetleri okuyup inanmamayı seçmişler.. kıyametle ilgili düşünceme gelince,şahsen hiç merak etmiyorum. Zaten her an ölümü tadabilecek aciz yaratılmışlarız,hatta ve hatta bu yaşlara kadar yaşıyor olmamızda var hikmet ama anlayana.. kısacası Allah hepimize hayırlı ölüm nasip etsin,bütün kalbimle yegane dileklerimden biri.
  10. Yahudilerin ,kendilerine kitap geldikten sonra,ihtilafa düşüp mezheplere ayrılmasından ve bölünmesinden bahsediliyor, hemde hiçte hoş karşılanmayan bir şekilde bahsediliyor.. ama bizimkiler sanırım bu öğütleri sadece yahudiler için algılıyor,öyle ya , yoksa bu kadar kaynaktan uzaklaşıp mezheplerin peşinden gitmenin açıklaması ne olabilir ki? müslüman olmayanlar bugün müslüman olacaktı.. çok sağlam bir temele yani kulba tutunmuş oluruz..
  11. ftoyd şurada cevap verdi: ftoyd başlık Dini Konular - Din - Dinler
    kusura bakmayın,sanırım ben burada büyük bir hata yaptım, yalnız sizlerden bir yardım isteyeceğim.. Kur'an daki asa kelimesinin geçtiği ayeti bulamıyorum.. bana bu konuda yardımcı olursanız sevinirim.. daha sonra diğer konularda fikrimi yazmaya çalışacağım İnşallah.. ya da sorularım olacak
  12. tek bildiğim,Kur'anla insanları yönetmesi gereken halifeler döneminde,yavaş yavaş Kur'an dan uzaklaşılıp çıkarların devreye girdiği kuşakların devamında ve en çokta dışardan dinimize sokulmaya çalışılan hadis destekleriyle mezheplerin ortaya çıktığı.. bana göre mezhep demek, ana kaynağı bi askıya alıp,sözüm ona ana kaynaktaki vaadlere yakın sanılan kişileri ya da gerçekten yakın olanları,kendi gözümüzde haddinden fazla önemseyip,neredeyse ilahlaştırmamız olabilir.. halbuki,gerçekten alim olan birinin hayatını ,pat diye kendi hayatına uygulamaya kalkmak,insanı dininden bile edebilir.. ya ağır gelir küfrü seçersin,ya koşulsuz o kişiye uyar yine küfrü seçersin.. halbuki herkesin yükü farklı farklıdır.. mesela herkesin Kur'an ı ilk okuyuşunda aklında kalan da farklı farklıdır.. kapasitene göre, kademe kademe yükleneceğin bir mucizedir o.. peki bu mezheplere sahip insanların cennet cehennem olayı.. hangisi daha müslüman?.. bir hristiyanın,bir yahudinin ,bir alevinin ya da sunninin hiç farketmez.. Allah için yapan,yalnızca ve yalnızca Allah inancı ve sevgisiyle hareket eden kazanır bence.. yeterki inandığın ve yardım istediğin yalnızca inandığın O eşi benzeri olmayan tek İlah olsun.. sonuçta,bütün bu farklı insanlara,günü geldiğinde herşeyin doğrusunu öğretecek ve onların ayrılığa düştüğü konularda hüküm verecek ve gereğini yapacak olan,inandığımız İlah tır.. belki affeder belki affetmez.. şüphesiz kalplerin özünü yalnızca O bilir.. Ben Kur'an a inanmadığım dönemde bile Yaratanın varlığına hep inandım ve yıllarla hayatıma kattıkları,benim gibi birine inan çok fazla.. kısacası Allah ın kuluna yıllarla nasip ettikleri,uzun bir deneyimler dizgesinden sonra şaşırtıcı boyutta olabilir.. önemli olan sanırım,bir insanın etrafına yani en çokta doğaya ve yaşananlara nasıl baktığı.. Onu hissediyor ve inanıyorsan,O seni gereğine ulaştırır.. inan ulaştırıyor... bi bakmışsın,zamanında inanmadığın şeyler seni kuşatmış ve onları savunmaya başlamışsın.. din seç ya da seçme,Yaratan inancından asla kopmadan evrensel anlamda iyi kabul edilen güzellikleri yaşa,gerisi elbet gelir.. bu arada dine seni kazandırmak diye bir iddia kimseye düşmez.. seni dine kazandıracak olan Allah tır.. çünkü O,hiç olmadık bir anda,hani çizgi film kahramanlarında olur ya,kafanın üstünde bir ampül yanar,işte tam da ampül misali sende beliren ve devamında seni sürükleyen bir ilhamlar yumağıdır..O ,yüreğinden taşmaya başlayan bir sevgi fırtınasıdır,bir anda bütün dünyanı kaplayan bir din merakıdır.. bilmiyorumm .. hepsi şahsi duygularım.. dediğim gibi çokta bana düşmez... yaşam senin yaşamın, deneyimlerin senin deneyimlerin, kitaplar ortada,hislerin senin hislerin.. sen iyisimi kimseye sorma ve ana kaynağa bak öğrenmek için.. Sadece Kur'an oku,git İncil oku hatta Tevrat oku.. ama tutup dini,başkalarının anlatmasın bekleme,hoca bile olsa,alim kitabı bile olsa,önce ana kaynakları özümse.. bu olabilecek tek tavsiyem
  13. bu arada atlamışım,hemde çok önemli bir mevzuyu.. İslam adına öldürmek diye bir kavram kabul edilemez.. kısasa kısas vardır.. yani birinin canını alırsan,o birinin velisi de senin canını alır, bu hakkıdır anlayacağın.. yaraya yara bile kısastır.. sıkıysa vur birine, onunda sana vurması hakkı olur,vurdurmazsan hakkı üstünde kalır,sen bilirsin.. peki öldürme nasıl olur... seni inim inim inletirler.. canına,vatanına kasdederler,seni yerinden yurdundan etmeye çalışırlar,hem de bunun dini amaçlarla,sırf onların dininden değilsin diye yaparlar,sabreder sabreder elinden geleni yaparsın yaptıklarının kötülüğünü vurgulamak için,ama inat ederler .. işte o zaman Allah der o kelleyi alırsın.. bu işler,kadınların,çocukların olduğu yerlere cihad deyip bomba atanların işleri gibi olmasa gerek.. nelere hizmet ettikleri belli.. birebir canına kasdedecek düşman olmadıkça, ya da senin canından kanından etrafından birinin canı alınmadıkça yok öyle havadan bunlar kafir deyip adam öldürmek..
  14. hemen cevap vereyim... İslam dininde mezhep yoktur... Kur'an da mezheplerden,hiçte iyi olarak bahsedilmez ve dini bölük börçük etmek gibi anlatılır.. yani mezhep ,dini parçalara bölmektir.. Cennete yakın olmak için,Kur'an daki ayetlere dikkat etmek ve Allah affeder diye yatmamak gerekir.. yani onun yap dediği,yapılması gerekendir.. yapma dediği de yapmaman gereken.. yine de insan olunca günah işleyeceğimiz iki iki dört hesabıdır..yani sabır gerektiren ve sadece ümitle ısrarlı davranacağımız bir süreçtir... şeyhler tarikatlar,insanları ana kaynaktan uzaklaştıran ve dini zorlaştıran,hatta bazı kişilere ayeti gösterdiğinizde uygula diye,yok ben bi şeyhime danışayım dedirtecek kadar tehlikeli ve islama laf söyletecek,islamın adını dünyada yanlış duyuracak en büyük tehlikelerdir.. Allah,metroda yolda giderken bile ona içinden anlattıklarını bilir,illa bir harekette bulunman gerekmez.. bazılarından şefaat kabul edilmeyeceğini duydum,bi de sen Kur'an da bu kelimeye bak.. neymiş bu şefaat işi.. ben sadece Allah a yalvarıyorum,Rabbim beni adam et yani ıslah et diye.. başka da yardımcım yoktur,tanımam... Bu arada bilgililik gibi iddiam yok,ama sen basit deyince basit fikirlerimi paylaşmak istedim.. Selametle...
  15. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    sınav dediğin,sistemin parçası demem mi lazım illa... sınav sistemi değil,sistemin içindeki sınav kavramı.. evet,sistemin mükemmelliği açısından bana çok ilginç geliyor.. gerçekten de çok adilce... gelgelelim parti kebap olayı gibi algılayış,inanmayanlara has... kimsenin kolay kolay cennete gideceğini savunan yok.. din kolay değil.. o yol hiç kolay değil.. burda inanana büyük sabır gerek.. varsın siz hayatınızı yaşayın.. parti marti ne dilerseniz.. siz burda yaşayın,varsa buranın devamı yaşamayanlar da orda yaşasın.. size göre ,sizler normal yaşıyor,bizler anormal ya .. bi biz inananlar bunlar için inanırız değil mi? elinizdeki araç çekiç meselesini herkes bilir heralde.. açmayım.. ya da fikri zikri olayını.. İnananların reddetmiş olduğu hadislere bile sıkı sıkıya bağlı olaraktan,zaten Kur'an dan neyi nasıl algılayacağınız ortada.. adaletiniz göz kamaştırıyor...
  16. yıllar öncesinden bir esinti gibi... sevgilerin farklı yaşandığı zamanlardan... cidden çok hoş... to learn from for all nations.... really good.......
  17. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Evet.. gerçekten de neler oluyor? ben malesef ekranlardan haber izlemeyi bırakalı çok oldu arkadaşım.. belki de sırf bu yüzden çok ender olarak baktığım ya da denk geldiğim haberlere,ağlayacak kadar hassasiyetimi koruyorum.. ancak artık etrafımdaki çoğu insanın ,bunları sıradanca izleyişi gerçeği gözümden kaçmıyor... dünya artık biz insanları kaldıramaz hale geldi, ancak en ufak bir önlem göremiyoruz.. hala çıkar için kan derdindeler,ama böyle giderse kanını akıtacak insan soyundan birini bulamayacaklar.. neyse.. sanki bişeyler için çok geç.. ve geçliğin en dayanılmaz olduğu anda ,malesef güçlü bir ülkenin yapabileceklerini düşünmek bile istemiyorum.. kısaca belkide dünya kapanıın elinde kalacak.. Allah çocuğu olanlara bol sabır nasip etsin ve Allah hepimize hayırlı ölüm nasip etsin...
  18. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    doğru,anlamak yönünde beyin de mühürlü kimilerinde ,ona da çok güvenilmesin boşa... boşa konuşmalar,yazışmalar.. durum illa inananlara farklı ,kibar şakalar yönünde gelişecek.. bizlerdeki beyin mi sizdeki mi ,biz bekleyenleriz,siz de bekleyin...
  19. ftoyd şurada cevap verdi: ftoyd başlık Dini Konular - Din - Dinler
    Hicr Sûresinin 19 . Ayetinde Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik. Enbiyâ Sûresinin 31 . Ayetinde Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik Lokman Sûresinin 10 . Ayetinde Allah gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı. Yeryüzüne de, sizi sarsmasın diye sabit dağlar yerleştirdi ve orada her türlü canlıyı yaydı. Gökten de yağmur indirip orada her türden güzel ve faydalı bitki bitirdik. Fussilet Sûresinin 10 . Ayetinde O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar takdir etti. Kâf Sûresinin 7 . Ayetinde Yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. Orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik. Mürselât Sûresinin 27 . Ayetinde Orada sabit yüce dağlar yaratmadık mı, size tatlı bir su içirmedik mi? (yani yine yerden bahsediliyor) "Dağlar yer üstünde olduğu kadar yeraltının derinliklerineki uzantılarıyla da yerkabuğunun farklı tabakalarını adeta birer kazık gibi birbirine perçinler. Yerkabuğu sürekli hareket halinde olan tabakalardan oluşmaktadır. Dağların bu perçinleme özelliği son derece hareketli bir yapısı olan yerkabuğunu adeta sabitleyerek sarsıntıları büyük ölçüde engeller." benim anlamadığım bu sözler size mi ait yoksa firavun kafalı sfenks e mi?malum en meşuru... sfenks den neyi kasdettiğinizi bilmiyorum, ancak ayetlere bakalım... benim bunca ayetten anladığım , dağların yeryüzüne sabit olarak yerleştirildiği...yeryüzüne sabit olarak yerleştirilen dağların ,sarsıntıları önleme anlamında etkisi var mıdır yok mudur? çünkü din, yerin bizi sarsmaması anlamında dağların önemine dikkat çekiyor.. neml suresi 88 de ise,onların bulutlar gibi hereket ediyor oluşu var... ve ben bulutları gözümde canlandırdığım zaman,farzedelim ki tektonik hareketlerden haberim yok,yere sabit olarak çakılmış bir dağın,bulunduğu yerle birlikte sabit olmayışı kavramını ilginç bulur ve başlardım düşünmeye... bu kadar ayette sabitken,bu ayette neye dikkat çekilmiş,neden bu kez yer kelimesi kullanılmamış...eğer ben Kur'an a göre yaşayan bir bilim adamın ya da araştırmacı olsaydım,bu konuyu gerçekten irdeler ve belkide tektonik hareketler kavramını ilk ortaya atan kişi olurdum...
  20. ftoyd şurada bir başlık gönderdi: Dini Konular - Din - Dinler
    Neml Sûresinin 88 . Ayetinde Dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Halbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır. Şüphesiz O yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Tektonik hareketler konusunu inanılmaz bir zevkle takip ediyorum,ancak kutsalları birebir uygulayan insanların vakit azlığı kavramı dikkatimi çekti,pek kabul edilebilir bir yaklaşım gibi gelmedi.... bi de 6000 sene olayı... çünkü dine göre ,6 gün denilen kavram 6000 yıla denk gelmez.. yani asanın yere iniş ve çıkış anı,yani "an" yaklaşık 1000 yıla denk gelir...
  21. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    "inkarcılıkta daha da ileri gidenlerin " gibi bahsi geçen, küfürlerini arttırmak ,ileri gitmek, haddini aşmak gibi kavramlar sizlere göre ne ifade ediyor.. yoksa melek gibi insanlar olup,inanmadınız diye doğrudan cehenneme mi gideceğinizi düşünüyorsunuz(Kur'an bütün olarak ele alındığında)? cennet vaatlerinde, iman edenlerin günahkar oluşu,kirli oluşu ve temizlenmeleri için bir süreçten bahsedilmesine karşın," yoksa siz inandık demekle bırakılacağınızı mı sandınız" gibi kavramlar olmasına karşın, neden onların hemen cennete gideceğine karşı bir kanınız var ,Kur'an ın bütününe bakıldığında,bunu neye dayanarak ya da hangi ayete dayanarak savunuyorsunuz? çoban mevzusunda arkadaşımızın kasdettiğini çok güzel anlamamıza karşın, çobanların güttüğü hayvanların,körler ve sağırlar ve anlamayan hayvanlar oluşu açısından önyargı ile güzel ve yerinde bir örneğe haksızlık etmiyor musunuz, ya da bunun aksini düşünüyorsanız ancak vejeteryan değilseniz, bunun altında yatan psikolojiyi açıklar mısınız?
  22. bence üzerinde durulması gereken çok şey var gerçekten de,ve bu başlık şimdiye kadar olanlar arasında fazla anlamlı geldi bana.. önemli sanılan konular üzerinde veryansın düşünüp taşınıla dursun hiç bir ilerleme kaydedemezken ve her gün daha bir doğallığımıza aykırı olarak insanlığımızdan çıkarcasına yaşarken, biraz da börtü böcük deyip, hadi şu ufak sanılan noktalara eğilip, yeniden insanlığımızın özüne dönmeliyiz gerçekten de... etrafımızda dikkatimizi çeken her konuda fikir yürütülebilecek bir başlık.. bu anlamda gerçekten de tebrik ederim.. mesela otobüs olayını daha bi genişletelim ve durmadan küresel ısınmadan bahsedilen bir ortamda neden hiç önlem alınmıyor oluşunu bi konuşalım isterim.. hergün piyasaya daha doğrusu yollara çıkan araç sayısı mesela.. bu konuda ciddi önlemler alınamaz mı? bütün yollar baştan sona değiştirilip, şahsi araçlardan ziyade,toplu taşıma araçlarına ağırlık verilemez mi? bugün,zengin iş adamları ve çıkar çerçevesinde,insanlık kendi kendini hızla tüketiyor.. yakında dünya bizleri kaldıramadığından,mutlak sona ulaşılacak ve bu sanılandan daha ağrılı olacak.. belki yeni doğanlar,asla bizim girdiğimiz gibi temiz denize girme şansı bulamayacak, ya da bu hızla giderse,güneş tenimize en ufak temasında bile can yakacak,ya da kuraklık yüzünden ,susuzluk yüzünden yaşanabilecekleri düşünmek bile istemiyor insan.. peki bunlar yıllardır konuşulmasına karşın, bilim adamlarının orda burda o kadar seslerini duyurmaya çalışmasına karşın,etrafımızda önlem olarak ne değişiyor.. evet hiçbişey.. ben yaşıyorum ya .. geride kalan düşünsün.. sanırım ilk iş televizyonların içeriğini değiştirmekle başlamalı.. insanlara bütün gün hayvan ,doğa belgeselleri izletilmeli... yeni neslin bütün çizgi film karakterleri,hayvanlar aleminin doğallığıyla oluşturulmalı.. nasıl fikir.. belki onlar kadar olmayı başarırız bu takdirde...
  23. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bilim Dünyası
    Ok.. ben şahsım adına zevkle yazılarınızı okumaya devam edeceğim inşallah... eğer çıkarımlarda,dini yargıların engeline karşın karşıt görüşüm olursa,bunu dini konularda devam ettiririm elimden geldiğince.. Bu arada ben teşekkür ederim... Saygılarımla...
  24. ftoyd şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    ok.. burada kasdettiğim ufak farklılıklar değil ,aşırı uç kutuplara karşı olan bir önyargımdı sanırım.. kısacası haklısınız cevabınızda.. benim için de burda çok karşıt fikirde olmasına karşın,gerçektende sevdim diyebileceğim insanlar var.. öyleki onları burda görmesem,yazılarını okumasam,sıkılıp kaçacağım... neyse.. özürlerimle

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.