Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gezi Parkı olaylarında polisin hukuksuz ve aşırı güç kullandığını genelgesinde kabul ederek, polise 'yeleği giy', 'sopa kullanma', 'şahısları hedef alarak gaz fişeğini atma' uyarılarında bulundu

T24

 

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gezi Parkı olayları sırasında ölümlere ve binlerce kişinin yaralanmasına yol açan polisin hukuksuz ve aşırı güç kullanımını yayınladığı genelgeyle kabul etti. Güler, polislere "Olaylarda sivil personelimiz, polis olduğunu gösteren polis yeleğini mutlaka giymeli", "mevzuata uygun araç gereçlerle görev yapmalı", "göz yaşartıcı gaz fişekleri direkt olarak şahıslar hedef alınarak kullanılmamalı" uyarılarında bulundu. Güler, polisleri, palalı ve sopalı kişilere karşı da uyardı.

radikal.com.tr'nin haberine göre Bakan Güler, dün akşam saatlerinde toplumsal olaylara müdahale sırasında polislerin uyması gereken kurallara ilişkin dikkat çekici bir genelge yayınladı. Gezi Parkı protestoları sonrası sık sık gündeme gelen ancak özellikle iktidarın aynı fikirde olmadığı "polis şiddeti" Bakan Güler’in genelgesinde açıkça kabul edildi. Güler, polisleri müdahale şekilleri konusunda uyardığı 81 il valiliğine gönderdiği genelgesinde, “temel hak ve özgürlükler kapsamında, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkını kullanmak isteyen vatandaşların değişik adlar altında gerçekleştirdikleri eylem ve etkinliklerde, gösterilerin yapıldığı yer ve çevresinde güvenliği sağlamanın yanı sıra, eylem ve etkinlikleri gerçekleştirenlerin ve diğer vatandaşların güvenliklerini sağlama ve etkinliklerin hukuk kuralları içerisinde yapılması ve sonuçlandırılmasının” güvenlik birimlerinin başta gelen görevi olduğuna dikkat çekerek, şunları dedi:

 

Sivil polissen yeleğini giyeceksin

 

“Ancak son günlerde meydana gelen olaylara müdahale eden bazı sivil polis memurlarımızın, mevzuatta sayılmış araç ve gerecin dışında farklı araç ve materyaller kullanmak suretiyle teşkilatımıza yakışmayan tutum ve davranış içerisinde bulundukları, ayrıca, eylemci kişi ve gruplara tepki gösteren bazı kişi ve grupların da ellerinde sopa, pala gibi materyallerle eylemcilere saldırıda bulundukları görülmüştür. Bu ve benzeri olayların ve görüntülerin tekerrür etmemesi amacıyla toplumsal olaylarda görev alan ve cop taşıyacak olan sivil personelimizin, polis olduğunu gösteren polis yeleğini mutlaka giymeleri ve mevzuata uygun araç gereçlerle görev yapmalarının sağlanması gerekmektedir.

 

'Palalı'ya izin verme

 

Eylem ve etkinlik yapan gruplara karşı tepki gösteren kişilerin, sopa, pala gibi materyallerle müdahale etmelerine müsaade edilmemesinin altı çizilerek şu uyarı yapıldı:

 

Gaz fişeğini hedefleyerek atmayacaksın

 

“Yeteri kadar kuvvetle çevre emniyeti alınarak bu tür girişimde bulunan kişilere de derhal müdahale edilerek, adli mercilerce haklarında yasal işlem yapılmasının sağlanması, göz yaşartıcı gaz kullanılarak müdahale edilmesi gereken ve 40 metreden daha kısa mesafede bulunan gruplara karşı, öncelikli olarak gaz el bombaları, OC gaz püskürtücü tüpler, namlu ağzı fişekleri ve el spreyleri kullanılması, gaz fişeklerinin ise belirtilen mesafelerde (Tip1-Tip2) kullanılmamasına özen gösterilmesi, göz yaşartıcı gaz fişeklerinin direkt olarak şahıslar hedef alınarak kullanılmaması ve müdahalelerin kamera ile kayıt altına alınmasının sağlanması, yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda hareket edilerek, sıralı amirlerce konunun hassasiyetle takibinin yapılmasını, bütün personelin belirtilen esaslara göre daha dikkatli ve duyarlı davranmalarını ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesini önemle rica ederim.”

 

Gönderi tarihi:

Diktatorun emrindeki devlet ve hukumetin yetkilileri olarak, devletin ve hukumetin tum toplumu kucaklama adina bir bakaninin hem de polis saldirilarindan sorumlu bir bakaninin; diktatorune ters duserek boyle bir aciklama yapmasi; Diktator ve guruhu acisindan ve insanlik ve vicdan adina verilmis ilk onemli tepkidir.

 

Iki aya sayili gunler kala ve onca olu ve yuzlerce yarali ve tamir edilmez yaralar almis olanlardan sonra; boyle bir aciklama her acidan onem tasimaktadir.

 

Bundan sonra basta diktatorun kendisi ve emrindeki her turlu devlet ve hukumet yetkilisinin bu tepkiden sonra nasil bir tutum gosterecegi merak konusudur.

 

Ilk terstepki valiyi gorevden almak olabilir. Bunun disindaki her turlu yanasim ise toplumdan direnenden yana olarak tarihe gececektir.

 

Ben bakanin bu karari almasindaki ana etkinin, AIHM'in verdigi cezalar ve uyarilar oldugu dusuncesindeyim.

 

Daha bugun gecmiste bir kisi polis saldirisina ugramaktan AIHM karari ile hakli bulundu ve uyari geldi.

 

Darisi diger sagduyu gosterebilecek cesarat gosteren devlet ve hukumet yetkililerine.

  • 4 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Diktatörün polisi daha dogrusu SS'ler,Gezi olaylarinda Türklere karsi acimasiz ve insanliga yakismayan bir ruh hali icindeydiler,belli ki Telekinezi ile sahaya sürülmüstüler!

 

Ayni diktatörün polisleri dün Sultanbeyli'de öglen saatlerinde baslayan  askerimizi ilk sehit ettikleri günün kutlamasini davul zurna ve zilgitlar esliginde gece yarisina kadar sürdürdüler.Ellerinde Apo'nun posterleri,agaclara cekilmis PKK pacavralari ile tam bir gövde gösterisi yaparken;"DESTAN YAZAN POLIS"ortalikta yoktu.Belli ki talimat alinmisti.Yani bölücülerin yaptiklari hicbir eyleme müdahale etmeme talimatini belki basbakandan,belki Icisleri Bakanindan belki  de Mutlu validen almistilar,kimden almislarsa almislar di sonucta teröristlere karsi hicbir müdahalede bulunulmadi,ne bir TOMA,NE BIBER GAZI,NE GAZ FISEGI hicbirsey yoktu hatta eli palali veya sopali esnafta!yoktu görünürlerde.Insan bunlari yasadikca "DESTAN YAZAN POLISIN GÖREVININ TÜRKLERE SALDIRI OLDUGUNU "düsünmeden edemiyor.Yani kim ki elinde Türk Bayragi,Atatürk posteri,veya Cumhuriyetin degerlerini belirten bir pankart tasiyorsa destan yazan polis bunlara karsidir.Yani Türklere karsidir.

 

Bu polisin kollarinda mevcut olan ay yildiz onlarin Türk oldugunu kanitlamaz.Bu ay yildiz bir tür "HERKESIN TÜRKIYE CUMHURIYETI VATANDASI "olmasi gibi birseydir.Yani herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandasidir ama Türk olmayanlari vardir.Son 12 yillik dönem Siyasal Islam'in Türk düsmanligini destanlastirdigi bir dönemdir.Cok acik yaziyorum;Türkiye Cumhuriyeti, Siyasal Islam ve Türkler arasindaki savasin verildigi bir savas alanidir.Bu savas ya Siyasal Islam'in Türklügü ezecegi ya da Türklük karsisinda yok olacagi bir savastir.

 

PKK;pacavralarinin,terörist posterlerinin boy gösterdigi bir alana yigilan teröristlere karsi eger bu ülkenin polisi seyirci kaliyorsa bu acik acik devam eden bir savasin varligini belirtir.Yani siyasal ISLAM ve Terör örgütü Türklere karsi isbirligi halindedir.Destan yazan polislerde bu isbirliginin kaba ve silahli gücüdür.TSK ise tamamen tecrit edilmis rüstü elinden alinmistir.

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.