Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

kaan_bebeto

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.221
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    6

kaan_bebeto tarafından postalanan herşey

  1. İnsan bir kere birine geç kalır ve bir daha hiç kimse için acele etmez ...

  2. kaan_bebeto

    çikolata

    nasılda canım çekdi şimdi
  3. * 05 Nisan 2012 Akşamı Hava açık Güneşli Yağmur dan eser yok.
  4. * 05 Nisan 2012 Hava kapalı bulutlu , yağmur havası var .
  5. * 03 Nisan 2012 Hava Açık Güneşli bulutsuz bir hava var.
  6. Diri fay hatları sayısı iki katına çıktı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'nin diri fay haritasını önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacaklarını belirterek, “Diri fay hatları sayısının hemen hemen iki katına çıktığı bir ortamda (haritaların) güncellenmesi önemli” dedi. Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü'nde düzenlenen “65. Türkiye Jeoloji Kurultayı”na katılan Yıldız, burada yaptığı konuşmada, geleneksel hale gelen Kurultayın hem sektöre hem de ülkeye hayırlı olmasını diledi. Jeoloji mühendislerinin fonksiyonlarını artırmak istediklerini ve Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün (MİGEM) yaptığı kanun değişikliğiyle bunu sağladıklarını anlatan Yıldız, yapılan bu çalışmaların çok önemli olduğunu ifade etti. Bakan Yıldız, jeoloji sektöründe çok önemli bir değişim yaşandığını dile getirerek, kamuda yetişen mühendislerin özel sektörü tercih ettiğini, bunun da toplam sektör için bir kazanım olduğunu söyledi. MTA'da bir usta-çırak ilişkisinin yeniden kurulduğunu belirten Yıldız, yeniden yapılanma sürecine giden kurumun, çok önemli hizmetler sunduğunu kaydetti. Jeoloji mühendislerinin öneminin giderek arttığını, geçen yıl maden mühendislerinden daha çok jeoloji mühendisi istihdam edildiğini anlatan Yıldız, şöyle konuştu: “Özellikle maden ve jeoloji uzmanlarının önemli isimlerinin burada olduğunu biliyorum. Politikalarımızı oluştururken özellikle madencilik alanında, yeraltı kaynaklarının yüksek katma değer oluşturduğunu ve gayri safi yurtiçi hasılamız için önemli bir rezerv olduğunu bilmekteyiz. Enerji ve sanayi hammadde talebinin güvenli ve ekonomik olarak karşılanması, bu tür kurultaylar vesilesiyle olmaktadır. Arz kaynaklarının çeşitlenmesi de yine burada belirlenmektedir. Bu kadar yüksek katma değerin ekonomiye kazandırılması, en temel hedeflerimizdendir.” Yeni Fay Haritası Arama faaliyetlerine ve analiz laboratuvarlarına ayırdıkları yatırım bütçelerinin önemini vurgulayan Yıldız, jeoloji haritalarının güncellenmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Kuzey Anadolu Fay Atlası ile Doğu Anadolu Fay Atlası'nda 1/500000'lik haritaların hazırlanarak basılmasının çok önemli olduğunu dile getiren Yıldız, “Türkiye'nin diri fay haritasını önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız. 1992'lerden bu yana güncellenmemişti. Diri fay hatları sayısının hemen hemen iki katına çıktığı bir ortamda güncellenmesi önemli” diye konuştu. “Jeoloji mühendislerinin önemini çok iyi biliyoruz” Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammet Balta da 65 yıldan bu yana Türkiye'de jeoloji kurultaylarının düzenlendiğini bildirdi. Hükümetlerinin görev süresince Türkiye'ye bir çok yatırım yapıldığını ve jeoloji mühendislerinin de bu yatırımların inşaatlarında istihdam edildiğini belirten Balta, jeoloji mühendislerinin önemini çok iyi bildiklerini söyledi. Türkiye'nin doğal afetler açısından riskli bir bölgede olduğuna dikkati çeken Balta, bu kurultaylar sayesinde yaşanan doğal afetlerin hatırlatıldığını ve ileride yaşanabilecek afetlerde alınabilecek önlemlerin tartışıldığını ifade etti. Geçmişte teknik yetkinlikten yoksun bir çok yapının yapıldığını, ancak son yıllarda bu konuya çok dikkat edildiğini vurgulayan Balta, “Biz insanlarımızın sağlıklarını korumakla da mükellefiz. Bu anlamda yapılan önemli yasal düzenlemeler var ve biz bu düzenlemelerle jeoloji mühendislerinden daha fazla yararlanacağız. Sonuç olarak da insanlarımıza daha yaşanabilir şehirler, alanlar vereceğiz” dedi. “1 yıl içerisinde basım işlemlerini bitirmeyi hedefliyoruz” MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer de MTA'nın kurulduğu günden bu yana önemli çalışmalara imza attığını bildirdi. Türkiye'nin doğal afetler açısından “riskli ülkeler” arasında yer aldığını belirten Üzer, fay hatlarını gösteren haritaların güncellenmesi gerektiğini söyledi. Bu konudaki çalışmalara başladıklarını anlatan Üzer, 1 yıl içerisinde tüm basım işlemleri bitirmeyi hedeflediklerini kaydetti. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Genel Müdürü Mehmet Uysal ise yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önemine dikkati çekerek, bu konuda yapılan çalışmaları anlattı. 2 Nisan 2012 hürriyet gazetesi
  7. kaan_bebeto

    ÇIĞ Nedir ?

    ÇIĞ Nedir ? Çığ, genellikle bitki örtüsü olmayan engebeli, dağlık, ve eğimli arazilerde, vadi yamaçlarında tabakalar halinde birikmiş olan kar kütlesinin iç veya dış kuvvetlerin etkisi ile başlayan bir ilk hareket sonucu,yamaçtan aşağıya doğru hızla kayması olarak bilinir. Uzun süreli kar yağışlarından sonraki ilk güneşli gün, eğer kar yüzeyi donmuş ise, açık ve bulutsuz bir geceden sonraki ilk gün çığ oluşumuna oldukça elverişlidir.Yağmur veya ısınan havanın etkisi ile fazla miktarda kar erimesi sonucu kar örtüsündeki su miktarının artması nedeniyle zemin üzerinde pürüzlülüğü sağlayan ufak cisimler su altında kaldığından, kar tabakası ve zemin arasındaki sürtünme azalır ve kayma hızı artar.Eğimli bir yamaç üzerinde bulunan bir kar örtüsü, yerçekiminin de yardımı ile her zaman yüksek olan porozitesi ve canlı metamorfizması sonucu sürekli akma hareketi yapar. Bu akma hızı, karın yoğunluğunun derinlere doğru artması nedeni ile yüzeyden örtünün derinlerine doğru azalır. Yamaçlarda biriken karların, çeşitli nedenlerle yerinden koparak aşağıya doğru kayması veya yuvarlanması sonucu çığ oluşur, çığ esnasında aşağıya doğru hızla hareket eden kar kütlesi, yolu üzerindeki her şeyi ezer veya sürükleyip götürür. Kar yağışının fazla olduğu yerlerdeki dağ yamaçlarında kalın bir kar tabakası oluşur. Bu tabaka, yer çekiminin etkisiyle aşağılara düşmeye hazır durumdadır. Bu düşmeyi kolaylaştıran ve hızlandıran çeşitli etmenler vardır. Bunlardan biri, kar tabakasının üzerine yağmur yağmasıdır. Yağmur suları, eriyen kar sularıyla birlikte kar tabakasının altına sızar. Gece sıcaklığının düşmesi sonucu alttaki bu su donarak bir buz tabakası oluşturur. Bu buz tabakası da üzerindeki karın yer değiştirmesini sağlayan kaygan bir zemin demektir. Bu nedenle ilkbahar yağışları ile birlikte çığ olayları artar. havanın ısınması da çığ olaylarına yol açar. hava sıcaklığının artması ile birlikte karların bir kısmı eriyerek sulu kar özelliği kazanır. Sulu kar ise yamaçlar boyunca kolayca kayar ve çığ olayına yol açar. Yamaçların çıplak olması ve yamaç eğiminin fazla olması çığ oluşumunu hızlandırır. Depremler, şiddetli rüzgarlar, gök gürlemesi ve top atışı gibi olayların yarattığı titreşimler de çığ düşmesine yol açar. Dağlık bölgelerde yaşayanlar, dağcılar, kayakçılar ve yolcular için çığlar büyük tehlike yaratabilir. Çığdan korunmak için herşeyden önce yamaçların ağaçlandırılması gerekir. Yamaçlarda duvar ya da setler yapılması da çığ oluşumunu engeller.
  8. kaan_bebeto

    Zeki MÜREN

    http://www.youtube.com/watch?v=oCXfMJnGWaA
  9. gezilecek yer çok 1 hafta yetmez 1 ayda yetmez pierr lotti de çay içmeyi unutmayın . Kanuni sultan süleyman türbesi onarımdaydı 2 ay önce gitmişdim . mutlaka süleymaniye camisinden istanbulu seyredin.
  10. kaan_bebeto

    GÜNAYDIN

    iyi bir gün olması dileğiylen iyi günler.
  11. tam yaz geldi diyorduk birden yine kış havası hakim oldu ama bügün hava yine açtı. * 02 Nisan 2012 Hava Açık Güneşli ,Yer yer az bulutlu .Açık bir hava var.
  12. İstanbul un ortasındayım ama iki tane duvara tırmanırken buldum akrep.Birisi iğnesini hazırlamış beni bekliyordu tam göz göze geldik ve bir karış vardı.Bir irkildim anlatamam.
  13. Doğa ve Yaşam 5 inci senesine gimek üzere . Birce de olsada görse neredesin. ? sen gidince forum da öksüz kaldım. Admin' cim tekrar teşekkürler bu bölümü açtığım için....
  14. * 01 Nisan 2012 Akşamı hava kapalı yağmurlu ve gök gürlüyor. sert esen birde rüzgar var.
  15. kaan_bebeto

    Toprak Kayması

    Heyelan ya da Toprak kayması, zemini kaya veya yapay dolgu malzemesinden oluşan bir yamacın yerçekimi, eğim, su ve benzeri diğer kuvvetlerin etkisiyle aşağı ve dışa doğru hareketidir.. Kayalardan, döküntü örtüsünden veya topraktan oluşmuş kütlelerin, çekimin etkisi altında yerlerinden koparak yer değiştirmesine heyelan denir. Bazı heyelanlar büyük bir hızla gerçekleştikleri halde bazı heyelanlar daha yavaş gerçekleşirler. Heyelanlar yer yüzünde çok sık meydana gelen ve çok yaygın bir kütle hareketi çeşididir ve aşınmada önemli rol oynarlar. Büyük heyelanlar aynı zamanda topografyada derin izler bırakırlar.Türkiye'de en fazla görülen yerler Karadeniz Bölgesi'nde özellikle Doğu Karadeniz şerididir.Bazı kötü etkileri de vardır.. Kuvvetli eğim: Eğimlerin fazla olduğu sahalarda heyelan riski artmaktadır. Bazı sahalarda fay yamaçları dik eğimlerin oluşmasına neden olarak heyelanları kolaylaştırırlar. Yine insanlar kanallar ve yollar açarak ya da yol ve maden kazılarından çıkan toprakları denge açısına erişmiş bulunan y heyelan oluşumuna neden olan koşulları hazırlarlar. Gevşek unsurların denge açısını her hangi bir nedenle aştığı durumlarda heyelan oluşur.. Suya doygunluk: Suya doygun, elverişli alanlarda olur. Kaya yapısı: Plastisite, likidite sınırları malzemenin yapısına sıkı bir şekilde bağlıdır. Çeşitli kil türlerinde plastisite birbirine yakın ancak likidite değerleri birbirinden çok farklıdır. Örneğin bu bakımdan en düşük değeri gösteren .. , en az su ile likidite sınırına erişen yani heyelana en uygun olan kil türüdür. Çeşitli depolarda az ya da çok kil vardır. Bunun oranı ve türü heyelan olayını arttıran ya da azaltan yani heyelanların yayılış alanlarını belirleyen başlıca faktörlerden birisidir. Bu nedenle killi formasyonların, fliş, marn ve tüf gibi depoların yaygın olduğu sahalarda heyelan çok fazla görülür
  16. İzmirli arkadaşlar yardımcı olurlar mı acaaba sevinirim.
  17. Hoş geldin melike , bak burası bağımlılık yapar ona göre. tekrar Hoşgeldin
  18. * 01 Nisan 2012 Az bulutlu 13 derece en düşük, 18 derece en yüksek . kaynak meteoroloji
  19. * 01 Nisan 2012 Hava kapalı , biraz soğuk soğuk esiyor.
  20. * 31 Mart 2012 Hava açık güneşli .
  21. * 30 mart Cuma İstanbulda bugün hava kapalı ara sıra yağmur atıştırıyor.
  22. Adana'ya 100 milyar dolarlık krom müjdesi Krom tesislerinin faaliyet gösterdiği Aladağ ilçesinde 50 bin metrelik sondajlama çalışması sonucunda yaklaşık 3 milyar dolarlık yeni krom rezervi bulundu. Bölgedeki krom zenginliğinin 100 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. AA Güncelleme: 14:30 TSİ 28 Mart. 2012 Çarşamba ADANA - Dedeman Madencilik Aladağ İşletme Müdürü Maden Mühendisi Yunus Soysal, yaptığı açıklamada, Adana'nın Aladağ ilçesinde, yaklaşık 50 yıldır krom işletmeciliği yapıldığını belirtti. 2006 yılında metal fiyatlarının artmasıyla kroma olan talebin de katlandığını vurgulayan Soysal, artan talebin de krom fiyatını yükselttiğini kaydetti. Krom fiyatlarının artmasıyla gözlerin Aladağ'a çevrildiğini maden sektöründeki girişimcilerin bölgeye yatırımlara başladığını vurgulayan Soysal, 2006 yılına kadar ilçede 3 tesis olduğunu, 2006'dan sonra 7 tesisin daha açıldığını hatırlattı. Aladağ'ın küçük bir ilçe olmasına rağmen, zengin maden kaynaklarıyla Türkiye'nin krom ihracatının yüzde 25'ini karşılar duruma geldiğini vurgulayan Soysal, ''Dünyada artan talep sonrası kroma bakış açımız değişti. Eskiden direk doğadan alıp, tenör değeri dediğimiz yüzde 40 ve üzerini çıkarıp pazarlıyorduk. Şu an elimize aldığımızda hiç bir ekonomik değeri olmadığı gözüken cevherleri de yüksek kapasiteli tesislerde işleyip, satılabilir hale getirerek konsantre yapıyoruz'' dedi. BÖLGEDE TAHMİNEN 100 MİLYAR DOLARLIK KROM VAR Bölgede Dedeman Madencilik olarak 2006 yılında faaliyete başladıklarını ve sondaj çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayan Soysal, şöyle konuştu: ''50 bin metrelik sondajlama çalışması sonrasında, yaklaşık 3 milyar dolarlık yeni krom rezervi bulduk. Ocaktan çıkararak işleme tabi tutulmamış 100 milyon ton tüvenandan, zenginleştirme işlemine tabi tuttuğunuzda 10 milyon ton konsantre cevheri bulduğumuzu tahmin ediyoruz. Parasal olarak da 3 milyar dolar gibi bir potansiyeli yakaladık. Talep ve fiyat bu seviyede giderse benim öngörüm bölgedeki krom zenginliği 100 milyar dolar civarında.'' Kendisinin de madencilik sektöründe 20 yıldır hizmet verdiğini, krom işletmelerinin artık ferrokrom tesisine dönüştürülmesi gerektiğini belirten Soysal, ''Şu an bölgeden 150 milyon dolarlık krom ihracatı yapılıyor. Gerekli ferrokrom tesisini kurarak ve ülkemizdeki çelik endüstrisini de buna uyarlayarak kendi kaynaklarımızı kendimiz kullanabiliriz. Ürettiğimiz ürünün ton fiyatı 300 dolar civarında. Bunu ferrekroma dönüştürdüğümüzde 3 bin ile 4 bin dolar arasında fiyatı değişiyor. Kromdan yaklaşık 10 kat daha fazla kazandırıyor'' dedi. Maden ocakları ve işletme tesislerinde yaklaşık 2 bin civarında işçi çalıştığını, nakliyeci ve servisçi gibi yan sektörlerle işçi sayısının 8 bini bulduğunu vurgulayan Soysal, bölgenin dışardan göç alan bir konuma geldiğini vurguladı. Ancak bölgedeki enerji ve altyapı sıkıntısı nedeniyle yatırımların ötelendiğini vurgulayan Soysal, şunları kaydetti: ''Öncelikle yollarımızın iyileştirilmesini ve iş makinelerine dayanıklı yollara dönüştürülmesini istiyoruz. Biz özel sektör olarak yapılacak alt yapı yatırımlarına katkıya hazırız, makine anlamında ya da parasal anlamda. Ayrıca bölgede enerji sıkıntımız var. Şu an 2 milyon ton ham madde ve 150 milyon ton konsantre işleyeceğimiz bir projemiz var. Bölgeye ikinci bir hattan enerji sağlanmasını istedik. Çevresel mevzuatlara takıldı. Yatırımlarımızı ötelemek zorunda kaldık.''
  23. Çorumlu mucitin başarısı Çorumlu kimya öğretmeni Erol Tonga'nın fikir sahibi olduğu projeyle üretilen Bitkisel Atık Yağ Toplama Makinesi Avrupa'ya ihraç edilmeye başlandı. AA Güncelleme: 12:46 TSİ 29 Mart. 2012 Perşembe Bitkisel atık yağların lavabolara dökülmesinin önlenmesi ve su kirliğinin önüne geçilmesi amacıyla tasarlanan BAYTOM, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Edip Uğur'un katkılarıyla Ar-Ge çalışmaları tamamlanarak pilot il Çorum'dan sonra Türkiye'deki çeşitli kentlerin belediyelerine de gönderildi. Kentteki Küçük Sanayi Sitesi'nde üretilen, ev kadınlarının lavabolardan döktüğü bitkisel yağların kolaylıkla toplanmasını sağlayan BAYTOM, Türk markasıyla Fransa ve İngiltere'deki belediyelerde de yerini almaya hazırlanıyor. Projenin fikir sahibi Erol Tonga, lavabodan döküldüğü andan itibaren 1 litre atık yağın 1 milyon metreküp deniz suyunu kirlettiğini söyledi. Suya karışan yağların kanalizasyon sistemlerinde tahribatlara yol açtığı vurgulayan Tonga, atık yağların daha çok ev kadınları tarafından lavabolardan döküldüğünü, bunu önlemek amacıyla da BAYTOM'u ürettiklerini belirtti. Yağ toplama makinesinin ev kadınlarının evde kullandığı kızartma yağlarını toplamaya yönelik olduğunu anlatan Tonga, şu bilgileri verdi: ''Kadınlar evde biriktirdikleri atık yağları lavabodan dökmek yerine evlerde biriktiriyor. Daha sonra alışveriş merkezlerine ve marketlere yerleştirilen BAYTOM'lara boşaltıyorlar. Makine sesli sistemle sizi yönlendiriyor. Dökülen yağın miktarını söylüyor. Yağın içindeki katı maddeleri süzgeçten geçiriyor. Eğer yağın içine başka sıvı karışmışsa onu ayırıyor. Tamamen bitkisel yağı alarak bir bölüme, diğer sıvıyı da başka bir bölüme aktarıyor. Dökülen miktar karşılığında 25 ya da 50 kuruş para veriyor. Avrupa'ya göndereceklerimiz ise araba yıkama ve indirim kuponu verecek. Biriken yağlar atık yağ toplayan firmalar tarafından toplanarak değerlendiriliyor.'' ''Atık yağlı sular kanalizasyondaki canlıları besliyor'' BAYTOM'un daha çok belediyeler aracılığıyla alındığını belirten Tonga, ''Belediyeler atık yağın lavabodan dökülmesine engel olamayınca bunun çok daha fazlasını onarım için veriyorlar. Kanalizasyon sistemine giden atık yağlı sular sistemi tıkıyor. Ayrıca burada yaşayan canlılar atık yağlı suyla beslenerek, büyüyor. Kemirgen canlılar yurtdışında bu nedenle telekomünikasyon ağlarını kemirerek, zarar veriyor'' diye konuştu. Tonga, BAYTOM'un Türkiye patentinin alındığını belirterek, 3 yıl sürecek araştırmalar sonucu dünya patentini de alacaklarını tahmin ettiklerini söyledi. Fransızları şaşırtan icat Yaklaşık bir ay önce İngiltere ve Fransa'da atık yağ toplama işiyle uğraşan firmaların kendisine ulaştığını bildiren Tonga, şunları kaydetti: ''Fransa'da atık yağ toplama işiyle uğraşan bir firmanın Türk yetkilisi bize ulaştı. Evlerdeki atık yağları toplamada büyük zorluk çektiklerini, internette yaptığı araştırmalar sonucu BAYTOM'u öğrendiğini dile getirdi. Amerika, Çin ve Japonya'da benzer bir ürüne rastlamadıklarını, Çorum'a gelerek ürüne görmek istediklerini söyledi. Beraberinde İngiltere'de bio-dizel üretimi yapan bir başka yetkiliyle geldiler. Birer numunenin ardından Londra ve Lyon'daki belediyelere gönderilmek üzere 40 bin adet sipariş verdiler. Montajı Almanya'da yapılacak ürünün üzerinde 'Türk teknolojisidir' yazacak. BAYTOM'a üç dil yüklenecek, AB standartlarına göre birkaç değişiklik yapılacak. Ayrıca Hollanda ve İsviçre'den de ürünü görmek için gelmek isteyenler oldu. Bu gelişme bizim için ve oradaki Türkler için gurur verici.'' Fransa'da atık yağ toplayan bir firmada yetkili olan Gürsel Çakar ise BAYTOM'u gördükten sonra Fransa'daki belediye başkanlarıyla görüştüklerini belirterek, ''(Bu makine bir Türk icadı mı) diye şaşırdılar. Sonra da diğer firmalardan önce biz alalım rekabetine girdiler. Avrupa geri dönüşüme büyük önem veriyor. BAYTOM, özellikle Avrupa'da hak ettiği ilgiyi görecektir'' dedi.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.