NEREDE 18 MİLYAR DOLARLIK KAÇAKÇILIK?

[Φ y.yılmaz]

NEREDE 18 MİLYAR DOLARLIK KAÇAKÇILIK

2007 yılında Başbakan grup toplantısında konuşuyor. Akaryakıt kaçakçılığından bahsediyor. Türkiye'nin petrol ithal ettiği ülkeler Türkiye'nin 27 milyar dolarlık petrol ithal ediliyor. Türkiye'nin rakamları ise 9.3 milyar dolar. ÖTV'yi, KDV'yi eklediğinizde bu fark 38 milyar dolara çıkıyor. Peki nerede bu fark? Bu fark kaçakçıların cebine giriyor. Bu fark maliyemizden hazinemizden çalınıyor. Sonra diyor ki biz bunun incelenmesi için gereken yapılsın. 17 milyar dolarlık bir yolsuzluktan söz ediliyor. Rapor elimde. Raporun 42. sayfası. Soruşturma incelemeleri tamamında gerek TCK gerek kaçakçılıkla ilgili takibe gerek yok diyor. Hesap sorar hiç bir şey olmamış. Bu 48 ülkenin kaydı nerede niye müfettişlere verilmedi, kim engelledi, hangi güç engelledi? Onlar sanıyor ki başbakandır konuşur birileri de unutur. Biz unutmayız. Önümüzdeki grup toplantısında bunun yanıtını ver eğer yanıtını vermezsen çık özür dile. Ben daha önce camilerde yapılan yolsuzlukları sordum tık yok. Dün de kendisine rüşveti toplayan kişinin tuttuğu defterin fotokopisini gönderdim. Benim haberim yok diyemez önünde duruyor o defter. O yolsuzluğu yapanı da Ergenekoncu yaptılar ve avukatıyla birlikte Silivri'ye gönderdiler. Sonuna kadar takip edeceğiz, milleti soy, milleti soyanlara da ses çıkarma! Buna izin vermeyeceğiz.

 

Mühür bir belediyenin namusudur. Belediye'den izinsiz mühür kullanılır mı?

 

ensonhaber.com/ 15.03.2011/ 13.41

 

Bu arada Başbakan Kılıçdaroğlu nun gönderdiği mektupta belge yok dedi.

Gazeteciler günlüklerinde yazdıkları yazılar delil gösterilerek tutuklanıyor. Peki bu şahısın kendi el yazısıyla yazdığı defter niye delil olarak kabul edilmiyor diye insanın aklına geliveriyor.

[Φ y.yılmaz]

8 Mart Kadınlar Günü'nde Mardin'e giden Kılıçdaroğlu, halkın sorunlarını dinlediğini belirterek, karşısına gelen her vatandaşın kendisinden iş istediğini açıkladı. Ardından da Başbakan Erdoğan'ın Mardin'e yaptırdığı 78 fabrikaya getirdi konuyu.

 

Mardin halkının bile yapılan fabrikalardan haberdar olmadığını belirten CHP Lideri, 'Başbakan Mardin'e fabrika yaptırmamış, okul çatısı aktarmış, badana yaptırmış, tesis açtık demiş. Yani halkı böyle kandırmış' dedi.

 

Türkiye'nin yaşadığı bu durumu da bir Temel fıkrasıyla özetledi ve grubu kahkahaya boğdu.

 

İşte o fıkra;

 

"Temel cam silerken elini kesmiş aile hekimine gideyim demiş. İki kapı çıkmış karşısına... Hastalıklar ve yaralanmalar diye. Eli kesildiği için yaralanmalıya girmiş. İki kapı daha çıkmış önüne... Kanamalı ve kanamasız diye. 'Kanamalıya gireyim' demiş. Sonra önüne iki kapı daha çıkmış, hayati önemi olan ve olmayan diye. Hayati önemi olmayana girmiş ve kendini sokakta bulmuş. Akşam eve gelmiş Fadime sormuş, 'İyi baktılar mı parmağına Temel' diye. Vallahi iyi bakmadılar ama 'organizasyon müthişti' demiş"

 

AK Parti'nin halkın gözünü boyadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;

 

"İşte halkı böyle kandırıyorlar. Mardin'deki diyor ki, 'Nerede acaba bu 78 tesis'... Ama Diyarbakır'daki diyor ki, 'Vay be Başbakan 78 tesis açmış!'... Bu fıkramı unutmasınlar. Başbakan tesis açarken, bu fıkram aklına gelsin"

 

internethaber.com/ 15.03.2011/ 15.21

 

Grup konuşmasını NTV den dinliyordum, birden yayını kestiler ve başbakanın hava limanındaki konuşmasını naklen vermeye başladılar. Tarafsız yayıncılık demek ki böyle oluyor.

Kılıçdaroğlu na da bir cevabım olacak, hani diyor ya Van, Diyabakır daki vatandaş olayı bilmiyor diye; oralardaki vatandaşlar da her şeyi biliyor çünkü her ilde aynı açılışlar tekrarlanıyor.

[Misafir demirefe]

Her şeyden önce Kayseri konusunda herkes şunu sordu: Siz dürüst ve namuslu bir vatandaşsınız. İmzanızı taklit edip sahte senet düzenleseler ve tahsilini talep etseler ne yaparsınız? Ben gece sabaha kadar uyuyamam ve sabah soluğu savcılıkta alırım.

 

Söz konusu olayda ise bekleme süresi tam 11 gün!

 

Bu ve daha bir çok gerçeği açıkça yazan Odatv yazarları Cmt.(?) başsavcılar başının emriyle kodese...

[Misafir demirefe]

birden yayını kestiler ve başbakanın hava limanındaki konuşmasını

Kılıçdaroğlu'nu fazla konuştururlarsa Ahmet Hakan gibi sabah altıda polisi karşısında görmek ve soluğu emniyette almak var. Ya da Mirgün Cabas gibi cep telefonuyla!! helikopter düşüren!!! ergenekon teröristi diye suçlanmak var. Yayın biraz uzasın, telefonla helikopter düşürmekten tutuklamalar başlar! Hiç akla zarar bir suç icat edilemiyorsa, patron tarafından yalakalık nasıl yapılır bilmiyor, koskoca gazeteci bir yalakalık nasıl yapılır daha öğrenememiş diye kulağından tutulup kapı önüne konmak da var.

 

Var oğlu var. Demokrasilerde çare tükenmezken, "ileri demokrasilerde" çareden bol bir şey yoktur.

[Φ politika]

Hepsi bir yana da günlerdir bu Kayseri Belediyesinde döndürülen dolaplardan yolsuzluklardan bahsediliyor.Anlamiyorum bu Kayseri halkini,hicmi iclerinde "ya bu söylnetiler dogruysa"diye düsünenleri yok bunlarin.Bu nasil bir partizanlik bu nasil bir körükörüne biat etmetir anlayamiyorum.

 

Kayseri halkinin bunun hesabini istemesi sormasi lazimken Kilicdaroglu kendini buna atamis,Kayserililerde seyrediyor olanlari.

 

Yazik cok yazik,demekki bu millete yapilan her yolsuzlugu bu millet haketmektedir.

 

 

saygilarla

[Φ y.yılmaz]

 

Yazik cok yazik,demekki bu millete yapilan her yolsuzlugu bu millet haketmektedir.

 

 

saygilarla

 

Bu örneği vermezsem patlarım, evimizin önünden geçen cadde daha önceden bölünmüştü, belediye yolun ortasındaki refüjü kaldırdı. Şimdi seçimlere üç ay kala tekrar böldü ve refüjde yeşillendirme falan yok, sadece briketler arasına beton döküldü. Madem bölecektin niye yıktın, bu değirmenin suyu nereden diye soracak insanlar aranıyor.

[Φ politika]

Günümüzde en büyük yolsuzluklarin merkezi AKP'li Belediyelerdir.Bu yolsuzluklari ortaya cikaracaklari yerde,savcilara talimat vererek CHP'li Belediyelere baskin yaptirip kamuoyu nezdinde CHP'nin imajini yok etmeye calisiyorlar.

 

Bugüne kadar tek bir AKP'li Belediyeye baskin düzenlenmedi,bütün baskinlar AKP'li olmayan belediyelere yapilmaktadir.Istanbul,Ankara belediyeleri yolsuzluklara calkalaniyor.AKP'li olduklari icin ne AKP'nin savcilari ne de Icisleri Bakani bunlarla ilgili gerekli islemleri yapmamaktadirlar.

 

Bunlar iktidarda ilanihaye kalacaklarini zanneden ve yolsuzluklarinin örtbas edilecegine inananlardir.Bu nedenle bunlara hesap sormak AKP'den sonra gelecek olan iktidarlarin görevi olmalidir,yanlarina kar kalmamalidir yaptiklari yolsuzluklar.

 

 

saygilarla

[Φ politika]

Türkiye'de öteden beri devletin araclarini özel hizmetlerde kullanma rahatligi vardi.Yapilmis olan dünya istatistiklerine göre en cok resmi arac olan ülkelerin basinda Türkiye gelmektedir.Avrupa'da hatta ABD'de böyle bir israf yok ve afedersiniz tahtarevalli ile ...... gidenlerin sayisi bizden kat kat daha az.Hal böyleyken birde bu araclar görev disinda özel hizmetler icin kullanilmaktaydi.Son 15 yildir belki büyük sehirlerde bu nispeten azaldi isede Anadoluda ve ufak ilcelerde hala tüm hiziyla devam etmektedir.

 

Yolsuzluklari önledik,birilerinin arpaligini kapattik diye afra tafra olanlarin döneminde en cok yolsuzluk yapiliyor.Önceleri televizyonlarda (Yani TV'ler AKP'nin yayin organlari olmadan önceleri)hemen her aksam haberlerde bir yolsuzluk haberi izlerdik,yolsuzluklar tartisilirdi.Son 8 yilda bunlar artik yok.Yolsuzlugun bittiginden degil,AKP'nin yolsuzluklarini örtbas etmek icin yok.CHP'li belediyelere yapilan baskinlari .... boncuk bulmuslar gibi ballandirarak haber yapanlar AKP'li belediyelerdeki yolsuzluklari konu etmekten kaciyorlar.Sonrada adil düzen diye adil olmayan bir düzenin bayraktarligini yapiyorlar.

 

Dünkü SÖZCÜ gazetesinde iuki resim vardi ön sahifede.Manisa Il Özel Idare Müdürlügü'nün benzin pompasi ile Müdürlügün garaji vardi bu resimlerde.Müdürlügün garajinda AKP'nin secim otobüsleri park etmisti.Benzin pompasinda ise bir AKP'linin arabasina benzin tank ederken cekilmis fotograf.

 

Yukaridaki haberi baska hicbir gazetede göremeyiz.Haber tam bir gazetecilik basarisidir.AKP'nin devlet imkanlarini nasil kendisi icin kullandiginin bir belgesiydi.Bu belge gibi binlercesi var Türkiye'de.

 

Basbakan'in yurt disi gezilerinde tüm sülalesini devlet imkanlari ile bu gezilere götürdügünü biliyoruz.Hz.Ömer'in adaleti diye bir rivayet var:Hz.Ömer'in iki mumu varmis.Bu mumlardan birisi kamu hizmeti icin alinmis olan mum,digeri ise Hz.Ömer'in cebinden ödeyerek almis oldugu mum.Devlet islerini yaparken karanlik oldugunda kamu icin alinmis olan mumu kullanan Hz.Ömer diger zamanlarinda cebinden ödeyerek almis oldugu mumu kullanirmis.Yalandir dogrudur bu konumuzun disindadir fakat örnek tam bir fazilet ve adalet örnegidir.Kilicdaroglu'na Allah'i ve insanlarin inanclarini sömürerek "ALLAHA HAKARET ETTIN"diye sözümona müminlik satan basbakan önce aile efradinin gezilerde ucak paralarini nasil ödedigini aciklasinki ne kadar müslüman oldugunu anlayalim.

 

Havuzlu villalar nasil satin alindi,bunlar aciklansinki,kim kimin hakkini yiyor vatandas ögrensin.Deniz Feneri'nde buharlasan milyon Eurolarin hesabi verilsinki müslümanlarin garip gurebaya hizmet verdiklerini anlayalim.3,5 yil oldu,Deniz Feneri yolsuzlugu hakkinda henüz Türkiye'de dava acilmadi.Lafla müslümanlik olmuyor,müslüman hesap vermekten kacmaz,kaciyorsa hem müslüman degildir hem de yolsuzdur.

 

 

saygilarla

[Φ politika]

Gecenlerde,Kilicdaroglu acikladi ve dedi ki:"Van'da 4 milyon TL'lik bir saglik yolsuzlugu yapildi savcinin acmis oldugu sorusturma,Saglik Bakani Recep Akdag tarafindan acilen durduruldu"

 

Gazeteport bir haber gecti;Iddialarin merkezindeki Van Egitim ve Arastirma Hastanesi eski Bashekimi Öztekin Cikman AKP'den milletvekili adayi olmak icin basvuru yapti.Iddiaya göre müfettisler,Cikman'in devleti 4 milyon TL.zarara ugrattigini belirledi.Cikman Van Valiligi tarafindan görevinden alindi.Görevden alma yazisindaki "Bir daha yöneticilik yapamaz"ibaresinin oldugu belirtilirken,Akdag resmi yazia imza atarak sorusturmayi durdurdu.AKP'den 12 Haziran secimleri icin milletvekili adayi olan Cikman temayül yoklamasinda en az oy alan isim olmustu.

 

Tamda bu sirada,CHP'li belediyelere baskinlar düzenleniyor,ne tesadüf dimi ama!...

 

 

saygilarla

[Φ y.yılmaz]

Bakan çıkmış Kılıçdaroğlu ile ilgili elimde belgeler var deyip 2005 yılındaki olaylardan söz ediyor. Ya adama 2005 ten bu zamana kadar 6 yıl geçmiş aklın neredeydi diye sorarlar. Çırpındıkça batmak herhalde böyle olsa gerek, insan tüm bunlar nasıl görülmez diye kendi kendine sorup duruyor ama maalesef görülmüyor.

[Φ ADI AŞK]

önce kılıçtar oglu sgk,nın hesabını versinki kaçakcılık işi kolay devletimiz onuda halleder merak etmesin

[Φ politika]

Kilcdaroglu SSK'nin hesabini vermistir,Iktidarin agziyla muhalefetten hesap soranlar önce havuzlu villalarin,gemiciklerin,vatandasin sirtindan yapilan secim rüsvetlerinin hesabini sorarsalar daha gercekci ve inandirici olurlar,aksi halde iktidarin borazani olmaktan öte gecemezler.

 

 

saygilarla