Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

sadece ismini söledim


melonss

Önerilen İletiler

İzmir'e Sor Sen

İzmir e yağmur yağıyor

Her damlada yüreğime acılar düşüyor

İzmir in caddeleri yağmurla ıslanıyor

Islak caddelere göz yaşlarım karışıyor

 

İzmir in caddelerinde yağmur suları akarken

Akan yağmur sularına göz yaşlarım karışıyor

Hayatım kayıyor ellerimden tutamıyorum

Her gecen gün uçuruma biraz daha yaklaşıyorum

 

Eriyorum yavaş yavaş farkındayım

İnan ki gülüm çok acıyor canım

Kalmadı artık dayanmaya takatım

Nede bekleyecek sabrım

 

Kader diyemezdim bu ayrılığa

Hakkımız yoktu bir dünya yıkmaya

Kulun gücü yeter mi kaderin kalemini eline almaya

Sen yazıyorsun kederim oynuyor

 

Bende izliyorum bu oyunu acılar içinde

Ve bekliyorum neyi beklediğimi bilmeden

Çok oldu da hayat denilen yoldan geçeli

Senden gecemiyorum gülüm

 

Sen İzmir e sor seni nasıl sevdiğimi

Geceleri sensizliği içime nasıl çektiğimi

Ve ağlayan gözlerimi,

Sen İzmir e sor o hiç anlayamadığın sensizliği

 

Her caddesine adını yazdım

Seni içimde bir yere sakladım

Bu gece yine sensizlikle baş başa kaldım

Ve Allaha yalvardım bitsin diye hayatım

 

Sen İzmir e sor nasıl acı cektiğimi

Eriyip günden güne bittiğimi

Sen İzmir e sor……

İzmirin bildiği ama senin asla bilemeyeceklerini….

 

 

..............melons.............

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 248
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

bu izmir bana dar geliyor

 

içim daralıyor,

canım yanıyor,

bu şehir bana dar geliyor.

her yerde hayalin,

anıların peşimi bırakmıyor,

her yerde herşey seni hatırlatıyor.

bu şehir bana dar geliyor.

sevgililer elele baharı yaşıyor,

anneler,babalar çocuklarını parka götürüyor,

gözlerim doluyor çünkü;

bana seni hatırlatıyor,

sensizlik nefesimi kesiyor,

bu şehir bana dar geliyor.

kimisi romantk bir yemekte,

kimisi penceresinde kocasını beklemekte,

ben ise içim buruk onları izlemekte,

kalbim acıyor,ruhum çekiliyor

bu şehir bana dar geliyor.

anılar gözümde canlanıyorda;

akşam saat 5'i vurduğunda,

gözlerim kapıda seni beklerdim,

boynuna atlar,kokunu içime çekerdim.

cennetteki huriler misali;

"hoşgeldin aşkım"derdim.

şimdi saat 5'i vurduğunda;

yüreğim sızlıyor,içim acıyor,

bu şehir bana dar geliyor.

hatırlarmısın?

seni sımsıkı sarıp,

yanağına öpücükler kondurup uyuduğumda,

şekeri elinde çocuk misalı heyecanlanır,

geceler bitmesin diye yalvarırdım.

şimdi gecelerim zindan,

hiç güneş doğmayacakmış gibi,

sol yanım ağrıyor.

yani bitanem,

bu şehir bana sensiz dar geliyor...

 

...................melons.................

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayrılık

 

Bir günün akşamüstüydü beni bırakıp gittiğin gün batımında sağanak

şekilde yağan yağmurun sesi beni rahatlatırken

senin söylediklerinde kulaklarımda yankılanıyordu... Herkes yağmurun

keyfini sürerken sen beni terk etmiştin

ne çaresiz ne yalnız kalmıştım değil mi?? Oysa ne çok sevmişim seni,

kendimi yalan sözlerle avuturken nasılda aşık olmuşum sana... Şimdi

yoksun yanımda, unuttun belki beni bugün ayrılığımızın ilk günü ama sen

ne kadar da çabuk sildin beni ben yine boynu

bükük kaldım, artık yalan sözler avutmuyor beni, inandıramıyorum

kendimi her günün akşamüstü, her güneşin battığı vakit tekrar

yaşıyorum seni... Yalnızlığın bu kadar zor olduğunu hiç tahmin

edememiştim... Terk edilmenin mi yoksa yalnız kalmanın mı acısı vardı

içimde?? Şimdi kim dinleyecek beni? Kim tutacak ellerimden?? Hayata

nasıl tekrar tutunacağım?? Şimdi düşünüyorum da ben seni

bu kadar çok düşünürken sen beni hatırlıyor musun hiç?? Sen benim

beynimi bu kadar meşgul ederken ben senin aklına

Geliyor muyum? Eğer ki bir gün, bir an aklına gelirsem sana

söylediklerimi hatırla... ''Ben senin yalnızlığını paylaşmak istiyorum,

yaslanmak istediğinde bi omuz olabilmek, sıcak bir el uzatabilmek

istiyorum...'' Sonra istersen sil beni aklından

ama sıcak bir ele hasret kaldığında, her yağmurlu günde, kendini

çaresiz hissettiğin her anda hatırla beni hatırla ve düşün

ben kaybettiğim sen içinde bu kadar çok şey kazanmışken sende

kaybettiğin şu koca aşka yan.!

 

Ama her şeye rağmen mutlu ol ve kimsenin seni üzmesine izin verme

eğer ki gittiğin yolda bir gün tek kalırsan arkanı dön ve bak

işte orada ben varım...

 

.........melons........... yitip giden askın ardından ...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayrılığın İlanı

Gidiyor musun diye sorma bana. Gönderen sensin. Ne terk etmeyi istedim seni, ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi. Senin kadar öfkeliyim ben de, senin kadar endişeli...

 

Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana, ama inandıramadım seni. Sen sorgularken beni kafanda, ben gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla. Bir tek sözün bağlardı beni sana, oysa sen hep susmanın koynunda..

 

Aşkın içine bir kez girdi mi kuşu, teslim alır bedenleri de. Sütten çıkmış at kaşık değildim ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.

O dünya ki, bazen minicik bir odada bazen kentin ortasında şekillendi. Nasıl da güzeldi. Zaten varsın diye her şey güzeldi ama sen buna inanmadın.

 

Ah bu sorular... Yaşamak varken sevdayı delice, niye boğarız sorularla? Nasıl ikna edebilirdim seni? Ben "aşk" dedikçe sen "hayır" dedin. Zaten az konuşan sen, olumsuz ne kadar sözcük varsa bulup çıkardın ortaya. Ben bir şey diyemedim.

 

Ne kadar zarar vermişim sana meğer... Nasıl değiştirmişim seni... Oysa hiç böyle düşünmemiştim. Kimseye zarar vermek istemem ben. Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem. Ama öyle oldu işte... Demek ki gitmelerin zamanı geldi şimdi.

 

Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı. Ne sevişmelerimiz kalır aklında ne sevda sözlerimiz. "Rahat değilim" diyordun ya, rahat ol artık. Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı. Tedirginliğinin sebebi be kalktı ortadan.

 

Gidişim yürekten değil, zorunluluktan. Sanma bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım. Sanma ki benden sakladığın dülüşlerini yalancı yüzlerde ararım. Seni de götürürüm yüreğimde. Yokluğunu taşırım.

 

Bulup bulup kaybettim seni.. Ne yazık ki toz-duman edemedim kuşkularını, ne yazık ki kalamadın bana. Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde. Kokladıkça bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın.

 

Ne çok tanıdığımız var ayrılığımıza....

 

........melons..........

 

gittiğin o gece .....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aylar Sonra Bugün

Aylar sonra bugün yine tıpkı beni bıraktığın günkü gibi aynı şarkıyı koyup teybe bir sigara yaktım.Bu kez yağmur yağıyordu dışarıda ve ben yine camın kenarında aylar sonra bugün beni bırakıp gittiğin günkü acıyı duyumsadım içimde.Yağmur vardı dışarıda bu kez açık bıraktım pencereyi,bıraktım damlalar dilediğince ıslatsın beni ve kalemimden aylar sonra bugün yine senin için dökülen sözcükleri...Sigaramdan derin bir nefes çektim içime sen burada olsaydın kızardın bana 'içme şu zıkkımı' derdin.Dışarının soğuğu buğulandırırdı arabanın camlarını.Ben kucağına uzanırdım,sen saçlarımı okşardın.Bak aylar geçti bebeğim hani o hiç ayrılmayacağımız günler vardı ya işte onlar hiç gelmedi!Günlerce,gecelerce bekledim,ne yağmurlar ne baharlar eskitip bekledim ama gelmedi!Aylar sonra bugün yine senin için bu satırları yazarken güneş açıverdi kapkaranlık gökyüzüne.O bizim aşkımızın üzerine hiç doğmayan güneş aylar sonra bugün yağmurların ortasına doğuverdi işte.Birazdan gökkuşağı da çıkar belki o benim sensizliğimin karanlığını aylardır aydınlatamayan gökkuşağı bu yağmurlu kış gününün karanlığını aydınlatabilir belki.Neden beni bırakıp gitmiştin sanki?Oysa daha söyleyecek öyle çok şeyim vardı ki sana içimdeki sonsuz aşkıma dair...

 

Hiç görmedin senin için akan göz yaşlarımı,hiç bilmedin seni düşünürken nasıl dalıp gittiğimi!Hiç hissetmedin çöl ortasında vadiyi özler gibi seni özlediğimi.Unutmaya çalıştım unutmadım SEN,UNUTAMADIĞIMSIN...

 

.............bırakıp gideli dün gibi 1 sene olmuş......

 

 

.......melons........

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayrılış

Şu anda senden ayrılışımın ikinci günündeyim, buğusu çalınmış sıcak özlemin

ayrılıklara o kadar çabuk dönüştü ki...

 

Bu şehir yine kalabalık yine kaskatı bakışlarıyla boğuyor insanların gündüzlerini. Bense düşlerimi avuç avuç taşımaya çalışıyorum gerçeklere ta ki sabahın o insan eli değmemiş saatleri uykularıma elektrik verinceye dek. İşte bu şehrin ve şehrin soğuk gürültüsünün gölgelerinde aşkımı darağaçlarında sallandırmanın yollarını ararken , eski bir dostun sıcak nefesine rastladım. Tüm bunlar acısıyla, tatlısıyla, tadımlık şımarıklıklarıyla her şeyiyle çok güzel. Tam ben sensizliğe dayanabilmek için, hasretini çektiğim kokuna ulaşabilmek için rüya haritasını alırken, bir el dokundu omzuma. Düğüm düğüm gırtlağımdan tırmanarak özgürlüğe koşan hıçkırıklarımı teselli etti . Seni her gece gördüğüm rüyalarımda, sımsıkı tutuyorum ellerini , eğer onları hiç bırakmazsam rüyam sona erse bile sen yanımda kalacakmışsın gibi geliyor. Gözlerimizde çocukluğumuzdan kalan masum,temiz ve pembe renkli etmeye mecbur olmadığımız halde etmekten hoşlandığımız yeminler ve dudağımda sen..

 

............melons.......

 

 

tüm ayrılışlar sen gibimi bakıyor acaba gözlerime .... ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

O’nu tanımadan çok önce kendime kabul ettirmeye çabaladığım tek şey, yalnızca olasılığıydı ve ‘neden olmasın’ konu başlıklı umuttu çabama tek tesellim. Adı neydi, neye benziyordu, ne zaman ve nasıl belirecekti yüreğimin ufkunda; en ufak bir fikrim yoktu ama eninde sonunda bir gün aynı anda aynı yerde olacağımızı ve ‘bir elmanın iki yarısı masalı’ gereğince, hiçbir zorlama olmaksızın, doğal bir çekimle, birbirimizi birbirimizle tamamlayacağımızı biliyordum. Aramıyordum, pencerelerin önünde beklemiyordum ama hazırdım çoktan kapı daha çalınmadan açmaya... Hazırdım O’na...

 

Sonra... Uyumaya çalışırken, bir masal olup giriverdi uykularıma... Uyadığımda başucumdu benim...

 

“Gözleri okyanus bakan, çok eski bir adam tanıdım. Ceplerinde taşıyordu beş yaş düşlerimi. Yüzü güneşli bir ilkyazdı, elleri yıldızlı bir Olympos gecesi... Nefesim gibi kokuyordu nefesi ve aynı yerden kanıyorduk yara aldığımızda... Yüreği endemik bir kır menekşesi, hercâi.. varlığı epidemik bir yaz nezlesi...” diye başladı masal...

 

O masal hiç bitmedi!

...............................................

 

1)..

Sol göğsümdeki ben gibi taşırken varlığını yüreğimde... yaptığı kardan adamı buzdolabında saklamak isteyen küçük bir kızın çocuksu inancı, inadı ve saflığıyla... her okuduğumda bir kez daha kendimle tanıştığım şiirleri, kırmızı kokulu dağ çileklerini, çizgili pijamaları ve hazan Bodrum’unda güneşli deniz kenarlarını sever gibi... gerçek, içten, sebepsiz... sorsalar:Yorumsuz! Seviyorum seni....

Kardan adamın dostluğu güneş çıkana, güneşin dostluğuysa hava kararana kadardı. Büyümek, öğretmişti çocuksu denklemlerin gerçek hayatta geçerli olmayacağını. Bir yenisi, gidenin yerini doldurabiliyordu, kabullenmiştim zor da olsa... Ama sen benim beni terk etmeyen en dostum, yerini başka hiçbir varlığın dolduramadığı tek yalnızlığımsın!

İşte bu yüzden hiçbir sıfat tamlamaya, tanımlamaya yetmedi, yetmiyor seni!

.................................

 

2)....

Ve bir anda okyanus oldun sen, ben oldun; fırtına gecelerinde karaya vuran dalgaların yeni bir şiir daha ekledi yüreğimin sahiline: “Okyanus kurudu ve bir birikinti kaldı sadece. Az daha o da gidiyordu! Sonra merak etti okyanus: Acaba tamamen kuruyunca ne olurdu? Ve o korku, yağmurları yağdırdı... Şimdi tekrar yine okyanus olma yolunda deniz ve en büyük damlaları hep sen.... seni seviyorum.... ”

 

.............................

 

......melons.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sonrasızlığa öncelik tanıyan eksik bir teşebbüs aşkımız.. Bir köprünün iki ayağı gibiyiz; bir araya gelsek, yıkım olur!

Ve sen... Hem yarsın, hem ser... ikinizden de vazgeçemiyorum. Deveye hendek atlatsam, köprüde iki keçi; keçileri barıştırsam, Ice köpek kovalar isimsiz kedilerimi... Sende bir kış ayısı miskinliği, bende katır inadı... aslında biz neyiz biliyor musun: Aşk Çölü’nde bahtsız iki bedevî! Kutup ayısını görmemek için gözlerimizi yumuyoruz acıya, yaralarımız kanamaz sanıyoruz; yaraları öpülünce can acılarının azalacağına inanan beş yaş afacanları gibi....

Maalesef ya da yaşasın; istemeden bir oyunun tam ortasındayız. Oyunun adı: Çölde saklambaç! Ama korkudan öyle bir saklandık ki, korkarım, bulunduğumuz yerden yaşlanmadan, ya da kutup ayısı Hakk’ın rahmetine kavuşmadan çıkamayacağız! Biz hayat saklambacında birbirinin yerini bilerek birbirinden, hem de ebeden saklanan iki saf çocuk.. ayrı kuytularda ama beraber yaşlanacak, beraber aşklanacağız!

 

 

............melons.......

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dudaklarımın arasına kondurduğum son sigaramı uzattım ateşine. Çakmak söndüğünde çıtırdayarak alev aldı tütünüm. Dumanını bıraktı deniz esintisine. Oturduğum bankta, sigaramla dalıp gittim; Karşıyaka’ya, vapurlara, martılara. Kordondayım. Yalnız, yaşlı, bitik. Denizime bakıyorum, insanın sevdiğine baktığı gibi. Esintisi bol, dalgaları coşkun Ege’nin yine. Düşüncelere daldım onca geçen senelere, anılara ve bir de o bahara…

Yine bu cennet yerdeydim, yine bu bankta. Tek bir fark vardı bugün ile arasında o günün. Yanımda bana eşlik eden sigara ve çakmağım değil, sevgilimdi. Ela gözlerinde delikanlılığımı keşfettiğim yarenim. Ama bu sefer o da farklı. Konuşmuyor, dudaklarını aralamıyordu. Sarı saçlarının her bir teline kendimi adadığım kadın yanımda sus pus olmuştu. Ege mavisinde bir şeylerin cevaplarını arıyordu, dalmıştı uzaklara. Elimi uzattığımda pamuk tenine çekivermişti elini. İçim parçalanıyordu, lokma lokma kordona yayılıyordum. Göz pınarları iyice dolmuş olmalıydı ki bırakıvermişti bir damla irice yaşı. Mavi ceketinin kolunda bana ağlamıştı damla. Parmağımı damlayı almak için uzandığımda çekmişti yine kolunu benden çok uzaklara. Paramparçaydım artık, bitmiştim. Sebebi belirsiz bir engel ikimizi ayırmıştı. Kıpkırmızı dudaklarını aralamıştı, “hah konuşacak artık, söyleyecek sebebini bu zindanlığın” diye umutlandığımda yüzümü bir tebessüm kaplamıştı. Ama konuşmamış, ellerini titreyen dudaklarına götürmüştü. Derin bir nefesin ardından bana çevirmişti buğulu gözlerini. Ben ise donakalmış, ağlayan bedenime laf geçirme aşamasındaydım. Gözlerini kapatıp son busesini kondurduğunda, dudaklarıma anlamıştım gideceğini. “Dur,gitme!” dememe fırsat vermeden eliyle ağzımı kapatıp ayağa kalkmıştı. Ve gitmişti arkasına bakmadan, parçalanmama aldırmadan. Onca sevdaya, gözyaşına rağmen; gitmişti…

Yıllar sonra bugün, bu bankta onu arıyorum; dağılışımı. Kalbim acıyor. Simsiyah gözlerimle, kırış kırış tenimle, kırlaşmış saçlarımla; her şeyimle onu arıyorum. Terk edilişime haykırıyorum bu banktan. Sigaram bitiyor. “Son fırt” dedikleri son nefesi de ciğerlerime çekiyorum ve İzmir’e son kez bakıyorum. Kalbim yeniliyor acısına bunca yılın ardından, gözlerim kapanırken vücudum ağırlaşıyor.

O banktayım; son kez onu öptüğüm, kokladığım bankta. O banktayım yalnız ve ölü…

 

....bıraktığın gibi olmamak için yemin etmiştim yosun gözlerine bakarak biliyorsun ..ve işte bıraktığın gibi değilim....

 

..........melons.......

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Teşekkürler Sevgilim

 

Beni deli bir sevdaya sürükledin.Uzun zamandır hasret kaldığım duygular denizinde yüzüyorum şimdi.Geçmişin karanlığından, adı batasıca acılardan, hiçlik duygusundan ve yalnızlığın hüznünden kurtardın.Dünyayı yeniden yaşanır kıldın, hayatıma yeni heyecanlar, yeni umutlar ekledin.Hayal etmenin ne kadar güzel bir şey olduğunu öğrettin.

Teşekkürler sevgilim...

Dünyada herkesin bir eşi, bir ruh eşi var biliyorum.Kimisi hiç bulamadan göçüp gider hayattan.Kimisi şanslıdır, bulur ve mutlu yaşar.Ben de o şanslılardanım işte.Çünkü buldum seni.Çıkmasaydın karşıma, hayat boyu sürecek bir arayışın içinde olacaktım.Her karşıma çıkana “İşte bu o” diye sarılıp yanılacaktım.Mutsuzluk mutsuzluğu kovalayacak, umutsuzluk hayatımın her yanını saracak ve ben senin yokluğuna alışacaktım.

Ama varsın, iyi ki varsın.Teşekkürler sevgilim.

Hayatımda ilk kez birine güvenmenin ne demek olduğunu anlıyorum.İlk kez hiçbir kaygı duymadan yaşıyorum aşkı.İhanetlerin, yalanların yer almadığı bir sevda bizimkisi.Oysa karşımdakilere her an bir şey yapacakmış gibi bakardım daha önce....Hoyratça harcarlardı duygularımı.Güzele dair ne varsa yok ederlerdi.Çaresiz, güvenmeden yaşamayı öğrendim.Yüreğimi korumak için öğrenmek zorundaydım.Her sevda derin bir yara açar, yürekte, bir başka darbeye dayanacak gücü kalmazdı ,.Sevdan, insan sevgisini yeniden aşıladı içime.

Teşekkürler sevgilim.

Aşkımızı güzelleştirmek için çabalıyorsun, bu bana onur veriyor.Bir aşk için çaba göstermeli.Bunun en iyi kanıtısın sen.Beyninle, yüreğinle seviyorsun beni benim gibi.Benliğini adadın aşkımıza. Bendeki gibi.Bil ki ben de öyleyim.Biliyor musun sensiz geçen anları da seviyorum.

Çünkü sana kavuşma anına daha da yaklaşıyor.Her geçen dakika, benim heyecanımı daha da arttırıyor.Sadece bu heyecan için bile binlerce kez teşekkür etmeliyim sana.

Teşekkürler sevgilim.

Zamanı birlikte ve en iyi şekilde tüketmeliyiz..Bu kez zaman bizim lehimize işliyor.Her anımız unutulmayacak tatlar bırakmalı..Birlikteyken huzurun, sonsuz mutluluğun ne demek olduğunu anlamalıyız,

Öyleyse şükredelim mi tanrıya sevgilim?Ve asıl bizi buluşturacağı için ona teşekkür edelim mi?Sarılalım mı birbirimize hiç ayrılmamak üzere ?Ve dua edelim mi ruh eşlerini bulsunlar diye?Hadi öyleyse...

 

...........melons........

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kardan adamın dostluğu güneş çıkana, güneşin dostluğuysa hava kararana kadardı.

 

......melons.....

 

Kardan adamin dostlugu, günes cikana kadar desen de

Yerinde olsam sevinirdim

Yeni bir günde, dogan günesin isinlarin da

Yarinlarin hic bitmez gerceklerin de

Gözle görülen, var eden eller oldukca

Dostlugun var olusunun kaybolmadigini, sahit sen olurdun

 

Günesin dostlugu hava kararana kadar desen de

Yerinde olsam yine sevinirdim

Her defasin da umudu yeni bir günde, her ne kadar karanlik engel olsada

Savasini veren yeni bir güne isinlari ile seni kavusturan

Gözlerinle gören, yeter ki umudunu yitirmeyen sen

Sahit yine sen olurdun melons :clover:

 

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kardan adamin dostlugu, günes cikana kadar desen de

Yerinde olsam sevinirdim

Yeni bir günde, dogan günesin isinlarin da

Yarinlarin hic bitmez gerceklerin de

Gözle görülen, var eden eller oldukca

Dostlugun var olusunun kaybolmadigini, sahit sen olurdun

 

Günesin dostlugu hava kararana kadar desen de

Yerinde olsam yine sevinirdim

Her defasin da umudu yeni bir günde, her ne kadar karanlik engel olsada

Savasini veren yeni bir güne isinlari ile seni kavusturan

Gözlerinle gören, yeter ki umudunu yitirmeyen sen

Sahit yine sen olurdun melons :clover:

 

saygilar

teseşkkür ederim birce düşüncelerin harika senin tanıdığım için seninle bir şeyler paylaştığım için kendimle gurur duyuyorum bana onur veriyorsun sevgiler hepseni bulsun ...... :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

teseşkkür ederim birce düşüncelerin harika senin tanıdığım için seninle bir şeyler paylaştığım için kendimle gurur duyuyorum bana onur veriyorsun sevgiler hepseni bulsun ...... :)

 

 

hepimizsi

 

ayrica bak iki günün kaldi, hatirlatayim :clover:

sonucu da bizlerle paylasir isen sevinirim...

 

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Siirler bazen dilimizle soylemeyemediklerimiz o guzel sozleri yuregimizde hissettiklerimizi ve besledigimiz sevgimizi misralarla bulustururuz.. Sevgili Melonsta boyle yapiyor :) siirlerin gercekten cok guzel :) buyuk bir begeniyle okuyorum :clover:

 

Saygilar :clover: Her yeni gun; gozumu actigimda, umutla kosmaktan yoruldum...! yoruldum artık her gün farklılık aramaktan yoruldum artık ... aslında biraz da bıtkınlık var içimdemi gözlerimdemi bilmiyorum içime soruyoum. bana sorma kalbine sor diyor ...gözlerime soruyorum.. ben sadece güzele bakarım diyor .. artık usandım

Her yeni gun; gozumu actigimda, umutla kosmaktan yoruldum...!

hiç bir özlem bukdar derin hiç bir beklenti bu denli olmamıstı .. kızıyorum kendime kimi zamanalr sanki sigarsız bir gece vakti kalmısımda sensiz lik krizim tutmuş artık usandım ya gel benim ol yada gelme beklentilerimin ol ama artık birşeyim ol hani eskiden birtanemdin birtanendim ya Her yeni gun; gozumu actigimda, umutla kosmaktan yoruldum...! seni özlemekten seni beklemkten ya gel benim ols yada gökyüzünde kal aydınlat beni ...............sevgilerimle.. melons sadece aklıma gelenelri karalamak istemiştim :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Seni Seviyorum

senı seviyorum

yüreğim paramparça olmuş,ruhum ise hala sende

bu karanlık gecede gönlüm kan ağlıyor

seni kimler aldı benden

kimler uzaklaştırdı ellerini ellerimden

artık sözlerinde yabancılık hissediyorum

derin gözlerin aklıma geliyor

dudagımda hala o günün tadı var

sende ise soguk rüzgarlar esiyor

senden vazgeçmek mümkün deil

senı unutmak mümkün deil

gecelerim gözyaşlarıyla dolmuş

senı kırmak asla istememiştim

yoksun bu gece yanımda-dudagımda

özlüyor senı bu küçük kalbim

gözyaşlarım acı veriyor bana unutamıyorum senı

 

.....................melons..................

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Keşke Seni Unutmasaydım

 

keşke sen hep bebeğim olsaydında

seni kalbimde sallasaydım.

yüreğimden ninniler dinleyip uykuya dalsaydın.

gözlerini açtığında sek sek oynasaydık yıldızlarda,

dalgalarda kartopu. duvaksız olmayacaktı gelinliğin,

bir sana bir bana benzeyen çocuklarımız olsaydı

adını senin koyacağın.

sabahlara kadar başlarında bekleseydik

ateşi düşsün diye sana benzeyeninin.

ilk sen tanışsaydın bebeğimin ilk sevgilisiyle

annen (m) gibi

yüzünde ilk çizgisini ben görseydim yaşlılığın.

ben ölseydimde;

keşke..

keşke seni unutmasaydım.

............melons..................

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir Tek Sen

Yarım kalmaktan yoruldum artık...

Seni çağırıyorum...

Bu kez son gelişin olsun...

Senden sonra yaşadıklarımın adı yok!

Nerede biraz mutluluk,birazcık heyecan,

Bir günlük de olsa aşk

Ben oradayım...

Ne yapıyorsun diye sorma saçma sapan şeyler...

Aynı sonların başına dönüp ve tekrer aynı sonları yaşıyorum...

Sensizlik Bana zarar verdi

Parçalara ayrıldım...

Her bir parçam ayrı bir kimlikte...

Her birinde başka acı.

Ne arıyorsun diye sorarsan eğer?

Sende yitirdiğim duygularımı yeniden kazanmaya çalışıyorum.

Ama olmuyor...

Hangisini kimde arayacağımı şaşırdım

Kimi zaman onlara da kapıldım...

Ben yine sana döndüm...

Yaşadığım duygu karmaşasının sebebi sensin..!

Senin bitmek bilmez beni terk edişlerin!

Hepsinde seni aradım bir ihtimalle.

Hiç biri sen değildi

Ben yine yalnızım

Hadi gel artık...

Döktüm içimim sana...

Tut ellerimden

Çevir beni bu bilmediğim yollardan

Yabancı insanlardan, çek al..!

Bende son kalanımı

Aşkı,heyecanı,tutkuyu,

Özlemeyi,kavuşmayı,ayrılığı

Bir tek sen yaşat bana.

Senden gerisi yabancı gelir bana.

 

 

..........melons.......

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir Şiir Yazdım Sana

Bir şiir yazdım sana!

Sermek istedim sevdamı,

Hiç ıslanmayan gözlerine.

Kanamak istedim,bu candan sana!

 

Hiç kanamayan yüreğini

Kanatmak için.

Bir şiir yazdım sana.

Taptığım için!

 

Düşümdeki meleği anlattım satırlara.

Beni ben yapan mısralarla.

Bir şiir yazdım sana.

Kayıp beni bulmak için.

 

Teşekkür ediyorum ,

Bana yaşattığım mucize için.

Bir şiir yazdım sana.

Dokunduğun ak ellerimle.

Hasretimi anlaman için.

 

Bir dilek tuttum sana dair

hep mutlu olman için ....

 

birce ye sevgilerimle ....

 

......... melons,,,,,,,,,

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir Günün Öyküsü

Her akşamın başladığında sen,

İşinden dönersin; hep aynı saat, hep aynı zaman,

Yani; karanlığın herşeye ilk hükmettiği an,

Oysai hala aydınlıktır bana her yer,

Hala sen yanımdaysan...

Ve bendeki karanlık senden sonra basar hep,

Yani hep senin gittiğin an...

 

Ve artık günün son anlarıdır,

Grubda güneşin son aydınlıkları pırıldarken,

Hep bir kızıllık kaplar ya ufukları,

Ben, saçlarının kızıllığıyla karıştırırım hep, aldanırım,

Güneş hepten çekilirken, sessiz dağların ardına,

Başlar yüreğimin sancısı,

Ben düşerim kör gecenin içindeki,

Karanlığın, yalnızlığın, sensizliğin derdine...

 

Yani karanlığın doğada ki her şeye hükmü sürmekte,

Ve doğadaki her cismin karanlık ve soğukla başbaşa kalışı başlamıştır,

Kurt uyur, kuş uyur, öbrtü-böcek; uyur,

Kelebek uyur, dal uyur, çiçek uyur,

Anlayacağın, sıradan bir gece herkese,

Ama bende bitmemiştir daha,

Gözlerinin sevda pırıltıları,

İçime işlemiştir giderken gülümsemen ,

"Hoşçakal" der gibi dir yine bakışların,

Neyleyim, neyleyim ki, düşlerim bir kör kuyuya çoktan düşmüştür artık...

 

Sen gittin,

Gece başladı işte,

Ekmeğini kazandığın yerdeki,

Nesneler bile şanslıdır benden,

Bilgisayarının ekranı,bütün gün boyunca,

Senin yüzünü sindirmiştir kendine,

Ve yansıtacaktır gece boyunca...

Klavyenin tuşlarında, parmak izlerin,

Döşemelerde, ayak izlerin kalmıştır...

Çeklerde, senetlerde, faturalarda,

Tuttuğun notlarda ellerinin izi , kokusu kalmıştır...

 

Ve kim bilir; o gün boyunca,

Kimler uğramıştır yanına,

Kimlerle selamlaşmış,

Kim bilir hangi işlerini bitirmişsindir...

Ve kimine candan gülümsemiş,

Kimineyse, hilal kaşlarını çatmışsındır arada...

 

Şakacısındır, bilirim,

Arkadaşlarınla şakalaşıp, espri yapmışsındır,

Mutlaka güldürmüşsündür birilerini ve gülmüşsündür.

Ve sık sık saçlarını düzeltip,

Bilirim; dayanamazsın,

Ciklet te çiğnemişsindir ,

Küçük bir rehavet çökerken üstüne,

İnadına, birşeyler içip, atıştırmışsındır...

Sonra mı,

Sonra bir hüzün basmıştır yüzünü,

Kahve rengi gözlerin donuklaşmış,

Ceylan bakışların tavana asılı kalmıştır,

Belki de ıslanmıştır...

Ve o an sigaraya sarılıp,

İçini nikotine bulayan dumandan,

Medet bekler olmuşsundur...

Sanki sigara değildir yaktığın,

Her nefes te, bir ben yakmışsındır içinde...

Ve tabutuna bir çivi daha çakmışsındır...

Geride yalnızca her izmaritte rujun,

Ve dudak izlerin kalmıştır...

Ve o gece bir daha,

Yine bana sensizliğin kalmıştır...

 

19.02.2004

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu Sevdanın Ateşi

Hep ertelenen bir an, hiç yaşanmamaya mahkumdur. Düşlerin bekleyişini yalnızca bir hüsran karşılayacaktır. Mevsimleri sayarsak, ömür baharsız tükenir gider. Sevdiğinizi bulmak ya da bulduğumuzu sevmek tercihi en zor olan iki seçenektir bu sınavda... Boşuna akan ırmaklar mı var yüreğimizde, sebepsiz mi coşkun bir denizde maviye hasretliğimiz? Ufukta görünen o ki, mutluluk tek kişiliktir aslında. Karşımızdakinin çabasına ihtiyacı yoktur mutluluğun. Aşkın da sevdiğin kadar büyüktür. Sevdiğin sürece meydan okur dünyaya. Hasretle beklenen gelmez hiçbir zaman, o hasreti yalnız tüketirsin. Karşılık bulmuyorsa sevda, umut değil, kendini hükümdar sanan köleler üretir, dönemezsin. Ama boşa geçmemiştir dolan vakit. Heba olan şiirlerin de değildir. Türkülerin diliyle yas tuttuğun geceler, sırdaşlığını hiç terk etmez. Kıymetini bilmediğin kır çiçekleri yeniden açar, o gül solarken. Ayrılanlar yıllar geçse de üstünden, hep aynı acıyı çeker. Ama yollar hiç bitmez. Sonuna geldiğin, zannettiğin yerler birer duraktır aslında. Ve sen yolculuğunu gönüllü olarak bitirmişsindir o durakta. Güneş hep geç kalırmış gibi gelir, sen bir havada mevsimlecaktır belki. Hep bir umutla beklenirken sevda habercisi, yüreğini teselli etmek de sana düşer. Her şeye rağmen ürkütmesin seni bu sevdanın ateşi. Her yangın önce başladığı yeri yakar. Sana küçük kendime büyük gelen yüreğimde, yıllar geçse de senin adın yazar. Ve bil ki sevdiğim, uslanmaz ruhum yaşadıkça seni sever, seni sevdikçe yaşar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bugün Senden Ayrıldım Sevgilim...

Bugün senden ayrıldım sevgilim!!!

Oturdum sabaha kadar tek damla uyku uyumadan sana bunları yazdım...

gittiğinden değil,

ayrıldığımızdan değil,öyle anlama,

hep yazmak istemişimdir....

hep çok sarhoş olup,seninle düşünmeden konuşmak istemişimdir

söyleyeceklerim seni üzse bile...

sana karşı bir şeyler saklı olsun istemedim içimde,

nasıl gözlerimi anlayıp görebiliyorsan

öyle gör istedim yüreğimi!...

ama ne yapabildim ne de anlatabildim sana bunları yazık...

sırf tepkin ne olurdu diye;

sana anlatabilmek için,

senin beni anlayabilmen için,

hatalar yapmak isterdim ve sana bunları anlatmak,

seni bunlar kızdırsa bile...

Şimdi anlayabiliyorum kendimi,

yargılayabiliyorum gerçekten

ve seviyorum ve seveceğim her zaman seni...

 

Bugün senden ayrıldım sevgilim,

Hani sen gidince,

ölü gibiyim derdim ya,

terkedilmiş bir ev gibi soğuk ve yalnız

cansız,ruh gibi,

manasız!

Sen gidince

Yapamam derdim ya hayatımın anlamı kalmaz

Anlamsız!

Şimdi öyleyim işte, hem manasız hem anlamsız,

Beni milyon kere yaktın ama dumansız!...

 

ölümü ve seni gözleyeceğim artık

yatırıp uzaklara gözlerimi,

elbet biri gelirde beni bu çıkmazlardan

tutup elimi götürür diye...

bir çocuk gibi bekleyeceğim

bir çocuk gibi

kim bilir belki çıkarda gelirsin bir gün diye...

 

 

bu yazdıklarıma kızma,

çünkü sensiz hayal kurmadım,

hep ümit ettim,

hep umdum

mutluluk çok uzak değil

ha ulaştım ha ulaşacağım diye,

ama inan sensiz hayal kurmadım...

inan sensiz ummadım....

 

 

Bugün senden ayrıldım sevgilim,

Ayrıldım diye yazmadım bunları,

bu yazdıklarım gerçekten tanıdığını sandığını tanıtsın sana,

“sevgi yetmiyor” tanıtsın sana...

seninle hiç ayrılmayı düşlemediğim

için böyle davranıyorum

böyle yazılar yazıyorum sana,

ama anlamı olmayacak biliyorum ,

sende bir gün eminim geç kalmışlığın

ne demek olduğunu anlayacaksın benim gibi,

şimdi anlamanı beklemediğim gibi...

şunu merak ediyorum hep;

yokluğuma alıştın mı!!!

alıştın mı diyorum

çünkü varlığıma bir zamanlar alıştığın için...

ister kız ister darıl ama biricik,

demek ki sen bana sadece alışmışsın...

varlığıma, adım anıldığında şeklime alışmışsın

ve sen bunu başka şeylerle karıştırmışsın...

iyi bir sevgili olamadım biliyorum,

ama iyi bir sevici olmuşum kendi kendime ,

hep de kandırmışım kendimi...

 

birde seninle beraber şunu öğretti bana

ister sevgilin olsun,

ister can ciğer arkadaşın,ister yarenin,

ister dostun, vermeden alamıyormuşsun,

bunu!!!

ben böyle kandırmışım işte kendimi,

başına gelmeyince anlamıyor,

öğrenemiyor insan,

öğrendik işte sağol sayende...

 

 

BUGÜN SENDEN AYRILDIM SEVGİLİM

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hayata Dair

Çok gidişler gördüm hayatımda. Ne dostlar terketti, ne sevgililer ummadığım anda... Aslında her gidişin arkasından ağlanmaz, ağlarsak da ne olur halimiz bilinmez. Düşünüyorum da hayatımda değerleri olan bu insanlar nasıl da oynayabilmişlerdi bana karşı hiç adil olmayacak şekilde.. Kendimi unutup bazen onlara acıyorum. Demek ki bu kadar değersizlerdi kendilerince. Değişen toplum bize çok şey kazandırıyor ve beraberinde de çok şey kaybettiriyor.

Hayatı tanımlayabilir miyiz acaba? Mutluluk karşısında üzüntü, tam seviliyorum derken ardından gelen ihaneti ve göz yaşının hiç tükenmediği sözde sevgilileri... Yine de hayata inat seveceğim seni, sana inat olsun diye seveceğim seni. Sen bile şaşıracaksın kaldıramayacaksın bu sevgiyi. Hep ilk günün heyecanı ile seveceğim. İşl öpüşümdeki titremeyle öpeceğim seni ve elini sımsıkı tutacağım.

Yani ben yaşlanacağım, evim yaşlanacak, dünya yaşlanacak ama sana olan aşkım hiç yaşlanmayacak!!! Hep umutlarla başlarsın bazı şeylere ya da güvenle... Ben de seni güvenle düşündüm, gördükçe değil, konuştukça hiç değil, içimde seni yaşayarak sevdim seni.. Mesela beni terkedeceğini hiç düşünmedim. Bana seni seviyorum dememene rağmen beni sevdiğini düşündüm.. Yanımdayken bile özledim seni... Aşığım saa, gitsen de unutamam asla!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Herkesin Senin İçin Bittiği Yerde Seni Bekliyorum

 

 

Sana belkide ilk kez yazıyorum ama önceki yazdıklarımda da varsın sanki

Sanki hepsi sana yazılmış, sanki hepsinin en güzel yanı sen

Ve sen o kadar uzaksın ki bana

Uzak olduğun kadarda yakınsın aslında

Her an aklımda hre an içimdesin anlatılmayan bir biçimde

Öylesi zorki sana yazmak, ve böylesine benzersiz duygulara;

Ancak tek tercüman yine bendeki tüm anlaşılmazlıklara verilen tek cevap;

''SEN''....

Ve senin herşeye değer güzelliğini tek başına anlatan gözlerin

Aslında gözlerinde yerimin olması yüreğinde yerimin olması kadar değerli

Susma ey sevdam söyle ''yüreğimde olmasanda gözlerimdesin '' de

Sana uykusuz herhangi bir akşamdan değil

Seni görmemiş ve sesini işitememiş bir günü ardından

Ve sensiz yaşanacak kahrolası bir günün arafesinden sesleniyorum

Biliyorum sesim sana ulaşamayacak kadar kısık

Belkide kimse duymuyor haykırdıklarımı , yanımdakiler bile

Yüreğimden konuştuğumdan olacak herhalde

Kendim söyleyip kendim dinliyorum

Şimdilik sana yazdıklarım gözlerimde

Ve dilim ne zaman sana çözülür bilmiyorum, hayatımın her anında yaşanan güzel

Belkide hiç bir zaman seninle bunlar konuşulmayacak

Ve hiç kimse senden bu kadar bahsedipte

Sendeki güzelliğin zerresini anlatamadığını düşünmeyecek

Ve kimse seni deli bir sevdanın eşinde benim kadar hevesli beklemeyecek

Ve aşk namına sevda adına;

Herkesin senin için bittiği yerdeyim seni bekliyorum...

 

 

 

13:26

13.09.2006

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.