Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Taksim Dayanışması: Buradayız, burada olmaya devam edeceğiz


evrensel-insan

Önerilen İletiler

6 Temmuz 2013


Taksim Dayanışması bugün 19.00′da yapılması planlanan ama polis terörü nedeniyle yapılamayan basın açıklamasını internet sitesinden yayınladı.




Taksim Meydanında okumamız polis zoru ile engellenen basın açıklamamız kamuoyuna duyurulur.

Buradayız, burada olmaya devam edeceğiz.

Taksim Dayanışması bileşenleri ve Gezi Parkı sürecinde Taksim Dayanışması’na destek veren tüm yurttaşlarımızca sürdürülen mücadelenin haklılığını kanıtlamıştır. Ülkemiz tarihinde görülen en geniş katılımlı demokrasi, kent ve insan hakları mücadelesinin haklılığı yargı kararıyla bir kez daha ispatlanmış, Tarihi Taksim Meydanı ve Gezi Parkının korunması yargı kararıyla da güvence altına alınmıştır.

Buradayız, Gezi Parkı’nı halka kapatanlara, Taksim Meydanı ve Gezi Parkını kimliksizleştirme, insansızlaştırma ve betonlaştırma planlarının iptaline yönelik mahkeme kararını elden tebliğ etmek için, parkı yeniden gerçek sahiplerine yani herkese açmak için buradayız. Taksimi kimliksizleştiren ve Gezi Parkımıza Topçu Kışlasını dayatan plan değişikliği hakkında Yargı’nın verdiği iptal kararını tebliğ etmek için buradayız. 27 Mayıs 2013 tarihinden beri parkımıza yapılan müdahalenin hukuksuz olduğunu, halka açık bir alanın günlerdir polis tarafından kapalı tutulduğunu tekrarlamak için buradayız.

Yaşam alanlarımıza dair söz söyleme hakkımız olduğu için buradayız.

Afet zamanlarında toplanma yerimiz de olan kamuya ait parkımız günlerdir polis tarafından işgal altındadır. Demokratik hak taleplerimizi dile getirme yerimiz olan meydanımıza ulaşımımız günlerdir engellenmektedir. Hükümet, uygulamalarıyla yaşam alanlarımızı, parklarımızı, meydanlarımızı bize ulaşılmaz kıldı.

Bütün bu baskılara ve şiddete rağmen bizi biz yapan bütün değer ve renklerimizle, sarsılmaz bir sağduyu, direnme gücü, kararlılık ve inanılmaz bir yaratıcılıkla, yaşamın olduğu her alanda hala bir aradayız.

Kayıplarımızı anmak için, hala tüm Türkiye’de yaşanan şiddeti kınamak için ve taleplerimizi tekrar hatırlatmak için buradayız. Ethem için, Mehmet için, Abdullah için buradayız. Gözaltına alınan, tek niyeti parkta buluşmak olduğu halde tutuklanan arkadaşlarımızın serbest bırakılması için buradayız. Ethem’in ölümüne yol açan polis memurunu serbest bırakan adaletsizliği haykırmak için buradayız.

Günlerdir gördük ki, polis şiddetinin olmadığı her an sokaklarımızda, meydanlarımızda, parklarımızda barışçıl yeni bir hayatın tohumlarını serpiyoruz.

Ne medya karartmaları, ne hükümetin keyfi ve hukuk tanımaz uygulamaları ne de bizi birbirimizden koparmayı amaçlayan tutuklamalar, gözaltılar, asılsız karalama kampanyaları içerisinde bulunduğumuz dayanışmayı sonlandıramayacaktır.

Dayanışmamızdan, taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmedik ve vazgeçmeyeceğiz. Bir kez daha hatırlatıyoruz.

Taksim Meydanı’nın ve Gezi Parkının insansızlaştırılmasına yönelik yargı kararı ile de iptal edilen plan ve projelerden, AKM’nin yıkımından vazgeçildiği ivedi olarak açıklanmalıdır.
Taksim ve Kızılay başta olmak üzere Türkiye’deki tüm meydanlarımızda, kamusal alanlarımızda, toplantı, gösteri, eylem yasaklarına ve fiili engellemelere son verilmesini; ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasını,
Taksim Gezi Parkı’ndaki yıkıma karşı direnişten başlayarak, halkın en temel demokratik hak kullanımını engelleyen, şiddetle bastırma emrini veren, bu emri uygulatan ve uygulayan; binlerce, insanın yaralanmasına, beş yurttaşımızın ölmesine neden olan sorumluların görevden alınmasını; gaz bombası ve benzeri materyallerin kullanılmasının yasaklanmasını,
Ülkenin dört bir yanında direnişe katıldığı için gözaltına alınan yurttaşlarımızın derhal serbest bırakılması, haklarında hiçbir soruşturma açılmayacağına ilişkin açıklama yapılmasını,
Afet zamanlarında da toplanma ve korunma yerlerimiz olan Gezi Park’ı başta olmak üzere halkın kullanımına kapalı bütün parklarımızın bir an önce açılmasını, önemle ve acilen talep ediyoruz.
Yaşasın dayanışmamız.

Her yer taksim her yer direniş.

TAKSİM DAYANIŞMASI

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Taksim'de protestolara polis müdahalesi

 

Taksim Dayanışması'nın çağrısı üzerine Gezi Parkı'na girmek için toplanan kalabalığa polis müdahale etti.

T24

Taksim Dayanışması'nın çağrısıyla bugün 19.00'da gerçekleştirilmesi planlanan gösteriye polis müdahale etti. Akşam saatlerinde Taksim Anıtı'nın önünde toplanan kalabalık bir grup kendi arasında su savaşı başlattı. Ellerinde su tabancaları ve pet şişelerle birbirilerine su atan grubun savaşı yaklaşık 15 dakika devam etti. Uyarının ardından polis, eylemcileri kalkanlarla meydandan uzaklaştırdı.



Biber gazı sıkıldı



Polisin müdahalesi üzerine gruptakiler, çeşitli sloganlar attı. Grubun İstiklal Caddesi'nin girişini kapatması üzerine polis ekipleri, kalabalığa dağılmaları yönünde uyarıda bulundu. Daha sonra gruba, TOMA'lardan tazyikli su sıkılarak müdahale edildi. İstiklal ve Sıraselviler caddelerine dağılan göstericiler ile polisler arasında kovalamaca yaşandı. Ara sokaklarda biber gazı kullanan polis, bazı kişileri de gözaltına aldı.



İkinci müdahale de geldi



Taksim Dayanışması üyelerinin de aralarında bulunduğu gruptakiler, polisin geri çekilmesinin ardından İstiklal Caddesi'nin girişinde bir kez daha toplandı. Gruptakiler, İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nden alınan karar metninin fotokopilerini, burada görevli polislere verdi. "Polisin burada bulunmasının hukuksuz olduğunu" iddia eden gruptakiler, Gezi Parkı'nın halka açılmasını talep etti. Bu arada, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin de beraberindeki partililerle buraya geldi. Çevik kuvvet ekipleri, İstiklal Caddesi girişinde barikat oluştururken, Taksim Dayanışması yetkilileri ve polis arasında görüşme yapıldı. Öte yandan, polisin daha önceki müdahalesiyle ara sokaklara dağılan göstericiler de İstiklal Caddesi girişine geldi. Polis, uyarılara rağmen dağılmayan gruba TOMA'lardan sıkılan tazyikli suyla müdahale etti. Müdahaleden, Gürsel Tekin ve beraberindeki bazı partililer de etkilendi. Ara sokaklara kaçan gruptakilerden bazıları gözaltına alınırken, Taksim'e giriş-çıkışlar polis tarafından kapatıldı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin, yanındakiler tarafından gözüne solüsyon sürülmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bizim burada ne yaşadığımızı anlatmamıza gerek yok. Sizinle beraber yaşadık. Bunu objektif bir şekilde anlatmanızı bekliyoruz. Bizim milletvekili olmamız da zaten burada bir işe yaramıyor" dedi. Tarlabaşı girişi ve Cumhuriyet Caddesi'nde de polis, toplanan gruplara biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti..

Polis müdahalesi, Sıraselviler Caddesi'nde devam ediyor

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Taksim’e yürüyen halka polis saldırdı, halk direniyor (dakika dakika)

 

6 Temmuz 2013

 

 

İstanbullular, Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla Gezi Parkı’nı yeniden halka açmak için Taksim’e yürüdü. Meydan’ın ve Gezi Parkı’nın etrafını kuşatan polis halkın meydana girişini engellemek için saldırdı. Halk polis saldırısına rağmen direniyor. Çapul TV İstiklal Caddesi’nden canlı yayın yapıyor

 

21.38 Orhan Adli Apaydın Sokak’a gaz bombası atıldı.

 

21.25 Türkiye’nin haber kanalları NTV ve CNN Türk’te belgesel, HaberTürk’te Diyanet İşleri Başkanı. Küçük ekranda Mısır eylemleri canlı…

 

21.22 Kadıköy Altıyol’da Taksim’deki polis saldırısına tepki gösteren halk toplanmaya başladı.

 

21.07 sol portal’ın haberine göre Sarıyer Hisarüstü mahallesinde polis saldırısını protesto eden halk tencere tava çalmaya başladı.

 

21.05 Polis Odakule çevresinde çatılardan gaz bombası atıyor.

 

20.56 Ankara forumları Taksim’deki saldırıları protesto etmek için 22.30′da Güvenpark’ta buluşacak.

 

20.55 Polisin ara sokaklara yönelik gaz bombaları ve plastik mermilerle saldırıyor. Çok sayıda sivil polis ara sokaklardaki saldırıları yönlendiriyor.

 

20.45 Bir grup eylemci yeniden Büyükparmakkapı önünde eyleme geçti. Polis iş makinaları ve zırhlı araçlar eşliğinde saldırıya geçti. İki direnişçi gözaltına alındı.

 

20.42 Polis İstiklal Caddesi çevresinde eylemciler gözaltına alıyor. Bu sırada etraftaki eylemciler alkış ve sloganlarla gözaltına alınan eylemcilere destek veriyor, polisi protesto ediyor.

 

 

 

20.25 Polis saldırısını protesto eden Cihangir halkı ara sokaklarda tencere tavalarla pencerelerde.

 

20.21 Tarlabaşı Bulvarı’nda trafik durdu. Tepebaşı ile Ömer Hayyam arasında polis ve eylemciler yer yer karşı karşıya geliyor.

 

20.19 Eylemciler Tarlabaşı Bulvarı’nda yolu trafiğe kapattı. Bulvar’a yönelen polis ses bombası attı. Kitle dağılmıyor.

 

20.17 Polis Cihangir’den Tophane’ye inen yol üzerinde İtalyan Hastanesi önünde eylemcilere saldırdı. Tophane bölgesi daha önce polisle eşgüdümlü çalışan sivil çetelerin saldırılarına sahne olmuştu.

 

20.16 Polis Galatasaray’dan Tarlabaşı’na geçen eylemcilerin ardından yürüyüşe geçti. Halkın tepkisi karşısında bir eve taş attı.

 

20.15 Galatasaray’dan Tarlabaşı’na çıkan bir grup eylemci “Her yer Taksim, her yer direniş”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganı atıyor.

 

20.11 Tayyip Erdoğan’ın sivil kahramanları Talimhane’de oteller bölgesinde ellerinde palalarla insanlara saldırdı. Görüntüler sosyal medyaya düştü.

 

 

 

20.00 Ayhan Işık Sokak’a giren polis önce sokaktakilere saldırdı, sonra da sokaktaki dükkanlarını kapılarını kırdı.

 

19.58 Tarlabaşı’nda “İsyan, devrim, Beşiktaş” sloganları.

 

19.56 Polis Cihangir’de TOMA’yla saldırıya geçti.

 

19.55 Binlerce kişi Cihangir’de slogan atıyor: “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam.”

 

19.48 Tarlabaşı’nda dağınık halde bekleyen eylemciler “Her yer Taksim her yer direniş” diye slogan atıyor. Ömer Hayyam’daki polis merkezinden çıkan bir grup çevik kuvvet polisi Taksim’e yöneldi.

 

19.43 Polis İstiklal Caddesi ile Sıraselviler Caddesi arasındaki sokaklarda plastik mermiler ve coplarla saldırıyor.

 

 

Polis saldırılarından çok sayıda çocuk da etkilendi.

 

19.39 Ayhan Işık Sokak’taki eylemciler az önce sokak yaralıların bulunduğunu ve diğer eylemciler tarafından taşındığını aktardı.

 

 

 

19.37 Galatasaray’da polis çok sert saldırdı. Basın emekçileri de saldırıdan etkilendi.

 

Birgün gazetesi muhabiri Onur Erem de polise basın kartını gösterdikten sonra darp edildi.

 

 

 

19.34 Akşam gazetesindeki AKP operasyonunda işten çıkarılan gazeteci Tuğçe Tatari de saldırıya uğradığını twitter’dan duyurdu: “Taksim The Marmara’nın önünde polis şiddetine maruz kaldım. Yere düşürüldüm. Küfür, hakaret cabası. Kollarımdan tutulup fırlatılıp, atıldım!”

 

Oda TV’nin geçtiği habere göre İstanbul Barosu eski Başkanı Av. Turgut Kazan’ın kızı Av. Aslı Kazan twitter’da gazeteci Tuğçe Tatari’nin polis tarafından yere atıldığını ve saldırıya uğradıklarını yazdı. İşte Aslı Kazan’ın o tweetleri:

 

“Polis bize saldırdı. Tuğçe Tatari’yi iterek yere attı. Küfür etti. Kitchenette’in önündeki turistlerin yüzüne gaz sıktı.

 

Elimde sıcak kahve vardı. Amir kadın memura şöyle bağırıyordu: Yüzüne dök, yüzüne dök!!!!

 

Bunun hesabı bir gün sorulur. Durduk yere kolumuzdan tutup bizi yerlerde sürüklediler. Bu mu demokrasi? Demokrasiniz batsın!

 

Vakıfbank’ın köşesinde polis şiddetine uğradık. Sadece duruyorduk.”

 

19.34 Az önce Çapul TV yayınında bir çevik kuvvet polisinin numaralı kaskını çıkarıp, numarası kask giydiği görüldü.

 

 

Çok sayıda polis de kask numaralarının üzerini örtüyor.

 

19.30 Polis Büyükparmakkapı ve Meşelik sokaklarına saldırıyor. Cadde ortasında 2 TOMA 1 akrep bekliyor.

 

 

 

19.28 muhalefet.org’un haberine göre ÖDP Beyoğlu ilçe başkanı Yalçın Köse gözaltına alındı.

 

19.27 Muammer Güler, polis saldırısı için “gayet doğal” dedi.

 

19.26 Fransız Konsolosluğu’ndan İstiklal Caddesi önüne doğru TOMA’lı gazlı saldırı sürüyor.

 

19.21 Polis saldırısı sırasında alanda bulunan CHP’li vekiller de gazdan etkilendi.

 

19.20 Harbiye’den ara sokaklardan gelenler İstiklal Caddesi’nin ara sokaklarına ulaştı.

 

Taksim İlkyardım ile Cihangir arasında da kalabalık bir eylemci grubu var.

 

19.19 Taksim’e yönelen kitleye Demirören AVM önünde yeniden polis saldırdı. Biber gazı ve tazyikli su bir kez daha sahnede.

 

19.18 İstiklal’deki binlerce kişi yeniden Taksim’e yöneldi.

 

 

 

19.16 Saldırıdan kaçan halk Tarlabaşı’na yöneldi. Gaz kokusu Tarlabaşı’nı da sardı.

 

19.10 Polis saldırısında baygınlık geçiren bir kadın Fransız Konsolosluğu önüne yığıldı.

 

 

19.10 Mehveş Evin: Polis Sıraselviler’i de gazladı.

 

 

19.09 Polis Meşelik Sokak ve Bekar Sokak içine gaz bombası ve tazyikli su ile saldırıyor.

 

 

19.06 Polis İstiklal Caddesi’nde CHP İlçe Binası önündeki eylemcilere saldırdı. Su sıkan TOMA’nın etrafını eylemciler sardı. TOMA önce geri çekildi, sonra tazyikli su ile saldırdı.

 

 

Yaşlı bir adam cadde ortasına yığıldı.

 

 

19.05 Çevik kuvvet polisleri Demirören AVM önünden geçti.

 

ıslık ve yuhalamalar sürüyor.

 

19.04 Galatasaray yönünden gelen polis Mephisto önündeki eylemcilere gaz ve su sıkarak saldırdı.

 

19.02 Kask numarası olmayan çevik kuvvet polisleri halkın yuhalamaları ve ıslıkları eşliğinde Galatasaray Lisesi’nin önüne geldi.

 

19.00 Galata Kulesi’nden Tünel’e gelen polis İstiklal Caddesi boyunca Taksim’e doğru yürüyor. Halk, polisi yuhalıyor.

 

18.56 Taraftar grupları da İstiklal’de. İstiklal’deki kalabalık gittikçe artıyor.

 

18.53 Harbiye tarafından Taksim’e girmeye çalışanların bir kısmı ara sokaklardan Taksim’e ulaşmaya çalışıyor.

 

18.52 Binlerce direnişçi Venceremos marşını söyleyerek Mephisto’nun önünden geçiyor.

 

18.52 Radikal’den İdris Emen Bildiriyor: Taksim Meydanı girişinde toplanan eylemciler Gezi Parkı’na girmek isteyince TOMA’lar harekete geçip gruba müdahale etmek istedi. Grubun içinde bulunan Taksim Dayanışma üyeleri Gezi Parkı için çıkan mahkeme karının göstererek ‘Elimizde mahkeme kararı var. Sizin bizi engellemeniz yasal değil” diyerek tepkilerini dile getirdi. Polisle grup arasındaki tartışma devam ediyor.

 

18.48 İstiklal Caddesi “Hükümet istifa”, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarıyla yankılanıyor.

 

18.47 Galata civarında lokantalarda yemek yiyenler şaşkınlık içinde gaz maskeli ve kask numarası olmayan çevik kuvvet polislerine bakıyor. Çevik kuvvet Tünel’e doğru ilerliyor.

 

18.44 İstiklal Caddesi’nin Taksim’e çıkan bölümünde polis barikatı kurulu ancak binlerce eylemci cadde içinde toplanmış durumda. “Hükümet istifa”, “Gel, gel, gel” sloganları atılıyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

00.53 Demirören AVM önünde “Hüloğğğ” diye bağıran eylemcilere polis saldırdı.

00.45 İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ali Özyurt: “Bugün İstanbul’da gönüllü sağlık hizmeti verirken bir hekim ve bir tıp öğrencisi elleri kelepçelenerek gözaltına alınmıştır. Hekimleri gözaltına alma girişimleri konusunda çok sayıda bilgi ulaştırılmaktadır.”

00.34 Akrep İstiklal üzerindeki tüm ara sokaklara gaz atıyor, saldırısını aralıklarla devam ettiriyor.

00.32 İstiklal Caddesi üzerinde dolaşan akrep Nevizade civarında plastik mermi atıyor.

00.28 Akrep İstiklal Caddesi üzerindeki eylemcilere tekrar saldırdı. Ardından geri çekildi.

00.16 Hürriyet’ten İrem Koker’in bildirdiğine göre, 12 gazeteci polisin müdahalesi sonucu yaralandı, iki gazeteci de gözaltına alındı.

00.09 Odakule’de ismi Kader olan 2 yaşında mavi tişörtlü bir kız çocuğu kayboldu.

00.04 Polis İstiklal Caddesi üzerindeki her ara sokağa 3′er 4′er tane gaz bombası atıp ilerliyor.

00.03 Polis TOMA’yla Mephisto Kitapevi’ne doğru ilerliyor. Çevik kuvvet polisi de ilerliyor.

00.02 Polis istiklal girişinden ara sokaklara gaz bombası sıkarak ilerliyor.

6 TEMMUZ

 

23.57 İstiklal’in girişinde polis, eylemcilere su sıktı. Ara sokaklara da su sıkıyor.

23.52 Polisin geri çekildiği söylentisi üzerine Odakule’deki eylemciler Galatasaray Lisesi’ne doğru kalabalık bir grup halinde yürüyor.

23.26 Odakule civarında eylemciler, polise gaz taşıma ihtimaline karşın ambulansları kontrol ediyor.

23.23 Radikal’den Serkan Ocak’ın Twitter’dan duyurduğuna göre, “Odakule’de Onur Yılmaz adında bir kişi gaz fişeğinin yüzüne gelmesi nedeniyle yaralandı, Hasekiye götürülüyor.”

23.09 Odakule çevresinde direniş sürüyor. Eylemciler büyük bir ateş yaktı, polis ara ara saldırmaya devam ediyor.

23.07 Aydınlık muhabirleri Bestegül Öneren ile Selçuk Özmen gözaltına alındı.

22.55 Kadıköy-Karaköy arası gidip gelen vapurlarda, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları atılıyor.

22.28 Sol Portal’ın haberine göre, Ayışığı Kültür Merkezi’nde 21 kişi gözaltına alındı.

22.20 Polis Demirören AVM ile GS Lisesi arasına gaz attı. Direnişçiler ses çıkarma eylemi yapıyor.

22.19 Sol Portal’ın haberine göre,polis handaki Ayışığı Kültür Merkezi’ne girip içeride çok sayıda gözaltı yaptı.

22.18 Sol Portal’ın haberine göre, polis TKP ilçe binasının hanına girdi, içeri girmeyi zorluyor.

22.16 Polis Balık Pazarı’na girdi. Pazarın içine gaz attı. Demirören AVM’den itibaren Balık Pazarı’na gaz atıyor.

22.08 GS Lisesi, İstiklal ve Odakule’de direniş sürüyor. Direnişçiler, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıyor. Polis gaz ve plastik mermei ile yer yer saldırmaya devam ediyor. Eylemcilerin birleşmesini engellemeye çalışıyor.

22.07 Orhan Adli Apaydın Sokak’a kırmızı su sıkılıyor.

22.01 Odakule içine gaz atılıyor. Odakule, gaza boğulmuş durumda.

22.00 Odakule ve Orhan Adli Apaydın arasında çatışma sürüyor, gaz bulutu yükseliyor.

21.56 Galatasaray Lisesi çevresinde öbek öbek bekleyen eylemciler, “İsyan devrim özgürlük” sloganı atıyor. Polis cadde içinde bekliyor.

21.54 İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı gaza boğulmuş durumda. Her tarafta gazdan etkilenmiş olan insanlar bulunuyor.

21.50 Altıyol-Boğa’da toplanan Kadıköylüler Bahariye’ye doğru yürüyüşe geçti.

21.46 Polis Mis Sokak’ta tekrar saldırıya geçti.

 

Diger Haberler;

 

Anadolu Ajansı (AA) İstanbul Bölge yöneticisi Mustafa Ekici attığı twitlerle Talimhane’de pala ve sopalarla direnişçilere saldıran kişileri savundu.

Taksim Dayanışması bugün 19.00′da yapılması planlanan ama polis terörü nedeniyle yapılamayan basın açıklamasını internet sitesinden yayınladı.

Tayyip Erdoğan’ın sivil kahramanları Talimhane’de oteller bölgesinde ellerinde palalarla insanlara saldırdı.

Kadınlar, polis tacizi ve tecavüzüne karşı Taksim’deydi. Yüzlerce kadın, AKP’den ve onun tacizci tecavüzcü polisinden korkmadığını hep bir ağızdan haykırdı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Taksim Dayanışması: Ne hükümetin tutumu ne de tutuklamalar dayanışmamızı sonlandıramayacak

7 Temmuz 2013


Taksim Dayanışması 6 Temmuz’da Taksim Meydanı’nda buluşmaya çalışan halka yönelik polis şiddetini, iktidarın saldırgan tutumunu kınayan yazılı bir açıklama yayınladı.

Taksim Dayanışması açıklamasının tam metni şöyle


Artık Yeter! Aralıksız ve Israrla Sürdürülen Polis Şiddetini Kınıyoruz!

6 Haziran 2013 Cumartesi günü; Gezi Parkı’nı halka kapatanlara, Taksim Meydanı ve Gezi Parkını kimliksizleştirme, insansızlaştırma ve betonlaştırma planlarının iptaline yönelik mahkeme kararını elden tebliğ etmek; parkımızın açılmasını sağlamak için güle oynaya Taksim’de buluşmaya çalışan yurttaşlarımız yine iktidarın hukuksuz, acımasız şiddet ve saldırısına maruz kalmıştır.
Polisin ortada herhangi bir gerekçe olmadan, tek niyetikamusal alanlarımız olan meydanda parkta buluşmak olan yurttaşlarımıza karşı uyguladığı şiddet 28 Mayıs’tan beri sürdürülen şiddet politikalarının değişmediğini, şiddetin ısrarla sürdürülmek istendiğini göstermektedir.
Gezi Parkı’nın bir gün sonra açılacağını duyurarak tek niyeti parka gitmek olan yurttaşlarımızı engellemek için Polis Şiddetini bir kez daha güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğu halka karşı kullananlar dün yaşananların tek sorumlusudur.
Taksim’de polis tarafından, barış içinde Taksim Gezi Parkı’na gitme talebindeki insanlara yapılan acımasız ve insanlık dışı müdahaleyi ve gün boyu devam eden gözaltı şiddetini kınıyoruz.
Ne medya karartmaları, ne hükümetin keyfi ve hukuk tanımaz uygulamaları ne de bizi birbirimizden koparmayı amaçlayan tutuklamalar, gözaltılar, asılsız karalama kampanyaları içerisinde bulunduğumuz dayanışmayı sonlandıramayacaktır.
Bütün dünyaya örnek olan Dayanışmamızdan, taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmedik ve asla vazgeçmeyeceğiz.
Taksim Dayanışması
07.07.2013

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Taksim Dayanışması Basın Açıklaması-7 Temmuz 2013

 

"Anayasa Madde 34. - Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir."

 

6 Haziran 2013 Cumartesi günü; Gezi Parkı’nı halka kapatanlara, Taksim Meydanı ve Gezi Parkını kimliksizleştirme, insansızlaştırma ve betonlaştırma planlarının iptaline yönelik mahkeme kararını elden tebliğ etmek; parkımızın açılmasını sağlamak için güle oynaya Taksim’de buluşmaya çalışan yurttaşlarımız yine iktidarın hukuksuz, acımasız şiddet ve saldırısına maruz kalmıştır.

 

Aylardır bu acımasız şiddet ortamında, bazen işe yaramayacağını bile bile asli görevlerini yapmaya çalışan basın emekçileri de yine bizlerle birlikte bu olağanüstü şiddete maruz kaldılar.

 

Bütün bunların ötesinde yolda gaz ve TOMA saldırısından kaçmaya çalışan, kendilerini koruyacak malzemeleri bile bulunmayan insanlara, polisin gözünün önünde palalarla saldırıldı. Palalarıyla saldıranlara, polis ses çıkarmazken, önce gözaltına alındıkları açıklandı, bugün ise serbest bırakıldıklarını öğrendik. Bunun yanında tanığız ki; sadece en doğal yaşamsal ve anayasal haklarını kullanmak ve meydanında toplanmak isteyen yurttaşlarımıza değil; kendini korumak için apartmanlara, işyerlerine sığınanlara da binalardan içeriye gaz atılarak şiddet ve apar topar gözaltılar gerçekleştirildi.

 

Soruyoruz; hangi sebeple ve ne uğruna bu şiddet gerçekleştirildi?

 

Oysa ki ilk günden bu yana taleplerimiz son derece haklı, yasal ve açıktır. Bu taleplerimizden Gezi Parkı'ndaki Topçu Kışlası'nın inşasını da içeren planlar hakkında, parkımıza ve yaşam alanımıza daha fazla zarar vermeden iptal kararının alınması; Tüm Ülkede yaşanan barış, kardeşlik ve dayanışma ruhu, meydanlarda, parklarda, sokaklarda, evlerimizde bilgisayarlarımızın başında verdiğimiz haklı mücadelenin kazanımlarıdır.

 

Ancak verdikleri mücadele sırasında beş yurttaşımızın ölümü, binlerce insanın yaralanması, kör olması, gözaltına alınması, tutuklanması ve hergün bunlara yenilerinin eklenmesi nedeniyle yüreklerimiz dağlanmaktadır.

 

Yaşamsal diğer taleplerimizin hiçbirisi yerine getirilmemiştir. Her geçen gün yaşadıklarımızla bu taleplerimizin haklılığı ve önemi yeniden kanıtlanmaktadır. Biliyoruz ki bütün bu şiddetin sorumluları, haklılığımız karşısında büyük bir acz ve telaş içindedir. Bu nedenle de esasen halka kapatılması suç olan parkın açılış seremonileriyle toplumun gözünü boyamaya çalışmaktadırlar. Parkımız bize kapatılmışken, kentin yöneticileri yerine ironik bir şekilde valinin bu açılışı duyurması, yapılan ve yapılacak tüm temsili gösteriler, bu acizliğin hukuksuzluğunu da derinleştirmektedir.

 

Bizler 08.07.2013 Pazartesi günü saat 19.00’da kendiliğinden yeşererek yalnızca İstanbul'a değil tüm Türkiye'ye bir demokrasi örneği olarak yayılan forumlarımızın ışığını Gezi Parkı’na da taşımaya kararlıyız. Bütün dünyaya örnek olan Dayanışmamızdan, taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmedik ve asla vazgeçmeyeceğiz.

 

Çünkü haklıyız, çünkü kararlıyız.

 

Her yer Taksim, her yer direniş!

 

TAKSİM DAYANIŞMASI

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bütün bunların ötesinde yolda gaz ve TOMA saldırısından kaçmaya çalışan, kendilerini koruyacak malzemeleri bile bulunmayan insanlara, polisin gözünün önünde palalarla saldırıldı. Palalarıyla saldıranlara, polis ses çıkarmazken, önce gözaltına alındıkları açıklandı, bugün ise serbest bırakıldıklarını öğrendik. Bunun yanında tanığız ki; sadece en doğal yaşamsal ve anayasal haklarını kullanmak ve meydanında toplanmak isteyen yurttaşlarımıza değil; kendini korumak için apartmanlara, işyerlerine sığınanlara da binalardan içeriye gaz atılarak şiddet ve apar topar gözaltılar gerçekleştirildi.

 

Soruyoruz; hangi sebeple ve ne uğruna bu şiddet gerçekleştirildi?

 

 

 

Ben cevaplayayım..

 

Toplumun huzurunu bozmak,insanların mallarına zarar vermek,esnafı ve halkı maddi zarara uğratmak yüzünden bu şiddet gerçekleştirildi..

 

"Ancak verdikleri mücadele sırasında beş yurttaşımızın ölümü, binlerce insanın yaralanması, kör olması, gözaltına alınması, tutuklanması ve hergün bunlara yenilerinin eklenmesi nedeniyle yüreklerimiz dağlanmaktadır."

 

O kadar üzülüyorlarsa zarar vermeden eylem yapmalıdırlar..Provokatörlerin verdiği gazdan tut,sanal ortamdaki binlerce yalanı ve hatta sırf kargaşa çıksın diye tomanın altına kendisini atıp bizi eziyorlar  yalanlarıyla insanları kandırmaya çalışmadan olsun bi zahmet..Çünkü verdikleri mücadelenin ne sinsi oyunlarla yapıldığını bütün Türkiye gördü.

 

Bu arada unutmadan

 

2911 S.K. Göre Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme

  1. Anayasamızın 34. Maddesi “ Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, Milli Güvenlik, Kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın veya genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve Kanunla sınırlanabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller Kanunda gösterilir.” denilmiştir.
  2. 26. Maddesinde “ Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller Kanunla düzenlenir.” ibaresi son fıkra olarak eklenmiştir.
  3. Görüleceği üzere Anayasamızın 34. maddesinde toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller Kanunda gösterilir denilmektedir. Bu bağlamda 2911 sayılı Kanun hala yürürlüktedir. Bu Kanunun 6. 9. ve 22. maddesine aykırı olarak yapılan toplantı ve gösteri yürüyüşlerine, Kanunun 24. maddesinin uygulanması gerekmektedir.
  4. Anayasamızın 26. Maddesine eklenen “Düşünceyi açıklama yayma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller Kanunla düzenlenir” hükmü doğrultusunda “ basın açıklamaları” ile ilgili mevzuat çalışmaları Bakanlığımız tarafından yürütülmektedir. Mevzuatla ilgili gerekli düzenlemeler yapılıncaya kadar,
  5. Anayasanın 26. Maddesinde “İfadesini bulan düşünceyi açıklama ve yayma” özgürlüğünü ve sınırlarını gene aynı anayasa maddesi içinde düşünülmeli ve bu çerçevede değerlendirilmelidir.
  6. Basın açıklamalarının ifadeyi açıklama özgürlüğü olduğu ve 2911 sayılı Kanun hükümleri içerisine giren bir durum olmadığı sürece yasal bir etkinlik olduğu, gerçekleştirilmesi için daha önceden izin yükümlülüğünün bulunmadığı düşünülmektedir.
  7. Ancak bu etkinlik 2911 sayılı Kanunda belirtilen toplantı veya gösteri yürüyüşü haline dönüşürse, yani toplu şekilde yapılan ifadeyi açıklama eyleminin, Milli Güvenlik, Kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlükleri için tehlike teşkil etmesi gibi durumlarında, Kanuna aykırı bir etkinlik gerçekleştirilmiş olacak ve müdahaleyi gerektiren bir durum ortaya çıkacaktır. Bu manâda, 2911 sayılı yasaya aykırı olarak yapılan ya da sonradan “ Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü haline” dönüşen eylemler için yasada yeterli düzenleme mevcuttur.

2911 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Yapılacak Toplantılarda Aranılan Şartlar; 

Bu Kanuna göre yapılacak toplantılarda, fiil ehliyetine sahip ve onsekiz yaşını doldurmuş en az yedi kişiden oluşan bir düzenleme kurulu oluşturarak, toplantı başlama saatinden en az 48 saat önce ve çalışma saatleri içinde, düzenleme kurulunun tamamının imzalayacakları bir bildirim toplantının yapılacağı yerin bağlı bulunduğu Valilik veya Kaymakamlığa verilir. Bu kurul kendi aralarından birini başkan seçer. Diplomatik dokunulmazlıkları bulunan kişiler, düzenleme kurulu başkan veya üyesi olamazlar.

Tüzel kişilerin toplantı veya gösteri yürüyüşü düzenlemeleri, yetkili organlarının kararına bağlıdır.

2911 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Yapılacak Toplantılarda İstenilen Belgeler; 

Toplantı yapılabilmesi için, toplantı başlama saatinden en az 48 saat önce ve çalışma saatleri içinde, düzenleme kurulunun tamamının imzalayacakları bir bildirim toplantının yapılacağı yerin bağlı bulunduğu Valilik veya Kaymakamlığa verilir. Verilen bu bildirimde;
  • Toplantının amacı,
  • Toplantının yapılacağı yer, gün ve başlayış bitiş saatleri,
  • Düzenleme kurulunun başkan ve üyelerinin açık kimlikleri, meslekleri, ikametgahları ve varsa çalışma yerleri, belirtilir.
Ayrıca düzenleme kurulu üyelerinin her biri için aşağıdaki belgelerin de eklenmesi şarttır:
  • Nüfus cüzdanı örneği,
  • Adli sicil kaydı,
  • İkamet belgesi,
  • Fiil ehliyetine sahip ve onsekiz yaşını doldurmuş olduklarına dair şahsi beyan belgesi,
  • Düzenleme kurulunda yer alacak yabancılar için, ilgili Valilik kanalıyla, İçişleri Bakanlığından alınan izin belgesi; Kanuna göre düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde topluluğa hitap edecek, afiş, pankart, resim, flama, levha, araç ve gereçler taşıyacaklar için mahallin en büyük mülki idare amirliğine, toplantıdan en az kırksekiz saat önce bildirimde bulunduğunu gösteren belge,
  • Tüzel kişilerce düzenlenecek toplantı ve gösteri yürüyüşleri için yetkili organlarının buna ilişkin kararı Yabancı uyruklular için içişleri Bakanlığı'ndan alınan izin belgesi,

Tüzel kişilerin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemeleri için yetkili organlarının kararı gerekir. Bu husus bildirimde belirtilir ve düzenleme kuruluna ilişkin Kanun ve Yönetmelikte belirtilen hususlar, tüzel kişilerin düzenleyeceği toplantılarda da aranır.

Bu bildirim ve ekleri verildiğinde, mahallin en büyük mülki idare amirliğince, düzenleme kurulu başkan veya üyelerine, bildirimin alındığı gün ve saati gösteren bir alındı belgesi ile toplantının yerini, gününü, başlama ve bitiş saatlerini ve düzenleme kurulunun görev ve sorumluluklarını belirleyen önceden hazırlanmış bir talimat verilir.

Ayrıca toplantı veya yürüyüşlere ilişkin çağrı veya propaganda amacıyla kullanılan basılı veya çoğaltılmış veya el ile yazılmış davetiye, levha ve ilanlarda düzenleme kurulu başkanı ile en az altı üyesinin adları, soyadları ve imzalarının bulunması zorunludu

 

Kaynak: http://besiktas.iem.gov.tr

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Ancak verdikleri mücadele sırasında beş yurttaşımızın ölümü, binlerce insanın yaralanması, kör olması, gözaltına alınması, tutuklanması ve hergün bunlara yenilerinin eklenmesi nedeniyle yüreklerimiz dağlanmaktadır."

 

Yukardakini yapanlar halk direniscileri degil, onlara saldiran diktatorun polisi. devleti emniyeti eli palali guruhu sivil polisidir.

 

Zannetmiyorum bu kisilerde yurek beyin vicdan oldugunu, hatta bunu yapanlar bu saldiri emrini verenler, bunlari savunanlar insan bile olamaz.

 

Ancak sahte sahte konusur ve timsah gozyasi dokerler. Ayni madimakta oldugu gibi.

 

Ne tesaduftur ki o madmak canileri bugun diktatorun emrindedir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Ancak verdikleri mücadele sırasında beş yurttaşımızın ölümü, binlerce insanın yaralanması, kör olması, gözaltına alınması, tutuklanması ve hergün bunlara yenilerinin eklenmesi nedeniyle yüreklerimiz dağlanmaktadır."

 

Yukardakini yapanlar halk direniscileri degil, onlara saldiran diktatorun polisi. devleti emniyeti eli palali guruhu sivil polisidir.

 

Zannetmiyorum bu kisilerde yurek beyin vicdan oldugunu, hatta bunu yapanlar bu saldiri emrini verenler, bunlari savunanlar insan bile olamaz.

 

Ancak sahte sahte konusur ve timsah gozyasi dokerler. Ayni madimakta oldugu gibi.

 

Ne tesaduftur ki o madmak canileri bugun diktatorun emrindedir.

 

 

Aklı başında olan vatandaşlarımız herşeyi görmekte zaten..Sabırlı davranarak ülkeyi bölmek isteyen teröristlerin tuzağına düşmemektedir..Ama ne yazıkki bu teröristler sanal ortamda yalanlarla hala abesle iştigal ediyorlar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aklı başında olan vatandaşlarımız herşeyi görmekte zaten..Sabırlı davranarak ülkeyi bölmek isteyen teröristlerin tuzağına düşmemektedir..Ama ne yazıkki bu teröristler sanal ortamda yalanlarla hala abesle iştigal ediyorlar..

İşte Böyle bölünür bir ülke... Anlamadığı, aklının anlamaya yetmediği yerlerde ülkenin öteki yarısına 'terörist' der sonra da ülkeyi bölmekten bahseder...

 

Ah benim güzel insanlarım, ne güzel demokrasi anlayışı var!!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İşte Böyle bölünür bir ülke... Anlamadığı, aklının anlamaya yetmediği yerlerde ülkenin öteki yarısına 'terörist' der sonra da ülkeyi bölmekten bahseder...

 

Ah benim güzel insanlarım, ne güzel demokrasi anlayışı var!!!

 

Demokrasi anlayışınızı sandıkta halletmek yerine ortalığı yakıp yıkarak,ülkenin huzurunu bozarak gösterildi zaten..Terörizm zaten budur,yalanlarla beslenir ülkeyi bölmeye çalışır..

 

Sözde halk direnişçilerinin sanal ortamdaki binlerce yalanlarını bikere bıraksak bile bu ülkenin polisini düşman olarak gösteren tavırları  amaçlarının ne olduğunu göstermektedir

 

Bu ülkenin güzel insanları bu tür şeylere sabırlı davranıp teröristlere uymayanlardır..Nitekim bazı vatandaşlarımızın sinirleri tabiki bozuluyor,çünkü malına zarar veren ekmeğiyle oynayan bir terörist grupları var karşılarında..Ve tabikide bu terörist zihniyetli insanlar bundan yararlanarak ortamı daha çok gerilmesi,kargaşalaşmasını sağlamaya çalışıyorlar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Demokrasi anlayışınızı sandıkta halletmek yerine ortalığı yakıp yıkarak,ülkenin huzurunu bozarak gösterildi zaten..Terörizm zaten budur,yalanlarla beslenir ülkeyi bölmeye çalışır..

 

Sözde halk direnişçilerinin sanal ortamdaki binlerce yalanlarını bikere bıraksak bile bu ülkenin polisini düşman olarak gösteren tavırları  amaçlarının ne olduğunu göstermektedir

 

Bu ülkenin güzel insanları bu tür şeylere sabırlı davranıp teröristlere uymayanlardır..Nitekim bazı vatandaşlarımızın sinirleri tabiki bozuluyor,çünkü malına zarar veren ekmeğiyle oynayan bir terörist grupları var karşılarında..Ve tabikide bu terörist zihniyetli insanlar bundan yararlanarak ortamı daha çok gerilmesi,kargaşalaşmasını sağlamaya çalışıyorlar

İşte böyle dostlar anlamıdığı şeyler hakkında hala konuşmaya çalışıyor.

Demokrasi sandıkmış.... Azcık okusa anlayacak ama okumuyor...

 

Hala ötekileştirmeye devam ediyor... Bizi terörist yapıyor.... Şimdi ben bu arkadaşa isim takmayayım çünkü aynı duruma düşmek istemem.... 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İşte böyle dostlar anlamıdığı şeyler hakkında hala konuşmaya çalışıyor.

Demokrasi sandıkmış.... Azcık okusa anlayacak ama okumuyor...

 

Hala ötekileştirmeye devam ediyor... Bizi terörist yapıyor.... Şimdi ben bu arkadaşa isim takmayayım çünkü aynı duruma düşmek istemem.... 

 

 

Hep öyle olur zaten,keşke birazcık siz okusanızda verdiğiniz öğütü tutabilseniz.Sözünün arkasında olan birini ne yazıkki göremedik..

 

Tabiki terörist diyeceğim buradaki insanları maddi zarara uğratan,huzuru bozan,kargaşa çıkarmak isteyen örgüte neden terörist demeyeyim ? Terör örgütlerinin hedefide huzuru bozup,isyan çıkarmak değil mi ? 

 

Sanal ortamdaki binlerce yalanlarla insanları kandırmak neyin nesi ? Devletin polisini kötü göstermeye çalışmanın adı mı hak ve özgürlük oluyor ? Neyin özgürlüğüdür bu ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nerde kargaşa çıkarmışlar. Hiçbiryerde demokrasilerde görülen gösteri hakkını düşünce özgürlüğünü kullanıyorlar...

 

Ama bizim okumayan zihniyet onları TERÖRİST yapıyor. Aklı fikri insanları ezmekte olan bu zihniyet farklılıkları EZMEK istiyor...

 

Anlamadığı demokrasiyi bize SANDIK diye yutturmaya çalışıyor. AMA ben genede bu arkadaşa hiç bir isim takmayacağım...

 

İnsanları bölmek böyle oluyor işte SANDIKTA kazandık TEK TİP olacaksınız. SİZ hakkınızı ararsanız sizinki Terörizm olur...

 

Vay benim yurdumun demokratları, öğrenemeyeceğiz şu işi....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nerde kargaşa çıkarmışlar. Hiçbiryerde demokrasilerde görülen gösteri hakkını düşünce özgürlüğünü kullanıyorlar...

 

Ama bizim okumayan zihniyet onları TERÖRİST yapıyor. Aklı fikri insanları ezmekte olan bu zihniyet farklılıkları EZMEK istiyor...

 

Anlamadığı demokrasiyi bize SANDIK diye yutturmaya çalışıyor. AMA ben genede bu arkadaşa hiç bir isim takmayacağım...

 

İnsanları bölmek böyle oluyor işte SANDIKTA kazandık TEK TİP olacaksınız. SİZ hakkınızı ararsanız sizinki Terörizm olur...

 

Vay benim yurdumun demokratları, öğrenemeyeceğiz şu işi....

 

Düşünce özgürlüğü tomanın altına giripte polis bizi ezdi yalanıyla insanları kandırmak sanırım :D

 

Bizim zihniyetimizdeki bilginin 1/4'ü keşke bize karşı olanlardada olsa idi

 

Recep Tayyip erdoğanı ben değil Türkiye seçmiştir,ve o adamı isyanla indirmeye çalışmaya kalkmak terörizmdir..Adına halk direnişi diyebilirsin gerçi türk oğlu türk olarak tek tük 2-3 adam vardır belki içlerinde..Onlarda bu yalanlara kanıpta sokağa çıkanlardan

 

Neyin hakkını arıyorsunuz onu bir söyleyin ? Kimin hayatına karışıldı kimin hakkı elinden alındı ? Bu sorulara bir cevap versen..Ama yazacaklarına dikkat et çünkü bazı arkadaşlar gibi yalanlara inanalardan olma

 

Hala demokrasi özgürlük diyorlar :D  Gülüyorum sadece 

 

Not: Geziparkı halka açılmıştı ve şimdi bu terör örgütleri yüzünden kapandı..Neden dersen 7den itibaren burada huzur boacakları öğrenildi ve güvenlik önlemleri alınmış.Buradan bir gitseler herşey çok güzel olacak ama işte terör örgütü huzuru bozmanın derdinde 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Maalesef bizim toplumumuzda bir kavram ne algilanabiliyor ne de ogreniliyor.

 

Sadece akli sabit ile ezberleniyor ve ezbere uymayan da iste boyle mantiga uymayan yanitlarla yanit bulmaya calisiliyor.

 

Bir zamanlar bir moda vardi, bir kisiyi "suclamak/kotulemek" icin o da suydu.

 

"Marxist leninist anarsist maoist" iste bizim toplumumuzun algisi "benzemezleri bile bir araya koymak"

 

O yuzden oturup izah etsen terorizm nedir, demokrasi nedir, hak ve ozgurluk nedir, provakasyon nedir? v.s. bir anlami olmaz. Cunku akil biat ettigi ezberi bozmaz bir de zaten ona yon veren diktator ve guruhu varken, onu takip eder ve o ne derse, dusunmeden degerlendirmeden oldugu gibi aktarir.

 

Buradaki teroristin de uydurma babasi Davutogludur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

9 Temmuz 2013

BASINA VE KAMUOYUNA

Artık aklın, vicdanın, hukukun ve demokrasinin bittiği yerdeyiz.

Yaklaşık bir buçuk aydır, tüm polis şiddetine, gözaltılara, her türlü baskıya, karalamaya, yalan ve dolana karşı sürdürülen haklı, meşru ve kararlı mücadelemiz sonucunda Gezi Parkı’nın Park olarak kalmasını sağlayanlar, Vali tarafından seremoniyle açılan parka gitmek isterlerken tamamen hukuksuz bir şekilde engellenmiştir. 8 Temmuz Pazartesi akşamı hiçbir uyarı olmadan, İstiklal Caddesi girişinde emniyet güçleri tarafından halkımıza, yine gaz, su, plastik mermi ile saldırılmış ve Taksim Dayanışmasını oluşturan emek/meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, siyasi parti temsilci ve yöneticileri de olmak üzere birçok arkadaşımız, yine valinin talimatıyla ve hukuksuz bir şekilde gözaltına alınmıştır. Hukuk ve yargı kararları, yok sayılmak suretiyle suç işlenmiştir.

Taksim Dayanışması olarak polisin saldırısını ve gözaltıları şiddetle kınıyor; Acilen dün ve daha önceki günlerde keyfi ve hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan vatandaşlarımızın, haklarında hiçbir hukuki işlem yapılmadan serbest bırakılmasını talep ediyoruz.

Günlerdir acizlik içerisinde bu kenti polis şiddeti marifetiyle idare etmeye çalışanlar artık halka yalan söylemeyi bıraksınlar. Yarattıkları her türlü bilgi kirliliğine, karalamaya, iftiraya karşı gerçekler apaçık ortadadır. Buradan tekrar iktidara, bu kentin idarecilerine sesleniyor ve hatırlatıyoruz;

“Gezi Parkı” sizlerin doğa, bilim ve demokrasi karşıtı, rantçı projelerinize karşı halkın, kullandığınız her türlü insafsız şiddetinize rağmen, kararlı ve onurlu mücadelesi ile Park olarak kalmıştır. Orayı var eden de, güzelleştiren de sizler değil, halkın ta kendisidir.

Bu mücadelede maalesef yaralılarımız ve can kayıplarımız vardır ve bu durum sizlerin kolluk kuvvetlerinizin akıl almaz, vicdana sığmaz şiddeti sonucu olmuştur. Dün eli palalılar bugün sokaklarda rahat rahat gezerken, hayatında hiç kimseyi incitmemiş arkadaşlarımız gözaltına alınmaktadır. Sorumluların hiçbiri bugüne kadar hesap vermemiştir. Aksine bu şiddetin gerçek sorumlularını “aklama” yarışına girilmiştir. Tüm Türkiye ve Dünya şunu görmüştür ki, 28 Mayıs’tan bu yana yaşanan bu süreçte, polisin olmadığı günlerde Gezi Parkı ve Taksim’de halkımız dayanışmanın, kardeşliğin, yaratıcılığın, barışın ve demokrasinin en güzel örneklerini sergilemiş, insanların geleceğe dair umutlarını yeşertmiştir. Yurdumuzun dört bir yanında parklarımız ve meydanlarımızda kendiliğinden yeşeren ve ortak irademizi oluşturmak için gerçekleştirilen forumlar; kendi hayatlarımızın kaderini hep birlikte kendimizin belirleyeceği, Türkiye’de gerçek bir demokrasinin inşasına dair hepimize ışık olmuştur. Eğer halen daha Valinin kendisi ile birlikte, tüm bu şiddet ve karanlığın sorumluları Taksim Dayanışmasının bu ısrarlı ve meşru duruşunu anlayamıyor ise söylenebilecek çok fazla şey kalmamıştır.

Taksim Dayanışması bileşenleri ve Gezi Parkı sürecinde Taksim Dayanışması’na destek veren tüm yurttaşlarımızca sürdürülen mücadelenin haklılığı kamuoyunda, yargıda ve diğer tüm alanlarda defalarca kanıtlanmıştır. Her türlü baskı, engelleme, karalama ve zorbalık bizleri, mücadelemizden bir adım bile olsa geriye düşürmeyecek, dayanışmamızı yıldıramayacaktır. Taleplerimizin yani polisin ve idarecilerin ısrarla çiğnedikleri Anayasal haklarımızın takipçisiyiz. Emek, alınteri ve acı ile elde ettiğimiz kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Bugün ve bundan sonra, yaşam alanlarımıza dair söz söyleme hakkımız için burada ve her yerde olmaya devam edeceğiz.

TAKSİM DAYANIŞMASI

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

9 Temmuz 2013

 

Basına ve Kamuoyuna çağrımızdır,

 

08 Temmuz Pazartesi günü; İstanbul Valisi’nin Gezi Parkı’nın halka açıldığı beyanı üzerine Dayanışmamız, halkımızla birlikte aylardır sürdürdüğü meşru ve haklı mücadelesi sonucu kazandığı Parkı’na gitmek istemiş ancak yine polisin olağanlaşan şiddeti ile karşı karşıya kalınmıştır.

 

Gelişmeleri ve gözaltlılara dair açıklamalarımızı dün gece bu sabah kamuoyuna duyurduk. Şunu baştan belirtmek isteriz ki; Taksim Dayanışması taleplerinden ve kararlılığından vazgeçmeyecektir.

 

Dayanışmamızın 09 Temmuz Salı günü yaptığı toplantı notlarını basın ve kamuoyu ile paylaşıyor ve dayanışmaya yapılan saldırı, gözaltılar ve sonrasında yaşanan hukuksuzluğa karşı mücadelemizi halkımızla birlikte sonuna kadar sürdüreceğimizi duyuruyoruz.

 

1- Bu mücadele sürecinde gözaltına alınan ve tutuklu bulunan tüm yurttaşlarımızın serbest bırakılmalarını talep ediyoruz.

 

2- Gözaltında olan Dayanışma temsilcilerimizden ve TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesinden Mimar Mücella Yapıcı’nın ev araması; savcı olmadan, atılı suçlama ve ne arandığına dair hiçbir bilgi olmadan yapılmaktadır. Hukuksuzluğa itiraz eden avukatlar ise çevik kuvvet çağrılacağı tehditlerine maruz kalmışlardır. Dayanışma bileşenlerimizden İstanbul Tabipler Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin, HDK Yürütme Kurulu Üyesi Ender İmrek ve Haluk Ağabeyoğlu’nun evlerinde de bu hukuksuz aramaların devam ettiği bilgilerini almaktayız. Basın emekçilerini bu hukuksuzluğu teşhir etmeye ve halkımızı bilgilendirmeye davet ediyoruz.

 

3- Taksim Dayanışması yalnız değildir. 09 Temmuz 2013 Salı akşamı yurdun ve İstanbul’un dört bir yanında gerçekleşecek forum ve etkinliklerde Dayanışmaya yapılan hukuksuz müdahale halkımızdan hak ettiği cevabı bulacaktır.

 

4- Saat ve günü daha sonra belirtilmek üzere, Dayanışma temsilcilerimiz adliyeye sevk edildiklerinde halkımızı birlikte durmaya ve tüm gözaltına alınan ve tutuklananlara sahip çıkmaya çağırıyoruz.

 

5- Dayanışmamızın hem bileşenleri hem de etkinlikleri bütünüyle yasal, meşru, Anayasa dâhilinde ve barışçı niteliktedir. Bu süre içinde haklarımızı kullanmamızı hukuksuz ve zorla engelleyen, kamuoyunu yanıltan, halka şiddet uygulayan bütün kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunacağız.

 

6- Bu süreç içinde yaptığımız bütün etkinlikleri halkımızla birlikte milyonlar olarak sahipleniyoruz. Eğer parkların, meydanların, kamusal alanların halka açılmasını istemek suç ise kendimizi ihbar ediyoruz. Halka uygulanan şiddetin durdurulmasını istemek suç ise kendimizi ihbar ediyoruz. Başta toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı olmak üzere, Anayasal haklarımızı kullanmak suç ise kendimizi ihbar ediyoruz.

 

7- Öte yandan, önce masa/sandalye terörü, arkasından inşaat ve kepçelerle ve arkasından polis saldırıları sonucu oluşan Taksim Esnafı’nın mağduriyetinden doğrudan ve açık olarak siyasi iktidar ve onun kamu görevlilerinin suçlu ve sorumlu olduklarını ilan ediyoruz.

 

8- Beş yurttaşımızın hayatını kaybetmesinden, binlerce insanın yaralanmasından, onlarcasının kalıcı sakatlıklarla karşı karşıya kalmasından doğrudan ve açık olarak siyasi iktidar ve onun kamu görevlilerinin suçlu ve sorumlu olduklarını ilan ediyoruz.

 

Biz haklı, demokratik ve meşru taleplerimizi savunmaya devam edeceğiz. Gözaltına alıp yargılamaya çalıştığınız Dayanışma Temsilcileri değil, Anayasanın ve uluslararası insan hakları sözleşmelerinin tanıdığı haklar ve özgürlüklerdir. Haklarımız, özgürlüklerimiz ve dayanışmamızdan vazgeçmeyeceğiz. Dayanışma Temsilcilerimizin yanında halkımızla birlikte Çağlayan’da olacağız.

 

Taksim Dayanışması

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

10 Temmuz 2013

Türkiye tarihinin en önemli yaşam ve demokrasi mücadelelerinden biri olan Gezi Direnişi; her türlü polis şiddetine, hukuksuz gözaltı ve tutuklamalara, sorumluluklarını üzerinden atmaya çalışan idarecilerin mesnetsiz, yalan beyanlarına karşın dayanışmamızın gücüyle büyümeye devam ediyor.

Maalesef bugün yüreğimizi dağlayan bir kara haber daha aldık. Daha onurlu ve güzel bir dünya için mücadele ederken, Eskişehir’de 2 Haziran’da kimlikleri hala tespit edilmemiş eli sopalılar tarafından yaralanan, 8 gündür yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz’ı bugün (10 Temmuz) kaybettik. Yaşamsal taleplerimizi dillendirdiğimiz bu süreçte altıncı yurttaşımızı yitirdik. Acımız ve öfkemiz çok büyük. Onları asla unutmayacak ve uğrunda hayatlarını kaybettikleri mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz.

Bilindiği üzere 08 Temmuz Pazartesi akşamı, sürdürdüğümüz mücadelenin bir kazanımı olarak, ironik bir biçimde İstanbul Valisi tarafından açıldığı bildirilen Gezi Parkı’na giderken hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan Taksim Dayanışması temsilcilerimiz, 48 saatlik yasal gözaltı süresi bitmesine karşın halen savcılığa sevk edilmemişlerdir. Buradan bir kez daha belirtiyoruz; bu mücadele sürecinde gözaltına alınan ve tutuklu bulunan tüm yurttaşlarımız serbest bırakılmalıdır.

Dayanışmamızın bugüne kadar yürüttüğü bütünüyle yasal, meşru, demokratik ve barışçıl mücadeleyi, sokaklar ve meydanlarda polis şiddetiyle bastıramayan iktidar, bileşenlerimizin temsilcilerini gözaltına alarak sürdürdüğü saldırılarına gece yarısı operasyonlarıyla, yani Meclisten geçirdiği torba yasayla bir yenisini daha eklemiştir. Tüm yaşam alanlarımıza ve kamuya dönük yağma politikalarına karşı TMMOB ve odalarının yıllardır yürüttüğü mücadeleyi etkisizleştirme yönünde bir adım daha atmıştır. Taksim Dayanışması bileşenlerimize yönelik bu çok yönlü saldırıları tasarlayanlar ve uygulayanlar şunu bilmelidirler ki dayanışmamız, mücadelesinden geri adım atmayacaktır.

Buradan polis şiddeti, gözaltılar, tutuklamalar ve torba yasalarla mücadelemizi sekteye uğratmaya çalışanlara bir kez daha sesleniyoruz; Bütün dünyaya örnek olan dayanışmamızdan, taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmedik ve asla vazgeçmeyeceğiz.

Geçtiğimiz Pazartesi günü gözaltına alınan dayanışma temsilcilerimize adliyeye sevk edildiklerinde destek olmak, tüm gözaltına alınanlar ve tutuklananlara sahip çıkmak için 11 Temmuz Perşembe saat 11.00’den itibaren Çağlayan Adliyesi’nde buluşuyor ve sürecin sonuna kadar bekleyişimizi sürdürüyoruz.

Çünkü haklıyız, çünkü kararlıyız.

TAKSİM DAYANIŞMASI


Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.