Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

DARWİNİZMİN DOGUŞU


Türk

Önerilen İletiler

GALAPAGOS ADALARINDA HAYAT BULAN KARANLIK DİN

 

Okyanusun ortasında yemyeşil bir takım adayı ziyaret ettiğinizi düşünün. Ana karadan binlerce kilometre uzak olan bu küçük kara parçasında dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz güzellikte, çeşitlilikte ve zenginlikte bitkiler ve hayvanlar var. Kuşların her biri ayrı renklere, görünümlere hatta farklı seslere sahipler. Daha önce dünyanın hiçbir yerinde rastlamadığınız çeşit çeşit canlılar yaşıyor. Böyle bir yerde bulunsaydınız ve bu muhteşem tabloyu seyretseydiniz, canlılara baktığınızda ne düşünürdünüz?

 

 

Sol: Darwin'in yolculuk yaptığı Beagle isimli geminin temsili resmi Orta ve Sağ: Darwin'in teorisini ortaya attığı Galapagos Adaları

 

Muhtemelen renkler, canlılık, çeşitlilik karşısında büyük bir hayranlık duyar ve bu kadar çok canlının nasıl meydana geldiğini kendinize sorardınız. Ardından ulaştığınız sonuç, büyük bir okyanusun ortasında küçücük bir kara parçası üzerinde çok büyük bir yaratılış sergilendiği olurdu. Nitekim normal bir anlayışa ve bilgiye sahip olan her insan, biraz önce tarif edilen mekana gittiğinde ve bu canlılarla karşılaştığında, her birinin yaratılışında bir olağanüstülük olduğunu fark edebilir.

 

Oysa doğada gördüğü bu mucizevi çeşitlilik Darwin'i, pek çok insanın aksine, tüm varlıkların rastlantı eseri meydana geldiği sonucuna götürmüştür. O, tüm bunları yaratan Allah'ın sonsuz kudretini takdir edememiştir. Evrendeki sanattan etkilenmesi ve bir araştırmacı olarak bu gerçeği hemen anlayabilmesi gerekirken, Darwin'de bu mantık tam tersine işlemiştir. Kuşkusuz bu, onun mantık bozukluğunu gözler önüne sermektedir.

 

İşte böyle bir mantık bozukluğuna sahip olan Darwin, beş yıl süren yolculuğu esnasında, çoğu batılının daha önce karşılaşmadığı canlılarla karşılaştı. Özellikle de Galapagos adalarında yeni türlerle yüzyüze geldi.

 

Galapagos adaları özellikle kuş ve sürüngen türlerinin ağırlıklı olarak bulunduğu, birçok canlı türünün yaşadığı bir bölgedir ve dolayısıyla buraya giden bir bilim adamının inceleyebileceği sayısız canlı türü bulunmaktadır. Darwin yolculuğu sırasında bu canlıların binlercesini toplayıp ispirtoda saklamasına rağmen, özellikle farklı ispinoz türlerine dikkat etmiş ve bu canlıların gagalarındaki yapısal farklılıkları inceledikten sonra, teorisini şekillendirmeye başlamıştır.

 

Gerçekte Darwin'in yaptığı şey, elindeki bir bulguyu abartarak, tamamen hayali spekülasyonlara malzeme yapmaktır. İspinozlar arasında, genetik havuzlarının izin verdiği ölçüde bir çeşitlenme (varyasyon) olduğu doğrudur. Ama bu durum, ispinozların bir başka kuş cinsinden evrimleştikleri veya bir başka cinse dönüşebilecekleri anlamına gelmez. Nitekim çağımızdaki evrimciler de, Darwin'in ispinoz gagaları gibi varyasyan örneklerinden yola çıkarak ortaya attığı iddiaların, bilimsel olmayan abartılı bir varsayım olduğunu kabul etmektedirler.39

 

Gerçekten de ispinozların gagalarının çeşitliliğini inceleyerek tüm canlı türlerinin kökenine; örneğin dev boyutlu balinaların, farklı görünümleriyle fillerin, muhteşem uçuş yeteneği ile sineklerin, kanatlarındaki olağanüstü simetri ile dikkat çeken kelebeklerin, denizaltında yaşayan birbirinden çok farklı balıkların, kabuklu deniz canlılarının, kuşların, sürüngenlerin ve en önemlisi de akıl ve şuur sahibi insanın nasıl var olduğuna yönelik bir çıkarım yapmak, akıl ve bilim yoluyla düşünen insanın benimsemeyeceği bir davranıştır.

 

Kaldı ki bir bilim adamının canlıları incelediğinde görmesi gereken tek konu varyasyon değildir. Aksine, canlılıktaki olağanüstü tasarım çok daha temel ve önemli bir konu olarak bilim adamının karşısındadır. Örneğin gerçek bir bilim adamı, ispinoz kuşlarını incelediğinde ilk olarak bu canlıların nasıl olup da kusursuz bir uçma mekanizmasına sahip olduklarını düşünür. Kuş kanatlarını kusursuzca var edenin, onları mükemmel bir teknoloji ile inşa edenin kim olduğunu sorar. Tek bir kuş tüyündeki aerodinamik özelliği, uçmaya elverişli olarak hafif ve esnek yapıyı, tüyleri birbirine bağlayan milyarlarca küçük kancanın nasıl var olduğunu araştırır.

 

Darwin, ispinozların farklı gagaları olmasını doğal seleksiyonun bir delili olarak öne sürmüştür. Fakat bugün bilim göstermiştir ki, bu bir tür içindeki çeşitlilikten başka birşey değildir. Ve evrime de delil teşkil etmez.

 

İşte açık bir şuurla, fikri saplantılardan uzak bir şekilde düşünen bir bilim adamı bu önemli soruların cevabını arar. Ve tüm bu araştırmalarının, düşüncelerinin sonucunda çok açık ve kesin olan bir gerçeği görür: Bu kusursuz tasarımlar, eşsiz güzellikler ve saymakla bitirilemeyecek kadar çok olan çeşitlilik, Allah'ın yaratmasının eserleridir.

 

Darwin'in ve onun yolunu izleyen evrimcilerin bu gerçeği gözardı etmelerinin nedeni ise, inandıkları materyalist felsefe ve bu felsefeye olan psikolojik bağlılıklarıdır. Bu durum, Darwin'de çok belirgin bir biçimde gözlemlenmektedir. Gözün yapısı ve tavuskuşu tüyleri hakkında yaptığı yorum, bu konuda açıklayıcı bir örnektir. Aklını kullanmayan, özgür bir vicdanla düşünen insan, tavuskuşunun tüylerindeki gözalıcı estetiğe hayran olur ve bu güzelliği yaratanı düşünür. Ancak bakın, Darwin tavuskuşunun tüyleri ile ilgili neler düşünmektedir:

 

Gözü düşünmek çoğu zaman beni teorimden soğuttu. Ama kendimi zamanla bu probleme alıştırdım. Şimdilerde ise doğadaki bazı belirgin yapılar beni çok fazla rahatsız ediyor. Örneğin bir tavuskuşunun tüylerini görmek beni neredeyse hasta ediyor.40

 

Kuş tüyleri, yaratılışa açık bir delil teşkil eden, son derece kompleks bir yapıya sahiptirler. Tavus kuşu tüylerindeki sanat, yaratılışın milyonlarca delilinden biridir.

 

Kuşkusuz tek başına bu örnek bile Darwin'in bilime ve doğada karşılaştığı varlıklara karşı olan önyargılı bakış açısının bir göstergesidir. Anlaşılan Darwin, Galapagos adalarında karşılaştığı canlıların büyük bir bölümünden dolayı da adeta "hasta olmuş" ve onları "ispirtoda saklamakla" yetinmiş, ama onlarda gördüğü olağanüstü özellikler üzerinde düşünmek istememiştir.

 

Oysa bir insanın tüm evrende var olan Yaratılış delillerini görebilmesi için Galapagos adalarına gitmesine de gerek yoktur. İnsan kendi bedeninden başını hafifçe kaldırıp baktığı gökyüzüne kadar her yerde Allah'ın varlığının, gücünün, aklının ve ilminin sayısız delilinigörebilir.

 

Soldaki resimde yalnızca 22 parçası görülen göz, aslında 40 parçadan oluşan muhteşem bir yaratılışa sahiptir.

Örneğin Darwin'i teorisinden soğutan göz bu sayısız delilden sadece biridir. Göz, tesadüfler sonucunda oluşamayacak kadar kompleks ve kusursuz bir yapıya sahiptir. 40 ayrı organelden oluşan gözün önemli bir yönü, "indirgenemez komplekslik" olarak adlandırılan bir özelliğe sahip olmasıdır. Bunun anlamı şudur; gözün işlev görebilmesi için bu 40 organelin her birinin aynı anda birarada olması gerekir. Bunların biri olmasa göz hiçbir işe yaramaz. Bu 40 ayrı parçanın her biri de kendi içlerinde karmaşık tasarımlara sahiptir. Örneğin gözün arka kısmındaki retina tabakası 11 ayrı katmandan oluşur. Bu katmanlardan biri kan damarı ağıdır. Vücudun en yoğun damar ağını oluşturan bu tabaka ışığı yorumlayan retina hücrelerinin oksijen ihtiyacını karşılar. Diğer tabakaların her birinin ise ayrı görevleri vardır. Hiçbir evrimci bu denli kompleks bir organın nasıl oluştuğu sorusuna makul bir cevap verememektedir. Çünkü göz, Allah'ın kusursuz yaratışının delillerinden biridir. Kuran'da bildirildiği gibi;

 

O Allah ki, yaratandır, (en güzel biçimde) kusursuzca varedendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir. (Haşr Suresi, 24)

 

Darwin'e körü körüne inananların ve onu "türlerin efendisi" ilan edenlerin, hayatlarını Darwinizm'i savunmaya adayanların, onun buraya kadar anlattığımız yönlerini de mutlaka gözönünde bulundurmaları gerekmektedir. Bu insanlar şunu görmelidirler: Darwin'in teorisi; dedesinden öğrendiği "Doğa Tapınağı" masallarının etkisine, amatör biyoloji bilgisi yüzünden vardığı hatalı çıkarımlara, bu hatalı çıkarımlara dayandırılan spekülasyonlara yaratılışı reddetmeye dayalı koyu bir önyargıya ve 19. yüzyılın ateizmi bilim zanneden yüzeysel kültürüne dayanmaktadır. Eski putperest kültürlerden devşirilen bu senaryo, Aristo'nun ilkçağlarda öne sürdüğü batıl bir inanış olan Scala Naturae'nin yerini almıştır.

 

Philip E. Johnson

Bu batıl dinin hala ısrarla savunulmasının tek gerçek nedeni ise, gerçek dinin temeline, yani Allah inancına karşı bir propaganda malzemesi olarak görülmesidir. Evrim teorisine getirdiği eleştirilerle ve yayınladığı kitaplarla akademik çevrelerde çok saygın bir yere sahip olan Chicago Üniversitesi profesörlerinden Philip E. Johnson, evrim teorisinin günümüzde batıl bir din olarak aldığı yeri açıklarken, "…Darwinizm'in kabul edilmesi Allah'ın varlığının inkar edilmesi anlamına geliyordu ve sonuç olarak Allah'ın vahyine dayalı dinin yerine evrimsel natüralizme dayalı yeni bir inanç oluşturuldu.." demektedir.41Johnson Darwinizm'in bu işlevini bir diğer kitabında ise şöyle açıklar:

 

Modern bilimin liderleri, kendilerini bir Yaratıcı'nın var olduğunu ve bu dünyadaki olaylarda rol oynadığını kabul edenlere karşı girişilen bir savaşın öncüleri olarak görmekteler... Darwinizm ise, bu savaşta yeri doldurulamaz bir ideolojik rol oynamaktadır. İşte bu nedenle, bugün bilim çevreleri, Darwinizm'i test etmeyi değil, ne olursa olsun korumayı kendilerine amaç edinmişlerdir. Bilimsel araştırmaların kuralları da, bu ideolojiyi doğrulayacak şekilde belirlenmektedir.42

 

Philip E. Johnson'ın da ifade ettiği gibi o dönemden itibaren tüm maddeci felsefeler evrim teorisinde kendisine dayanak bulmuş ve dine karşı yürütülen tüm propaganda faaliyetleri Darwinizm'den güç bulmuştur. Bu nedenle de Darwinizm'in yaşatılması, dine düşman olan güçlerin en öncelikli hedeflerinin başında gelmektedir. Nitekim hangi ülkeye bakılırsa bakılsın, Darwinizm'in en önde gelen savunucularının aynı zamanda dine ve dindarlara düşman olan çevreler olduğu açıkça görülebilir.

Alıntıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Darwinizm, bilimsel olarak geçersizliği kesin olarak ispatlanmış olmasına rağmen bazı ideolojilerin taraftarlarınca hala körü körüne savunulan bir dogmadır. Günümüzde birçok bilimadamı, siyasetçi, fikir adamı, Darwinizm'in karanlık yüzünü bilerek veya bilmeyerek bu dogmanın savunuculuğunu yapmaktadır.

Zalim diktatörlere, acımasız, insaniyetsiz, çıkarcı zihniyetlere ve fikir akımlarına kaynaklık eden bu teorinin bilimsel olarak geçersizliğinin tüm insanlarca bilinmesi, insanlığa zarar getiren tüm ideolojilerin de sonu olacaktır. Kötülüğü yapanlar ve düzenleyenler artık "ama bu doğanın bir kanunudur" diyerek kendilerini savunamayacaklardır. Ellerinde, sahip oldukları çıkarcı, bencil ve acımasız dünya görüşünü dayandırabilecekleri sözde bilimsel bir dayanakları kalmayacaktır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Galapagosta bir tek ispinozlarin gagasi ilgi kaynagi degildir gurban. O cesitlilik dedigin sey varliklarin ortama uyum gosterip hayatlarini idame ettirmeleri icin verilen mucadelenin bir sonucudur. En basit bir ornek verim size isterseniz. Neden Afrika yerlileri siyahtir?

Neden Iskandinav ve avrupanin buyuk bir bolumu beyazdir?

 

Eger sen yaz gunu siyah elbise giyer gezersen ne olur?

 

Sis dincilerin anliyacagi turde konular degil aslinda bunlar, her konunun sonu " allah boyle yaratti der iseniz sizin bu tur bilimsel konulara girmeniz hos olmaz , gulunc olur.

 

Siz mumin kesim Muhammedin 6 yasinda olan Ayse ile evlenmesini ve 9 yasinda gerdege girmesini "Arabistan cok sicak oldugu icin kizlar cabuk buyurdu ve eriskin gibi olurlardi" diye yorumlayarak kabul ederken aslinda bilmeden evrim teorisini desteklemis oluyorsunuz. Zaman, sicaklik(hava kosullari) canli uzerinde degisimlere neden olur. Bu kadar basit.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Darwin, kiliseyi da cok korkutmustu, ama teoriye, kolay dis geciremediler. Cünkü her dönem yeni bir buluntu ile bilim platformunda, yerine oturdu evrim olgusu. bundan sonra da bir sey olmaz.

 

Arkadaslarin torunlari cok yakin gelecekte okullarda ve müzelerde gercegi ögrendiklerinde, ihtiyar dedelerinin Darwin düsmanligina nasil güleceklerini simdiden görür gibiyim. :D

 

sevgiler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

evrim aldatmacası

 

 

Evrim teorisi, biyolojik bir kavram olmanın ötesinde, dünya üzerinde yaygın bir kitleyi etkisi altına almış çarpık bir felsefenin altyapısını oluşturur. Bu felsefe, neden ve nasıl var olduğumuz konusuyla ilgili birtakım gerçek dışı görüşler öne süren "materyalizm"dir. Materyalizm, ya da bir başka deyişle "maddecilik", maddeden başka hiçbir şeyin olmadığını varsayar. Buradan yola çıkarak da madde üstü bir Yaratıcı'nın, yani Allah'ın varlığını reddeder.

Evrim teorisi, ona inanan bilim adamları, medya ve eğitim sistemleri tarafından güçlü bir propaganda ile insanlara empoze edilmektedir.

Evrim Aldatmacası, bu teorinin gerçek yüzünü ortaya çıkarmakta ve evrimci propagandalara gereken cevabı vermektedir.

 

bunla ilgili harun yahyanın kitaplarını okuyunuz;

-darwinizm sonu

-evrim aldatmacası

-yaratılış gerçeği

-meteryalizman sonuçları

-evrimcilere net cevap

 

ve bununla ilgili olarak www.harunyahya.org dan filmler izleyebilirsiniz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...

 

Arkadaslarin torunlari cok yakin gelecekte okullarda ve müzelerde gercegi ögrendiklerinde, ihtiyar dedelerinin Darwin düsmanligina nasil güleceklerini simdiden görür gibiyim.

 

 

''Arkadaslarin torunlari cok yakin gelecekte okullarda gercegi ögrendiklerinde, ihtiyar dedelerinin Darwin savunuculuğuna kahkahayla :lol: güleceklerini simdiden görür gibiyim.''

 

 

can kardeşim kusura bakma ama senin cümlenin evrimleşmiş hali pek bi mantıklı ve kabuledilebilir görülüyor

:lol::lol::lol:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Galapagosta bir tek ispinozlarin gagasi ilgi kaynagi degildir gurban. O cesitlilik dedigin sey varliklarin ortama uyum gosterip hayatlarini idame ettirmeleri icin verilen mucadelenin bir sonucudur. En basit bir ornek verim size isterseniz. Neden Afrika yerlileri siyahtir?

Neden Iskandinav ve avrupanin buyuk bir bolumu beyazdir?

 

Eger sen yaz gunu siyah elbise giyer gezersen ne olur?

 

Sis dincilerin anliyacagi turde konular degil aslinda bunlar, her konunun sonu " allah boyle yaratti der iseniz sizin bu tur bilimsel konulara girmeniz hos olmaz , gulunc olur.

 

Siz mumin kesim Muhammedin 6 yasinda olan Ayse ile evlenmesini ve 9 yasinda gerdege girmesini "Arabistan cok sicak oldugu icin kizlar cabuk buyurdu ve eriskin gibi olurlardi" diye yorumlayarak kabul ederken aslinda bilmeden evrim teorisini desteklemis oluyorsunuz. Zaman, sicaklik(hava kosullari) canli uzerinde degisimlere neden olur. Bu kadar basit.

 

Saçma sapan fikirler delilsiz, kaynaksız, bilim dışı..

Bari birşeylere mal olacak fikirleri savunuyorsunuz ciddi ciddi bilimsel bir şekilde, komik olmadan savunun...

Şimdi beni Afrikaya götürseniz, siyah ırk halinimi alacağım, yada benden devam eden nesil siyahlaşacakmı..

Bir milyar yıl beklesen gene siyahlaşmaz.. Şimdi dicekki ölçtünmü..

Sen ölçtünmü, afrikalıları..

Bıktım arkadışım ya..

Çocuklar bile inanmaz şu evrim saçmalığınıza..

Yazılarınıza cevap yazıyoruz diye, kendinize yer edindiğinizimi sanıyorsunuz, fikir ürettiğinizimi sanıyorsunuz, akıllı olduğunuzumu sanıyorsunuz..? Sırf sinirimi yatıştırmak için yazıyorum..

Kal'e alınacak en küçük bilimselllik yok yazılarınızda..

Birde siz dincilerin anlayacağı türde konular değil bunlar yazmış...))

Allahım yarabbimm..))

Sen ne anlamışsın anlat sana..

Yukarda bilimsel birşeylermi yazdın yoksa...

Yada yazdığını zannettin dimi..)))

Kaldık akademisyenlerin içinde....

Bilim adamı bunlar..

 

 

Saygılar-sevgiler..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

''Arkadaslarin torunlari cok yakin gelecekte okullarda gercegi ögrendiklerinde, ihtiyar dedelerinin Darwin savunuculuğuna kahkahayla :lol: güleceklerini simdiden görür gibiyim.''

 

 

Kesinlikle doğru :lol:

 

''Arkadaslarin torunlari cok yakin gelecekte okullarda gercegi ögrendiklerinde, ihtiyar dedelerinin Darwin savunuculuğuna kahkahayla :lol: güleceklerini simdiden görür gibiyim.''

can kardeşim kusura bakma ama senin cümlenin evrimleşmiş hali pek bi mantıklı ve kabuledilebilir görülüyor

:lol::lol::lol:

 

 

Kesinlikle doğru :lol:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

arkadaşların bundan uzun yıllar önce evrimci ****** güney afrikda bir evli 2 çocuk babası bir adamı maymuna benziyor diye hayvanet bahçesine kaptmışlardı. Adam ailesinin hasretine dayanamayıp bu ****** yüzünden intihar etmiş. Bu traji komik olay evrimcilerin ******* ve aynı zamanda vicdan sahibi olmadıklarını gözteriyor hem zaten evrim teorisini bilim çevreleride reddediyor boşuna kürek çekmesin kimse

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Darwinizm'e göre, tek bir bitki, tek bir hayvan, tam olması gerektiği şekilde binlerce ve binlerce faydalı tesadüflere maruz kalmalıdır. Yani mucizeler sıradan bir kural haline gelmeli, inanılmaz derecede düşük olasılıklara sahip olaylar kolaylıkla gerçekleşmelidir. Hayal kurmayı yasaklayan bir kanun yoktur, ama bilim bu işin içine dahil edilmemelidir.

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evrim dünya üzerinde tartışılacak konu değil, bu hususda dervinin yanılmasıda son mektubunda açıkça belli.

Evrim ancak evrenin değişimi ile ele alınmalıdır yaratılışla imkansızdır.

E vrim biyolojik değildir dersler bu hususta verilsede bence yanlıştır, evrim geçiren maddedir biyolojik yaratılışı meydana getirende maddedir.

Evrimcilere soruyorum dindarlara değil.

İlk insan formu nasıl başladı maymun ya o maymun stop dimi.

 

Madde evrim geçirirken bir çok form lar meydana çıktığı neden kabul edilmez 14 milyar sene bu, bir milyar sene sonra irili ufaklı başka varlıkların olabileceğini de kabul etmemek demektir bu durum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dünya üstündeki evrim veya teori masaldan ibaret,

Deneyim diyebiliriz maymunlar için,

Mükemmel bir insan formu için yaratılıştan başka bir oluşum gösteremeyiz,

Fakat bu insan formunun ilk başladığı yeri tespit edebilmek şimdilik imkansız.

Neden bu şekilde insan formu?

Uzaklık bakımından ulaşamıyacağımız nice bizi hayrete düşürücek form lar vardır bu evrende evrim evrenle başlamıştır dünyadada olsaydı ara formlarla karşılaşırdık.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

karl marks darwin pollitzer bugün bütün kuramlarının yanlış olduğunu inandıkları bilim onların tezlerini kuramlarını çürüttü karl marks evrenin yoktan var olamaycığını kesin gözüyle bakmıştıki bunlar evrimciliğin savunucuların başıydı hala neyi tartışıyrlar anlamıyor bir ceylan zürafaya dönüşebilir devamlı kafasını kaldırdığı için saçmasapan 5 yşındki çocuğun bile inanmıycağı insanı güldern şeylere inana insanları ben anlayamıyorum. Ama gel görki 1400 yıl önce kuran bu tezleri çürüten bilgiyi zaten vermiş . O gökleri ve yeri yoktan var edendir... (Enam Suresi, 101) 1989 dada %100 kanıtlanmıştır bilim bunu mesala yarın çıkıpta sivrisinekde insandan gelmiştir tavukda aslanın yumurtasından gelmiştir derlerse şaşırmam

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 ay sonra...

ya hangi vicdandan bahsediyoruz ki saten ewrim teorisi ateizmide beraberinde getirmemis mi e ateizmde de hosgoru iylik gibi kawramlar olmadigindan ne vicdani yaa.bunun en guzel we cirkin ornegini de tarihin en kanli dikdatoru stalin de gruruz.bu insan ewrim teorisini benimsemis ewrim teorisine inanmis we butun insanlari mahwetmistir.ewrim aldatmacasinda insanlarin gelistikce kafataslarinin br miktar buyuduunden ama maymunlarla alakali olarak yane onlarla uyumlu olarak bahsedilir.e bu stalin de butun insanlari toplatiyor kafataslarini olcturuyor.gelisimini tamamlamis insanlar da dahil olmak uzere.olcusu evrime uymayani aninda oldurtuyor.bu mudur inanc,hosgoru,dogru olan..bence asil bu kara cahilligin insanlik disi inancin ta kendisi..icimizde hala onu sawunan arkadaslar olduuna sasiyorum gercekten.kur'an-i kerim'i okuyup gercekleri gormek warken duzmece ve cocukca bir aldatmacanin pesine takilmislar.ya bu evrim saka gibi harbyden haaa :D komik yaneeee kikikik :P

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

Evrim denen şey tamamen uydurmadır..hiç bir destekli yanı yoktur..benim asıl tuhafıma giden islamı yerden yere vuranlar bilimden bahsedip dururlar, ama iş bu konuya gelince bilim denen bişey kalmaz onlar nezdinde...şimdi gel de bunları kaale al...Yahu evrim denen şeyin olmadığı kanıtlı bir gerçektir..ne bir ara form var ne bişey...nasıl inanırsınız...Öte yandan kusursuz bu kainat Allahın varlığına delildir...Tıpkı bu kainatın nasıl meydana geldiği bilimsel olarak açıklanamıyorsa Allahın varlığı da böyle bir şeydir açıklanamaz ama bilinir...zaten günümüzde bilim bu duruma akıllı tasarım dışında başka bir açıklama getirememiştir, getiremeyecektir de...

 

Öte yandan bu dünya nasıl vardır, niçin vardır, içindekilere ne olacaktır tüm bunlar Allah inancıyla anlam kazanmaktadır...Zaten ilk insan Hz. Ademden beri Allah bu Dünyanın boşa yaratılmadığını kainatın kendi eseri olduğunu bildirmiştir...Kainatın nasıl olduğuna dair tek kayda alınır gerçek de budur,, aksi yoktur,, aksini iddia eden buyur çıksın açıklasın,, bilim bile bu dünyanın (en azından içindeki canlıların) ömrünün sonuna geldiğini açıklıyorken,, bana bundan sonra aksi kanıtlanacaktır demeyin...zaten kanıtlayamazsınız da siz reddetmeye devam ettikçe bu çıkmaz sizi yiyiyip bitirecektir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

Qanan Gönderilme Tarihi Bugün, 01:40 PM

Evrim denen şey tamamen uydurmadır..

***

ballikhek Gönderilme Tarihi Feb 17 2006, 12:24 PM

..........kur'an-i kerim'i okuyup gercekleri gormek warken duzmece ve cocukca bir aldatmacanin pesine takilmislar.ya bu evrim saka gibi harbyden haaa .........

***

dowjones Gönderilme Tarihi ..........2005, 03:15 AM

***

..........evrim teorisini bilim çevreleride reddediyor boşuna kürek çekmesin kimse

..........hem zaten evrim teorisini bilim çevreleride reddediyor boşuna kürek çekmesin kimse.....

***

..........çocuğun bile inanmıycağı insanı güldern şeylere inana insanları ben anlayamıyorum. Ama gel görki 1400 yıl önce kuran bu tezleri çürüten bilgiyi zaten vermiş . O gökleri ve yeri yoktan var edendir... (Enam Suresi, 101) 1989 dada %100 kanıtlanmıştır bilim bunu mesala yarın çıkıpta sivrisinekde insandan gelmiştir tavukda aslanın yumurtasından gelmiştir derlerse şaşırmam......

***

lena Gönderilme Tarihi .......... 2005, 02:54 AM

...........Evrim dünya üzerinde tartışılacak konu değil, ...............

 

***

lena Gönderilme Tarihi .......... 2005, 02:54 AM

Dünya üstündeki evrim veya teori masaldan ibaret,

Deneyim diyebiliriz maymunlar için,

Mükemmel bir insan formu için yaratılıştan başka bir oluşum gösteremeyiz,

Fakat bu insan formunun ilk başladığı yeri tespit edebilmek şimdilik imkansız.

Neden bu şekilde insan formu?

Uzaklık bakımından ulaşamıyacağımız nice bizi hayrete düşürücek form lar vardır bu evrende evrim evrenle başlamıştır dünyadada olsaydı ara formlarla karşılaşırdık.

***

kralx Gönderilme Tarihi ........ 2005, 03:03 AM

Dur be lena..Dünyadaki evrimden, evrendeki evrime mi gittin..O kadarda kuramsal olm ya..

Evrende evrim olsa olsa..

Bing-Bengten sonra yavaş yavaş yerleşme ve soğumadır..Dünya yaşanılır bir hal aldıktan yada yaratıldıktan sonra..İnsan yaratılmıştır..

***

kralx Gönderilme Tarihi ........ 2005, 03:03 AM

.........Hayal kurmayı yasaklayan bir kanun yoktur, ama bilim bu işin içine dahil edilmemelidir.

 

***

hasan17 ileti Jul 9 2005, 07:49 PM

Evrim teorisi, biyolojik bir kavram olmanın ötesinde, dünya üzerinde yaygın bir kitleyi etkisi altına almış çarpık bir felsefenin altyapısını oluşturur. Bu felsefe, neden ve nasıl var olduğumuz konusuyla ilgili birtakım gerçek dışı görüşler öne süren "materyalizm"dir. Materyalizm, ya da bir başka deyişle "maddecilik", maddeden başka hiçbir şeyin olmadığını varsayar. Buradan yola çıkarak da madde üstü bir Yaratıcı'nın, yani Allah'ın varlığını reddeder.........

***

Darwinizm, bilimsel olarak geçersizliği kesin olarak ispatlanmış olmasına rağmen bazı ideolojilerin taraftarlarınca hala körü körüne savunulan bir dogmadır.........

***

Türk ileti Jul 7 2005, 05:01 PM

...........Oysa doğada gördüğü bu mucizevi çeşitlilik Darwin'i, pek çok insanın aksine, tüm varlıkların rastlantı eseri meydana geldiği sonucuna götürmüştür. O, tüm bunları yaratan Allah'ın sonsuz kudretini takdir edememiştir.............

***

..........açık bir şuurla, fikri saplantılardan uzak bir şekilde düşünen bir bilim adamı bu önemli soruların cevabını arar. Ve tüm bu araştırmalarının, düşüncelerinin sonucunda çok açık ve kesin olan bir gerçeği görür: Bu kusursuz tasarımlar, eşsiz güzellikler ve saymakla bitirilemeyecek kadar çok olan çeşitlilik, Allah'ın yaratmasının eserleridir......

***

.........Darwinizm'in yaşatılması, dine düşman olan güçlerin en öncelikli hedeflerinin başında gelmektedir. Nitekim hangi ülkeye bakılırsa bakılsın, Darwinizm'in en önde gelen savunucularının aynı zamanda dine ve dindarlara düşman olan çevreler olduğu açıkça görülebilir....

 

***

 

*Teist Evrim Kuramı, bugün biyologların ve bilim adamlarının savundukları Evrim Kuramı ile çelişmemektedir;

 

yani başlangıçta her şeyi yaratan bir Tanrı, evrimin zembereğini kurmuş da olabilir.*

 

*Fakat "Bilimsel Yaratılışçılık" olarak isimlendirilen ve din kitaplarını kelimesi kelimesine aynen yorumlayan radikal akımın savundukları ile

 

"bilimin bulguları" birbiriyle çelişmektedir.

 

“Bilimsel Yaratılışçılığa” göre, tüm canlılar ayni anda yaklaşık 10 000 yıl önce Tanrı tarafından birdenbire,

 

belli bir dizaynla ve belirli bir amaca yönelik olarak yaratılmışlardır.*

 

 

***

 

İnsanlar düşünmeye ve felsefe veya din ile ilgili çıkarımlar yapmaya başladığından beri,

 

*Yaşamın anlamı nedir?

*Evren'in anlamı nedir?

*Yasam nedir ve nasıl başlamıştır?

*Evren sonsuz mudur? *

*Bu evrenin bir başlangıcı ve yaratıcısı var midir?

*Bu evrendeki olayları açıklayacak fiziksel yasalar,

*Yasamın gelişimini açıklayabilecek biyolojik yasalar var midir? ...

.............................................................…………………………………………gibi sorular sormuştur.

 

İnsan oğlu bu soruları cevaplarken;

 

** Dinlerin pek çoğuna göre, tüm evren ve canlılar belli bir amaca yönelik olarak birdenbire yaratılmışlardır.

 

** Bilim ise, başından beri, olaylar arasındaki ilişkileri ve dünyadaki fenomenleri açıklamak için,

 

gözlemler yapmak ve bu gözlemleri akılcı bir biçimde sentezlemek yöntemini geliştirmiştir.

 

Bir Tanrı’nın olup olmadığı, başlangıçta her şeyin yaratılıp, yaratılmadığı bilimin araştırma konusu içinde değildir.

 

Bilim gözlemleyebildiğini yorumlar,

 

fizik, matematik, biyoloji ve kimya bilimlerinin yöntemlerini kullanarak sonuçlar çıkarır ve bu sonuçlara inanır;

 

**Din ise inandığını yorumlar; yani din önce inanır, sonra bu konuda yorum yapar.

 

 

***

 

Tartışmaya açılan bu konuda da olduğu gibi işte çelişki tam bu noktada başlıyor.

 

* Önce inanıp sonra yorum yapan arkadaşlar,bilimi reddetmek ve onunla alay etmek gibi bir yanlışlığa…düşüyorlar…

 

Oysa;

 

Teist inanışların yanında, Bilim insan ve evreni tanımamızda çok daha fazla katkılarda bulunmuştur.

 

 

* Teist kavramlara bilimsel açıklamalar getirmek isteyen arkadaşlarsa bilimi kendi alanı dışına taşımaktalar…

 

 

Çünkü;

 

* Belirli alanda elde edilen her bilgi bilim değildir.Bilgilerin bilim olabilmeleri için bazı koşullara uygun olması gerekir.

 

* Her bilimin kendine has konusu vardır.

 

* Her bilim “bilimsel yöntemlerle” araştırmasını gerçekleştirir.

 

* “Bilim objektiftir”. Elde edilen bilgiler başka araştırmacılar tarafından test edildiğinde de aynı sonuçlara varılır.

 

* Bilim genellemelere varmayı amaçlar.Bu genellemeler “bilimsel yasa” veya “bilimsel teori” olarak ifade edilirler.

 

*Evrendeki yaşamın belli bir amaca yönelik olup olmadığı,

 

Tanrı’nın Evrim'in gelişimini şekillendirip şekillendirmediği,

 

Tanrı’nın evrimin oluşabilecek koşullarını sağlayıp sağlamadığı konuları bilimin sınırlarının dışına taşmaktadır.*

 

 

***

 

Bence; sırf “inanç ve kavramlar” dar görüşlülüğünden sıyrılıp, yeterli bilgi sahibi olamadığımız konularda kısır çekişmelerden uzak durmalıyız.

 

İşte o zaman inançlarımızı bilimle açıklamak veya bilimi inançlarımız nedeniyle reddetmek gibi bir çelişki içene düşüyor ve

 

işte esas o zaman gülünç duruma düşüyoruz...

 

Yine bence;

Birbirimizi inançlarımızdan dolayı sorgulamak yerine, inandığımız doğrularımızı da sorgulayabilme becerisine ulaşabilmeliyiz,

 

Yine bence;

Önce inanıp sonra sorgulamak yerine, önce sorgulayıp sonra gerçeğe ve doğru bilgiye ulaşmak için her şeyi yapmalıyız…

 

Yine bence;

Bilgiye ulaşmak için yine birbirimize ve bildiklerimize ihtiyacımız var…

 

Çünkü;

 

İnsan merak eden, öğrenme ihtiyacında olan bir varlıktır. Hem kendini hem de kendi dışındaki dünyayı anlamak ister.

 

Elde ettiği bilgiler de onun çevresine uyumunu kolaylaştırır.

 

Yine bence;

tartışmalarımızın amacı; her konuda her şeyi bilememek gibi bir gerçeğimiz olduğuna göre, birbirimizi bilgilendirmek olmalı…

 

Yine bence;

Bilgiler paylaşılarak çoğalır ve paylaşıldıkça daha doğruya ulaşır..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sn. GeceKuşu,

 

Benim bahsettiğim darwinist evrim konu başlığı da buna yönelik diğer savunduğunuz evrimler başka başlık altında tartışılırsa daha iyi olur kanısındayım...

 

Evrenin birden bire oluştuğu bilimsel bir gerçekken, bunda islami bir çelişki bulmanız ilginç zira bu bilimsel bulgu Kur'an'la birebir uyuşmaktadır...Bu bulguyu bilimin keşfetmesi onu sahiplenmesi anlamına gelmez...zira bu bing bang denen türkçesiyle büyük patlama bilimin kontrolü altında gerçekleşen bir olay değil..Elbette onu bilimle sınırlandıramayız...biraz da bu açıdan bakalım olaylara değil mi??Bilim bu yönüyle patlamanın varlığını sadece keşfetmiştir??Tamamen bilimin dışında gelişen bir olayı bilimsel olarak açıklamanın zorluğunu imkansızlığını ancak ve ancak Allah inancını işin içine sokarak açıklanabilir bir duruma getirebiliriz(patlamanın sonucunda oluşan kusursuz evren)...Bunun başka açıklaması yoktur..işin özü kısaca budur...Bu inanca sahip olduktan sonra evrim konuşulabilir...Allah inancını işin içine katmazsanız yanlış sonuçlara ulaşırsınız...

 

Saygılar....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Genelde evrim dervin le insan ve maymun üstünde yoğun olduğundan kozmik evrenin evrimini ikinci pilana atmıştır, evren hakkında veriler tarihler genel görüş alanında bilim hem fikirdir. Evren içinde bir yaratıcının dolaşması sizce ne kadar doğrudur bilemem, kısaca bizim galaksimizin gazlardan oluşumu bitmiş dönmeye başlayıp hareket etmiltir bilinmiyen istikamete. Sıra güneş ve gezegenlerde ki oluşum, etrafdaki enerji türünün karekterist yapısına mahkumdur dünyamız şimdi. aynı enerji başka güneş ve gezegenlerinde de olmıyabilir hatda başka galeksilerin de enerjileri başka türlüdür biz yanlız bizim gaz enerji türünü bilmeye çalışıyoruz. Gelelim varlıkların formlarının ilk başlangıçına, VS. lerden doğa ile bir çok canlı oluştu, şimdide oluşuyor ama bir iki besinle yaşıyabiliyorlar, insan forumu iki bin unsurla beslenip hayatda kalabiliyor ve bu insan forumu evrenin neresinde başladığı hakkında kesin bir bilgi yok, eyer yaratılışla diyolok kurulursa tek gözlü çift cinsiyetli insan başlı sığırlar timsah vücutlu insanlarda katagoriye girmesi gerekir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bilimsellik için dünya bilim camiasında kabullenılmesı gerekır

darwınızm ın bılımsel genel geçer bır kabulu yoktur....inanmasamda fıkırlerınıze saygı duyarım ama soruma cvb verırsenız sevınırım..hangı açılardan baktığınızı merak edıyorum

1..tekamül tamamlandı mı?

2..evrimleşme hangi safhada durdu?

3...evrimleşme hala devam mı edıyor?

4...evrımleşme safhalar halınde oldu ise buna kanıt olarak bulunmuş fosiller var mıdır???

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...

Alın Size Bu konuda bir paradox ;

 

 

BAKARA SÛRESİ

(65) Şüphesiz siz, içinizden Cumartesi yasağını çiğneyenleri bilirsiniz. Biz onlara, "******** ********* olun" demiştik.

 

MÂİDE SÛRESİ

(60) De ki: "Allah katında cezası bundan daha kötü olanları size haber vereyim mi? Onlar, Allah'ın lanetlediği ve gazabına uğrattığı, içlerinden maymunlar ve domuzlar çıkardığı kimseler ile şeytanlara tapan kimselerdir. İşte bunların yeri daha kötüdür ve onlar doğru yoldan daha çok sapmışlardır."

 

A'RÂF SÛRESİ

(166) Yasaklandıkları şeylerden vazgeçmeye yanaşmayınca da onlara "******* ********* olun" dedik.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.