Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Acılara İnat

 

 

Tüm acılara inat

Güneşe köprü kurdum

Islak gözbebeklerini yüreğimde kurutmak için

Yıldızlara merdiven uzattım

Karanlık gecende gözlerinde umut olmak için

Yel değirmeni oldum sisli sabahlarda

Acılarını yüreğimde öğütüp gülüşlerini görmek için.

 

Söz verdik yarınımıza, yenilmemeliydik katmerleşmiş acılarımıza

Kalbimizde gözyaşı ve keder olmuş müptela

Nasırlanmış yarınlarımız sanki ezayla cefa

İstemem onca sırtımda yük varken neşeyle sefa

Bin derdime bir gülüşün yeter oysa.

 

Hadi aç gözlerini hasta yatağında

Söz vermiştin bana ve hatırlasana

Ben toprak sen ise sevda tohumu

Yarınlarımıza ektik ölümsüz sevdayı ve umudu

Pes etmeyecektin sinsi acılarımıza

Zincirleri kırıp

Güneşli sabahlarda elele koşacaktık yarınlarımıza

Senle ben çok şey istemedik oysa

Geçmişteki acılarımızı kalbimizde unutmak

Gözyaşlarına inat delice sevdayı yaşamak.

 

Ağlama sen sevdiceğim;

Ben yaşadığın ve yaşayacağın tüm acıları

Kıl çuvallarına yükleyip geceden sabaha

Sırtımda taşıyıp

Güneşli sabahlarda avuçlarımda umutlar bıraktım yatağına

Tüm acılara inat

Yaşayacağımız güzel yarınlarımız varken

Beni sevdanın yetimliğini yaşatma

Hadi; aç gözlerini

Tut ellerimi delice sarıl bana...

Gözyaşlarına inat

Küçük mutluluklarında sev beni.

  • Cevaplar 185
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
canımm bnmm çoook saoll.... :wub: öz ablam gibii hissediyorumm senii yaa... :clover: duyguların çook içtenn olduğundann bnii o kadarrr mutlu ediyoo ki sözlerinnn cnmmm bnmm.. :hug:

tümmm güselllikler seninlee olsunn melekk ablacımm :hug::clover:

 

sende beni mutlu ediyorsun, hislerimiz karşılıklı meleğim çok içtensin, çok şekersin :wub:

Gönderi tarihi:

Acılara İnat

 

 

Tüm acılara inat

Güneşe köprü kurdum

Islak gözbebeklerini yüreğimde kurutmak için

Yıldızlara merdiven uzattım

Karanlık gecende gözlerinde umut olmak için

Yel değirmeni oldum sisli sabahlarda

Acılarını yüreğimde öğütüp gülüşlerini görmek için.

 

Söz verdik yarınımıza, yenilmemeliydik katmerleşmiş acılarımıza

Kalbimizde gözyaşı ve keder olmuş müptela

Nasırlanmış yarınlarımız sanki ezayla cefa

İstemem onca sırtımda yük varken neşeyle sefa

Bin derdime bir gülüşün yeter oysa.

 

Hadi aç gözlerini hasta yatağında

Söz vermiştin bana ve hatırlasana

Ben toprak sen ise sevda tohumu

Yarınlarımıza ektik ölümsüz sevdayı ve umudu

Pes etmeyecektin sinsi acılarımıza

Zincirleri kırıp

Güneşli sabahlarda elele koşacaktık yarınlarımıza

Senle ben çok şey istemedik oysa

Geçmişteki acılarımızı kalbimizde unutmak

Gözyaşlarına inat delice sevdayı yaşamak.

 

Ağlama sen sevdiceğim;

Ben yaşadığın ve yaşayacağın tüm acıları

Kıl çuvallarına yükleyip geceden sabaha

Sırtımda taşıyıp

Güneşli sabahlarda avuçlarımda umutlar bıraktım yatağına

Tüm acılara inat

Yaşayacağımız güzel yarınlarımız varken

Beni sevdanın yetimliğini yaşatma

Hadi; aç gözlerini

Tut ellerimi delice sarıl bana...

Gözyaşlarına inat

Küçük mutluluklarında sev beni.

 

çook tatlısınn yaaa... :wub: çok saoll cnm benimm :clover:

 

SANA NE YAPTILAR?

 

O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi

Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin

Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında

Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin

Seni görür görmez özgürlüğümden utandım

Söyle ne içersin, çay mı kahve mi

Çok değişmişsin birden tanıyamadım.

 

Saçların uzundu, omuzlarına akardı

Gönlümüz şenlenirdi sarışınlığından

Onlar mı kestiler, sen mi kısalttın

Gülerdin, içimize aylar doğardı

Görünmez dağların arkasından

Eski gülümsemeni beyhude aradım

O sabah mı çıkmıştın bir gün önce mi

Çok değişmişsin birden tanıyamadım.

 

Bir çay içer misin, yoksa kahve mi

Kibritim yok, demek cigaraya başladın

Ellerin de titriyor, bir şeyin mi var

Böyle bir kız değildin sen eskiden

Sana ne yaptılar, sana ne yaptılar?

Kirpiklerin ıslanıyor durup dururken

O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi

Çok değişmişsin birden tanıyamadım.

 

Attilâ İlhan

Gönderi tarihi:

Üryan geldim gene üryan giderim

Ölmemeye elde fermanım mı var

Azrail gelmiş de can talep eder

Benim can vermeye dermanım mı var

 

Dirilirler dirilirler gelirler

Huzur-u mahşerde divan dururlar

Harami var diye korku verirler

Benim ipek yuklu kervanım mı var

 

Er isen erliğin meydana getir

Kadir Mevlam noksanımı sen yetir

Bana derler gam yükünü sen götür

Benim yük götürür dermanım mı var

 

Karac'oğlan der ki, ismim öğerler

Ağı oldu yediğimiz şekerler

Güzel sever diye isnad ederler

Benim Hakk'tan özge sevdiğim mi var

 

Karacaoğlan

Gönderi tarihi:
Üryan geldim gene üryan giderim

Ölmemeye elde fermanım mı var

Azrail gelmiş de can talep eder

Benim can vermeye dermanım mı var

 

Dirilirler dirilirler gelirler

Huzur-u mahşerde divan dururlar

Harami var diye korku verirler

Benim ipek yuklu kervanım mı var

 

Er isen erliğin meydana getir

Kadir Mevlam noksanımı sen yetir

Bana derler gam yükünü sen götür

Benim yük götürür dermanım mı var

 

Karac'oğlan der ki, ismim öğerler

Ağı oldu yediğimiz şekerler

Güzel sever diye isnad ederler

Benim Hakk'tan özge sevdiğim mi var

 

Karacaoğlan

 

güzelmm çook saoll şiir içinnn.. :wub::hug: çook sevdiğimm bi şiiri yolluyorummm sanaaa :hug::blushing::wub:

 

SİS ÇANLARI

 

ağır yol, uzak yapılar

yaklaşmak için yaklaşık tanımlar

onlarla çıktık yola

yollarda kaldık

sis bastı her yanı

tutukluk çeken silahlar gibi

sözcükler, fısıltılar, mırıldanışlar

eksilerek vardık bir yapıya

O mu, değil mi?

Kim bilebilir şimdi

kılavuzlar şehit

şehitler hain

gözlerimiz karanlık bir pusuda

çoğumuz büyümüş, kimimiz ölmüş

kendimiz bile tanıdık değiliz artık

gözümüzden silinen düşün sabahında

önümüzde açılan yeni bir uzay

Şimdiki Zamana ait bomboş ve ölü anlar

ne başka yer ne başka zaman

bizler için hala biryerlerde çalınan

sis çanları var

belki bir gün buluşur diye

aynı ormanda kaybolan çocuklar

 

 

Murathan Mungan

Gönderi tarihi:

Ne söylesen ne beklesen

Yaradan’dan ya da kaderinden

Ele geçmez istediğin

Uğruna savaş vermediysen

 

Sanki seni boğar gibi

Sanki yeniden doğar gibi

Sanki zaman zaman ölür gibi

Acısını, çilesini çekmediysen

 

Hani büklüm büklüm boynunda

Hani paramparça ruhunda

Hani soran gözlerle kapında

Bekleyen dargın anıların gibi

 

Sevilmeden de sevmeyi

Neyi özlediğini bilmeyi

Acı da olsa yine gerçeği

Görüp de söylemeyi bilmediysen…

Gönderi tarihi:
Ne söylesen ne beklesen

Yaradan’dan ya da kaderinden

Ele geçmez istediğin

Uğruna savaş vermediysen

 

Sanki seni boğar gibi

Sanki yeniden doğar gibi

Sanki zaman zaman ölür gibi

Acısını, çilesini çekmediysen

 

Hani büklüm büklüm boynunda

Hani paramparça ruhunda

Hani soran gözlerle kapında

Bekleyen dargın anıların gibi

 

Sevilmeden de sevmeyi

Neyi özlediğini bilmeyi

Acı da olsa yine gerçeği

Görüp de söylemeyi bilmediysen…

 

 

nee güsell bi şiirr yaa.. :blush::clover: çook çook doğruu içerdiği mesaj. :) bunu daa bn gönderiomm sanaa.. :wub: okuduğumdaa çok beğendiğimm bi şiir.. :wub:

 

Gençlik

 

 

Anlattı erenler: Bir bahar değil,

Aşıkın ömründe bin bahar varmış.

Hicranla ağaran bu saçlar değil,

Sevgisiz kalan kalb ihtiyarlarmış...

 

Sorardım sırrını hiç düşünmeden:

'Bu fani gönlümün sevinci neden?'

Beni günden güne meğer genç eden

Daima değişen maceralarmış!

 

Gönlümde kovalar eskiden beri

Sarışın kumralı, kumral esmeri.

Dolmadan boşalmaz birinin yeri.

Gönlümde, anladım,her dem baharmış.

 

:clover::clover::clover:

Gönderi tarihi:

hem aldanan hem aldatan

olduğu zaman

dilden

dilin güzüdür üşür

sözün yazına karşı

kuşlar kuşlarla örtüşür

bir yaprak bir yaprağa

doğru uğuldar:

 

ve der ki onu yaşasan da

yaşatsan da bir

dağlar çoktan dağlara göçmüştür

o altın gözlü anka

hangi derin dağdadır şimdi?

bir acı, telörgünün ardında

bir acıyla görüşür:

 

ve der ki dilden kopan

bal örgüsü söz

hem söyleyen hem söyleten

olduğu zaman

bana ben o'yum dedirten

nedir?

 

ustam der ki sen, şair

hiç gül kopardın mıydı gülden?

Gönderi tarihi:
hem aldanan hem aldatan

olduğu zaman

dilden

dilin güzüdür üşür

sözün yazına karşı

kuşlar kuşlarla örtüşür

bir yaprak bir yaprağa

doğru uğuldar:

 

ve der ki onu yaşasan da

yaşatsan da bir

dağlar çoktan dağlara göçmüştür

o altın gözlü anka

hangi derin dağdadır şimdi?

bir acı, telörgünün ardında

bir acıyla görüşür:

 

ve der ki dilden kopan

bal örgüsü söz

hem söyleyen hem söyleten

olduğu zaman

bana ben o'yum dedirten

nedir?

 

ustam der ki sen, şair

hiç gül kopardın mıydı gülden?

 

cnmm qanqamm bu ne gsl sürpriz... :wub::hug:

çook saol cnmm :hug::clover:

Gönderi tarihi:

Mağrur Güzel

 

O ne bakıştı, beni benden aldı,

Bakışı bambaşka o mağrur güzel.

Kalbimi koparıp yerinden çaldı,

Endamı bambaşka o mağrur güzel.

 

Zülfünü düşürmüş yüzüne tel tel,

Öyle mağrur ki hiç değmemiş yad el.

Gamzeleri sanki bir ömre bedel,

Gülüşü bambaşka o mağrur güzel.

 

Cesaretim yok ki fikrini soram,

Gördüğümden beri hep uyku haram.

Yürüyüşü dahi sanki bir kuram,

Duruşu bambaşka o mağrur güzel.

 

Kirpikleri bir ok, gözleri hançer,

Biçare abbas'ı sen koydun naçar.

Kanatlanmış kalbim seninle uçar,

Kendisi bambaşka o mağrur güzel.

:clover::clover::clover:

Gönderi tarihi:

Mağrur Güzel

 

O ne bakıştı, beni benden aldı,

Bakışı bambaşka o mağrur güzel.

Kalbimi koparıp yerinden çaldı,

Endamı bambaşka o mağrur güzel.

 

Zülfünü düşürmüş yüzüne tel tel,

Öyle mağrur ki hiç değmemiş yad el.

Gamzeleri sanki bir ömre bedel,

Gülüşü bambaşka o mağrur güzel.

 

Cesaretim yok ki fikrini soram,

Gördüğümden beri hep uyku haram.

Yürüyüşü dahi sanki bir kuram,

Duruşu bambaşka o mağrur güzel.

 

Kirpikleri bir ok, gözleri hançer,

Biçare abbas'ı sen koydun naçar.

Kanatlanmış kalbim seninle uçar,

Kendisi bambaşka o mağrur güzel.

:clover::clover::clover:

 

 

çok saoll jnmm... :wub::clover: bu daa senin içinn.. :clover:

 

 

Dört Yapraklı Çiçek

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Oynamamız bundandır.

Kara toprakla binlerce yıl.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Bundandır sevmemiz

kiraz ağaçlarını.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Kardeşliğimiz bundandır

Mavi sularla binlerce yıl.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse

Bundandır inanmamamız

Kocaman bombalara.

Gönderi tarihi:
çok saoll jnmm... :wub::clover: bu daa senin içinn.. :clover:

Dört Yapraklı Çiçek

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Oynamamız bundandır.

Kara toprakla binlerce yıl.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Bundandır sevmemiz

kiraz ağaçlarını.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse.

Kardeşliğimiz bundandır

Mavi sularla binlerce yıl.

 

Çıkamaz çocukluğundan dışarı

Kimse

Bundandır inanmamamız

Kocaman bombalara.

 

 

tşk ederim canIm

Gönderi tarihi:
nasilsin benim tatli minem,bir ugradim,eli bos geldim ama bu sefer,idare et artik :hug::wub:

 

güzel ablacımmm hoşgeldinnn... :wub: iyiyimm cnmm bnmm... :clover:

senn hep gel önemlii diill ablacımm bnmm :hug:

Gönderi tarihi:

Uykuların kaçar geceleri

Bir türlü sabah olmayı bilmez

Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya

Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında

Ne çarşaf halden anlar, ne yastık

Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık

Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın

Onun unutamadığın hayali

Sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine

Sevmek ne imiş bir gün anlarsın

Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu

Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin

Gönderi tarihi:
bu güzel günde seninde dünya kadınlar günün kutlu olsun abicim ...!

umarım günün güzel geçmiştir ....!

 

kadin.gif

 

abimm bnm birass geç de olsa çok teşşekkür edermm.. :clover:

giremedim foruma kaç gündürr :(

özlemişimm sizleri :wub:

Gönderi tarihi:
Uykuların kaçar geceleri

Bir türlü sabah olmayı bilmez

Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya

Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında

Ne çarşaf halden anlar, ne yastık

Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık

Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın

Onun unutamadığın hayali

Sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine

Sevmek ne imiş bir gün anlarsın

Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu

Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin

 

Rüyalarım Olmasa

 

Yıldızlara baktırdım, fallara çıkmıyorsun,

Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa.

Pencereden bakmıyor, yollara çıkmıyorsun;

Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa...

 

Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak?

Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak?

Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak,

Seni sarmam imkânsız rüyalarım olmasa...

 

Sevmesem özler miyim seni can pahasına?

Ne olur bir fırsat ver, beni bir daha sına.

Adını söyleyemem, senden bir başkasına;

Seni sormam imkânsız rüyalarım olmasa...

 

Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam,

Sana değil, saçının bir teline kıyamam.

Yıllar sonra dönsen de nerde kaldın diyemem;

Seni kırmam imkânsız rüyalarım olmasa...

 

Yalvarırım mektup yaz, beş dakkanı ayır da,

Su serp yanan sineme sağlığını duyur da,

Yaban gülü gibisin, dağda, kırda, bayırda;

Seni dermem imkânsız rüyalarım olmasa...

 

:hug::clover::D

Gönderi tarihi:
Nasılsın tatlı cadı kardeşim benim :D

 

19fo8.gif

 

 

iyiyimmm beee abicimm... :clover: derslerle boğsuyoss napalımm bildiğin gibi :wacko::unsure::(

sen nassın eyisinn inşallahh bi aksilik yokk demi :unsure::wub::grin::clover:

o ben miyimm öleee bi gidip bi geliommm.. :rolleyes::P süpürgem dee pekk güselmişş.. B)^_^ süzülüomm göklerdee :lol:

Gönderi tarihi:

Madem ki sen yoksun yanımda

Madem ki senden başkasına varmıyor ellerim

Madem ki sensiz çarpmıyor kalbim

Yaşamak haram bana

 

Şu öksüz yüreğimin sahibi sen

Şu yaralı kalbimin ilacı sen

Şu sevgimin sahibi sen

Sen yoksan yaşamak haram bana

 

Sensiz bir günüm geçiyor

Kelimelere sensiz başlayıp

Sensiz bitiriyorsam

Sensiz nefes alıyorsam

Dudaklarımda senin ismin yoksa

İşte o zaman o hayat haramdır bana :hug:

Gönderi tarihi:

Mine,Yoğunuz herhalde bugünlerde,görünmüyoruz hiç..İyi olman dileğiyle..:clover:

Gönderi tarihi:
Madem ki sen yoksun yanımda

Madem ki senden başkasına varmıyor ellerim

Madem ki sensiz çarpmıyor kalbim

Yaşamak haram bana

 

Şu öksüz yüreğimin sahibi sen

Şu yaralı kalbimin ilacı sen

Şu sevgimin sahibi sen

Sen yoksan yaşamak haram bana

 

Sensiz bir günüm geçiyor

Kelimelere sensiz başlayıp

Sensiz bitiriyorsam

Sensiz nefes alıyorsam

Dudaklarımda senin ismin yoksa

İşte o zaman o hayat haramdır bana :hug:

 

Unutmadık

 

Yaralı bayramlar geçti

Mevsimler, bütün anlamlarıyla

Yüreğin koyu yerinde birikenler

Kendi takvimleriyle gelip geçtiler

Gelip geçti şehirler ve ölüler

Unutmadık

Topraktan çobanyıldızına değin

Hey yer

Her şey

Mümkündü

Nazım kadar coşkulu

Aragon kadar aşık

Lorca kadar yaralıydık

Unutmadık

Orada bir coğrafya yağmalanıyor

Orada gazetelerin ofset baskısı

Orada yeniden yazıyorlar 835 satır

Ve umudunu kaybetmeyen şehirler

Gökyüzünün karanlık kefeniyle örtük

Yıldızların delik deşik ettiği ölüleriz

Adsız ölüleriz

Adları bir coğrafya ile yan yana yazılan

Gövdelerinizi unutmadık, unutmadık hiçbirinizi

Savaşlar ve pazarlar çağıydı

Aynı silahlardı kullandığımız

Aynı çarşılar aynı kandı

Sevgiye ve kurşuna açılmayan yüreklerden geçtik

Pusu yataklarından, dağılmış bahçelerden

Viran tarihten

Uykuları çevik, namlularını oğulları gibi seven

Çocuklar gibi kusup

Kırda gelincikler gibi gülümseyen

Müsademe çocuklarını gördük

Geçip gidiyorlardı

Tarihin en uzun gecesinden

Pazarlarda aynı kan

Aynı paranın değiş tokuşunda

Karanlık çarşılar

Aynı kanlı tarih her defasında

Bir biz kaldık bu kadar içindeyken hayatın

Ölüme yakın duran

Bir de on binlerin korosunda haykıran

İntifada intifada intifada

İki güzelliğimiz vardı bizim

Ufkumuzdan inen

Ve bir daha geri dönmeyen iki güzelliğimiz

Birini kurşunlar, ötekini ofset baskılı resimler aldı

Otuz üç kurşun sıkıldı her birimize

Kutuplar kadar uzak, baba ocağı kadar yakın

Doğunun gündüz ve gecelerinde

Otuz üç yıldız

Hala ışığını gönderiyor bize

Birkaç çakmaktaşı cebimde gezdirdiğim

Birkaç karanfil

Yol için ipek, uyku için maya

Kalbiniz için

Kara bir yemin gibi çırılçıplak

Kelimeler getirdim

Kaybolmuş yüzyılların vatanında

Ölümün erken takibe aldığı çocuklar

Dağlarda değilim sizinle birlik

Yalnızca mataranıza su vermeye geldim

Nazım kadar coşkulu

Aragon kadar aşık

Lorca kadar yaralı

Serap ile hakikat arası

Çağın aşamadığı uçurumlarda

Gider gelirim gider gelirim

Efsanelerin çeşitlendigi yol ağızlarindaki büyük kamaşma

Anda gizlenen zaman

Ateşin avesta dili

Bitkiler, otlar, kökler

Dağlanmış dil, narın rengi

On binlerin dönüştüğü uğuldarken

Doğunun yeni defteri

Topraktan çobanyıldızına değin

Her yer her şey karanlık bir pusuda

Yazının, tekerleğin, tarihin

İlk çocuklarından

Ey büyük mezopotamya

İki bin yıllık gece

Dön geri bak

Kardeşlerim ölüyor kalbimin doğuşunda

 

 

Murathan Mungan

ablacımm çok özledmmm senii :clover::hug::hug:

 

 

Mine,Yoğunuz herhalde bugünlerde,görünmüyoruz hiç..İyi olman dileğiyle..:clover:

evet taurus abi... :( dersler bayaa yoğun bu aralr.. :unsure: uğrayamıormm fazla.. :(

AMİN! :clover:

ALLAH sana mutlulukk versin hep abicmm :clover::wub:

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.