HİMYATA tarafından postalanan herşey
-
said nursinin hataları
cevap olarak hangi birini anlatayım sana bilmiyorum. ancak senin bu naklettiklerini okuyan arkadaşlarıma tavsiyem şu; alıntılara kanmasınlar zira mevzular tamamen ******* irdelenmiş, hatta ilmin '' i'' si bile yok.sana ne diyeceğimi şaşırdım doğrusu azmine hayranım meydanı boş bulup sallamanada hayran kaldım ne diyeyim... vesselam... her telde oynamada üzerine yok be!!! az nefes al kardeşim ne buya... az sakin ol sağ yap topla gel... neyin cevabını almak istiyorsan sorunu sadece onunla ilgili sorda herkes anlasın ve sorularına cevap verilebilsin demi ama...on soruyu iç içe sorma .bi tane sor cevabını al sonra yine Allah izin verirse ( ki sen bu cümleye itiraz edersin şimdi) bizde cevap verelim sana ...
-
said nursinin hataları
SEN BURDA T.DURSUNU açık bir dinsizlik yaparak pek tehlikeli değil ama bedüzzeman haşa gizli bir tehlikedir insanlar ona güveniyor demekle .... hiç düşündünmü acaba sen t.dursunu kötüleyerek sözde ona karşı olduğunu gösterip saman altından kendi zararlı fikirlerini dayattığını.yani ASRIN MEDARI İFTİHARI olan bir zata ki ( eserleri çok itibar görmüştür ) isnat etmeye çalıştığın çirkefi kendin bizzat yapıyorsun... senin şukadar yorulmana ve gayretine şaşırıyorum ve aklıma bakiül gargadda geçen olay geliyor burada herkesle paylaşalım 4798 - Hz. Ali (R.a) anlatıyor: "Biz bir cenaze vesilesiyle Baki'u'l-Ğarkad'da idik. Derken yanımıza Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm çıkageldi ve oturdu. Biz de etrafında (halka yapıp) oturduk. Elinde bir çubuk vardı. Çubuğuyla yere birşeyler çizmeye başladı. Sonra: "Sizden kimse yok ki, şu anda cennet veya cehennemdeki yeri yazılmamış olsun!" buyurdular. Cemaat: "Ey Allah'ın Resûlü, dedi. Öyleyse hakkımızda yazılana itimad edip ona dayanmayalım mı?" "Çalışın, buyurdular. Herkes kendisi için yaratılmış olana erecektir. Cennetlik olanlar, saadet(e götüren) amelde (muvaffak) olacaktır. Şekâvet ehli olanlar da şekâvet(e götüren) amelde (muvaffak) olacaktır!" Sonra şu ayeti tilavet buyurdular. (Mealen): "Kim bağışta bulunur, günahtan kaçınır ve dinin en güzelini tasdik ederse, biz de ona hayır ve kolaylık yolunu kolaylaştırırız" (Leyl 5-7). bazı kaynaklarda şu ilavelerde vardır. 4800 - İbnu Mes'ud (R.a) anlatıyor: "Sâdık ve Masdûk olan Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Sizden birinin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde cem olur. Sonra bu kadar müddetle "alaka" olur. Sonra bu kadar müddette "mudga" olur. Sonra Allah bir meleği dört kelimeyle gönderir: (Bu melek) rızkını, ecelini, amelini, şaki veya said olacağını yazar, sonra ona ruh üflenir. Kendinden başka ilah olmayan zâta yemin olsun, sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder. Öyle ki, kendisiyle cennet arasında bir zirâlık mesafe kaldığı zaman ona yazısı galebe çalar ve cehennem ehlinin ameliyle amel ederek cehenneme girer. Aynı şekilde sizden biri (hayatı boyunca) cehennem ehlinin amelini işler. Kendisiyle cehennem arasında bir ziralık mesafe kalınca yazısı ona galebe çalar ve cennet ehlinin amelini işleyerek cennete girer." Buhari, Kader 1, Bed'ü'l-Halk 6, Enbiya 1, Tevhid 28; Müslim, Kader 1, (2643); Ebu Davud, Sünnet 17, (4708); Tirmizi, Kader 4, (2138). burda YAZISI ONA GALEBE çalar ifadesine DİKKAT EDİN . ÇOĞU BUNA ŞAŞIYOR. BAĞIRARAK İFADE EDİYORUM: YAZISI ONA GALEBE ÇALARDAN MURAD , ALLAH HERŞEYİ BİLİR VE YAZILMIŞTIR HERŞEY. AMA BİZİM ANLADIĞIMIZ MANADA YAZI MIDIR DEĞİLMİDİR VASFINI ANCAK ALLAH BİLİR.DOLAYISIYLA BİR KULUN NE YAPACAĞINI HANGİ YOLU SEÇECEĞİNİ YALNIZ ALLAH BİLİR .ZİRA İLAHTIR.VE KUL ZAHİREN ÇOK İYİ BİR YOL TUTMUŞ VE CENNETE KOŞUYOR OLSADA SONUNDA NE YAPACAĞINI ALLAH BİLİR VE ONUN YAPACAĞI İŞİ EVVELDEN BİLDİĞİ İÇİNDE ONUN YAZDIĞI YAZI GALEBE ÇALAR . BURDA GALEBE ÇALAR DEMEK KULU CEHENNEME ZORLA GÖNDERİR MANASINDA DEĞİLDİR.KULUN SONUNU ALLAHIN MUTLAK OLARAK BİLDİĞİNİ İFADE EDER.VE BU BİLGİYLE YAZDIĞI YAZIDA SONUNDA ALLAHIN DEDİĞİ GİBİ ÇIKAR ANLAMINA GELİR. neden bu kadar körü körüne gidiliyor bu mevzulara anlamakta güçlük çekiyorum zannımca kafa almıyor veya kafa fenerinin ışığı yetmiyor. üstad hz. nin bedüzzemanın hakkında yazıp çizdiğin şeyler senin ıq seviyeni zaten ortaya koymaya yetmiş.şunu samimiyetle ifade ediyorum zamanı oldukça az olan bir insanım hatta bazan günlerce nete giremiyorum yoksa şu yazıp çizdiklerine karşılık çok fazlaca cevap alırdın benden ya neyse.
-
Cebriye Firkasi
bak kürşatcım felsefe kitapları senin benim gibi kulların yazıp çizdiği ve yine tahminden öte yol bulamayacak kaynaklarıdır. bir insan ne kadar deha olursa olsun elindeki aklı kullanmakdan öteye geçemez ee tabi bunu ne kadar kullanabildiğide ortada zira dikkat edersen o okuduğun felsefe kitaplarında her gelen bir diğerinin mutlak doğru gibi yapıştığı fikirleri eleştirmiş hatta kimi kendisinin fikirlerini çok doğru sanarken bir sonra gelen felsefeci onun fikirlerini çürütmüştür.ben buna binaen sana kitapmı verildi diye sordum yoksa sana bir kitap verilmediği zaten ortada.maksadım ilahi bir kitaptı anlamış olman lazımdı ,ya anlamışsındır mutlaka... zira bak sana sorduğum basit bir sorunun bile cevabını verirken sorduğum soruyu sana hangi maksatla sorduğumu tam anlayamamışken kalkmış bu kadarcık akıl sermayesiyle mutlak bir varlık ki herşey kendisinde kemalde olan eksiği olmayan bir zatı vacib-ül vücüdü tartmaya anlamaya kalkıyoruz... güzel kardeşim seni itham etmek gibi bir niyetim yok ancak sana tavsiyem odurki şu hadisi şerifi anlamaya çalış ,kazanırsın kaybetmessin . hadis meali : rabbinizin zatını düşünmeyin ... hatta bu ve benzer hadislerde var bu konuyla ılgılı rabbinizin eserleri üzerinde tefekkür edin onun zatını düşünmeyin buyuruyor anladınmı kardeşim . eğer uygun bir yol olsaydı başta habibi ekrem tavsiye ederdi. zira resulu zişan biliyorduki rabbimizin zatı çok yüce yücelerin yücesinde ki akıl onu kavramaya yol bulamaz zaten kendi isimlerinden biride bu el_müteal çok yüce pek yüce anlamına geliyor . zaten şimdi onun kendisini anlattığı kadarıyla sadece isimlerinden bazılarını anlatmaya çalışarak bu konuyu izah etmek istesem bu konu çok uzar.artık bu konu hakkında ne demek istediğimi az çok anlamışsındır sanıyorum . neyse kader meselesine gelince öncelikle şunu belirteyim felsefe yapacam diye kendini helak edeceksin Allah korusun dikkat et . bazı meselelere itinayla yaklaş. kader mevzusu biraz karışık bir konumudur evet öyledir. hatta bazı islam alimleri ki aralarında felsefeyle uğraşanlarıda var bu konuda iman edip susmak daha iyidir demişler. ve bende aynısını söylerim.ama bu , şu anlama gelmesin ; bu konuların açıklaması yoktur bu konular cevaplanamayacak kadar karışıktır vs... filan falan . hayır öyle değil , aksine izahı vardır ama bırak meseleyi; izahını bile herkes hemen anlayamıyor yani ondandır ki bu meseleler biraz girift durmuşlar... HIZSIZLIK YAPANLAR ALLAHIN EZELİ İRADESİYLE Mİ BUNU YAPTI? diye sormuşsun iyi oku anlamaya çalış. Allah hayrıda şerride yaratır.kula dilemek vermiştir ve fakat iyi ve kötü nerdedir bunuda belirtmiştir.bundan sonra kul eğer ki isteğini şer yolda kullanırsa rabbimiz bunuda yaratır yani şerride halkeder.kul iyi yönde kullanmışsa bu iyiliğide rabbmiz halkeder. bir misal verelim, teşbihte hata olmasın ; bir insan düşünelim onun omuzuna çıkmışız biz nereye git dersek oraya gidecek bu insan. fakat bizide uyarıyor bak bu tercih ettiğin yol kötüdür şerdir diyor,ama sonuçta yine bizim dediğimizi yapıyor olsun . şimdi biz bunun omuzlarındayız ve bize bizi alıp şu yoldan götür diyoruz, bu adamda bize diyorkı bak bu yolun sonu uçurumdur,biz hayır sen devam et yürü diyoruz ve o yoldan gidip uçurumdan da düşüyoruz, farzedelim... burada kim suçlu olur bizmi yoksa omuzlarına bindiğimiz şahısmı? elbetteki suç bizdedir yani.bizim dilememiz ve rabbimizin yaratmasıda teşbihte hata olmasın böyledir işte . biz dileriz Allah o fiili yaratır, ve sonuçta da işlediğimizden hesaba çekiliriz. ( AMA KADER MEVZUSU BU KADARLA SINIRLI DEĞİLDİR ÇOK DAHA GENİŞTİR ) ben bu kadarını senin hırsızlık örneğin için anlattım . şimdi buraya kadar tamamdır. sorduğun soruya gelince sen burda iradenin ne anlama geldiğini veya şöyle diyeyim burada kullandığın irade kelimesini ne anlamda kullandığını keşke belirtseydin. yani ; kulları herhangi bir fiili işlemeğe mecbur etme anlamındamı düşünüyorsun bilmiyorum ama öyleyse yukardakı örnek buna fazlasıyla ışık tutuyor.yani rabbimiz kımseyi mecbur etmiyor fiillerinde ...kul diliyor Allah yaratıyor vekalın bu meselede biraz dallı budaklıdır mesela ben eşarinin cebri mutavassıta fikriini çok benimsemişimdir ancak burada bu meseleye girmeyi uygun görmüyorum sende fazla kurcalamazsan sevinirim .izahı uzun meselelerdir yani. ama eğer şunu soruyorsan Allahın ezeli iradesi dilemesi kul daha fiilini yapmamışken varmıydı yokmuydu diyorsan o başka olur o zaman . bak kardeş beni iyi dinle kurcaladığın mevzular senide benide aşıyor cevabıda vardır yok değil. ancak şöyle izah edeyim rabbimiz öyle bir zattırki ZAMANI YARATIR VE ZAMAN KENDİSİNE BULAŞMAZ! CEVHERİ(MADDE ALEMINDEKİ HERŞEYİ HATTA RUHLARIDA KATIYORUM ) YARATIR CEVHER KENDİSİNE DEĞMEZ! BULAŞMAZ! şimdi hiç şöyle düşündün mü ; hayatı boyunca küçük bir odada yaşamaya mahkum edilmiş birisini düşün bu adam bu odanın dışına hiç çıkmamış olsun ve kendisine gelen yemeklerde bir delikten veriliyor olsun .ve yaşadığı o oda da yatak mınder gibi bir kaç basit eşyadan başka birşey olmasın .şimdi sen bu adamın yanına gidip ona dış alemi anlattığında bu adam bu dış alemı nasıl kavrar?veya anlamaya yorumlamaya çalışır.sen yorulma ben söyleyeyim , ya odasının duvarlarına ya yatağına ya minderine benzeterek anlamaya çalışır . ve bu adama sen tutupta bir radyoyu cep tel. veya yv pc interneti nasıl anlatabılırsın ? tutup odadakı sınırlı eşyalara benzetmekten öte bi yol bulabılecekmısın ? elbetteki hayır . veya bu adama tatmadığı bir meyvanın tadını neye kıyasla anlatacaksın ? mınderemı duvaramı neye? hatta burada uygun olur bir erzurumlu fıkrası anlatayım Her yıl dünyanın bir bölgesini gezmeyi adet edinen Tortumlu, dönüşünde de gördüklerini etrafına anlatırdı. -Memmet, bu sene nereye getdün? -Efrikiye. -Eeee? -Orada safari yapduh. -Ula safari nedür? -Çeşüt çeşüt yaban hayvani vurduh da! -Ya sen ne vurdun? -Zürafa vurdum. -Ula zürafa nedür? -Eşşegi bülirsin? -Hee. -Onun ayahlari iki metre, boyni iki metre olani. -Başga? -Kergedan vurdum. -Ula o nedir? -Eşşegi bülirsin? -Hee. -Ondan üç teneyi birleşdirirsin burnuna da bir tikinti yapirsin, o. -Başga? -Piton vurdum. -Piton ne ki? -Eşşegi bülirsin? -Hee. -Kuyruğuni de bülirsin? -Helbe. -Onun dört metre olani. Ama Eşşeg yoh neyse...şimdi bu yaşadığımız alem her ne kadar bir çok nesneyi barındıyor olsa bile sonuçta sınırlıdır.Allah ise işlerinde çok yücedir. onu bu imkanlarla bu akılla anlamaya kalkmamız tamamen eksiklik olur.bergsonun bir lafı var ; bana filozofların değil, peygamberlerin anlattığı Allah gerek . bende şimdi kardeşlerime tavsiye eder derimki felsefe yapacağım diye o güzel kafalarınıza kalplerinize kasvet bulutları çökertipte içinizi bulandırmayın . herkese selam...
-
Muhammedin şehveti ve Tanrısı
tabirlerin tasvirlerin ciddi manada tam bir çöplük haysiyetinde.bana eğer karşılık vereceksen iyice düşün sonra gel demeyeceğim çünkü sen ne kadar düşünürsen düşün varacağın yer yine debelendiğn yerdir. ayrıca alıntı yaptığı yer burası diyip adresi vermişsin sağolasın ben yazmayı unutmuşum yazman iyi olmuş merak eden kardeşlerim o siteyede bir baksınlar güzel konular ve linkler var tavsiye ederim .yani farkında olmadan işe yaradığın bir yer olmuş teşekkürler.her neyse.. kurandakı ayetleri süsleyerek anlatan hocalar demişsin ; cehaletini bir kez daha sergilemişsin .o süs dediğin iş tefsir ilmidirki arapçaya vakıf olmadan ki bu arapça kuranın nazil olduğu dönemin arapçası olmak durumunda, arapça sözleri ,deyimleri bilmende gerekiyor,sarf ve nahf ilmi derler bunlara ,ayrıca ayetler genelde olan bazı olaylar durumlar ,sorular üzerine nazil olmuşturki bu olayları o olayın geçtiği yerde bulunan şahısları onların ne sorduğunu vs... bilmen gerekli yoksa senin ve senin benzerlerinin sandığı gibi kuranı dizine koyup ben bu ayete ne mana versem bu ayetten nasıl mana çıkarsam diye yazılmaz. haa yazılmamışmıdır elbette bazı kimseler çıkmıştır meal yazacam diye isim vermeme gerek yok zaten onlarda ortada ki bunların sayısı biri ikiyi geçmez meallerine itibar edilmemektedir.sen bırak kuranı tefsir etmeyi öyle alım insanlar gelmişlerki bir hadis naklederken boy abdesti almışlardır,edepten ve hayadan...bunları sana yazmadım hemen heycanlanma okuyan bir müslüman olursa faidalansın diye belirtiyorum .yoksa her satırımın muhatabı olacak duruş yok sende... ayrıca belirttiğin ayetler: O AYETLERDE ALLAHA VE RESULUNE AİİTTİR DENİLEN GANİMETLER; HERHANGİ BİR TEFSİRE MÜRACAAT ETMEME GEREK KALMAKSIZIN HEMEN ANLADIMKİ ALLAHA AİTTİR DENİLİRKEN BEYTÜLMAL (DEVLET HAZİNESİ) KASTEDİLMİŞTİR. VE FAKAT BEN İLİM ADAMI DEĞİLİM İŞİN UZMANLARINA BAKAYIM NE DİYORLAR DEDİM .ELHAMDÜLİLLAH ONLARDA AYNI İFADEYİ KULLANMIŞLAR...YANİ ALLAHA AİTTİR DENİLİRKEN BURDA DEVLET HAZİNESİ KASTEDİLMİŞ OLUYOR ... YOKSA YERLERİN VE GÖKLERİN YARATICISI NE YAPSIN MALI MULKÜ HAŞA YÜZBİN KERE HAŞA ... bak sana tavsiyem şudur diyecektim ama vazgeçtim sen aynen devam edersin sana nasihat kar etmez bende senle vakit kaybetmem zaten sana değil senin şu yazdıklarını okuyan insanlaradır bu yazdıklarım ...sana öylesine SANA diyorum ...haa unutmadan SENİ ATEŞLE MÜJDELERİM
-
DİNİMİZDE MİLLİYETÇİLİK YOKTUR
kardeş güzel cevap vermişsin ...
-
Cebriye Firkasi
kürşat sana bir soru soracağım, ama net yanıt ver.Ha birde uzun olmasın cevabın... CENAB_I ALLAH hakkında bakıyorum çok ayrıntılı bilgilere sahipsin hz. peygamber bile senin şu anlattıkların kadar tebliğ etmedi. dahası insanların seviyelerine göre konuştu zihinleri bulandırmamak için. şimdi soruyorum sen Allah hakkında bunca bilgiye nereden ulaştın veya ulaşıyorsun.bana aklımı kullanıyorum deme !!!geç onu.sen ; sana yazdığım şu iki satırla sana kendimi tanıtmamın haricinde beni ne kadar anlatabilirsin? anlatamazsın anlatmaya çalışsanda tahminden öteye yol bulamazsın... eee o zaman sana ; kitapmı verildi kardeş SANA ZAHMET UZUN UZUN YAZMA ,KENDİNİDE BENİDE YIPRATMA, ZATEN YADIKLARINI OKURKEN YA ÇOK GÜLÜYORUM YA DA SİNİRLENİYORUM Eğer gerçekten insan, yaptığı şeylerde bir irade ve kudrete sahip bulunmasaydı, yaptığı şeylerden dolayı Allah'ın kendisini cezalandırması bir zulüm olurdu ihqq KARDEŞ sana yazıyorum ! bak yukarda ki yazıda bilmem dikkatini çeken bir şey oldumu. Allah ve zulm kelimeleri aynı cümle içinde yersiz kullanılmış. bak kardeşim kısaca zulm: gayrın hakkına yapılan müdahale veya tecavüzdür. sevgili kardeşim Allah yarattığı şeyler hakkında mutlak olarak tasarruf sahibidir. ve yarattığı şeyler her ne olursa olsun onun mülkündedir malıdır yani ve dilediği gibi tasarruf etme hakkına sahiptir ki öyledir bunu kimse sorgulayamazda.o zaman Allah kaldırıp bir peygamberini cehenneme atsa ; burda Allah zulm etti denilemez zira o peygamberi yaratan vucuda getiren ve mutlak olarak üstünde tasarruf eden ALLAH tır.Anladın mı kardeşim .bu budur yani. bak kardeş burada yazılan çizilen şeylere baktığımda cidden hayret ediyorum Allah hakkında çok cesurca ifadeler görüyorum.bence iyice düşünmek lazım ''konuşmadan önce''. vesselam ...
-
ATEİSTLERE SORU
BEYLER; birbirimizi itham ederek konuşmak yerine tatlı tatlı ifadeler kullansak diyorum... sorduğun soruya gelince kardeşim zihinde var olan şey gerçekte de var mı diyorsun? Allahı ıspatlamak için delile ne hacet. eğer ki bir insanın basireti yoksa ona kimse bişey anlatamaz zaten ve Allahın varlığı okadar kesindir ki '' zuhurunun şiddetinden gözler onu göremiyor'' yani şiddetle parıldayan bir ışığa bakarsan karanlık görürsün yani bişey göremezsin ...buda öyle herşey okadar açıkki ...neyse...