Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Dehaklar savaşında anneler barış diyor...(28.07.2010-Radikal)


Önerilen İletiler

Savaş bu ülkenin bedeninde derin yaralar açtı. Acılar bu ülkenin insanlarını birbirine düşman etti.

Marifet sözü bitirmek değil, silahların susturulmasıdır.

 

Coğrafyamız, toplumsal travmaların, trajedi ve entrikaların yaygın şekilde yaşandığı bir yer. Öfke ve acı, toplumda öç alma duygusuna dönüştükçe, şiddet içerikli yeni olaylar hayatımıza girmeye devam edecektir. Söze değil, öldürücü silahların devrede tutulduğu bir sürece giriş yapılıyor. Onun için kamu oyuna‘sözün bittiği yer’ açıklamaları yapılıyor. Savaş yanlıları, güçlü bir cephe oluşturmak için, başta CHP olmak üzere, diğer partileri ziyaret ederek, destek arayışı başlatmıştır. Bu da daha çok gencin ölümü, daha çok acının yaşanması demektir. Dağların bombalanmasıyla başlayan yangınlar, korkunç bir savaşın kara habercisi oluyor. Uçakların bıraktığı bombalardan dolayı, ovalardan dağların doruklarına doğru yayılan alevler ve peşi sıra yükselen kara dumanlar, sadece insanları değil, doğal hayatı da yok ediyor.

1992’de başlayan imha içerikli konseptte, her türlü özel ordu, gayrı hukuki sivil yapılamanlar, 60 bin resmi korucu ve bir o kadar da gayrı resmi yapı, top yekûn cepheye sürüldü. Olumlu bir sonuç alınamadığı tarihi bir vesikadır. Yeniden savaşta ısrar etmek, yoksul halkın çocuklarını bile bile ölüme göndermek demektir. Halen özel ordular kuruluyor. Halkın paralarıyla ölüm kusan yeni silahlar alınıyor. Savaş bu ülkenin bedeninde derin yaralar açtı. Acılar bu ülkenin insanlarını birbirine düşman etti. Marifet sözü bitirmek değil, silahların susturulmasıdır. Ölüm kusan silahların sesi değil, dağlarda sokaklarda barışın sesi haykırmalıdır.

Askere gidip dağlarda kardeşiyle çatışarak ölenin birine şehit, diğerine ‘terörist’ denmesi, Kürt anneleri fena halde incitiyor. Sakine anne, bunlardan sadece biridir. Dağda vurulan oğluna ‘terörist’ dediği için, Erdoğanı affetmiyor. “Başbakan erkekçe barış sözünü versin. Erkekçe söz verdiği zaman, ben ölümüne kadar hazırım. Bu operasyonlara son versin. Ne gerilla ne de asker ölsün. Hiç bir anne yüreği yanmasın. ”diyor Sakine anne. Ancak Sakine annenin konuştuğu yer ‘sözün bittiği yer ‘dir. Beş çocuğunu bu olaylardan dolayı kaybetmiştir. Yüreği yangın yeri. Buna rağmen, intikam demiyor, yine de barış diyor.

12 Eylül’de darbeyi yapan generallerin uygulaması korku ve acı üzerine kurulduğu için, yüz binlerce insan bu acılardan nasibini aldı. O dönemde Sultan Ahmet ve Metris tutuk evlerinde yaşadıklarımız, Nazi kamplarından farksızdı. Hele Diyarbakır tutuk evinde yaşananlar ise bir insanlık trajedisiydi. 12 Eylül’de idam edilen Ülkücü M. Pehlivanoğlu’nun mektubunu okurken gözyaşlarına hakim olamayan Erdoğan’ın, başka acılara karşı, aynı refleksi göstermemesi, Filistin ve Kürt çocuklarına gösterdiği farklı davranışını bize hatırlatıyor. Bu coğrafyada sürdürülen savaştan dolayı, nice anne feryat ediyor. Gözlerimizi şaşkına çeviren, ruhumuzu yaralayan nice acı olay, milyonlarca insanın canını yakıyor.

Şimdiye kadar yaptığı her açılımı, kendi yolunu açmaya dönüştüren Erdoğan, bugün darbenin öldürdüğü gençlerin hatıratını ve dramlarını kullanarak, kendince bazı siyasi sonuçlar almaya çalışıyor. 12 Eylül faşist uygulamalarını kullanarak, kendini bir kurtarıcıymış gibi sunan Erdoğan, Parti kapatma-KCK adı altında BDP kadrolarına yönelik sürdürülen alan boşaltma operasyonu, 3bin çocuğun tutuklanması, 64 çocuğun devlet güçlerince öldürülmesi, tüm bunlara askeri operasyonları eklediğimizde, bu coğrafyada nasıl bir oyunun tezgahlandığını görebiliyoruz. Darbenin öldürdüğü gençlere ağlayan Erdoğan, bugün inatla sürdürülen savaş nedeniyle dağlarda birbirini öldüren çocuklarımızın dramına üzülmüyor. Erdoğan 30-40 yıl önce idam edilen gençlerimize ağlayacağına, ülkenin yarısında sürdürülen savaşı durdursun. O başkalarının öldürdüğüne hep ağlıyor. Ama öldürdüklerine nedense üzülmüyor. Zalim Dehak, yakalandığı amansız hastalıktan kurtulmak için, Kürt çocuklarını öldürüp, körpe beyinlerini yaralarına melhem etti. Erdoğan ise iktidarını sürdürmek için Kürt-Türk demeden çocuklarımızı birbirine öldürtüyor. Kısacası darbenin öldürdüğü gençlere ağlayan Erdoğan, öldürdüğü çocuklara hiç acımıyor.

Ama Doğu ve Güneydoğuda 20 İl’in 649 STÖ başkanı, bakın ne diyor; “TSK operasyonu durdursun. PKK eylemlerine son vermelidir. Çatışmanın sonlanmasıyla, siyasi çözümün önünü açacak, bir barış iklimi oluşturulmalıdır. Öcalan’ın sürece katkısı olacağına inanıyoruz. ”Evet, ‘sözün bittiği yer’de savaşa karşı böyle bir ses yükseliyor. Başbakan hep konuşacağına, bir de bu sesi dinlese daha hayırlı olacaktır. Çünkü insanların savaşa verecekleri çocukları artık yok. Bu barış çağrılarına rağmen, eğer hâlâ savaş isteniyorsa, savaşmak isteyenler, kendilerine bir başka gezegen seçebilirler.

 

radikal.com_22/07/2010

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu operasyonlara son verme sözü tam bir hayalciliktir. Türk silahlı kuvvetleri çok köklü ve sağlam bir disipline sahiptir bu açıdan emir verildiği anda operasyonlarını durdurabilir, peki pkk bunu nasıl yapacak. pkk nın içinde sağlam bi emir komuta zinciri olduğunu, pkk nın tek parçalı bi yapıda olduğunu düşünenler yanılıyorlar.

 

Yarın bir gün Türk Silahlı Kuvvetlerini operasyonlarını durdurduğunu düşünelim, bundan sonra pkk tarafından bir tek saldırı bile yapılırsa bu nelere sebep olur sizce. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri durduk yere operasyonlar yürütmüyor, dağdaki teröristler yaptıklarının hata olduğunu kabul edip dağdan indikleri vakit zaten operasyonlar otomatik olarak son bulmayacak mı? Bu gerçek gün gibi ortadayken bu TSK operasyonları durdursun çağrısı nedendir?

 

Terörist başı zamanında pkk'nın en cani, en vahşi yüzünü görmedik mi, bu emirler şimdi barışa katkı sunması beklenen o adam tarafından verilmedi mi, kürt türk ayrımı yapmadan insanlar öldürülmedi mi? Şimdi bu kişi nasıl barışa katkı sunabilir acaba?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu operasyonlara son verme sözü tam bir hayalciliktir. Türk silahlı kuvvetleri çok köklü ve sağlam bir disipline sahiptir bu açıdan emir verildiği anda operasyonlarını durdurabilir, peki pkk bunu nasıl yapacak. pkk nın içinde sağlam bi emir komuta zinciri olduğunu, pkk nın tek parçalı bi yapıda olduğunu düşünenler yanılıyorlar.

 

Yarın bir gün Türk Silahlı Kuvvetlerini operasyonlarını durdurduğunu düşünelim, bundan sonra pkk tarafından bir tek saldırı bile yapılırsa bu nelere sebep olur sizce. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri durduk yere operasyonlar yürütmüyor, dağdaki teröristler yaptıklarının hata olduğunu kabul edip dağdan indikleri vakit zaten operasyonlar otomatik olarak son bulmayacak mı? Bu gerçek gün gibi ortadayken bu TSK operasyonları durdursun çağrısı nedendir?

 

Terörist başı zamanında pkk'nın en cani, en vahşi yüzünü görmedik mi, bu emirler şimdi barışa katkı sunması beklenen o adam tarafından verilmedi mi, kürt türk ayrımı yapmadan insanlar öldürülmedi mi? Şimdi bu kişi nasıl barışa katkı sunabilir acaba?

Tabiki hayalciliktir "Sayın HCT" buna sedece kendi yandaşlarını inandırabilirler.Operasyonlar durunca pkk bölgeye daha hakim olucaktır.Bakın terör Osmaniye'ye kadar sıçradı.

Böyle bir zamanda operasyonlar durursa Türkiye için felaketin başlangıcı olucaktır.

Hadi bir mucize oldu da operasyonlar durdu.Bu sefer yeni talepleri olucaktır TÜRKİYE CUMHURİYETİ'Nİ VE TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ'NİN bölgeden çekilmesi bu taleplerinin başında gelicektir.

Onlarda biliyorlar terörsit liderinin barışa katkı felan sağlamıyacağını.Dediğimiz gibi amaçları kürdiston hedefleri Türkiye Cumhuriyeti,onun halkı ve ordusu...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiye Cumhuriyetinin devletinin yapması gereken şey bölge halkını kazanabilmektir. Bence açılım konusuda bu psikoljik amaca yönelikti ama medya ve biz ele ele verip bunu baltaladık. Geçmişte devletimizcede bazı hatalar yapılmış olabilir ama bugün pkk destekçisi olan kürtlerin ne istediklerini kendilerininde bildiğini sanmıyorum. Sadece geçmişteki düşmanlıkların hatıralarıyla hareket etmekteler. Eğer geçmişte olanları kafalarından silemezler ve intikam arzusuyla hareket ederlerse bundan zararlı çıkan yine bölge halkı ve tüm Türkiye olacaktır.

 

Bunun çok zor olduğunu ve yapılamayacağını biliyorum ama yapılması gereken şey geçmişe sünger çekip temiz bir sayfa açarak önümüze bakmaktır. Aramıza öyle nifak tohumları ekilmiş ki, bu ektikleri tohumlar o kadar büyük dikenler olmuş ki, bunları şimdi nasıl kökleyebiliriz bilmiyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Gazetenin asla gercek olmayan tamamen terör yandasligina soyunmus izlenimi veren yazisini okuyunca bu ülkede kimlerin bölücü yandasi kimlerin Türkiye Cumhuriyeti'nin birlik ve bütünlügünü savunan oldugunu anlamak cok kolay.

 

Neymis efendim,daga cikip ülkeyi bölmek icin askerle carpisanlara "TERÖRIST"onlarin öldürdüklerinede "SEHIT"denmesi Kürt anneleri üzüyormus.Bunu Radikal gazeteyi yüzü dahi kizarmadan okuyucusuna sunabilmektedir.Gazete teröristlerin anneleri demek istedi galiba.Sanirim ki Radikal gazetesini okuyanlarda daga asker öldürmek icin cikarak ölenlere aglayanlardir.

 

Asker bu ülkenin birlik ve bütünlügünü savunmak icin vardir,bu kutsal görevi yerine getirirken hayatini kaybettiginde adina "SEHIT"denir.Dagda ölenlerin analari ölen askerlere sehit,öldürenlere terörist denmesinden rahatsizsalar dogurduklari cocuklarina sehitligin anlamini ögretsinler.Ve onlara sorsunlar "DAGA NEDEN CIKTINIZ?"

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ya hangi aklı selim bir terör örgütüyle orduyu bir görebilir yada göstere bilir...

 

Bu tür yazılar kendi zihniyetlerine yakın olanlaraı süslü kelime oyunları ile kandırma amaçlıdır geçin bunları...

 

Aşağıdaki bir kaç soruyu sizinle aynı zihniyetteki arkadaşa sordum yine her zamanki gibi görmezden geldi siz cevaplarsanız sevinirim.

 

1)Sizce pkk terörünün ideolijisi nedir?

 

2)İlk eylemlerini kimlerle yaptı?

 

3)ilk eylemlerinde kullandığı militanlar kimlerdi,hangi örgütlere ve devletlere mensuptu?

 

4)Şimdiki militanları ile neden farklı?

 

5)pkk kurulduğunda kendisini simgeleyen flaması(sözde bayrağı) nasıldı?neden değişti.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.