Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

şeb-i yelda...

  • başlık
    51
  • yorum
    405
  • görüntü
    130.196

Yazdım...


gloria

1.216 görüntü

Yaşamında yapabilecek herşey tükendiğinde,

ya da hiçbirşey yapamayacak duruma düştüğünde,

yazarsın __ ancak da o zaman yazabilirsin:

Yazabilmen, yapabileceklerinin tükenmesi;

senin, hiçbirşey yapamayacak duruma düşmen

olacak.

 

Hiçbirşey yapamıyorsan, yazarsın

__ ancak da, o zaman...

 

 

demiş Oruç Aruoba...

Ben de yazdım...

 

Hiçbirşey yapamıyorsan, yazarım

__ ancak da, o zaman...

 

 

3%20pt%20flower.gif

14 Yorum


Önerilen Yorumlar

Herkes ne güzel birşeyler yazıyor bir ben kaldım,yaz-a-mıyan diye zaman zaman üzülüyordum.Şimdi sevinmem mi lazım,yoksa benim gibi yaz-a-mayanlara bir teselli mi bu ?

Yoruma sekme

Yazın aklıma bir şiiri getirdi sevgili Gloria :)

 

Seni Sevmek

 

Seni sevmek nasıl birşey biliyor musun?

Ölmek gibi sürüne sürüne, yeğlemek gibi şerefsizce anılmayı

Ya da yıkılmak boylu boyunca, bin kere, milyon kere,

Ah seni sevmek nasıl birşey bilir misin?

Her gün günde en az iki kere düşmek demek, delicesine,

Delirmişçesine ahlar çekmek demek,

Kalpten çıkmaz bir hançeri taşımak demek yıllarca,

Belki bir gün yerinden çıkar o hançer ama yarası asla kapanmaz demek,

İşte böyle seni sevmek, delice delirmişçesine haykırmak,

Sürüne sürüne yalvarmak demek, alaycı kahkahaların arasında ölmek demek,

Ah seni sevmek, seni sevmek var ya, ölüm demek, yaşarken ölmek,

Ama seni sevmek yine de ben de sevdim diyebilmek demek,

Asla bir daha aptalca sevmemek demek, asla birini incitmemek demek,

Ya da incitmekten ölmek kadar korkmak demek,

İşte bu seni sevmek, ilk ve en derince bir yara almak ve

İkincisinden korkmak korkusundan bin kez ölmek demek,

Sevememek bir daha asla eskisi gibi ve gülememek demek,

Ah işte seni sevmek bu demek,

Bitmiş bir sayfanın tıkırdayan sesleri arasından

Ahlı vahlı ağlayan bir genci duymak demek,

Gecenin bir yarısı, sen de nerden çıktın demek,

Ya da en güzel anında bir ah gibi içine oturmak demek,

Tıkalı kalmış hevesler, neşeler, hayaller bu gece bitsin; eskisi gibi ışıltılı güzel günlere başlayalım ne olur demek, içinden yine de her şeye rağmen

Doğru olanın bu olduğunu, ayrılmak olduğunu bilmek,

Yürürken sokakta yüzümü saklamam demek herkeslerden,

Bir daha isteyememek demek sevilmeyi ve sevmeyi,

Kahrolası zindanlara ıslah olmuş halde geri dönmek demek,

Kimseye öfkelenememek ve duygulanamamak demek, delirmek kısaca

Ya da bitmek bir son gibi filmde ama hayır asla bitememek,

Seni sevmek, ah işte seni sevmek bu karanlıkta,

Ağlar halde üşümek bu odada ya da dişlerini sıkıp ölmeyeceğim demek,

Ama bunu derken yaklaşan ölümü hissetmek demek,

Of... Oflayınca geçiyor acısı, geçer mi? hep oflasam diner mi acısı?

Diye medet ummak demek, ya da sevgisini ateş haldeyken

Etten yüreğine canlı canlı bastırmak demek,

Bir süre sonra acımaz, kış soğutur diye düşünmek demek,

Mümkün olsa yeniden, bin kez, yüzbin kez katlanmak demek bu acılara,

Onca acıların arasından sanki cımbızla güzel anları toplamak demek,

Güzel anları abartıp da bin kez yaşamak demek,

İşte cennetim bu anlarda gizlidir,

İşte bana verdiğin sadece budur aslında diye düşünmek demek,

Seni sevmek, ah delice, delirmişçesine asla demek, asla!

Ve yeniden başlamak her şeye ve her şeye rağmen!

Yıkılmadan yoluna devam etmek demek, harabe bir evde yaşamak demek artık

Kalbim evimdir! evimse bir harabe artık, işte o artık bir garip misafirhane,

Herkese açıktır kapım ne de olsa örtemem her yanımı,

Yıkık yanlarınla ortalığa dimdik çıkabilmek demek, ey sevgili sakın yıkılma,

İşte seni sevmek yıkıntılarla da olsa ayakta kalabilmek demek,

Bir gün mutlaka! diye dişlerini sıkmak, sabırla beklemek güzel günleri,

Belki de hiç gelmeyecek baharı, kelebekleri, hoş kokulu bulut evimizi

Beklemek, yapayalnız göklerde uçmak demek, hep aynı bulutun etrafında

Acaba... acaba... demek, yıllarca buraya, yani aynı hayallere tutsak kalmak,

Kalacağını bilmek ve ayrılamamak demek, avuç içindeki kelebeğe bakarken,

Hiç kıpırdayamamak ya da bitivermek o güzelliğin içinde,

Bitmeyi istemek isterken de öldüğünü bilmemek demek,

İşte seni sevmek bitmeyen bir kötü sonda, hep o son anı yaşamak demek,

İşte o son ve kötü anlarda bile kıpır kıpır bir yaşam pınarı hissetmek,

Onu da saçma sapan şiirlere vurabilmek demek, sonunda yine bitmek...

En ucunda hep kalabilmeyi istemek ölümün,

Çaresiz kalmak demek, bir tuzakta

Ya da mıhlanmak bi koleksiyona kelebek gibi...

Yıllar geçerken, yaşamak gözlerde ama çoktan ölmüş olmak demek,

Bir ah çekmek ve herkesler duysun istemek,

Ya da kimseler duymasın da üzülmesin istemek,

İşte seni sevmek, tertemiz defterken daha, yakılmak demek,

Küllerin arasında bir tek şiir olarak kalmak böylece,

Ve sonrasını yaşamak demek bir ömür boyu,

Mezara girip de kurtulmayı ummak demek,

Ama asla ölmemek, ölememek

Bitmiyor acısı, dinmiyor işte, dinmeyecek derken,

Bir amaç bulmak ve bunla yaşamak demek,

Ömür boyu mutluluklar dilemek herkese,

Asla eskisi kadar mutlu olamayacağını bile bile,

Abartmak her şeyi, sevgisini, sevilmeyi, işte ben buyum demek,

Eksik, hatalı, kusurlu bir yaşamda, mükemmel işleyen bir zihne rağmen,

Hata vermek sonuçlarda, kalpte düzelmez bir yara demek seni sevmek

Kelimeleri bulamamak, yazamamak şiirleri eskisi gibi,

Ve bitirmek düşleri o düşlerle bitmek demek burada..!!

 

A. Baran Çetin

Yoruma sekme
Herkes ne güzel birşeyler yazıyor bir ben kaldım,yaz-a-mıyan diye zaman zaman üzülüyordum.Şimdi sevinmem mi lazım,yoksa benim gibi yaz-a-mayanlara bir teselli mi bu ?

 

Bazen sadece yazarsın, bazen de kusar gibi yazarsın... Çünkü bişeyler vardır, seni zehirler, gücünü azaltır, takatsiz bırakır, öldürür, o zaman atmak zorunda hissedersin o içindeki zehiri... Yazmak mecburi olur yani...

 

Kusacak zehirin yoksa içinde ne guzel, ne mutlu sana... Böyle teselli et kendini... Çünkü ben çoğu zaman yazanlardan değilim, kusanlardanım...

Yoruma sekme

Sevgili MinikYıldız,

Anlamışsın beni, çok iyi anlamışsın hem de...

Yoksa aklına bu şiir gelmezdi...

 

Sen ne anlatmak istediğimi çok ama çok iyi anlamışsın...

Yoruma sekme

gloria...

 

düşlerin bitmesin...

 

her yeni günle yeni düşlerle varol..

 

unutma,umut hep var..

Yoruma sekme

Yaş***ın yazamıyorum diye üzülmüyorum artıkın B)

Güzel bir kızım diye her zaman güzel yazılar yazacak değilim ya tabi :islik:

KAhretsin sabah sabah yine mütevazliğim üstümde :P

Hatırlatmaa desemm :P Alarm mı çalsam :P

Yoruma sekme
Yaş***ın yazamıyorum diye üzülmüyorum artıkın B)

Güzel bir kızım diye her zaman güzel yazılar yazacak değilim ya tabi :islik:

KAhretsin sabah sabah yine mütevazliğim üstümde :P

Hatırlatmaa desemm :P Alarm mı çalsam :P

 

Canımmmm, o kadar guzelsin ki yazamıyorum, gözlerim kamaşıyor... Yazamayacağım :D

Yoruma sekme
gloria...

 

düşlerin bitmesin...

 

her yeni günle yeni düşlerle varol..

 

unutma,umut hep var..

 

Teşekkür ederim canım güzel dileklerin için, seni de özledim valla :) Umut hep var tabii...

Yoruma sekme

Sarı Lalem,çaresizlik midir yazmak?Dur o zaman yazayım,yasak konulan sevdaları yazayım,aşkların en güzeline rağmen dökülen yaşları yazayım.

 

Çünkü ben de çaresizim.

 

O kadar çaresizm ki,sadece yazıyorum.Konuşamıyorum,yalandanda olsa gülemiyorum;sadece yazıyorum.

 

Yazarken de en güzel sevgilinin şarkısında gözyaşlarına boğuluyorum...Allah'ım diyorum kendi kendime,onun canı yanmasın,ben yanayım.

 

Sadece yazdığım,seni seviyorum...ama yasaksın işte.

Yoruma sekme

Niye mi yazdım bunları Sarı Lalem;

 

"seni sevdiğini" söyleyen cana "seni seviyorum" diyemiyorum.Tek yaptığım susmak.Hiçbirşey yapamıyorum ben de,sadece yazıyorum.

 

özür dilerim sayfanı karalara bağladım kendimle,çok zgünüm.

Yoruma sekme

maviii :( o kadar mı imkansız be arkadaşım.. Aılevı nedenlerdı sanırım.. Bu denli engel neden :( kalp agrısı zordur..acıtır..yorar..guclu ol arkadasım..guclu ve sabırlı..eger bu kadar cok sevdıgınse,sahıp cık sevgine.pes etme..

Yoruma sekme

nice engellerı yıkan aşklar biliyorum.. Nıce ailevı zorlukları aşan.. Ailenle olan sorunları aşabilirsin.. Onun dogru insan oldugunu ve ne cok sevdigini anlat ailene..

Yoruma sekme

Mavi'm çaresizlik, karabasan gibi değil mi?

Konuşmak istersin, bağırıp, çağırmak, hareket etmek, çırpınmak, tepinmek ama hiçbirisi olmaz.

Nefes alamaz insan çaresizken dimi?

 

Ama biliyor musun bence insanların kendilerini en çaresiz hissettikleri zamanlar en güçlü oldukları zamanlarıdır. Fakat sanırım sen şu an bunun farkında bile değilsin :( Kimse farkına varmaz aslında, sanarlar ki çok güçsüzüm,... Sen de kendini zayıf sanıyorsun ama değilsin, sen güçlüsün önce bunu bil sonra çaresizliğin de kalıcı olmadığını... Geçecek canım...

 

Öğretilmiş, öğrenilmiş birşey çaresizlik, ikna olmamak ama buna rağmen kabul etmek durumu gibi yani...

 

Bir sevdiğim vardı benim, bir de defterim... Senin sevdiğini sevdiğin kadar severdim ben de sevdiğimi... Uzaktık, ayrı illerdeydik, o zamanlar cep telefonu, webcam vs. de yok.. Sadece ev telefonundan konuşabilirdik... Sabahları arardı beni, 10 dakika kadar konuşur sonra da kapatırdık... Çok severdik, çok özlerdik, çok güzeldik biz yaaa çooooook güzeldik...

 

Bir de defterim var demiştim... O başka bir ilde, ben başka bir ildeyiz malum, Konusacak zamanlarımız kısıtlı; ama birbirimize anlatacaklarımız çok... Her gece yatmadan önce butun günümü paylaşırdım defterle, dolayısıyla aslında O'nunla da... Sonra bir gün gelirdi, buluşurduk, kavuşurduk... Defterimi ona verirdim... Onun da vardı bir defteri, o da bana verirdi.. Kendi şehirlerimize döndüğümüzde artık ben onun defterine yazmaya başlardım, o da benimkine devam ederdi... Böyle böyle her defasında değiştirirdik defterlerimizi... En son bende kalmıştı onun defteri... Bir gün yine her sabahki gibi aradı, "yarın da ararım canım" dedi ama bir daha da hiiiç aramadı...

 

Öğrenci evinde kalıyordu, telefonu yoktu, anlamışsındır zaten o aradığında konuşurduk, ben onu arayamazdım bile... Aylar geçti tek bir haber alamadım, mektuplar gonderiyordum cevap bile yook... Yaşayıp yaşamadığından bile emin olamıyordum... Sadece kötü haber tez gelir, öyle olsa bilirdim diye umut ediyordum... Hep yazdım.... Her hece yazmaya devam ettim... Asla vazgecmedim... Aşkımı yazdım, özlemimi, umutsuzluğumu, çaresizliğimi yazdım, nefretimi yazdım kimi zaman da...

 

Sonra cep telefonları çıktı piyasaya... Bir yolunu buldum, telefonunu öğrendim... Aradım, sesini duydum; düşünsene yıllar sonra ilk defa onun sesini duymuştum... Bende emanetin var, gelip vermek istiyorum dedim, sesimin o anda buz gibi olduğunu hatırlıyorum... 14 saatlik bir yolculuk yaptım ve sonunda olduğu yerdeydim...

 

Üç, dört saat kadar oturup bir cafede konuştuk, hiç sormadım neler olduğunu, neden böyle yaptığını... Ağlarım sanıyordum ama hiç ağlamadım da... Defteri verdim, bu senin dedim; sonra yerimden kalktım, vedalaştık ve terminale gittim...

 

Otobüste giderken, cama yansıyan yuzumu gordum, gülümsüyordum, huzurluydum... Sonunda özlediğim huzur gelip içime yerleşmişti...

 

...diye birşey işte Mavi'ciğim. Geçecek yani biliyorum...

Yoruma sekme
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.