Peygamber konustu!

[Φ politika]

Allah'in Muhammed'i son peygamber olarak görevlendirdim deme hatasi Türkiye'de son 9 yilda ortaya cikan peygamberle tescillenmistir.

 

Muhammed'e dokunmak ibadet sayilmazken,Türkiye'de ortaya cikan peygambere dokunmak ibadet olmaktadir,aslinda müslümanlarin bosu bosuna camilere gitmesine,oruc tutmasina gerek yoktur,gitsinler Ankara'da kuyruga girip peygambere dokunsunlar ve cennetten bir Toki evi kazansinlar.

 

Peygamber bugün konustu ve hadislerinden birini sarfetti:"Kriz Türkiye'yi teget bile gecmez"dedi.Merkez Bankasi sefi peygamberin bu sözünü hemen dogrulayip borsayi rahatlatti.Peygamber gecen krizde "Türkiye'yi teget gecti"demisti.Peygamberler yalan söylemezmis,duyda inanma,gecen kriz teget gecmedi delipte gecti ama peygamberin gemisi o kadar güclüydüki kriz o gemiyi delemedi Türkiyedeki batan fabrikalari deldi.Aynen Nuhun gemisi gibi yeni peygamberin gemiside hicbir yara almadan kurtuldu olanlar,peygambere inananlara oldu.

 

 

saygilarla

[Φ Dayı]

 

PEYGAMBER..haber getiren kişi demek..

 

Kimi Peygamberler Allahtan,kimileride Fettullahtan (Pensilvanyadan..) haber getirir..yada Obama denilen liderden.. :D :D

 

Haber getirene dokunsan ne olur onunla yatağa girip yatsan ne olur..Haberi alamadıktan,alıpta anlayamadıktan sonra..

[Φ ayferbursa]

 

PEYGAMBER..haber getiren kişi demek..

 

Kimi Peygamberler Allahtan,kimileride Fettullahtan (Pensilvanyadan..) haber getirir..yada Obama denilen liderden.. :D :D

 

Haber getirene dokunsan ne olur onunla yatağa girip yatsan ne olur..Haberi alamadıktan,alıpta anlayamadıktan sonra..

[Φ gaffar]

PEYGAMBER..haber getiren kişi demek..:)Kimi Peygamberler Allahtan,kimileride Fettullahtan (Pensilvanyadan..) haber getirir..yada Obama denilen liderden.. :D :D Haber getirene dokunsan ne olur onunla yatağa girip yatsan ne olur..Haberi alamadıktan,alıpta anlayamadıktan sonra..

 

 

 

sayin dayicim,mustafa kemali ve O`ndan haber getirenleri unutmussun hatirlatayim dedim carpilirsin alimallah..))

 

 

slm.

[Φ Dayı]

Gaffar abi..

 

Biz önce çıkartıldık sonra bölündük daha sonra ÇARPILDIK şimdi toplanma sürecini yaşıyoruz..

 

Bu dört işlemden geçmeyene kız bile vermezler..ona göre..

 

 

Atatürkten haberi bana iki dedem verdi..daha ala peygambermi bulacağım bu konuda...)

[Φ gaffar]

]Atatürkten haberi bana iki dedem verdi..daha ala peygambermi bulacağım bu konuda...)

 

 

VE

 

Dayicim,10 Ağustos da söyle yazdin;

 

 

"..PEYGAMBER..haber getiren kişi demek..Kimi Peygamberler Allahtan,kimileride Fettullahtan (Pensilvanyadan..) haber getirir.."

 

 

 

verdiginiz ölcüyü dogru kabul ettigimiz takdir de,"..Fettullahtan (Pensilvanyadan.." haber getiren ile iki dedenizin atatürkten haber getirmesi arasinda bir fark yoktur..bu durum da biri yanlissa (ki vurgunuz bu yönde yanlissam düzeltin) digeri de yanlis olur..

 

 

slm.

[Misafir £vrensel]

bu durum da biri yanlissa (ki vurgunuz bu yönde yanlissam düzeltin) digeri de yanlis olur..

Özgür kıyafet seçimine böyle dememiştin ama. Arap geleneği olunca vahiy yani doğru, evrensel genel giyim şekli olunca yanlış oluyor değilmi? Yeter ki söz konusu ortaçağdaki arap töreleri olsun.

[Misafir demirefe]

İşin doğrusunu konuşmakta fayda var. Dinciler liboşlardan aldıkları akıllarla isteyen başını örter, isteyen açar tripleri atıyorlar. Ama diğer yandan allahın emri, örtmeyen yanar triplerini de atıyorlar!

 

Zorlama yok ama yapmazsan yandın!

 

Ya ben ne diyim bu dincilere... Çelişki yumağılar, çelişkilere sarılıp sarmalanmışlar... Daha ne diyim ki...

 

E ne olacak, dogmatik kitaplarında öyle yazıyor. Dinde zorlama yoktur. Zorlama olmadığı için, müslüman olmazlarsa bulduğunuz yerde öldürün, sürün, ehli kitap olurlarsa elleriyle küçülerek cizye versinler. Öbür dünyada da onlara irin, lav içirip dikenli darı yedireceğiz. Kızgın demir bukağılarla kelepçeleyip ateşe süreceğiz, etlerini değiştirip değiştirip kebap edeceğiz. Dinde zorlama yok ya, o bakımdan!

 

Bu işkenceleri Alfred Hitchkok okusa "tüh ben de kendimi korku gerilim yazarı sanırdım, yaya kalmışız" der, mesleği bırakırdı!

[Φ politika]

Pensilvanyadaki peygamber ile Ankara'da ki peygamber ayni dili konustuklarina göre demek ki Allahla direk irtibatlari var.Atatürk'ten vahiy gelmiyor veya ona biryerden vahiy gelmiyor cünkü Atatürk peygamber olamadi ama INSAN oldu.Öldü ve her fani gibi topraga karisti fani olmayanlar onun arkasindan ona her türlü hakareti saldiriyi yapiyorlar,cünkü onun peygamberlik iddiasi yoktu olmadi hic,o sadece sunu söyledi:

 

"BENIM NACIZ VÜCUDUM BIRGÜN ELBET TOPRAK OLACAKTIR,FAKAT TÜRKIYE CUMHURIYETI DEVLETI ILELEBET PAYIDAR OLACAKTIR"iste onun bu sözünün hazimsizligini yasayan peygamber dostlari Türkiye Cumhuriyeti'nin payidar olmamasi icin 90 yildir mücadele vermektele,bu mücadelede kullandiklari silahlar,iftira,yalan,küfür,Allah peygamber ve Kuran'dir isbirligi yaptiklari odaklar ise peygamber Muhammed'in savastigi müsriklerdir.

 

 

saygilarla

[Φ hanif_42]

Garabetler dünyası dedikleri herhalde bu olsa gerek.Yazılan yorumları okudumda sistemin kendi ürettiklerini yine sistemi üretenleri taraf tutanların tavırları hayli ilginç geldi.Diğer taraftan

 

İşin doğrusunu konuşmakta fayda var. Dinciler liboşlardan aldıkları akıllarla isteyen başını örter, isteyen açar tripleri atıyorlar. Ama diğer yandan allahın emri, örtmeyen yanar triplerini de atıyorlar!

.

.

.

Bu işkenceleri Alfred Hitchkok okusa "tüh ben de kendimi korku gerilim yazarı sanırdım, yaya kalmışız" der, mesleği bırakırdı!

 

demirefe aynı tel aynı saz almış gidiyorsun. Hiç bir nedenin olmamasına rağmen kur an la ilgili olsa saldırıyorsun kitaba nedense:))

[Φ politika]

Bugüne kadar birisinin cikipta Atatürk'ten haber geldi dedigini duymadim duyanda olmadi olamazdi cünkü o büyük adamin gözünde peygamberlik halifelik filan yoktu,onun derdi Türk Ulusunun bagimsizligiydi,zaten o nedenle o na saldiriyorlar,saldiranlar ya Arap yandasi yani dünkü isgal gücleri ile birlikte olanlar ya da dinden bi haber olan namüslümanlar.

 

Atatürk'ten haber gelmiyor ama din bezirganlari,yatirdi,uluydu falandi filandi diye mezarlardan medet umuyorlar.Atatürk'ün mezarina gidipte adak adayan yok,caput asan da yok,mum yakanda yok,bunlarin nerelerde yapildigini ve kimlerin yaptirdigini anlatmaya da gerek yok.Acin cennette arsa satan kanallari adres oradadir.

 

 

 

saygilarla

[Φ Derin Su]

İşin doğrusunu konuşmakta fayda var. Dinciler liboşlardan aldıkları akıllarla isteyen başını örter, isteyen açar tripleri atıyorlar. Ama diğer yandan allahın emri, örtmeyen yanar triplerini de atıyorlar!

 

 

 

Kimse kimseya başörtüsü takmadığı için yanar diyemez. Buna Allah karar verir. Bir başörtüsü insanı dindar da yapmaz dinden de çıkarmaz. Ama yukarda çelişki var diye "ünlediğiniz" satırlarda en ufak bir çelişki dahi yok.

 

Evet, isteyen örter, isteyen açar.

Evet, isteyen günah işler, isteyen işlemez.

Ve sonuçta: evet, isteyen yanar, istemeyen yanmaz.

Nesi çelişiyor bunun?

İnancımızı az çok biliyorsanız herkesin kendi iradesiyle sınanacağına inandığımızı bilirsiniz. İsteyen komşusu açken tok yatabilir, kimse karışamaz.; ama bu komşusu açken tok yatanın bizden olmadığı gerçeğini değiştirmez.

[Misafir £vrensel]

Nesi çelişiyor bunun?

 

 

Dincilerin "açar da, örter de" demeleriyle, "örtmeyen yanar" demeleri çelişki değil mi şimdi?

[Φ gaffar]

Pensilvanyadaki peygamber ile Ankara'da ki peygamber ayni dili konustuklarina göre demek ki Allahla direk irtibatlari var.

sayin politika;

 

erdogan ve gülen´i peygamber ilan etmissin:)) sevenleri kesin senin algiladigin gibi düsünmüyor..

 

elbette

mustafa kemal kendini acikca peygamber ilan etmedigi gibi erdogan veya gülen de etmediler..mustafa kemal inanirlari ona tanrisal "SIFAT"lari layik görürken gülen ve erdogan sevenleri asla böyle bir yanlisa düsmemislerdir..

 

 

bir iki örnek; alinti -dinlertarihi.net-

 

 

Behçet Kemal,

Süleyman Çelebi'nin meşhur Mevlid'ini Atatürk'e uydurmakta ve çıktığı Anadolu il ve ilçelerinde, başına topladığı kalabalıklara Atatürk Mevlidi'ni okutmakta hiçbir sakınca görmedi:

(...)

Ger dilersiz bulasız oddan necât

Mustafâ-yı bâ Kemâl'e essalât.

Ol Zübeyde, Mustafâ'nın ânesi

Ol sedeften doğdu ol dürdânesi!

Gün gelip oldu Rızâ'dan hâmile

Vakt erişti hafta ve eyyâm ile.

Geçti böyle, nice ay nice sene

Vakt erişti bin sekiz yüz seksene.

Merhaba ey baş halâskâr merhaba

Merhaba ey ulu serdâr merhaba!

***

Edip Ayel,

Atatürk'e: "Sen bizim yeni peygamberimizsin!" diye seslenmekte geciktiği için dövünmeye başladı. Behçet Kemal'i geride bırakacak bir atılım içinde olması gerekirdi. Bunu gerçekleştirebilmek için, Atatürk'e yeni dinî sıfatlarla secde etmesi lâzımdı.

Edip Ayel, aruzun tumturaklı kalıplarıyla Türk edebiyatının en muhteşem dalkavukluk örneğini ortaya koydu:

Cennetse bu yurt, sen onu buldundu harâbe

Bir gün olacaktır anıtın Türklüğe Kâbe.

Zindan kesilen ruhlara bir nur gibi doldun

Türk ırkının, en son, ulu peygamberi oldun.

Tutsak seni lâyık, yüce Tanrı'yla müsâvi

Toprak olamaz kalp doğabilmişse semâvî

Ölmez bize cennetlerin ufkundan inen ses

İnsanlar ölür, Türklüğe Allah olan ölmez!

***

Edip Ayel'in bu kükremesinden sonra bir tereddüt belirdi:

Atatürk, yeni Kemalizm dininin Allah'ı mı olmalıydı; peygamberi mi?

Cumhuriyet devri şairlerinin bir büyük bölümü, Atatürk'e kıyamadılar.

Onun üstünde de, altında da hiçbir gücün, hiçbir varlığın bulunmasına tahammül edemediler. Bu bakımdan, Atatürk'e hem Allah, hem de peygamber diye seslenerek kendilerinden geçtiler.

Behçet Kemal, Edip Ayel'den geri kalmak istemedi:

Kaç yıldır Türkçe'ydi Tanrı'nın dili

İnsana ne ilâh, ne de sevgili

Ne de ana-baba aratıyordu

Her an yaratıyor, yaratıyordu.

***

Artık işaret verilmiş, yarış başlamıştı.

İpi herkesten önce göğüslemeye çalışan atletler gibi, o devrin edipleri de "Allah", "tanrı", "ilâh", "Kâbe", "put" gibi kelimelerle Atatürk'e daha önce ulaşabilmenin cezbesine kapılmışlardı.

Yüzlerce örnekten işte birkaçı: Halil Bedii Yönetken çığlıklar koparıyordu:

Tanrı gibi görünüyor her yerde

Topraklarda, denizlerde, göklerde

Gönül tapar, kendisinden geçer de

Hangi yana göz bakarsa: Atatürk.

***

Kemalettin Kamu, kendisine milletvekilliği getiren şiirini kalabalıklara okumaya başladı: Çankaya;

Burada erdi Mûsâ

Burada uçtu İsa

Bülbül burada varsa

Hürriyet için öter.

Ne örümcek, ne yosun

Ne mûcize, ne füsun...

Kâbe Arab'ın olsun

Çankaya bize yeter...."

 

)))

 

slm.

[Φ GeceKuşu]

sayin politika;

 

erdogan ve gülen´i peygamber ilan etmissin:)) sevenleri kesin senin algiladigin gibi düsünmüyor..

 

elbette

mustafa kemal kendini acikca peygamber ilan etmedigi gibi erdogan veya gülen de etmediler..mustafa kemal inanirlari ona tanrisal "SIFAT"lari layik görürken gülen ve erdogan sevenleri asla böyle bir yanlisa düsmemislerdir..

 

bir iki örnek; alinti -dinlertarihi.net-

 

)))

 

slm.

 

Sayın gaffar;

Alıntı yaptığınız yazının çok daha önemli kısımlarını buraya taşımakta isteksiz davranmışsınız...

O bölümleri de burada vermek gerekir ki, "Yavuz Bülent Bakilerin", İslâmiyat ciltleri serisinde aslında kafasının gerisindeki Atatürk'e ve onun dönemine ait bakış açısı daha iyi kavransın...

 

***

 

Alıntı yaptığınız sitenin konu başlığı şöyle;

 

Kemalizm; Resmî Din mi? Atatürk'e Tanrı veya Peygamber Diyenler

 

Cumhuriyetin ilk yıllarında, devletin dine bakış tarzını öğrenebilmek için, önce, okullarda çocuklarımıza okutulan tarih kitaplarına, sosyoloji kitaplarına bakmak lâzım. İstanbul'da 1931 yılında, Devlet Matbaası'nda bastırılan Orta Zamanlar Tarihi'nde İslâmiyet ve Hz. Peygamber (s.a.s.) aleyhinde yazılanlar, en koyu münkirleri bile utandıracak seviyesizliktedir. Cumhuriyetin ilk yıllarında, devletin resmî ideolojisinde İslâmiyet'in yeri yoktur. Çünkü "İslâm birtakım zevâta göre eskimiştir!", "Hz. Muhammed (s.a.s.) nihayet bir çöl bedevîsidir", "İslâmiyet'in yerine yeni bir din koymak lâzımdır ki, o da Kemalizmdir." Nitekim Edirne milletvekili Şeref Aykut'a göre Kemalizm dininin altı esası, altı oktan ibaretti: Yani "Kemalizm dini, cumhuriyetçilik, milliyetçilik, inkılâpçılık, devletçilik, laiklik ve halkçılık prensiplerine dayanmalıydı." Kemalizmin, yeni bir din olarak yayılmasında Şeref Aykut yalnız değildi. İyi ama bu dinin peygamberi kim olmalıydı? Bu sorunun cevabını Behçet Kemal Çağlar verdi: Mustafa Kemal Atatürk!

 

 

Cumhuriyetin o kuruluş yıllarında, zilli-düdüklü dalkavuklar zümresinden, üç önemli ismin ayrıldığını belirtmek istiyorum: Yahya Kemal, Necip Fazıl ve Nazım Hikmet!

 

Nazım Hikmet, daha önce Marks'a ve Lenin'e kul köle olduğu için Atatürk'e secde etmedi. Hatta ona "Burjuva Mustafa Kemal" diye homurdanan şiirler yazdı. Yahya Kemal'le Necip Fazıl, İslâm'ın âmentüsüne bağlı kaldılar. Kemalizm dininin yeni öncüleri ise, imanın altı şartı olan İslâm âmentüsü karşısına, Kemalizm'in yeni âmentüsünü çıkardılar. Bazı devlet kuruluşlarında bastırıp dağıttıkları bu devrimci(!) âmentüyü şöyle yazarak ilân ettiler:

 

"Kahramanlık örneği olan ve vatanın istikbâlini yoktan var eden Mustafa Kemal'e, onun cengâver ordusuna, yüce kanunlarına, mücâhit analarına ve Türkiye için âhiret günü olmayacağına iman ederim."

 

Halk, "halkçı" Kemalistlerin bu dehşetli dalkavukluklarından nefret ediyordu. Din ve dünya işlerini birbirinden ayırmaya çalışan Atatürk ise, kendisine takılan bu dinî sıfatlar karşısında şaşırıp kalıyordu.[1]

 

[1] Yavuz Bülent Bakiler, İslâmiyat cilt 3, sayı 3, Temmuz-Eylül 2000

 

 

Aslında yapmış olduğu bir devri sorgulamak değil, eleştirmek de değil... Topyekün kendi dünya görüşüne uymayan kişi ve gelişmeleri karalamak adına bukelemun gibi her dönemin şekline şemaline girebilen ve günümüzde de bolca örnekleri olan şahsiyetler üzerinden, Sinsice Atatürk'ü ve Ülkeye kazandırdıklarını din merkezli bir bakış açısıyla karalamak....

 

Yazınızı sonlama tekniğiniz ve tercih ettiğiniz alıntılara bakılırsa [ ))) slm.] Sizinde Y. Bülent Bakiler den farklı bir amacınızın olduğunu sanmıyorum....

 

 

Ayrıca alıntı öncesi düşüncelerinizi belirtirken kullandığınız ifadeler O kadar ilginç ki; ... Şöyle Diyorsunuz;

 

Mustafa Kemal inanirlari ona tanrisal "SIFAT"lari layik görürken Gülen ve Erdogan sevenleri asla böyle bir yanlisa düsmemislerdir..

 

Birileri "İnananlar", Diğerleri sevenler...

Birileri layık görenler, diğerleri asla böyle bir hataya düşmeyenler...

 

Bu "Tanrısallık" iddianıza şöyle bir soru sormak gerekir, EMİN MİSİNİZ?

[Φ politika]

Mustafa Kemal'i hic kimse ulastigi mertebeden asagi gösteremez cünkü ne söylerlerse söylesin ne yazarlarsa yazsin hicbirisi gercek degildir.Gercek,Mustafa Kemal'in bir dünya lideri oldugu devrimcilerden daha devrimci ve adamlardan daha adam oldugudur,bunu sadece ben veya Atatürk'ü sevenler degil onun büyüklügünün bilincinde olan art niyet sahibi olmayan tüm dünya düsünürleri söylemektedir.Onun mazlum milletlere örnek olan bagimsizlik karakteri ve savasi gelmis gecmis hicbri millete nasip olmamistir.

 

Fetulah ve Erdogan'i kimsenin peygamber ilan etmedigine bir yalanlama ile cevap vermek istiyorum.AKP milletvekili,AKP sempatizani bir kadin yazar,Simdi hangi ilin oldugu aklimda olmayan AKP il baskani Erdogan icin resmen sunlari söylemislerdir ve erdogan bunlarin hicbirini de tekzip etmemistir.Sirasiyla:

 

Erdogan'a dokunmak bir ibadetir,

Erdogan icin herkesin sükür namazi kilmasi gerekir.

 

Su anda aklima gelmeyen birkac buna benzer konusmalari Erdogan ne tekzip etmistir ve ne de bunlari söyleyenlere Atatürk'ün"benim naciz vücudum birgün elbet toprak olacaktir ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktir"tarzi bir söz ile de kutsal olmadigini ifade etmistir.Erdogan peygamber olarak görülmesinden rahatsiz olmamistir.Kendisini halife ilan ederek pankart acanlarada tek bir kelimeyle olsun "yaptiginiz yanlistir"dememis,vatandasa "ananida al git diyen adam"kendini halife ilan edenlere sessiz kalmistir ki sükut ikrardan gelirmis.

 

saygilarla

[Misafir demirefe]

Ben de mevliti "indiler gökten yemekler tas tas" diye tahrif edenleri duymuştum.

 

Bunlar bir şey göstermez. Ağzı olan tabii ki bir şeyler söyler. Önemli olan liderin bunlara prim verip vermediğidir. Atatürk bunlara prim verdi diye bir iddiada Y. B. Bakiler de bulunmuyor zaten.

 

Erdoğan'ın ise *** karşısında gurura kapılıp "ceketimi koysam halk oy verir" dediğini duyduk.

 

Garip olan, halkın bu aşağılamaya tepki vermemesi. Menderes de odunu koysam halk oy verir demişti, ona da bir tepki olmamıştı. Bu tavırlar, liderin kalibresini ortaya koymaktadır, görene. Halk bunları görmezden geliyor.

 

Halkımız tuttuğu insanı şımartmayı seviyor. Önemli olan liderin şımarmaması... Bu halk sevdiğini göklere çıkarma, sevmediğini yerin dibine batırma gibi arabesk bir tavra sahip. Bu noktada liderin bu tavra yanıtı önem kazanıyor.

[Φ politika]

Hayir Erdogan'i peygamber yerine koyanlar AKP'liler,ister milletvekili ister,il baskani yazar,gazeteci veya siradan halk olsun sonucta AKP'li olanlar onu peygamber olarak görmektedir.Aydin AKP il baskani konusmasinda o bizim icin ikinci bir peygamber gibidir,demistir.

 

Isin ilginc yani ise,bu söylentilere Erdogan tepki koymasi ve hatta disiplin kurulunu calistirmasi gerekirken sessiz kalarak o söylenenleri kabul etmektedir.Yani Erdogan'da kendisini bir peygamber bir halife olarak görmektedir isin gercegi bu.Atatürk'ün böyle bir iddiasi olmadi,kimse onu peygamber olarak ta tanimlamadi.Eger Atatürk'ün sözleri incelenirse bunlara tepki olarak kendisinin sadece bir fani oldugunu söyledigide görülür.Atatürk dini diye bir din olusturulmamistir bu iftira Atatürk karsiti kesimlerden geliyor.Onlar sadece Atatürk'e iftira atmiyorlar,yalanci hadislerle gercek peygamberede iftiralar atmamaktadirlar.

 

saygilarla

[Misafir demirefe]

Dinde şöyle bir özellik var: Tanrıdan başka ilah yoktur der, ama evliya adı altında birilerini tanrılaştırır. Muhammed'den sonra peygamber yoktur der, ama Mehdi adı altında birilerine peygamberliği dolaylı yoldan verir.

 

Bunların Kuran'da yeri yoktur. Ama olmamasına rağmen nasıl olup bu kadar kabul gördüğü bir garabettir. Esasen Kuran'da hemen hiç bir şey yoktur. Ne demek istediği anlaşılamayan ifadelerle doludur. Attığında sen atmadın, ay yarıldı, eşit tepeler vardır, bunlardan bazı örnekler. Mealciler bunlara ne anlam vereceklerini şaşırırlar. Bunun haricinde tekrarlayan peygamber öyküleri... Toplumsal hayata ilişkin söylediklerinin ise hiç bir uygulanabilirliği yoktur.

 

Kuranın görevi zihinleri şartlandırmak, dogmatikleştirmektir. Bunu korku ve ümit aşılayarak, kutsallık atmosferi yaratarak başarır ve gerisi gelir. Artık Kuran'da yazmayan bir sürü şey rahatlıkla türeyebilir, bunları türetmek Kuran'ın yazılış amacı olmakla birlikte, kendisinde yazmasına hiç gerek yoktur.

[Φ omar123]

Dinde şöyle bir özellik var: Tanrıdan başka ilah yoktur der, ama evliya adı altında birilerini tanrılaştırır. Muhammed'den sonra peygamber yoktur der, ama Mehdi

.

.

.

yazmayan bir sürü şey rahatlıkla türeyebilir, bunları türetmek Kuran'ın yazılış amacı olmakla birlikte, kendisinde yazmasına hiç gerek yoktur.

 

Kuranın görevi kafirlere öğüt, Allah çocuk edindi diyenleri yalanlamak ve daha çeşit çeşit sebepleride vardır.Hz.Mehdi ve Deccal kitapta açıkça yazmaz ama hadislerde geçer.Ayrıca insanlar diğer konularda oldukları gibi bu konudada uydurmalar yaptılar şükürler olsun kitaba yansımadı.

[Φ Dayı]

Haberci elbette konuşacak..haberi vücut dili ve kelam ile anlatacak..tabi haber DİN,lenmeye değer ise DİN,leyiciler bulacak..çoğalacaklar ve DİN,leyenlerin nur topu gibi bi DİN,leri olacak..

 

Şimdi gelelim KUR'AN konusuna..

 

Müellifi kim..Hz.Muhammed,mi..''O'' göz önünden kaybolduktan 30-40 yıl sonra KİTAP oldu..iki kapak arasına sıkıştırıldı..yani kitabı yazdı..23 yıl,da..veda hutbesinden sonrada bir yıl..24 yıl..hiç demedimi şu bilgileri kitap yapalım bilgileri bir arada verelim,sunalım insanlara..demiştir mutlaka..fakat şu insan tembel,haylaz..

 

Her olay ayettir,yaşayan sen isen sana AİT,tir..okumak bilirsen KUR'AN sendedir..cennetten kovulduysan hawayı aldatan yılan sendedir..