-
İçerik Sayısı
9.358 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
58
politika son kazandığı tarih 27 Nisan 2022
politika en çok beğeni kazanandı!
politika Hakkında

Profil Bilgileri
-
Cinsiyet
Erkek
-
Yer
bilinmiyor
-
İlgi Alanları
bilinmiyor
En Son Profil Ziyaretçileri
politika - Başarıları
-
Şeyh Sait İsyanı'nda Şeyh Şemsettin'in Sorgulanması...
politika şurada cevap verdi: Tengeriin boşig başlık Dini Konular - Din - Dinler
Osmanli Tarihini bilmeyenlerin Osmanli ile ilgili yorumlari tam bir komedi. Türk Tarihini bilmeyenlerin,Kurtulus Savasina karsi olmalari ve Sevr Anlasmasini Atatürk'e mal edenlerin gercekten karakter yapilarini merak ediyorum. Sevr Anlasmasi Osmanli'nin 1.Dünya Savasi'ndan dolayli olarak maglup cikmasi sonucu yapilmis bir Anlasmadir ve bu Anlasmaya göre Osmanli hem savas tazminati ödemeye hem de ittifak ülkeleri arasinda paylasilmasina karar verilerek imzalanmis bir anlasmadir.Bu Anlasma imzalanincaya kadar Mustafa Kemal hala Osmanli Pasasidir.Ve bu anlasmaya karsi cikarak Osmanli tarafindan sürgün edilerek görev yerleri degistirilmistir.Filistin'i Mustafa Kemal'in Ingilizlere biraktigi yalani tam anlamiyla ahlaksiz bir dinci yalanidir.Cünkü Filistinde ki komutan Alman komutandi ve Mustafa Kemal onun emrindeydi.Gercekleri saptirip gercek kahramanlari kötülemek,iftira atmak islamci sahtekerlarin cok yogun olarak basvurdugu bir yöntemdir.Mustafa Kemal'i de Islam karsiti göstermeye calisanlarda bu ahlaksiz sahtekar Islamci kesimdir.Bunlarda Allah korkusu yoktur ama müslümanligida kimseye birakmazlar. Kürt isyanlari aslinda Kürtcü fasistlerin isyanlaridir ve temelinde Kürdistan yatan din maskeli eskiya takiminin isyanidir.Bunlar Lozan Anlasmasi ile Ingilizlerin vaad ettigi Kürt devleti rüyalarinin cöpe atilmasi sonucu Cumhuriyete karsi giristikleri ve arkalarinda Ingilizlerin oldugu isyanlardir.Zaten Ingilizlere yazdiklari mektuplar,Baytar Nuri'nin yazdiklari ve ermenilerin yazdiklarida bu gercegi ortaya koyuyor.Ama Cumhuriyete olan kin ve nefret bu islamci cemaatin o kadar damarlarina islemis ki yillar gectigi halde bu nefret devam etmektedir ki bunun adina da vatana ihanet denir.Bunlar simdiki iktidarin kucaginda demlendikleri icin bu kadar pervasiz oluyorlar.Bu iktidar degistiginde bunlar yine günes görmüs solucanlar gibi yer altina inecekler. Birisi Menderes'ten bahsetmis.Menderes tam bir Cumhuriyet düsmaniydi.Onun döneminde bu yobaz tayfasi gemi aziya aldigi icin Menderes Atatürk'ü koruma kanunu cikarmak zorunda kalmistir.Menderes'in en büyük korkusu Türk ordusuydu.Orduya yaranabilmek icinher yolu deniyordu,Amerikanin TÜRKIYE'ye el atmasi Menderes'le basladi. Bakin cok acik bir tarihten bahsedecegim: "Ismet Inönü,Amerikan'nin bazi ülkelerle yardim etme anlasmasi yapacagini acikladiginda bu ülkelerin arasinda Türkiye yoktu.Ve Türkiye'nin maddi durumu yardimi gerektiriyordu bu nedenle Inönü Marshal Yardimi icin Amerika'ya basvurdu.Amerika uzun süren bir inceleme döneminden sonra bu istegi kabul etti ancak TÜRKIYE'ye yardim göndermedi.Ta ki Menderes iktidara gelip,Kore'ye asker yollayip vatan evlatlarini Amerika ugruna Kore topraklarina gömdürüp Amerikanin adami olunca TÜRKIYE'ye Marshal yardimi akmaya basladi." Bu cumhuriyet ve Atatürk düsmani güruh bu gercegi bile carpitip Inönü'yu sucluyorlar.Ne kadar hazin degil mi.Bunlara birakin Türk demeyi bunlar Müslüman da degildir ve devsirmedirler.Bir Türk bu kadar ********** olamaz. saygilarla -
Bu basligi neden sectim Bu baslik önemlimiydi? Bence EVET,önemliydi cünkü bazi ülkelerde ve son 22 yildir Türkiyede yasanan, bu kavramin icerdigi yönetim tarzini belki bilmeyenler olabilir,belki bilmedikleri icin bu yönetim tarzini gerekli görenler olabilirden yola cikarak bu baslik altinda, bu yönetim tarzini biz millet olarak acaba hak ettik mi etmedik mi,bu yönetim tarzinda yasamaya devam edecekmiyiz yoksa bundan kacis yani kurtulus var mi?Bunu irdelemek icin önemli gördüm. Özetle tarif edersek;Tiranlik,Yasalarla sinirlandirilmamis bir yönetim bicimi dir. Bu yönetim biciminde tüm yetki tiranin elinde toplanmistir. Eski Yunan Kültürü icinde,tiran sözcük anlamiyla yöneten kisi (Tyrannos)anlaminda kullanilir. Ancak Platon (ö.MO.428/7)ve Aristoteles (ö.MÖ.322)gibi filozoflarla baslayan siyasal düsünce icinde kavram hizla olumsuz bir icerikle tanimlanmaya baslar. Bu gelenek icinde ,tiran adalat duygusundan tamamen yoksun bir yönetici olarak resmedilir. Bu cercevede bir tiranin devlet yönetiminde kendi cikarlari ve arzulari disinda baska bir kaygusu yoktur. Platon,ideal devletin cöküsünü anlatirken tiranligi bu cöküsün nihai duragi olarak görür. Burada kritik olan,tiranliga giden yolun demokrasiden gecmesidir. Asiri ve sinirlandirilmamis bir özgürlük anlayisinin hüküm sürdügü demokrasilerde ki kuralsizlik ortami,olusacak karmasaya son vermesi icin iktidari eline gecirecek olan yöneticiye bir firsat verir ve bu noktada tiranlik ortaya cikar. Baslangicta tiranlikta herkes mutludur;ancak zamanla durum degisir,zira tiran"iyilik fikriyle hareket etmez"kendi halkina karsi zor kullanmaya baslar ve böylece,halk özgürlük isterken kölelesmis,umut isterken korkuyla yasamaya mahkum olmustur. Tiranlik baglaminda Yunan ve Pers tarihinden örnekler veren Aristoteles'e göre tiranlar cogunlukta "Halkin güvenini kazanarak yönetime gelirler".Ancak kralliktan farkli olan tiranligin bireysel erdem ya da soyluluk temelinde bir liyakata dayanmamasi onu kralliktan farklilastiran bir dizi soruna yol acar. Tiran kraldan farkli olarak vazifesinin degil kisisel hazzinin pesinden gider,serefi degil parayi önemser,kendi halkina süpheyle bakar.üst siniflara güvenmez ve onlari rakip olarak görür. Aristoteles,krallik,aristokrasi ve demokrasinin tiranligin tam karsi kutbunda yer aldigini vurgularken "Tiranlardan her zaman nefret edildigini "söyler. Aristoteles bu yönetimlerin disardan gelecek bir müdahaleyle ya da kendi halklarinin ayaklanmasiyla yikilabilecegini söylüyor. Bir tiranin özgürlüge egilimli insanlardan hoslanmadigini ve yurttaslarini düsman olarak gördügünü belirtir. Tübitak H.Bahadir Türk Yukarida acik bir dille anlatilmis olan tiranlik yönetimi bize bu yönetimin insani olmadigini insan karsiti oldugunu ve böyle yönetimlere karsi mücadele verilmesi gerektigini vurguluyor.Muhakkak ki eger insan gibi yasama arzusu icindeysek.Yok ben halimden memnunum deniyorsa tiranlar hep olacaktir. Yukarida ki makalede,bir tiranin yönettigi ülkenin ve halkin durumu acik acik belirtilmistir.Ve Türkiye ve Türk milleti son 15 yil bu ve daha da agirlasan sartlarla yönetilmektedir.Son 3-4 ayda ise artik her sabah uyandigimizda bir polis operasyonu haberi aliyoruz.Bu gözalti haberleri,ya gazeteciler,(muhalif yani bagimsiz)Siyasi Partiler,Muhalif Belediyeler,siradan insanlar veya sanatcilar veya ülkenin gidisati ile ilgili fikir beyan eden kim varsa ,TÜSIAT üyesi veya bir partinin Genel Baskani veya Genclik Kollari Baskani, ya evi basilarak ya da sokakta,restaurantta yaka paca gözaltina alinip tutuklaniyor.Gerekce hep ayni cünkü Savci hep ayni Savci. Yukaridaki makalede:Tiranlik yolu demokrasiden gecer deniyor,bilmiyorum belki hatirlayan vardir,bugün bizi saraydan yöneten T.:Demokrasi bir tramvaydir duraga gelince inilir demisti.Ama biz bütün bunlari göre göre,bile bile Sari Öküzü bu T.na teslim ettik. Gerekce:Halki kin ve düsmanliga tahrik,gercek olmayan bilgileri aleni yayma,terör örgütü üyesi olmasa bile terör örgütü kampanyasi yapmak,Ihanet veya Cumhurbaskanina hakaret. Bütün tutuklananlarin tutuklanma gerekceleri böyle veriliyor.Halbuki gercekte böyle bir suc islenmemistir ancak tutuklama yapilabilmesi icin bu gerekcelere ihtiyac var. Örnegin:Bir siyasi partinin genel Baskani;Ülkeye doldurulan milyonlarca Suriyeli siginmaci adi altinda ki rejim düsmanlarinin ülkelerine geri gönderilmesini istedigi ve ülkenin isgal edildigini ileri sürmesi onun tutuklanmasi icin yeterli bir gerekce olmustur.Demokrasi ile yönetilen hicbir ülkede bir kisi yonetimin yanlislarini elestirdigi icin tutuklanmaz.Bu ancak tiranlik yönetiminde olur. Kartalkaya Otelinde 78 insan diri diri yakildi öldürüldü.Hicbir sucu olmayanlar gözaltina alinip tutuklandi ama gercek sorumlu olan OTELLER SAHIBI Turizm Bakanina tek bir soru sorulmadi cünkü o Bakan Tiran'in Bakaniydi. Eger insanca yasamak istiyorsak,ülkemizin gelecegi icin demokrasiye sahip cikmaliyiz.Ya köle olmaya devam edecegiz ya da dik duracagiz.Belki dik durdugumuz icin dayak yiyecegiz,Cezaevine girecegiz belki ölecegiz ancak bizden sonrakiler icin bu mücadele haktir.Kurtulus Savasi verilmeseydi bugün biz bu vatanda yasiyamazdik.Kurtulus Savasini verenler "Ben ölebilirim"demediler. Ya Tiran ya Demokrasi. saygilarla
-
Bir söz vardir,"Takke düstü kel göründü"bu Atasözünü baska sekilde de düzenleyebiliriz.Örn:"Makyaj döküldü,yüz göründü"gibi. Yillardir,askerimiz,polisimiz, ülkemizi bölmek icin yüzyili askin bir süredir,kah,dinci ayaklarinda,kah demokratik haklar adi altinda ve Sevr Anlasmasi'nin uygulanmasini isteyecek kadar cüretkar olan Kürt Fasizmine karsi mücadele vermektedir. "SEVR Anlasmasi"Güneydoguda özerk bir Kürt bölgesi kurulmasini öngörüyordu,bu özerk bölge halki bir yil sonra eger isterlerse bagimsiz veya Türk Devletine bagli olarak kurulacakti.Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk,Sevr'i yirtip atarak Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi olan Lozan Anlasmasini imzaladi. O gün bugündür,ülkede Kürt Isyanlari baslamis,bu isyanlar "Ezilen Kürtlere demokratik haklar"adi altinda yürütülüyordu. AKP iktidarina kadar,hicbir iktidar Kürtlerle yani Kürt Fasistlerin parti adi altinda kurduklari terör örgütü PKK'ya taviz vermediler.Terörle mücadelede belki yanlis adimlar atilsada genel olarak teröre karsi amansiz bir mücadele verildi. Cumhurbaskani, Özal'in Federasyon cikisi,Darbeci Evren'in buna benzer yaklasimi asla ilgi görmedi. AKP ile PKK arasinda var olan organik bag AKP'nin iktidara gelisi ile ortaya cikti. Bitmis olan TERÖR AKP ile yeniden yükselise gecti.Cünkü Kürt Fasistler AKP ile olan organik bagin bilinceydiler. Unutmadik,Leyla Zana'nin,Erdogan'la görüsmesinden sonra gazetecilere ve örgütüne yaptigi aciklama da "Bunu ancak Erdogan yapar"diyerek,Kürtcülere müjde verdigini. Habur'da kurulan cadir mahkemesinde PKK'li teröristlerin terörist giysileriyle,satin alinmis yargiclarin karsisina cikartilip af edilerek serbest birakilmalarini ve binlerce PKK'linin alkislari ve zilgitlari esliginde yurt yüzeyine saliverilmeleri. Kürt acilim adi altinda organize edilen PKK acilimi,Akil insanlar denilerek PKK'yi Türklere sevdirme cabalari ve "Seni Cumhurbaskani yaptirmayacagiz"söylemiyle baslayan hendek savaslari esnasinda tam 700 insanimizi kaybettik. Bu acilim ihaneti AKP'nin hangi amacla kuruldugunu ve kimlerin hizmetinde oldugunu anlatir. Ergenekon kumpasi ile yapilan ihanet, Kozmik Oda'ya girilmesi ve oradaki gizli kalmasi gereken önemli belgelerin ele gecmesi ile yine yüzlerce vatan evladi sehit edildi. Fetö kumpasi ve 15 Temmuz tiyatrosu ile darbe senaryosu esnasinda onlarca vatan evladi askerimiz ISID teröristlerince köprüde katledildi.250 kadar insanimiz sehit oldu.Ama Fetönün siyasi ayaginin arastirilmasi AKP-MHP oylariyla reddedildi. Ihanet hergün yenileniyor. Simdi yine PKK ile görüsme zemini hazirlandi.PKK'nin lideri olan kisi bir anda yine büyük insan oldu.Ve kendisine eger teröre dur derse af edilecegi sözü verildi.Yani devletin basaramadigini terör örgütü lideri basaracakti karsiliginda da bin lerce sehidin kanina ragmen af edilecekti. Simdi birazda bu PKK konusunu kimler dayatiyor buna bakalim: -Batililar,Ingilizler ve genellikle Bati devletleri,hatta Amerika Birlesik Devletleri,Rusya bölgedeki cikarlari acisindan Güneydogumuzu da kapsayan bagimsiz bir Kürt Devleti'nin kurulmasini isterler. Virjinya' daki Lehigh Üniversitesi profesörlerinden Henry Barkey ve RAND Enstitüsü Analistlerinden eski CIA'ci Graham Fuller,hazirladiklari "Türkiye'nin Kürt Sorunu "adli raporu: -Türkiye'nin istikrara kavusmasina Güneydogu sorunu engeldir.Askeri güc elde etse bile,artik uluslararasi arenaya da tasinan bu sorunu bölgede askeri cözümle hal etmesi kesinlikle imkansizdir. Yani Merkezi hükümet yetkilerini devretmelidir.Anlami cikiyor bundan. Fuller ve Barkey acikca:Türkiye Cumhuriyeti kurulurken yanlis bir kararla etnik faktör ve gerceklerin gözardi edildigini söylüyorlar. Raporun carpici iddiasi:Kürt problemini.bugünkü Türk devletinin kurulusunda verilen hatali kararlar yaratmistir.Bugünde cözümün cogu anahtari,devletin elinde oldugu ve buna karsilik Kürtlerin elinde hicbir anahtar bulunmadigi icin sorumun yillardir devamindan da TÜRK DEVLETI SORUMLUDUR. Raporda deniyor ki:Atatürk olmasaydi modern Türkiye olmazdi ,Ancak Kürtler Osmanli döneminde elde ettikleri etnik statülerini kaybetmekten hic hosnut olmadilar ve ciddi baskaldiri yaptilar. Rapor cok uzun ancak bu kadarcik bile bize kazin ayaginin nasil oldugunu anlatiyor. -Osmanli zamaninda,Kürtlerin, Türkmen katliamlari karsiligi olarak kendilerine verilmis olan özerklik ve güneydogunun tapusunu kaybetmis olduklari gercegi isyanlara sebep gösterilmektedir. Bakin burada Cumhuriyet karsiti güclerin agizlarindaki sakiz,Seyh Said ve Seyit Riza'nin din savasi verdikleri yalani ile Amerikada hazirlanan Kürt raporunda isyanlarin hangi gerekce ile yapildigi gercegi ortaya cikmaktadir.Isyanlar KÜRDISTAN kaynakli isyanlardir ve Ingilizlerin himayesi altinda yapilmistir. Bu raporu burada birakalim,bugün APO'ya af teklif edilmesini karsiliginda terörün sonlandirilmasi sartinin konulmasi aldaticidir. PKK'ya yapilan teklif,Amerika'da hazirlanmis olan Kürt Raporunun gündeme alinmasi ve uygulamaya konulmasinin ayagidir.PKK istediklerini almadan teröre son vermeyecektir,o zaman PKK'ya af teklifi yapanlarin hangi tercihi sececeklerini anlamak icin kahin olmaya gerek yoktur. Ana dilden baslayip,TÜRKIYE Cumhuriyetinin adinin ve hatta bayraginin degistirilmesi örn.Birlesik Türk devleti adi altinda yeni bir bayrak bulunmasi sasirtici olmayacaktir.Anayasaya Kürt sözcügünün eklenmesi zaten PKK'nin istekleri arasindadir.Ve Erdogan.Bahceli ikilisinin yeni bir Anayasa edebiyati ile PKK'nin bu istegine evet diyecekleri gercegide ortadadir. Yani,Sevr yeniden masaya yatirilacaktir.Cünkü Cumhuriyete karsi olan,cemaat ve tarikatlarin Lozan hezimettir yaklasimi Sevr'i özlediklerini gösteriyor.Bunlara mevcut hükümetin yani AKP'nin ve onun baskanininda Lozan'a karsi olmasi eklenince ortaya cikan sonuc üniter yapinin bozulmasinin yakin oldugu gercegini ortaya cikariyor. Seyh Said'e,Seyit Riza'ya kahraman diyenlerin iktidar cevresinden de olmasi bize bu aci gercegi yani Kürdistan hayallerinin gerceklesebilecegi izlenimini veriyor. Bir yandan DEM'in belediyelerine el koyup kayyum atayarak millete, bakin biz PKK'ya karsi mücadele veriyoruz izlenimi yaratirken diger yanda PKK liderine af vaad etmek milletle alay etmek demektir. En aci olanda,yillardir kendilerini TÜRKCÜ olarak tanitanlarin bir anda PKK'ci yani Kürtcü olduklaridir.Kürt kardeslerimizi PKK ile karistirmayin diyeceksiniz ama diger yanda PKK'yi Kürtlerin temsilcisi olarak göreceksiniz buna kargalar bile güler. Takke düstü kel göründü,evet,BOP Esbaskanligi erdogana bosuna verilmedi.Karsiliginda ondan tavizler alindi.Bu tavizlerden en önemlisi Türkiye Kürdistaninin kurulmasina önayak olmakti.Kendisine bu calismada destek olan kisinin Türkcülügü kimseye birakmayan birisinin olmasi ise,TÜRK MILLETI'nin yillarca nasil aldatildigini uyutuldugunu ve verilmis olan bagimsizlik savaslarinin bu milleti aldatanlar tarafindan nasil kullanilarak bugünkü ihanete zemin hazirlandigini üzülerek seyrediyoruz. Hep gururlaniriz ki 16 DEVLET kurduk diye.Ama bu devletler nasil yikildi bunu arastirmayiz.Türklerin kurdugu devletleri iclerinde barindirdiklari Türk görünümlü ihanet odaklari yikmistir.Son Türk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinide böyle bir akibetin bekledigini düsünmek istemiyorum. saygilarla
-
Kilicdaroglu'na,Tayyibe hakaret etti diye resen sorusturma acan Bestepe Savcisi,katil Öcalan Meclise gelsin konussun affedelim diyen fasist lider Bahceli icin kilini bile kipirdatmadi.Cünkü Bestepe Savcisi olam öyle emrediyor.Yani Ayni Bahceli,Öcalan teröre son versin Türkiyenin yarisini ona birakalim dese de Bestepe Savcilari killarini bile kipirdatmiyacaklardir,cünkü onlara CHP ve Tayyibin muhalifi olanlar disinda hicbir haine,hicbir bozguncuya,hicbir Cumhuriyet düsmanina sorusturma acmayacaksiniz diye talimat verilmistir. Iddialar disinda,Bahceli'nin ne ve kim oldugunu bilmiyoruz,bildigimiz kadari ile Türkiye Cumhuriyeti'nin satiliga cikarilmasi yaklasiminda suc ortagi oldugudur ve onu takip eden MHP üyeleri ve Ülkücü denilen mafya artiklari da suc ortagidir. Öcalan'in idam edilmesinin önünü kesende Bahcelidir.Yukarida dedigim gibi,iddialar disinda Bahceli'nin ne ve kim oldugunu bilmiyoruz bildigimiz kadari ile,Ulu Önderin sözleriyle "Gaflet,Dalalet ve IHANET icinde oldugudur. Daha acik ifadeyle Bahceli'nin son birkac yildir güttügü siyaset ile vatanimiza ve milletimize ihanet ettigini söyleyebiliri,Yargitay Bassavcisi olan Rahmetli Vural Savas,yazmis oldugu bir kitapta,"CUMHURIYET SAVCILARI TARAFSIZ OLAMAZLAR;ONLAR CUMHURIYETIN TARAFINDADIRLAR"Bunun anlami: Cumhuriyet Savcisi demek,Cumhuriyete karsi olan en ufak bir kimildanmaya,en ufak bir ihanet sözcügüne karsi tetikte olmak demektir. Peki son 22 yilin yargi analizini yaparsak hangi manzara ile karsilasiriz?Savcilik makaminda oturan bir avuc namuslu ve vatansever savci disinda kalan savcilarin tümünün saray bagimlisi olduklaridir.Cumhuryete,Atatürke hakaret edenlerin hemen hepsi gözaltina alinip(veya alinmayip)ayni saatlerde serbest birakildiklarini biliyoruz ama ayni dozda olmayip genelde elestiri anlaminda Tayyibe karsi söylenen sözlerin sahipleri derhal gözaltina alinip tutuklanmaktadir. AKP ve ona destek olmasi icin görevlendirilen Bahceli,Sevr Anlasmasinin yeniden masaya yatirilmasindan yanadirlar.Yani Doguda bir ermeni devleti,Güneydoguda yine ermeni devleti sinirlari ile cakisan bir Kürdistan yaratmak icin görevlendirilmislerdir.Tayyibin hala BOP ESBASKANI oldugunu unutmuyoruz,BOP ESBASKANInin görevi Ortadoguda sinirlari degismesi gereken 22 ülkenin icinde olan TÜRKIYE'nin bölünmesidir.Kuzey Irakdaki Kürt Özerk Devletini kurduran Tayyibtir.Suriyenin kuzeyinde bir Kürdistan olusmasina destek veren Tayyibtir.Ve Türklügü,Atatürkcülügü dilinden düsürmeyen MHP ve Bahceli Kürdistan icin kollari sivamislardir. Türk bayraginin yanina,Kürdistan bayragini cektiren Tayyiptir.Bahceliyi konusturan Tayyibtir.Kürdistan kurulmasindan yana olan Tayyibtir. saygilarla
-
Eski Türkiye,Yeni Türkiye slogani ile siyaset yapanlar,Eski Türkiyede yasanan siyasi uyumla Yeni Türkiyede yasanan siyasi uyumsuzlugu gidermek yerine bu uyumsuzlugu her gecen gün biraz daha yükseltiyorlar. ""HDP kapatilmali üyelerinin baska bir logo ile yeni bir parti kurmalari yasaklanmali ve bunlarin hepsi tutuklanmalidir diye ahkam kesen fasist lider,meclisin acildigi gün,HDP'nin devami olan DEP Partisinin es baskanlari ile tokalasti.Muhakkak ki bu güzel bir yaklasim olmustur.Ancak bu yaklasimdan sonra ortaya atilan acaba "yeni bir cözüm sürecimi"baslayacak iddialarina karsi,hicte görevi olmayan, Erdogan'in bir Basdanismani,DEP Partisini tehdit edici aciklamalarda bulunarak ortami yeniden germistir. Yani "sakin ola ülkede bir baris havasi olusmasin" tarzi bir yaklasim bir Basdanisman tarafindan sahneye konuluyor. Büyük Ekonomist Erdogan ekonomiyi batirdiktan sonra gel gel diyerek cagirdigi ve bir zamanlar hakaretlerle gönderdigi Mehmet Simsek'i kurtarici olarak göreve getirdi.Fazla ayrintiya girmiyorum,sadece son Kredi Kartlarindan vergi alinmasi teklifi ile,Mehmet Simsek gösterdi ki,onunda Erdogan'dan halk düsmani anlaminda hicbir farki yoktur. Dünyanin hicbir yerinde böyle bir uygulama yoktur.Kredi Karti Limiti gelir degildir.Banka tarafindan kisiye taninmis bir harcama cizgisidir.Vergi gelirden kesilir.Yani günde asagi yukari dolayli olarak 1000 TL den fazla vergi ödeyen fakir garibanin sirtina birde Kredi Karti limitinden vergi yüklemek istedi ancak basarili olamadi cünkü artik yeter dendi. En düsük emekli ayligi 12.000 TL,1 kilo kiyma 600 TL:ev kiralari ayyuka cikmis.Asgari ücret 17. 000 TL utanmadan 17 bin TL büyük bir rakam diyebiliyorlar. Erdoganin ayligina bugün zam yapildi.183 bin TL oldu 238 BIN TL.ödenekler haric.1000 kisiye varan koruma ordusu ile basli basina bir bütye sahip,ucaklar,saraylar araclar bunlar ayri.Amerikaya 4 ucakla gidiliyor.Birinde kendisi birinde kargo ile makam araclari birinde korumalari birinde vekilleri ile sanki bu fakir milletle alay eder gibi itibardan tasarruf olmaz densizligini yaparken,utanmadan millete sabredin,sükredin,porsiyonlari kücültün diyor. Beslenme cantasina cocugu icin yiyecek koyamayan ailelerin yasadigi bu ülkede ne kadar ipten saptan kopmus siginmaci varsa beyler gibi yasiyorlar. Ahlak dibe vurmus,saygi kalmamis,hirsizlik dogal bir sonuc olarak zirvede,kadin cinayetleri arttikca artiyor.Sokak ortasinda hamile karisni tekme tokat ölesiye dögen alcak iki ay yattiktan sonra bugün adli kontrol sacmaligi ile tahliye edildi.Yani onu tahliye eden mahkeme,"git oglum bir kac kisiyi temizle "demek istedi.Cünkü adamin onlarca sabikasi mevcut.Ve bu adam tahliye ediliyor ama görüslerini söyledi diye bir kadin Cumhurbaskanina hakaret ettin diye tutuklaniyor. Mecliste bir vekil özgürce düsündüklerini konusurken iktidarin magandasi bir vekil tarafindan saldiriya ugruyor. Israil bize saldiracak algisi olusturarak milleti huzursuz yaparak bundan kendine siyasi rant saglamaya calisan Erdogan savas cigirtkanligi yapiyor.Amac daha cok silah daha cok savas malzemesi ile ülkeyi diken üstünde tutmanin hesaplarini yapiyor. Israilin Türkiyeye saldirmasi icin hem bir neden yoktur hem de Türkiye güclü bir ülkedir.Yani Türkiyeye saldirmak öyle kolay degildir. Yanlislikla birine gözünün üstünde kasin var demenin sonucu ya dayak yemek,ya da bir kursunla hayatinin sonlanmasi demektir.Insanlar artik bellerinde silahla geziyorlar.Kimsenin can güvenligi kalmamistir.Amerikan filimlern de gördügümüz Texas dan farkimiz kalmamistir. Uyusturucu belasi ilk okullara kadar inmistir. En son tüyleri diken diken eden Bebek Öldürme Cetesi tam anlamiyla bir vahsettir.Ve tami tamina 19 ÖZEL HASTAHANENIN adi gecmektedir.Devlet hastanelerini calisamaz duruma getirip,Özel Hastanelere toplumu muhtac eden AKP iktidarinin Bakanlarida özel hastane sahipleridir.Yani insanlar Allaha emanettir.Soyulmak istiyorsaniz özel hastaneye ölmek istiyorsaniz devlet hastanesine müracaat edebilirsiniz. Gidis gidis degildir,nereye varir bu gidisin sonu diye sorulursa yanit FELAKETE olur. saygilarla
-
İHLAS SURESİ MATEMATİK (ASAL) MUCİZE
politika şurada cevap verdi: YALINKILIÇ başlık Dini Konular - Din - Dinler
Arap kültürü var mi dir?Varsa bu kültür nedir?Genelinde Arap veya Fars olan ve Filozof diye kabul edilen,isimler bir Arap kültürü mü olusturdular?HAYIR!Ama hak yemeyelim,Araplarin edebiyat alaninda söz sahibi olduklari bir gercektir. Bu filozoflarin yaptigi yegane sey,Yunan Kültürü'nü tanitmak ve yaymak olmustur. Avrupa eger Rönesansla Aydinlanmayi yakalamis ve Isa'yi kilisede birakmisssa bunun öncülügünü yapanlar,Yunan Kültürü'nü Bati'ya anlatip tanitan,Arap veya Fars filozoflardir,iclerinde Türk olan filozof parmak sayisi kadardir. Islamin,veya Islam Aleminin,aydinlanmayi yakalayamamasi,GAZALI denilen bir Akil düsmani nedeniyledir. ""Hastaliklarin nedeninin arastirilmamasini cünkü bunun bir Tanri isi oldugunu"" anlatarak,Tibbin karsisinda yer almis,"Sokrat,Eflatun,Galen,Hipokrat ve eski Yunan ve daha nice bilim hazinelerinden yararlanan kimseleri,örn:Ibn Sina'yi,ya da Farabi'yi,ya da Al Razi'yi dinsiz ve bilgisiz diye damgalayan öte yandan akilcilikla ilgili ne varsa yadsiyan ve seriat disinda ILIM aramayan Gazali ve Ibn Tevmiyye "dir. Diger yandan bu adi gecen,Ibn Sina,Farabi,Al Razi vb.isimler Yunan kültüründen yararlanip Batida Aydinlanmanin yolunu acarken,kendileri akil yolunu secmemislerdir.Cünkü korkaktilar. Ayetleri rakamlarla kutsallastirmaya calisanlar,Diyanet Isleri Baskani'nin Islamda Matematik günahtir demesine sessiz kalirlar,cünkü ayetleri rakamlara vurmak kendi buluslari degildir,alintidir,dolayisiyla kendileri birsey bilmedikleri icin neye itiraz etmeleri gerektiginide bilemezler. Böyle forumlarda,Islamcilik oynarlar ama Islamin ne oldugunu bilmezler. Cumhuriyet ilan edilene kadar Türkiye de köle ticareti vardi.Cünkü Islam kölelige cevaz verir.Ve der ki"Eger evlenecek kadin bulamazsaniz cariyelerle yani kölelerle evlenin."Kölelige yesil isik yakan bir inanc sistemi insani degildir.Insanlara kötülükten baska hicbir sey veremez. Ülkemizi yöneten islami zihniyetin toplumu ne hale getirdigini hepimiz yasiyoruz.Islam sevgi dinidir derler ama yasanilan islamda sevginin zerre kadar yeri yoktur cünkü Islamda sevgi yoktur.Sabah aksam insanlari cehennemle tehdit edenlerin yasantilarina baktiginizda cennetlik hicbir emare göremezsiniz,cünkü kendisi cehennemi sadece kendi kirli cikarlari icin kullanmaktadir.Inandigindan degil. Millete tasarruf edin diyen bir devlet baskani kendisinden tasarruf yapmasi istendiginde "Itibardan tasarruf olmaz"diyorsa,bence bu devlet baskaninin dini inanci ve imani sorgulanmalidir.Cünkü öyle bir inanc ve imana sahip degildir. Konumuza dönersek;Bati Aydinlanmayi Kiliseye tercih etmistir ancak bu siradan halk kitlelerinin degil,kiliseye karsi her türlü baskiya,tehdite,iskenceye gögüs gererek AKLI savunan Aydinlar sayesinde olmustur. Aydin kelime anlami olarak Isik demektir.Aydinlanma,isiklanma, yolunu bulma demektir.Karanlikta yürürken elimize bir el feneri bir mum bir cira aliyorsak bu yolumuzu görmek icindir.Iste halka yol göstermesi gerekenler Aydinlardir.Onlarin isiginda yolu bularak,görerek yürüyebiliriz.Peki ülkemizde veya Islam aleminde bu böylemidir. HAYR!degildir Ölmüs bir insan icin "isiklar icinde yat"dendiginde yobaz buna karsi cikar,Nur icinde yat diyeceksiniz der.Cünkü ISIK Türkcedir,Nur arapca veya Farscadir.Yani kendi dilinizi degil arap dilini kullanmanizi isterler.Ve Isik sözcügü icin türlü yakistirmalar,yalanlar uydurarak o sözcügü kullanmaniza karsi cikarlar.Aynen Allah degilde TANRI demenizide elestirirler,cünkü Tanri Türkcedir.Allah Arapcadir.Bunlar kendilerini araplara adamislardir.Hüda yi,Ilahi Rabbi kabul ederler de Tanriyi kabul edemezler.Bakin Hüda,Rab,Ilah bunlar da arapca degildir ama Türkce olmadigi icin kabul ediyorlar.Bilimsellikten uzak kalmak budur iste.Tanri Uludur derseniz imaniniz gider ama Allahu Ekber derseniz tam müslüman olursunuz cünkü TANRI uludur TÜRKCEdir,Allahu Ekber arapcadir. Islam aleminde eger müspet ilimleri savunuyorsaniz sizin adiniz zindiktir.Eger görülmeyen,bilinmeyen bir Allahi savunuyorsaniz siz Alimsiniz. Islam ülkelerinde ALIM olmak, karanligi topluma dayatmaktir. Aydin gecinen tabakaya gelirsek,onlar da aydinliktan cok,Alimlerin karanligini aydinlik diye bizlere dayatanlardir. Kuyu sulari pistir,hastalik yapar derken bunu da dini bir bilgi gibi anlatir insanlara. Benim karima erkek doktor bakamaz diyen bir kocanin, karanligi topluma dayatan alim sürüsünün etkisinde oldugu görülür. Uzayda ki gezegenler konusunda arastirma yapmis olan ünlü bilginlerin görüslerinden anlasilmaktadir ki dünya yuvarlaktir. ve bu yuvarlaklik muntazam degildir. Idrisi bilimsel kaynak olarak kendisine Kurani secmis degildir.Secmis olsaydi dünya yuvarlaktir demeyecekti."Yeryüzünü hali gibi yaymadik mi?Bakara ,12" Eger Idrisi eski Yunan kaynaklarindan habersiz kalsaydi yukaridaki gibi konusmasi mümkün degildi.Yunan filozofu,bilim adami,"Ptolemee"tarafindan tanimlanmis sekliyle dünya yuvarlaktir.Ptolemee Islamdan önce yasamistir.M.S 100-170 Islamdan önce yasamis olan Yunan bilim adamlarinin,ögretilerini,Kurana dayatarak bilim yaptiklarini sananlar büyük bir yanilgi icindedirler.Iste Islam aleminin geri kalmisliginin özeti budur. Biz eger bugün,hala orucu ne bozar diye haci hocalari ariyorsak,Insan olmayi degilde Namazi dinin diregi olarak görüyorsak,elimizde kafir dediklerimizin ürünleri ile günlük yasamimizi devam ettirip,Coca Cola boykotu ile mesgulsek,iktidarda kalabilmek icin türlü dolaplar cevirip,milleti fakr-u zaruret icinde birakip baska milletlerin sorunlarini ülkeye tasiyorsak,kral gibi yasayip,halki kölelestiriyorsak bunun sorumlusu,iktidara yaranmak icin dört takla atan sözde aydinlardir.Islamda olmayan ne varsa bunu Kurana mal ederek,milletin cehaletinden prim yapanlar oldugu sürece ve bir kitap alipta bir zahmet acaba icinde ne yaziyor diye okuma medeni cesaretini gösteremeyen bir halk varsa bu ülke kalkinamaz.Ve ayetlerden matematik cikaran soytarilarin yazdiklarini gözlerini dört acarak okuyanlar bu vebalden kurtulamazlar. saygilarla -
İHLAS SURESİ MATEMATİK (ASAL) MUCİZE
politika şurada cevap verdi: YALINKILIÇ başlık Dini Konular - Din - Dinler
Müslümanlarin, bilimden uzaklasmanin sonucu olarak bugün icinde bulunduklari hazin manzaraya bakip ta, ülkelerinin,isgal edilmesine,insanlarin sömürülmesine,kiymetli madenlerinin yabancilara peskes cekilmesine,önayak olduklari icin, utanmalari gerekirken,sanki cok dogru birseyler yapiyorlarmis gibi aynen akildisi yasamaya devam etmeleri acinacak bir sonuctur. Aydinlanmayi ve Moderniteyi,hiristiyan kültürü diyerek reddedenlerin, ne kadar akildan yoksun,düsünme yeteneginden nasibini alamamis olmalari ve geri kalmis olmanin nedenini ,dinden uzaklasilmis olmasina baglayip daha cok dine sarilip,daha cok ilimi,aydinlanmayi,reddetmeleri gercek bir faciadir. Batida baslayan,aydinlanma yani Rönesans, Islam ülkelerinde bir hiristiyan kültürü olarak kabul edildigi icin bu kültür reddedilmis ve Mute'zile ile baslayan aydinlanma süreci,basta Imam Gazali olmak üzere,Imam Esari tarafindan lanetlenmis ve bagnazligin kör karanligina yönlendirdikleri Islam alemini bugünkü icinden cikilamaz(cikilabilir)konuma getirmistir. Rönesans yani Bati'daki aydinlanma süreci,kilisenin yikilmasi ile mümkün olmustur.Yani Kilisenin yikilmasi ile,Bati aydinlanmaya baslamistir.Bati kültürüne,Hiristiyan kültürü diyebilmek ,ya tarihi bilmemek,ya belirli kesimlere yaranabilmek ya da gercekleri yok saymaktir. Cumhuriyetle baslayan,aydinlanma süreci,müslüman cogunluga sahip olan ülkemiz Türkiye'de 1950 Demokrat Parti,Adnan Menderes'in hükümet olmasi ile engellenmis ve Cumhuriyetle,yasaklanmis olan,karanlik güclerin calisma dehlizlerinden gelen korkunc seslerle yeniden faaliyete gecerek,baslangici 52 yil sonra olan bugünkü konuma getirildik.2002 yili,Türkiye'nin artik ne Bahari ne de Yazi olmayacagi bir sürece girildi, Bugün ülkemizde artik bilim yapilmiyor,bilim yuvalari olarak bilinen üniversitelerimiz,dinci kadrolarin elindedir ve bu kadrolar her türlü aydinlanmaya, moderniteye karsi bir engel olarak o görevlere getirilmislerdir. Aydinlanmayi,Moderniteyi,kadin haklarini,Batinin ahlaksizligi olarak cahil ve cahil olduklari icin bagnaz beyinlere kaziyarak,okullara ögretmen yerine imam göndererek,ögrencilere müspet ilim vermesi gerekenler,o gencecik beyinlere,ölü nasil yikanir,nasil pamuk tikanir,mezara nasil gidilir,Kurban nasil kesilir,Peygamber neler yapmistir,hiristiyanlar pistir,en büyük din Islamdir vb.ögretilerle zehir siringa ettirmektedirler. Bati Matbaayi bulduktan yani icad ettikten ancak 300 yil sonra bunu kabul edebilen, Osmanli'yi bugün hala geri getirmek icin acik acik calismalar yapiliyor.Vatan hainlerine sirf Osmanli olduklari icin kahramanlik yakistiriliyor.Aydinlanmanin olmazsa olmazi olan Demokrasiyi,Allaha ortak kosmaktir diye reddeden zihniyet,bugün ülkemizi yönetiyor. Ya Laiksin,ya müslüman diyerek,insan haklarina saldiran bagnaz beyinlerin calismalari,SERIAT denilen ve insan onurunu ayaklar altina alan siyasi dinci sistemin ülkede hakim olmasi icindir. Bati eger bugün Aydinlanmanin zirvesine cikiyorsa,bunu hiristiyan olduklari icin yani inanclarina uygun oldugu icin degil inanclarini kiliseye biraktiklari icindir.Hicbir inanc sistemi aydinlik getiremez.Akli dinin önüne geciremeyenler belki yasamaya devam edebilirler ama asla nasil yasadiklarini bilmeyerek,cünkü akillarini kullanmadiklari icin aklin ne kadar degerli ve önemli oldugunu da düsünme yetenekleri yoktur. saygilarla -
Endonezya "Eşcinsellik İslam'da caizdir" fetvası çıktı.
politika şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Dini Konular - Din - Dinler
Ne kadar ilginc!Kuran, burada indi denilen cografyada escinselligin cok yogun yasanmasi ile bizdeki escinsel düsmanligi ve arap sevgisi arasindaki celiski. Hani müslümanlar hep"her koyun kendi bacagindan asilir"söylemine yine kendileri karsi gelerek,baskalarinin özgürce tercihlerine tepki koyup bu tepkiyi yasalastiriyorlar. Türbana özgürlük adi altinda verilen ama amacinin devletin siyasi rejimini degistirmek oldugu bilinen mücadele,hep kisisel tercih olarak aktarildi topluma.Yani ben türban takmak istiyorum sen karisamazsin gibi bireyin özgür düsüncesi savunuldu.Evet bu özgürlük anlaminda verilmis dogru bir mücadeleydi,(özgürlük adina).Sonra ne oldu;Anaokullarina kadar bacak kadar kiz cocuklari türbanla kapatildi.Cocuk evlilikleri özendirilerek bazi din tacirleri tarafindan 6 yasindaki kiz nikahlanabilir gibi tamamen cag disi ve cocuk seksi anlamina gelebilecek bir caba icersine girildi,ama devleti yöneten islamci din tüccarlari buna ne karsi geldiler ne de bunlari susturdular,bunlarin konusmalari düsünce özgürlügü olarak gösterildi.Ama bunlara karsi yapilan calismalar ise calismalari yapanlari cezalandirma yoluna gidildi. Sakala,Takkeye,Fese,her cemaatin kendine özel kiyafetine,tekkeye,cemaatlere,türbana,carsafa verilen özgürlük escinsellere verilmedi.Halbuki escinsellerin devletin siyasi rejimin degistirmek gibi bir amaclari yoktu,onlar sadece kendi tercih ettikleri hayati yasamak istiyorlar buna karsi cikildi,demokratik bir ülkede bu mümkün degildir,Türkiye anayasasinda Laik bir Hukuk devleti ibaresine ragmen Islami yasalara göre yönetildigi icin escinseller asagilandi,haklari yenildi,magdur edildi.Cagdas bir ülkede kisilerin kendi özgür yasamlarini kendi isteklerine göre devam ettirme özgürlügü Islami fasismin yasandigi ülkelerde yok sayildi. Istanbul Sözlesmesini bile bu bahaneyle kaldirttilar.Halbuki Istanbul Sözlesmesi,genelde kadinlari erkegin siddetinden ve ayni zamanda kisisel tercihleri korumak amacini tasiyan bir sözlesmeydi.Kadin düsmanlari escinselligi öne sürerek kadinlari korumayi amaclayan sözlesmeyi iptal ettirdiler hem de diktatörce.Meclisin aldigi karar bir kisinin imzasi ile iptal edildi. Islam ülkeleri dikta heveslisi kisiler tarafindan yönetilmektedir.Yani o ülkelerde bireylerin haklari sadece diktatörün istedigi yasam tarzina uymakla mümkündür.O ülkelerde bireyin kendi özgür yasamini tercih etme hakki yoktur.Türkiye bugün bu sartlar altinda yönetilmektedir.Yani Anayasa yok hükmündedir. saygilarla -
Gezi parkı dediğiniz olay dışarıdan idare edilmedi mi?
politika şurada cevap verdi: ünlü sınalgıcı başlık Gezi Parkı Direnişi
GEZI olaylari ile ilgili bazi yorumcularin,iktidarin agzi ile konusmalari ibret vericidir.Yani demek ki bu ülkede yasanan zulmü protesto edince "dis gücler"edebiyati ortaya atilarak,iktidarin zulmü desteklenmis oluyor. Gercekte,bu ülkede halk ayaklanmasi,eger gerceklesmiyorsa,bunun nedeni,halkin mutlu olmasindan degil,halkin hicbirseyden bihaber olmasindan,köle zihniyeti ile biat etme aliskanligi ve futbol takini tutar gibi parti tutma yandasligidir. Örn:"Ben sürüneyim ama reis yasasin"diyenler,tabi ki zulmü protesto edemez. Örn:"Ben asgari ücretle insan gibi yasayamiyorum ama birileri saraylarda saltanat sürüyor"diyerek bunu sorgulamiyorsa,bu halktan zulme karsi bir direnis bekleyemezsiniz. Bakin en basit örnek yukaridaki iki yorum:Biri disardan kumanda ile yapildi,digeri ise ona benzer bir yorum.Bu yorumlari yapanlar eger iktidarin yandaslari degilse,ya tuzlari kurudur ya da hakli bir isyana karsi allerjileri vardir. Eger bir ülkede,birileri saraylarda saltanat sürüyor,cuma namazlarina bir ordu esliginde gidiyor ama diger taraftan "Askida Ekmek"varsa o ülkede zulüm var demektir.Bunu görmeyenler veya görmek istemeyenler iktidarin takipcileridir. Bakin Erzincan'da bir felaket yasandi.Yüzbin lerce ton toprak kaydi,9 emekci toprak altinda kaldi.iki gün göstermelik bir arama yapildi,ücüncü gün "heyelan tehlikesi var"denerek arama sonlandirildi.Bugün kim konusuyor Erzincandaki felaketi,sadece toprak altinda kalanlar ve onlarin sessiz aglayislari.Peki iktidar ne yapiyor,iktidar tüm gücüyle,Istanbul'u Türklerden geri alabilmek icin sehir sehir dolasarak secim propagandasi yapiyor.Istanbul icin gösterdigi aday,Erzincandaki felaketin bas aktörü. Ülkede bir parti devleti var.Bir parti baskani ayni zamanda cumhurbaskani.Parti baskani olarak ülke icinde bir ziyaret yapacagi zaman bakiyoruz,Cumhurbaskani forsu var.Yani devletin tüm imkanlarini kullanarak,saga sola paralar yedirerek secim kampanyasi yapiyor. Iste GEZI bu haksizliklara,bu adaletsizlige bu keyfi ,ben yaptim oldu yönetime karsi bir dik durustu.Bunu karalamak,yapanlari dis güclerin kumandasi altinda göstermek en hafif deyimle etik degildir.Yandaslik insan onurunu bu kadar yok saymamalidir.Insanda bir parcacik onur olmalidir. ki Bu Gezi olaylari sadece Istanbul'la sinirli degil tüm ülke capinda bir eylemdi.Yani siz yüzbinlerce insani dis güclerin pjyonu olarak gösterirken acaba hic yüzünüz kizardimi? Begenmediginiz Avrupa'da hergün böyle kalkismalar yasaniyor,o ülkelerin hicbirinde böyle eylem yapanlara vatan haini veya,dis güclerin kriptolari olarak bakilmiyor,bu da bir kültür meselesidir.Bizim o kütüre sahip olmamamizin nedeni,1950 yilindan itibaren baslatilan Cumhuriyet ve Laiklik karsiti calismalar ve ülkenin genel olarak dinci iktidarlar tarafindan yönetilmis olmasidir.Yani medeniyete,Cagdasliga,Özgürlüge temelden karsi olan siyasi olusumlardir. Yazar Samir Amin,kitabinda diyor ki:Siyasal Islam,aslinda komprador kapitalizminsahip oldugu tabii konumunun nir tür adaptasyonundan baska birsey degildir...SadeceBati tarafindan sevilen siyasal Islamcilarin ilimlilari yeni bir komprador iktidarin insasinin önünü acarak,devleti destablize etmeye hizmet etmektedir.Amerikan yanlisi diplomasinin siyasak islamcilara sunduklari sürekli destek onlarin küresellesmis yeni liberal düzeni egemen ulus ötesi sermayenin kizmetine koyma arzulariyla mutlak bir tutarlilik icindedir...Yani siyasal islam,emperyalizmin karsiti degil,hizmetcisidir.(SAMIR AMIN-SIYASAL ISLAM KONUSU) B ugün ülkemizde yasanan siyasi durum yukaridaki ifadeleri dogrulamaktadir.Devlet destablize edilmistir,Amerikadan alinan talimatlarla ülke yönetilmektedir.Israil'e karsi olup ama Israille hala ticaret yapanlara karsi gösterilen ,milli durusa,dis gücler demek biraz vicdan konusudur.Yabanci kafelere,Fast food'lara saldirirken, orada oturanlara hakaret ederken,diger taraftan Israil'e dikenli tel satip Müslümanlarin Mescid-i Aksa'ya girislerinin engellenmesine ortak olanlara karsi yapilacak olan her dik durus alkislanmalidir.Hele de bu ticareti yapanlarin yakinlarinin gemileriyle bu ürünlerin israile gönderilmesi bir utanc belgesidir. Gezi olaylarinda muhakkak ki onlarin aralarina karismis olan art niyetli guruplar olmustur ancak bunu genele mal etmek bir ahlak sorunudur. Bence GEZI bu Islamci yönetime karsi verilmis olan bir sinavdir.Bugü n eger Taksim'de 1Mayis kutlanamiyorsa bu iktidarin korkusundandir.Eger dünya kadinlar gününde kadinlarin Taksim'e cikmalari engelleniyorsa bu yöneticilerin halktan korkuyor olmasindandir.Eger Cuma namazina bir ordu koruma esliginde gidiliyorsa bu itibar gösterisi altindaki korkudur.Evet korku yanlis yapanlarda görülen bir davranis seklidir.Suclu olan korkar,yolsuzluk yapan korkar,halka zulmedenler korkar.Iktidari kaybedip hesap verecek olmaktan korkarlar,Korktuklari icin de her türlü baski ve zulmü kullanarak iktidar olma süresini uzatmaya calisirlar. Gezi iste bir Korkuydu. saygilarla -
Türkiye'nin tüm yesillikleri,"Altin Arama"gerekcesi ile madencilere peskes cekiliyor.Altin aranirken Siyanür kullanilir.10 bin ton topraktan cikan altin miktari 10 gramdir.Yani 10 gram altin icin ormanlarimiz nehirlerimiz yok ediliyor zehirleniyor.Ve bunlara Recep Erdogan'in imzasi ile onay veriliyor.Kaz daglari,Kütahya'da Egrigöz dagi,Bergama ve daha bircok yesil alan Altin arama hirsina kurban ediliyor.Altin arayanlar yabanci sirketler,peskes cekilen arazi Türk milleti'nin arazileri. Afrikada altin ve degerli maden arayan sirketlerin hepsi yabancidir.Yani Afrikali degil Afrikalilar sadece bogaz tokluguna oralarda calisiyorlar.Yani ter döken yerli parsayi götüren yabanci oluyor.Türkiye ayni durumdadir.22 yildir Türkiyenin satilmadik hicbiryeri kalmadi.22 yildir Türkiyeyi tek bir adam yönetiyor ve 22 yildir Türkiyenin 80 yillik birikimini yok etmistir. Cumhuriyetle baslayan kalkinma hizi,Demokrat Parti ile yavaslamis,yerli ve milli fabrikalar mühürlenmis ve Amerikanin piyonu olarak bugünlere kadar geldik.Bugün degisen hicbirsey yok. Toki fakir vatandaslari ev sahibi yapmak icin kurulan bir kurumdur.Ama Toki'nin Istanbulda yaptigi 80 bin Konutun 68 bini Lüks konut olarak satisa sunuldu.Yani 12 bin konut fakirler icin eger o da ödeyecek gücü varsa tabii ki. Bugün bir insaat firmasiyla,Toki'nin hicbir farki kalmamistir.Insaat firmalari para kazanmak icin Türkiye'nin en güzel köselerini parselleyip betonlastirirken,Toki de onlardan geri kalmiyor.Iddialara göre Toki'nin yaptigi konut cekilislerinde b azi iktidar milletvekillerine konut cikmistir ki eger bu dogruysa gercekten utanc vericidir. saygilarla
-
Dua etmek terine totem yapmak
politika şurada cevap verdi: vertyucek başlık Dini Konular - Din - Dinler
Görünen bir nesneye tapinmaya putperest diyenler görünmeyen bir güce tapiyorlar.Bunun mantigi neresinde? Allah dogurmaz,Allah evlenmez,Allahin cocugu yoktur,Allah herseyi görür cünkü gözleri olmasa göremez,Allah herseyi isitir,kulaklari olmasa isitemez.Vb siralamalar yapilabilir.Ama illaki,Allahin gözü yok,kulagi yok,cocugu yok Allah dogurmaz diyorsaniz o zaman siz Fantazi yapiyorsunuz demektir.Cennet Cehennem,kavramlari;milyarlarca insan ölüp gitmis,Islama göre öbür dünyaya ,bu öbür dünya ne kadar büyükki milyarlarca yil yasamis olan insanligi icine sigdiriyor. Birileri puta tapiyormus.Puttan bekliyormus,peki siz kimden bekliyorsunuz,görünmeyen bir gücten,Allahi tarif et denildiginde cicege bak,agaca bak insana bak deniyor,tamam güzel bakalim da bunu Allah dediginiz gücün yarattigini nasil ispat edeceksiniz.Bende diyorum ki doga yapiyor bunlari,sizde diyorsunuz ki;Doga kendi basina bunu yapamaz.Peki Allah denilen görünmeyen gücün yaptigini görünen Doga neden yapamiyor? Ayetlerle, hadislerle Allahin varligini kabul ettirmeye calisiyorsunuz ama bu gercekten anormal birsey,o ayetleri Allahin gönderdigini nasil ispat edeceksiniz.Peygamber demis.Peygamber Allahi görmüs mü?Görmüsse onu nasil tarif ediyor.Nerde görmüs,Sakin Miracta demeyin,Cünkü sizin Peygamber Miraca cikti derken iddianiz peygamberin göge yükselmis oldugudur ki bu kabul edilemez bir sacmaliktir.Miraci mantik cercevesinde aciklamaniz gerekir,eger bilginiz buna yetiyorsa. Bence bu dinlerle ilgili yapilan yorumlarda,inanmiyorsunuz diye baskalarini elestireceginize,onlarin inanmasi icin nedenler ortaya koymalisiniz.Bilim görünmeyen hicbirseyin varligini kabul etmez.Görünmeyen birsey bilimle aciklanamaz.. Bence görünene tapanla,görünmeyene tapani ayiran tek gercek,birisinin en azindan gördügü birseye tapiniyor olmasidir.Ilginc olan sey,puta tapanin put tapmayanin oldugu her yere yagmurda yagiyor,bitkide yetisiyor,Su da var .Mevsimler devam ediyor.Ama simdi siz dersiniz ki;Onlarida Allah yapiyor. saygilarla -
Son 22 yilda Türkiyede yasanan olaylar ve siyasetin bu olaylara yaklasimi, devlet organlarinin calismamasi veya bir kisinin emrinde calismasi bize Türkiye'nin nereye götürüldügünü sorduruyor ve bizde sorgulamaya calisiyoruz. TBMM.adindan da anlasilacagi gibi Milletin temsil edildigi bir kurumdur.Kurtulus Savasi verilirken,bu meclis kararlari ile savas yürütülüyor ve savasi yürütenler bu meclise hesap veriyordular.Hani bazen diyorlar ya ozamanda TEK ADAM vardi.Evet vardi ama millete hesap veren bir TEK ADAM vardi onunda adi ;Mustafa Kemal'di.Atatürk son zamanlarda soyadini KAMAL olarak degistirdi.Atatürk düsmanlari KAMAL diyerek hakaret ediyorlar.Kimisi bilmediginden kimisi de ahlaksizligindan. KAMAL öz Türkce bir isimdir ve anlami Kale demektir.Bilmeyenler ögrensin. 6 Subat 2023 'de büyük bir felaket yasadik.Resmi rakamlar 53 bin kayip veriyor.Ben daha fazladir enkaz altindan cikarilamayan vatandaslarimizida hesap edip bju rakamin cok daha yüksek oldugunu düsünüyorum. Iki gün önce Recep Erdogan Hatay'da bir konusma yapti, acik acik, halki tehdit ederek,bize oy vermezseniz size hizmet yok dedi.Bir Cumhurbaskani olarak bu konusmayi yaptiysa bu bir cumhurbaskanina yakismayan bir konusmadir.Ha söyle de denebilir,o zaten yüzde 51'in Cumhurbaskanidir! Eger bir parti baskani olarak bu söz söylendiyse o partinin üyelerinin o partiden aninda istifa etmeleri gerekirdi.Ama böyle birsey olmadi olamazdida cünkü Allahtan korkmayanlar Recep Erdogandan korkuyor.Allah korkusu olanlarin zaten o partide bugüne kadar kalmis olmalarida utanc vericidir. Ben bu 22 yillik AKP iktidarinin ve ona bagli olan kurumlarin siyaset yöntemini, Sevr Anlasmasi ile isgal edilen Türkiye'yi kurtarmak icin mücadele eden Kuvay-i Milliye'ye karsi Osmanlinin verdigi karsi mücadeleye benzetiyorum. O isgal günlerinde,yüzlerce vatan evladi Osmanli'nin zalim yargi mekanizmasi tarafindan idam edildi,yüzlerce vatan evladi hapislerde cürüdü.Suclari Kuvay-i Milliye'ye dolayli veya dolaysiz destek vermekti. Ikide bir cikarlar ortaya,efendim hacilari hocalari astilar diye ahkam keser kin kusarlar.Halbuki sucsuz yere hicbir haci veya hoca idam edilmedi.Vatana ihaneti suc olmaktan cikararak isgalcilere casusluk yapanlarin ogünkü sartlar idam edilmeleri kadar dogal hicbirsey yoktur.Savas halinde ki bir ülkede eger birileri düsmana casusluk yapiyorsa ölmesi haktir.Ancak Kuvay-i Milliyenin kurulus ve calisma amaci isgal güclerine karsi vatani kurtarmak ve korumakti.Osmanli buna karsi cikiyordu.Düsmani fazla kizdirmayalim yoksa gazaplari fazla olur diyordular ve imzalarida Vahdettin atiyordu.Birkac tarihci bozuntusunun bilmem hangi kisinin sözleriyle Türkiyenin isgalini Baris harekati olarak niteleyip isgale karsi mücadele edenleri Ingiliz yandaslari diye yaftalamalari bir ahlaksizlik ve ihanet örnegidir,kim Kurtulus Savasi icin o savasta canini kanini verenlere ve o savasi yürütenlere karsi ahlak disi,kin dolu hakaretler yapiyorsa benim gözümde haindir. Keske Yunan kazansaydi diyen bir hainin elini ayagini öpenler Kurtulus Savasina karsi olanlarin torunlaridir. Ingilizleri kizdirmamak icin vatana hizmet eden vatan evlatlarini ceza evlerinde mahkum eden,onlari idam ettiren Nemrut (Kürt lakabli)Mustafa Pasa Türk katilidir.O kisiyi o makama getirip vatan evlatlarini kirimdan gecirten Damat Ferit bir Türk katilidir.Bunlarin hazirladiklari raporlara imza atan vatan evlatlarinin idamini Ingilizlere yaranmak icin onaylayan Vahdettin Türk katilidir. Eger Mustafa Kemal yakalansaydi inanin ki Türkiye bugün Türklerin degildi. Hatirlayalim bir ERGENEKON,BALYOZ bilmen daha baska neler cikartarak,Türk Silahli Kuvvetler'ni,darmadagin eden,ne kadar vatansever kahraman subay asker general varsa hatta Genel Kurmay Baskanligi yapmis olan Generali Recep Erdogani devirecekler diye Silivriye tikanlar vatan hainleridir.Genel Kurmay Baskanligi yapmis olan generalin normalde Yüce Divanda yargilanmasi gerekirken bunu normal bir mahkemede aynen Nemrut Mustafa Pasa mahkemesi gibi mahkemede ve de yalanci sahitlerla yargiladilar,Neyseki Idam cezasi yoktu eger olsaydi bu tutuklanan Atatürkcü subay ve generallerin hicbirisi bugün hayatta olamayacakti.Montrö Anlasmasi ve 28 Subat davalari icin bugün onlarca emekli general hapislerde cürüyor.Evet Nemrut Mustafa yasiyor. Damat Ferit yasiyor,isim benzerligi olan Istanbul Polis teskilati Baskani Hasan Tahsin yasiyor.(ilk Kursun kahramani Hasan Tahsin'le karistirmayalim) 6 Subat 2023-6 Subat 2024 tam bir yil.Deprem bölgesine 3 gün sonra gelenler,Depremzedelere AKP'li olmayan belediyelerden gelen yardim tirlarinin önün AFAD yazili degilse o yardima izin vermeyenler,ve Recep Erdogan kürsüye cikip bilmem ne kadar konut insa edecek ve kimseyi acikta birakmiyacagiz yalani atarken gelecek olan secimi düsünüyordu. Istanbu,l Büyüksehir belediyesini calistirmamak icin elinden gelen her gayreti gösteren Recep Erdogan simdi kalkmis yine o belediyeleri hicbirsey yapmadilar diye karalamaya calisiyor.Cünkü IBB artik hirsizlarin elinde degildir.Belediyenin gelir getiren mekanlarini belediyeden alarak onlari calistirmak istemeyen AKP'nin sefi Cumhurbaskani oldugunu unutmus ortalikta belediye secimleri icin nutuk atiyor.HEMDE KOCAMAN YALANLARLA. Depremden sonra yandas gazeteciler bir kampanya baslattilar depremzedeler icin.Yardim kampanyasi Bu kampanyaya 114 milyar Türk Lirasi taahhüt edildi. Bu kampanyaya 85 Milyar Türk lirasi yatirildi. Bu kampanyaya katilan bazi yüzsüzler 29 Milyar Türk Lirasi sözü verdiler ama para vermediler. AFAD bu kampanyadan 58 Milyar Türk lirasi kullandi. Peki bu kampanyada kullanilmayan yardimlar nereye gitti.Bunun hesabini bile kamuoyuna vermediler. Binlerce insan hala cadirlarda yasiyor,en büyük korkularida yarin birgün bunlar icin kira istenecek olmasidir. Iste 22 yillik bir iktidarin gercek yüzü.Köprüler,Tüneller,Otobanlar bunlar bir iktidarin yapmasi gereken hizmetlerdir bakin neler yaptik deme haklari yoktur.Ayrica bunlarin nasil yapildiginida artik cocuklar bile biliyor. 6 Subat 2023 saat 4,17'yi unutamayiz.Unutmamali ve unutturmamaliyiz. saygilarla
-
Büyük Itiraf! Mustafa Kemal ATATÜRK'ü begenmeyen ama,her firsatta Atatürk'e benzetilen, Cok imanli müslüman denilen, her firsatta Allah benzetilen ama bir defa olsun agzindan,"siz ne diyorsunuz yahu"diyerek kendisini Allaha,Peygambere benzetenlere tek kelime cikmayan kisi,dün Hatay'da yaptigi konusmada:Bize oy vermezseniz hizmet alamazsiniz dedi.Evet aynen böyle dedi. Kim dedi?Ülkenin cumhurbaskani veya baskani olan kisi.Adini vermiyorum reklam olmasin diye! 1 yil önce ülkemiz büyük bir felakete ugradi,50 binin üstünde insanimiz can verdi ve yüzlerce konut yerle bir oldu.Felaket alanina 3 gün sonra zahmet edip gelen bu adini vermedigim kisi,kürsüde Hatay'i yeniden canlandiracagiz,yikim gören illerimize en cabuk tarafindan binlerce konut yapacagiz diye haykirdi,ama aradan gecen 1 yil icersinde insanlar hala cadirlarda yasiyor.Hatay'in Kanalizasyon sorunu hala cözülmedi.Su problemi cözülmedi,konut bekleyen vatandaslar kisi cadirlarda geciriyorlar.Cünkü hizmet gitmemisti.Ve dün neden hizmetin gitmedigi itiraf edildi. Siyaset eger vatandasa santaj olarak kullaniliyorsa bu ahlaksizliktir.Kazanmak icin her yol mübah denebilir ancak vatandasa oy vermediler diye hizmet vermemek mübah degil haramdir.O insanlarin vergileri ile sen sarayda saltanat sürerken onlara hizmet vermemek ihanettir. Konu basligi olarak,Türkiye Nereye basligini kullandim. GEZI olaylari nedeniyle tutuklanan ancak Hataylilarin milletvekili olarak sectigi kisi 18 yil hapis cezasi ile yargilandi.Anayasa Mahkemesi iki defa HAK IHLALI diye karar verdi.Iki kararda alt mahkeme ve Yargitay tarafindan kabul görmedi yani Anayasa cignendi.Halbuki Anayasa Mahkemesinin kararlari herkesi baglar.ANAYASA MADDE 153. Anayasaya aykiri olarak Mecliste bu kisinin milletvekilligi düsürüldü.Anayasa bir kez daha cignendi.Erdoganin kankasi Bahceli,Adalet yerini buldu diye sevinmeye basladi.Anayasa Mahkemesi kapatilsin diye laflar söylemeye basladi,cünkü Anayasa Mahkemesi anayasayi korumakla yükümlü oldugu ve siyasi kararlarin Anayasaya aykiri oldugunu söyleyip Hak Ihlali veriyordu,bu da erdoganin kankasinin hosuna gitmiyordu ,cünkü Bahceli kendisini erdogana adamistir.erdogan icin kelleyi vermeye hazirdir.Ne olursa olsun erdogan kazansin diyen birisidir.Hani bir kisi vardi "keske yunan kazansaydi"demisti ya.Yani yunan kazansaydida hilafet sonlanmasaydi.Veya ülke batsinda erdogana birsey olmasin. Sinan Ates adli eski bir ülkücü Baskan alcakca katledildi.Bu cinayete MHP'li bir vekilin adi karisti.Peki ne oldu:Hicbirsey olmadi hala bir iddianame yok yani hasir alti ediliyor cünkü ucu Bahceliye dokunacak. Galata Köprüsü isgal ediliyor ve Hilafet cigliklari hilafet bayraklari ile Laik Türkiye Cumhuriyetine meydan okunuyor,meydan okuyan cumhurbaskaninin oglu, hilafet isteyenler cumhurbaskaninin destekcisi cemaatler yani Cumhuriyet karsitlari. Manavda,Markette fiyatlar yangin yeri,zengin olan umursamiyor birde erdogan yandaslari,onlara sorarsaniz,ekonomi cok iyi,herkes cok güzel geciniyor,fakirin anasi agliyor.Göstermelik fiyat denetimi yapiliyor iki gün sonra yine ayni. Türkiye nereye gidiyor,sorusu aslinda herkesin kendine sormasi gereken bir sorudur.Türkiye iyi bir yöne gitmiyor.Türkiye cagdasliktan uzaklasiyor,ortacag yeniden hortluyor. Savaslar asla halka yaramaz,halkin cikarina degildir.Savaslar emperyalizmin hükmetme eylemidir.Savas demek yikim,yoksulluk,kan ve ölüm demektir.Mecbur kalinmadikca savas bir cinayettir diyor Atatürk.Mecburiyet savunmaktir,ülkeni namusunu.bayragini savunmak gerekiyorsa savasmalisin kendi ideolojini kabul ettirmek icin saldiriyorsan cinayet isliyorsun. Yasanilan savaslara bakildiginda;bunlarin cogunun din nedenli oldugu görülür.Hacli Seferleri,Israil'in Gazze saldirilari,Irandaki Molla rejimi,Afganistandaki Taliban,vb savaslar din savaslaridir.Yemende iki ayri müslüman gurubun birbiriyle savasmasi,Suudi Arabistanin bu taraflardan birine yardim etmesi,Misirdaki kalkismalar,bunlar da mezhep dolayisiyle din savaslaridir. Bunun anlami,savaslar emperyalizmin ve dinci fasizmin cikarlarina hizmet eder.Dinci fasizm de emperyalisttir. saygilarla
-
Hersey adim adim gerceklesti,yani hayaldi gercek oldu ifadesi tam anlamiyla olustu. Önce hep birlikte,ülkeyi din tüccarlarina teslim ettik.Buna Demokrasi dedik.Bence devlet düsmanlarina ülkeyi teslim etmek Demokrasi olamaz olsa olsa demokrasi kilifi altinda ihanet olur.Evet Türkiye siyasi islamcilara teslim edilerek Cumhuriyetin en büyük ihaneti yasandi.Bu ihanetin icinde her parti,asker,polis,savci ,hakim,yargi üniversiteler ve biz yani halk vardi.Ihanet son bulmadi cünkü hainler henüz hedeflerine tam olarak ulasamadilar ama az kaldi. Yani Lozan 100 yillikti diyenler simdi ellerini ogusturuyorlar,cünkü elbirligi ile gercekten Lozan'i 100 yillik yani 100 yil sonra bitmesi icin calistik. Ülkeyi ele gecirenler;Eski Türkiye Yeni Türkiye diye icraata basladilar.Yani ihanet böyle basladi.Eski Türkiye dedikleri Türkiye,ihanet odaklarinin ülkeyi ele gecirdikleri tarihten önceki Türkiye oldu.Yeni Türkiye ise,icraatin basindakilerin yönettigi Türkiye oldu. Müslüman Basbakan,Müslüman Cumhurbaskani sloganlari ile devraldiklari Türkiye artik Islamiyete adim atmis gibi oldu.Sanki onlardan öncekiler müslüman degildi.Herkes seyretti bu tiyatroyu,ve herkesin agzinda" ya olsun onlarda bu milletin üyeleridir" sözleri sakiz olmustu.Sanki ülkeyi devralanlar iktidara gelinceye kadar,Cumhuriyete,Atatürk'e Laiklige hakaret edenler küfredenler degilmis gibi bir ortam olustu.Benligini yitirmislik iste böyle basladi Türkiye'de.O kadar arap gibi yasamaya merakli hevesli varsa bir anda kabak cicegi gibi ortaya döküldüler.Aslinda kabak cicegi baska bir anlamda kullanilsada ben bu anlami degistirmeyi daha uygun gördüm. Milli Bayramlar,ülkemizde yani Eski Türkiye'de coskulu bir sekilde kutlanirdi.Yeni Türkiye, Milli Bayramlarin salonlara hapsedildigi ülke oldu.Cünkü ülkeyi devralanlar zaten bu Milli Bayramlara karsi ezeli bir düsmanlik besleyenlerdi.Onlar icin bu bayramlar,Osmanli'nin yikilmasinin kutlandigi günler oluyordu.Yani ülkenin, Osmanli tarafindan layikiyle savunulmayip, isgal edilmesine, parcalanmasina, göz yummasina karsi mücadele verilerek bagimsizligimizi tescilledigimiz ve düsman isgalinden kurtulmus olmayi kutladigimiz günler bu Islamci tayfa icin kara günler olarak tanimlaniyordu.Yani keske,Isgalciler,Yunan kazansaydi da Osmanli kalsaydi,diyordular.Yani Ingilizin,Yunanin boyundurugu altinda yasamak varken neden buna karsi cikilmis ve Osmanli son bulmustu. O isgal günlerinde bile;Osmanlinin ileri gelen isimleri de;Isgale karsi cikmayin,bu bir baris isgalidir.Yunan ordusu Padisahin ordusudur sakin ola karsi gelmeyin diye fetvalar fermanlar yayinliyordular.Tüm milliyetciler yani isgale karsi olan ne kadar Türk evladi varsa Ingilizlerin emriyle tutuklanip Malta'ya sürüldüler.Atatürk'ü yakalayamadilar. Osmanli diye bir devlet artik kalmamisti,sadece adi vardi bir de sarayda oturan ve milletin haracini yiyen padisah.O da sonunda bir Ingiliz zirhlisiyla Malta'ya kacti. Tekrar konumuza dönelim:Milli Bayramlar salonlara hapsedilip,ülkeyi yönetenlerin,degisik bahanelerle,Anit Kabir'i ziyaret etmemeleri bir aliskanlik haline geldi.Kiminin kulagi agiriyordu kiminin nezlesi vardi.Artik o kadar azdilar ki arada bir birisi cikiyor,Anit Kabiride yikacagiz diyordu.Veya Anit kabire gidildiginde serefini kaybetmis güruhlari oraya getirip,Yeni Türkiye'nin kurucusu icin tezahürat yaptiriyordular yani Anit Kabirde! Derken bir müptezel cikti ortaya.Bu müptezel,Yeni Türkiye'nin kurucusunun "ne istedinde vermedik"dedigi müptezeldi.23 NISAN yerine Kutlu Dogum Haftasi icad edildi.Hemde tam 23 NISAN günlerinde.Sonra bir Ergenekon.Balyoz ve baska isimler altinda operasyon lar basladi.Ne kadar Atatürkcü asker subay varsa tutuklandi ve terörist diye Silivride kurulmus olan özel Cezaevine tikildilar.Devletin rahmi olan Kozmik Oda,basildi.ne kadar gizli kalmasi gereken evrak varsa hepsi desifre edildi ve o evraklarda bir savas durumunda görev alacak olan ne kadar isim varsa bunlarin büyük cogunlugu katledildi.Yani Türkiye kolsuz bacaksiz birakildi.Sonra birbirine düstüler o büyük bilge adam dedikleri kisi terörist oldu kendileri magdur oldu.Tutuklananlar serbest birakildi ama cogusu görevine iade edilmedi.Bu terör örgütü'nün SIYASI AYAGI arastirilsin diye muhalefetin verdigi önergeler reddedildi.NEDEN? 15 Temmuz diye bir tuhaf senaryo hazirlandi.V e hazirlandigi hizla ayni hizla sona erdirildi yani o kadar kolay oldu.200 den fazla insan hayatini kaybetti ve birisi cikti "Allah cok sükür devleti ele gecirdik"dedi. Ülkede Türkcü,Milliyetciligi kimseye birakmayan partinin baskani bir anda rolünü degistirip Yeni Türkiyecilerin safinda yer aldi ve yapilan bir oldu bitti referandumla devlet bir kisiye teslim edildi.Anli Sanli devrimci gecinen isimler bu referandumda EVET oyu kullanarak devletin ele gecirilmesine ortak oldular.Gerekce ASKERI VESAYETE SON'du. Askeri vesayete son diyenler islami vesayete imza attilar.Simdi hicbirinin adi sani duyulmuyor, yüzleri yok ortaya cikmaya. Adim adim bir Islamlastirma calismalari baslatildi.Anayasada ki Laiklik kavrami her gecen gün biraz daha sislerin altinda kaldi.Iktidara gelmeden;"Laiklik gidecek,ya Laiksin ya da Müslüman "diyenler artik bayram ediyorlar. Artik ülkede liyakat yerine yandaslik deger kazanmaya basladi.Sinavlarda,cok yüksek puan alan ögrenciler,siyasi Islamci olmadiklari icin mülakat tiyatrosunda basarisiz denerek saf disi birakildi yerlerine puan bile alamamis ama en büyük REiS, diyenler kazandirildi. Bir örnek vermek gerekirse;Diyanette Vaiz olan bir personel yurt disi görev icin girdigi "Mesleki Bilgi Seviye Testi"sinavinda 93 puan aldi ancak mülakatta basarisiz sayilip elendi. Kürsülerde seriat nutuklari atanlar kendileri seriata uymadiklari gibi,bir müslümana yakismayan yönetim tarzi ile yönetiyorlar. Aslinda Türkiye'de Laiklik ayni zamanda seriatida icinde barindiriyor.Namazini kilan, orucunu tutan, Hacca giden, zikredenlere karsi Laiklikte herhangi bir yasak veya kisitlama yok.Yani seriat yasaniyor.Bunlarin seriat diye istedikleri,Anayasadan Laiklik kavraminin kaldirilmasi ve TÜRKIYE BIR ISLAM DEVLETI'dir ibaresinin konulmasidir.Yani demokratik cagdas bir hukuk devleti yerine bir Pakistanlasmis,Afganistanlasmis bir Türkiye istiyorlar,yani hergün din cinayetlerinin islendigi bir ülke olsun istiyorlar. Bugün ülkeyi yönetenlerin,Hollanda'nin asiri sagci Liderinden,Avusturyanin asiri sagci liderinden,Alman asiri sagci liderden hicbir farklari yoktur.Cünkü zihniyetleri insanliga karsidir.Avrupadaki asiri sagci liderlerin sorunu veya siyaset yöntemi ülkelerinde ki yabancilardir.Bizde ise yabancilara karsi bir koruyucu zirh olan iktidar kendi milletine karsi bölücü ve yok etme heveslisi bir iktidar olarak yönetmeye devam ediyor.Ya bendensin ya da yoksun. Atatürk,Cumhuriyet kuruldugunda yurt disindan bilim adamlarini ülkeye davet etmistir,bunlar ise ülkenin ucuruma gittigini gören ve can ve gecim sikintisi cektikleri icin ülkeyi terkedenlere "birakin gitsinler"diyebiliyor.Yani Türkiye de bir beyin göcü tam hiziyla devam ediyor.. Televizyonlarda izledigimiz haberlerde,iktidarin ortagi olan asiri dinci parti ve bu iktidar döneminde devrim yasalarina ragmen mantar gibi türemis olan din bezirgani haci hoca takimi,birtakim cemaatlerin konusmalarini dinledigimizde,bunlarin ISID lideri Ebu Ibrahim el hasimi veya El kaide lideri Eymen el Zevaliden bir farklari olmadigini tüylerimiz ürpererek dinliyoruz.6 yasindaki kizlarin Allahin emriymis gibi koca koca adamlara nikahlanmasi,Kuran Kurslarinda tecavüze ugrayan cocuklar,kadin haklarina islam adina karsi cikan kadin düsmanlari bunlar bizim gelecegimizin pek te parlak olmadigini gösteriyor. Türkiye nereye basligini kullandim.Aslinda bu soruyu hepimizin sormasi gerekiyor.Ya Türkiye bagimsiz,cagdas bir hukuk devleti olarak kalacak ya da Irandaki gibi Mollalarin elinde bir cezaevi olarak devam edecektir.Türkiye yavas yavas,Hiristiyanligin orta cag Vatikan güdümlü zulüm mekanizmasi Engizisyon kurumu gibi bir organizasyonun eline gececegi zamana yaklasiyor.Yani muhalefetsiz,Anayasasiz,hukuksuz bir örgüt olarak kabuk degistirecektir Türkiye. saygilarla
-
Deccal hakkında (ilginç bir araştırma)
politika şurada cevap verdi: carthez başlık Dini Konular - Din - Dinler
Bir Hadis:Imam Nesai(Ebu Abdurrahman Ahmet bin Suayp) -Ahir zamanda öyle bir topluluk meydana cikacak ki,Kuran okuyacak ama bogazlarindan asagi inmeyecek(iyice anlamaksizin okuyacaklar),Dinden okun yaydan cikmasi gibi cikacaklar,onlarla mücadele etmek her müslüman icin bir gerekliliktir.Onlarin görünümü.saclari trasliyani dazlak olmasidir. Kel kabak ortalikta dolasan karikatür malzemesi tarikatcilar,cemaatciler hayalimize gelmiyor mu? Deccallik,asil gücünü din ile Kapitalizmden almaktadir. Deccal ve Süfyan,dindar kilikli olacak ve dindarlari kandiracaktir. Yukaridaki hadis bize bugün kimin deccal kimin dindar oldugunu anlatiyor.Basi sarikli olanlari kim destekliyor?.Onlarin okullarda ders vermesini kim istiyor?Zoraki din dersi neden dayatiliyor. Islam dünyasindaki Deccal-Mehdi tartismalarindaki her sey,iki namuslu insanin cok serefli olmasindan dolayi basladi. Bunlardan biri Atatürk'tü.Sayet Atatürk kendisi icin Mehdilik makami secseydi,hic kimse itiraz etmeyecek tam tersine herkesce desteklenecekti.O,Mehdiligi secmeyince zitlarin savasini esas alanlarca Deccallik suclamasi payina düstü. Diger serefli kisi ise Prof.Dr.Yasar Nuri Öztürk'tü.Islam dünyasinin mega yildizi olan hoca,Mehilige adayligini aciklamadigi icin ya Deccalila veya Deccali destekleyen kötü Alimlik ile itham olunacaktir. Friedrich Nietzsche diyor ki;nice sonra anladik Deccalin dindar oldugunu. Deccallik,dinsizlik degil,dindarlik anlayisidir ve dinci yönetimlerin bizzat kendisidir. Deccalin en büyük iddiasinin,"ben sizin tanrinizim!iddiasi olacagindan söz eder hadis kaynaklari,AKP ve Recep Erdogan taraftari bazi kisiler,onun icin"Allahin vasiflarini tamamiyle tasiyor"ifadesini kullanmisti,ancak ne Recep Erdogan'dan ne de destekleyenlerden bu söze itiraz eden bir beyan duymadik.Insanin aklina ister istemez su geliyor;Recep Erdogan kalkip ben sizin inandiginiz Allahim,sizlere peygamber gönderdim olmadi,Mehdi dönemleri yaratim olmadi artik sizi ben kurtarayim dedim...dese oy oraninin cok asagilara düsebilecegine kimse ihtimal veremez.Üstelik delil getirenler dahi olabilir.Allah bile Rize'den cikti,Rizeli Allaha can kurban denmeyeceginin garantisi yok.Gerci kimi zevatin sadece"La Ilahe illa Erdogan"yani Recep Erdogan'dan baska tanri yoktur demedikleri kaldi.(Alinti:Deccal Dindarmis-Nazif Ay) saygilarla