Bal tefsiri!

[Φ Azizilturco]

BAL TEFSİRİ

 

REZZAK OLAN ALLAHIN ASLANI BİR GAZADAN BESMELEYLE HANESİNE VASIL OLDULAR.KADİR OLAN ALLAHIN RIZASI İÇİN NAMAZ KILIP DUA ETTİLER.İSLAMIN ÜÇ HALİFESİ (HZ.EBUBEKİR SIDDIK R.A,HZ.ÖMER R.A,HZ.OSMAN R.A)ONUN HANESİNE GELDİLER GAZAN MÜBAREK OLSUN EY ALLAHIN ASLANI DEDİLER.SOHBET EDİP BİRBİRLERİNE MÜJDELER VERDİLER.MÜJDELER ALDILAR HAZRETİ FATMA R.A ONLARA İKRAMEN KALAYLI BİR TAS İÇİNDE BAL GETİRDİ.BALIN ÜZERİNDE İNCE BİR KIL GÖRDÜLER.

 

HZ.EBUBEKİR SIDDIK R.A DÖRDÜMÜZDE BİR AÇIKLAMA YAPALIM DİYE BUYURDULAR.

HAZRETİ EBUBEKİR SIDDIK RADYALLAHU ANHUMA DEDİLER Kİ;

--- Namaz kılanın kalbi NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Namaz kılmak TATLIDIR bu baldan,

--- Namazı Taadili-erkanına uygun olarak kılmak İNCEDİR bu kıldan.

 

HAZRETİ ÖMER RADYALLAHU ANHUMA DEDİLER Kİ;

--- Misafir seven hane sahibinin kalbi NURLUDUR bu kalaylı tastan,

----Misafirlerle sohbet edip,onlara ikram etmek TATLIDIR bu baldan,

--- Misafirin kalbi İNCEDİR bu kıldan.

 

HAZRETİ OSMAN RADYALLAHU ANHUMA DEDİLER Kİ;

--- Kuran okuyanın kalbi NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Alimlerle sohbet etmek TATLIDIR bu baldan,

--- Kurana mana vermek İNCEDİR bu kıldan.

 

HAZRETİ ALİ KEREMALLAHU VECHEH DEDİLER Kİ;

--- Gazaya giden Gazilerin kalbi NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Kafirlerle cenk edip al kanlar içinde kalmak TATLIDIR bu baldan,

--- Üzerine kul hakkı geçirmeden insanın hanesine dönmesi İNCEDİR bu kıldan.

 

HAZRETİ FATİMETÜZZEHRA RADYALLAHU ANHUMA DEDİLER Kİ;

--- Erkeği ile hoş geçinmek,ona cefa etmemek TATLIDIR bu baldan,

--- Erkeğin Rızasını yerine getirmek İNCEDİR bu kıldan.

 

HZ.PEYGAMBERİMİZE (S.A.V) HABER SALDILAR.

EFENDİMİZ HAZRETLERİ GELMİŞ VE BUYURMUŞ Kİ;

--- Benim Ümmetimin kalbi NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Benim Şeriatım TATLIDIR bu baldan,

--- Benim Şeriatım İNCEDİR bu kıldan.

 

HZ.CEBRAİL ALEYHİSSELAM YÜCE ALLAHTAN VAHİY GETİRDİ ;

 

--- Benim HABİBİMİN Nübüvvet nuru NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Cennetimin Kevseri TATLIDIR bu baldan,

--- Sırat köprüsü İNCEDİR bu kıldan.diye buyurmuş.

 

Ondan sonra Resulüllah Sallallahü Aleyhi Vesellem el kaldırıp dua ettiler;

 

YARABBİ!! Bu Bal Tefsirini okuyana,dinleyene ikiyüz peygamber sevabı isteriz senden dediler.Cebrailin önünde AMİN! Dediler.Merhamet sahibi ALLAHTAN Nida geldi ;

YA MUHAMMED! Her kim bu Bal Tefsirini okursa,yahut okutursa,yazdırıp üzerinde taşırsa,senin ümmetine hediye ederse İzzet ve Celalim Hakkı için ben o kimseye İkiyüz Yirmidört bin peygamber sevabı veririm buyurdu.Bir kimse kendisine adet edinse bu tefsiri okursa ve okutmaya devam ederse,katiyyen Dünya darlığı görmez,Fakru zarurete düşmez

Ölürken Hüsnü aleme nasip olur.Ahirete iman ile gider ve gelecek kaza ve musibetlerden kendisini CENAB-I HAKTAALA muhafaza eder.Cümlesinin ruhları için El Fatiha.......

[Φ yam_yam]

Vaaaayyyy be.... 224.000, (yazı ile ikiyüzyirmidörtbin) beygamber sevabı... Peygamber sevabı almak ne kadar da kolaymış öyle . Hem de 1 değil, 224.000 tane..Sadece bir yazıyı okumak, ya da okutmak yetiyor. Bir de üstüne dünyada darlık, fenalık falan da görmüyorsun... Çok hoş yahu... "Güler misin, ağlar mısın" bir durum yani...

[Φ Azizilturco]

Al işte rahatsız olduğunuz herhalinizden belli!

Karışmadan rahat durmassınız, **** ***** sokmadan duramazsınız dimi?

Seni ilgilendiren bişey yok burda, inanaları ilgilendiriyo burA!

Tarih: 10 Aralık , 2005 Düzenleyen: Admin

[Φ ebu_cehil]

Al işte rahatsız olduğunuz herhalinizden belli!

Karışmadan rahat durmassınız, **** ****** sokmadan duramazsınız dimi?

Seni ilgilendiren bişey yok burda, inanaları ilgilendiriyo burA!

ne o aziz türko satın yam yam'da aa ne güzel bir yazı demesini mi bekliyordun?

 

HZ.CEBRAİL ALEYHİSSELAM YÜCE ALLAHTAN VAHİY GETİRDİ ;

 

--- Benim HABİBİMİN Nübüvvet nuru NURLUDUR bu kalaylı tastan,

--- Cennetimin Kevseri TATLIDIR bu baldan,

--- Sırat köprüsü İNCEDİR bu kıldan.diye buyurmuş.

 

Ondan sonra Resulüllah Sallallahü Aleyhi Vesellem el kaldırıp dua ettiler;

allahtan vahiy geldiyse yukaruda ki alıntı kuranda niye yok?zira ben böyle bir ayet okumadım ve de duymadım yahu sizin var ya her tarafınız çelişki

[Φ Azizilturco]

Gene sataşma gene sataşma!

Başka yaptığınız şey yok!

Sizi ilgilendirmeyen, size yazılmayan şeylere cevap vermeyin!

[Φ yam_yam]

Gene sataşma gene sataşma!

Başka yaptığınız şey yok!

Sizi ilgilendirmeyen, size yazılmayan şeylere cevap vermeyin!

 

Biz konuşmayalım ki, siz de istediğiniz gibi atıp tutun öyle mi? Nasıl olsa yurdum insanında, din hakkında her duyduğuna inanacak potansiyel var. Niye konu irdelemeye, eleştirmeye gelince rahatsız oluyorsunuz?

[Φ Azizilturco]

Siz konuyu irdelemiyosunuz! Hemen saçmalık safsata diyosunuz! bilimde böle bişer yok diyosunuz! Yani işinize geldiği gibi konuşuosunuz!

Sadece saldıryosunuz! çünkü rahatsız oluyosunuz! İnanmayan inanmasın! Ben karışamam ona o kendi bileceği iş! Ama siz inanan gördünüzmü, sanki bunun için dünyaya gelmiş gibi saldırıya geçiosunuz! Başka bişeyde yaptığınız yok!

[Φ zaman]

ne rahatsız olacak asıl siz rahatsız olursunuz arkidiş... allah vardır dinde vardır istediğiniz kadar zorunuza gitsin sanki inaçsızlığın ne olduğunu bilmiyoruz. her türlü pislik orda aslanım. cinsel serbestlik, içki kumar. ***** her şey burda... ben allaha inanıyorum. asıl rahatsız olan sizsiniz öldükten sonra dirilemeyeceğinizin korkusu sizi bitiriyor. dünyada ne yaşarsak kar sanıyorsunuz. birde bakmışın zebaniler başında onlarlada pişti oynarsınız artık kabirde... bizim içimiz rahat allah bize imanı tam anlamıyla nasip etsin günahlarımız kadar yanıp çıkarız cehennemden siz napıcanız. insan madem evrimleştede bu kadarınımı yapabildi aslında daha iyisi yapıla bilir. kendi kurduğu düzen kendini bitiriyor. demekki perde arkasında bir şeyler var. dünyanın düzeninine bir gözatın bakam. bu sistem tesadüflerle olabiliyormu? bu kadar şey tesadüfle açıklayşacak kadar komiksiniz yahu... hepsinin bilimsel sebepleri var sizde bunlerı tesadüfle açıklıyorsunuz. bu böyle oluyor çünkü şundan eee o nasıl oluyor. tesadüfle. yapma yavvv... atomlar bir saniyenin milyarda biri gecikme yaşasa hepsi birbirine çarpar maddenin dizilimi bozulurken atomlar bilinçli olarak mı? sıraya girdiler. tesadüfen bizim evde niye altın çıkmıyor. şu tesadüflere süleyinde bizim eve uğrasınlar...

[Φ Azizilturco]

Çok güzeldi!

[Φ trueagle]

Arkadaşlar

Elhamdülillah dinime balı bir Müslümanım

Bende uzun zaman evvel rastladığım bu Bal tefsirine karşı sevgi ile bağlı idim ancak dinimizi bozma gayretindeki bazı kişiler o kadar çok şey uydurmuşlar ki sahih kaynaklardan olmayan bilgilere inanmayın lütfen her gördüğünüze inanmayın. Bu konuda yazılar var internette.

Ateistler evvela ortaya bişey atar gerçekmiş gibi inandırır sonrada onunla sizi dinden soğutmaya çalışırlar.

"İşte acıklı azapları için acınacak haldekiler onlardır"

Bal tefisiride şaibelidir diye söylemler var.

 

Alın size bu onu hakkında bir yazı.

 

Şimdi gelelim tenkitlerimize:

 

1- Kaynağı yoktur: Bal tefsirinin girişinde: ?Ey cennet yolcusu kardeş! Bal tefsiri hakkında şöyle rivayet edilmektedir? diyor. Ama ortada kimin, nerede, kimden, hangi kitaplarda, hangi senetlerle rivayet edildiğine dair hiçbir şey belirtilmemektedir. Zaten kimse de kaynağını sorma zahmetinde bulunmamaktadır. Bir soğanı, salatalığı bile alırken inceleyen insanımızın dini meselelerde bu hassasiyetin zekatını dahi göstermemesi ayrı bir vahamettir.

 

2-Bal tefsirine göre Hz. Ali bir ?gazaya? gidiyor. Hangi gaza belli değil, tabii niye sadece kendisinin gittiği de bilinmiyor.

 

3-Yemeğin içine düşen alelade bir kılın ?imtihan vesilesi? olduğu kanaati da pek acaib... Bununla topluma ne verilmek isteniyor? Demek ki, bir misafirliğe gittiğinizde böyle bir durumla karşılaşırsanız, hemen bir hikmeti olduğunu düşünüp, sofraya dair kafiyeli bir şeyler söylemeli...

 

4-?Kim bu tefsiri(!) alır, okutur ve yayarsa 224.000 veya 200 bin peygamberin sevabı bahşedileceği? yazılmaktadır. Zaten bu tip kâğıtların ortak özelliği de bol keseden dağıtılan bu sevaplardır. Çünkü meselenin en can alıcı noktası budur. Şu kâğıdı fotokopi ile dağıttığınızı düşünün, artık din adına bir şey yapmanız gerekmez...

 

Cemiyette dine yönelen ilgiyi bundan güzel sabote edemezsiniz. Tebliğ, hizmet, cihad, infak, dini neşir davasını omuzlama, nesle sahip çıkma ve bunlar gibi dinin müeyyidatına hiç gerek kalmamıştır. Zira bu kâğıt her şeye kafi ve vafidir.

 

Muhterem hocamız Prof. Yaşar Kandemir ?Mevzu Hadisler? adlı kıymetli eserinde diyor ki: ?İslamın yanlış anlaşılmasında iyi niyetle hadis uyduran Müslümanların da büyük tesirleri olmuştur. Kur?an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerde görülen tergib ve terhib ifadeleri insanları ne aşırı bir ümide kaptıracak, ne de ye?se düşürecek ölçüdedir. Fakat bunların icad ettikleri sözlerin herhangi bir ölçüsü bulunmadığı için Müslümanlar ya hudutsuz bir af ve merhamet ümidi ile dini ihmal etmeye veya aşırı bir ahiret ve azab korkusuyla dünyayı ve dünyevi vazifeleri terk etmeye sevk edilmiştir.?

 

İşte bal tefsirinin faydaları:

1?224 bin peygamber sevabı

2-Darlık görülmeyeceği

3-Fakirliğe düşülmeyeceği

4-Ölürken imanla gitmeye sebep olduğu

5-Kaza ve belalardan muhafaza olunacağı...

 

?Halk tarafından aşk ile okuna geldiğini? bildirdiği bal tefsiri hakkında Yusuf Tavaslı üstadımız sonunda şu ilginç kanaatini söyleyerek meseleye son noktayı koyuyor: ?Şu bal tefsirini okuyan kimsenin herhangi bir kaybı olur mu?? El cevap: ?Bana göre olmaz.?

 

 

 

 

 

A hocaefendi! Tarihte senin gibi düşünen bir sürü zahid bir sürü hadis uydurmadı mı?* Onlar da aynı basit mantıkla meseleye yaklaşmadı mı?** ?Okuyan kimse bazı İslami faziletleri öğreniyormuş? Güler misin ağlar mısın?

 

 

Sonuç olarak diyebiliriz ki bal tefsiri hiçbir fazileti olmayan bir yalandır. Ve yalancının mumu ancak yatsıya kadar yanar. İslam ve ilim şafağının doğuşu ile silinmeye mahkûmdur. Elverir ki biz insanımıza doğru bilgileri doğru bir şekilde anlatabilelim.

Dipnotlar:

*Ünlü hadis uydurucularından meşhur abid Meysere bin Abdürrabbih öleceği sırada kendisine ?Allah?ın rahmetinden ümitvar ol? dediklerinde ?Nasıl olmam? demişti. ?Hz. Ali?nin faziletlerine dair yetmiş hadis uydurdum?

 

Meşhur muhaddis Abdulhay el Leknevi (v:1886) ?El Asar-ul Merfua Fil Ahbar-il Mevzua? adlı eserini haftanın ve senenin muhtelif gün ve gecelerinde kılınması tavsiye edilen namazlar hakkındaki mevzu hadisleri tenkit etmek için yazarken, Tavaslı?ya göre boş yere uğraşıyordu... Zira ona göre madem halk yalan yanlış da olsa bir şeyler öğreniyordu, varsın uydurma bir rivayet olsundu. Varsın din düşmanları bu tip rivayetleri sıralayarak bir sürü insanın kafasını çelsindi.

 

 

** Böyle uydurmalarla dolu bir kitabı bu vesile ile nazarınıza arz etmek istiyorum. Kitabın ismi: ?İslam?a Göre Cinsel Meseleler? yazarı: ?Abdullah Aydın... Mektup Dergisinde(Sayı?176)kısa bir değerlendirme ve tenkidini yapan Sayın Emine Şenlikoğlu ateist yazarlara şöyle demekten kendini alamıyor: ?Sizin yazmanıza gerek yok. İslami saha denilen ama İslamla ilgisi olmayan sahadaki hurafeler sizin yapacağınız kötülüğün on mislini yapmaktadır.?

 

İşte kitaptaki uydurma iki hadis: ?Cennet ehlinden bir erkek 500 huri,400 bin kız ve 8000 tanede dul ile evlenir. Onların her birisi ile eğlenmesi ve geçirdiği zaman dünyada geçirdiği hayat kadardır.?sf:391

 

?Karısına kul olan yüzüstü sürünsün. Karısının isteklerine uyan bir erkek onun kölesi durumuna düşer ki, böyle bir erkek lanet edilmeye layıktır.?sf:193

 

KAYNAKLAR

1-Mevzu Hadisler-Yaşar Kandemir-Diyanet Yayınları- Ankara?1975

2-Dinde Yabancılaşma Ve Yozlaşma- Abdülhakim Yüce-Feza Gazetecilik A.Ş. Yayınları

[Φ Suheyla]

BAL TEFSİRİ

 

HAZRETİ ALİ KEREMALLAHU VECHEH DEDİLER Kİ;

 

--- Kafirlerle cenk edip al kanlar içinde kalmak TATLIDIR bu baldan,

 

 

HAZRETİ FATİMETÜZZEHRA RADYALLAHU ANHUMA DEDİLER Kİ;

 

--- Erkeği ile hoş geçinmek,ona cefa etmemek TATLIDIR bu baldan,

 

 

HZ.PEYGAMBERİMİZE (S.A.V) HABER SALDILAR.

EFENDİMİZ HAZRETLERİ GELMİŞ VE BUYURMUŞ Kİ;

 

--- Benim Şeriatım TATLIDIR bu baldan,

 

 

Valla, ben boyle baldan hic hoslanmam ve kimseyede tavsiye etmem! Ali'nin sozleri berbat. Insanlari oldurup, kanlar icinde kalmak baldan daha tatliymis. Ne guzel degilmi? Hep erkeklerin keyfi onemliymis, kadinlarin keyfine kim onem veriyor? Ve Peygamberiniz bir imparator gibi herekese sozlerini bal gibi yutturuyor!

 

Bu sozleri 7inci asirda yutmadilar. 1400 sene sonra siz halan tekrar ediyorsunuz.

[Misafir demirefe]

Şimdi buraya yazılan bir metnin mantıklı olmadığını söyleyip eleştirmeye tepki veriliyor ve "siz işinize bakın karışmayın" deniliyor ama, ben de bir metin yazayım:

 

"Bir kız hasta olmuş idi, derdine hekimler çare bulamamış idi. Gitti Hazreti Hüseyin türbesine, yüz sürüp dua etti. Hazreti Hüseyin ona görünüp eli ile mesh eyledi, şifa buldu. Ona dedi ki: "Bu hadiseyi kırk kişiye anlat, onlar dahi kırk kişiye anlatsınlar. Kim bu zinciri kıra, belasını bula...

 

Bu yazıyı çoğaltıp kırk kişiye dağıtan, zengin oldu. Yırtıp çöpe atan hapse girdi, yuvası dağıldı."

 

Eee, ne diyorsunuz? İnanacak ve kırk kişiye çoğaltıp dağıtacak mısınız?

 

Ya da telefonunuza gelen mesajda:

 

"Bu mesajda Allah adı verildiği için on kişiye dağıtmaya mecbursun. Yoksa evin yanar!" diyorsa, GSM şirketini zengin edecek misiniz?

[Φ baharrr]

hepsı sacma ve batıl bence bu yaygara yaratmak ısteyen ınsanların ısı ama ıcınde allah adını kullanmaları cok kötu ınsanları bazen caresız bırakıyorlar...

[Φ Suheyla]

Şimdi buraya yazılan bir metnin mantıklı olmadığını söyleyip eleştirmeye tepki veriliyor ve "siz işinize bakın karışmayın" deniliyor ama, ben de bir metin yazayım:

 

"Bir kız hasta olmuş idi, derdine hekimler çare bulamamış idi. Gitti Hazreti Hüseyin türbesine, yüz sürüp dua etti. Hazreti Hüseyin ona görünüp eli ile mesh eyledi, şifa buldu. Ona dedi ki: "Bu hadiseyi kırk kişiye anlat, onlar dahi kırk kişiye anlatsınlar. Kim bu zinciri kıra, belasını bula...

 

Bu yazıyı çoğaltıp kırk kişiye dağıtan, zengin oldu. Yırtıp çöpe atan hapse girdi, yuvası dağıldı."

 

Eee, ne diyorsunuz? İnanacak ve kırk kişiye çoğaltıp dağıtacak mısınız?

 

Ya da telefonunuza gelen mesajda:

 

"Bu mesajda Allah adı verildiği için on kişiye dağıtmaya mecbursun. Yoksa evin yanar!" diyorsa, GSM şirketini zengin edecek misiniz?

 

Mashallah, 40 rakami cok populer bir numara ! 40 katir veya 40 satir da oldugu gibi...

[Φ jhonywalker]

SeLam..

 

Konuyu uzatmaya gerek yok aslı Kurandır..NahL suresini okumanızı dilerim..

 

Bilim nasıl açıklayacak Beyni olmayan bir varlığın(Arı) bu mucizevi işlevini..

 

SaygıLar..

[Misafir demirefe]

NahL suresini okumanızı dilerim..

 

Bilim nasıl açıklayacak Beyni olmayan bir varlığın(Arı) bu mucizevi işlevini..

Bilim var gücüyle açıklamaya çalışıyor da, bir cümle, hatta bir kelimeden bunca çıkarsama yapılması ilginç doğrusu. Nahl suresinde arıdan bahsediliyor ama, bu kadar uzun uzadıya değil... Sadece Muhammed arıya bal yaptıranın kendi tanrısı Allah olduğunu öne sürüyor ve bu nedenle kendisine itaat edilmesi gerektiğini iddia ediyor. Arıyı iktidarı için kullanıyor yani. Yunanlı ise balı Zeus'un, Zerdüşt Ahura Mazda'nın arıya yaptırdığını öne sürmüş. Başkası bir başka tanrının...

 

Determinist felsefeye göre de arı ve bal yapması olayı, nedensellik örüntüsünde gerçekten karmaşık, kaotik bir düğümdür. Bunu hop diye çözüvermek gerçekten kolay değil. Ama böyle olması, "Allahın işi, hikmetinden sual olmaz" deyip geçmeyi ve öbür dünyada bal ırmakları içmeyi hayal etmeyi değil, çözmek ve anlamak için çalışmayı gerektiriyor.

 

Dünyanın en ünlü robotu Asimo, seyirci önünde tökezleyip düştü ve bir daha yerden kalkamadı. Bu olay, robotbilimcileri bir anda harekete geçirdi ve bir yıl sonra, tekme atılıp yerde yuvarlatılan bir robotun derhal toplanıp kalkmasını sağlayan teknolojiyi geliştirdiler. Bunu da gösteri olarak sundular. Asimo'dan sonra geliştirilen Toyota robotu ise, ürperti verecek kadar insansı hareketler yapıyor.

 

Çalışmalar sürdürülüyor yani, evrende hiç "hop" deyince olmuş bir şey yok... Bilincin ne olduğunu ve uzak geçmişinin ne olduğunu, gelecekte neyi başarabileceğimizi henüz bilmiyoruz. Bilinç, evrenimizin devraldığı bir mirasın ortaya çıkışı olabilir ve biz de yok olmadan önce ulaştığımız son teknolojimizle, bilinci bir başka evrene miras bırakacak olabiliriz.

 

Böceklerin sosyal davranışları dikkate değer. Bu çoğusu epeyce de sevimsiz canlılar, bir üst bilincin yansımasını gösterircesine davranışlar sergiliyorlar. Bence bilinç, evrilen, oluşan ve sonuçta kalıtlanan bir olgu. Evren, içinde barındırdığı bilgiyi unutmuyor ve yok olduktan sonra başka evrenlere kalıtlıyor. Oluşum içinde, evrenlerin de evrimi söz konusu yani... Bu evren big-bang ile oluştuğu gibi, termodinamik yasalar uyarınca son da bulacak. Ama bu mutlak bitiş olmayacak. Paralel evrenler ve çoklu evrenler kuramlarınca, varlık devam edecek. Evren de bir canlıdır, doğdu, yaşıyor, ölecek ve öldükten sonra kalıtsal bilgisini aktaracak...

 

Bunun sırları kuantum alemde gizli. Bilimciler habire CERN deneyleriyle kuantum dünyayı çözmeye bunun için çalışıyorlar. Vaktimiz de daha çok fazla. Güneş orta yaşlı bir yıldız ve yaşadığı kadar daha ömrü var. En az bir milyar yıl daha normal biçimde ışımaya devam edecek. O zamana kadar insanın yaşamasıyla sınırlı tek gezegen de dünya olmayacaktır herhalde...

 

Bir milyar yılda, cansız dünyada canlılık ortaya çıktı. Teknolojinin olduğu ve evrimin bilinçli yönlendirdiği bir dünyada, bir milyar yılda çok şeyler olacaktır...

[Φ BrainSlapper]

"Bir kız hasta olmuş idi, derdine hekimler çare bulamamış idi. Gitti Hazreti Hüseyin türbesine, yüz sürüp dua etti. Hazreti Hüseyin ona görünüp eli ile mesh eyledi, şifa buldu. Ona dedi ki: "Bu hadiseyi kırk kişiye anlat, onlar dahi kırk kişiye anlatsınlar. Kim bu zinciri kıra, belasını bula...

 

Bu yazıyı çoğaltıp kırk kişiye dağıtan, zengin oldu. Yırtıp çöpe atan hapse girdi, yuvası dağıldı."

 

 

E-mail sapm saçmalıklarının kaynakları belli oldu.

E-mail spamcıları yine de merhametliymiş, 50 değil, 10 kişiye falan postalayın diyorlar.

 

Saygılar.

[Misafir demirefe]

E-mail spamcıları yine de merhametliymiş, 50 değil, 10 kişiye falan postalayın diyorlar.

Açıkçası bana bile geldi. 40 diyordu yanılmıyorsam... Ben özetledim, bayağı uzundu ve epey duygu sömürüsü yapıyordu...

 

O kadar diyorum tanıdıklarıma, benim böyle işlerle işim olmaz diye, yine geliyor. Fakat trojan virüs kullanıyorlar. Bir adrese girdi mi, listedeki tüm adresleri kopyalıyor ve hepsine gönderiyor. Zavallı saf insanlar da biri oturup bunu dualarla, salavatlarla "inşaallah kalbi yumuşar, imana gelir" diyerekten kırk kişiye gönderdi sanıyorlar. İşin aslı, allah ne verdiyse gidiyor, girdiği mailde kaç adres varsa hepsine...

 

Ha, müslümanlar da amma ilerlemiş filan sanmayın. Hackerlik iyice ayağa düştü. Bacak kadar veletler bu işleri, trojan göndermeyi, şifre kırmayı filan felaket bir şekilde beceriyorlar.

 

İşin komiği, bazı aklıevveller yazıcıdan çıktı alıp, fotokopi ile çoğaltıp posta kutularına atmıyorlar mı, o iyice ironik oluyor...

[Misafir demirefe]

Baharrr, çaresiz kalmamak sizin elinizde. Süheyla, 3, 7, 19, 70, 40, 80 ... kutsal kabuller bitecek gibi değildir.

 

Kutsallar üretkendir, onlara üreme gücünü bizlerin zihinsel kabullerimiz verir. Bir zaman çok fanatik bir dincinin konuşmasına şahit olmuştum. "Baktın imana gelmiyor mu, tebliği bırakacaksın. Yüzüne bir ayet okuyup üfleyeceksin, o ayet onun beynine girer, kemirir durur. Ya biiznillah imana gelir, ya kafayı oynatır!" diyordu! Aha! Mubarek sanki trojan virüsü, harddiski dağıtıyor!

 

Öyle banttan filan değil ha, şu medyaya, youtube'a düşen videolardan filan değil, canlı dinledim. Bir diyeyim şuna diye düşündüm:

 

"Hemşerim, afedersin. Bana da tebliğ işlemiyor, bir ayet oku da üfle bakayım, ne okuyacağını merak ettim" diyecektim, fakat adamın tipinden de biraz ürkmedim değil. Siyah çember sakalıyla pek sempatik görünmüyordu. Fazla kuvvetli üfürür neme lazım diye vaz geçtim. Konuştuğu adam da pek tekine benzemiyordu...

[Φ yamanteoman]

merhaba sevgili dostlar bu konuyu burda noktalıyorum.

evet noktalıyorum diyorum çünkü bende bal tefsirini okudum ve çok etkilendim ama bir gariplik olduğunu sezerek diyanet işlerine ve çeşitli müftülüklere mail gönderdim ve cevabı geldi cevabı sizinle paylaşmak istiyorum.

 

Kimden: Dini Sorular ([email protected])

Bu göndereni tanımıyor olabilirsiniz.Güvenli olarak işaretle|Gereksiz olarak işaretle

Gönderme tarihi: 19 Şubat 2009 Perşembe 09:52:47

 

Cevap:

 

Bal tefsiri adıyla bilinen hikaye, herhangi bir hadis-i şerife dayanmamaktadır. İnsanları meşgul etmek ve zihinleri karıştırmak için uydurulmuş bu tür hikayelere hiçbir zaman değer verilmemelidir. Kur’an ve sünnet doğrultusunda yazılmış eserlere müracaat etmeliyiz.

 

sevgiyle kalın...

[Φ arci]

BAL TEFSİRİ

.

.

.

Ölürken Hüsnü aleme nasip olur.Ahirete iman ile gider ve gelecek kaza ve musibetlerden kendisini CENAB-I HAKTAALA muhafaza eder.Cümlesinin ruhları için El Fatiha.......

bu gerçek değildir,eğerki ALLAHdan bir nida gelse idi bu mutlaka KURANda olurdu,nereden buluyorsnuz bu masalları,size ALLAHın kitabı yetmiyormu?????????????

[Φ Suheyla]

bu gerçek değildir,eğerki ALLAHdan bir nida gelse idi bu mutlaka KURANda olurdu,nereden buluyorsnuz bu masalları,size ALLAHın kitabı yetmiyormu?????????????

 

Haklisiniz. Bana bu ayetler yetiyor. Iste Allahtan gelen kitab dediginiz, Islam dediginiz, Din dediginiz budur.

 

1. Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah'ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da "gayb"ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün.Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir, çok büyüktür. (4:34)

 

2. Yaptıklarına bir karşılık ve Allah'tan caydırıcı bir müeyyide olmak üzere hırsız erkek ile hırsız kadının ellerini kesin. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. (5:38)

 

3. Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, (onları değil), size helâl olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın. Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız o taktirde bir tane alın veya sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur. (4:3)

 

4. Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. Hamile olanların bekleme süresi ise, doğum yapmalarıyla sona erer. Kim Allah'a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir. (65:4)

 

5. Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah'ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helal kıldık. Ayrıca, diğer mü'minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber'e bağışlayan, Peygamber'in de kendisini nikahlamak istediği herhangi bir mü'min kadını da (sana helal kıldık.) Mü'minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. (33:50)

 

6. Allah, hiçbir adamın içine iki kalp koymamıştır. Kendilerine zıhâr yaptığınız eşlerinizi de anneleriniz yapmamıştır. Yine evlatlıklarınızı da öz çocuklarınız (gibi) kılmamıştır. Bu sizin ağızlarınızla söylediğiniz (fakat gerçekliği olmayan) sözünüzdür. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola iletir. (33:4)

 

7. Şüphesiz siz, içinizden Cumartesi yasağını çiğneyenleri bilirsiniz. Biz onlara, "Aşağılık maymunlar olun" demiştik. (2:65)

 

8. Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah'ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah'tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alış-veriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur. Allah'a karşı gelmekten sakının. Allah size öğretiyor. Allah her şeyi hakkıyla bilendir. (2:282)

 

9. Allah size, çocuklarınız (ın alacağı miras) hakkında, erkeğe iki dişinin payı kadarını emreder. (Çocuklar sadece) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye) bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer kız bir ise (mirasın) yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da (yalnız) ana babası ona varis oluyorsa, anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa anasının hissesi altıda birdir. (Bu paylaştırma, ölenin) yapacağı vasiyetten ya da borcundan sonradır. Babalarınız ve oğullarınızdan, hangisinin size daha faydalı olduğunu bilemezsiniz. Bunlar, Allah tarafından farz kılınmıştır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (4:11)

 

10. Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslam'ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın. (9:29)

[Misafir demirefe]

ALLAHın kitabı yetmiyormu?

Yetmediği çok açık... Ya da fazla geldiği. Ilımlı İslam propagandalarıyla uyutulan kitlelere ayetlerde gerçekte ne yazdığı dosdoğru açıklansa, herkes bu kitabı sıradan birinin veya birilerinin yazmış olduğunu anlayacaktır. O yüzden böyle masalsı destansı desteklere başvurulması tarih boyunca zaten geçerli olmuş bir yöntemdir...