nobody

selam, siz de bu forumda bazen aşağıdaki hata mesajını alıyorsunuzdur: Üzgünüz, forum yönetimi fazla arama kontrolü yapıyor . Lütfen tekrar denemeden önce, en azından 120 saniye bekleyiniz "fazla arama kontrolü" sözünden bir şey anlıyor musunuz? ben bi şey anlayamıyorum da. argo sözcük kontrolü dese anlayacağım. sanki yoğunluk nedeniyle serverdaki bir hatayı rasyonalize etmek için uydurmuşlar. bir bilgisi ya da tahmini olan var mı? bunu tabi adminlere sorup öğrenebilirdim ama sizin tahmininizi sorayım dedimdi.

midye, muşmula, soğan, sarmısak hepsi olabilir benim gözlemim şuydu: ağacından yeni koparılmış bir keçiboynuzunu ortasından kırıp içini kokladığımda çürümüş çöp ile lağım karışımı bir koku duydum. 5-6 tane daha koparıp baktım hepsinde aynı koku vardı. Koklattığım arkadaşlar da aynı görüşteydiler. Ama bir kaç gün sonra koku azaldı. İlginç olanı bu meyvanın kozmetik sanayiinde kullanılıyor olması. bye

bu olayı gören bir baba kızının/eşinin bu ******* arasına başı açık çıkmamasını istediğinde gerici - yobaz oluyor. bu ne yaman çelişki

derece artınca nooluyo? hani iyi birşeyse ben de herkesi selamlayayım hiç tanımadığım birine "hoşgeldin, selamm vs" demek hiç aklıma gelmiyor çünkü

senin için gereken yalnız dizi yani array kodları anladığım kadarıyla ama bu kadar basit bir konuda bu kadar kodu ne yapacaksın anlamadım farklı bir konudan mı söz ediyorsun, delphi çok geniş çünkü. bir de benim kullanmamın hiç gerekmediği şöyle bir dizi var: type genisdizi = array[1..10, 1..100] of integer; buna çok boyutlu dizi deniyor ve genisdizi[3][25]=x gibi kullanılıyor böylece 10*100 = 1000 değişken yaratmış oluyoruz. Bir de dinamik değişkenler var, büyüklüğü sonradan tanımlanıyor önce var dizi: array of integer; diye tanımlanıyor, sonra program içinde setlenght(dizi,5) diye büyüklüğünü belirliyoruz dizi[2] diye kullanılıyor. bir de set ler var: type birset = set of 1..512; var set1, set2: birset; set1 := [1, 3, 5, 7, 9]; set2 := [2, 4, 6, 8, 10] ; şöyle kullanılabiliyor: if x in set1 then ..... benim bildiğim diziler bunlar, aradığın başka birşeyse sor, araştırayım. Yalnız bu konuları işleyen pek fazla kod bulacağını sanmam dün verdiğim site hala bozuk galiba delphitürkiye veya delphi kursu sitelerine de bakabilirsin

dizi (array) çok sayıda değişkeni bir defada tanımlamaya yarar karmaşık bir şey değil gerçi notları sende vardır ama ben bir alıntıyla hatırlatayım: içinde iki örnek kod da var zaten basit olduğu için sen de kolayca array kodu yazabilirsin. Bir Fizik öğretmenin değişik sayıda öğrencinin bulunduğu birden fazla sınıfın dersine girdiğini düşünelim. Bu öğretmen çğrencinlerin Fizik dersinden al- dıkları notları bilgisayarda değerlendirmek (ortalamasını almak ) üzere Delphi ile basit bir program yazmak istesin. Girilen bu notların klavyeden girildikden sonra değerlen- dirme yapılana değin bellekte saklanması gerekir. Başka bir değişle öğretmen her öğren- cinin notunu değerlendirme yapana değin bellekte saklamak zorunda. Bunun için de de- ğişken tanımlama işlemi yapacak. Söz konusu öğretmen dizi değişkenler konusunda tecrübeli değilse , önce en fazla mevcuda sahip sınıfın öğrenci sayısı kadar değiişken tanımlar. Ardından her öğrencinin notunu o öğrenci için tanımlanan değişkene aktarılır. Burada öğrenciler için tanımlanan bütün değişkenler aynı özelliğe sahiptir. procedure TForm1.FormClick(Sender:TObject); ögrenci1: Integer; ögrenci2: Integer; ögrenci3: Integer; ögrenci4: Integer; ögrenci5: Integer; ögrenci6: Integer; Aynı özellik ve işleve sahip değişkenleri ayrı ayrı tanımlamak pra- tik değildir. Bu ve benzeri durumlarda aynı tipdeki değişkenleri ayrı ayrı tanımlamak yerine dizi değişkenlerden yararlanılır . Yukarıda ekran görüntüsü verilen değişken ta- nımlama örneğinde Integer deyimi ile her seferinde 1 adet değişken tanımlanıyor. Ancak istenirse bir seferde aynı özelliğe sahip birden fazla değişken tanımlanabilir.Aynı özelli- ğe sahip birden fazla değişkeni bir seferde tanımlamak için Array deyiminden yararla- nılmaktadır. Array deyimi ile değişken tanımlanırken , köşeli parantezlerin içine önce dizi değişkeninin ilk elemanın , ardından son elamanın sıra numarası belirtilir. Ardından dizi değişkenin tipi belirtilir. Var Ogrenci : Array[1..20] Of Integer; Bu değişken tanımlama satırı ile aynı anda 20 adet değişken ta- nımlandı. Parantez içine yazılan sayısal bilgi ile kaç adet değişkenin tanımlanacağı be- lirlenir. Bu şekilde tanımlanan değişkenlere dizi deşinken adı verilmektedir. Değişken tanımlama işleminin sonunda bellekte yan yana duran ve aynı özelliğe sahip değişkenlere bilgi aktarmak için , bu 20 değişkenden hangisi kul- lanılmak isteniyorsa o değişkenin dizi içindeki sıra numarasını değişken adına köşeli parantezler içinde eklenmelidir. Örnek olarak tanımlanan bu 20 değişkenden ilkine dışa- rıdan bilgi aktarmak için aşağıdaki gibi bir parogram satırı yazılabilir. Ogrenci[1] = StrToInt(InputBox('İlk Öğrencinin Notunu Girin ','Not Girişi ',' ') Eğer dizi içinde 2.sırada yer alan değişkene bilgi aktarılmak isteni- yorsa , bu kez program içindeki sırasını gösteren sayısal değer değişken adının bir kısmı olarak kullanılıyor. Bundan çıkarılması gereken sonuç şudur : Verilen örnekte olduğu gibi benzer işlevleri olan ve aynı tipdeki birden fazla değişkeni ayrı ayrı tanımlamak yerine bir seferde dizi değişken olarak tanımlamak gerekir. procedure TForm1.FormClick(Sender:Tobject); var Ögrenci:Array [1..20] of İnteger; Tur:İnteger; Toplam:İnteger; Ortalama:Strıng[10]; begin toplam:=0; For Tur:= 1 to 20 do Begin ögrenci[tur]:=StrToInt(InputBox(IntToStr(tur)+ '.Öğrencinin Notu:','','')); Toplam:=Toplam+Ogrencı[tur]; end; ortalama:=FloatToStr(Toplam/4); show; Canvas.Font.Size:=14; Canvas.Textout(20,20,'Ortalama Not:'+Ortalama); end; Bu örnek proje çalıştırılıp FormClick yordamı işletilirse , For-Do döngü oluşturma deyimi ile öğrenci sayısı (burada 20) kadar tekrarlamak üzere her öğrencinin aldığı not InputBox() fonksiyonu ile Ogrenci adını verdiğimiz dizi değişke- nin ilgili elemanına aktarılır. Bitti.......... anlayamadığın olursa sor lütfen

peksimet nefis kokar eski kaşar ise idare eder görüntüsü oldukça masum, tadı güzel, ama kokusu inanılmaz berbat bir şey bulun.

yeni yıla atinanın en hareketli bölgesi olan syntagma ve plata bölgesinde girdim. gecenin biri veya ikisinde çok genç ve dekolte giyimli kızların rahatça dolaştığını gördüm. genç erkeklerle kızlar dansediyorlar ve bakışıyorlar ama asla kızlara tacizde bulunmuyorlardı. Bu dekolteli kızlar taksimde olsa ne olurdu diye düşünmüştüm, dört gün sonra gazeteleri okuyunca öğrendim.

armuta bayılırım kokarcayı ise ben de yemem

sanırım verdiğim adreslerin bazılarının server'larında problem var ben de bu akşam giremedim. google'da aratınca delphi ile ilgili -neredeyse- sınırsız kaynak bulabilirsiniz ingilizceniz yetersizse, ilgi duyduğunuz konuyu belirtiniz, yardımcı olabilirim. Ben 6-7 yıl önce delphi dünyasına girdim öncelikle, kullandığımız pek çok programı delphi ile kendimizin de oluşturabileceğini farkedince inanılmaz bir tutku ile delphiyi keşfetmeye başladım ve 2 yıl öncesine kadar ciddi şekilde delphiye kendimi verdim çünkü bir uygulamayı bizzat geliştirmek kadar mutluluk veren bir şey yaşamadım. (hâla) ciddi client-server uygulamalardan basit oyunlara kadar pekçok uygulama geliştirdim bazılarından para da kazandım (hepsi hepsi toplam 5000 $ kadar) Ama zamanla bir amatör olarak yapabileceğim herşeyi yaptığımı düşünerek delphiden uzaklaştım web server uygulamaları dışında çoğu uygulamayı geliştirmeyi az çok biliyorum (aslında delphinin yalnızca %10unu) dezavantajım şuydu : çevremde yazılımdan azıcık da olsa anlayan kimse olmadı herşeyi sıfırdan, kitaplardan ve delphinin helpinden öğrendim. 3 yıl önce ÖSS ye girdim, yalnızca programcılık yüksek okulu için, mühendisliğe girecek puan almama karşın prog.yük.ok.na giremedim, kontenjan meslek liseliler tarafından doldurulduğu için. ondan sonra da soğudum yazılımcılıktan ve ara verdim ama hâla bir yazılımcılık eğitimi fırsatı bulur muyum diye araştırıyorum. yıllardır bi işe yaramayan tecrübemin size yararı olursa sevinirim.

bu sayılanların çoğunun kokusunu ben severim kapuska dahil şimdi hatırlayamadığım mihaliç peyniri ve hiç bilmediğim kımız için bir şey diyemem ama hemen herkesin bildiği ve bunlardan çok daha kötü kokan bir şey var son ipucu: rokfor peynirindeki küfü gören biri kötü kokacağını tahmin edebilir ama cevaptaki nesneyi görenler böyle kötü kokabileceğini asla tahmin edemezler. sakladığım paradoksal ipucu: bu berbat kokulu nesne, inanmayacaksınız ama kozmetik sanayiinde kullanılıyor.

burayı tıklamayı deneyin burada her konuda ziplenmiş programlar var, çoğunun da kodu açık, bu zipli dosyaları download edip delphide açın. Şimdi çıkmam gerekiyor, yarın yazarım tekrar.

merhaba burayı tıklayarak delphi ile ilgili pek çok örneğe ulaşabilirsin. Eğer mutlaka özgün uygulama gerekiyorsa kendi yaptığım onlarca uygulama var ama genelde delphi5 ile yapmıştım. Ayrıca, Delphi uzmanı sayılmam ama herşeyi bana sorabilirsin. Bildiğim kadarıyla yardımcı olabilirsem sevinirim.

cevap : 1 (bence) nedenini hemen yazmıyorum düşünen varsa kızmasın diye

ilginç bulduğum bir gözlemimi bilmece gibi sorayım dedim: Çok kötü hatta berbat koktuğu halde çoğumuzun zevkle yediği bir yiyecek bulun. Kokoreç, balık veya çemen gibi değil ama. Çünkü bunların kokusunu sevmeyenler olduğu gibi sevenler de vardır. Yani berbat koktukları tartışmalıdır. Benim sorduğum ise istisnasız herkesin iğreneceği (afedersiniz lağım gibi) bir kokuya sahip bir yiyecek. Denemek için iki arkadaşımın gözlerini kapatıp koklattım ve "bu ne berbat birşey, bunu hayatta bi daha yemem" dediler. Ama gözlerini açtıklarında bunun aslında defalarca nasıl koktuğunu farketmeden yediklerini görüp hayret ettiler. Cevap alkol de değil, çünkü alkol biyokimyasal etkisi nedeniyle tüketiliyor, tadı için değil. Cevabın ilginç, paradoksal bir özelliği de var, ama şimdilik bende kalsın.

dindar kesimi eleştirmek yanlış değil herkes herşeyi eleştirebilir Atatürk, Hz.Muhammed ve hatta Allah bile eleştirilebilir bence ama bekir coşkun, gerçek olmadığını -aynı sektörden biri olarak- kuvvetle tahmin edebildiğim bir senaryoyu gerçekmiş gibi irdeliyor ve eleştirilerini yöneltiyor. Masum olabileceğini bildiğiniz bir insana böyle bir iftira atılması sizin vicdanınızı hiç rahatsız etmiyor mu? Benim ediyor, dindar biri olmadığım halde. "bu zihniyeti bulundukları konuma göre başkalarına dayatmaları ..." diyorsunuz Yazının konusu bir dayatma değil İki doktorun dini düşünceleri nedeniyle mesleğini ideal (etik) biçimde uygulamaması. Yazdığınız yorum dindar kesime bakışınızı özetliyor istediğiniz gibi bakabilirsiniz ama bir iftiraya arka çıkmak o iftiraya ortak olmak olur Ben, hiç tanımadığım ve dünya görüşümün hiç benzemediği bu kişilere iftira atılmasına seyirci kalamıyorum siz de arka çıkarken birazcık düşünün

vücudunuzun ağırlığının artması (girenler - çıkanlar)la orantılıdır. ne kadar kalorili yiyecekler yerseniz ve ne kadar az enerji harcarsanız o kadar fazla kilo alırsınız. bu matematik kadar somut bir hesaptır. Benim kilo problemi olanlara naçizane önerilerim şunlar olabilir: 1-mutlaka kahvaltı yapın 2- öğle yemeğini yemek yerine yürüyüş yapmayı deneyin, bu sırada bir biskuvit yiyebilirsiniz 3- akşamları doyacak kadar yeyin ama sonrasında hiç bir şey yemeyin, sakız çiğneyin Meyvaların çoğu yüksek kalori içerirler, sınırlı tüketilmelilir. ukalalık etmemek için uzatmıyorum...........

ben böyle bir hesaptan korkmuyorum ama yine de korkanlar kadar iyi biri olduğumu sanıyorum eğer siz korkuyla iyi biriyseniz ve ben kendiliğimden iyi biriysem hangimiz daha iyidir?

herkes bu sorunu nasıl çözüyor bilmiyorum ama ben zaten var olan sitelerimin bulunduğu serverlara gönderiyorum resimleri ve oranın adresini veriyorum. siz ne yapabilirsiniz? geocities.com veya brinkster.com veya 1asphost.com gibi adreslerden ulaşabileceğiniz serverlarda bir site adı alıp resimleri bu adrese gönderebilirsiniz. Bu siteler ücretsizdir. Kolay gelsin...

bence de haklısınız zaten zeplinlerin ve balonların çalışma prensibi de bu. Gerçi balonlar helyum yerine sıcak hava kullanıyor ama aynı şey. kamyonların üzerine birer mini zeplin monte edip ağırlığını sıfıra yaklaştırsak epey tasarruf ederiz galiba. bunun patentini mi alsam ne

trevize de aynı cevabı vermişti ben de niye birden sonra dört geliyor demiştim?????

tuz gölümüz kurudu mu gerçekten

ahçımız fırını yakmış, fırın eldivenini de takmış belli ki kesip yolmadan canlı canlı pişirecek işkenceci midir nedir

arkadaşlar ilüzyon var daha doğrusu fotomontaj çengellerin kıza batırılmış olduğu doğru ama dört çengel kızın ağırlığını böyle kolay taşıyamaz mutlaka cildi yırtar ayrıca lokal anestezi yapılsa bile kız böyle sakin duramaz ancak genel anestezi ile olur o zaman da kız uyuyor olurdu. kızın bacakları yere basarken çengellerin ipini yukarı çekip fotoğraflamışlar sonra bacakların altını boşaltmışlar

Epikürün sözü fazla realist geldi. Ben öldükten sonrası beni ilgilendirmez diyor gibi. Ardından üzülecek/özleyecek bir ailesi -hele de çocuğu- olanlar için realizmin bu kadarı kabul edilebilecek gibi değil. Diğer konuya gelince; Benim sözünü ettiğim kişiler gölcük, izmit ve adapazarı merkezlerinde yaşayan kişiler. Siz de deprem sırasında buradaysanız ve uyuyabildiyseniz ...?? bilemem valla ama çevre illerde -istanbul ve bursa gibi- herkesin sabaha kadar uyanık kalması beklenmez tabii. İstanbulluları test etmek için birkaç yıl beklemek gerekiyor