diloş

Eveeeettt...hayal gücüm fazla mesai yapıyor yine.. şöyle bir düşündümde..birbirimizi görmeden ruhani arkadaşlıklar kurduk burda.. öte yandan bunca şeyler paylaştığımız bu görünmez şahsiyetleri kafamızda az çok canlandırmaya çalışmışızdır öyle değil mi..? bi şekilde birbirini görmüş olanlar için değil sözüm..hadi bakalım şimdi doğru yada yanlış herkes birbirini tarif etsin..?bakalım ne kadar tutturabilicez..? not;dileyen tarif etmek için resim kullanabilir..

Sevgili arkadaşım.. Can Dündar hem kalemine hem de tarzına hayran olduğum bir beyefendidir..yine nasılda güzel ifade etmiş duygularını.. defterimi şenlendirdin..çok teşekkür ederim canım..

topicler sana kurban olsun tatlı çileğim.. babamda mütavazılığından öyle dimektedir..birde üstüne üstlük aristokrasi bunu gerektirmektedir de ondan.. yoksa sizden kıymetlimi olacak bir topic.. türküdeki ince anlamı bir çırpıda nasılda çözmüş benim mavi düğmem..zehir gibi zehir..şimdi benim aklıma aynı derinlikte bir türkü daha geldi ama bu seni ziyadesiyle yoğunlaştıracağından yazmaktan vazgeçtim.. vazgeçmemin sebebide malum öyle değil mi..? niye..çünkü seni seviyorum..

Güneş bizimle doğar Yağmur bizimle yağar Bizimle coşar deniz Ateş bizimle yanar Biz ATATÜRK gençleriyiz hoyrarirarira hey.. Sesimiz onun sesi rirahoyrahoyra hey.. Sardunyam söylüyormusun sende..?

dır dır ..vır vır dedikodu.. yer bitirir eni konu insanıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı...

yoksun..sanırım dün akşam senin içün yediğim iki koca dilim franbuazlı pastayı eritmekle meşgulsün.. üç ay spor yapsan dün akşam senin için yediklerimi eritmen imkansız şikerim..benden söylemesi..

burdasın birtanem... yakaladım seni.. nasılsın bugün..?tartıya bi çık bakalım...dün akşam senin için koca bir dilim frambuazlı pasta yedim..etkisini göstermiş olmalı..

o ALLAH'ın bir lutfu bence..ve bizim Atamız olması ne büyük şeref..onun çocukları olmak..onun bastığı yerlere yıllar sonrada olsa basabilmek..izindeyiz her zaman..

soylu..yapmacıksız ve içten..bundan güzel bir sevgi tarifi olabilir mi?..canım benim..iğde dalın olmaktan mutluyum çok..benim sana olan sevgimde böyle..biliyorsun zaten..bazı şeyler söylenmese de hissedilir..senin hissettiğini biliyorum..ve sen de bana hissettiriyorsun güzel sarmaşığım.. evet..onu onu anladıktan sonra sevmemek mümkün değil.. çok isterdim o zamanlarda yaşamak..yüzünü bir kez olsun görebilmek..onunla aynı havayı solumak..ne büyük gurur olurdu benim için.. sağol birtanem..sende biricik sarmaşığım olarak hep dallarımda kal olur mu..?

yangın söndürücü..

hayır bu hikayeyi daha önce duymamıştım..Atam'daki duygusallığa ve doğa sevgisine bir bak..çok etkilendim arkadaşım..çok..

romantizm..

tabe canım tabe..58 beden bir Sardunya olaraktan zafiyet geçirip Guiness rekorlar kitabına adını yazdıreceksin..

esatağfurullah aristokrat çekirdek babam..ni demek kirletmek falan.. senin burda olman benim için şereftir.. her zaman gel dokuz taş oynamaya..tımam mı?..

bu şiir üniversite yıllarımdan yadigar.. o zaman çok farklı duygularla okuyup yazmıştım şiir defterime..şimdi daha farklı bir gözle okuyor ve yine beğeniyorum...isyanı çok güzel dillendirmiş şair..beğeneceğini tahmin ediyordum canım.. enerjimi sizden alıyorum şikerim..hem..bende seviyorum sarmaşığım..

dimek benim dışımda herkesle ben hakkında mecburen konuşur ve bundan bunalırsın.. aslında çözüm basit..bu eylemi terket.. hakkımda dedikodu etmeyi bırak kardeşim.. ayrıca ben hariç diğerleriyle ne konuştuğun önemlidir benim için..ve ummam ki benim ayrık otum bizlerle ilgili çirkin bir dedikodu içinde olsun..bunu ona yakıştırmam.. olsa olsa benim ne kadar harikulade bir insan olduğumdan ve beni ne denli sevdiğinden bahsediyordur.. di mi..?

aristokrasi kavramında yeni bir çığır açan süper ötesi çekirdek babam.. sendeki bu derinlik beni fevkalede sarsıyor..düşüncelere sevk ediyor..haklısın şu ne idüğü belirsiz karizma içün ne güneşler batıyor ..şimdi yine farkettim ki.. büyüksün baba.. ve senden öğreneceğim şiylerin sonu yok bence.. dokuz tane taş buldum ama mermerden diil..ne olcek şimdi.. hııım..anlıyorum bu türküdeki derin anlamları.. bende sana aynı boyutta bir başka türküyle civap virmek isterim şikerim..kabul eyle.. minareden at beni.. in aşağı tut beni..

canımsın kıs sen benim.. keyfim sizi görünce geldi..nasıl özlemişim..nasıl..

tabe canım..bende şahsım adına artıkın ikisi için yiycem..sarmaşık spor yapıyo zati.. ayrık otuma da dokanmaz..

hatunlar gisleniyor bence.. pusuya yatmış gözetliyorlar.. şşşttt..aramızda kalsın sööleme kimseye..

biraz uzunca bir şiir ama çokça anlamlı..beğendiğine sevindim canım Leylam.. bende diyorum durup dururkene bu kilolarda neyin nesi.. nerden bilirdim sardunyam'ın dilek ve fişneli kekelerinden olduğunu.. yoksa bu işte senin parmağında mı var mavi düğmem.. benim yerime bir ekmek arası küfte neyin mi götürüyosun yoksam.. açukcası aldığım bunca kilo iki dilim keklen açıklanabilemez.. biri sizi durdursun yaw

araya haftasonu+2 gün girdi şekerim..hasret çoğaldı..özlem de öyle..seni çok seviyorum..biliyorsun ama yine de söylemek istedim.. bilmezmiyim şikerim.. hatta Zeynep Tokuş bu şarkıda kaymıştı..Yaşar'da izlemeye gemişti..bak bu şarkının magazin uzantısı hakkında bile malumatım var.. niyse..Aysel Gürel'in torunu yaşındaki oğlanı öptüğü kliple ilgili bilgileri vermeye başlamadan ben, huzurlarınızdan ayrılıyım..zira sonum kötüye varacak..

bizi bu güzel havalar mahvetti Sardunyam.. doğanın cazibesi başımızı döndürdü anlıyacağın.. neyse bak yine de iki arada bi derede buluyoruz birbirimizi..

ne cilveleşiyonuz bakiim.. özlemek..mözlemek.. cık cık cık..ayıp yaw..taş yağacak başımıza..nedir bu..? kızın mı hasta Frozenim..? umarım bir an önce iyileşir..geçmiş olsun arkadaşım.. bu şiirde sana erguvanım.. TEMMUZA KARŞI Acının ağzından öpüyorsun yine yine cehennem yürek yine hüzne gönüllü devriye. Turaçlar amansız iklimde kanat açmadı ama ağaçlar zamansız açtı çiçek kar vurdu birden , pusudaymış fırtına ardından bir yağmur , bir yağmur ki yağmur değil sanki kezzap... heba oldu onca heves , onca emek onca kitap. Söylemeye gerek yok , zaten herkes farkında. Ey nice cendereden süzülen direnç hangi acı denenmedi ki bizde kitap yakılan yıldan , insan yakılan yıla vardık katliam katladık , çağ atladık. Gel de içlenme. Bu şiir bir büyük VAH - Temmuza karşı Ağustos kapısı nerede , nereye çıkar bu çarşı Nereye çıkar bu çarşı ki... hem kalabalık , hem karanlık. Tehlikeden geçiyoruz - belli etme - ilerle Türkan İldeniz

yimeyin kıs artık benim için bişey.. istemiyorum.. sonum Akrep Nalan olcek.. şiir sana mavi düğmem.. GELME SAKIN PERİŞAN OLACAĞIM Öfkemin gülleridir, yağmura döner yüzünü küsüp senin güneşine İçilecek bir kadeh schnaps´unu yarım bıraktım Gelme. Gölgeni yıkma yoluma bocalıyorum Kasırgalar yaratma öyle çılgınca Korkulu soluklarda geniş olmak kim Yaşadıkça yaklaşırım sandım - oysa suyun ateşle uyumsuzluğu gibisin Kopabilir desem en ince yerinde Geçmişe uyanan gözlerinin Ateş gemilerini bir bu ürkütür Şimdi uzaktan gülüp geçtiğim Şimdi uzaktan gülüp geçtiğim Ne mi çıkar güneş tutulmasından Nasıl mı çocukluğum Ben o zamanlar da böyle üşürdüm Evlerde katı yönetimli kuklalar çatışmalara hazırlar saygımı Beklediğim günlere daha ne kadar Anlatılmaz umutlara merhaba Hatırlatma bütün onları ve onları Benzer benim çektiklerim Peygamber Yusufa Bir anda çağrışımlar yok edince zamanı Uzaklaştıkça ölçülere vurması kolaylaşan Nasıl mı çocukluğum Geçti mi çocukluğum Çocukluğum mu - hiç yaşamadığım Bırakır her yerde kendini hüzne Unutmak pazarında en pahalı Buyruklar - buyruklar - buyruklar buyruklar - itirazsız - hep baş üzre Düşünmekti ezen gözlerimi yük yanlıştı yanlış şu benim korkularım ürkerek birer mum gibi yöresi sönük. Ve bir gün yürüdüğünü her şeyin Ve bir gün eh işte nasılsa korkularımı bilinçle kovdum Dur dediler dinlemedim Koştum İsyanım onlara oh ola. Belki özüm orda diye İlle de İstanbul dersen Hırçın bir deniz bulacaksın kıyıda Sonra çok bunalıma itecek seni karanlığa kurşunla yazılan teoriler ve gölgelerin saygısız büyüklüğü aslına oranla Gerekirse açıp bütün köprüleri Yılma, yüklen şiirlere Gücün Kartaca. Kesin ayrılıklara yeni çiçek serpmek en duygulu serüveni yaşarken güneşi güldürse de arada bir buzulları çözmeye yetmez Ağusunu yüreğime akıtan aşkından yeni kavuştum kendime yine ayırma Geçitlerde yol vermez yabanlar Derim ki kimse aramadı böylesine kendini bulmak için benim kadar. Benim kadar hiç kimse öyle ülke ülke dolaşıp... Uzun da olsa yollar ne çıkar sabrımı almışım yedeğime Ne çıkar uzatsa anılar ahtapot kollarını Varsayıp her şeyi hiçbir şeye Giderim doğacak günlere. Sen yine eskiden olduğu gibi Zenci mızrakları havayı yırtarken Tam tamına katıksız Malraux´yu mu okuyorsun akşam üzerleri Bağ bozumu türküler yakılan o sancılı günlerinde dört mevsim - Hayli yakın eskidikçe onlar bana - Ateşleri yak da öyle oku Çünkü fenerini elinden alıyorlar Diyojenin. Geciken bir şey var güz sularında Bilmesem bahar belki diyeceğim Artık hiç olmadık yerlerdeyim senden uzak Söyleyemeden o çok ezberlediğimi Düşüncenin yorulduğu yerden Acıyla bıraktığım o köşeye yeniden dönmek mi İstemem bırak - Çoğalan acılara yeni direnç nerede - Oz şiirlerin Tanrısal havasında Gelmesin eski aşklar Yeni saltanatıyla. Gelme sakın perişan olacağım. Türkan İldeniz