ÜLKE GELECEĞİMİZ KUTSAL KİTAP'TA DEĞİLDİR... (Yıllardır Ülkemiz insanlarını KADERCİLİK,TEVEKKÜL,BOYUN EĞME,RIZA GÖSTERME gibi mistik değer aşılan...)

[Φ DİPNOT]

.

.

Gerçekleri ve doğruları sadece kutsal kitaplarda arayan, sorunların çözümünü göklerden bekleyen bir siyasal yönetim, ilerlemeyi gerçekleştirip çağdaş uygarlığı yakalayabilir mi, ve sizce bu mümkün müdür?..

 

''Takdir-i ilahi...''

 

''Her şey Allah'tan...''

 

''Kem gözler kıskandı, nazar değdi...''

 

Sevgili arkadaşlar ''Bizi yanlış yola sevkeden habisler, çok kere din perdesine bürünmüşlerdir. Tarihimizi okuyunuz, görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep bu din kisvesi altındaki küfür ve melanetten gelmiştir.''

 

Bunlar yıllardır;

kadercilik,

tevekkül,

boyun eğme,

rıza gösterme gibi mistik değerleri aşıladılar.

 

Atatürk 'ün deyişi ile ''Din daima siyaset aracı, menfaat aracı, istibdat aracı yapıldı. Bu hal Osmanlı tarihinde böyle idi, Abbasiler, Emeviler zamanında böyle idi.''

 

Bunun sonucunda Batı'da Kopernik 'ler, Eistein 'ler, Darwin 'ler topluma yön verip ışık saçarken bizde Derviş Vahdeti 'ler, Said Nursi 'ler, Fethullah Gülen 'ler pıtrak gibi çoğalıp, politikacılarla birlikte ülkemizi karanlığa gömdüler...

 

Ne dersiniz haksızmıyım sevgili arkadaşlarım...

Emperyalist devletler Ülkemizin bölünme çığıkları hertaraftan duyulurken, Din devleti özlemleri bu ülke için ne anlam taşıyor ki kimsenin dininden şüphesi yıllardır olmadıydı bu güzelim vatanda..

Neler değişiyor ve bizi Emperyalizme karşı mükemmel ve inanılmaz bir savaş vererek kurtaran yol gösterici MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'e sıkıca sarılmak varken...

Çözümü derviş Vahdeti'lerde, Said Nursi'lerde, Amerikan kucağında büyütülen Fethullah Gülenler'lerdemi bulacağız/bulmalıyız...

Ne dersiniz karar sizlerle birlikte gelecekte oluşacak Türkiye'de bunun altında bir bir bizlerin imzası olacak...

Lütfen biraz anlayış, Lütfen biraz öngörü, lütfen biraz farkındalık, lütfen biraz duyarlılık...

 

İlgi gösterme gereği duyan ve en azından dikkatlice okuyan tüm dostalara yürekten sevgiler...

.

.

[Φ grejuva]

evet katılıyorum.

 

şimdiden görür gibiyim yazılacakları...

 

bari fettullah gülen demeseydin

[Φ jhonywalker]

Batılı emperyalist dewletler dediğin ülkelerin esas aldığı temellerine baktığımız zaman bilakis Dini İnanişlarını görmemek için bakarkör olmak gerek.

 

Eistein izafiyet Kanunu en bilindik kitabıdır ama bilinmeyen bir yönüde bu bilim adamının YAhudilik ve TAsavvuf adlı eseridir Ki bunu bazı çevreler görmezden gelir..(her ne hikmetse)

İnanç olmadan Bilim olmaz..

 

Batılı Bilim adamlarını yazacagına Osmanlı zamanındaki müslüman ilim adamlarından örnek verse idin..

 

mesela İbni sina avrupada yıllarca kitapları okunmuştur..

Bir Lokman hekim..

Bir Ömer Hayyam Binom formülünü bulmuştur..

Bir ALi kuşçu,Farabi,,fuzuli örnekler çoğaltılabilir..

 

Buda demek oluyor ki biz ne kadar dinimizden uzaklaştıkça Bizim topraklarımızda ki Bilim adamlarının da nesli tükenmiştir..

 

Bana Cumhuriyet devriminden bu yana Kaç tane bilim adamımız var bir sayabilirmisin??

 

Kurulan Hiç bir islam devletinde gelecegi Kutsal kitaplarda ve göklerde aramamiştir..

 

Kuran bir rehberdir ve İnsanın nasıl yaşamasını gösteren bir klavuz diyelim..

 

peki ne diyelim...

 

Takdir_i Demokrasi..

 

her Ş Cumhuriyetten..

 

Bu şekilde olur mu böle söylemler ahmakların işidir..

 

Kadercilik boyun eğme Mistik değerlerin islamda yeri yoktur...

Bunu dili güzel Muhammed en güzel şekilde özetlemiştir..

 

ŞöleKi: İki günü eşit olan bizden değildir demiş..

 

Ülkemizi karanlığa gömenler tarikatçi değilim ama maalesef tarikatlar değildir..

YAnliş Politikalar peşinde koşan siyasilerdir..

 

İnsanlara sandıkta ''OY'' gözüyle bakarsa bu siyasiler gelecegimiz nokta budur işte..

[Φ DİPNOT]

Bana Cumhuriyet devriminden bu yana Kaç tane bilim adamımız var bir sayabilirmisin??

 

Tabiki memnuniyetle...

 

1900 Sonrası Türk Bilimadamları

 

Ayşe Erzan - (Fizik)

Ali Rıza Berkem - (Kimya)

Jale İnan - (Arkeoloji)

Gazi Yaşargil - (Tıp)

Semahat Geldiay - (Zooloji)

Mustafa İlhan - (Tp)

Cahit Arf - (Matematik)

Mehmet Erbudak - (Fizik)

Fikret Kargı - (Kimya)

Cavit Erginsoy - (Fizik)

Refik Kortan - (Fizik)

Atilla Ertan - (Tıp)

Sevim Ercan - (Tıp)

Erhan Çınlar - (Matematik)

Ziya Akçasu - (Mühendislik)

Selman Akbulut - (Matematik)

Rüştü Kazım Türker - (Farmakoloji)

Alaeddin Akçasu - (Farmakoloji)

Gündüz İkeda - (Matematik)

Sırrı Erinç - (Yerbilim)

Nimet Tahsin Özgüç - (Arkeoloji)

Sedat Alp - (Hititoloji)

İhsan Ketin - (Yerbilim)

Refik Fenmen - (Mühendislik)

Paris Pişmiş - (Gökbilim)

Remziye Hisar - (Kimya)

Kamile Şevket Mutlu - (Tıp)

Asım Orhan Barut - (Fizik)

Muzaffer Aksoy - (Tıp)

Temel Çokoloz - (Kimya)

M. Orhan Öztürk (Psikiyatri)

Dilhan Eryurt (Gökbilim)

Halet Çambel (Arkeoloji)

Halil İnalcık (Tarih)

Bahattin Baysal (Kimya)

Ekrem Akurgal (Arkeoloji)

Ata Nutku (Mühendis-Gemi Yapımı)

Mübeccel B. Kıray (Sosyoloji)

Semavi Eyice (Sanat Tarihi)

M. Orhan Öztürk (Psikiyatri)

Tevfik Karabağ (Böcekbilim)

Feza Gürsey (Fizik)

İhsan Ketin (Yerbilim)

Cahit Arf (Matematik)

Mustafa İnan (Mühendislik)

Mustafa İnan

Prof. Dr. Osman Tosun (Ziraat-Genetik)

Ahmet Topkaya (Diş Hekimliği)

Baltacıoğlu (Yazınbilim)

Cavit Erginsoy (Fizik)

Oktay Sinanoğlu (Kimya)

[Φ ŞİRİNCİK]

Aslında din kavramının teknolojık gelişimler ışığında irdelenip gerektiği yere oturtulması gerekirken her nedense birden parlatılmasının arkasındaki masum olmayan beklentileri bilmek gerekir.İnanılmaz hızlarda yol alan gelişmelerin insan konforuna etkisi,bireysel yanlızlıkları,toplumsal ahenksizlikleri,inanç karmaşalarını arttırdı.Çok hızlı bir tüketim ordusu yaratarak,bireysel şaşkınlıklardan gerekli karları maksimize etmenin tekniklerini üreten uluslarası sermaye,elbetteki bu hıza ayak uyduramayan üçüncü dünya ülkelerindeki halkların günden güne iktisadi olarak çökeceklerini siyasal ve etiksel olarakda çözüleceklerini zaten biliyordu.

Her etkinin bir tepki yaratacağını önceden sezinleyen yüksek IQ sahibi beyinler,bu uluslararası sosyal problemin söndürülmesi için dine ihtiyacın olduğunu hemen buldular.Tevazuu-affedilebilirlik-sükunet kavramları ile kitleleri etkileme kaabiliyetine sahip dinler,bu buhranın çözümü göründüler.

Bir müddet bunların parlatılması gerekiyordu.

Sadece bu silah geri tepti işte bunu hesap edemediler.

Hiçbir kutsal kitapta tanrı insanları yönetmez.

O sadece bireyi yanlış şeyler yapmak konusunda uyarır.

Ama zamanımızda bu şekil değiştirerek siyasal bir güce ulaşmıştır.

[Φ gugukcuk]

Batılı emperyalist dewletler dediğin ülkelerin esas aldığı temellerine baktığımız zaman bilakis Dini İnanişlarını görmemek için bakarkör olmak gerek.

 

Eistein izafiyet Kanunu en bilindik kitabıdır ama bilinmeyen bir yönüde bu bilim adamının YAhudilik ve TAsavvuf adlı eseridir Ki bunu bazı çevreler görmezden gelir..(her ne hikmetse)

İnanç olmadan Bilim olmaz..

 

Batılı Bilim adamlarını yazacagına Osmanlı zamanındaki müslüman ilim adamlarından örnek verse idin..

 

mesela İbni sina avrupada yıllarca kitapları okunmuştur..

Bir Lokman hekim..

Bir Ömer Hayyam Binom formülünü bulmuştur..

Bir ALi kuşçu,Farabi,,fuzuli örnekler çoğaltılabilir..

 

Buda demek oluyor ki biz ne kadar dinimizden uzaklaştıkça Bizim topraklarımızda ki Bilim adamlarının da nesli tükenmiştir..

 

Bana Cumhuriyet devriminden bu yana Kaç tane bilim adamımız var bir sayabilirmisin??

 

Kurulan Hiç bir islam devletinde gelecegi Kutsal kitaplarda ve göklerde aramamiştir..

 

Kuran bir rehberdir ve İnsanın nasıl yaşamasını gösteren bir klavuz diyelim..

 

peki ne diyelim...

 

Takdir_i Demokrasi..

 

her Ş Cumhuriyetten..

 

Bu şekilde olur mu böle söylemler ahmakların işidir..

 

Kadercilik boyun eğme Mistik değerlerin islamda yeri yoktur...

Bunu dili güzel Muhammed en güzel şekilde özetlemiştir..

 

ŞöleKi: İki günü eşit olan bizden değildir demiş..

 

Ülkemizi karanlığa gömenler tarikatçi değilim ama maalesef tarikatlar değildir..

YAnliş Politikalar peşinde koşan siyasilerdir..

 

İnsanlara sandıkta ''OY'' gözüyle bakarsa bu siyasiler gelecegimiz nokta budur işte..

 

İslam ile bilimi öyle güzel bağdaştırmışsın ki ağzım bir karış açık kaldı.İki günü aynı geçen geçen bizden degildir'in felsefedeki yeri "iki gün aynı ise biri kaybedilmiş gündür" sevgili johnwalker

Nasılda herşeyi değiştirebiliyorsunuz anlamış değilim.

Kadercilik boyun eğme mistik değerlerin islamda yeri yoktur diyorsun.

Hadi canım sendeeee böyle bir islam var ise sen beni hemen müridlerinin başına yaz.

İslamın içine koyduğun Ömer HAYYAM özellikle çok sevdiğim bir şairdir

"Bir elimde Kuran

Bir elimde şarab

Yarab

Hangisi Hakikat"

İnançlar bir meyve değildir ve istediklerini toplayıp mikserden geçiremezsin

Galileo,newton da hristiyanlığın en kesif olduğu dönemde yaşamışlardı bunları hristiyanlık döneminin bilim adamı olarak görmek gerçeğin inkarıdır.

Çokkk okumak gerekir çokkk.Aslında bizi Bu okumadan yorumlar yapmak getirdi ya bu hallere

(inançlarına saygım var ama islami bir çizgide yol alan bir arkadaşımıza viski markası nick'i hiç yakışmamış)

sevgilerimle

[Misafir bilimselci]

.....................

 

ŞöleKi: İki günü eşit olan bizden değildir demiş..

.....................

 

 

Bende takdir edecektim ama sandığım gibi değilmiş.

Diğer dünya için yapılanların muhasebesi içinmiş.

İnsanların barış ve kardeşliği için değilmiş...

[Φ sardunyam]

Sevgili Dipnot

 

burada bahsettiğin şeylere inananlar bir dinin hükümlerine değil, hurafelere inanıyorlar.

 

Ben inancımı bunlardan tenzih ederim. İslam akıl, iman ve düşünce üzerinde durur. Sürü psikolojisi İslam'a aykırıdır bir defa. Allah'tan başkasının önünde eğilemezsiniz. Kula kulluk edemezsiniz, ben kendi gözlerimle öyle insanlar gördüm ki, şeyh dedikleri şahsiyete Hz.Muhammed (s.a.v) den daha fazla saygı gösteriyorlardı. Bir defa peygamberimiz huzuruna gelen hiç kimsenin öne eğilmesine izin vermemiştir, ama bu şıh efendilerin önünde saygıdan ayağa kalkamıyorlar.

 

Ben senin gerçekte Allah inancına sahip olduğunu biliyorum, buna şahit oldum. Ve senin asıl tepkinin dini kullananlar olduğunu da biliyorum. Ama bu haklı tepkini bazen kontrol edemeyip maksatını aşan sözler söyleyebiliyorsun. o vakit yanlış anlaşılıyorsun malesef...

 

vatansever ve cesur arkadaşım...

 

Selamlar

[Φ Asfalt]

Hepimiz farklı düşünce kulvarlarında yer alıyoruz.Birbirimizle eni konu dalgada geçtik.

Eğlenip kendimizce ironide yaptık.Size iyi DÜNler diyenlerin dünden kopamadıklarını

ve bu (kendilerince) üstünlüğü kullanmanın dayanılmaz hazzını yaşayanlarıda gördük.

Olsun bu bitip tükenmeyen düşmanlığın bu sonsuz acımaslığın ve ısrarla sabitlenen

düşüncelerin bir özürü mutlaka oluşacaktır. Bizede oturup düşünmekten gayri bişey

kalmıyor.Sen şusun sen busun mantığı belki birimizin ruhunu okşar ama çoğumuzun

kalbini incitir.Örneğin yazılarında saygı ve düzey bekleyenler.Yazdıkları yazıların

satır aralarında kişilere,bir takım kültürel deeğerlerimize o denli kılıflı hakaretler

yağdırıyorlarki.Bunu anlamak için hiçbir temel öngürüye gereksinimiz yok.Ama

işte ustalık burada başlıyor. Bu ustalığın satır aralarını aktarmakta bize düşüyor.

Bir yüzküsür yıllık batılı olma sevdamız bizi nerelere getirdi görmek için ustalaşmaya

gerek yok.Neki hala birtakım arkadaşlar inatla ve amansız bir hastalıkmış gibisince

sol görüşlü kişilere saldırmayı 20 yıllık geçmişin bir gereği olarak addediyorlar.

Türkiye toprakları üzerinde kapkara bir duman dolaşıyor.Bu dumanın acısı sizide yakar

bizide.Saçma sapan biz şöyleyiz böyleyiz türünden basma kalıp laflar üretmek yerine

evrensel ölçütlerde fikirler üretmeliyiz.Şu kominist takıntısınıda bir kenara bırakmakta

fayda var.O kişilerin bu vatana bir çoğumuzdan faydası olur eksiği olmaz.

İyide geçmişe çıpa atan bu insanlara yahu arkadaş gitde düşmanını başka yerde ara

1980 öncesi kafayı rafa kaldır deme hakkımız hiç yokmu? Misal amerikan yandaşlığını

50 yıl savunan birinin artık çıkıp bunlar muteber değil demesi ne derece inandırıcı

yada sağlıklı olabilir.20 yıl öncesinin sloganlarını kendisine şiar edinenler bu gün

yenilikçi gibi gözükmektedir.İşte acı olan budur.Ve bu acı tablo her geçen gün yeni

bağımlılar yaratmaktadır. Yapmayın bırakın şu tarihsel düşmanlığı düşmanınız biz değiliz.

Düşman yıllarca bu ülkenin insanlarını eşek yerine koyan hükümetlerdir.

Tuzunuz kupkuru daha ne istiyorsunuz olmayan sanal bir düşmanmı yaratmak.

Yada nostaljik bir başkaldırımıdır. Çözemedim gitti.

[Φ DİPNOT]

Aslında din kavramının teknolojık gelişimler ışığında irdelenip gerektiği yere oturtulması gerekirken her nedense birden parlatılmasının arkasındaki masum olmayan beklentileri bilmek gerekir....

 

...Her etkinin bir tepki yaratacağını önceden sezinleyen yüksek IQ sahibi beyinler,bu uluslararası sosyal problemin söndürülmesi için dine ihtiyacın olduğunu hemen buldular.Tevazuu-affedilebilirlik-sükunet kavramları ile kitleleri etkileme kaabiliyetine sahip dinler,bu buhranın çözümü göründüler.

 

....Bir müddet bunların parlatılması gerekiyordu.

Sadece bu silah geri tepti işte bunu hesap edemediler.

Hiçbir kutsal kitapta tanrı insanları yönetmez.

O sadece bireyi yanlış şeyler yapmak konusunda uyarır.

Ama zamanımızda bu şekil değiştirerek siyasal bir güce ulaşmıştır.

 

Yorumunuzdaki Sosyolojik kavram anlaşıyla olan bağlantıyı ve konuya yaklaşım tarzınızdaki olumlu mesajızını aldık sevgili ŞİRİNCİK.

Bu nedenle sizlere teşekkür ediyor ve katkılarınızı bekliyoruz...

Dost sevgiler...