Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kurandaki çelişkiler


haksöz

Önerilen İletiler

 

Anlaşılan bir de "Çelişki" kavramının tanımını öğretmemiz gerekecek size...

:D :D :D

 

Öyle sırıtacağınıza öğretin bizde aydınlanalım boşig bey. Babam bana,oğlum annenle konuşurken perde arkasından konuş böyle yapman hem senin hemde annenin kalbi için daha temiz olur demiş olsa onun **********.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

[

Bunun sonucunda Şeytan'ın cezası: Sonsuza kadar cehennemde kalmak.

 

Suç ne? İnkar mı? Hayır. Ortak koşmak mı? Hayır. Ne peki? Allah "şu Adam'a secde et " demiş, o da etmemiş. Neden etmemiş? "Secde edersem, Allah'a Şirk koşmuş olurum" diye etmemiş.

 

Saygılar.

 

sevgili brain sizin anlamlandırmanızı beklemek benim için sorun degil lakin anlamak, çelişki olmadıgını anlamak gerekir.

Kitab'ın mesellerinde çelişki yoktur anlatmak istenilen budur, yoksa sizin anlamlandırmanız istenmiyor.

 

Şimdi iblis inkar etmiyor dedik bu mümkünde degildir diye belirtik.

sorunun bam teli iblisin Allah'ın hükmüne karşı kendi bilgisine güvenerek itaatten beri olasıdır. Söz konusu önem arzeden nokta burda şuna secde yada buna secde etmekde degil nihayetinde. Asıl sorun emre karşı gelinmesidir ve her emre karşı duruş ister iblis olsun ister ins olsun istersede cin olsun şirk kapsamına girer, yani hükümde ortak olma demektir. Yani sizin anlayacagınız iblis ortak koşmuştur.

Hadi tüm bunları bir kenara koyalım ve bilgisi olanın da hata işleyebilecegini kabul edelim. İş asıl bundan sonra başlıyor yani iblis eger ki hatadan rucu edip tövbe etseydi Bagışlaması bol olan Rab onuda bagışlardı. Adem mesela yaptıgı hatadan dönmüştür ve tövbe edip nefsine zulum ettigini ikrar etmiştir. İblis işte tövbe etmedigi gibi birde suçu başkasında aramak gibi bir aymazlıga hemde şiddetli bir düşman belleyerek kendisine Adem'i en büyük düşman kabul etmiştir.

Eger ki Kitaba göre konuşacaksak bu böyledir ve kendi içinde çelişki barındırmamaktadır. Bunun ötesinde sorulacak sorulara bu kıssadan alıntı yapılıp verilecek cevaplar zaten sizin gibi düşünenler için anlamsız olacaktır.

Şeytanlaşan iblis kıssasının hikmetini insanlar kendi yaşamlarında ararlarsa bu meseller daha faydalı olur okuyanlar için . Tabi bunun için önce Allah'a, Sonsuz ilmine ve Kudretine inanmaktan başlamak gerekmektedir. Bu ve bunun gibi kıssalar genelde diyorum bir yaratıcıya inananlar nezninde daha önem arzetmektedir.

 

saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kur’an sonsuza dek bir mucizedir. Bu kutsal kitabın ta kendisi kaynağının ilâhi olduğunu ispata kâfidir.(Kont H. De Castri)

 

 

Kur'an da hiçbir mucize yoktur, her şey bir insanın gördüklerini yorumlayabileceği biçimde belirtilmiştir, anlam ve çeviri kargaşasından herşey istenilen anlama çekilebildiği için bir kısım insanlar mucize olarak algılayabilirler. (Tarafsız)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kur'an da hiçbir mucize yoktur, her şey bir insanın gördüklerini yorumlayabileceği biçimde belirtilmiştir, anlam ve çeviri kargaşasından herşey istenilen anlama çekilebildiği için bir kısım insanlar mucize olarak algılayabilirler. (Tarafsız)

 

Yani zaman Kur'an'a göre yaşıyor diyorsunuz.

kesinlikle haklısınız.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Acalim bakalim madem istediniz...

Kendi sahsi fikrime gore insanlar neden tanriya inanir dedim?

---Evreni aciklayamazlar ancak tanriyida kanitliyamazlar...Tanriyi evrenin aynasi yaparlar...

Baktigimiz o gorunmezligi tanrinin ta kendisi sanirlar....

soNRA buda yetmedi bana ,din niye vardir dedim?

---Eger dedim insanlar olumden sonrasini yeni bir hayat olarak almazlarsa,olumden sonrayi

hic bir sekilde yorumluyamazlarsa DELIRIRLER....

Eger biri size deseki bu dunyadan otesi yok,ne dusunurdunuz....

"Olur mu canim cennet cehennem var ya"!!!Orada sevap ve gunahlarin konustugu yer...

Bu olum ve dunya zevkini acikliyor sanirim...

 

Mucizeler ise bellidir....

Inanan kesimin yaptigi tek sey mucizeleri anlatmasi...

Oyle sarilmislar ki mucizelere anneannemin cicekleri gibi....Yapamiyorlar onlarsiz...

 

Ama bu yazdıklarınız o cümlenin izahı değilki..:)

Ki, zaten yanlış şeyler yazmışsın..

Mesela tanrı evrenin aynasıdır diye bir görüş ne inananlarda nede bir başka "izm" lerde yoktur..

Tersini söylerseniz olabilir..

Evren tanrının aynası derseniz eksik olmakla birlikte birazcık kıyısına köşesine dokunur konunun..

Everen tanrının sıfatlarının zılleri yada senin anlayacağın tabirle aks'i yada tecellisi denilebilir..

Bu inanç şeklide tartışılmaktadır..

Neyse...

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evren tanrının aynası derseniz eksik olmakla birlikte birazcık kıyısına köşesine dokunur konunun..

Everen tanrının sıfatlarının zılleri yada senin anlayacağın tabirle aks'i yada tecellisi denilebilir..

Bu inanç şeklide tartışılmaktadır..

Neyse...

 

xlark tades

 

seninden belirttiğin gibi, bir belirsizlik hakim

 

herşey tartışılabiliyor

 

çünkü ortada inanç var ve her insanın inancı birbirini tutmayabiliyor

 

bir de üstüne Kur'an-ın anlam kargaşasından dolayı herkes farklı algılayınca belirsizlik iyice artıyor

 

işin için çıkmak için şöyle deniyor

 

"ben böyle olduğuna inanıyorum".

 

e ne oldu şimdi kim ne anladı ! hani gerçekler ?

 

hiçbiri yok sadece inanç var, onlarında doğru olduğu yada hangisinin doğru olduğu belli değil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

e ne oldu şimdi kim ne anladı ! hani gerçekler ?

Sevgili tarafsız..

Olayı kişisel bazda yada boyutta ele almıyorum..

Tamam farklı görüşler var fakat, kişisel farklı görüşler beni pek bağlamıyor..

Ehlisünnet ekolü, cebriye ekolü, hariciye ekolü gibi ekoller boyutunda takip ediyorum..

Benim inancım ehlisünnet inancıdır..

Peygamber efendimizden sonra devam eden tabiin ve tebaüttabiin ve sonraki büyük alimlerin naklettiği bilgiler benim için daha sağlam ve daha tutarlıdır..

Çünkü onlar ilme en yakın, yani peygamber efendimize zaman olarak daha yıkın onlardı..

Kulaktan kulağa oynamaktansa, büyüklerin kendi kitaplarından okumayı, öğrenmeyi yeğliyorum..

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili tarafsız..

Olayı kişisel bazda yada boyutta ele almıyorum..

Tamam farklı görüşler var fakat, kişisel farklı görüşler beni pek bağlamıyor..

 

xlark tades

 

farklı görüşler, kendi kendine ortaya çıkmıyor, o farklı görüşlerde bir çok alimden, bilim adamından, büyük güvenilir kitaplarından, çok güvenilir bilim adamı ve profesörlerden ve buna benzer bir çok olgudan çıkıyor.

 

Olayın kişisel görüşü sadece kendimizi ilgilendiriyor orası doğru, ama bununla sınırlı değil, yani seninle aynı türden.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

farklı görüşler, kendi kendine ortaya çıkmıyor, o farklı görüşlerde bir çok alimden, bilim adamından, büyük güvenilir kitaplarından, çok güvenilir bilim adamı ve profesörlerden ve buna benzer bir çok olgudan çıkıyor

 

Evet bende bunu söylüyorum..

Kısacası daha akademik ve toplumun yada döneminin alimlerinin ittifakla bilgisine ve kişiliğie güvendiği kimseleri baz alıyorum..

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bravo pantea

 

slm arkadaslar, yanda da yazildigi gibi caylak biriyim ( forum konusunda tabi : )) bu nedenle ileti sorunu yasarsam bir mudder kusura bakmayin..

ben bu bolumun buyuk kismini okudum.. bir musluman olarak haksoz adindaki sahsin yazilarina kaliteli bir cevap verilemeyisini musahede ettim.. belki de cevap verilmesi gerekmiyor, bundan emin degilim. ama sundan eminim ki, gerekli ve yeterli cevabi veremiycegi kesin belli olan ve sorular hakkinda arastirma yapmadan yazan arkadaslar inanclarina zarar getirecegi aciktir..

hasıslı, cevap yazmak için yazmasak daha iyi olur.. etkili ve yerinde açılım yapabilecek arkadaslar yazarsa daha faydalı olur kanaatindeyim.. çünki azıcık dini bilgimle şunu görebiliyorum kiç haksöz basitce çürütülecek biri değil.. buna mukabil bazı arkadaşların malum dini sitelerden kopyala yapıştır metoduyla uzun uzun yorum ve yazıları eklemesi ise beni hem üzdü hemde düşündürdü.. zira inancı hakkında birili laf edemiyenlerin transfer fikir ya da yorumlarla taklidden kurtulmaları mümkün değil..

 

saygılarımla..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

slm arkadaslar, yanda da yazildigi gibi caylak biriyim ( forum konusunda tabi : )) bu nedenle ileti sorunu yasarsam bir mudder kusura bakmayin..

ben bu bolumun buyuk kismini okudum.. bir musluman olarak haksoz adindaki sahsin yazilarina kaliteli bir cevap verilemeyisini musahede ettim.. belki de cevap verilmesi gerekmiyor, bundan emin degilim. ama sundan eminim ki, gerekli ve yeterli cevabi veremiycegi kesin belli olan ve sorular hakkinda arastirma yapmadan yazan arkadaslar inanclarina zarar getirecegi aciktir..

hasıslı, cevap yazmak için yazmasak daha iyi olur.. etkili ve yerinde açılım yapabilecek arkadaslar yazarsa daha faydalı olur kanaatindeyim.. çünki azıcık dini bilgimle şunu görebiliyorum kiç haksöz basitce çürütülecek biri değil.. buna mukabil bazı arkadaşların malum dini sitelerden kopyala yapıştır metoduyla uzun uzun yorum ve yazıları eklemesi ise beni hem üzdü hemde düşündürdü.. zira inancı hakkında birili laf edemiyenlerin transfer fikir ya da yorumlarla taklidden kurtulmaları mümkün değil..

 

saygılarımla..

 

 

bişiler yazacaksanız yazın

 

burda herkes az çok okuyup yazabiliyor.

 

dimi yani

:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

slm arkadaslar, yanda da yazildigi gibi caylak biriyim ( forum konusunda tabi : )) bu nedenle ileti sorunu yasarsam bir mudder kusura bakmayin..

ben bu bolumun buyuk kismini okudum.. bir musluman olarak haksoz adindaki sahsin yazilarina kaliteli bir cevap verilemeyisini musahede ettim.. belki de cevap verilmesi gerekmiyor, bundan emin degilim. ama sundan eminim ki, gerekli ve yeterli cevabi veremiycegi kesin belli olan ve sorular hakkinda arastirma yapmadan yazan arkadaslar inanclarina zarar getirecegi aciktir..

hasıslı, cevap yazmak için yazmasak daha iyi olur.. etkili ve yerinde açılım yapabilecek arkadaslar yazarsa daha faydalı olur kanaatindeyim.. çünki azıcık dini bilgimle şunu görebiliyorum kiç haksöz basitce çürütülecek biri değil.. buna mukabil bazı arkadaşların malum dini sitelerden kopyala yapıştır metoduyla uzun uzun yorum ve yazıları eklemesi ise beni hem üzdü hemde düşündürdü.. zira inancı hakkında birili laf edemiyenlerin transfer fikir ya da yorumlarla taklidden kurtulmaları mümkün değil..

 

saygılarımla..

 

İlk defa bir müslümandan objektif bakış açısı sergilendi.Sayın kelepir antika; sizi bu tutumunuzdan dolayı tebrik ediyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
Evet katakutanın bahsedilen listesini herkes bir gözden geçirsin, her bir ayete uzun uzun cevaplar verip vermediğimizi görsünler..

Yukardaki 4 maddeye gelince..

Yukarda hangi ayetin çeliştiğini söylüyorsun, ben herhangi bir ayet göremiyorum..

Çelişkili bir ayet getirebilirmisiniz demiştim sayın Brain..

Birde benden alıntıladığın koyu renkli yazıların gerisi nerede..

Ve ayrıca diğer topicte seni bekliyorum..

Gayet bilimsel tartışacağız..

Tatilede yazın giderim ok..

 

Saygılar..

 

Zilzal

 

1- Yer o yaman sarsıntı ile sarsıldığı,

 

2- Yer, içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarı attığı,

 

3- Ve insan: "Ona ne oluyor?" dediği zaman.

 

4,5- O gün yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır.

 

6- O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır.

 

7- Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir.

 

8-Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir.

 

Bazı müslümanlar zerre miktari iyiliğin dünyada karşılığı verilir dedi.Oysaki surede görüldüğü gibi dünyadandan fian değil ahiret hayatından bahsediyor.Sedat bey siz ise burda mükafat veya ceza diye bir anlam yok,sadece amelleri kendilerine gösterilecekmiş dediniz.Karşılığı olmadıktan sonra (ceza veye mükafat) amelleri göstermenin ne anlamı kalırki?

 

 

 

Kehf 105

 

105- İşte onlar, Rabblerinin âyetlerini ve O'nun huzuruna çıkacaklarını inkâr etmişlerdir de bu yüzden iyilik altında yaptıkları bütün amelleri boşa gitmiştir. Artık kıyamet günü onlar için hiçbir ölçü tutturmayız

Karia

 

1,2,3- Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?

 

4- O gün insanlar yayılmış pervaneler gibi olurlar.

 

5- Dağlar atılmış renkli yünler gibi olur.

 

6,7- O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.

 

8,9- Kimin tartıları hafif gelirse, onun anası da (varacağı yer, sığınacağı durağı) hâviye (uçurum)dır.

 

10- O uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?

 

11-O, kızgın bir ateştir.

 

Kehf 105 e göre zaten inarcılara sorgu sual yok,kafadan direk yallah cehenneme postalanacaklar.Bu duruma göre karia suresinde amelleri tartılacak olan müslümanlar olması gerekiyor.

 

Mesela adamın birinin % 60 kötülükleri var ve % 40 iyilikleri.Fakat iyilikleri hafif kaldığı için müslümanda cehenneme gidecek.

 

Bu nasıl adalet ki müslümanla kafirler aynı cezayı görüyor.Şimdi muhtemelen gelecek itirazlara cevap verelim.

 

cehenneme giden müslüman cezası kadar yanacak sonra cennete gidecek burda bir sorun yok.

 

Hayır efendim,kurana göre cehennemden cennete transfer diye bir şey yok,kuran bu anlayışı yahudilerin hurafesi diye anlatır.

 

Bakara

 

80- Bir de dediler ki: "Bize sayılı birkaç günden başka asla ateş azabı dokunmaz". De ki; "Siz Allah'dan bir ahit mi aldınız? Böyle ise Allah sözünden dönmez. Yoksa siz Allah'a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?"

 

81- Evet kim bir günah işlemiş de kendi günahı kendisini her yandan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.

 

82- İman edip salih ameller işleyenler, işte öyleleri de cennet ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.

 

 

Aliimran 23- Görmüyor musun, o kendilerine kitaptan bir nasip verilmiş olanlar, aralarında hüküm vermek için Allah'ın kitabına davet olunuyorlar da, sonra içlerinden bir kısmı yüz çevirerek dönüp gidiyorlar.

 

24- Bunun sebebi, onların "belli günlerden başka bize asla ateş azabı dokunmaz" demeleridir. Uydurageldikleri yalanlar dinlerinde kendilerini aldatmaktadır.

 

Evet sayın sedat bey,bunlar benim yorumum.Şimdi sizden, karia,zilzal ve kehf 105i birbirleri ile çeliştirmeden nasıl bağdaştırdığınızın cevabını bekliyorum

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Zilzal

 

1- Yer o yaman sarsıntı ile sarsıldığı,

 

2- Yer, içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarı attığı,

 

3- Ve insan: "Ona ne oluyor?" dediği zaman.

 

4,5- O gün yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır.

 

6- O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır.

 

7- Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir.

 

8-Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir

 

Bu ayetlerde anlatılmak istenen insanın yaptıklarıyla yüz yüze görüşmesidir. İnsanlara sırf yaptıkları işlerin en ufak detayına kadar gösterilmesi ve yüzyüze gelmesi, çok dehşetli ve akıllara durgunluk verecek bir sahne.Çok hassas ince bir hesaba çekilme, dehşetengiz degil mi? ''gelin bakalım yaptıgınız amelleri görün bakalım '' denmesi, vicdanımızda bile bazı yaptıgımız şeylerden kaçmak isterken dünyada, nereye bu kaçış !!!!

İnsan iyilik olsun kötülük olsun yaptıgı hiç bir işi küçük görmemelidir. '' Bu küçüktür hesap ve tartıya gelmez '' dememelidir. Vicdanı yaptıgı her ameli karşısında tir tir titremelidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Zilzal

 

1- Yer o yaman sarsıntı ile sarsıldığı,

 

2- Yer, içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarı attığı,

 

3- Ve insan: "Ona ne oluyor?" dediği zaman.

 

4,5- O gün yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır.

 

6- O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır.

 

7- Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir.

 

8-Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir

 

Bu ayetlerde anlatılmak istenen insanın yaptıklarıyla yüz yüze görüşmesidir. İnsanlara sırf yaptıkları işlerin en ufak detayına kadar gösterilmesi ve yüzyüze gelmesi, çok dehşetli ve akıllara durgunluk verecek bir sahne.Çok hassas ince bir hesaba çekilme, dehşetengiz degil mi? ''gelin bakalım yaptıgınız amelleri görün bakalım '' denmesi, vicdanımızda bile bazı yaptıgımız şeylerden kaçmak isterken dünyada, nereye bu kaçış !!!!

İnsan iyilik olsun kötülük olsun yaptıgı hiç bir işi küçük görmemelidir. '' Bu küçüktür hesap ve tartıya gelmez '' dememelidir. Vicdanı yaptıgı her ameli karşısında tir tir titremelidir.

 

Enes bey, madem araya girdiniz çelişki yaratmadan aşağıdaki ayetlerle bağlantısını da anlatsaydınızya

 

Kehf 105

 

105- İşte onlar, Rabblerinin âyetlerini ve O'nun huzuruna çıkacaklarını inkâr etmişlerdir de bu yüzden iyilik altında yaptıkları bütün amelleri boşa gitmiştir. Artık kıyamet günü onlar için hiçbir ölçü tutturmayız

 

 

Karia

 

1,2,3- Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?

 

4- O gün insanlar yayılmış pervaneler gibi olurlar.

 

5- Dağlar atılmış renkli yünler gibi olur.

 

6,7- O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.

 

8,9- Kimin tartıları hafif gelirse, onun anası da (varacağı yer, sığınacağı durağı) hâviye (uçurum)dır.

 

10- O uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?

 

11-O, kızgın bir ateştir.

 

 

Müminun

 

102- Böylece kimlerin tartıları ağır basarsa, işte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.

 

103- Kimlerin de tartıları hafif gelirse, artık bunlar da kendilerine yazık etmişlerdir; (çünkü onlar) ebedî cehennemdedirler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:clover: arkadaşlar

Kainat için “kitab-ı kebîr”, “büyük kitap” denmiştir. Kur’ân-ı Kerim’in, Kitab-ı Kebir olan kâinatı hem okuduğu hem de imanlılarına öğrettiği ifade edilmiştir. Kur’an hem hidayet, hem de ilim rehberidir. Kur’an’ın öğütlediği tarzda yapılan tefekkür ruhlara gıda, canlara safâdır. Yüce Yaratıcı’nın kudret, azamet ve hikmetlerinin bilinmesi namına varlıkta cereyan eden birçok olaya bazen açıkça bazen de işaretler ve ipuçları halinde teması söz konusudur ki, bunların birkaçını şöyle sıralayabiliriz:

 

“Allah kimin hidayetini murad ederse, onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse onun göğsünü göğe çıkıyormuş gibi dar ve tıkanık yapar..” (En’am, 6/125) Bu ayetle Kur’ân şu gerçeği dile getirmektedir: İnsan yükseğe çıktıkça basınç düşer ve nefes alması zorlaşır. Şöyle ki, her yüz metre yükseldikçe hava basıncı bir derece düşmektedir. Bu yüksekliğin yirmi bin metreyi geçmesi durumunda ise, özel cihazlar olmadıkça insan nefes alamaz ve ölür.

 

“Rüzgârları aşılayıcı olarak gönderip gökten su indirdik, böylece sizi suladık. (Yoksa) siz suyu depo edemezdiniz.” (Hıcr, 15/22) Bu ayet de, henüz yirminci yüzyılda anlaşılan ilmi bir gerçeğin Kur’ân tarafından asırlar önce ifade edildiğinin bir göstergesidir. Rüzgârlar su buharından meydana gelen bulutları birbirine çarpıştırır. Bu çarpışmada bulutlarda pozitif-negatif elektron geçişmesi olur, şimşek meydana gelir. Rüzgârlar bulutları sıkıştırarak yere yağmuru aşılar. Aynı zamanda rüzgârlar, bitkiler üzerinden eserken, erkek tohumları dişi tohumlar üzerine kondurmak suretiyle onları aşılar. Böylece bitkilerde döllenmeye yardım eder.

 

Yine bu ayet gökten inen yağmur sularının yerin dibinde depo edildiğini ve böylece oradan çeşmeler ve kuyular açmak suretiyle canlıların sulanabileceğini anlatmaktadır.

 

“Her şeyi çift yarattık” (Zariyat, 51/49); “Her tür eksiklikten uzak olan Allah, yerin bitirdiklerinden, nefislerinden ve daha bilmedikleri nice şeylerden bütün çiftleri yaratmıştır.” (Yasin, 36/36) İlim adamlarının kısa bir zaman önce keşfettiği bir hususu Kur’ân asırlar öncesinden haber vermiştir. Bugün çok iyi bilinmektedir ki, insanlar nasıl çiftse, diğer canlılar da öyle çifttir. Hatta her şeyin asıl maddesi olan atomlar da çifttir. Onların bir kısmı artı, bir kısmı eksi yüklüdür. Ayrıca her şeyde cazibe (çekme) ve dafia (itme) olmak yönüyle de bu ikilik değişik bir şekilde kendini göstermektedir. İkinci ayette ise, o günün insanının müşahedesine arz edilen tablonun dışında, o devre göre bilinmeyen bir kısım şeylerden de bahsedilerek ‘daha sizin bilmediğiniz şeyleri de çift yarattı’ deniyor.

 

“Göğü biz çok sağlam bir şekilde bina ettik, onu genişleten biziz.” (Zariyat, 51/47) Bu ayette, ilim mahfillerinde ağırlığını devam ettiren ‘mekân genişlemesi’ bin dört yüz küsur sene evvel Kur’ân’da söz konusu edilmektedir.

 

“Güneş de kendi ekseni etrafında bir vakte kadar hareket eder.” (Yasin, 36) Kur’ân asırlar önce, eski kozmolojiye rağmen, Güneş’in sabit olmadığını ve kendi ekseninde hareket ettiğini bildirmiştir.

 

“Sen dağları görür de onları hareketsiz sanırsın, oysaki onlar bulutlar gibi yüzer geçer.” (Neml, 27/88) Yine Kur’ân-ı Kerim, dünyaya ait parçalar olan dağlara dikkat çekmek suretiyle arzın hareket ettiğine işaret etmiştir. Görüldüğü gibi, kâinat kitabının bir tercümesi olan Kur’ân’da -en mükerrem bir varlık olarak kâinata gerçek değerini kazandıran- insanla alâkalı ilmî meseleler ve gerçekler de ihmal edilmeyip, önem ve mahiyetlerine göre yerini almıştır

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1,2,3- Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?

 

4- O gün insanlar yayılmış pervaneler gibi olurlar.

 

5- Dağlar atılmış renkli yünler gibi olur.

 

6,7- O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.

 

8,9- Kimin tartıları hafif gelirse, onun anası da (varacağı yer, sığınacağı durağı) hâviye (uçurum)dır.

 

10- O uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?

 

11-O, kızgın bir ateştir.

 

İnsanların eylem ve davranışlarına taktir edilecek ceza veya mükafatta tam bir adaletin geçerli olcagı manasında mecazi bir anlatım mevcuddur bu ayetlerde. Ahiret sahneleri, kurtulan ve hüsrana ugrayacak insanların başına gelecek olayları dünya hayatındaki bazı vasıflarla anlatmıştır Kur'an, burdaki ayetlerin temsil ve takrip kabilinden söylendigi açıktır. İnsanlara hak ve adalete göre yaptıkları işlerin karşılıgı verilecegi üstü kapalı biçimde anlatılmıştır.

 

Yoksa dagların atılmış yün gibi olması kimseyi korkutmaz düz mantık açısından degil mi?....aslında insanlara anlayacagı bir dille hakikatlerini sunuyor Kur'an.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

75. ŞİMDİ, onların tebliğ ettiğiniz şeye inanacaklarını bekliyor musunuz?Aksine, birçoğu Allah'ın kelâmını dinler ama onu anladıktan sonra bile bile çarpıtırlar. .......

 

Burada Müslümanlara hitap edilmektedir. İslam'ın ilk döneminde özellikle o zamanlar çok sayıda Yahudinin yaşadığı Medine'ye hicretten sonra Müslümanlar, Yahudilerin, tevhidî inançlarından dolayı Kur'an mesajına ilk koşacaklar arasında bulunacaklarını bekliyorlardı. Bu, hayal kırıklığı ile sonuçlanan bir beklenti oldu. Çünkü Yahudiler, kendi dinlerini sadece İsrailoğullarına adanmış bir çeşit ulusal miras olarak kabul ediyorlar ve yeni bir vahyin gereğine -veya olabilirliğine- inanmıyorlardı.

 

76.Nitekim, imana ermiş olanlarla buluştuklarında, "[sizin inandığınız gibi] inanıyoruz!" derler; ama birbirleriyle başbaşa kaldıklarında, "Rabbinizin kelâmını size karşı koz olarak kullansınlar diye mi Allah'ın size açıkladığı şeyleri onlara haber veriyorsunuz? Aklınızı başınıza toplamayacak mısınız?" derler.

 

77. Bilmezler mi ki Allah, açığa vurdukları şeylerden de, gizlediklerinden de haberdardır?

 

78. Onlar arasında ilahî kelâmın gerçek bilgisine sahip olmayan, kitap ile ilgisiz insanlar var; [ki bunlar] sadece birtakım kuruntular[a tâbi olurlar] ve zanna dayanırlar. ......

 

Burada söz konusu Tevrat'ın.

 

79. O halde, yazıklar olsun onlara ki, kendi elleriyle, ilahî kelâm[dan olduğunu iddia ettikleri hususlar]ı kaydettikten sonra, az bir kazanç elde etmek için, "Bu Allah'tandır!" derler. (Böyle diyerek) kendi elleriyle kaydettiklerinden ötürü yazıklar olsan onlara! Ve yine bütün o kazandıklarından ötürü yazıklar olsun böylelerine!.....

 

Burada Kitâb-ı Mukaddes'in metnini tahrif etmekten ve böylece onların cahil izleyicilerini yanıltmaktan sorumlu tutulan alimler kasdedilmektedir. "Az kazanç", onların sözde "seçilmiş toplum" olarak kapıldıkları üstünlük duygusudur.

 

80. Ve onlar: "Ateş, bize birkaç günden fazla dokunmaz" derler. De ki [onlara]: "Allah'tan bir söz mü aldınız -çünkü Allah hiçbir zaman sözünden caymaz- yoksa asla bilemeyeceğiniz bir şeyi mi Allah'a isnad ediyorsunuz?".....

 

Yaygın Yahudi inancına göre, İsrailoğulları'ndan günahkarlar bile öteki dünyada sadece çok sınırlı bir ceza görecekler ve "seçilmiş toplum"a mensup olmaları sebebiyle cezaları çabucak kaldırılacaktır: Bu, Kur'an'ın reddettiği bir inançtır.

 

 

81. Evet! işte [böylesine] büyük bir kötülük işleyen ve [bunun] günahıyla çepeçevre kuşatılan kimseler var ya, işte böyleleridir içinde kalmak üzere ateşe mahkum olanlar!

 

82. İmana ermiş olup doğru ve yararlı işler yapanlara gelince, sürekli içinde kalmak üzere cenneti hak edenler de işte bunlardır. (BAKARA SÜRESİ).....

 

 

Ayetler de geçen yahudilerin her şart altında cennete gideceklerini sanmalarını, onların zannı oldugunu açık şekilde gösteriyor. Bu onların İslama tabi olmamaları karşısında hezeyanlarıdır...

Ayetler baglamlarından koparılmamalıdır...degil mi ???

 

Zilal ne diyor, Karia ne diyor, Bakara ayetleri ne anlatıyor şimdi daha iyi bakmak lazım.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayetler de geçen yahudilerin her şart altında cennete gideceklerini sanmalarını, onların zannı oldugunu açık şekilde gösteriyor. Bu onların İslama tabi olmamaları karşısında hezeyanlarıdır...

Ayetler baglamlarından koparılmamalıdır...degil mi ???

Zilal ne diyor, Karia ne diyor, Bakara ayetleri ne anlatıyor şimdi daha iyi bakmak lazım.

 

 

 

 

Bir kere daha sorulan soruya verecek cevap bulamadığı için bir müslümanın nasıl yanlışa düştüğünü gördük

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.