Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

işte deniz feneri


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Bir gazeteci gözüyle DENIZ FENERI:

 

*DENIZ FENERI DAVASI*Bir Alman oyunu mu? Aslinda bu yaziyi Deniz feneri yolsuzlugunu örtbas etmek ve bunu yüzleri bile kizarmadan bir Alman komplosu olarak yorumlayan AKP isbirlikcisi gazeteci ve TV kanallarina ithaf etmek gerekir.

 

*Deniz Feneri Davasinin Türkiye'deki siyaset arenasi ve medyasindaki yankisi bayagi gürültülü oldu.Bu gürültünün uzun bi müddet daha sürecegini söylemek icin kahin olmaya gerek yok.

Ne yazik ki konu 'Almanya'daki insanlarimizin her 5-6 yilda bir yasamaya adeta mahkum olduklari bir dolandiricilik'hadisesi seklinde ele alinmadi.Hemencecik kamplasmaya gidildi.Duruslar somut verilere degil,konumlara ve menfaatlere göre sergilendi.Iktidar ve muhalefet bu isten ne kadar zararli veya ne kadar karli cikariz hesabina girdi.Medyada onlari takip etti.Iktidar-Muhalefet,Dogan medyasi-Biatci medya ikilemindeki halk ise,düsünce yapisina göre ve inanmak istedigine inanmak suretiyle ikiye bölündü.Böyle olunca mahkeme,gercegin ortaya cikarak hakkin teslim edilmesi ve varsa suclularin cezalandirilmasi islevi ötesinde #kimin isine yarayacak karari verecegi beklenen'bir organ haline geldi.Soguk savas uzantisi mahiyetinde karsilikli psikolojik hareketler sergilendi,sergileniyor.

 

Alman medyasi ise ancak kara safhasina gelindiginde dahil oldu.Baska bazi davalarda gördügümüz abartili haberlere yer verilmedi.Müslümanlarla ilgili bircok konuyu dogrudan terörle,fundamentalizmle ve karanlik iliskilerle irtibatlandiran tavri bu kez(en azindan simdiye kadar)görmedik.

 

Alman siyasileri,her konuya baliklama atlayan tavirlarini bir kenaa biraktilar.hadiseleri daha sükunetle takip ettiler.Birkac kökenli siyasinin gerek federal mecliste ki gerekse kamuoyu önündeki cikislarini'görün,suskun kalmiyoruz'seklinde anlamak gerekli.

 

Almanyadaki Türk sivil toplum kuruluslarindan da ciddi seslerin yükseldigini söyleyebilmemiz mümkün degil.Tabii burada 'Holdingler konusunda,Merkez bankasindaki hesaplar konusunda ses cikardikta ne oldu?'düsüncesi yaninda,Türkiye'deki siyasi kavganin tarafi olma korkusunun da önemli bir caydirici etken oldugunu söylemek mümkün.

 

Almanya'daki Türk medyasinin 'Deniz Feneri Davasinda iyi bir imtihan verdigini söylemek ise,ne yazik ki mümkün degil.(Isimleri lazim degil)kimi akadaslar,dogrudan taraf olmak zorunda kaldilar,kimi arkadaslar ise habercilikte gecer not alamadilar.Tabii bunda 'biz kirk kisiyiz birbirimizi taniriz'misali hakkinda haber yapilmasi gereken kisilerin hemen hepimizin uzaktan tanidigimiz kisiler olmasi yaninda,konunun dogrudan siyaset malzemesi yapilmasininda rolü oldu.Hürriyet ve Milliyet gazeteleri birdenbire Dogan-Erdogan kavgasinin instrumenti haline gelince,Zaman,Sabah ve Türkiye gazeteleri otomatikman bir ret cephesi teskil ettiler.Gazetelerin Istanbul merkezleri,Almanya'daki muhabirlerini "yetersiz"veya Türkiye'de sürdürülen kavga acisindan "faydasiz"bulunca,Frankfurt'a Türkiye'den gönderilen ve mahkeme haberini savas haberi gibi vermeyi marifet sayan hizli gazeteciler ve televizyoncular üsüstü.Görevleri gönderildikleri merkezlere uygun haber yakalamak olan hizli gazetecilerin gectikleri haberlerin temel özelligi,vatandasi gelismelerden haberdar etmekten ziyade birbirini nakzeden yalan -yanlis ve eksik haberler üretmekti.Bu haberler gündemi görülen davanin esasini teskil eden "Almanya'daki vatandaslarimizdan yardim maksadiyle toplanan paalarin ,aksat disi kullanimi'yerine kisir siyasi polemiklerin kaplamasina yol acti.

 

Ben sahsen Almanya'daki gazeteci arkadaslarimizin yazilan cizilen ve gösterilenlerin en az on kati kullanilabilir bilgiye sahip olduklarina inaniyorum.Kendilerini kimseye yarar saglamayacagi belli veya kimlere yarar saglayacagi tahmin edilebilir bir cümbüsün orkestra üyesi konumuna düsürmemek icin cekingen kaldiklarini biliyorum.Ama yinede etkin bir gazetecilik yapabilirdik diye düsünüyorum.

 

Almanyadaki9 gazeteciler olarak daha etkin performans göstermemiz,hadisenin iktidar-muhalefet,Dogan -Erdogan ,Dogan medyasi-Erdogan medyasi ekseninden cikmasina yardimci yardimci olabilirdi.'olurdu 'demiyorum 'olablirdi'diyorum.cünkü Avrupa#daki medyamizin iplerinin de Istanbul ve Ankara#dakilerin elinde oldugunu biliyorum.

 

Alman komplosu

 

Türkiye#deki komplo teorilei cangili icersinde 'Almanya komplosu'tezinin de önemli bir yer isgal ettigini gördük.Almanya#nin son yillarda gerek Türkiye-AB iliskileri sürecindeki uzlasmaz menfi tutumunu,gerekse ülkede yasayan Türklere karsi tutumunu göz önünde bulundurdugumuzda 'Deniz Feneri meselesinde de'bir 'derin devlet'parmagi aramak normal görülebilir.

.....

Bunlari neden anlatiyoruz?Eger Almanya Devleti Türk'lere Türkiye'ye ve hükümetine,yöneticilerimize karsi bir komplo düzenlemek isterlerse daha az girift ve kolay at oynatmakta olduklari ve oynatabilecekleri bir hayli alan var.

Diger yandan Deniz Feneri operasyonunda Almanya'nin elde ettigi ve gerrektigi zaman kullanmak icin bir kenaa koydugu bir hayli'ise yarar'belgenin olduguna inaniyorum.Gerek mahkeme gerek se diger Alman kurum ve cevrelerinin sorusturma ve mahkeme safahati süresince mümkün oldugunca dolandiricilik konusu disindaki hususlara mesafe koyduklarini dahi söyleyebiliriz.Mahkeme cevresinde gürültüyü yalan,yanli,abartili,bagciyi dövmeye yönelik haberlerle bizler kendi kendimizi kopardik.Bu nedenle Deniz Feneri hadisesi bu baglamda,ancak kendi ayagimiza sıktığımız kursundur.Esas Alman kursunu muhtemelen daha sonra gelecektir.KOMPLO TEORISYENLERINE YARDIM BABINDA söylemis OLALIM.

 

SEFIK KANTAR-TÜRKSES GAZ,ALMANYA

  • 2 hafta sonra...
  • Cevaplar 191
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

UNUTMA!

 

Yönetimde yoktum.

 

Fahri üye yaptılar.

 

Sonra ben ayrıldım.

 

Alman devletinden destek alıp, işçilerden para toplayarak kurulan o kooperatifle bütün ilişkim, “fahri üyeliktir” demişti.

 

Doğru çıkmadı.

 

RTÜK Başkanı Zahid Akman, bu kooperatifte yönetim kurulu üyeliği de yapmış.

 

Alman adaleti dava açtı. Bu dava da gelip Deniz Feneri soygunu dosyasına vidalanacak.

 

37 gün oldu.

 

Dosya gelmedi.

 

Unutma!

 

Önemlidir!

 

(*)

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Takipteyiz.

 

Unutmayacağız, unutturmayacağız.

 

Almanya tarihinin “en büyük yolsuzluk davası” olarak değerlendirilen ve mahkemenin, “asıl suçlular Türkiye’de” dediği Deniz Feneri yolsuzluğu ile ilgili olarak, Hollanda’nın da dava hazırlığında olduğu öğrenildi. İktidar ortağı İşçi Partisi (PvdA) milletvekili Toon Heerts, Adalet Bakanı Erns Hirsch Ballin’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Deniz Feneri Derneği’nin Hollanda’daki faaliyetlerini parlamento gündemine taşıdı. Detay için tıklayınız

 

Dosya henüz bize gelmedi. Neden gelmediğini de biliyorsunuz.

Ama bir gün gelecek.

Ve biz o gün yine burada olacağız.

Gönderi tarihi:

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile harekete geçen Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanlığı, “Deniz Feneri” soruşturmasında adları geçen RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın da aralarında bulunduğu 6 kişinin mal varlıkları ile varsa ortağı oldukları şirketlerin mal varlıklarına ilişkin inceleme başlattı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile harekete geçen MASAK, bu kişilerin, kişisel mal varlıkları ile ortağı olduğu şirketlerin mal varlıklarını incelemeye aldı.

 

İnceleme kapsamında, yasal olmayan yollardan para girişi olup olmadığı ile kara para aklanıp aklanmadığı araştırılacak.

 

MASAK, elde ettiği bulguları, “Deniz Feneri” soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sunacak.

*1*

*2*

Gönderi tarihi:

Akman’ın mal varlığı dosyasının TBMM’den istendiğini açıklayan kurul başkanı Prof. Eryılmaz, önümüzdeki günlerde önemli açıklamalar yapılabileceğini söyledi.

 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun (MASAK) ardından, Başbakanlık Etik Kurulu da RTÜK Başkanı Zahid Akman hakkında malvarlığı ve şirketlerde ortak olma gerekçesiyle araştırma, inceleme başlattı. Başbakanlık Etik Kurulu, TBMM Başkanlığı’na bir yazı yazarak, Akman’ın malvarlığı ile ilgili dosyanın kendisine gönderilmesini istedi. Konuyla ilgili olarak Başbakanlık Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bilal Eryılmaz, Hürriyet’e şunları dedi:

 

HAREKETE GEÇTİK

"Kanunumuza göre, genel müdür eşiti ve üstü kamu görevlileriyle ilgili etik davranışa aykırı durum olması halinde başvuru üzerine veya resen harekete geçebiliyoruz. Basında yer alan haberler üzerine, kendisi hakkında resen inceleme, araştırma başlattık. Yasamız buna imkán veriyor. TBMM Başkanlığı’ndan da, malvarlığını bu amaçla istedik. Mal varlığı konusu var, şirketlere ortaklığı ile ilgili iddialar var. Raportör arkadaşlarımız çalışmaya başladı. Belge bilgi topluyoruz; şirketlerle ilgili belge ve bilgileri ilgili kurumlardan istedik.

(*)

Gönderi tarihi:

Almanya trihinin en büyük bagis dolandiriciligi davasinda gerekceli karar KOD kullanilarak aciklandi.

 

Halen süren ikinci dalga Deniz Feneri e.V davasi sorusturmasinda kisi haklarinin zedelenmemesi icin isimle degil harf kulanilarak kodlama yapildi.Yani örnegin Ahmet yerine sadece *a*harfi verilerek.

Haklarinda ayrica kovusturma yapilan ve gerekceli kararda *a-b-c ve d* olarak kodlandirilan isimler,Frankfurt'taki yargilamada *Deniz Feneri e.V dolandiriciliginin Türkiye'deki asil yöneticileri olarak*nitelendirilen Zekeriya Karaman,Ismail Karahan,Mustafa Celik ve Zahid Akman.

 

Kararda,Deniz Feneri e.V yöneticileri ile Türkiye'deki Kanal 7 yöneticilerinin,basindan beri toplanan bagis ve yardimlarin amac disi kullanimini bildigi,bagiscilardan gercegi sakladigi ve sahte belgeler kullandigi belirtildi.

Firdevsi Ermis'in Almanyadaki Deniz Feneri e.V ve Kanal 7 Int muhasebe sistemini,Türkiyedeki Deniz Feneri ve Kanal 7 den bagimsiz olmayan bir sube biciminde devraldigi belirtilen kararda resmi ve gayri resmi muhasebe sistemiyle yasadisi bicimde paralarin gizlendigi ve Türkiye'ye transfer edildigi vurgulandi.

 

Kararda, reklam kampanyalariyla Avrupali Türklerden toplanan yardim paralarinin,yardim disinda hemen hertürlü iste kullanildigi örneklerle aciklandi.

Deniz Feneri e.V nin son 5 yilda topladigi yaklasik 42 milyon euro'dan Türkiye'deki DenizFeneri'ne yapilan bagislarin Almanya'daki resmi ve gayriresmi muhasebe kayitlarinda görülmedigi,nakit hesaplarda 2,,3 milyon euro eksik bulundigi,resmi ve gayriresmi hesaplar arasinda yaklasik 12 milyon euor acik oldugu ve Deniz Feneri e.V ye ait Avrupa genelindeki 14 banka hesabindan 16 milyon eiro'dan fazla nakit cekildigi yazildi.

 

 

Not:Ve bu adamlar hala yüzleri bile kizarmadan makamlarinda ve televizyon yönetiminde oturabilmektedirler,piskiligin bu kadarina pes dogrusu.

Bu arada isterdim ki IHLAS HOLDING de Almanya'da olsaydi ve hakkinda kovusturma acilsaydi.Cünkü Ihlas Holding'in gecmisi Enver Ören'e uzanir,Enver Ören Müslüman televizyon kuracam diyerek bir hilkat garibesi olan TGRT yi kurmus ve bircok insani dolandirip iflas bayragini cekmisken AKP sayesinde ayaklari yere basmis ve akil almaz stratejilerle elde ettigi devlet kredileriyle tatil köyleri insa ederek hem sahilleri beton yuvasina döndürmüs hemde köseyi fazlasiyla dönmüstür.Umariz ki temiz süt emmis bir Cumhuriyet savcisi cikar ve Ihlas Holdin'in mazisini arastirir.

 

 

saygilarla

  • 1 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Bugün 131 gün doldu. Yani 130 gün geçti.

 

Dosya gelecekti.

 

Ne oldu?

 

Gelmedi.

 

Gelemedi.

 

Gelemiyor ya da.

 

Ve deniyor ki "bu davalar siyasi değil..."

 

Yediniz mi?

 

Yemediniz.

 

Yemiyorsunuz ya da.

 

Ergenekon'da can siperane savcılar, delilsiz tutuklamalar, aramalarda ele geçene göre yönlendirilen soruşturmalar, oluşturulan dosyalar... Herşey tam istendiği gibi maaşallah. Ve siyasi değil.

 

Ergenekon gibi Deniz Feneri de siyasi değil.

 

Herşey aynı değil mi?

 

Ne oldu?

 

Yemediniz mi?

Gönderi tarihi:

Sayin Can Taylan basbakan,savcilari elestirenlere sert cikip "telasiniz niye"diye sormakta ve sözümona,muhalefeti korkutarak zan altinda birakarak diktasini devam ettirmeye cabaliyor.

 

Aslinda telasta olanlar kendileri ve ´savcilaridir.Bakin kac gündür pür telas kiyamet kopariliyor,yandas televizyon ve gazeteler savciya delil toplama gayretinde,cünkü ellerinde ipe sapa gelen tek bir ciddi delil ve belge yok.Tamamen hayal mahsülü ve bir senaryoyu hayata gecirme telasi.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Klasik bir söylem olacak ama bu gibi söylemleri bazı zihinlere sokmak gerekiyor her fırsatta:

Ergenekon olarak isimlendirilen bir dava için hak hukuk söylemlerini ağzından düşürmeyenler denizfenerini çok çabuk unuttu. Daha nice şeyi unuttu, ya da görmezden geliyor. Dışardan izlediğim bir ülkede olsa bu tartışmalar, olaylar, kendimi gülmekten alamazdım. Rüzgarın ne taraftan estiği hiç mi belli olmaz bir ülkede? Dün ak olanlar bugün hep mi kara olacak? Kara olanlar ak diye hep mi yutturulacak? Karalar karalarla mı örtülecek?

Nerede temiz eller??

Gönderi tarihi:
Klasik bir söylem olacak ama bu gibi söylemleri bazı zihinlere sokmak gerekiyor her fırsatta:

Ergenekon olarak isimlendirilen bir dava için hak hukuk söylemlerini ağzından düşürmeyenler denizfenerini çok çabuk unuttu. Daha nice şeyi unuttu, ya da görmezden geliyor. Dışardan izlediğim bir ülkede olsa bu tartışmalar, olaylar, kendimi gülmekten alamazdım. Rüzgarın ne taraftan estiği hiç mi belli olmaz bir ülkede? Dün ak olanlar bugün hep mi kara olacak? Kara olanlar ak diye hep mi yutturulacak? Karalar karalarla mı örtülecek?

Nerede temiz eller??

Temiz eller ne AKP de var nede Ergenekon tipi derin devletin uzantilarinda var. Temiz eller Türkiye'deki gercek devrimci, yurtsever ve demokratlardir. Cete ve Deniz feneri olayina parti bazinda bakarsak tabiiki Türkiye temizlenmez. Umarim Türkiye Deniz feneri önderi AKP'den de kurtulur ceteci ve cuntaci Türkcülerin elinden de kurtulur. Umarim devlet erkani artik bu gidise dur der ve tüm olaylarin üzerine giderek hukuk devleti oldugunu en sonunda gösterir. Özlemimiz Türkiye'nin hukuk devleti olmasi ve her türlü baski rejiminden kurtulmasi.

  • 3 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Deniz Feneri ile ilgili yeni bir suclama Canakkaleden geldi.Canakkale'ye bagli bir köye yardim edildi diye makbuz kesmis olan Deniz Feneri'nin o köye bir kurus bile yardim etmedigi bugün Köy muhtari tarafindan aciklandi.Muhtarin aciklamasinda;Deniz Fenerinden birilerinin muhtarliga gelip köy halkinin bir listesini aldiklarini ama hic kimseye bir kurus bile verilmemis oldugu belirtiliyor.

 

Yukardaki haber hem ülke acisindan hem da AKP ikitidarinin Adalet Bakani acisindan cok büyük önme tasimaktadir.Hatirlayalim,Alman savci Deniz Feneri'nin asil elebaslarinin Türkiye'de oldugunu ve isim vererek Kanal 7 televizyonu ve RTÜK baskani eski Kanal 7 li ve Erdogan'in,yandas radyo ve televizyonlarinin idare amiri Zahit Akman'in adini vererek Deniz Fenerinin Türkiye ayagini onlarin olusturdugunu söylemisti.Adalet Bakanida bugüne kadar ne Kanal 7,ne Zahid Akman ve ne de DENIZ FENERI hakkinda herhangi bir sorusturma baslatmayarak,hem onlari himaye etmekte hemde eger varsa delillerin yok edimesine önayak olmaktadir.

 

 

saygilarla

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Su Türkiye'nin kaderine bakin, iktidara gelen milliyetcisi, vatanseveri, Atatürkcüsü, dincisi tümü ülkeyi soyup sogana ceviriyor, yandaslarinin cebini dolduruyor, insanlara kazik atiyor. Birde bunlar kalkiyorlar bizlere neyin dogru neyin yanlis oldugunu ögretmeye calisiyorlar. Sizler ancak gözlerini yuman, kulaklarini kapatan yandaslarinizi aldatabilirsiniz, bizi degil

 

"Deniz Feneri dosyasında inanılmaz iddialar

 

CHP Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ali Kılıç, Deniz Feneri davasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Kılıç, şok iddialarda bulundu.Almanya'daki Deniz Feneri davasına ilişkin dosyanın yaklaşık 5 aydır Türkiye'ye getirilemediğini ifade eden Kılıç, CHP olarak dosyayı Ankara'dan getirdiklerini ifade etti

 

"Arzu ederlerse Adalet Bakanına, Türk savcılarına bu Deniz Feneri dosyasını verebiliriz." diye konuşan Kılıç'ın açıklamaları şöyle;

 

"Bu dosyayı incelediğimizde çok ilginç bilgilerle karşılaşıyoruz.100 trilyon gibi bir para kaybolmuş, birilerinin hesaplarına aktarılmış.Alman mahkemelerine göre bu siyasi anlayışın adresi AKP'dir.Suçluların ortakları Akman gibi yandaş medyanın önde gelen isimlerinden Zekeriya Karaman gibi AKP yandaşıdır.

 

"DOSYAYI İSTERSE BAKANA VERİRİZ"

 

Adalet Bakanına soruyorum buradan;Siz neden Alman yargısından dosyanın tümünü değilde sadece özetini istediniz?

 

AKP'nin siyasi anlayını desteklemek için çalışan Deniz Feneri soyguncuları hakkındaki Alman Mahkemesinin dosyasında, ucu uyuşturucu kaçakcılığından, gemi alımına kadar Türkiye'de gündemde olmayan pek çok şey var.

 

"DOSYADA UYUŞTURUCU KAÇAKCILIĞI VE KARA PARA AKLAMA VAR"

 

Mahkeme dosyasındaki belgeleye göre kara para aklama ve uyuşturucu kaçakçılığı var. Kara para aklayan ve uyuşturucu bağlantısı bilenen kişi Şükrü Gültekin, 1 milyon 290 bin euro'yu ASTİM adlı şirkete aktarmış.Bu şirket, AS PLAN Şirketinin yüzde 50'sini satın alıyor.Bu şirketin ortağı ve genel müdürü mahkeme kayıtlarına göre RTÜK Başkanı Zahid Akman'dır.Akman'ın 03. 2003 tarihinden 23.01.2006 tarihine kadar bu şirkete genel müdür olarak görev yaptığı belgeler arasındadır.Şükrü Gültekin kimdir?Bu parayı ASTİM'e niçin aktarmıştır?

 

"AKMAN, DENİZ FENERİ'NE GELEN PARALARLA KAÇ ŞİRKETE ORTAK OLDU?"

 

Zahid Akman, Deniz Feneri'ne gelen paralarla kaç şirkete ortak oldu?Yeni şafak Gazetesi'nin Avrupa ayağını kuran ve en büyük hissedarı kimdir?Akman'ın adına toplam şirketlere 580 bin euro sermaya yatırıldı mı?Akman, RTÜK Başkanı olduktan sonra bu şirketlerde görev aldı?Bu şirketlerden ne kadar kar payı aldı?Ne kadar vergi ödedi?

 

"ALMAN POLİSİ, ALMANYA'YA GELİRSE BİR ŞEYLER OLACAĞINI BİLMELİ DİYOR"

 

Alman mahkemelerini göre, Zekeriya Karaman, Deniz Feneri oluşumunda bu örgütlenmenin en tepesindeki kişidir ve Türkiye'deki ele başısıdır.Karaman ile Başbakan Erdoğan içiçe...Mehmet Gürhan, Akman adına para almayı sürdürebilmektedir.Akman, geçtiğimiz günlerde Avrupa'ya gitti.Akman'a Almanya'ya gidelim demiştik.Alman polisinin bir açıklaması var;Almanya'ya gelirse bir şeyler olacağını bilmeli diyor.Yani alman yetkilileri dosyanın kapanmadığını söylüyor.

 

"BAŞBAKANIN OĞLUNUN GEMİSİNİN PARASINI DENİZ FENERİ İLE Mİ ÖDENDİ?"

 

Gemi ve gemicik ile ilgili bir bölüm var.Vakıfbank'ın Frankurt Şubesi, Alman polisi tarafından basıldıktan sonra şube müdürü Metin Özetçi, Türkiye'ye çağrılıyor ve terfi ettiriliyor.Neden acaba? Vakıfbank, Alman yasalarını göre suç işliyor.Bu bankanın müfettişleri soruşturma başlattı mı?Dosyada görüyoruz ki, Deniz Feneri yöneticileri gemi alırken 1 milyon 100 bin euro paraya ihtiyaç duymaktadırlar. Bakım masrafları ile 1 milyon 300 bin euroya ihtiyaç var.Bu para Vakıfbank'tan talep ediliyor ve banka 1 milyon 700 bin euro kredi veriyor.Artan 400 bin euro ise Türkiye'deki Haliç Limidet şirketine veriliyor.Bu şirket Karaman'ın oğlunun başında bulunduğu şirkettir.Karaman'ın oğlu da sayın başbakanın oğlu ile bacanaktır. Bu para geldikten kısa süre sonra, başbakanın oğlunun aldığı geminin ücreti buradan ödeniyor.Acaba yurtdışından alınan kredi ile Türkiye'ye gönderilen 400 bin euro ile mi başbakanın oğlunun gemisinin parası ödendi?

 

Bu süreç içinde başbakanın oğlu Frankurt'taki Deniz Feneri Merkezi'ne gitmişmidir? Gitmişse hangi amaçla gitti? Yanında kırmızı pasaportlu biri bulunmaktamıydı?"

 

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıç, 'dosyayı nasıl aldınız?' sorusu üzerine,"Dosyanın nasıl alındığını bana bırakan.25 sene orada yaşadım ve gazetecilik yaptım.İlişkilerim var." (dha)"

 

Alinti: -http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=921977&Date=16.02.2009&CategoryID=77-

Gönderi tarihi:
Su Türkiye'nin kaderine bakin, iktidara gelen milliyetcisi, vatanseveri, Atatürkcüsü, dincisi tümü ülkeyi soyup sogana ceviriyor, yandaslarinin cebini dolduruyor, insanlara kazik atiyor. Birde bunlar kalkiyorlar bizlere neyin dogru neyin yanlis oldugunu ögretmeye calisiyorlar. Sizler ancak gözlerini yuman, kulaklarini kapatan yandaslarinizi aldatabilirsiniz, bizi degil

 

"Deniz Feneri dosyasında inanılmaz iddialar

 

CHP Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ali Kılıç, Deniz Feneri davasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Kılıç, şok iddialarda bulundu.Almanya'daki Deniz Feneri davasına ilişkin dosyanın yaklaşık 5 aydır Türkiye'ye getirilemediğini ifade eden Kılıç, CHP olarak dosyayı Ankara'dan getirdiklerini ifade etti

Deniz fenerinle milliyetcisi, vatanseveri, Atatürkcüsü, darp ediliyor simdi bu olayla bunun alakasi ne?

 

Geriye kim kaldi?

 

Olayin pesini birakmayanlar kim pkk mi oluyor?

Gönderi tarihi:

Sayın 'dünyahepimizin'

 

"Su Türkiye'nin kaderine bakin, iktidara gelen milliyetcisi, vatanseveri, Atatürkcüsü, dincisi tümü ülkeyi soyup sogana ceviriyor, yandaslarinin cebini dolduruyor, insanlara kazik atiyor. Birde bunlar kalkiyorlar bizlere neyin dogru neyin yanlis oldugunu ögretmeye calisiyorlar. Sizler ancak gözlerini yuman, kulaklarini kapatan yandaslarinizi aldatabilirsiniz, bizi degil." diyorsunuz.

 

Bu sözlerinizin içinde özellikle,

 

"İktidara gelen milliyetçisi, Atatürkçüsü, dincisi tümü ülkeyi soyup sogana ceviriyor, yandaslarinin cebini dolduruyor, insanlara kazik atiyor." derken herkesi bir torbaya doldurmuş gibisiniz.. Aynı Ergenekon torbası gibi.

 

"Dincisi" ni anladık da, ülkesini soyanlar taifesinden ( Kombassanlar, Yimpaşlar, Deniz Fenerleri örneklerinden..), "milliyetçilerden, vatanseverlerden, Atatürkçülerden" kimler vardı ben hatırlayamadım da.

 

Eski MHP'li Bayındırlık Bakanı Koray Aydın vardı milliyetçilerden, AKP hükümeti tarafından Yüce Divan'a sevkedildi; uzun süre yargılaması devam etti, en sonunda geçen yıl dava sonuçlandı. On bir yargıcın tamamının ittifakıyla , hiçbir ceza almaksızın beraat etti. Demek ki suçsuzmuş. Fakat şu anda milletvekili bile değil.

 

Ama olabilir, yine de ben hatırlamasam bile. Her siyasi görüşten insanlar suç işleyebiliyor ülkemizde maalesef.

Gönderi tarihi:

Iktidarin aylardir Almanya'dan getiremedigi Deniz Feneri raporu'nu CHP getirdi.Ankara'da yine siddetli tartismalar basladi.CHP milletvekili Ali Kilic,Basbakanin oglunu agir bir sekilde sucladi.

 

hadi hayirlisi.

 

not:Türk milletinin,Atatürk ve Atatürk milliyetcilerinin,yurtseverlerin düsmanlarina dikkat edin,onlarin taktiklerine ve demokrasi söylemlerine kapilmayin,ve onlari cok iyi taniyin,cünkü asil bölücü onlardir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
Sayın 'dünyahepimizin'

.

.

.

Ama olabilir, yine de ben hatırlamasam bile. Her siyasi görüşten insanlar suç işleyebiliyor ülkemizde maalesef.

Demirl'i, Ciller'i, Mesut Yilmaz'i, CHP döneminde bazi bakanlarin yaptigi yandasliligi nasil unutabilirsiniz? Inceden bir hafizanizi bu isimler altinda biraz yenileyin bakin neler göreceksiniz.

Gönderi tarihi:
Deniz fenerinle milliyetcisi, vatanseveri, Atatürkcüsü, darp ediliyor simdi bu olayla bunun alakasi ne?

 

Geriye kim kaldi?

 

Olayin pesini birakmayanlar kim pkk mi oluyor?

Türkiye herhalde sadece AKP döneminde buna benzer olaylarla karsilasmiyor, yoksa yanlismi düsünüyorum? mesela bir örnek Eti bank neydi?

 

Anlasilan buradan bizler herhalde sadece AKP'nin soygununa karsiyiz, kendi soygunumuz normal oluyor.

 

Siz hic o kadar kafa yormaniza gerek yok, Türkiyede, sahte milliyetcilerden, sahte vatansever ve Atatürkcülerden, dincilerden ve PKK cilardan baska insanlarda yasiyor. Onlar gercek Türkiye sevdalilari.

Gönderi tarihi:

Kara para aklanmasi,uyusturucu kacakciligi,yasalara aykiri vakifbank kredileri..AKP'nin gercek yüzü ortaya cikiyor.Gemicikler nasil alindi,alinmasinda hangi banka kullanildi.Deniz Feneri Dernegi'nin almis oldugu geminin nasil Erdogan'in ogluna verildigi,kimlerin bunda arabulucu oldugu artik Türkiye'de yolsuzluklara savas acmis olan Erdogan tarafindan aciklanmalidir.

 

Adalet bakani dosyanin CHP tarafindan Türkiye'ye getirilisnden telaslanip Almanya'ya dosyanin CHP ye verilip verilmedigini sordu.Tam 5 aydir getirilemeyen dosyanin CHP tarafindan getirilmis olmasi,Almanya'daki asrin dolandiricilik davasinda acikca suclanan Kanal 7 sahibi ZEKERIYA KAHRAMAN,RTÜK BASKANI ZAHIT AKMAN hakkinda hicbir savcinin harekete gecmemis olmasida Türkiyede yarginin AKP tarafindan nasil hayasizca kullanildiginin bir belgesidir.

 

CHP Milletvekili Ali Kilic'in ifadesine göre,Adalet bakani Almanya'dan DENIZ FENERI dosyasini degil davanin sadece özetini istemis ki bu da ayri bir hukuk skandalidir ve resmen bir yolsuzluk örtbas edilmek istenmektedir.Bu davayi örtbas etmek isteyenler Türkiye'de utamadan TEMIZ ELLER operasyonlarindan bahsedebilmekte ve milleti aldatabilmektedirler.Utanan insanlarin yapamiyacagi seylerdir bunlar.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Chp her nekadar dosyayi alman adalet bakanligindan getirmis olsada bu dosyada diger yolsuzlar dosyalari gibi tozlu raflarda yerini alacaktir ve yolsuzluk yapanlarin ve calanlarin yaptiklari yanlarina kar kalacaktir bildigimiz sahneler tekrar tekrar devam edecektir

saygilar

Gönderi tarihi:
Chp her nekadar dosyayi alman adalet bakanligindan getirmis olsada bu dosyada diger yolsuzlar dosyalari gibi tozlu raflarda yerini alacaktir ve yolsuzluk yapanlarin ve calanlarin yaptiklari yanlarina kar kalacaktir bildigimiz sahneler tekrar tekrar devam edecektir

saygilar

Sorunda burada sn Yakisikli. Kim bugüne kadar yaptiklarindan dolayi yargilanmis? Hic unutman bir dönemler gene benzeri bir yolsuzluk davasinda Nezcmettin hoca demistiki digerlerine, sizintenecerenizin dibi bizimkinden daha kara. Yani burada anlatilmak istenen, yolsuzluk olaylarini ört bas edelim, kapatalim, yoksa ucu herkese dokunur uyarisi vardi.

istegimiz ülkedeki tüm yolsuzluklarin aydinlatilip suclularin cezalandirilmasi, yoksa ben dün yaptiklarimi unutup sadece bugün yapilani göstererek degil. Gecmisteki tüm yolsuzluk davalari gibi bu davadanda bir sonuc alinacagina ümitli degilim.

Gönderi tarihi:
Chp her nekadar dosyayi alman adalet bakanligindan getirmis olsada bu dosyada diger yolsuzlar dosyalari gibi tozlu raflarda yerini alacaktir ve yolsuzluk yapanlarin ve calanlarin yaptiklari yanlarina kar kalacaktir bildigimiz sahneler tekrar tekrar devam edecektir

saygilar

 

Yani kendi halinemi birakilsin nasil olsa bir sonuc cikmyacak o zaman hic aratirmaya elestirmeye gerek yok,nasil olsa gecmistede ayni oldu bu da öyle kalsin,ne farkeder mi? demek istiyorsunuz.Yani gecmistede oldu bunlar diye hep olmasimi gerekiyor.Bir daha olmamasi icin birseyler yapilmamali mi sizce?

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

AKP ulusal mücadele karsiti bir partidir, seriat düzeni kurmak istiyorlar. Amaclari Atatürk Türkiyesini yikmak ve bunu yaparkende her türlü entrikalara basvuruyorlar. Ulusal mücadelemizi sonuna kadar yürütecegiz. AKP'nin soygununu durduracagiz. Milli gücler birlik olarak deniz fenerinin ne oldugunu herkese gösterecek.

Gönderi tarihi:

Erke Dönergeci, Erke Araştırmaları ve Mühendislik A.Ş.'nin geliştirdiğini duyurduğu devridaim makinesi.

 

Firma, 21 Kasım 2006 tarihinde düzenlediği bir basın toplantısıyla Erke Dönergeci'ni "çağın buluşu" adı altında kamuoyuna duyurarak; "...çevreye zarar vermeyen, istenilen güç ve sürati sağlayabilen, doğrudan hareketin elde edilebildiği, yakıt gerektirmeyen bir kuvvet makinesi..." olarak tanımladı, fakat bilimsel ve teknik açıklama yapmadı. Basın toplantısında hazır bulunan emekli general ve bürokratlar şunlardı: Eski Genel Kurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, emekli Orgeneral Necati Özgen, emekli Orgeneral Kemal Yavuz, emekli Orgeneral Fikret Boztepe, emekli Korgeneral Köksal Karabay ve eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş.

 

Tasarımı yapan firma, buluşun çevreye zarar vermeyen, istenen güç ve sürati sağlayabilen, doğrudan hareketin elde edilebildiği, yakıt gerektirmeyen bir kuvvet makinesi olduğunu açıkladı. Maddenin eylemsizlik özelliğinden faydalandığını belirtti. Bu buluşun istenen yerde istenen miktarda sınırsız elektrik üretme yeteneği bulunduğunu belirtti. Tüm taşıtlarda kullanılabileceğini açıkladı.

 

Buluşun küresel ısınmayı durduracağı ve savaşları bitireceği iddia edildi. Ancak firma, "güvenlik sebebiyle" ayrıntılı teknik açıklama yapmayı reddetti. 2007'de makinenin seri üretimine geçileceğini belirtti. 7 Aralık 2006 tarihinde düzenlediği ikinci basın toplantısında da Erke'nin bilimsel araştırmalar yapan ticari bir kuruluş olduğunun altı çizilerek, yurt içi ve yurt dışındaki hiçbir siyasi parti, siyasi oluşum, siyasi hareket, dernek, vakıf, cemaat, tarikat, finansal kuruluş vb. ile ilgisi bulunmadığı kaydedilmiş, "Yakıt gerektirmeyen elektrik üreteci, 2007 yılında halkımızın kullanımına sunulacaktır" denilmiştir. Ancak 12.12.2007 tarihinde web sitelerinde yayınlanan basın açıklamalarında, verilen tarihe uyulmayabileceği, gecikme yaşanabileceği ifade edilmiştir.

 

Bilimadamları, bu tür bir makinenin, "enerjinin sakımı kanunu" gereği mümkün olmadığını söylemektedir. Termodinamik yasaları uyarınca enerjiyi yoktan var eden bir makine geliştirilmesi imkânsızdır. Sistemin teknik ayrıntılarının açıklanmaması, basın toplantılarında şirketi bilim adamları ve mühendisler yerine bazı emekli subaylar ve bürokratların temsil etmesi, iddia edilen kabiliyetteki bir makinenin gerçekten geliştirilmediği, olayın sadece bir aldatmaca olduğu yönündeki şüpheleri artırmaktadır.

 

Ulusalcı yaklaşımlar ve encümeni daniş...

Gönderi tarihi:

Gündem degistirmek diye buna denir,simdi ULUSALCILARA nasil kara calacagini bilemeyenler Deniz Feneri adli yolsuzluk derneginden bilmem nereye atladi.Bazi subaylarin da adini vererek,sözüm ona gönderme yapiliyor.Dogrudur veya yanlistir,belge gerekiyor.Deniz Feneri yolsuzlugu ise belgelerle ispatlanmis bir olaydir hala hasir alti edilmeye calisiliyor din adina.Erdogan adina.Türkiye'nin iktidarinda büyük bir sebeke yuvalanmistir.

 

*****

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

AKP ve yandas medya CHP milletvekilinin getirdigini söyledigi DENIZ FENER'i dosyasi icin simdi "GERCEK DOSYA DEGIL"diye kulp takma hevesine kapildilar.Yani düsünebiliyormusunuz,bunlar yolsuzluklarla mücadele diye sayfa sayfa yazilar yazan ekranlarda kamuoyuna yolsuzluklardan bahsedenler,DENIZ FENERI yolsuzlugunu karatmak inkar etmek icin 50 takla atiyolar.Bunlarin neyine inanilir daha.

 

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.