Φ LeylaM Gönderi tarihi: 13 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 13 Nisan , 2007 ne guzel bir sarkidir Dilosum bana gelen bir mailden.. Eskiden çember çevrilir Su musluktan içilir, Ağaçlara tırmanılırdı.. Bebekler bezden, Silahlar tahtadan, Resimler kömür karasından yapılırdı.. Kızlara ninelerin erkeklere dedelerin isimleri konurdu.. Saatli maarif okunurdu. Komşuda pişen,bizde de pişer, Bizde pişen komşuya da düşerdi.. Turşu,salça,mantı evde yapılır,karpuz kuyuda soğutulurdu.. Merdiven çıkılır, Aidat ödenmez, Yönetici seçilmezdi.. Ajans radyodan dinlenir, Çizgili roman okunur, Defterlere kenar süsü yapılırdı.. Hayat arkası yarın gibiydi..Kesintisizdi.. Her gün yaşanacak bir şey vardı.. Herkes kendi düşünü kurar Kendi hayatını kurardı.. Şimdi hayat tek perdelik bir oyun,stand up.. Yalnızlık gibi.. Şimdi herkes emekli bir memur gibi yorgun ve tek başına.. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2007 Leylam ne kadar güzeldi.. "şimdi herkes yorgun ve tek başına..." ne kadar da doğru...en yakınımızdakine bile uzağız sanki..hayat belki daha kolaylaştı ama samimiyet ve paylaşım tükendi...belki rahatız ama sanki mutlu değil...ya da mutluluğumuz yeterince değil...tek kişilik bir mutluluk ne kadar olabiliyorsa o kadar işte... Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 seneler birbiri ardına yuvarlanıp gidiverdi işte..ardından bakakaldım öylece..kıpırdamadan,tepkisiz,çaresiz bir kabullenişle..önceleri nasılda uzun gelirdi..içine dört koca mevsim..on iki ay sığdıran ve binbir çeşit sürpriz hazırlayan seneler neden şimdi bunca kısaldı..? mevsimleri ayrımsayamıyorum artık..birinden öbürüne geçişte heyecanlanmıyorum..ruhumun coşkusu hangi arada kayboldu..?ne zamandır saklanışım şiirlere..şarkılara..? aldatmasın sizi bunca soru..artık cevaplarıyla da ilgilenmiyorum..şimdilerde,bilmem nerelerde kaybettiğim ruhumun renklerini arıyorum..bazen bir insanda..bazen bir romanda..bir şarkıda karşıma çıkıveriyorlar..topluyorum tek tek..üşenmeden..biriktiriyorum içimde..birgün gelir tamamlanırım diye.. biliyormusunuz yarın benim doğum günüm..bir zamanlar bir evde,alnında minicik sarı bir lüleyle doğmuş diloş...çok güzelmiş..çok..bütün çirkinliklere inat.. gün geldi..gün geçti..büyüdü diloş..herşey değişti..o da..saçlarının lülesi hariç.. Alıntı
Φ ayşegül Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 seneler birbiri ardına yuvarlanıp gidiverdi işte..ardından bakakaldım öylece..kıpırdamadan,tepkisiz,çaresiz bir kabullenişle..önceleri nasılda uzun gelirdi..içine dört koca mevsim..on iki ay sığdıran ve binbir çeşit sürpriz hazırlayan seneler neden şimdi bunca kısaldı..? mevsimleri ayrımsayamıyorum artık..birinden öbürüne geçişte heyecanlanmıyorum..ruhumun coşkusu hangi arada kayboldu..?ne zamandır saklanışım şiirlere..şarkılara..? aldatmasın sizi bunca soru..artık cevaplarıyla da ilgilenmiyorum..şimdilerde,bilmem nerelerde kaybettiğim ruhumun renklerini arıyorum..bazen bir insanda..bazen bir romanda..bir şarkıda karşıma çıkıveriyorlar..topluyorum tek tek..üşenmeden..biriktiriyorum içimde..birgün gelir tamamlanırım diye.. biliyormusunuz yarın benim doğum günüm..bir zamanlar bir evde,alnında minicik sarı bir lüleyle doğmuş diloş...çok güzelmiş..çok..bütün çirkinliklere inat.. gün geldi..gün geçti..büyüdü diloş..herşey değişti..o da..saçlarının lülesi hariç.. neden diloşum,neden?????hangi dar geçitlere girdin de çıkamadın? kimler kaybettirdi sana ruhunun coşkusunu?doğru değil ki bu.izin vermemelisin onlara.aklınla mutlu olmayı başarmalısın.kapı aç kendine,çıkış kapısı.bak,oradan güneşi gör.canım,diloşum,çok gençsin sen...hayat çok güzel...iç sesin biliyor ne yapman gerektiğini,sıkışma...saçlarının lülesinden öptüm bak şimdi,gülümse meleğim... Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 ayşegül..ayşegül..ayşegül.. iyiki girdin dünyama..kalbime.. ele avuca sığmaz ruhum duruldu biraz..ondan şikayetim..yoksa güzel olan herşeyi farkederim ve doyasıya yaşarım onu..seni yaşadığım gibi... canım... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 O Beyaz Bir Kuştu O, beyaz bir kuştu, uzun kanatlı; Ardında ışıktan bir iz bıraktı. Yek gibi dağları aştı bir atli, Arada bir engin deniz bıraktı. Uzaktan gelirken derin akisler, Kapadı geçtiğim yolları sisler. Tutuştu içimde birikmiş hisler; Gönlümü o kadar temiz bıraktı. O, beyaz bir kuştu ak kanatlıydı; Yel gibi dağları aşan atlıydı; Hayâldi, hayâlden bile tatlıydı; Ne ışık bıraktı, ne iz bıraktı Orhan Seyfi Orhon Alıntı
Φ ayşegül Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 ayşegül..ayşegül..ayşegül.. iyiki girdin dünyama..kalbime.. ele avuca sığmaz ruhum duruldu biraz..ondan şikayetim..yoksa güzel olan herşeyi farkederim ve doyasıya yaşarım onu..seni yaşadığım gibi... canım... öyle düşünmüştüm aslında,denizler durulmaz dalgalanmadan diye,söyleyemedim... diloşum,doğumgünün 21 nisan mı? anlayamadım ki ben... öyleyse eğer, geç te olsa,yeni yaşın kutlu olsun.hayat sana hep iyilikler getirsin.... Alıntı
Φ ayşegül Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2007 O Beyaz Bir Kuştu O, beyaz bir kuştu, uzun kanatlı; Ardında ışıktan bir iz bıraktı. Yek gibi dağları aştı bir atli, Arada bir engin deniz bıraktı. Uzaktan gelirken derin akisler, Kapadı geçtiğim yolları sisler. Tutuştu içimde birikmiş hisler; Gönlümü o kadar temiz bıraktı. O, beyaz bir kuştu ak kanatlıydı; Yel gibi dağları aşan atlıydı; Hayâldi, hayâlden bile tatlıydı; Ne ışık bıraktı, ne iz bıraktı Orhan Seyfi Orhon sardunyam,çok severim ben de Orhan Seyfi Orhon'u...bak,bir de anım var,oğlum ortaokuldaydı,sivil savunma ile ilgili şiir istemiş türkçe hocası.bunu bana gece yarısı söylüyor,o zaman internet de yok,kitaplara baktım,bulamadım..kendim oturup ''sivil savunma erleri''diye bir şiir yazdım.bu sefer de çocuk,şair adı olmazsa götürmem diyor. çaresiz,altına Orhan Seyfi Orhon yazdım. ertesi gün aldı şiiri gitti okula çocuk. öğretmeni, ''Demek Orhan Seyfi Orhon'un böyle bir şiiri de varmış,hiç bilmiyordum,ben bunu arşivime koyayım''demiş...yazık ki ben şiirin bendeki nüshasını kaybettim. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 O Beyaz Bir Kuştu O, beyaz bir kuştu, uzun kanatlı; Ardında ışıktan bir iz bıraktı. Yek gibi dağları aştı bir atli, Arada bir engin deniz bıraktı. Uzaktan gelirken derin akisler, Kapadı geçtiğim yolları sisler. Tutuştu içimde birikmiş hisler; Gönlümü o kadar temiz bıraktı. O, beyaz bir kuştu ak kanatlıydı; Yel gibi dağları aşan atlıydı; Hayâldi, hayâlden bile tatlıydı; Ne ışık bıraktı, ne iz bıraktı Orhan Seyfi Orhon Sardunyam..yine çok güzel.. öyle düşünmüştüm aslında,denizler durulmaz dalgalanmadan diye,söyleyemedim...diloşum,doğumgünün 21 nisan mı? anlayamadım ki ben... öyleyse eğer, geç te olsa,yeni yaşın kutlu olsun.hayat sana hep iyilikler getirsin.... demek denizler durulmaz dalgalanmadan... aynı deniz dalgalanır yine değil mi Ayşegülüm..? teşekkür ederim herşey için... Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 içim sıkılıyo anlatamam... sevdiğim insanları dertli gördüğümde içime akıyo sanki o sıkıntıı...çok güzel bir çağ gerçekten benimkisi..gülebilicek birçok sebep var...ama öyle bir zamandayım ki...çevreme karşı bi alınganlık başladı...küçük şeyler inciltir...kızdırır oldu hatta....işte sanırım siz buna büyümek diyorsunuz....evet...sanırım ben büyüyorum...hatta büyüdüm...ya da büyümüşüm demeliyim sanırım... 23 Nisan'da şenlikteydik...daha doğrusu kısa bir süreliğine uğradık oraya...tatildeydim...herneyse ney...baktım minik çocuklara papatyalar takıyorlar....çok güzel...ben de istedim ama.... kıskandım çocuklarıı....hani bana??hani bana?? dedim içimden...ama öyle bir baktı ki kadın...anlıyordum gözünden...sen küçük değilsin...şöyle geçç...ben o şöyleyi istiyor muyum sankii??...ama elimde de değil hani....onun da elinde değil....sonraa baktım bizim için(büyükler) de yapılmış papatyalar...ama yaprak sayısı eksik.....haksızlık....!çocukluğumu özledim o an....anladım nasıll bir özlem olduğunu.... bi de...küçüklük resiimlerime baktığımda bu şeker şey ben miyim diyorum.....o kadar tatlı gülümsüyorum ki....yanakları sıkılası bir çocukmuşum.... şimdi....tatlı olup olmadığım tartışılır mevzuu....!içim....o eski Şeyda'ya göre daha da incinmiş...kırılmış...sertleşmiş...kabuk bağlamış...gülerken ağlamış....vs..vs..vs...! daha çok ağlamışım sankii....gözlerim sönmüş biraz daha....,,,ve biliyorum bitmeyecek bu değişiklikler.... 20...30...40...50...derkenn ilerliycek de ilerliycek...her bir sene de...bir önceki seneyi özliceğim....biliyorum bunu.... ahh tanrım diyorum....nasıl bir şey buu....nasıl..?nasıll??.... ve bir kaosta Şeyda....çııkar çıkarabilirsen...büyüyorum yaa....ama istediğimi kim söyledii....benn...çocukluğumu seviyorum...dert nedir?bilmek istemiyorum..... ve ben biliyorum...her yaşın ayrı bir güzelliği olduğunu....ama şunu da biliyorum...güzelliklerin git gide azaldığını....belki de bu bizim elimizde....hayatın güzelliklerini göremeyecek kadar körleştirmesin geçen yıllar diyorum....! sonra kendimle baş başa kalıyorum....mutlu olabilicek bir sürü şey düşünüyorum....sıcacık bir yuvam....var..diyorum...!başımı sokabiliceğim bir ev...sevgimle dolup taşmış....sonra düşünüyorum..sağlıklıyım...sokakta değilim...her gün hayt!huyt! cinsinden emirler beni bulmuyor....sevenlerim var...arkadaşlarım var....sevdiklerim var....en önemlisi ben bir İNSANIM! diyorum....var mı ötesiii??..... (diloşum...sıkıntılısın...ama yüreği sevgi dolu bir İnsansın.... daha ötesi ne olabilir ki.... ) (ve sen RA_dya senin için de geçerli canım...yüreği sıcak bir İnsansın... gerisini düşünme... ) böyle başlayıp buraya gelmek de ayrı bir gariplik ama...büyümenin verdiği sıkıntıyla sıkıntınızı birleştirdim sadece....sizi seviyorum canlarım....üzülmeyin emi?... Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2007 benim çocukluğumda macuncular vardı, hatta ben bir tane tanıdım belkide tekti... yaşlı bir amca vardı, haftanın belli belirsiz günlerinde elinde simit tezgahına benzeyen fakat alüminyum saç karışımı bir tezgahı sırtında, tezgahın ayaklarını omzuna asmış ve elinde de kılarneti mahalleye gelirdi, adam mahallenin en cavcavlı yerinde durur tezgahı kurar ve kılarneti çalmaya başlardı. öylede güzel oyun havaları ama anlatamam.. herkes dinlerdi adamı, bitincede elma şekeri sapına benzer bir sapa, tezgahından macun sarardı ve artık geçmiş zaman bi fiyata verirdi. halatadı damağımda o macunun, jelibon tarzında ama biraz daha akışkan olanını düşünün öyle birşeydi, limonlusu çileklisi işte ne biliyim çocukluk işte, aklıma geldi ne güzel şey çocuk olmak Alıntı
Φ ayşegül Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Sardunyam..yine çok güzel.. demek denizler durulmaz dalgalanmadan... aynı deniz dalgalanır yine değil mi Ayşegülüm..? teşekkür ederim herşey için... evet diloşum,aynı deniz çok dalgalanır....durulur sonra,ömrün akşam üstüsünde...tıpkı gerçekte olduğu gibi. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 sardunyam,çok severim ben de Orhan Seyfi Orhon'u...bak,bir de anım var,oğlum ortaokuldaydı,sivil savunma ile ilgili şiir istemiş türkçe hocası.bunu bana gece yarısı söylüyor,o zaman internet de yok,kitaplara baktım,bulamadım..kendim oturup ''sivil savunma erleri''diye bir şiir yazdım.bu sefer de çocuk,şair adı olmazsa götürmem diyor. çaresiz,altına Orhan Seyfi Orhon yazdım. ertesi gün aldı şiiri gitti okula çocuk. öğretmeni, ''Demek Orhan Seyfi Orhon'un böyle bir şiiri de varmış,hiç bilmiyordum,ben bunu arşivime koyayım''demiş...yazık ki ben şiirin bendeki nüshasını kaybettim. şiirini kaybetmene çok üzüldüm ama ne güzel bir anı bırakmış sende... Sardunyam..yine çok güzel.. evet değil mi? her mısrasının son satırını okuduğumda ürperiyorum ben... Arada bir engin deniz bıraktı. Gönlümü o kadar temiz bıraktı. Ne ışık bıraktı, ne iz bıraktı... Anılar, yaşanmadan kazanılmıyor... Ama her yaşanılan bir anı bırakmıyor, beynimizin envanterinde kayıt ettiğimiz anlardan, bizi en çok üzen ANI'larmı kalıyor? Bir su olup yolumuzu bulabilseydik, akıp gitseydik, karşımıza çıkan her engeli, sel gibi yıkıp gitseydik... Gidermiydik? Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 güzel kelebeğim..ne kadar hasas bir yürek taşıyorsun sen...çok kırarlar..çok üzerler seni..dediğin gibi katılaş biraz..bükülmeyesin esen her sert rüzgarda..hoyrat bir söz kanatlarını kırmasın hemen..anlıyorsun beni değil mi?..ama bunu sana zaman öğretecek..canım benim.. egzorsist..çocukluğumuza dair anılar unutulmazlarımızdır..bazılarını ise unutmak istesekte başaramayız..o macunun ağzında kalan tadı gibidir çocukluğumuz..bir o kadar eski ve güzel.. ayşegülüm..bu cümlelerimiz bana bir şarkıyı anımsattı; "dalgalanımda duruldum..koştum ardından yoruldum binlerce güzel sevdimde..en son sana vuruldum.." sardunyam..gitmelere ilişkin bir şey yazmıştım bi zaman..bi yerlerde..bi dakka bekle onu bulup buraya ekliyciim anacım.. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Sardunyam.. İki şey Aşk ve Şiir… Mutsuzlukla beslenir biri, Biri ona dönüşür. İkisi de düzeltilmez Gelişir… öyle sanıyorum Cemal Süreyya..ilhamlarımızı çoğunlukla mutsuzluktan alırız..o besler,o büyütür bizi ..ne zaman düştük kucağına bilmiyorum...ne vakit kaçıp kurtulmak istesek köşeden çıkıverir hınzır!gözgöze geldik mi onunla yapacağımız şey açıktır;sarılırız şiirlere,sarılırız şarkılara, onlardan medet umarız..acaba niyeti şiir yazdırmakmıdır sadece.. Gitmek… Gidebilenler sıklıkla cesareti olanlardır ...daha başka iklimler, başka türlü heyecanlar peşinde yersiz yurtsuz bir yolculuğu seçerler..ardında bıraktıkları akıllarına bile gelmez çoğu zaman..ve siz bunu hissedersiniz... Bir kısım gidenlerse tamamen korkaktırlar..kaçarlar her şeyden kendilerinden bile..yaşam sonsuz sanırlar..cesaretlerini toplayacakları günlerde gelicek diye düşünürler..amma velakin beklenen o gün hiçbir zaman için gelmez..gelse de çok geçtir artık.. Gidenler.. Şurası kesindir ki ardında izler bırakırlar..kimisi silik..kimisi derin..o izler ki bizden yeni bir insan oluşturur kimi zaman..işte bu sebepten önemlidirler, bana kalırsa çook… Kalanlar… Anı defterlerinde hazin bir sayfa daha açarlar..gelipte geçenlerden oluşmuş kalın bir anı defteri..hepsi başka türlü bir acı bırakmış ve senden daha önceki haline benzemeyen farklı bir insan yaratmıştır..kalanlar genellikle en derin izi bırakanı seçerler bu defterden…onu diğerlerinden ayrı tutarlar..zira o bu yeni benliğin en hoyrat hekeltraşıdır! Sardunyam sevmek aslında kolaydır demişsin…emin misin? O halde bunca giden..ve bunca üzgün insan niye var??? ..................... ...................................... ............................. hatırladın mı yazdıklarımı..? seninle tanışıklığımız böyle başlamıştı..? ya Sardunyam bazı şeyler hiç değişmiyor..ne dersin..? Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 hatırladım Diloşum Sevmek kolaydır, bak ben hala aynı kanıdayım, kararlıyım... sabırlıyım, azimliyim... Ama gitmek, sevmekten daha kolay galiba? Sevmek kolay çok kolay, bir kere sevmeyi öğrendimi insan artık iflah olmaz bir sevgi insanıdır o... Sevmeyi biliyor muyuz? Bence asıl sorulması gereken soru bu... Herkes evladını, annesini, babasını, kardeşini, sevgilisini sever... Hayatı onlardan ibaret gibidir zaten... Peki bir sokak kedisini, pencereye konan güvercini, serçeyi, kutuplarda kürkü için öldürülen foku, Irak'ta ölen çocuğu, Afganistan'da dayak yiyen kadını, haksızlığa uğrayanı, sokaktaki hor görülen şarapçıyı, Afrika'nın aç çocuklarını, çok uzaklarda yüzünü görmediğin bir canıda karşılık beklemeden sevebiliyormusun? Dualarına katabiliyormusun? Hani Mevlana'nın dediği gibi Yaratan'dan ötürü sevebiliyormusun? Sevmek kolay Diloşum, sevmeyi bir kere öğrenen için... Çok kolay, gitmek mi o daha kolay, görmemek mi, duymamak mı, dışlamak mı? O daha da kolay... Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2007 bende sana Atiila İlhan aracılığıyla cevap veriyim o zaman; Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur Tutsak ustura ağzında yaşamaktan Kimi zaman ellerini kırar tutkusu Birkaç hayat çıkarır yaşamasından Hangi kapıyı çalsa kimi zaman Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu şairin korkusunu anlayabiliyormusun..? Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 28 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 28 Nisan , 2007 insan kimin kapısını çalar ancak sevdiklerinin, sevdiğinin... ... sevmek korkusu bu mudur? kapıda kalmak, yalnızlığıyla kalmak... sevmek korkusu bu mudur? Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 1 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 1 Mayıs , 2007 Bugün eskilere gittim, albümlere baktım... Duygulandım... Babannemi, dedemi düşündüm... Ve babanneciğimi kaybedeli 22 yıl, dedeciğimi kaybedeli 14 yıl olmuş... Ne kadar çabuk geçmiş zaman... Birgün dedim bende ayrılacağım bu dünyadan yıllar geçecek hiç durmadan, çocuklarım düşünecek belki dedim benim gibi... 20 yıl sonra... Yıllar sonra... Bir var ve bir yok olan insanı... Yaşarken dünya var oldu olalı kendisini var sanan, öldüğünde hiç gelmemiş gibi unutulucak olan insanı... Her ölüm bir başlangıçtır aslında ölen için... Geride kalan ancak hatıralarında yaşatıyor artık... Babannemi özlemişim, özlediğimi ancak aklıma gelince anladım... Oysa o yaşarken bazı geceler yanında yatardım, sarılırdım sımsıkı Allah'ım babannem hiç ölmesin derdim... Birden korkardım ya o ölürse ben nasıl yaşarım... Daha sıkı sarılırdım babannem sorardı ne oldu diye? Babanne sen hiç ölme derdim... Gülerdi... Herkes ölecek kızım, bende ölücem... Ben ölünce sen bana Kuran okursun, dua edersin... Daha sıkı sarılırdım öyle konuşurken sanki ben ne kadar çok sarılırsam Azrail'den onu kurtarıcam sanırdım çocuk aklımla... Ağlardım göğsünde... Hıçkırarak, oda ağlardı... Sonra uyanırdım unuturdum gece düşündüklerimi... Birgün babannem öldü ben ölmedim... 22 yıl olmuş ki, hala yaşamaktayım... Sen bir kere ölmeye gör, demek ki... Vazgeçilmez değilmiş hiç kimse... O giderse ölürüm demek sadece zanmış... Yaşanıyormuş, unutuluyormuş, hayat devam ediyormuş... Hala kabullenemesemde razı gelmeyi de öğreniyormuş insan... Alıntı
Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 1 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 1 Mayıs , 2007 İşte benimde yazma sıram geldi bu şiiri.Dün,bugün çok uzakken,bugün geçmişim dün gibi.Bir 35 yılı bıraktım arkamda.Asla boşa geçti diyemem ömrüme,toplayabildiğim kadarını koydum heybeme.Akla önem verdim,akla değer verdim,aklı sevdim,akıllı davranmaya özen gösterdim.. Çok sevenim oldu,çokta sevdim.Ama bazen ben kırıldım bu yüzden,bazende kırdım ''tüm samimiyetimle'' istemeden.Küçücük ömrüme,çok acı,çok sevinç sığdırdı Allah'ım.Bilinçlendiğim günden itibaren,''Mevlam ne eylerse güzel eyler'' dedim,verdiğine şükrettim.Her gidenle biraz daha büyüdüm,her gelenle sorumluluğum artı.''Ben'' dememeyi,birisinin mutlaka güçlü olup sorunları halletmesi gerektiğini,dik durabilmeyi,inanmayı ve inandığına ikna edebilmeyi,uzattığın yardım elinin aslında sana uzanan el olduğunu,başkalarının acısını dinlemenin kendi acılarını unutturduğunu,birisi için kendi canını feda etmenin gerçekten mümkün olduğunu,nasıl bakarsan öyle göreceğini,konuşarak her sorunun çözülebileceğini,egonun en büyük düşman olduğunu ve bunlar gibi yüzlerce örneği tecrübe ederek öğrendim.. Bu yaşında ''Seni seviyorum'' demeyi öğrenen ve sıkılmadan rahatça söyleyebilen bir evlat sahibi oldum.(Şimdilerde ''Aşkım'' diye hitap ediyor.. ) Sevgi verdim ki sevgi dolu olsun.Sevdiğim bir işte çalışıyorum.''Bunu yapabilirim'' dediğim şeyi yapabileceğimi biliyorum.Yanlış birşey yaptığımı farkedersem,geri dönebilmeyi becerebiliyorum.. Vs. vs. vs.. Bu forumda kime sevdiğimi söylediysem,kime sevgiyle yaklaştıysam bilsin ki bu büyük bir samimiyetledir.Kiminizi çok sevdim,kiminizin üslubunu sevmedim ama bilgisine ve birikimine saygı duydum,kiminizinse hayatımda asla yer bulamayacağınızı farkettim.Beni en sevmeyeniniz bile,yazdığımı merak edip okudu,tıpkı bunu okuduğu gibi.Yukarıda dedim ya:''nasıl bakarsan öyle görürsün''kimisi sevgiyle baktı,kimisi nefretle.Karşımdakinde iyi bir yön arama gayretim boşa çıktığında bende sevmez oldum karşımdakini.İmzamdaki sözü öylesine değil,inanarak ve benimseyerek koydum oraya.. Kısa sözün özü;Sizi sevdim,sizde beni sevdiniz.Şu anda adıma açılmış bir topic var ama ben yarına kadar bekliycem izninizle.(Sardunyam,teşekkür etmedim sanma sakın ha.. )Yarın cevaplarını yazıcam arkadaşlarımın.Bu gece bukadarlık olsun.İşte malum şiir: Yaş otuz beş! yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak, yakarmak nafile bugün, Gözünün yaşına bakmadan gider. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allahım bu çizgili yüz? Ya gözler altındaki mor halkalar? Neden böyle düşman görünürsünüz, Yıllar yılı dost bildiğim aynalar? Zamanla nasıl değişiyor insan! Hangi resmime baksam ben değilim. Nerde o günler, o şevk, o heyecan? Bu güler yüzlü adam ben değilim; Yalandır kaygısız olduğum yalan. Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız; Hatırası bile yabancı gelir. Hayata beraber başladığımız, Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir; Gittikçe artıyor yalnızlığımız. Gökyüzünün başka rengi de varmış! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış. Ayva sarı nar kırmızı sonbahar! Her yıl biraz daha benimsediğim. Ne dönüp duruyor havada kuşlar? Nerden çıktı bu cenaze? ölen kim? Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar? Neylersin ölüm herkesin başında. Uyudun uyanamadın olacak. Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında? Bir namazlık saltanatın olacak, Taht misali o musalla taşında.. Cahit Sıtkı Tarancı Sevgilerimle.. Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 2 Mayıs , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 2 Mayıs , 2007 Bugün eskilere gittim, albümlere baktım... Duygulandım... Babannemi, dedemi düşündüm... Ve babanneciğimi kaybedeli 22 yıl, dedeciğimi kaybedeli 14 yıl olmuş... Ne kadar çabuk geçmiş zaman... Birgün dedim bende ayrılacağım bu dünyadan yıllar geçecek hiç durmadan, çocuklarım düşünecek belki dedim benim gibi... 20 yıl sonra... Yıllar sonra... Bir var ve bir yok olan insanı... Yaşarken dünya var oldu olalı kendisini var sanan, öldüğünde hiç gelmemiş gibi unutulucak olan insanı... ..... o fotoğraf albümleri yok mu..? gülerken ağlatır insanı..bütün yaşanmışlıklar geri teper beynimizde..boyut deşitiriveririz birden..ve insanoğlu sardunyam..bir varmış..bir yokmuş..tıpkı masal gibi..yalnız sende bilirsin bazı masallar vardır..düşmez dillerden..üstünden geçsede asırlar..keşke yaşayabilsek tılsımı bozulmadan hayatı..ve ardımızda yıllar geçse de unutulmayacak güzel bir masal bıraksak... Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 2 Mayıs , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 2 Mayıs , 2007 İşte benimde yazma sıram geldi bu şiiri.Dün,bugün çok uzakken,bugün geçmişim dün gibi.Bir 35 yılı bıraktım arkamda.Asla boşa geçti diyemem ömrüme,toplayabildiğim kadarını koydum heybeme.Akla önem verdim,akla değer verdim,aklı sevdim,akıllı davranmaya özen gösterdim.. Gökyüzünün başka rengi de varmış! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış. demek Dante misali ortasındasın ha.. Tam ortasındayım yağmurun.. Karın,soğuğun ortasındayım.. Nasıl da paylaşıyor insan isterse Nasıl da birmiş meğer hasretler Nasıl da mecburmuşuz Sabretmeye.. sevmeye.. öğrenmeye .. Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 4 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 4 Mayıs , 2007 Kısa sözün özü;Sizi sevdim,sizde beni sevdiniz.Şu anda adıma açılmış bir topic var ama ben yarına kadar bekliycem izninizle.(Sardunyam,teşekkür etmedim sanma sakın ha.. )Yarın cevaplarını yazıcam arkadaşlarımın.Bu gece bukadarlık olsun.İşte malum şiir: senı sevdiğimizi nerden çıkardın acayıp gıcık felan oldum yaniii Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2007 Diloşum, Leylam nerelerdesiniz? Yoksa sizde nostaljimi oldunuz? Her sabah güneş doğarken Yeni bir güne başlarken Nezamanki güzel bir şey görürüm Sensiz içime sinmiyor Gözlerim arıyor seni Benim çocuk sevgilimi Bir ateşki yüreğimi aah aah. Alev alev yakıyor Seni bana vermediler Seni bana vermediler Mutlu olsunlar diyorum Elbet onlarda severler Bazen bir çiçek açarken Bazen bir çocuk gülerken Nezamanki içim taşar sevinçten Sensiz içime sinmiyor Dönüpte baktığım zaman Hatıralar ağlaşıyor Bir yara ki her yanımı aah aah İnce ince sızlatıyor Seni bana vermediler Seni bana vermediler Mutlu olsunlar diyorum Elbet onlarda severler Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 9 Mayıs , 2007 Gönderi tarihi: 9 Mayıs , 2007 yok Sardunya ablacigim esasen nostalji olan taraflarim ve hayat kesitlerim varsa da kendim yani sahsim henuz bugundeyim ama ayni seyi sizin icin soyleyemeyecegim,yoksa siz mi nostalji oldunuz,bulamiyorum ozledim Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.