Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

iks mine iks


odessa

Önerilen İletiler

Defolu Çıkan Hayat ve İyi Yürekli Çocukların Serencamı

 

I

Uzun boylu ağrılara atıldım.

Sokaklarda hırçın rüzgârlara katıldım.

İyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte:

“Dünyanın şavkı kendine,

efkârı bize mi? ” demekte;

kimileri taburlara, koğuşlara gitmekte,

kimileri sidikli döşeklerde upuzun uykulara

düşmekteydiler.

Uzaklarda yaşlı çam ağaçları sessizce

çürümekteydiler...

 

İyi yürekli çocuklar,

günlerin rahmine yaslarken düşlerini,

bazen apansız ölmekte,

ölmekteydiler...

 

Ama şalvarları gül desenli Döne’ler,

yeniden dillenip döllenmekte,

doğrulup yeniden dillenmekte

ve sokakların, a(damların) ,

kedilerin üstünden rüzgârlar esmekteydiler..

 

 

II

(Gecede bir fahişenin koynunda uzun donlu, Nizipli bir tüccar üşümekte;

kaçak elektrik kullanılan evlerde sümüklü oğlanlar “büsüvi”(!) istemekte ve

sımsıcak somunları kavrayan yaslı eller, balta girmemiş hayatın ortasından

korkak ve küstah bir tevazuyla yürümekteydiler... İyi yürekli çocuklar düzine-

ler halinde feleğe küfrederek geçmekteydiler; sonra gecede mart kedileri, ay

ışığı ve iniltiler…Hep aynı nakaratta köhne bir hayat...)

 

Sonra bildik törenler, kanıksanmış itaatler

ve her aşkın künyesine bir gün dökülen küller...

 

Sonrası pazaryerleri: Patates, pırasa vs.

Taksitler ödenip senetler alınacak bu ay da…

Bu ay da sürüm sürüm

turplara sıkılan limon damlaları gibi duraklarda.

 

Defolu çıkmış hayat

kimin umurunda!

 

 

III

Kimin umurunda

yeni donlar giyen eski kadınlar

ve bilumum “öteki”ler.

Dolup boşalan kültablaları,

bozuk sifonlar, ****** adisyonlar

ve yamalı bohçalar gibi uzayan yollar.

 

Kimin umurunda buharlaşmış oğullarını arayan anaların acısı

ve yaşlı bir kemancının eskimiş papyonundaki keder…

 

/Sürerken ıssızlığın ödül töreni,

sen topla dur topla dur dağılan sevinçleri.../

 

IV

“-Vay anasını bu maçı da alamadık abiler;

ipne hakemler bizi yine mağlup ettiler! ”

 

İyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte,

en pahalı düşleri dolara endeksleyip

en ucuz pazarlara sürmekteydiler.

Sonrası aşkın

ve şarabın şanına düşen gölgeler.

 

Gölgeler…

Kimin umurunda?

Yoruldu yorgunluk da;

aşk bir yana, düş bir yana!

 

Paranın sultası düştükçe,

düştükçe aşka,

ışığa ve şarkıya,

her şey hızla ayrışmakta.

Üstelik gün ortası, ışıkta!

 

Her şey pazar ve karmaşa...

 

/Sürerken ıssızlığın ödül töreni,

sen topla dur topla dur kirletilmiş düşleri.../

 

V

İyi yürekli çocuklar, o aşınmış saçaklarda, yollarda

ısrarla yanlış atlara binip,

ısrarla düşmekteydiler...

 

“-Yok yoluna geçti geçen günler

..k yoluna kaldı kalan günler geride!

Bu yüzden aşk dediğiniz nedir ki be abiler?

Camları buğulu bir genelev odasında

vizite fiyatına...”

 

Solarken

gecekonduların dar pencerelerinde bal gözlü kızlar...

 

VI

Sürerdi…

Yine sürerdi mırıltılar ve homurtularla hayat.

“Bu maçı da alamazken abiler”:

iyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte,

büyüdükçe kirlenmekte,

kirlendikçe ölmekte,

öldükçe bilmekte,

bildikçe acımakta,

acıdıkça görmekteydiler

ki her fırtınadan ve anıdan geride

herkes figüran

yaşamın sahnesinde...

 

VII

Sahnesinde yaşamın,

kentlerin kaldırımlarında upuzun dilenciler.

Minibüslerde ter ve çürük sperm kokusu.

Sahnesinde, aşklarla rus ruleti

ve tel kaçıran çorapların kederi(!)

 

Sahnesinde,

brüt bir yaşam,

net bir ölüm,

bırak rezil gündüzleri

geceye yaslan gülüm…

 

VIII

İyi yürekli çocuklar o mahallelerden

düzineler halinde geçmekteydiler...

Uzak ormanlarda yalnız meşeler sessizce

büyümekteydiler…

 

-İşte bu vuruşlar sürdükçe,

maç mı alınır ulan sayın abiler?

İpne hakemler bu sezon da bizi mağlup ettiler!

 

 

 

Aşkta,

düşte,

işte

birer

birer

inerken

beyaz

bayrakları:

 

/B i z i m ç o c u k l a r

b ü t ü n m a ç l a r d a y e n i l d i l e r.../

 

Yılmaz Odabaşı

 

 

çok hoş bir şiir :clover: paylaşmak istedim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 185
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

tatlışşş kankimm çookk saoll... :hug:

 

 

YANIK HAVA

 

 

Maviler içinde gördüm bir gün menevşemi

Yayla tutmuş başlamış aşkımın gül mevsimi.

Zühre olup yol düşmüş çeker beni şavkından,

O ışıldar sevdasından, ben yanarım aşkından,

Ben senin yüzünden güzelim konup göçücü oldum,

Böyle dağdan dağa yoldan yola geçici oldum.

 

Bir gün yine beyazlar içinde gördüm,

Kastı nedir bilmem, bir kere gönül verdim,

Turna derler böylesine halk türküsünde,

Çifte hasrettir uyuya kalmış göğsünde,

Aşkın dilini öğrenmeye Karacaoğlana varsam,

Diller döksem, güller döksem rüyasına uyandırsam.

 

Bir gün yine gördüm ki pembeler giyinmiş,

Güllerin aynasına bakıp ta övünmüş,

Sarı saçları düşmüş tel tel olmuş.

Şu garip gönlümü kul eden o ince bel olmuş,

Sorsam razı olur, hoşnut olur darılmaz,

Neyleyim ki inceciktir, dal kırılır, sarılmaz.

 

Bir gün de baktım giyinmiş macar olmuş,

Göğsünde Budin'in gülleri açar olmuş,

Karmendir güzel çingenelerin hası,

Kanlı olur Troubadour'ların rüyası,

Ah, şol meydanda ölesim gelir,

Bir gün bakarsınız İspanya'dan sesim gelir.

 

Ah, efendim ben ne diyarlar gezdim,

Türküler içinde bir de bu türküyü yazdım,

Aşktır rüzgârların en hovardası,

Bozulur insanın düzeni yıkılır obası,

Yeniden düzen tutmaya kervan kalkar yol alır,

Beri yanda yanık türkü kalır!

 

 

 

Ceyhun Atuf KANSU

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

canim minecigim ..sana da yazayim dedim,tatlim benim :clover:

HÜCRESEL SEVGİ

Bır babanin kizina mektubu:

“Merhaba,ugradim,yoksun.Uçaĝimin kalkmasina cok az kaldigi icin artik daha fazla seni bekleyemiyorum.

Ne yasamak istiyorsan yasa ama,lutfen hareket ederken evreni ve icindekileri dusunerek hareket et.Cunku yaradan seni fiziksel ve zihinsel olarak ihtiyac duydugundan cok fazlasiyla donatti.Ve sen tum bunlari en iyi sekilde algilamali,islemeli,yasamali,diger insanlarla paylasarak yasatmali,guzelligini ve zekani asla kotuye kullanmamalisin.Babam yine nasihatamiz yazmis diye dusunme..Unutma ki evrene ve icindekilere onun sana hediye ettikleriyle ihanet etmeye hakkin yok..

Yaptigin resmi cok begendim.Batan bir gunes ve icinde kaybolan isik..Nedense bu resim beni cok etkiledi ve uzgunum onu goturuyorum.Bu aralar icimde sebebini bilmedigim bir sıkıntı var.Sanki…Neyse galiba sacmaliyorum.Sana sacma olmayan bir sey yazabilirim ama.Seni seviyorum ve sonsuza kadar da sevecegim…Bır gun olsem de seni yasayarak sevecegim..

Nasıl mi?...Bak sana bir sevgi sirri vereyim.Beni her ozlediginde ya da yalniz kaldiginda babanin bu sevgi sirrini hatirla.Hep hatirla ki;ben seni cok seviyorum.Hem de butun hucrelerimle seviyorum.Ve sen vücudunda benim dna’larimdan ve hucrelerimden tasiyorsun.Yani sen peri kizim,seni seven hucreleri tasiyorsun.Ayni zamanda annenle olan sevgimizin bulustugu hucreleri,yani milyonlarca sevgi hucresini tasiyorsun.Hic bir zaman unutma ki;baban seni vücudunda sevmeye devam edecek,hem de yasayarak ve hissederek.Beni her ozlediginde ellerine bak…”Oradalar” de ve bu sevgi formulunu hatirla…

Simdi gulumsuyorsundur.O masum guzel yuzunde bazen neler fiskirdigini benim bile anlayamadigim guzel gozlerinle; benim peri kizim.Hep gulen gozlerle bak ve gulumse.Etrafinda gulumseyebilecegin tek bir olay,tek bir insan bulamadiginda yaratana gulumse…Baban”

Gurbuz gulumsedi,bu sevgi sirri hosuna gitmisti.Aradan on gun gecti.Ve tipki yaptigi resimdeki batan gunes ile kaybolan ısık gibi Gurbuz babasini kaybetti…

Gurbuz babasiyla birlikte,nesesini,coskusunu gulumsemelerini de mezara gomdu.Ta ki bir konusma esnasinda bu kendisine hatirlatilana dek..Eve dondugunde yillardir dayanamaz diye okumaya cesaret edemedigi babasinin mektubunu cikartti ve okumaya basladi.Mektubu bitirdiginde gozleri dolmus ve icini dayanilmaz bir ozlem sarmisti.Ama coskusunu geri cikartma adina bir adim atmis ve sevgi sirrini hatirlamisti…Gurbuz mektubu kapatti ve ellerine bakti..Oradaydilar…Onu seven ve sevgiden olusmus tum hucreler..

Hucresel sevgi…

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ablacımmm canımm... :hug:

ne kadarr da güsell bi yazıı... :clover:

gözyaşlarımaa sahip çıkamıyorumm... :crying:

bugünn gereğindenn fazlaa duygusalımmm... :closedeyes::(

 

canımmm o temizz kalbinn nasıı daa biliyorr herşeyi... :)

zamanlamann o kadarr iyii kii... :crying:

keşkee şimdii burda olsaydınn...

seninlee konuşupp dertleşmeyee o kadar ihtiyacımm var kiii... :crying:

 

ablacımmm... :hug: sanaaa kocamann sarılıyorummm.... :hug:

inann kalbinn o kadarr temizz o kadarr sıcakk kii aradakii mesafelerr bilee kalbininn sıcaklığını hissetmemii engelleyemiyorrr... :hug:

canımm benimmm senii çokk seviyorummm... :hug::hug::hug:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Canimm,bu yazinin sizi bu kadar etkileyip aglatacagini bilsem yazmazdim inan ki..Ben de uzuldum simdi :( .Senin kalbin oyle sicak,oyle sevgiyle dolu ki,butun sevgileri cekiyor.Sıkıntini,uzuntunu benimle paylasabilirsin birtanem. :) Bazen ,ozellikle senin yaslarinda daha mi cok oluyor bu,daha duygusal oluruz.Sanki hersey ustuste geliyor,butun herkes,dunya bizi mutsuz etmek icin sozbirligi etmis gibi gelir.Oyle degil aslinda,cabuk pes etmekten,cabuk yenilmekten,gucsuz hissediyoruz.Yaz,agla,paylas..Icine atma,gecici uzuntulerin icinde yer edip,baska zararlara yol acmasina izin verme olur mu canim..? :) Tatlim benim,ben de seni cok seviyorum,kucakliyorum :hug::hug::kiss:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Abicim kendine iyi bak .............................!

 

Papatya Tarlası

 

 

Bir papatya tarlası düşün..

İlkbahar ayı..

Ve sen, onun yanından gecen yolda yürüyorsun...

Ve o papatya tarlasında bir papatya dikkatini çeker..

Binlercesinden birisidir ama sen, onun yanına gidersin..

Onda seni çeken bir şeyler vardır.

O papatyayı olduğu yerden koparırsın..

Sadece senin olsun istersin, sadece senin..

Öleceğini düşünmeden. Ve gidersin o tarladan...

İçindeki şiddetin durduramadığı bir bencillik ama bir o kadar güzel ve hapsedici.

İşte bu TUTKU...

Yine o tarlanın kenarındaki yolda yürüyorsundur..

Yine milyonlarcası arasında bir tanesi seni çeker..

Yaklaşırsın, yanına gidersin o papatyanın..

Gözlerin başkasını görmez olur o an.

Onun için her şeyi yapmak istersin...

Dokunmak istersin..

Dokunamazsın, orda, onunla ölmek istersin.

Ama birden hafif bir rüzgar eser ve bir başka güzel çiçek kokusu gelir burnuna..

Dayanamazsın onun kokusuna..

Unutturur her şeyi bir anda ve o kokunun geldiği yöne gidersin..

O papatya orda kalmıştır, yüreğinin bir kenarında..

Paylaşılmamıştır bi çok şey..

Unutulmaz belki ama geri de dönülmez ona..

İşte bu AŞK...

Yine o yoldasın..

Papatya tarlasının yanından gecen..

Ve yine bir papatya ...

Milyonlarcasının içinde seni çeker..

Gidersin yanına.. Orda kalakalırsın..

O hiç ölmesin diye her şeyi yaparsın..

Tüm gücünle onunla olmak istersin..

Oradan seni koparacak hiç bir güç olmadığına inanırsın..

Ve orda onunla ölene kadar birlikte kalırsın...

İşte bu da SEVGİ... :clover::clover::clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Canimm,bu yazinin sizi bu kadar etkileyip aglatacagini bilsem yazmazdim inan ki..Ben de uzuldum simdi :( .Senin kalbin oyle sicak,oyle sevgiyle dolu ki,butun sevgileri cekiyor.Sıkıntini,uzuntunu benimle paylasabilirsin birtanem. :) Bazen ,ozellikle senin yaslarinda daha mi cok oluyor bu,daha duygusal oluruz.Sanki hersey ustuste geliyor,butun herkes,dunya bizi mutsuz etmek icin sozbirligi etmis gibi gelir.Oyle degil aslinda,cabuk pes etmekten,cabuk yenilmekten,gucsuz hissediyoruz.Yaz,agla,paylas..Icine atma,gecici uzuntulerin icinde yer edip,baska zararlara yol acmasina izin verme olur mu canim..? :) Tatlim benim,ben de seni cok seviyorum,kucakliyorum :hug::hug::kiss:

canımmmm ablamm benimmm... :hug:

ablacımm karşındakinin ruh halini ne kadar da güselll anlayabilen bir kalbin varr... :clover: sana hayranımm ablacımm... :clover:

herşeyy içinn sanaa çoook teşekkür ediyorumm ablacımm... :hug:

söylediklerinii hayataa geçirmeyee çalışıcamm...benim için çook zor olucaksa daa gayret göstericemm... :)

bitanemmm çook seviyorum seni... :hug:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Abicim kendine iyi bak .............................!

 

Papatya Tarlası

Bir papatya tarlası düşün..

İlkbahar ayı..

Ve sen, onun yanından gecen yolda yürüyorsun...

Ve o papatya tarlasında bir papatya dikkatini çeker..

Binlercesinden birisidir ama sen, onun yanına gidersin..

Onda seni çeken bir şeyler vardır.

O papatyayı olduğu yerden koparırsın..

Sadece senin olsun istersin, sadece senin..

Öleceğini düşünmeden. Ve gidersin o tarladan...

İçindeki şiddetin durduramadığı bir bencillik ama bir o kadar güzel ve hapsedici.

İşte bu TUTKU...

Yine o tarlanın kenarındaki yolda yürüyorsundur..

Yine milyonlarcası arasında bir tanesi seni çeker..

Yaklaşırsın, yanına gidersin o papatyanın..

Gözlerin başkasını görmez olur o an.

Onun için her şeyi yapmak istersin...

Dokunmak istersin..

Dokunamazsın, orda, onunla ölmek istersin.

Ama birden hafif bir rüzgar eser ve bir başka güzel çiçek kokusu gelir burnuna..

Dayanamazsın onun kokusuna..

Unutturur her şeyi bir anda ve o kokunun geldiği yöne gidersin..

O papatya orda kalmıştır, yüreğinin bir kenarında..

Paylaşılmamıştır bi çok şey..

Unutulmaz belki ama geri de dönülmez ona..

İşte bu AŞK...

Yine o yoldasın..

Papatya tarlasının yanından gecen..

Ve yine bir papatya ...

Milyonlarcasının içinde seni çeker..

Gidersin yanına.. Orda kalakalırsın..

O hiç ölmesin diye her şeyi yaparsın..

Tüm gücünle onunla olmak istersin..

:) Oradan seni koparacak hiç bir güç olmadığına inanırsın..

Ve orda onunla ölene kadar birlikte kalırsın... :)

İşte bu da SEVGİ... :clover::clover::clover:

 

abicimmm nee kadar anlamlı,duygulu bi yazı...bunu gözlerimlee deil,kalbimle okudumm... :clover::clover::clover:

insann sevgi denen şeyii kalbindenn çıkardığıı andaa yaşammıı söner...

sevdiklerindenn ayrı kalmakk düşüncesii beyninde canlandığıı an kalbinee bir ok saplanmışçasınaa derinn bi acı duyar...

ALLAH bizii bu acıdann korusunn inşallah... :clover::clover::clover:

çoook saoll abicimmm... :hug:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben seni hiç sevmedim ki....

Ben seninle bir gün bizim lanet netcafede,

Ben seninle kalabalığın ortasındaki masamda,

Kendimi tren gibi hissettiğim o ortamda,

Benimle chatte olma ihtimalini sevdim.

 

Ne zaman karşısına otursam bilgisayarımın

ICQ'da Online olma ihtimalini sevdim

Password ü yazmamla başlayan,

Ömrümün en uzun, en kısa, en çocuk...

Ömrümün en ihtiyar zamanlarını bekliyordum

Çünkü sonunda sen orada oluyordun, Online oluyordun!

 

Ben senin bana chat açma ihtimalini sevdim...

"Tekrar merhaba" demeni,

Yazı rengini yeşil yapmanı,

Beni yalnız bırakmamanı sevdim.

Ben seni hiç sevmedim ki...

Chat'te benimle ilgilenmeni sevdim.

 

Ben seni hiç sevmedim ki...

Sorunlarımı dinlemeni sevdim.

Away olduğun zaman,

Yan yatmanı sevdim...

Klavyeyi sevdim döndüğün zaman

Gitmeni sevmiyordum;

Korkuyordum sana kırılmaktan.

 

Sen Online olmadığın zaman,

Hotmail hesabıma baktım;

Bağlantımı kestim, Ekran filitresini kırdım.

(ve dayak yedim babamdan

Ben senden E-mail alma ihtimalini sevdim.

Mail'ini gördüğümde heyecanlanmayı,

Okuduğumda gülümsemeyi sevdim.

 

Ben seni hiç sevmedim ki..

Yorgun akşamlarda yaptığımız chat'leri sevdim

Bir çiçek scriptini, bir gül scriptini sevdim.

Bir de yıldızları sevdim,

Sayfamı süsleyen yıldızlar...

 

Ben seni hiç sevmedim ki...

Kanalda "op" olmanı sevdim.

İktidara geçmeni,

İnsanlara hatırlatmanı ;

Chat'in bir adının da "geyik" olmadığını.

 

Beni kicklediğinde auto join olmayı sevdim

Taşları sevdim başıma vurduğunda

Ağlamayı sevdim disconnect oldugumda

Yalnız olduğumu anladığımda

Odaya yeniden girmeyi sevdim

Ben seni hiç sevmedim ki.

 

Düştüğün zaman,

Düşmeni sevdim.

Server'ı sevdim geldiğin zaman...

Kalmanı sevmedim;

Korkuyordum sana alışmaktan...

Yine de sevdim gülümsemeyi

"bye" deyip ayrılışının ardından.

 

Ben seni hiç sevmedim ki.

Ben seninle chat yapma ihtimalini sevdim :whistling::w00t::hug:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben seni hiç sevmedim ki....

Ben seninle bir gün bizim lanet netcafede,

Ben seninle kalabalığın ortasındaki masamda,

Kendimi tren gibi hissettiğim o ortamda,

Benimle chatte olma ihtimalini sevdim.

 

Ne zaman karşısına otursam bilgisayarımın

ICQ'da Online olma ihtimalini sevdim

Password ü yazmamla başlayan,

Ömrümün en uzun, en kısa, en çocuk...

Ömrümün en ihtiyar zamanlarını bekliyordum

Çünkü sonunda sen orada oluyordun, Online oluyordun!

 

Ben senin bana chat açma ihtimalini sevdim...

"Tekrar merhaba" demeni,

Yazı rengini yeşil yapmanı,

Beni yalnız bırakmamanı sevdim.

Ben seni hiç sevmedim ki...

Chat'te benimle ilgilenmeni sevdim.

 

Ben seni hiç sevmedim ki...

Sorunlarımı dinlemeni sevdim.

Away olduğun zaman,

Yan yatmanı sevdim...

Klavyeyi sevdim döndüğün zaman

Gitmeni sevmiyordum;

Korkuyordum sana kırılmaktan.

 

Sen Online olmadığın zaman,

Hotmail hesabıma baktım;

Bağlantımı kestim, Ekran filitresini kırdım.

(ve dayak yedim babamdan

Ben senden E-mail alma ihtimalini sevdim.

Mail'ini gördüğümde heyecanlanmayı,

Okuduğumda gülümsemeyi sevdim.

 

Ben seni hiç sevmedim ki..

Yorgun akşamlarda yaptığımız chat'leri sevdim

Bir çiçek scriptini, bir gül scriptini sevdim.

Bir de yıldızları sevdim,

Sayfamı süsleyen yıldızlar...

 

Ben seni hiç sevmedim ki...

Kanalda "op" olmanı sevdim.

İktidara geçmeni,

İnsanlara hatırlatmanı ;

Chat'in bir adının da "geyik" olmadığını.

 

Beni kicklediğinde auto join olmayı sevdim

Taşları sevdim başıma vurduğunda

Ağlamayı sevdim disconnect oldugumda

Yalnız olduğumu anladığımda

Odaya yeniden girmeyi sevdim

Ben seni hiç sevmedim ki.

 

Düştüğün zaman,

Düşmeni sevdim.

Server'ı sevdim geldiğin zaman...

Kalmanı sevmedim;

Korkuyordum sana alışmaktan...

Yine de sevdim gülümsemeyi

"bye" deyip ayrılışının ardından.

 

Ben seni hiç sevmedim ki.

Ben seninle chat yapma ihtimalini sevdim :whistling::w00t::hug:

 

:w00t::lol::wub::blushing::hug:

 

canımm benimmm.... :hug:

benn seninn kalbinii sevdimm ablacımm... :hug:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Rüzgar

 

Şimdi bir rüzgar geçti buradan

Koştum ama yetişemedim,

Nerelerde gezmiş tozmuş

Öğrenemedim.

 

Besbelli denizden çıkıp

Kıyılar boyunca gitmiştir,

Tuz kokusu, katran kokusu, ter kokusu

Yüreğini allak bullak etmiştir.

 

Sonra başlamış tırmanmaya dağlara doğru

Bulutları koyun gibi gütmüştür,

Okşayıp otları yaylalarda

Büyütmüştür.

 

Köylere de uğradıysa eğer

Islak, karanlık odalarda beşik sallanmıştır,

Güneş altında çalışanlara

İmdat eylemiştir.

 

Sonra başlayıp alçalmaya ovalara doğru,

Haşhaş tarlalarında eflatun, pembe, beyaz,

Kıraçlarda mavi dikenler..

Toz toprak gözlerine gitmiştir.

 

Şehirlere uğramış ki yanımdan geçti,

Haşhaş çiçeğine benzer kızlar görmüştür,

Bir gülüş, bir tel saç, allık pudra

Alıp gitmiştir.

 

Şimdi bir rüzgar geçti buradan

Koştum ama yetişemedim,

Soraydım söylerdi herhalde

Soramadım.

 

cahit külebi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

canim,tatli minem :hug:

 

Gözlerin çiçekten

Bir güzel tablo

Kucağında cennet

Gülleri anne

 

Çırpınır yüreğim

Minik kuş gibi

Beni hiç bırakma

Nolursun anne

 

Yanımda oluşun

Büyük mutluluk

Yaslanıp göğsüne

Uyurum anne

 

Bütün gecelere

Serpilir sevgin

Ninniye karışır

Gülüşün anne

 

Bakışın umuttur

Gülüşün huzur

Bas beni bağrına

Uçayım anne

 

Birtanem meleğim

Canım,her şeyim

Ayrılma hiç benden

Ölürüm anne

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bir kuğunun boynuna dokunurken…

 

yol bir yere gitmez

içerde

düz saçlara uğrar

ayak üstü bir akşamüstü

her plansız ürperişin sonu

hüsran

ve hüsran

çok sanat müziği bir kelimedir

 

yol bir yere gitmez

o bir durma biçimidir

yol yoluyla gidebilir yare

yoldan çıkabilir apansız

ve ömür bitebilir yoldan önce

ama yol bir yere gitmez

o bir durma biçimidir

yaşamak

hızlı bir ölme biçimidir

düşünce ışıktan yavaşsa

erken gidilmelidir

gerdan sözcüğüne

bir kuyumcuda da rastlayabilirsin

bir kasapta da

kalbin sızlamaz

bir kuzu yüreğini vitrinde görünce

o bir beslenme biçimidir

ama korkarsın

kurdun sevdiği havadan

ayakkabı yaparsın yılandan

 

yol bir yere gitmez

o bir durma biçimidir

her garantiyi istersin hayattan

oysa ölümle yaşam arası

uzun malum ince bir yol

bir yere gitmez

o bir ölme biçimidir

 

iyi yolculuklar denmez bir gidene

yapılamaz çünkü

çok yolculuk bir seferde

yolcu denmez her gidene

herkes o yolun taraftarı olmayabilir

hiç bir sürgün

gittiği yolu sevmez mesela

 

yol bir yere gitmez

o bir susma biçimidir

soğuk bir taşıtın uğultusunda

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.