Φ Canraşit Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Ortalığı karıştıran ve zorlayıcı baskıcı bir tek tanrıya dayalı din faşizmi kuranın Akhenaton olduğu çok bellidir. Bu tavrıyla kötü bir çığır, din faşizmi çığırını açtı. Bu Amon rahipleri ne şeker adamlarmış, şu çok tanrıcılık ne demokratikmiş yahu ! Amon rahiplerinin Akhenathon’un ölümü sonrası tekrardan iktidarı ele almalarıyla, bu ne çağdaş bir adımdır ki Firavunlar yine Tanrı olmuş, kölelik desen zaten hiç olmamış, onu da kendisine Tanrı diye tapınılmasını istemeyen faşist, diktatör, kötü adam Akhenathon getirmiş, öncesinde yokmuş. Ülke barışa kavuşmuş ama Yahudiler huzursuz, faşist adamlar oldukları için barıştan rahatsız olmuş ve bir süre kafa dinlemek için yaşadıkları topraklardan Doğu Akdeniz sahillerindeki yazlıklarına tatile çıkmışlar. Zaten çok tanrıcılık gibi ileri-demokrat bir anlayış yoktur. Çok tanrıcılık candır, süperdir. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 İnsanoğlunun bilinçaltı bastırılmış komplekslerinin çözümü ile Süper Ego’da konumlanan, ve sosyalleşmesine yarayan değerlerin karşılığı olan Dinlerin alt yapı kurgusu İnsanoğlu bilinçaltının sembolik yansımasıdır. İnsanoğlunun Egosunun bilincine varması Şeytan sembolüdür. Adem ilkel insanlar arasında kendi egosunun bilincine ilk varandır. Ondan önce her şeyin ihtiyaç oranında paylaşıldığı Ana Erkil düzende bir yeryüzü cennetindeydiler insanlar. Egonun bilincine varılmasıyla Meta keşfedildi ve sömürü başladı. Savaşlar, kötülükler başladı. Bu bilinç İlkel Komünal Ataerkil düzene geçişi zorlamış. Daha sonra Ego Bilinci ( Şeytan ) Paylaşıma karşı çıkmıştır ( Yasak Meyva ) ve Meta’yı üreterek Kölelik düzenini başlatmıştır. Bu değerler İnsan Türünün Erkek cinsi ( Adem Peygamber ) tarafından taşındığından, ilk üretilmeleri de İlkel Komünal Ata Erkil toplumda tek eşliliği zorlayan Erkek Egemenliğin sonucu oluşan Oedipus Kompleksinin çözümü için üretilmiştir. Fakat bilinçaltında hep o cennete özlem ve yaşanan değişim sembolik olarak var olmuştur. Ana Erkil toplumda Tanrı Kadınla özdeşleştirilmiştir. ( Ana Tanrıça ). Ataerkilliğe geçişi ve Egonun bilincine varılmasını zorlayan da Kadın cinsinin ( Havva ) cinsel seçimleridir. Seçilmeyen erkeğin egosunun bilinci Tanrıya ( Tanrıça ) başkaldıran şeytan, diğerlerine de bu bilinci aşılamış ( çocuğun belirleyicisinin erkek olduğu, soyun erkek ile devam etmesi gerektiği, tek eşlilik ) ve paralel olarak İlkel Anaerkil Dinden İlkel Ataerkil Dine dönüşüm gerçekleşmiş, Tanrı kavramı Affedici, Koşulsuz Seven Tanrıça( Anne ) yerine koşullu Cezalandırıcı, Koşullu Seven Tanrı ( Baba )ya dönüşmüştür. Ne Anne ne de Baba olan bir Tanrı anlayışının egemen olması ise, ancak bilinçaltının ve bilinç üstünün farkına varılarak yok edilip bilinçte ortaya çıkması ile mümkün olur. Bu da Egonun bilincinin evrenselleşmesi anlamına gelir. Yani, paylaşıma karşı olmayan insanların bilincidir. Dinlerin getirdiği ahlaki esaslar hep egonun bilincinin ( şeytan) ürettiği istekleri ( sahip olma ) sınırlandırıcı yasaklardır. İnsan egosunu kontrol altına alabildiği ölçüde insan olur. Bunun yolu da insanın egosunun bilincinin ( şeytan ) bilincine varmasıyla mümkündür. Bu bilinç de yasaklarla, ödüllerle değil, kendini tanıma ile ortaya çıkar. Bu bilinç insanı Tanrı yapar. Bu bilince yani egonun bilincinin bilincine varamayanların ahlaklı, iyi insan olabilmesi ödül ve yasağa muhtaçtır. Yani ödüllendiren ve cezalandıran Baba Tanrı figürüne muhtaçlık anlamında. Ve işte tüm dinlerin öz mesajı kendini tanıma, kendini bilme üzerinedir. Bu bilincin yaygınlığı oranında insani değerlere yakınlık olacaktır. Tarih boyunca gelişim bunu ispatlar. İnsanileşme arttığı, egonun bilincinin bilincindeliği yaygınlaştığı takdirde insanlık topyekün o ilk cenneti de aşıp, gerçek yeryüzü cennetine yani komünal sınıfsız, tam kadın-erkek eşitliği olan topluma ulaşacaktır. Tarihin akışı bu yöndedir. Alıntı
Φ binyamin Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 @@Canraşit cariyelik bildiğin zinanın eş anlamlısı ama kılıflı olanı ... Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Kimse gelin tek tanrıyı yine çoğaltalım, bu tek tanrıdan sıkıldık artık, çok tanrılar çok cici olurlar demedi! Lafı kuyruğundan tutmak istedikten sonra kolay tabii, yeter ki canın öyle istesin! Herhalde tek tanrıya indirgemenin bir devrim mevrim olmadığını, tam tersine daha beter olduğunu anlatıyoruz. Lafı kuyruğundan tutmaya çalışmayan biri için de bunu anlamak su içmekten daha kolaydır. Yok illa kuyruğuna dolanıp tutayım diye çabalayınca böyle komediler ortaya çıkar... Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Firavunların kendilerini tanrı ilan ettikleri safsatası dinlerin uydurduğu dogmatik hurafelerdendir. Böyle bir şey yoktur. Tutankamon, Amon'un resmi, sureti anlamındadır. Hiç birisi ben tanrıyım dememişlerdir. Örneğin Amenhotep, tanrının hoşnut olduğu demektir. Din hurafeleri ayrı, gerçek tarih ayrıdır. Kafasına din hurafeleri yerleşmiş kişi hiç bir şeyi düzgün anlayamaz. Çarpıtan bir prizmadan bakar her şeye ve böyle asılsız astarsız laflar eder. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2013 Kurandaki ifade son derece açık ve nettir. Hüre hür, köleye köle, dişiye dişi kısas edilecektir. Bunun hiç bir eğme bükme payı yoktur. Başka ayette başka yerde geçen ifade hiç önem taşımaz. Kuran zaten çelişkilerle, birbirini yalanlayan ifadelerle dolu. Cariyeler hakkında yeterli açıklama yaptığım için Kuran süsleyici püsleyici yaldızlamacı boyamacı mealcilerin gerçek dışı tercümeleri beni hiç enterese etmez. Kuran kırk kilit altında saklı değil, gizli değil, devlet sırrı değil. İsteyen kelime kelime çözümler, ne dediğini görür. Din propagandasına asla tek bir metelik vermem... Bu dini bir kuruşa satıyor olsalar almam, kimse kusura bakmasın. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 @@Canraşit cariyelik bildiğin zinanın eş anlamlısı ama kılıflı olanı ... Evet @@binyamin. Anlaşılıyor ki zaten bu yüzden Kuran Köle ve Cariyelerin serbest bırakılmasını teşvik etmiş : " Bekâr olanlarınız ile köle ve cariyelerinizden evlenebilecek durumda olanları evlendirin. Onlar yoksul iseler, Allah onları lütfuyla zenginleştirir. Çünkü Allah'ın lütuf ve ihsanı pek geniştir; O herşeyi hakkıyla bilir. Evlenmeye imkân bulamayanlar da, Allah kendilerini lütfuyla zenginleştirinceye kadar iffetlerini korusunlar. Elinizin altındaki köle ve cariyelerden, özgürlüklerini satın almak için sizinle anlaşma yapmak isteyenlere gelince, eğer onlarda bir iyilik görürseniz, anlaşma yapın. Ayrıca, Allah'ın size verdiği malından onlara da verin. Cariyelerinizi, hele iffetli kalmak istiyorlarsa, dünya hayatının gelip geçici menfaatine göz dikerek fuhşa zorlamayın. Kim onları fuhşa zorlarsa günahı kendisinedir; zorlananlar için ise Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir. " Fakat işte Araplara karşı ırkçı nefret taşıyanlar, kendilerini haklı çıkarmak için bu gibi doğruları eğip, büküp, gerçeği çarpıtarak sunarlar. Oysa, hiçbir ön yargı taşımadan, objektif bakıp gerçekleri ortaya çıkarmak ve gerçeklerin bilinmesi ve bildirilmesi için uğraşmak dünyanın en önemli erdemlerinden biridir. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Firavunlar Horus’un yeryüzündeki sureti ve Ra’nın oğlu olarak bilinir ve Yarı-Tanrı konumları vardır. Akhenaton tek tanrılı dini getirirken, kendisininin konumunu da düşürmüştü ve bir insan olduğunu bildirmişti. Zaten Akhenaton, Aton’un hizmetkarı anlamındadır. Dönemin Firavun tasvirlerinde görülen tanrısallıktan uzak doğallık da bunun kanıtıdır. Akhenaton, din adamları sınıfını ( Amon rahipleri ) yok etmesi, kendisini yalnızca bir yönetici konumuna getirmesi başlı başına devrimdir. Tutankhamun ise, eski dine geri dönüş yaparak kendisini eskiden olduğu gibi bir Firavun olarak Yarı-Tanrı konumuna getirmiş ve din adamları sınıfını yeniden ihya etmiştir. Zaten bu nedenle onun ölümünde bu iyiliklerinin karşılığı olarak Amon rahipleri muhteşem bir cenaze töreni ve piramit mezar yaptırmışlardır. Tutankhamun gerici, Akhenaton ilericidir. Tutankhamun Aton dinine ait ne varsa yok etmiş, Akhenaton tarafından yeni kurulan Akhenaten şehrini yerle bir etmiştir. Tutankhamun, babası Akhenaton’un Amon rahiplerince “Sapkın Firavun “ ilan edilmesine izin vermiştir. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Kurandaki ifade son derece açık ve nettir. Fazla söze gerek yok. Durum gayet açık ve net : " Ey iman edenler! Cinayetlerde size kısas farz kılındı. Hür olan, öldürdüğü hür kimse yerine; köle, öldürdüğü köle yerine; kadın, öldürdüğü kadın yerine kısas olunur. Kim kardeşi tarafından bir affa uğrarsa, akla ve örfe uygun bir şekilde, diyetini güzellikle ödesin. Bu, Rabbinizden size bir indirim ve bir rahmettir. Bundan sonra kim haddi aşarsa, pek acı bir azabı hak etmiş olur. " ( Bakara-178 ) " Tevrat'ta Biz onlara “Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş—yaralar böylece kısas olunur” diye yazdık. Fakat kim kendi hakkını bağışlarsa, bu onun için bir kefaret olur.(16) Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar zalimlerin tâ kendileridir. " ( Maide-45 ) “hiç kimse, başkasının günâh yükünü taşımaz.” (İsra-15) Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 "Sapkın firavun" lakabı çok yakışmış! Aferin Tutankamon'a! Hakkını eline teslim etmiş faşist dinci diktatörün! Kimin haddi insanlara neye tapıp neye tapmayacaklarını dayatmak? Buna devrim denmesine ise acı acı gülünür. Devrimin ne olduğunu bilmeyen, devrim adını hiç ağzına alıp kirletmese daha iyi olur. Faşist diktatörlere devrimci diye diye dünyayı iki paralık ettiler. Gerçek devrimcilere, dünya tarihinin görmediği en büyük devrimci Atatürk'e ise kem bakmayı marifet sayar bu kişiler. Din satanlara bir meteliğim olsa vermeyeceğimi tekrar ilan ediyorum. Din insanlığın yüz karası ilkel ve karanlık bir bataklıktır. İnsanlığın ondan kurtuluşu, insanlık tarihinin en büyük devrimi olacaktır. Kuran'da ise ne yazdığını elli takla atsanız eğip bükemez, yalancı süslemeci mealcilerin yalan sözlerini buraya taşımakla güneşi balçıkla sıvayamazsınız. Kısas ancak hüre hür köleye köle, dişiye dişi yapılır. Köleye hür, kadına hür yapılamaz. Bu gerçeği kimsenin başkasının günahını yüklenmeyeceği ifadesi nasıl düzeltiyor, o da ayrı saçmalık. Konu apaçık, güneş kadar net. Kuran denen ilkel yasaya göre, hür bir adam bir köleyi, bir kadını öldürür ve kısas yapamazsınız! Bu kadar net ve açık. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Hayır şimdi düpedüz "öldürülen öldürülür, yaralayan yaralanır, sakatlayan sakatlanır, insanlar arasında kısas böyle uygulanır" dese kıyamet mi kopardı? Niye hürü köleyi dişiyi erkeği karıştırıyor, niye? Sebep ne? Ben açıklayayım. Egemenler bu kısas işine itiraz ediyorlar. Karılarını dövmek serbest mi, serbest. Hadi kadını döverken ters yerine vurdu öldü, koskoca adam!!! kısas mı olacak şimdi? Namus nerde kalır sonra? Kadınlar tepeye çıkar! Sonra köle ölüm korkusu olmazsa kaçar durur. İkide bir onu yakalayıp mı getirecekler yahu? Muhammedi kullanan ekip bu itirazları haklı bulmuş ve hemen ayet makinesi Muhammed'e direktifi vermişler, o da hemen sipariş edilen ayeti üretmiş: "Hüre hür, köleye köle, dişliye dişi." Onlar ermiş muradına, biz boğulalım din bataklığında... Alıntı
Φ binyamin Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Firavunlar bugün bir çok insanın yanında melek kalır Sizin inandığınız melek figürü bizim değil Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Din satanlara bir meteliğim olsa vermeyeceğimi tekrar ilan ediyorum. Aferin Tutankamon'a! Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Buna devrim denmesine ise acı acı gülünür. Devrimin ne olduğunu bilmeyen, devrim adını hiç ağzına alıp kirletmese daha iyi olur. Faşist diktatörlere devrimci diye diye dünyayı iki paralık ettiler. Gerçek devrimcilere, dünya tarihinin görmediği en büyük devrimci Atatürk'e ise kem bakmayı marifet sayar bu kişiler. " İslam, yeni bir dünya nizamı getiriyordu. Bu nizam, kuşkusuz Cahiliye çağının anarşi ve zorbalığından daha ileriydi, belli bir uygarlaşmanın hukuki çerçevesi getirilmişti, insanlar yeni nizama uyacaklardı. Bunun yaptırımı, hem bu dünyada hem de öteki dünyada en ağır cezalardı. Bu dünyadaki cezalar, özet olarak kısasa kısastı. “ Turan Dursun Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Sonra köle ölüm korkusu olmazsa kaçar durur. İkide bir onu yakalayıp mı getirecekler yahu? Toplumlarda sınıflar vardır. Bugün nasıl Ücretli Çalışan biri ( Ücretli Kölelik-İşçi ) işsiz kaldığında satın alma gücü kalmayacaksa, köleci çağda serbest kalan köle de aç kalır. Bugün işsiz kalan kişinin önünde 2 seçenek vardır; ya sermaye bulup iş kurup sınıf değiştirecektir, burjuva olacaktır veya yeniden iş bulup işçi olacaktır. Üçünçü seçenek yoktur. İlkel Çağlarda da Kölelik ve Aristokrasi iki farklı statü idi. Kölenin ne toprağı, ne sahip olduğu bir şey, malı, parası yoktu. Kölenin hür kalıp ücretli çalışması gibi bir şey söz konusu değildi, destek göreceği bir aşireti, kabilesi ( aristokrasi ) de yoktu. Asıl kaçarsa yaşama şansı, aç kalacağından pek yoktu. Neden kaçsın da, kaçmaması için önlem olarak öldürülmesi serbest olsun ? Ücretli Çalışmak şimdi nasıl hem patron hem de işçi tarafından normal görülüyorsa, kölelik de o çağda hem sahibi hem de köle tarafından normal görülüyordu. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Hayır şimdi düpedüz "öldürülen öldürülür, yaralayan yaralanır, sakatlayan sakatlanır, insanlar arasında kısas böyle uygulanır" dese kıyamet mi kopardı? Niye hürü köleyi dişiyi erkeği karıştırıyor, niye? Sebep ne? Ben açıklayayım. Egemenler bu kısas işine itiraz ediyorlar. Karılarını dövmek serbest mi, serbest. Hadi kadını döverken ters yerine vurdu öldü, koskoca adam!!! kısas mı olacak şimdi? Namus nerde kalır sonra? Kadınlar tepeye çıkar! ZatenTaksirle işlenen suçların cezası hiç bir hukuk sisteminde Tahammüden işlenen suçlarla aynı değildir. O nedenle bu sebep geçerli değil. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Hayır şimdi düpedüz "öldürülen öldürülür, yaralayan yaralanır, sakatlayan sakatlanır, insanlar arasında kısas böyle uygulanır" dese kıyamet mi kopardı? Niye hürü köleyi dişiyi erkeği karıştırıyor, niye? Sebep ne? Diyelim ki bir A bir de B kabilesi var. A kabilesinin, B kabilesinden toplumsal statüsü yüksek olsun. B Kabilesinden bir Hür erkek, A kabilesinden bir Hür erkeği öldürdüğünde. A Kabilesi karşılık olarak B Kabilesinden Katil olan Hür erkek ile birlikte 2 Hür erkeğin daha öldürülmesini istiyor. Ya da B Kabilesinden bir Hür kadın, A kabilesinden bir Hür kadını öldürdüğünde. A Kabilesi karşılık olarak B Kabilesinden Katil olan Hür kadın ile birlikte 2 Hür kadının daha öldürülmesini istiyor. Ya da B Kabilesinden bir köle, A kabilesinden bir köleyi öldürdüğünde. A Kabilesi karşılık olarak B Kabilesinden Katil olan köle ile birlikte 2 kölenin daha öldürülmesini istiyor. Ayet ise, buna son vererek Kabileler arasındaki statüyü kaldırıyor. Daha evvel Müslümanlar kardeştir diyerek hür, köle veya kadın olsun eşitlemek suretiyle kardeşin kanını kardeşe haram kıldığı için cana can kısas olacağını, ayetin devamında diyeti gündeme getirerek ve üstelik kısas yerine tercih edilmesini tavsiye ederek kısasta tam bir eşitlik olduğunu açık ve net olarak ortaya koyuyor. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Tutankamon'a gelelim... Adam mezarından kalkıp bana Amon satmaya kalkışmayacağına göre onunla bir alışverişim yok. Bunu şimdi tapınakta kapı gıcırdasa ona bile "aaaamiiiin!" çekenler satıyor. Amin, yani amon... Babası din faşisti zorbanın yanlışlarını kaldırdığı için benden ona bir aferin daha... Hay ellerin dert görmeyeymiş Tutankamon... Adamın kralısın! Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Firavunlar bugün bir çok insanın yanında melek kalır Dostum, firavunların kendilerini tanrı ilan ettikleri yalanı, kutsal diye yutturulan kitaplardan başka hiç bir yerde yazmaz. Böyle bir saçmalık yoktur. Bak gördün, tanrı iddiası tutmayınca hemen yarı tanrı iddiasına indirgendi. Her hükümdar gibi firavunlar da bildiğin hükümdar. Bir insanın beynini dogma istila etmeye görsün... Bu illetten beynini kurtaramadıkça inanmayacağı bir safsata yoktur. Alıntı
Φ binyamin Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Yazar Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Ne çektin be firavun yalanlardan ne çektin ...kalbimiz sizinle Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Ne çektin be firavun yalanlardan Dostum, biliyorsun konu bundan ibaret de değil. Şimdi bak dikkat et. Kısasın sınıf ayrımı yapılarak uygulanmasını savunmak için ortaya atılan iddiaya dikkat ediyor musun? Ne kadar temelsiz ve geçersiz olduğu apaçık belli. Böyle bir üstün kabile durumu eğer vardıysa, ne yazması gerekirdi? "Kabile üstünlüğü gözetilmez" veya ona benzer bir cümle yeterliydi. Hiç köle, hür, dişi erkek filan karıştırmaya gerek var mıydı? Elbette ki yoktu. Öyle açık net ki konunun kabile mabile olmadığı, konunun cinsiyet ve statü ayrımı olduğu! Bitmedi, bu yapılan savunma sorunu daha da büyütüyor. Ortaya çıkan durum şu oluyor: "Sizin kabilenin hür bir adamı, bizim kabileden bir köleyi öldürdü. Verin bakalım bir köle, kısas yapacağız"!!! Katil cezasız kalacaktı, bu savunmaya göre bir de üstüne masum bir köle öldürülecek! Böyle bir şeyin olmayacağı ise kimsenin başkasının suçunu yüklenmeyeceği kuralından belli. Demek kısas sadece katil ile maktül Kuran anlayışına göre denk ise uygulanacak. Yoksa yok. Bunun böyle olmasından başka bir yol aramak, "ne pahasına olursa olsun dogmama toz kondurmamalıyım" inadıdır, başka bir şey olamaz. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Adam mezarından kalkıp bana Amon satmaya kalkışmayacağına göre onunla bir alışverişim yok. Metelik vermem demek değer vermem anlamındadır. Ama görülüyor ki verilmiş. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Her hükümdar gibi firavunlar da bildiğin hükümdar. Her hükümdar, Firavun gibi Tanrının oğlu ve sureti midir ? Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Ne çektin be firavun yalanlardan ne çektin ...kalbimiz sizinle Çok çekti bu Firavunlar çok. Hele o dev piramitleri kölelere yaptırırken neler çektiklerini ne sen sor ne ben söyleyeyim. Adamlar anlamıyor; taşı şöyle koyun diyor, ters tarafa koyuyorlar. Bir de taşı ters tarafa koysalar iyi, altında kalıp ölüyorlar beyinsiz köleler. Yazık gerçekten acıların çocuğu olmuş bu Firavunlar. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2013 Böyle bir üstün kabile durumu eğer vardıysa, ne yazması gerekirdi? "Kabile üstünlüğü gözetilmez" veya ona benzer bir cümle yeterliydi. " Ey insanlar, gerçekten, Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız ve tanışmanız için sizi halklar ve kabîleler kıldık. Şüphesiz, ALLAH katında sizin en üstün olanınız, takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz ALLAH bilendir, haber alandır. " ( Hucurat -13 ) Anayasada herkes kanunlar önünde eşittir denildikten sonra, kanun, tüzük ve yönetmeliklerde hiç ayrıntıya girilmez de yine aynı cümle tekrarlanırsa yeterli olur gibi bir şey yukarıda iddia edilen ve beklenen. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.