Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

12 EYLULLE HESAPLASMAK!..

12 Eylülün üstünden geçen 30 yılda dile getirilen ‘darbe ile hesaplaşma’ iddiaları demokrasinin önünü açmaktan çok siyasi çıkar sağlamak için kullanıldı.

12 Eylül faşist darbesi 30. yılında Ankara’da yürüyüş ve mitingle protesto edildi. Öldürülen gazetemiz muhabiri Metin Göktepe’nin annesi Fadime Göktepe, Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak ile Gülşah Tağaç ananın da katıldığı yürüyüş ve mitingde, katledilen yüzlerce devrimcinin fotoğrafı taşındı, onlar anısına saygı duruşunda bulunuldu.

Toros Sokok’tan, yaşamını yitirenlerin fotoğrafları ve “30. yılında 12 Eylül faşist darbesinden hesap soracağız” pankartıyla Abdi İpekçi Parkı’na yürüyüşün ardından miting gerçekleştirildi.

Devrimci 78’liler Federasyonu adına Hüseyin Esentürk yaptığı konuşmada, “Darbeciler ve oluşturdukları suç örgütleri yaptıkları her şey için emekçi halklarımıza er ya da geç hesap verecek” dedi. Esentürk, verdikleri çabanın devrimcilerden özür dilenene, sıkıyönetim ve askeri mahkemelerin kararları yok sayılana kadar devam edeceğini vurguladı. Daha sonra kürsüye gelen analardan Gülşah Tağaç, “Bizler dostluk, kardeşlik, barış içinde bir dünya istedik. Ama 12 Eylül öyle bir darbe vurdu ki bizlere” diyerek darbeyi protesto etti. Gülşah Tağaç “Birlikte güzel günler bizim olsun” dileğinde bulundu. Fadime Göktepe de “Her zaman böyle birlikte olalım” sözleriyle, “birlik-beraberlik” vurgusu yaptı. Evlatlarının, diğerlerinin aslında ölmediğini, onların hep kendileriyle birlikte olduğunu belirten Fadime Göktepe, “Bizler hep burada olacağız” dedi. Metin’in kaleminden, “kirli çamaşırlarını” açığa çıkarmasından korktukları için öldürdüklerini belirten Fadime Göktepe, “Metin’den korkmasalardı onu öldürmezlerdi” diye konuştu. Emine Ocak ise “Gazi’de bizi her gün vurdular, işkence yaptılar. Ben kaç yıldır çekiyorum. Yeter artık anneler ağlamasın” dedi.

Miting, Şair Ahmet Telli’nin şiir dinletisi ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Yenimahalle Şube Başkanı Cevahir Canpolat’ın mini konseri ile sona erdi.

ADANA’DA ORTAK AÇIKLAMA

Adana’da sendikalar, siyasi partiler, dernekler 12 Eylül askeri darbesinin 30. yılında bir araya gelerek basın açıklaması yaptılar. İnönü Parkı’nda bir araya gelen DİSK, KESK, TMMOB, Adana Tabip Odası, Alevi Kültür dernekleri, EMEP, ÖDP, Halkevleri, TKP üyeleri yaptıkları basın açıklamasını KESK Dönem Sözcüsü Güven Boğa okudu. Akın Birdal’a yapılan saldırıyı da kınayan Boğa, 12 Eylül askeri faşist darbesini lanetlemek için toplandıklarını belirtti. Boğa, 12 Eylülle hesaplaşmanın anadilde eğitim hakkı verilmeden, YÖK kaldırılmadan, gerçek bir laisizm tanınmadan, siyasal ve sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmadan mümkün olamayacağını vurguladı. (HABER MERKEZİ)

Kaynak: -http://www.evrensel.net/haber.php?haber_id=74980-

Gönderi tarihi:

Referandum bitti,Erdogan'in anayasa paketi EVET'lendi.Katlim oraninin en düsük oldugu bu referandumdan sonra ortaya cikan tablo söyle:YÜZDE 70 katilim orani ile yüzde 58 demokrasi sevdalisi vatandas EVET oyu kullanmis,yüzde 41 olan HAYIR orani ile darbecilerin orani anlasilmis oldu.Yani YÜZDE 70 KATILIM ORANI.Bunun yüzde 58'i demokrat geri kalani ise darbeci oluyor.Basbakanin ve onun sözcülerinin tanimlamalari böyleydi referandumdan önce."HAYIR OYU VERENLERIN HEPSI DARBECI"diye tanimlamisti basbakan.

Bu referandum asla bir demokrasi sinavi olmadi,Erdogan ve sürekasinin baski ve korku siyaseti ile kazanilan bir EVET var ortada.Bu demokrasi dedildir ama onlar buna demokrai diyeceklerdir.Zaten bagiranin agzini kapatirkende demokrasi vardi,Tekel iscilerine dayak atilirken de demokrasi vardi yani herzamanki demokrasi referandumada yansidi.Simdi asla yargilanmayacak olan darbeciler icin yandas medya bakalim neler uyduracaktir.Ama herseyden önce bir kutlama merasimi yapilacak Erdogan'in anayssa paketinin EVET almasi icin hizmeti ve yarari olan herkes kutlanacak,belki Evet oyu verenlere birer kilo mercimek fazladan hediye edilecektir.Demek ki sokaklari iftar nedeni ile isgal ettirmenin mükafati EVET almakmis.

 

Darbecilerden hesap sorulacak diye vatandasa verilen vaatler aslinda hesap sormaktan cok siyasi bir amaca yönelikti.Simdi artik hersey AKP'nin elindedir.Astigini asar kestigini keser.Öyle demisti basbakan 23 Nisan'da koltuguna oturttugu kiz cocuguna"Simdi güc sende ister asarsin ister kesersin"

 

Ben referandum sonuclari icin memleklete hayirli olsun demiyorum,cünkü biliorum ki referandum sonuclari millete memlekete degil Erdogan ve sürekasinin hayrinadir.Yüce Divandan nasil yirtilirmis tüm siyasiler ögrensin.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Evet oylarin agir bastigi yerlerde Cemaat baskisi agir basar.. Cemaat yasantisi agir basar Bölücülük agir basar..

 

Ramazan topuyla birlikte ramazan baskisi agir basar..

 

O bölgelerde erkeklerin kadina karsi büyük zaferi vardir oralarda kadinlar icin seriaat tarlalari vardir.....cinsler ekilir bicilir istedikleri gibi kullanilir..

 

Bugünde böyledir degisen yerlerde zaten hayir oyu cikmistir Tunceliye onun icin teprik etmek lazim..

 

Adana´da öyle ama bursa´yi anliyamadik... Cemil ipekci nereli bilmem...ama, ikiside sanayi sehri ama cekis farkli..

 

Girasun cok ilginc samsun cok ilginc rize zaten farkini herzaman gösteriyor..

 

En ilginci bop plani haritasi zaten neyin farkli olabilecegini gösteriyor renk farkliligi ortada...

 

Rengi atmayanlar ortada..

 

2 Tane yolsuzluktan mahkemede dosyası bekleyen ve namussuzluktan yargılanacak kişiler ülkemin anayasasını degistirmek icin refarunduruma gidip cemaat´dan güven oyu aliyorsa ABD AB Gözcülügünde cemaat ülkesi sinavini basariyla kazanmis oluyor--Bu sinavin sonucunda artik bizlerin onlara ne kadar yetenekli oldugumuzu ispatladiktan sonra onlarda bizlere bu sinavin sonunda bizlere hak ettigimiz yere oturtucaklardir.. tabii en basta Ampüle ordan bop oturtacaklardir bu basarimizin karsiliginda.

 

Gecmis olsuna cemaat farkeder mi? Bir varmis bir yokmus bir padisah varmis onun kizini almaya gelmisler neyse bu hikayeyi canli canli izleyecegiz...

 

Türkiye gecmis olsun.

Gönderi tarihi:

Efendi abi..:)

 

Tarihin çöp sepeti bu tiplerle dolu..bunların hocası ne hale geldiyse bunlarda o hale gelecektirler..çöp sepetindeki şu anki durum bunu gösteriyor..zor kolaydır imkansız zaman alır..:)

 

Efendi abi..:)

 

Her şeyin bittiğini zannetiğimizde bütün kapıların kapandığını düşündüğümüzde HAK(gerçek ve doğru)ortaya çıkıp bize her şeyin yeni başlamak üzere olduğunu ve az ileride açık bir kapı olduğunu işaret eder..:)

Gönderi tarihi:

Ehhhh Türkiye'de cemaatlarin etkisi asla son bulmadi ve her dönem agir basiyor dedigimizde kimse bizi dinlemiyordu. Neymis efendim Türk'ler cagdastir ve her dönem cagdaslik yarisi icerisindedir diyenelere ders olmustur. Türk'ler cagdas degil cemaatcidir.

 

Özünde demokrasi karsiti olanlarin burada demokrasi liderligine soyunmalari cok ilginc ve bir o kadarda gülünc.

Gönderi tarihi:

Doguda insanlari korkut demokrasiden uzaklastir ne yapar bu insanlar ya cemaata siginir yada eve..

 

Evet aynen böyle olmustur doguda halk oyunu sahiplenememistir katilim yüzde ellinin altindadir..

 

Tunceli kurtuldu sira diger illerimizde Türk halki bunu basaracaktir..Kimse uzun dönem bu halki baski altina alamayacaktir yumurta ergec catlayacak.

Gönderi tarihi:

Yetmez ama evet diyenler 12 Eylülle ilgili suç duyurusunda bulunmuş, çok erken olacak ama bunun mümkün olmadığını siz de öğreneceksiniz.

 

saygılar...

Gönderi tarihi:

Yetmez ama evet diyenler 12 Eylülle ilgili suç duyurusunda bulunmuş, çok erken olacak ama bunun mümkün olmadığını siz de öğreneceksiniz.

 

saygılar...

Haklisiniz yetmez ama son 30 yilda suc duyurusunda bulunma hakkin dahi yoktu. O sucu isleyenler devletin anayasasi ile koruma altindaydilar. Öncede söylemistim, 12 Eylülcülerle belki yargi önünde hesaplasmak cok az bir ihtimal olabilir ama asil önemlisi o katillerle halkin vijdani hesaplasabilmesi. 12 Eylülcüleri bir dönem ellerinin üstünde tutanlar, vatani bölünmekten kurtardilar ve gerekeni yaptilar diyenlerin acaba su an vijdanlari rahatmi?

Gönderi tarihi:

Yetmez ama evet diyenler 12 Eylülle ilgili suç duyurusunda bulunmuş, çok erken olacak ama bunun mümkün olmadığını siz de öğreneceksiniz.

 

saygılar...

CHP cepheden kacmasaydi Askerini sahip ciksaydi acikcasi 12 Eylül´e sahip cikma cesaretini gösterebilseydi bu halk da askerini top yekün sahip cikma cesaretini gösterirdi.. Bu kadar basit, AKP cok güzel bir politiyla chp yi silmistir..Hem 12 Eylül le yesermistir vede o gününün anisini unutmamis bugünde onla olgunlasmistir...

 

Bakin denizleri dahi o sahip cikmistir bu cesaret degil meydan bos, kesesini dolduruyor.. Bakiyor gecerken kimse toplamamis olmus meyveleri malin sahibi unutmus veya derin hasta o topluyor...

 

Yakinda üzülmeyelim..Eger hadi 12 Eylül´ü yargilayin muhalefetin demelerine firsat vermeden 12 Eylül´e sahip cikacaktir..

 

Belkide yakinlari ayni tayfa muhalefete bu firsati vermeden o topu gönderiyorlar..Kimbilir muhalefet bunu beceremez bunuda oynayalim diye kafa buluyorlar..

 

12 Eylül´le AKP tekrar dogdu yoksa milatini 7.seneyle coktan doldurmustu.

Gönderi tarihi:

Haklisiniz yetmez ama son 30 yilda suc duyurusunda bulunma hakkin dahi yoktu. O sucu isleyenler devletin anayasasi ile koruma altindaydilar. Öncede söylemistim, 12 Eylülcülerle belki yargi önünde hesaplasmak cok az bir ihtimal olabilir ama asil önemlisi o katillerle halkin vijdani hesaplasabilmesi. 12 Eylülcüleri bir dönem ellerinin üstünde tutanlar, vatani bölünmekten kurtardilar ve gerekeni yaptilar diyenlerin acaba su an vijdanlari rahatmi?

 

12 Eylülle hesaplaşacağını söyleyenler aha İmralı orada önce 40 bin kişinin katili ve milyarlarca dolar milli servetin heba olmasına sebep olan kişi ile hesaplaşsınlar. Sembolik bir hesaplaşma için bu kada masrafa gerek var mıydı, getirirdiniz meclise tek bir madde olarak kim reddederdi ki? Artık herkes kabul etsin ki 12 Eylül propagandası bir tuzaktı ve milliyetçiyim diyen MHP seçmeninin çoğu bu tuzağa düştü.

 

saygılar...

Gönderi tarihi:

12 Eylülle hesaplaşacağını söyleyenler aha İmralı orada önce 40 bin kişinin katili ve milyarlarca dolar milli servetin heba olmasına sebep olan kişi ile hesaplaşsınlar. Sembolik bir hesaplaşma için bu kada masrafa gerek var mıydı, getirirdiniz meclise tek bir madde olarak kim reddederdi ki? Artık herkes kabul etsin ki 12 Eylül propagandası bir tuzaktı ve milliyetçiyim diyen MHP seçmeninin çoğu bu tuzağa düştü.

 

saygılar...

Imrali ile hukuk cercevesinde tabiiki hesaplasilmali. Yapilmasinmi diyoruz? Ama ülkede ne 12 eylülcülerle ne de Imrali'dakiyle gercek anlamda hesaplasmak isteyen bir irade yok cünki, mevcut düzeninde hesap vermesi gerekli. Bunu bildikleri icin sadece bos bos vaatlerde bulunuyorlar.

  • 4 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Demirel bile artik 12 Eylülün nasil geldigini ve kanin neden akitildigini itiraf ediyor.

 

Demirel'den Evren'e kanlı suçlama

 

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 12 Eylül 1980 darbesinden önce komuta kademesinin anarşi ve terör olaylarını engellemeyerek darbeye meşru zemin yarattığını ifade ederek, “Kanlar akıyordu, çünkü Sayın Evren'in Çankaya'ya çıkması gerekiyordu. Bu ithamla karşı karşıyadır. Yani, Evren Çankaya'ya çıksın diye 11 Eylül günü o kanlar akıyordu maalesef, 13 Eylül'de de onun için durmuştu” dedi.

 

 

ANKARA - Demirel, Eko Enerji Dergisi Genel Yönetmeni Prof. Dr. Mustafa Özcan Ültanır’a verdiği röportajda 12 Eylül 1980 darbesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 1980 yılına gelindiğinde 1979 yılında yaşanan ekonomik sıkıntıların ortadan kaldırıldığını, Temmuz ve Ağustos aylarında eksi enflasyon yaşandığını anımsatan Demirel, “Tek kan durdurulamadı. Kanın durdurulamayışı devletin tümüyle işlemeyişi idi. Sıkıyönetim vardı. Sıkıyönetim, Ecevit hükümetinin 1978 senesi sonunda kurduğu bir olaydı. Türkiye, sıkıyönetimlik hale gelmişti. Ve o günkü hükümet, azınlık hükümeti Türkiye’yi bu batağın içinden çıkarmaya çalışıyordu” dedi. O zamanki sıkıyönetim yöneticilerine “Siz her şeyden evvel bu kanı durdurun. Çünkü benim ikinci bir ordum yok, kanı durduracak başka güvenlik gücüm de yok. Benden ne isterseniz vereyim. Para isteyin para vereyim, asker isteyin asker vereyim. Hepsini vereyim. Yalnız benden dört şeyi istemeyin. Dersim Kanunu istemeyin. Takriri Sükun Kanunu istemeyin. Bir Tehcir Kanunu istemeyin. Bir İstiklâl Mahkemeleri Kanunu istemeyin. Çünkü bunlar denenmiştir ve bunlar çok ters neticeler vermiştir. Bunun dışında her şeyi isteyin” dediğini aktaran Demirel, şöyle konuştu:

 

“13 Eylül gününe kadar kan aktı Türkiye’de, ama 13 Eylül sabahı durdu. Sonra söyledim, ‘11 Eylül günü akan kan, 13 Eylül’de nasıl durdu?’ dedim. ‘Yetkimiz yoktu’ dediler. ‘13 Eylül günü yetkiniz nereden çıktı?’ dedim. 13 Eylül günü var olan yetki, 11 Eylül günü de vardı. Sıkıyönetimin bütün yetkileri vardı. Ve üzüntü ile söyleyeyim ki, 1980’nin 12 Eylül’ü devletin çöküşüdür. Yani, devlet çökmüş de birisi onu kaldırıyor değil. Devleti kendi elimizle çökertmişizdir. Ondan sonrasında da bence, Türkiye rejimi çok büyük yara almıştır ve her şeyi yara almıştır.”

 

-“AKAN KANLA DARBEYE MEŞRU ZEMİN YARATILDI”-

Demirel, 12 Eylül’de askerin yönetime el koymasının ardından “yeni bir düzen üzerine” devletin işlemeye başladığını ifade ederek “Komuta heyeti bir taraftan sureti haktan görünüp, diğer taraftan tertip içerisinde olmuştur. Bu tertibi de iyi kamufle etmiştir. Sonuç olarak, tarihe gömdüğümüz ve zaman içinde tarihin hükmüne bıraktığımız, özellikle altını çizerek belirtiyorum, Silahlı Kuvvetlerimizin değil, yalnızca beş kişilik komuta heyetinin kanla beslediği Darbe Planı’nın çirkin yüzünü ve kirli belgelerini biz deşmedik. Ne yaptınız? Ne devralıp ne bıraktınız? Elinizdeki yetkileri kullanıp devleti koruma ve kollama görevi yerine, devletin dibine dinamit koyanların akıttıkları kanları, ikbalinizin merdivenine basamak yaptınız” dedi. Askerin, 12 Eylül öncesinde anarşiyi, terörü, vurgunu, soygunu önleme çağrılarına kulak tıkadığını söyleyen Demirel, akan kanlarla darbeye meşru zemin yaratıldığına dikkat çekti.

 

-“KANLAR AKIYORDU, ÇÜNKÜ…”-

“Sayın Evren şunun hesabını vermek zorundadır. 13 Eylül günü duran kan, 11 Eylül günü niye akıyordu?” diyen Demirel, şöyle devam etti: “Verdiği cevaplar da kurtarmaz kendisini. Kendileri daha iyi biliyor niye durmadığını o kanların. Kanlar akıyordu, çünkü Sayın Evren’in Çankaya’ya çıkması gerekiyordu. Bu ithamla karşı karşıyadır. Yani, Evren Çankaya’ya çıksın diye 11 Eylül günü o kanlar akıyordu maalesef, 13 Eylül’de de onun için durmuştu. Bakın, 1980 ne yapmıştır Türkiye’de? Siyasi partileri kapatmıştır, Meclis’i kapatmıştır, Anayasayı ortadan kaldırmıştır. İşte bu devletin çöküşüdür. Ondan sonra yeni bir devlet düzeni kurmuştur.”

 

-“DARBEYE ÖNCEDEN KARAR VERİLDİ, OLGUNLAŞMASI BEKLENDİ”-

12 Eylül darbesine gidişte görev süresi dolan Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün yerine yeni cumhurbaşkanı seçilememesinin de etkisi olduğu görüşüne katılmayan Demirel, “Cumhurbaşkanı seçilse ne olacaktı? Yani ihtilal yapmaya kendisini ayarlamış kişiler bundan vaz mı geçecekti?” diye sordu. İkinci Ordu Komutanlığı da yapan emekli Orgeneral Bedrettin Demirel’in kendisine 12 Eylül darbesi için “Biz buna bir sene evvel karar vermiştik, ama olgunlaşmasını bekledik” dediğini belirten Süleyman Demirel, siyasetçilerin darbeyi önleyemeyeceğini savunarak “Eğer bir ülkede ihtilal alışkanlığı, darbe alışkanlığı varsa, hiçbir şey onu önlemez” dedi. Lenin’in “Devleti yönetenler kendi askerine karşı tedbir almak durumundadırlar” sözünü anımsatan Demirel, “İhtilallerin tabiatında şu vardır: Bir süre sonra, yaptıkları ihtilali ibra etme ihtiyacını duyarlar. Bu ibrada bizim üstümüze gelmediler. Topyekûn sistemin üzerine geldiler. Partilerin tümünün üzerine geldiler. Başta kapatmadılar, daha sonra tümünü kapattılar. 1981 Ekim’inde kapattılar. Yaptıkları büyük yanlıştır” diye konuştu.(ANKA)

 

Kaynak: -http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=1022714&Date=08.10.2010&CategoryID=78-

Gönderi tarihi:

sadece Evren cumhurbaşkanı olacak diğer komutanların görevi ney, figüranlık mı? Onlar plan yapmışlar siyasiler de ülkeyi cumhurbaşkansız bırakmışlardı.

 

Fahri Korutürk'ün görev süresinin bitiminden 15 gün önce, TBMM Birleşik Toplantısının 22.03.1980 günlü 6. Birleşiminin 1. Oturumunda Cumhurbaşkanlığı seçim süreci başlatılmıştır. (Tutanak Dergisi: TBMM Birleşik Toplantısı, s. 174-175)

Bu tarihte TBMM'nin üye sayısı 635'tir. İlk iki turda üçte iki çoğunluğun sağlanabilmesi için 424, salt çoğunluk için de 318 oy gereklidir. Hiçbir partinin tek başına Cumhurbaşkanı seçebilecek çoğunluğu yoktur.

Başta CHP ile AP olmak üzere, siyasi partilerin, bir aday ismi etrafında uzlaşma sağlayamadıkları cumhurbaşkanlığı seçiminde, turların devamı sırasında, çok sayıda aday çıkmıştır. Bunların içinden yalnızca 4 aday, kendi partilerine mensup üyelerce desteklenmiş, ancak hiçbirisi seçilebilmek için gerekli oy çoğunluğunu elde edememişlerdir.

 

Sonuçsuz 119 oturum

23 Mart 1980'de, TBMM Birleşik Toplantısının 7. Birleşiminde başlayan oylamalar, 11 Eylül 1980'deki 124. Birleşime kadar sürmüştür. 5.5 ay suren 119 oturumda cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılan 115 tur oylamadan sonuç alınamamış, ülke 5 ay 6 gün cumhurbaşkansız kalmıştır.

13.6.1980 günlü 64. Birleşimden itibaren Cumhurbaşkanlığı seçimi ciddiyetini yitirmiş görünmektedir. Bu tarihten sonra yapılan 61 Birleşimin 52'sinde çoğunluk sağlanamadığı için Meclis açılamamış, 7 Birleşimde ise Meclis açılmakla birlikte, gerekli oylama yapılacak çoğunluk sağlanamadığı için oy ayrımı yapılamamıştır. Bu dönemde yalnızca iki oturumda çoğunluk sağlanabilmiştir:

21.08.1980'den sonra cumhurbaşkanının seçilebilmesi konusundaki umutlar iyice azalmış, siyasi partiler bundan böyle ne yeni aday gösterebilmiş ne de aralarında uzlaşma sağlayabilmiştir.

TBMM, 22.08.1980'deki 110. Birleşimden 11 Eylül 1980'deki 124. Birleşime kadar, çoğunluk sağlanamadığı için, toplanamamıştır. TBMM'nin 11 Eylül 1980 günlü 124. Birleşiminin 1. Oturumunda Meclis Başkanı,"Yapılan yoklama sonucunda salonda çoğunluğumuz yoktur. Cumhurbaşkanlığı seçimine devam etmek için, 12.09.1980 Cuma günü saat 15.00'te toplanmak üzere Birleşimi kapatıyorum" diye Meclisi tatil etmiştir. (Tutanak Dergisi: TBMM Birleşik Toplantısı,, s. 174 ila 732 )

TBMM'nin 12 Eylül 1980 Cuma günü toplanması için yapılan bu çağrının gereği yerine getirilemeyecektir. Çünkü, 12 Eylül 1980 Cuma günü yapılan askeri müdahale ile Parlamento feshedilmiştir.

 

ttp://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=219434

 

12 Eylül 1980 askeri darbesinin gerekçeleri arasında ülkede yaygınlaşan siyasi cinayetler, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin birçok tur ardından Cumhurbaşkanı'nı seçememesi ve 6 Eylül günü Konya'da Necmettin Erbakan önderliğinde yapılan ve darbe liderlerinin şerîat amaçlı bir kalkışma girişimi olarak nitelediği Kudüs Mitingi gösterildi.

 

* Ekonomik iktidarsızlık

 

12 Eylül öncesi dönemin son Başbakanı Süleyman Demirel'in "70 sente muhtacız" sözü ile özetlenen dış ticaret açığındaki artış ve döviz darboğazı ve işsizlik, kıtlık ve işyeri anlaşmazlıkları ile yoğunlaştı.

 

* Siyasal ve toplumsal şiddet olayları

 

Sağ - sol gerginliği bireysel ve kitlesel siyasi cinayetleri besledi.Emniyet Teşkilatı bile mensupları arasında kurulmuş olan Pol-Bir ve Pol-Der dernekleri diye ikiye bölünmüştü. Sağ ve sol siyasi hareketin önde gelen temsilcileri ve tanınmış birçok kişi sağ ve sol gruplara mensup militanlar tarafından öldürüldü. Darbe öncesinde siyasi cinayetlerin sayısı her gün 30'a yaklaşıyordu.

 

12 Eylül darbesi vikipedi

 

Demirel in bahsettiği tablo bu mu?

Gönderi tarihi:

Önceden darbeciler ile ilgili suc duyurusu yapilamiyormusda birileri bundan teselli buluyor. Önceden suc duyurusunda bulunulamiyormusta simdi bulunuluyormus.Mantiga bakin.Referandumdan önce insanlar bagirmiyormuydu darbeciler yargilansin diye.E yani bagirmak; bosu bosuna suc duyurusunda bulunmaktan daha demOkratik degilmi?Yani degisen nedir?Suc duyurusunda bulunabilmekmi?HALBUKI REFERANDuMDAN ÖNCE AKLI CALISAN INSANLAR, YANDAS OLMAYANLAR BASBAR BAGIRARAK "BU ANAYASA DEGSIKLIGI ILE DARBECILER YARGILANAMAZ"dediler.EVETciler ne dedi:Hayir diyenler DARBECIDIR...!Kimmis bosa kürek sallayanlar ve halki YETMEZ AMA EVET diyerek aldatanlar.Bence namus kavramini halki EVET oyu vermeye yönlendirmek icin her melaneti mübah sayanlara sormak gerekir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

.Bence namus kavramini halki EVET oyu vermeye yönlendirmek icin her melaneti mübah sayanlara sormak gerekir.

 

saygilarla

:iyi:

Gönderi tarihi:

Birisi cikiyor; referandumda EVETCILER KAZANDI diye "NAMUSLU INSANLAR ARTTI"diyebiliyor.Ama ayni kisi cikip 2 yildir terör örgütünün finansörü diye icerde sucsuz olarak yatan Sendika Baskani Mustafa Özbek'in "2YILDIR TERÖRISTIM DIYE ICERDE TUTULDUM SIMDI ISE IFADE BILE VERMEDEN BENI SERBEST BIRAKTILAR NE DEGISTI"demesine karsi "Mustafa Özbek tahliyenin tadini cikarsin ama kabadayilik yapmasin "diyen Manisali namuslulardan Bülent Arinc'in yaptigi tehditle ilgili tek bir kelime sarfedemiyor.Halbuki bunlar EVET oyu verilsin diye devletin her imkanini babalarinin mali gibi kullanan namuslular degilmidir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Birisi cikiyor; referandumda EVETCILER KAZANDI diye "NAMUSLU INSANLAR ARTTI"diyebiliyor.Ama ayni kisi cikip 2 yildir terör örgütünün finansörü diye icerde sucsuz olarak yatan Sendika Baskani Mustafa Özbek'in "2YILDIR TERÖRISTIM DIYE ICERDE TUTULDUM SIMDI ISE IFADE BILE VERMEDEN BENI SERBEST BIRAKTILAR NE DEGISTI"demesine karsi "Mustafa Özbek tahliyenin tadini cikarsin ama kabadayilik yapmasin "diyen Manisali namuslulardan Bülent Arinc'in yaptigi tehditle ilgili tek bir kelime sarfedemiyor.Halbuki bunlar EVET oyu verilsin diye devletin her imkanini babalarinin mali gibi kullanan namuslular degilmidir.

 

 

saygilarla

:yildiz: :yildiz: :yildiz: :yildiz: :yildiz:

Gönderi tarihi:

Demirel bir devlet adamidir.Devlet adamligini ispatlamis bir siyasi liderdi.Türkiye'de yasayan sayilari artik parmakla sayilabilecek kadar az olan akil adamlardan biridir.Lafini esirgemez konusur.Kendine özgü bir konusma ve anlatim tarzi vardir.Bu yazdiklarima bakarak sakin burada Demirel biyografisi yazacagim sanilmasin.

 

Demirel'in 12 Eylül'le ilgili tespitleri dogrudur yanlistir tartisilabilir.Ama velev ki dogruda olsa onun bu dogrulari 12 Eylül dönemi siyasetcilerini aklamaz.

Belki sevinenler olmustur Demirel'in 12 Eylül'le ilgili söylediklerine.

 

Tabii ki 12 Eylül gökten zembille inmedi,önceden planlanmis gerekceler hazirlanmisti.Darbenin olacagini aylar öncesinden bilenlerin hicbir önlem alma geregi duymadan mecliste kavga gürültü yapmaya devam etmeleri affedilmez bir durumdur.Darbeyi 5 kisi planlamis olabilir fakat mecliste 500'e yakin millet temsilcisi vardi.NE YAPTI BUNLAR???

 

Simdi, daha dogrusu referandumda 12 Eylülcülerin yargilanmasi yalani üzerine medyada bazi isimler hemen FARELI KÖYÜN KAVALCISI hesabi calmaya basladilar.12 Eylülcülerin yargilanmasi icin EVET verilsin.Babasinin adinin A harfi kadar bile olamayan Aydin Bey ne diyordu:"Verilecek her EVET oyu babama okunan bir fatihadir"Aydin Bey hicbirsey olamamis birisidir.Onun felc olmasina sevinmiyorum ama icimden acaba ALLAH BILEREK MI YAPTI dedigimde oluyor yani.Birkac partiye girip tutunamayan Aydin Bey simdi Erdogan'a kur yapmaya basladi.Ayni sekilde Korkut Özal'da bu yolda mücadele veriyor:Nasil vermesin ki:O bile Hanefi Avci'nin bahsettigi cemaatlerden birinin üyesidir aynen abisi gibi.Ne demisti:Abimi Ergenekoncular öldürdü.Bir ayagi mezarda olan birisinin bu kadar günah almasi anlasilan cemaatcilerin prensipleriyle uyusmaktadir.

 

12 Eylül Darbesinden sonra bazi isimler var ki bunlar bugün ortalikta gazete köselerinde Erdogan'in kuyrugunun altina uzaniyorlar.Dünde Evren'in kuyrugunun altina uzandiklari gibi.Bence eger yargilanmalari gerekenler varsa bunlar önsiraya alinmalidir.Asagida bazi isimler ve onlarin 12 Eylül darbesi ile ilgili sözlerini aktariyorum.Devrimciler ve darbe karsitlari okusunlar:

 

Is adami ve Erdogan'in adami Ahmet Calik'a devlet parasi ile hibe edilen SABAH gazetesi iktidarin en büyük yandaslarindan biridir.O gazetenin Nazli Ilicak,Mehmet Barlas adli yazarlari var.Birde MILLIYET'te yazan Cetin Altan ve Hasan Cemal adli solculuktan dönme yazarlar var.Bunlar simdi tam bir 12 Eylül karsiti olmuslar,cünkü gazeteleri öyle buyuruyor onlara.Islerine gelirse gelmezse kapi orada.

 

Nazli Ilicak darbe öncesi ve sonrasi birtakim yazilar yazmistir:"Komutanlarin verdigi muhtira antidemokratik bir olaydir,fakat kapsami itibariyle bircok kisinin özlemini dile getirmistir.Türkiye'de buhran had safhaya ulasmistir."

 

Yine NAZLI ILICAK:"Kamiuoyu anarsiden yilmistir.Halk bir kisim aydinin ihanetini görmüs,Türkiye'yi bekleyen büyük tehlikelerin farkina varmistir."

 

Yine O :"Atatürk bu topraklari "ne mutlu türküm diyenlerin yurdu yapmak istemisti.Laik bir Cumhuriyetin temellerini atmisti.Bugün Atatürk'ün hayal ettigi noktadan cok uzaktayiz.Sadece demokrasi degil,vatanin bölünmez bütünlügü de tehlkede.Devlet sahipsizdir.Memleket ucuruma sürükleniyor.Bu gidisin sonu ic savastir."

 

Yaza yaza darbeyi getirdiler simdide tu kaka ediyorlar.

 

Geliyorum diyen askeri müdahale 12 EYLÜL günü gerceklesti.Günümüzü kocamis L....dan ve solcu döneklerinden Cetin Altan isimli sahis gecmisin ünlü solcusu devrimncisi idi.Günümüzdede 180 derece dönmüstür.Isimleri meshur cok devrimci artiklari bunun pesine takilmislardi.Bay Cetin darbedebn hemen sonra söyle yaziyordu:"Ordu yönetime geldiginde ben Montpellier'de (Fransa'da)bir dostumun evinde misafirdim.Olayi haber ajanslarindan duyup bana bildirdiler.Agzimdan cikan söz su oldu:BASKA CARESI YOKTU

Halbuki bir hafta önce Istanbul'da L'express dergisinin muhabiri"sence ordu iktidara gelirmi"diye sormustu.Bende"Herhalde gelmeyecek,gelsew simdiye kadar yüz kere gelmesi gerekirdi."demistim.

 

Gelelim Mehmet Barlas'a;yani her iktidarin yazarina;darbe sonrasi Mehmet Barlas'in yazdiklarina bakalim:"Ey dünya kamuoyu...Gercekten tükenmisti nefesimiz.Ne can ne de mal güvenligi kalmisti.Silah sesleri,barut kokusu ve akan kanlar adeta bir ic savas görüntüsü veriyordu.Ey dünya kamuoyu...(darbe sonrasinda)Türkiye'de devlet vatandaslarini kurtarmaya calisiyor."

 

Mehmet Barlas 12 Eylül'ün birinci yildönümünde yaziyor:"En yüksek rütbeli komutanindan en kidemsiz erine kadar Türk Silahli Kuvvetlerine sükranlarimiz sonsuzdur.Kendilerine gösterilen geleneksel özene layik olduklarini bir kez daha kanitlamislardir.Kaybolan can ve mal güvenligi yen iden saglanmistir.Tehlikeye düsmüs olan ülke bütünlügünü tekrar tartismasiz hale getirmistir.

Devlete ve ulusa bundan daha büyük bir hizmet olurmu?Aradan bir yil gecmis devlet kurtarilmistir.Bu yüzden 12 Eylül'ün birinci yili dolarken öncelikle sükran duygularimizi seslendiriyoruz.

 

Hasan Cemal yaziyor:"Simdi getirelim 12 Eylül öncesini gözlerimizin önüne.Diyalog ve uzlasmanin hosgörünün ve demokrasinin buna benzer kavramlarinin politika sahnemizde kapladigi yer ne kadardi?Ne yazik ki o dan-dunlu ortamda esamesi bile okunmuyordu bu kavramlarin.

 

Bu yazilar o kadar cok ki yazmakla tükenmez.Yani dün 12 Eylül darbesine yag cekenler,bugünkü dünün darbe yandaslari simdi Erdogan'a yag cekebilmek ve islerini kaybetmemek korkusu ile tükürdüklerini yaliyorlar.Ve bu forumlarda birileride bunlarin simdiki yazilarini alip bizlere demokrasi icin referans vermeye calisiyorlar.Ne büyük yanilgidir bu.

 

 

saygilarla

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Gercekler hic bir zaman balcikla sivanmaz.Güneste balcikla sivanmaz.Referandumda EVET oyu alabilmek halki aldatabilmek her kesimin oyunu calabilmek icin cevrilmedik dolap birakmayan iktidarin basi'nin Evren'in hayrani oldugu bugün yandas olmayan bir gazetede mansete tasindi.Bu cok önemli haberin bir esini yandas denilen satilik medyanin hicbir gazetesinde okuyamazsiniz.Cünkü onlar halkin ve gerceklerin degil AKP'nin medyasidir yani cikarci ve yagci medyadir.

 

Evren'le,ilk görüsmesini Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani oldugu dönemde gerceklestiren Erdogan'in Evren'e aynen:"PASAM,BU ÜLKENIN SIZIN GIBILERE IHTIYACI VAR"dedigi Evren tarafindan aciklandi.Aslinda sadece Erdogan degil bugün darbe karsiti olduklarini iddia eden dünkü devrimci artigi birsürü yazar cizer takimida dün Evren'in eteklerini öperek ona yag cekiyorlardi.

Erdogan'in Evren'le ikinci görüsmesi basbakan olduktan sonra Disisleri Bakani Abdullah Gül ile gizlice gerceklesmistir.Üücüncü görüsmeleri ise Orgeneneral Nurettin Ersin'in cenazesinde olmustur.ERDOGAN bu görüsmelerde Evren'e hamd-ü senalar yaparak ona olan hayranligini dile getirmis fakat kisisel ve ideoliojik cikarlari nedeniyle referandumda birilerinden aferin alabilmek icin Evren hayranligini Evren karsitligina cevirmistir.Sahte gözyaslari ile Erdogan'in nasil bir karakter oyuncusu olduguda ortaya cikmistir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Gercekler hic bir zaman balcikla sivanmaz.Güneste balcikla sivanmaz.Referandumda EVET oyu alabilmek halki aldatabilmek her kesimin oyunu calabilmek icin cevrilmedik dolap birakmayan iktidarin basi'nin Evren'in hayrani oldugu bugün yandas olmayan bir gazetede mansete tasindi.Bu cok önemli haberin bir esini yandas denilen satilik medyanin hicbir gazetesinde okuyamazsiniz.Cünkü onlar halkin ve gerceklerin degil AKP'nin medyasidir yani cikarci ve yagci medyadir.

 

Evren'le,ilk görüsmesini Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani oldugu dönemde gerceklestiren Erdogan'in Evren'e aynen:"PASAM,BU ÜLKENIN SIZIN GIBILERE IHTIYACI VAR"dedigi Evren tarafindan aciklandi.Aslinda sadece Erdogan degil bugün darbe karsiti olduklarini iddia eden dünkü devrimci artigi birsürü yazar cizer takimida dün Evren'in eteklerini öperek ona yag cekiyorlardi.

Erdogan'in Evren'le ikinci görüsmesi basbakan olduktan sonra Disisleri Bakani Abdullah Gül ile gizlice gerceklesmistir.Üücüncü görüsmeleri ise Orgeneneral Nurettin Ersin'in cenazesinde olmustur.ERDOGAN bu görüsmelerde Evren'e hamd-ü senalar yaparak ona olan hayranligini dile getirmis fakat kisisel ve ideoliojik cikarlari nedeniyle referandumda birilerinden aferin alabilmek icin Evren hayranligini Evren karsitligina cevirmistir.Sahte gözyaslari ile Erdogan'in nasil bir karakter oyuncusu olduguda ortaya cikmistir.

 

 

saygilarla

 

sayın politika, o fotomontajdır, bu bir kompledir komple. Bana destek olun İstanbulu uçururum demiş. Ben de diyorum ki o destek oldu mu bilmiyorum ama AB/D desteğiyle Türkiye Cumhuriyeti havaya uçtu, yerinde yeller esiyor. AKP liler Cumhuriyet Başsavcısının konuşmasına parlamenter demokratik rejime açık bir müdahale yakıştırması yaparken AYM Başkanının ana muhalefet partisinin liderini tehdit etmesine ses çıkarmıyorlar. AYM ni yerden yere vururken sesi soluğu çıkmayan başkan birden aslan kesildi, acaba bunun sebebi ney?

Gönderi tarihi:

sayın politika, o fotomontajdır, bu bir kompledir komple. Bana destek olun İstanbulu uçururum demiş. Ben de diyorum ki o destek oldu mu bilmiyorum ama AB/D desteğiyle Türkiye Cumhuriyeti havaya uçtu, yerinde yeller esiyor. AKP liler Cumhuriyet Başsavcısının konuşmasına parlamenter demokratik rejime açık bir müdahale yakıştırması yaparken AYM Başkanının ana muhalefet partisinin liderini tehdit etmesine ses çıkarmıyorlar. AYM ni yerden yere vururken sesi soluğu çıkmayan başkan birden aslan kesildi, acaba bunun sebebi ney?

Sevgili dostum,Hasim KILIC' IN kim ve ne oldugu defalarca tartisildi ve tabiri caizse ipligi pazara cikarildi.Hasim Kilic AKP'nin kaptilmasini engelleyen bir baskandir.Bu acik acik bir siyasetti.Bugünde ayni siyaseti yapmaktadir Anayasa Mahkemesi Baskani.Türkiye'nin en yüksek yargi organi olan Anayasa mahkemesi artik Türkiye'nin degil AKP'nin arka bahcesi olmus ve olacaktir.

 

Onlar yüklendikleri misyonlari yerine getirmekle yükümlü kilinmislardir.Bu misyonlardan birisi Atstürk Cumhuriyetini ortadan kaldirip yerine Ilimli Islami getirmektir.90 yildir bunun icin calisti ettiler.

 

Anayasa Mahkemesi Baskaninin Muhalefet liderini tehdit etmesi artik Türkiye sartlarinda cokta önemli bir yer tutmuyor.Cünkü Türkiye artik normal olmaktan cikmis nereye carpacagi belli olmayan ama sonunda bir felaketin olacagi kesin olan bir yola girmistir.Bu yola girmesinde Hasim Kilic gibi bagimli yargi üyelerinin vebali vardir. Bu nedenle ben buradan YARGITAY CUMHURIYET BASSAVCISI SAYIN ABDURRAHMAN YALCINKAYA'YI saygi ile selamliyorum. Yilmaz bir Cumhuriyet bekcisi.

 

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.