Sosyalizm'i savunan arkadaşlar nasıl bir yönetimi amaçlıyorlar?

[Φ Ya Sev Ya Sevr]

Sosyalizm, denince bir yönetim şekli olarak bunu benimseyenler var ancak bir kesimde var ki maddi yönden çektiği sıkıntılar içerisinde yaşıtı gençlerin lüks içinde yaşamasına dayanamayanların isyan niteliğindeki karşıtlığı ve tek cephe olarak gördükleri bu görüş, belki kendi birikimleri olmayışı belkide çevresindekilerin yakınlık göstermesi sonucu bu düşünceleri benimsiyor. Bu düşüncenin sahiplerini yanlış yolda gördüğümden değil, çözümü dışarıda aramalarından yana üzülüyorum.

 

Sizlerin burada vereceğiniz sosyalizm tanımı ve onunla gelmesini beklediğiniz yönetim şekillerine göre bir yazı yazacağım sizlerden yardım istiyorum özellikle bu akımı savunanlardan

 

Saygılarımla,

Ya Sev Ya Sevr

[Misafir Zıplayan Dana]

Sosyalizm, denince bir yönetim şekli olarak bunu benimseyenler var ancak bir kesimde var ki maddi yönden çektiği sıkıntılar içerisinde yaşıtı gençlerin lüks içinde yaşamasına dayanamayanların isyan niteliğindeki karşıtlığı ve tek cephe olarak gördükleri bu görüş, belki kendi birikimleri olmayışı belkide çevresindekilerin yakınlık göstermesi sonucu bu düşünceleri benimsiyor. Bu düşüncenin sahiplerini yanlış yolda gördüğümden değil, çözümü dışarıda aramalarından yana üzülüyorum.

Sayın "*****-******" vatandaşlara...

Bir konu hakkında bilginiz yoksa ve o konu hakkında kitap-"LAR" da okumuyorsanız ve de bunu sadece kulaktan dolma bilgilerle ediniyorsanız,bu konular da yorum yapmayınız."Susmak da bazen bir hünerdir" der şair "insanın ağzından çıkanlar kendine ait olmazsa"...

Bu lafı anlayana kadar okumanızı öneririm.

 

Tek bir şey söyleyeyim bu sorular hakkında...:Sosyalizm,fakirliğin değil zenginliğin paylaşımıdır.

Bunu da anlayana kadar okumanızı tavsiye ederim.

[Φ marti_name]

sosyalizm,

yani şu demek ki, dayı kızı,

sosyalizm,

senin anlayacağın yani,

el kapısının yokluğu değil de

imkansızlığı.

ekmeğimizde tuz,

kitabımızda söz,

ocağımızda ateş oluşu hürriyetin,

yahut, başkası yel de,

sen yaprakmışsın gibi titrememek,

bunun tersi yahut...

sosyalizm,

devirmek dağları elbirliğiyle,

ama elimizin öz biçimi,

öz sıcaklığını yitirmeden.

yahut, mesela,

sevgilimizin bizden ne şan, ne para,

vefadan başka bişey beklemeyişi...

sosyalizm,

yani yurttaş ödevi sayılması bahtiyarlığın,

yahut, mesela,

-bu seni ilgilendirmez henüz-

esefsiz,

güvenle,

emniyetle,

gölgeli bir bahçeye girer gibi

girebilmek usulcacık ihtiyarlığa,

ve hepsinden önemlisi,

çocukların ama bütün çocukların,

kırmızı elmalar gibi gülüşü...

[Φ AÇA]

sosyalizm ve savunucularının bizim ülkemiz için bir aydınlık yol oluşturmadığı arkadaşın yazdığı şiir nitelikli şeyden de gayet belli oluyor zaten!!!

 

kendi kitap'LAR'ını ne kadar okuyorlarda,böyle sağa sola nutuk atarmışcasına anlayana kadar okumayı tavsiye ediyorlar aklım almıyor!!!

[Φ Ya Sev Ya Sevr]

Sayın "******-******" vatandaşlara...

Bir konu hakkında bilginiz yoksa ve o konu hakkında kitap-"LAR" da okumuyorsanız ve de bunu sadece kulaktan dolma bilgilerle ediniyorsanız,bu konular da yorum yapmayınız."Susmak da bazen bir hünerdir" der şair "insanın ağzından çıkanlar kendine ait olmazsa"...

Bu lafı anlayana kadar okumanızı öneririm.

 

Tek bir şey söyleyeyim bu sorular hakkında...:Sosyalizm,fakirliğin değil zenginliğin paylaşımıdır.

Bunu da anlayana kadar okumanızı tavsiye ederim.

 

 

 

Tanımadığın bir insan hakkında bu kadar ağır sözler kullanman nasıl bir eğitim aldığın

ve nasıl kitap LAR (!) okuduğunu gösteriyor.

 

Bahsettiğim fakirlik konusu benim çevremde gördüğüm sosyalizm'i savunduğunu söyleyen kişilerin ilk olarak dile getirdiği söylemlerinin bu yönde olması dolayısıyla burada dillendirildi.

 

Ben kişisel bir mesele yürütmüyorum. Bu konuda gocunman anlamsız (bana göre). Benim merak ettiğim sosyalizmle birlikte bu ülkede olmasını beklediğiniz şeyin ne olduğu?

 

Ancak cevabı senden beklemiyorum. Bu üslupla devam edersen hiç bir şekilde mesajlarını dikkate almayacağım.

[Φ Ya Sev Ya Sevr]

sosyalizm,

yani şu demek ki, dayı kızı,

.

.

.

çocukların ama bütün çocukların,

kırmızı elmalar gibi gülüşü...

 

 

Ben sizden şiir istemiyorum. KUrtuluş mücadeleleri yalnızca kahramanlık destanları okuyarak kazanılamadığı gibi, hiç bir düşünce akımı da bu yönde savunulamaz. Sosyalizm'den beklentilerinizin ne olduğunu merak ediyorum.

[Φ marti_name]

[Misafir Zıplayan Dana]

sosyalizm ve savunucularının bizim ülkemiz için bir aydınlık yol oluşturmadığı arkadaşın yazdığı şiir nitelikli şeyden de gayet belli oluyor zaten!!!

"Aydınlık Yol" gibiler daha ziyade Maocu ve Perinçek zekasındakiler içindir...Şiir olunca geçerli olmuyor mu söyledikleri,yoksa sadece düz yazıyımı anlayabiyiorsun?

kendi kitap'LAR'ını ne kadar okuyorlarda,böyle sağa sola nutuk atarmışcasına anlayana kadar okumayı tavsiye ediyorlar aklım almıyor!!!

Üç tane kitap okudum hayatım boyunca...Biri de Sosyalizm hakında idi,o yüzden "BİLİYORUM"...

Okuduğum diğer kitabın biri kediler ve köpekler hakıında idi(!)...

 

Tanımadığın bir insan hakkında bu kadar ağır sözler kullanman nasıl bir eğitim aldığın

ve nasıl kitap LAR (!) okuduğunu gösteriyor.

Sadece üç kitap okuduk dedik ya...

Eğitim de almadım bu gibi "yüce" konularda,bir tartışma programı seyrettim,bir de gazete okudum,daha ne olsun?

Bir de "okul"da hocamız şöye demişti,"sosyalizm kötü,türkiye iyidir"...Ben de hocamızın izindeyim.

 

Bahsettiğim fakirlik konusu benim çevremde gördüğüm sosyalizm'i savunduğunu söyleyen kişilerin ilk olarak dile getirdiği söylemlerinin bu yönde olması dolayısıyla burada dillendirildi.

Çevereni de görebiliyorsun demek..? Başka meziyetlerin de var mı acaba?

 

Benim merak ettiğim sosyalizmle birlikte bu ülkede olmasını beklediğiniz şeyin ne olduğu? .

Ben sana söyleyeyim ne beklediğimi...

"Köpek" sayısının azalmasını bekliyorum ve bir de tavukların çiğ yeneceği bir ülke olacak...

[Φ Scaramouche]

Biri kendi düşüncesine bağlı kalır; çünkü ona kendi kendine ulaşmış olduğunu sanır. Öteki ise, onu zahmetle öğrendiği ve onu anlamış olmakla övündüğü için bağlıdır düşüncesine. Sonuç olarak, her ikisi de kendini beğenmişliktir ...Tüm idealistler, hizmet ettikleri davaların her şeyden önce dünyanın tüm öteki davalarından üstün olduğunu düşünürler. Kendi davalarının biraz olsun başarılı olması için, bu davanın tüm öteki insan girişimlerine gerekli olan aynı pis kokulu gübreye açıkca ihtiyacı olduğuna inanmak da istemezler.

 

 

F. Nietzche

 

Yok birbirinizden farkınız....

[Misafir Zıplayan Dana]

Yok birbirinizden farkınız....

Çok sağ(?) duyulu bir yaklaşım...Gözlerim yaşardı...

Daha ziyade Ülkücü-turancı-Faşist ideolojilerin söylemidir bu.Onlar da aslında her şeye karşıdırlar,Komünizm,Sosyalizm,Liberalizm,Kapitalizm,Emperyalizm....Her türli -izm'lere karşıdırlar...

Taraf dergisi çevresinin bir lafı vardı:"Taraf olmayan bertaraf olur"...Kısmen haklılar bilmeyen ve bilmediğini de bilgizsizliğinden gizleyen bilgi yoksunu kişilerin bir yöntemidir bu...

Devam et bu yolda...

[Φ Scaramouche]

Ooo muhterem bak şimdi utandım kendimden..Sizin gibi âli insanların yanında...ne yapsan yerin dibine mi girsem... Gör bak bir anda turancı-faşist oldum...tek bir cümleden benim ideolojik kimliğimin tahlinini yaptın...Ne çok şey biliyorsun sen öyle....Senin hakkındaki izlenimlerimin haklılığını ispatladığın için teşekkürler...Kör,idelojisinin bataklığına saplandığı için debelenenikçe batan,kendinden başka hiçbir fikre saygısı olmayan,kendini

demokrasi savunucusu sanıpta,karşıt görüşü gördüğünde konuşup acaba haklı olduğu tek bir yan bile yok mu diyeceğine üzerine atlayan sonunda da kendi dogmasının öngördüğü etiketi yapıştıran zavallı bir insan tipi...Bu yüzden hiç öyle sevmediğin bir fikrin sahibine yaftayı takıp demokrasi havarisi taklitçiliğine soyunma..sen ve senin gibilerde çok sırıtıyor bu...Koca evrenin,toplum ve insanın tüm şifrelerini tek bir kişinin çarpık algısıyla yarattığı herhangi bir ideolojiyle çözebileceğine inanıyorsun...Fikri algılaman o kadar sığ ve siyasi saplantıların okadar keskin ki sana ve fikirlerine karşı olan en küçük bir muhalefetde kaplan kesiliyorsun...biliyorsun ki arkana attığın heybe o kadar küçük ve senin bacakların o kadar güçsüz ki ona sadece tek bir ideolojinin anlatıldığı kitabı sokabilirsin...ayrı bir kitap sığdırsanda bacakların dayanmaz düşersin...çok var senin gibileri lisede ''Das Kapital''nın ne olduğunu bilmeden Bebel'in Kadın ve Sosyalizm'ini eline alanlar anlarsın ya...

 

O yüzden hakanbaran boşver bu işleri hayat güzel yaşamana bak...desem de beni dinlemezsin...o yüzden hak bildiğin yolda sana başarılar...Ama biriyle tartışırken hayatın boyunca kimliğin nedeniyle edindiğin edindiğin siyasal saplantılarının doğurduğu şu cehaletin kibrini saklamanı öneririm...yavaş yavaş....

[Misafir Zıplayan Dana]

Canım benim ya...

Ne de güzel sallamışsın tüm bildiklerini,eminim devamı da vardır...ama yavaş yavaş ısınırsın,ve sallamaya devam edersin.

Şimdi gelelim,bir "sağ(?) duyulu kardeşin" sayıklamalarının çözümlemesine -bilgime ve boyuma bakmadan çözümlemede yapıyorum-,bir de hala tavuklarda ısrarlıyım,tavuk çiğ yenmeli kardeşim,çiğ yenmeli ki pişerken yendiğinde tadı bilesin.

Gelelim çözümlemeye...:

Kör,idelojisinin bataklığına saplandığı için debelenenikçe batan,kendinden başka hiçbir fikre saygısı olmayan,kendini demokrasi savunucusu sanıpta,karşıt görüşü gördüğünde konuşup acaba haklı olduğu tek bir yan bile yok mu diyeceğine üzerine atlayan sonunda da kendi dogmasının öngördüğü etiketi yapıştıran zavallı bir insan tipi...

Kör=Zıplayan Dana...

Evet bir bakıma körüm,ama kör de olsam öngörüde bulunabilirim,"görmek"ten sadece "bakma"yı anlayan zihniyetin bana bu yaftayı yakıştırması çok ilginç geldi.Herkesin fikrine saygı duyan biri de değilim ve hiç bir zamanda olmadım,sadece dini konularda yorum yapmayı sevmem,çünkü "İMAN" yorum alanın dışında olan bir konudur bana göre.

Ve en önemlisi "demokrasi" savunucusu değilim,demokrat da değilimdir.

 

Bu yüzden hiç öyle sevmediğin bir fikrin sahibine yaftayı takıp demokrasi havarisi taklitçiliğine soyunma..sen ve senin gibilerde çok sırıtıyor bu...

Demokrasi ve havari taklitçiliği...

Sanırım son zamanlarda fazla kitap karıştırdın ve bünye bazılarını kabul etmedi.Etmediği gibi harman-çorban etmiş,biraz daha karıştır.Mesala Türçke sözlük ve imla klavuzu olabilir,çok yararlıdır,özellikle de ergenlik dönemi yanılmaları ve sivilcelere(!) birebirdir.

Koca evrenin,toplum ve insanın tüm şifrelerini tek bir kişinin çarpık algısıyla yarattığı herhangi bir ideolojiyle çözebileceğine inanıyorsun.

Canım benim ya...

Bu sağ(?) duyulu insanların "şifre" takıntısını hala atlatamaşısın."İnsanın şifreler"...bir de çarpık algıyla...

Yani şunu mu demeye çalışıyorsun:eğer doğru algıyla yaklaşırsan ya da daha doğru çözümlersek "benim gibi -yani scaramouche gibi yaklaşırsam- insanın şifresini çözebilirim.

Sayın şifre çözücü beyefendi,zat-ı ali'nizden özür dilerim,ben meğer kiminle muhabbet ediyormuşum -Scaramouche-????

Ayrıca ideoloji nedir?

Benim gibi "çarpık ideoloji" kurbanı için,Althusser ve Khun misali "bilim öncesi" durumdur.Herhangi bir ideoloji çözemiyor gibi bir yaklaşım,direkt olarak sağa bir vurgudur ama "dini" bir sağa vurgu...Dinsel anlamda inanan birine hiçbir lafım yok ama bu gibi durumlara girip de habire dinsel vurgu yapanlara lafım çoktur...Şu gibi...:İdeoloji,"Bilim öncesi" durumu ifade eder,yani bir bakıma bilim sayılabilecek öngörülerde bulunan savlardan ibarettir.Eğer "ideoloji"yi reddersek senin gibi,herhangi bir ideoloji de olsa,bilimi yok etmiş sayılırız.Bilimi yok etmek demek,sadece "dini" kurallarla yaşamak anlamına gelir,yani bir bakıma ya herru ya merru?

İlkini kabul edersen tartışmaya girebilirsin..

İkincisini kabul edersen tartışmaktan ziyade,kendi "dini" motiflerini sunar ve susarsın.Senin gibi zat-ı ali'lerden olan 78 gençliği bu yolda heba oldu,zira kendileri "dinin" yerine "ideoloji"yi koydular ve şu anda ne oldukları belli bile değil,sana yakından tanıdığın birini hatırlattı mı?

İdeoloji kavramı için özellikle de Spinoza,Marx -kesinlikle Hegel'i önermem,zira kendisi ideoloji kavramını budamıştır-,Althusser ve Kuhn sıralamasını öneririm,ama inan bana senin gibi Das Kapital'i okumuş biri için çok basit gelecektir.

biliyorsun ki arkana attığın heybe o kadar küçük ve senin bacakların o kadar güçsüz ki ona sadece tek bir ideolojinin anlatıldığı kitabı sokabilirsin...

Bacaklarıma bir şey mi demek istiyorsun?

Acaba KÖR ve TOPAL mı demek istiyorsun(!)...?

Şöyle diyeyim şu ana kadar ideoljiden bunları anladım ama sen yok aslı bölye dersen sana inanırım.Ki sen hem topal olmayan hem de bacakları güçlü birine benziyorsun?

Gören ve uzun bacakları olan biri ne kadar uzağa gidebilir?Ayrıca neden kaçıyoruz,durup savaşmak varken değil mi?Bunu da bir zahmet açıklarsan sevinirim...

 

çok var senin gibileri lisede ''Das Kapital''nın ne olduğunu bilmeden Bebel'in Kadın ve Sosyalizm'ini eline alanlar anlarsın ya...

Bu şu demektir:Kapital'i okumadan sallıyorsun bilader...

Ben Scaramouche ise okudum,okumak da bir şey mi çözdüm ve hiç bir numara yok bu kitapta.Ayrıva kitaplığıma baktım ve Babel'in -ki ilk kez duydum şahsen- bir kitabı var çok basit,sen olsa olsa onu okumuşsun Zıplayan Dana...Ah canım,bana herşeyi biliyorsun diyene bakın?

Sen Allah bilir "Materyalizm ve Ampriokritisizm" kitabını da okumuşsundur,ama bu yazıyı yazarken aklına gelmemiştir.Sanırım orda da bir Hegel ve İdeoloji karmaşası vardı ama sen daha iyi anlamışsındır,bir zahmet müsait bir anda bilgilerinizle bizi şereflendirseniz...

Lise çağında değilim ama bir liseli kadar okumuşluğum vardır,"das kapital"in çok kalın ve anlaşılamaz olduğunu duymuştum hatta okuyamayanların kafasına vururlarmış,zat-ı Ali'niz kafaya yemişsin galiba,aksi halde bu halde olmazdın...

Ama biriyle tartışırken hayatın boyunca kimliğin nedeniyle edindiğin edindiğin siyasal saplantılarının doğurduğu şu cehaletin kibrini saklamanı öneririm...yavaş yavaş....

Canım benim "aba altında sopa gösterme" bana sökmez...Kimliğim "AMELE"liğimden gelmektedir,saplantılarım ise "net" liğimdir...

Cahil oduğumu kabul ediyorum,ama kibir ağır kaçmış.

 

Keşke hergün sen de ben de burada olsak,ne bilgi(?)lenirdim sayende...

Bilginin eğlenceli kısmı olurdun bana...

[Misafir CYRANO]

sosyalizm, bir bilimsel doktrindir. " çözümü dışarıda aramak" demiş buna ya sev. buna gülerim, Cumhuriyet te romalıların icat ettiği bir sistem. Aa romalılar icat etti diye red mi edeceksin cumhuriyeti. Laiklik Fransız menşeili diye Laikliği mi reddedeceksin. komikleşmeyin.

 

Bilimsel doktrinlere komik futbol muhabeti yapar gibi bakmayın. Sosyalizm, vs diğer sistemler. uygulanabilirliği, tutarlılığı, mantıklılığıyla incelenir.

 

Sosyalizmin ne olduğu vs ile ilgili bir çok açık ve net kaynak vardır. her şeyden bunun teorisyenleri tarafından.

 

Sosyalizmin üretim araçlarının toplumun ortak mülkiyetinde olduğu, özel mülkiyetin yasak olduğu, merkezi planlamacı bir sistemdir.

 

bazı kafalar. aa rusya sosyalistti şöyle oldu vs der. arkadaşlar, ekonomik sistemler, sosyal sistemler. uygulandıkları ülkelerden bağımsızdır. Yani Türkiye'de kapitalist ekonomiye sahiptir. İsviçre'de şimdi biz ikisi aynıdır diyebiliyor muyuz ?

 

Her sistemin uygulanışı uygulandığı coğrafyaya göre şekil alır.

[Φ Ya Sev Ya Sevr]

sosyalizm, bir bilimsel doktrindir. " çözümü dışarıda aramak" demiş buna ya sev. buna gülerim, Cumhuriyet te romalıların icat ettiği bir sistem. Aa romalılar icat etti diye red mi edeceksin cumhuriyeti. Laiklik Fransız menşeili diye Laikliği mi reddedeceksin. komikleşmeyin.

 

Bilimsel doktrinlere komik futbol muhabeti yapar gibi bakmayın. Sosyalizm, vs diğer sistemler. uygulanabilirliği, tutarlılığı, mantıklılığıyla incelenir.

 

Sosyalizmin ne olduğu vs ile ilgili bir çok açık ve net kaynak vardır. her şeyden bunun teorisyenleri tarafından.

 

Sosyalizmin üretim araçlarının toplumun ortak mülkiyetinde olduğu, özel mülkiyetin yasak olduğu, merkezi planlamacı bir sistemdir.

 

bazı kafalar. aa rusya sosyalistti şöyle oldu vs der. arkadaşlar, ekonomik sistemler, sosyal sistemler. uygulandıkları ülkelerden bağımsızdır. Yani Türkiye'de kapitalist ekonomiye sahiptir. İsviçre'de şimdi biz ikisi aynıdır diyebiliyor muyuz ?

 

Her sistemin uygulanışı uygulandığı coğrafyaya göre şekil alır.

 

 

Öncelikle normal bir şekilde cevap veriğin için çok teşekkür ederim.

 

Çözümü dışarıda aramak şekline bahsettiğimn şey yanlış anlaşılmış her halde, tabii ki doğru olan bir şeyi bize ait değil diye red edecek değilim. Benim bahsetmek istediğim Emperyalizme karşı büyük bir mücadele vermiş ve bunu bir zaferle taçlandırmış bir milletin evlatları olarak bu mücaeleyi her alanda sürürmüş olan Atatürk'ün mirasına sahip çıkılması gereken bir yerde CHE gibi (bu sadece bir örnek onu kötüleme amacıyla yazmıyorum.) kişilerin mücadelelerini tek bir örnek mücadele imiş gibi sunulmasına ve bu ülkede en mükemmeli gerçekleştirilmiş mücadelenin unutulup "dışarıdaki mücadelelerin" örnek alınmasıydı benim bahsettiğim.

 

"Sosyalizmin üretim araçlarının toplumun ortak mülkiyetinde olduğu, özel mülkiyetin yasak olduğu, merkezi planlamacı bir sistemdir." bu konuda da söylemek istediğim "Yenilikçi Sosyal Piyasa Modeli" gibi konulacak maddeler ile sistemin serbest bıraktığı güçlünün güçsüzü ezmesine izin veren ortamın kontol altına alınmasını sağlayan ve buna hiç bir şekilde izin vermeyen bir sistemin tırnak içindeki sosyalizmin ekonomi bakışının sağladığı sosyal adaleti yaşatacağıdır. Özel mülkiyet %90 ı müslüman olan bir ülkede Kur'an'ın bile olması gerektiğini söylediği bir durumdur. Bence denetim altında olan bir ekonomi sitemiyle "Yenilikçi Sosyal Piyasa Modeli" ile hem sosyalizmin sağlamak istediği toplumsal adalet sağlanmış olur hemde toplumun hatta insanın yapısının bir gereği olan çalıştığı oranda mülk kazanmak hakkı bieyin elinden alınmamış olur.

[Misafir Zıplayan Dana]

Her sistemin uygulanışı uygulandığı coğrafyaya göre şekil alır.

Şu ana kadar bu forumda bundan öte bir laf edilmedi...

Bu söz,insanın susmasını gerektiren ve karşısında saygı duruşu ile birlikte iki tane de ayetel kürsi okunmasını gerektiren bir söz...

 

Bir ekonomik sistemin,ki sosyaliz bir ekonomik bir sistemdir,ILIMAN veya KARASAL iklime göre;KUZEY ya da GÜNEY yarımküreye bağlı olarak;DAĞLARIN DENİZE göre konumlanışına göre;YÜKSELTİSİNE veya RAKIMINA göre UYGULANIŞ'ını söyleyen zat'ın karşısında saygı ile hizaya geçiyorum.

Herkes beriye gelip hizaya gelsin...

[Misafir bilimselci]

Coğrafi etkenler toplumun gelişmesini hızlandırır veya yavaşlatır.

Fakat onun etkisi sistemleri tayin edici değildir.

Sistemin değişmesi coğrafi çevrenin değişip gelişmesiyle kıyaslanaMAyacak bir hızdadır.

Üç bin yıllık bir süre içinde Avrupada dört ayrı sistem gelip geçmiştir.

İlkel komünal, kölecilik ve feodal sistem.

Ayrıca şu an kapitalist sistem hüküm sürmekte.

Ama avrupada bu süre içinde Coğrafi etkinlikler değişmemiştir.

Coğrafi etkinlikler olması için milyonlarca yıl gerekmektedir.

 

O halde toplumu etkileyen yaşam sistemini değiştiren etken nedir;

 

Bilime göre bu faktör, insanın varlığı için gerekli geçim kaynaklarını sağlama tarzı,

Toplumun yaşayıp gelişebilmesi için zorunlu olan maddi değerlerin üretim tarzıdır.

 

Maddi değerlerin üretildiği üretim aletleri, Üretim tecrübesi, İş becerisi,

Tüm bu unsurlar toplumun üretici gücüdür.

 

Maddi değerlerin üretilmesi, toplumsal olarak mümkündür.

Toplumsal üretimde insanlar şu yada bu şekilde üretim ilişkisine girerler.

Bu ilişkiler, sömürü yada uygar üretim ilşkileri şekline dönüşebilir.

Hakimiyet ve boyun eğme ilşkileri olabilir.

Bu çelişkilerin oluşturduğu siyasal mücadele ve guruplaşmalar,

Bir üretim biçiminden diğer bir üretim biçimine geçiş olabilir.

 

Bu ürtetim güçlerinin egemenliği, değişik sistemlerde değişik uygulanmaktadır.

Sonuçta, sistem değişimi; üretim biçiminin oluşturduğu yeni sistem biçimidir.

 

İyi dileklerimle...

[Φ Ya Sev Ya Sevr]

Bu başlığı hiç açmadığımı FARZEDİN! BİRBİRİNİZE LAF YETİŞTİRMEKTEN BAŞKA BİR İŞE YARAMAYAN YAZILARDAN İBARET KALDI. FİKİRLERİNİZE SAYGI DUYULMASINI İSTİYORSANIZ, SİZDE BAŞKALARININ FİKİRLERİNE SAYGI DUYUN. BAZI ARKADAŞLAR AZ DA OLSA GÖRÜŞLERİNİ BİLDİRMİŞLER ONLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM. BU BAŞLIK ALTINDA YAZI YAZMAYA DEVAM ETMEYİN LÜTFEN!