nobody

server, NT ve 2000 in devamı 98 den sonra ME gelir.

teşekkür ederim dostum

bu şiir size aitse gerçekten böylesine yürekten ve etkileyici yazabildiğiniz için kutlarım sizi keşke bir sihirli değneğim olsaydı da gidişinizi durdurabilseydim...

kabul edemiyeceğim çünkü tam sonuç var ve o kadar da zor değil. ben kendi çözüm şeklimden bir ipucu vereyim: 5.7 yi 0.05 düzeyinde çarpanlarına ayırın!!!

bu da olabilir tabii ama soruda "yol" dan tekil olarak söz ediliyor. Fıkranın orjinali taurusmutisin dediği gibi "gelirken solda giderken sağda" şeklinde ikinize de tebrikler!!! zeka sorularıyla fıkralar arasında sıkı bir ilişki olduğunu düşünürdüm hep bu da ilk örneği oldu siz de fıkralardan yola çıkıp bilmece geliştirmeyi bi düşünün...

bi temel fıkrasını bilmeceye çevirdim: hakim duruşmada temele sorar: "yolun hangi tarafında oturuyorsun? sağında mı solunda mı?" temel cevaplar: "her iki tarafında efendim.." hakim şaşırır: "senin kaç tane evin var oğlum!!?" temel:"bir tane ama ............" temelin verdiği cevabı tahmin edin....?

yelkovan 65+1/12 dakikada akrepin üzerine gelmesi gerekir. 65 dk.da geliyorsa saate 1/13 dk. hızlı ilerlemiştir.

verdiğiniz sayıların çarpımı XP Calculatore göre 5,6999999999999933305739112672 biz tam 5.7 yi arıyoruz ve basit bir çözümü var

üç sayının toplamı da çarpımı da 5.7 ediyor sayıları bulun

daha ne diyeyim sana

NT ve 2000, windows 3.1 - 95 ve 98 in devamı değil networkler için üretilmiş farklı bir platform. version olarak 98 den sonra ME sonra XP ve Vista gelir.

bu çok basit sorumu sorduğum bir kaç arkadaş bilemeyince size de sorayım dedim: 3.1 - 95 - 98 - ?

arka arkaya 100 kez yazı-tura atarsanız tam 50 kez yazı ve 50 kez tura gelme olasılığı nedir? ben bilgisayar yardımıyla sonucu buldum ama olasılık hesaplarıyla bunu nasıl çözersiniz?

sol alt köşeden başla

bu konuyla ilgilenen olmadı ama bugünlerde yeni çetelerin yakalandığını ve binlerce kişinin hesabından para aktardığını medyada görünce ben kendi önlemlerimi paylaşmak istedim. İnternet bankacılığını kullanmanın o kadar çok avantajı var ki riski göze almak zorunda kalıyorum. Bankaya gidip beklememek, her saat hesaplara ulaşabilmek ve EFTnin ücretsiz olması gibi. Ama spy programlar tarafından şifrelerimin çalınma riski her zaman var. 4-5 yıl önce kendi yazılımcılık bilgimi kullanıp böyle bir spy program yapsam nasıl yapardım diye birkaç gün uğraştıktan sonra şöyle bir program yapmıştım: Klavyede bastığınız her karakter zamanı ve pencere başlığıyla beraber kaydediliyor. Bazı bankalar sanal klavye uyguluyorlar, dolayısıyla klavyenize basmadığınızdan şifrenin kopyalanamayacağını düşünüyorlar. Oysa benim programımda pencere başlığında banka, şifre, parola gibi anahtar sözcüklerden biri geçiyorsa fareyle ekrana her tıkladığınızda ekranın fotoğrafı çekiliyor ve saklanıyor. Böylece sanal klavye de kullanılsa şifre çok kolay çalınabiliyor. Geriye otomatik olarak belli aralıklarla bu kayıtların e-postayla adresime gönderilmesi kalıyor. Bu programı yaptıkltan sonra şifremin çalınmasını nasıl engellerim diye düşündüm ve şimdi şu yöntemi kullanıyorum: Sıradan bir isim ve .txt veya .doc gibi olmayan uydurma uzantılı bir dosya açıp bu dosyanın içinde tüm şifrelerimi sakladım. tabi dosya içinde şifre veya banka gibi bir şey geçmiyor. Sonra registry ye girip bu dosyanın text dosyası gibi notepad ile açılmasını sağladım. Şimdi banka sayfasında şifre veya parola girmek gerektiğinde bu dosyayı açıp ilgili şifreyi seçip ctrl-c ile kopyalıyor ve bankanın sayfasına ctrl-v ile yapıştırıyorum. %100 güvenli bir yöntem değil belki ama benim spy programımla şifre çalınmasını engelliyor. Yalnız iş bankasının şifre sayfasında ctrl-v yi kullanmayı engellemişler. Burada zorunlu olarak klavyeyi kullanıyorum ama örneğin şifrem 123456 ise önce 56 yazıyorum sonra fareyle başına gelip 1234 yazıyorum, yanş key logger programını yanıltmaya çalışıyorum. İş bankasına bu engellemeyi kaldırması için mail gönderdim ama tabi dikkate almadılar. internet bankacılığını kullanan arkadaşlara böyle bir yöntem kullanmalarını öneririm. Anti virüs programlarının hiç bir koruyuculuğu yok. Antispy veya firewall programlarının çok güvenilir olanlarının yararı var ama internette ücretsiz dağıtılan programların kendilerinin de birer spy program olma şansları var. tabi bu bilgileri verdikten sonra kendi şifre dosyamı flash diske aktarıp bilgisayardan silmem gerekecek

ilk sayfada "türkçe düşün"ü seçin ki sorular türkçe gelsin yaşı doldurup "oyna" yı tıkladıktan sonra ilk soru gelecek: Q1. Hayvan, Bitki veya Mineral olarak sınıflandırılabilir mi? Hayvan, Bitki, Mineral, Diğer, Bilinmiyor burada hayvan bitki neyse onu tıklayınca sonraki soru gelecek vs..

herhalde esprili bir cevabı var ama ben bulamadım onun yerine aşağıdaki bilgiyi paylaşmak istedim: diabservis.com sitesinde Prof. Dr. M. Emel ALPHAN 'ın yazısından alıntı: Genellikle, kurubaklagillerin ıslatıldığı su atılır. Hatta kurubaklagiller, gaz yapacağı düşüncesiyle, haşlanarak suyu dökülür. Bu suyun atılması yanlıştır. Kurubaklagillerde gaz oluşturan, dış kabuklarıdır. Kabuklar da, ne ıslatılarak, ne de haşlanıp suyu dökülmekle ayrılmaz. Dolayısıyla kurubaklagillerin haşlanarak suyun dökülmesi, gaz oluşmasını önleyemez. Bu suyun atılması ile, kurubaklagillerin suda eriyen vitaminlerinde kayıplar olur. Bu nedenle, kurubaklagiller yıkandıktan sonra ıslatılmalı ve ıslatma suyunda pişirilmelidir. ancak ben buna pek katılmıyorum gaz yapan kabuksa sarı leblebinin gaz yapmaması gerekir çünkü kabuğu alınmıştır ama bildiğiniz gibi gaz yapıyor???

mantığını anlatmak için basitten başlayayım: n sayıda paralel doğru çizip buna dik olarak m sayıda doğru çizerseniz bunların kesişme noktalarının sayısı n x m i verir. iki basamaklı sayılarda: ab x cd yi düşünürsek önce a sayıda paralel doğru, bunun altına b sayıda paralel doğru çiziliyor sonra bunlara dik c ve d sayıda iki grup doğru çiziliyor. kesişimler sırasıyla a x c, a x d, b x c ve b x d yi verecektir. iki basamaklı iki sayıyı alt alta koyup çarparken biz de zaten bu çarpımları yapıyoruz. yani aslında çok basit bir mantık kulanılıyor ve normal çarpmadan daha zahmetli eğer çarpım tablosunu bilmiyorsanız yararı olabilir, yoksa bir anlamı yok zaten dikkat ederseniz kullanılan rakamlar 1,2,3 gibi bir birleriyle çarpınca 10u geçmeyen rakamlar.

bu sorunun çözülemeyeceğini bilgisayar yazılımı sayesinde gördüm keşke bizi motive etmek için Einsteinı kullanmasaydınız adamın sahtekar olduğunu düşünmeye başladım

18.000 saniye 18 bin saniye ise bu 5 saat sürer bu zeka değil sabır testi yok 18 saniye ise bir hata yapmışlar çünkü ben kolaylıkla 63 sn yaptıktan sonra kendi isteğimle bitirdim

haklısın ama gerçekten de o yol boyunca gazı -neredeyse- köklüyorum (benim yolum da yokuş olduğu için) ama cevap yazarken farkettim ki sağdan araba geldiğini görünce durmam gerekiyor ama bu 2-3 ayda bir kez gerçekleştiği için sorarken düşünmemiştim

okuyunca (alfabeyi) l den sonra m geliyor????

dediğim gibi pi uzunluğunda cetvel ya da karekök(-1) = (i) gram nesne olmaz pragmatik biri olduğumdan bilimin orjinal tanımı beni ilgilendirmiyor ama ben üzerinde sistemli olarak kafa yorulabilen herşeyin bilim olduğunu düşünüyorum politika, ekonomi, tarih ve çok sevdiğim yazılımcılık da bir bilim bence

ben bunu eleştiri olarak yazmadım, okuduysanız. düşünmeyi sevenlerin kafa yorabileceği bir durum olarak düşünmüştüm. sorum niye 120 sn bekletildiğimiz de değil. ben bu iletiyi arama yaparken almıyorum yani belli parametreleri doldurup search yaparken değil yeni iletileri tıklayınca alıyorum, bu sırada gelen fazla arama mesajının anlamını soruyordum daha yeni farkettim ki yeni iletileri tıkladığımda benim son girdiğim andan sonraki iletiler listeleniyor yani parametre olarak benim son girdiğim dakika kullanılıp bir sorgulama yapılıyor yani aslında bir arama yapıyorum fazla arama mesajı almam da anlamsız değil bu durumda. böylece sorumu kendim çözmüş oldum kafa yoran biri olsaydı(taurusmutis hariç) bu cevabı belki o da bulup bana yazabilirdi bunu beklemenin neresi garip?

* araç benim yoluma 2-3 m yaklaşınca görebiliyorum * ben kavşağa 7-8 m yaklaşınca hala onu görmediysem gazı köklüyorum, böylece o yanıma gelemeden ben kaçıyorum * onu gördüysem tabii köklemiyorum ve o önüme geçiyor, ben arkasından gidiyorum. * ipek'e: zaman ve araç aynı değil tabii ama şartlar anlattığım gibi.. saygılar...