Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

İyi Kürt-ölü Kürt teorisi

 

Güneydoğu’da operasyonlar, baskınlar ve isyanlar birbirini tetikleyerek yükseliyor. Gündelik yaşam kahredici bir spiral gibi birbirinin üzerinde yükselen halkalar şeklinde gelişiyor.

Gelişmelerin kökeninde 30 yıllık bir çıkmaz sokak tabelası asılı duruyor:

-Bu yıl PKK’yı bitireceğiz!

Artık bu akıl dışı sorunun bile akıl dışı bir yanıtı tarih sayfalarına geçti:

-PKK’yı beş kere bitirdik!

Aslında otoriteyi sağlamak adına hareket edenlerin kastettikleri biraz farklı… PKK’nın bir Kürt örgütü olmasından yola çıkarak “Kürtleri bitirmek” gibi uçuk düşüncelere sahip oldukları sır değil.

Güneydoğu’da şehirler, kasabalar, köyler kaynayan bir kazan gibi… Isınmış suyun dibinden hareketlenmeye başlayan kabarcıklar, hızla yükseliyorlar.

Bu kabarcıkları su yüzeyine çıkmadan “yakalama” uğraşını da, terörle mücadele olarak takdim ediyorlar. Oysa yapılması gereken kazanın altındaki ateşi söndürmek olmalı!

Gazeteler, televizyonlar ellerinden geldiğince olayları minimize etmeye çalışıyorlar. Bunu da “sorumluluk” adına yaptıklarını düşünüyorlar!

Tıpkı geride kalan 30 yıl da yaptıkları gibi…

Aman terör örgütüne puan kazandıracak haberler yapmayın!

Yapmayalım!

Siz ne yapıyorsunuz?

İşte bu soruyu soran kimse olmadığı için, Güneydoğu alevler içinde kıvranıyor.

Güneydoğu’da kepenkler niye kapanıyor?

İnsanlar neden sokaklara taşmış durumdalar?

Haberin içinde minik bir ayrıntı satırı olarak şu cümleler geçiyor:

-Son çatışmalarda öldürülen PKK gerilla cenazelerinin ailelerine teslim edilmemesini bahane eden…

Dünyanın ve Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Güneydoğu’da da cenaze törenleri önemlidir. İnsanlar yakınlarına karşı son görevlerini yerine getirmek için bütün gündelik işlerini bir yana bırakıp, ortak acı etrafında bir araya gelirler. Hayatını kaybeden yakınlarına veda ederler.

Bu son derece sıradan basit ve kolay dini ritüel Kürtlere neden çok görülüyor?

Verin cenazeleri akrabaları gömsünler!

Cenaze namazı kılsınlar!

Mezara koymadan önce yakınları kefenin yüzünü açıp çocuklarının yüzlerini son kez görsünler.

Bu kadar basit değil mi?

Ne yazık ki devletin bunu yapacak “yüzü” yok!

Çünkü öldürülen gerillalardan bazılarının yüzü yok, bazılarının gözü!!!

Bütün Türkiye bunu yakından biliyor. Son operasyonlarda öldürülen PKK’lıların ölü bedenleri üzerindeki darp izlerini gösteren fotoğraflar, bir CD içinde Başbakan Tayyip Erdoğan’a, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a gönderildi. Aynı fotoğraflar basın yayın organlarının da eline geçti.

Kimse basamıyor!

Çünkü görüntüler korkunç!

Güneydoğu’da sürdürülen bu kirli savaş, her türlü ahlakı deforme ettiği gibi savaşçı ahlakını da silip attı. Savaşanlar arasında da bir ahlaki kural vardır. Yaralı ya da ölü olarak etkisiz hale getirdin mi, artık senin koruman altındadır!

Bu satırların da kaynayan su kabarcıklarını yakalama uğraşı olarak kabul edilebilecek cinsten olduğunu biliyorum.

Esas sorun, kazanın altındaki ateşi söndürmek!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Kürt gençleri neden dağa çıkıyorlar?” diye sorduktan sonra kendisi şöyle yanıt veriyor:

-Belki Diyarbakır Cezaevindeki işkencelerdir, bekli işsizlik, yarın endişesi, bekli de kimliğini ifade edememektir!

Bir de hepsi!

Polis Akademisi Uluslararası Terörizm Merkezi (UTSAM) tarafından hazırlanan araştırma bugün İnternet Haber sitesinde yer alıyor. UTSAM’ın da terör örgütünün etkisine girdiğini söylecek kimse yoktur her halde!..

Faili meçhuller, köy boşaltmalar, rüşvetler, haraçlar…

Ne isterseniz var!

Otorite adına, devlet adına…

Sonra soruluyor, Kürtler niye dağa çıkıyor?

Hadi bunu sormuyorsunuz, bari ölülerine saygı gösterin.

Bu hal, OHAL’den de beter oldu.

1990’larda Güneydoğu’da görev yapan “Vurucu Tim”lerin sloganıydı:

-En iyi Kürt ölü Kürt’tür!

Şimdi ölü Kürt ile de yetinilmiyor.

Cesetleri parçalanıyor!

 

Kaynak: www.internethaber.com

12 Temmuz 2010

Nazım ALPMAN

Gönderi tarihi:

Valla,"En iyi Kürt ölü Kürt"söylemi gerceklerden o kadar uzak ki;Türkiye'de elinde silah karakol basanlarin,mayin döseyenlerin disinda, ölen Kürt yoktur,öldürülende yoktur.Bu gercegi saptirmak icin yeni taktigi:"Teröristlerin ölülerinin iskence görmüs" oldugu yalanidir.Bu yalanlarla yine askere karsi bir cephe acilmaktadir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Valla,"En iyi Kürt ölü Kürt"söylemi gerceklerden o kadar uzak ki;Türkiye'de elinde silah karakol basanlarin,mayin döseyenlerin disinda, ölen Kürt yoktur,öldürülende yoktur.Bu gercegi saptirmak icin yeni taktigi:"Teröristlerin ölülerinin iskence görmüs" oldugu yalanidir.Bu yalanlarla yine askere karsi bir cephe acilmaktadir.

 

saygilarla

 

Size tavsizem 'Kürtlere sormak istiyorum' baslık altındaki başlık yazısını ve ona destek veren yorumları okumanız. Kimse insanları burada balık akıllı sanmasın.

 

O başlıkta tüm kürtlerı genel olarak şöyledir böyledir gibi ırkçı söylemlerde bulunulurken neredezdiniz?

Gönderi tarihi:

Valla,"En iyi Kürt ölü Kürt"söylemi gerceklerden o kadar uzak ki;Türkiye'de elinde silah karakol basanlarin,mayin döseyenlerin disinda, ölen Kürt yoktur,öldürülende yoktur.Bu gercegi saptirmak icin yeni taktigi:"Teröristlerin ölülerinin iskence görmüs" oldugu yalanidir.Bu yalanlarla yine askere karsi bir cephe acilmaktadir.

 

saygilarla

 

O en iyi Kürt Ölü Kürt'tür teorisi Tansu Çiller zamanında kelle başı para verilmesi döneminde,Çobanları,köylülleri öldürenlere ait bir sözdür,burada asıl konu şudur,çatışmalar esnasında öldürülen,hadi sizin deyiminizle ''Ölü Ele Geçirilen'' Pkk'lilerin Ölülerine işkence yapılıyor olmasıdır,enson Siirt'in Pervari ilçesinde hayatını kaybedenlerin fotoğraflarıda yayınlandı yakınları tarafından,gözleri çıkarılanlar,dişleri sökülenler ve hatta yakılanlar vardı,daha geçenlerde,Gümüşhane'nin Kelkit ilçesindeki çatışmada hayatını kaybeden bir Pkk'linin cenazesini almaya giden ailesi Trabzon'da morgda bekletilen cenazeyi görünce şok geçirmişti.Cenazenin kafa kısmı tamamen erimiş, sadece dişler ve bir tutam saç kalmıştı,şimdi son günlerdeki olayları Türk medyasının yine örtpas etme çabası devam ediyor,ancak bu son Cenazelerin Fotoğrafları,Başbakan,Cumhurbaşkanı ve G.Kurmay başkanınada Cdler halinde gönderildi bu görüntüler avrupada ve dünyanın heryerinde Türkiye'de yaşanan vahşetin anlaşılabilmesi için gösterilecek bu savaş ölülere tecavüzüde gördü,şimdide bu....

Gönderi tarihi:

Asli astari olmayan,montajlanarak insanlari aldatma operasyonlarini biliyoruz.Eger gözleri cikarilmis bir terörist varsa o gözleri asker degil PKK'lilarin kendileri cikarmis olabilir.Böyle camur atmakla günesi sivayamazsiniz hic bosuna kürek sallamayin.

 

PKK BIR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR.Askere karsi silahla terör yapmaktadir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

O en iyi Kürt Ölü Kürt'tür teorisi Tansu Çiller zamanında kelle başı para verilmesi döneminde,Çobanları,köylülleri öldürenlere ait bir sözdür,burada asıl konu şudur,çatışmalar esnasında öldürülen,hadi sizin deyiminizle ''Ölü Ele Geçirilen'' Pkk'lilerin Ölülerine işkence yapılıyor olmasıdır,enson Siirt'in Pervari ilçesinde hayatını kaybedenlerin fotoğraflarıda yayınlandı yakınları tarafından,gözleri çıkarılanlar,dişleri sökülenler ve hatta yakılanlar vardı,daha geçenlerde,Gümüşhane'nin Kelkit ilçesindeki çatışmada hayatını kaybeden bir Pkk'linin cenazesini almaya giden ailesi Trabzon'da morgda bekletilen cenazeyi görünce şok geçirmişti.Cenazenin kafa kısmı tamamen erimiş, sadece dişler ve bir tutam saç kalmıştı,şimdi son günlerdeki olayları Türk medyasının yine örtpas etme çabası devam ediyor,ancak bu son Cenazelerin Fotoğrafları,Başbakan,Cumhurbaşkanı ve G.Kurmay başkanınada Cdler halinde gönderildi bu görüntüler avrupada ve dünyanın heryerinde Türkiye'de yaşanan vahşetin anlaşılabilmesi için gösterilecek bu savaş ölülere tecavüzüde gördü,şimdide bu....

Pkk teröristlerinin ölü ya da sağ olarak ele geçirdikleri askerlere neler yaptığını biliyor musun? Bunları bildiğine göre onları da biliyrsun.

İşinize geldiği zaman pkk terör örgütüdür onlarda yasa kanun yoktur, fakat asker bunu yapmamalı dersiniz!

 

Size fazla uzak bir zamandan söz etmeyeceğim;

Aktütün karakolunda şehit edilen askerler arasında kayıp olan iki askeri hatırlayın, jandarma uzman çavuş Nurullah Oymak ve diğer adını hatırlayamadığım uzman çavuş un param parça olmuş cesetlerini bulundu.

Kaybolan iki askeri pkk teröristleri param parça ederek parçalara bölmüşlerdi.

Şimdi bu askerlerin psikolojisini düşünebiliyor musun? Yakalanan ya da geb..Öldürülen bir teröriste tören düzenleyip ailesine mi teslim etmesini bekliyorsunuz?

 

Diğer bir algılayamadığınız konu ise, TSK da bir çok ağır silahlar mevcut ,örneğin bir tank topunun isabet ettiği bir teröriste ufak bir iz bekleyemez siniz,bir kobra helikopterinin namlusundan çıkan top mermisi piyade tüfeği gibi iz bırakmaz.

 

Teröriste isabet eden bu top mermileri o hele getiriyordur, yoksa ölmüş bir teröriste yukarıda bahsettiğim psikoloji haricinde hiçbir asker işkence yapmaz bunu bilesiniz.

 

Ayrıca teröre çanak tutanları her seferinde örnek göstermeyin,pkk terörüne en büyük darbeyi vuran kürleri ve aşiretlerini biliyorsunuz.

 

Biliyorumki onlarda şimdilik sessizliğini koruyorlar gerekirse o darbeyi yine yapacaklardır.

Gönderi tarihi:

Çünkü öldürülen gerillalardan bazılarının yüzü yok, bazılarının gözü!!!

Bütün Türkiye bunu yakından biliyor. Son operasyonlarda öldürülen PKK’lıların ölü bedenleri üzerindeki darp izlerini gösteren fotoğraflar, bir CD içinde Başbakan Tayyip Erdoğan’a, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a gönderildi. Aynı fotoğraflar basın yayın organlarının da eline geçti.

Kimse basamıyor!

Çünkü görüntüler korkunç!

BDP ile neden görüşmediğini Başbakan CHP’lilere şöyle açıklıyor:

 

“Bir CD geldi, içinde fotoğraflar var. PKK’lılar öldürdükten sonra bizim şehitlerimizin gözlerini oymuş, bazı organlarını kesmişler, bunun üzerine BDP ile görüşmekten vazgeçtim.”

Tam vahşet. Terör zaten vahşi bir eylem, insanlık dışı. PKK’lıların bu yaptığı ise, vahşetin daniskası.

 

Hangisi daha gerçeğe yakın Acaba?...

 

"PKK’lıların ölü bedenleri üzerindeki darp izleri" mi?

Başbakanın ifadesiyle;

"PKK’lılar öldürdükten sonra bizim şehitlerimizin gözlerini oymuş, bazı organlarını kesmiş" olmaları mı?

 

Ya ikisi de gerçekse?...

 

O takdirde, gerçekler tek taraflı olarak ele alınıp değerlendiriliyor ve vahşet tek taraflı olarak suçlanıp...

Her anlamda kişiler aslında kendini kandırıyor olabilirler mi?

 

Kınamak gerek tüm bunları... Tek taraflı olarak değil ama...

Ve bu vahşete bir son vermek gerektiğini anlamalı...

Ama gerçeklere sağduyudan uzak, tek gözle bakarak algılamaya çalışan,

Beynimizin bir yanını aktif kılan bir zihniyetle bunun çok zor olacağını düşünüyor insan ister istemez...

Gönderi tarihi:

Masalcı nineden masallar... Neymiş cesetlerdeki darp izleri korkunçmuş! Yok, güleyim diyorum, kanım donuyor, gülemiyorum. Sonuçta ölen PKK lı da olsa insan, gülemiyorum.

 

Ya dalga mı geçiyor, adam mı seçiyorsunuz? Orada çelik çomak oynanmıyor, savaş yaşanıyor, SAVAŞ!

 

Kullanılan silahlar: Obüs, havan topu, sahra topu, roketatar, ağır makineli tüfek, füze...

 

İhanetin, kandırmanın bu kadar tavan yaptığı bir zaman ve zemin daha görülmemişti! Yani Türk askerini nereden nasıl karalarım'ın ihanet belgelerini görmekten artık bağışıklık kazandık, lanet okuyup geçiyoruz. Gülünecek bir şey olsa gülüp geçerdik...

Gönderi tarihi:

 

Ya ikisi de gerçekse?...

 

 

İkisini de gerçek kabul edelim.

 

Bir tarafta vatanın bütünlüğünü korumak için görevini yapan asker,diğer tarafta bebekleri bile katleden,vatanı bölmeye çalışan,bütünlğümümüzü bozan,karakol basan,askere,sivile pusu kuran mayın tuzaklayan ve ele geçirdiği insanları canlı yada sağ demeden kollarını bacaklarını cinsel organını parçalayan gözlerini oyan, üstelik kendi yaralı arkadaşını bile öldürmekten kaçınmayan, beyinleri yıkanmış ve uyuşturucu bağımlılarının yaptıkları.

 

Diğer bir tarafta ise yanındaki suçsuz günahsız arkadaşının parçalanmış vücudunun verdiği psikoloji ile teröriste yapılanmı?

 

Terörist insan değildir, insan olan insan değerlerine sahip olur.

Terörist, beyni yıkanmış, uyuşturucu etkisi ile insanlıktan çıkmış ve insan kılığına bürünmüş canavardır.

O nedenle bu cani teröristleri insan gibi göstermeye çalışan zihniyetleri kınıyor Allaha havale ediyorum.

Gönderi tarihi:

Bir önceki iletimde yazılan ya "ikisi de gerçekse" ifadesini tek başına alıntılayarak,

sadece O bir satırdaki soruyu tek taraflı olarak yanıtlamaya kalkınca aşağıda yazdıklarınızı ifade etmek maalesef çok doğal...

 

İkisini de gerçek kabul edelim.

 

Bir tarafta vatanın bütünlüğünü korumak için görevini yapan asker,diğer tarafta bebekleri bile katleden,vatanı bölmeye çalışan,bütünlüğümüzü bozan,karakol basan,askere,sivile pusu kuran mayın tuzaklayan ve ele geçirdiği insanları canlı yada sağ demeden kollarını bacaklarını cinsel organını parçalayan gözlerini oyan, üstelik kendi yaralı arkadaşını bile öldürmekten kaçınmayan, beyinleri yıkanmış ve uyuşturucu bağımlılarının yaptıkları.

 

Diğer bir tarafta ise yanındaki suçsuz günahsız arkadaşının parçalanmış vücudunun verdiği psikoloji ile teröriste yapılanmı?

 

Terörist insan değildir, insan olan insan değerlerine sahip olur.

Terörist, beyni yıkanmış, uyuşturucu etkisi ile insanlıktan çıkmış ve insan kılığına bürünmüş canavardır.

O nedenle bu cani teröristleri insan gibi göstermeye çalışan zihniyetleri kınıyor Allaha havale ediyorum.

 

Dediğiniz gibi,

"Bir tarafta vatanın bütünlüğünü korumak için görevini yapan asker"...

"diğer tarafta terörist"...

 

Önlerine hangi sıfatları takarak yorum yaparsanız yapın sonuçta o sıfatlardan arındırdığınız zaman karşımıza şu gerçek çıkıyor...

Siz ister öyle görün yada görmeyin... "İNSAN"...

Birbirine yabancılaştırılmış, düşman edilmiş, savaştırılıp birbirlerine öldürtülen "İNSAN" lar...

 

Kendinizi taraf olarak kabul ederek yaptığınız bu değerlendirmelerde kendinizi son derece haklı olarak görmenizde çok doğal kabul edilebilir.

Ama haklı olduğunuz söylenebilir mi? Yaşanan ve yaşanacak somut durumlar bunu doğrulayacak...

 

Ancak; ifade o bir satırla ele alınamaz bir bütünlük içinde değerlendirme yapılması çok ama çok önemli...

Ardından gelen soruların, yüreklerimizde taşımamız gereken sağduyu ve empatiyle yanıtlanması şart ve zorunlu...

 

Ya ikisi de gerçekse?...

 

O takdirde, gerçekler tek taraflı olarak ele alınıp değerlendiriliyor ve vahşet tek taraflı olarak suçlanıp...

Her anlamda kişiler aslında kendini kandırıyor olabilirler mi?

 

Kınamak gerek tüm bunları... Tek taraflı olarak değil ama...

Ve bu vahşete bir son vermek gerektiğini anlamalı...

 

Ama gerçeklere sağduyudan uzak, tek gözle bakarak algılamaya çalışan,

Beynimizin bir yanını aktif kılan bir zihniyetle bunun çok zor olacağını düşünüyor insan ister istemez...

Yukarıya tekrar alıntıladığım yazının son iki satırında anlatmak istediklerimde yanılmayı, onları yazmaktan utanç duymayı çok isterdim...

 

Ama siz bir başka başlıkta aşağıdaki ifadelerle lanetlenmesi gereken bir dönemin insanlık dışı eylem ve davranışların sahiplerinden birine öykünerek,

içinde bulunduğumuz durumun hala insanlık dışı, sağduyudan uzak bir zihniyetle çözümleneceğine inanmış olduğunuzu deklere ediyorsunuz... :blushing:

 

*

**

Ve yine YEŞİLİ arıyorum...Türkiyenin yeşillere ihtiyacı var, Allah yeni bir yeşil bize nasip etsin.

Bu nifakçılardan hesap sorsun.

Düşünceler eyleme geçmediği sürece suç olmadığına göre, üstü kapalı olarak bu yazdıklarınızı ifade etmek sizinde hakkınız...

Ama haklı olduğunuz söylenebilir mi? Bana göre hayır.. "Gerçekte insan haklarını esas alan hukuka göre de asla"...

 

***

Ülkece yaşananlara ve bir çok başlıkta bu konuda yazılanlara bakınca,

İki tarafında gerçeklere aynı kara gözlüklerle bakıyor olması çözümün çok zor..,

Ve ne yazık ki; çözümsüzlüğünde kanlı olacağını düşündürüyor insana ister istemez... :(

Gönderi tarihi:

Bir önceki iletimde yazılan ya "ikisi de gerçekse" ifadesini tek başına alıntılayarak,

sadece O bir satırdaki soruyu tek taraflı olarak yanıtlamaya kalkınca aşağıda yazdıklarınızı ifade etmek maalesef çok doğal...

 

[[/size]

‘’İkisi de gerçekse’’ ifadesini özellikle alıntı yaptım.

Yazımı yukarıdaki yazına karşılık yazmadım, senin düşüncelerini az çok biliyorum o nedene anlayacağını düşündüm ve yazında ne demek istediğini de anladım.

Biliyorsunuz ki, burada bırakın her ikisini de gerçeklikle kabul etmeyi, akıllarının ucundan bile geçirmeyerek ‘’Bakın, esir askerlere bir fiske vurmadılar’’ deniyor.

Şimdi bu zihniyete karşı her ikisini de gerçek olarak kabul edelim dedim ve açıklamasını yaptım.

 

Açıklama yaparak ta beyni uyuşturulmuş öldürmekten ölmekten başka bir şey düşünmeyen hayvanların bile yapmayacağı işkenceleri yapan canilere insan denilemez…

Tekrar söylüyorum insan olmanın özellikleri vardır bu özellikleri taşımayanlar insana benzese de insan olamaz.

Bunlar bir birine yabancılaştırılarak değil, beyinleri uyuşturularak insanlıktan çıkartılmıştır.

Bir cesedi barça parça parçalara ayırmış, gözlerini oymuş ve cinsel organını kesmiş insan kılığına bürünmüş bu canilere insan denilmez ve bunlara insan diyeninde insanlığından şüphe ederim.

Üstelik kendi yaptıkları caniliği, askerin yaptığını söyleyecek kadar yüzsüzleşerek.

 

Ve yine söylüyorum Yeşil’i arıyorum, çünkü bu günkü şartlar yine onları gerektiriyor.

Her gün şehit haberleri, karakol baskınları, insanları tahrik etmeleri, yağmalamalar bir tarafta araç yakmalar.

AB yoluymuş, İnsan haklarıymış, özgürlükmüş bunların ardına sığınıp her türlü terörü yapmaları meşru göstermeleri maalesef Yeşilleri aratıyor.

 

Aratıyor çünkü, terörle bu şekilde ab diyerek sözde insan hakkı diyerek, teröriste af diyerek mücadele edilmez.

 

Yeşiller terörle mücadelenin beyinleridir, terörün beyinlerini yok eder terörün bitmesini sağlamasa da büyümesini engeller.

Bu tür insanlar yalnız Türkiye de değil dünyanın her ülkesinde vardır.

Şimdi birilerine hoş gözükmek için ‘’yok canım biz başka ülke değiliz biz insan haklarına saygılıyız, teröristte olsa, bizi her gün öldürse de kan’a kan ile karşılık vermemeliyiz diyemeyiz.

Terörün bu kadar büyüdüğü bir zaman olmuşmudur? Olmamıştır elbette, dağdan inen teröristleri kahramanlaştırarak bütün bölgede mitingler düzenleyerek her yerde konuşturup güçlenmesini sağlarsan geleceği nokta burası olacak elbet.

Gönderi tarihi:

PKK da "ölücüler" diye görevliler vardır. Bunların görevi ceset saklamaktır. Yürüyemeyecek haldeki kendi yaralılarını öldürürler. Cesetleri çatışma yerinden kolayca uzaklaştırmak için parçalara ayırırlar.

 

Bunların görevlendirilme amacı, örgütün kayıplarının en az gösterilmesidir.

 

Diyeceğim, PKK terörü en çirkin yüzleriyle uygulayan bir örgüttür.

Gönderi tarihi:

BDP ile neden görüşmediğini Başbakan CHP’lilere şöyle açıklıyor:

 

 

 

Hangisi daha gerçeğe yakın Acaba?...

 

"PKK’lıların ölü bedenleri üzerindeki darp izleri" mi?

Başbakanın ifadesiyle;

"PKK’lılar öldürdükten sonra bizim şehitlerimizin gözlerini oymuş, bazı organlarını kesmiş" olmaları mı?

 

Ya ikisi de gerçekse?...

 

O takdirde, gerçekler tek taraflı olarak ele alınıp değerlendiriliyor ve vahşet tek taraflı olarak suçlanıp...

Her anlamda kişiler aslında kendini kandırıyor olabilirler mi?

 

Kınamak gerek tüm bunları... Tek taraflı olarak değil ama...

Ve bu vahşete bir son vermek gerektiğini anlamalı...

Ama gerçeklere sağduyudan uzak, tek gözle bakarak algılamaya çalışan,

Beynimizin bir yanını aktif kılan bir zihniyetle bunun çok zor olacağını düşünüyor insan ister istemez...

 

Başbakının anlattığını tam dinleyememişsiniz sanırım,Başbakan'a gönderilen Cd de Siirt'in Pervari ilçesinde öldürülen Pkk'lilere ait fotoğraflar vardır,onların gözleri çıkarılmış,bedenleri ateşe verilmiş fotoğrafları,Başbakan Diyorki,''bana bu fotoğrafları göndererek Pkk'lileri savunuyor Bdp ve ben bu yüzden Bdp ile görüşmem'' Oysa Genelkurmay başkanını çağırıp bu vahşetin hesabını sorması gereken kişidir Başbakan,bu insanlar Pkk'li olabilirler ancak öldükten sonra ne Pkk'li olması kalır nede başka bişey,ölüye işkence yapmak hiçbir vicdana,ahlaka vs sığmaz.

Kaplan-200,Aktütün saldırından sonra 8 asker alınmıştı hatırlıyormusunuz,nette fotoğraflarını bulabilirsiniz,ellerinde çayları etrafa gülücükler saçıyorlar Kampta....

Gönderi tarihi:

Kaplan-200,Aktütün saldırından sonra 8 asker alınmıştı hatırlıyormusunuz,nette fotoğraflarını bulabilirsiniz,ellerinde çayları etrafa gülücükler saçıyorlar Kampta....

 

Bu sizin gördüğünüz taraf.

Göremediğiniz taraf ise kaybolan sonra şehit haberi gelen iki askerin durumu internetten şehit nurullah oymak yazın görürsünüz.

Bahsetmiş olğunuz 8 asker bilinçli propaganda amaçlı yapılmış bir eylemdir.

 

O manzaradan sonra sizin gibi zihniyelerin 'bakın pkk askerlere nasıl davarndı'diye propaganda yapması ve sözde sıfır eğitim seviyesi olan ferhat tunç gibi sözde eğitimsiz aydınların ve dtp gibi pkk sözcüsü partilerin reklamını yapmaktır.

Gönderi tarihi:

Bu sizin gördüğünüz taraf.

Göremediğiniz taraf ise kaybolan sonra şehit haberi gelen iki askerin durumu internetten şehit nurullah oymak yazın görürsünüz.

Bahsetmiş olğunuz 8 asker bilinçli propaganda amaçlı yapılmış bir eylemdir.

 

O manzaradan sonra sizin gibi zihniyelerin 'bakın pkk askerlere nasıl davarndı'diye propaganda yapması ve sözde sıfır eğitim seviyesi olan ferhat tunç gibi sözde eğitimsiz aydınların ve dtp gibi pkk sözcüsü partilerin reklamını yapmaktır.

 

O olayda 2 askerin kayıp olduğu ve daha sonra ölülerinin bulunduğunu anımsıyorum ancak ölülerine işkence yapıldığını duymadım,eğer böyle birşey varsa oda lanetlenecek bir durumdur öldükten sonra hiçbir insanın ne siyasi ne etnik düşüncesi kalır,ölenin ailesi ve yakınlarının tek tessellisi ölülerini huzur içinde ve dini gerekliklere uygun şekilde toprağa vermektir,Hani şu meşhur Güneş Oparesyonu vardı,sahi ne oldu o oparesyonda,tv'ler Radyo'lar,Gazeteler bas bas bağırıyordular ''Hakurk,avaşin vs vs.'' temizlendi diye :) kocaman bir yalan çıktı arkasından değilmi.

Ferhat Tunç'a gelince,size kendisinin biografisinden bir kısın yayınlayayım,

 

--1982 yılında Frankfurt'ta Amerikalı müzisyen Darnel Sumers'la tanıştı ve Sumers yaptığı "reggae" müziğinden yola çıkarak, müzik bilgisi, değişik kültürel motiflerin müziğe aktarılması ve müzikte çok seslilik ve çok renklilik konusunda Ferhat Tunç'a katkı sundu. Tunç, dostu Sumers'tan biriktirdiği bu "yeni"yi Sumers'la birlikte, üç Alman ve bir Yunanlı müzisyenle yaptığı deneysel çalışmalarla pekiştirip zenginleştirdi ve bu bileşimle Avrupa'da birçok konser verdi.

 

Ardından Mainz Üniversitesi'ne bağlı bir müzik okulunda kısa bir eğitim alan ve bu arada "Kızılırmak" adlı ilk albümünü çıkaran Ferhat Tunç, sonraki yıllarda Tunceli ve Almanya sürecini şöyle tanımlayacaktı: "O yıllarda yaptığım müzik, içerik kaygısına düşmeden, ama devrimci ruha sahip amatörce bir süreçti".

 

Ferhat Tunç, elde ettiği müzik birikimini, 1984'te Türkiye'den Almanya'ya giden müzisyen Orhan Temur'la başladığı çalışmaya aktardı ve ortaya "Bu Yürek Bu Sevda Var İken" albümü çıktı. Uzak bir ülkede, Almanya'da olmasına rağmen ülkesinde yaşananlara kayıtsız kalmayan Ferhat Tunç'un bu albümü, "12 Eylül'e itiraz"ın izlerini taşıyordu.

Gönderi tarihi:

Bu sizin gördüğünüz taraf.

Göremediğiniz taraf ise kaybolan sonra şehit haberi gelen iki askerin durumu internetten şehit nurullah oymak yazın görürsünüz.

Bahsetmiş olğunuz 8 asker bilinçli propaganda amaçlı yapılmış bir eylemdir.

 

O manzaradan sonra sizin gibi zihniyelerin 'bakın pkk askerlere nasıl davarndı'diye propaganda yapması ve sözde sıfır eğitim seviyesi olan ferhat tunç gibi sözde eğitimsiz aydınların ve dtp gibi pkk sözcüsü partilerin reklamını yapmaktır.

Katılamamak elde değil "Sevgili Kaplan" pkknın her zamanki gibi kendini masum göstermeye çalışma taktiği.

Kaçırılan 8 askere gelince tabiki de pkk onlara hiç bir şey yapmayacaktı çünkü;içlerinde pkk yandaşı olanlar vardı.

Hatta baskında yaralanan askerlerin olayı anlatırken bazı askerlerin nasıl vatana ihanet edip tek kurşun bile atmadan pkk safına geçtiğini anlatıyordu.

Gönderi tarihi:

Terör propaganda yöntemleri, gerilla savaşı taktikleri için bkz: "Kara Tohum" Osman Pamukoğlu...

Gönderi tarihi:

O olayda 2 askerin kayıp olduğu ve daha sonra ölülerinin bulunduğunu anımsıyorum ancak ölülerine işkence yapıldığını duymadım,eğer böyle birşey varsa oda lanetlenecek bir durumdur öldükten sonra hiçbir insanın ne siyasi ne etnik düşüncesi kalır,ölenin ailesi ve yakınlarının tek tessellisi ölülerini huzur içinde ve dini gerekliklere uygun şekilde toprağa vermektir,Hani şu meşhur Güneş Oparesyonu vardı,sahi ne oldu o oparesyonda,tv'ler Radyo'lar,Gazeteler bas bas bağırıyordular ''Hakurk,avaşin vs vs.'' temizlendi diye :) kocaman bir yalan çıktı arkasından değilmi.

Ferhat Tunç'a gelince,size kendisinin biografisinden bir kısın yayınlayayım,

 

--1982 yılında Frankfurt'ta Amerikalı müzisyen Darnel Sumers'la tanıştı ve Sumers yaptığı "reggae" müziğinden yola çıkarak, müzik bilgisi, değişik kültürel motiflerin müziğe aktarılması ve müzikte çok seslilik ve çok renklilik konusunda Ferhat Tunç'a katkı sundu.

Ardından Mainz Üniversitesi'ne bağlı bir müzik okulunda kısa bir eğitim alan ve

 

 

Sorunda burda zaten pkk teröristlerinin yaptıklarını bilmemeniz,Oysa başka bir yazımda yine söylemiştim.

 

ferhat tuç'a gelince boş verin kininle nerede tanıştığını,bende kadir inanır ile tanıştım,sinema üzerine bilgiler aldım!

Mainz Üniversitesinde kısa bir eğitim alması onun üniversite tahsili var anlamınamı geliyor.

ferhat Tunç ne mezunu biliyormusunuz?

Mainz Üniversitesinde her kısa eğitim alan aydınmı oluyor?

Gönderi tarihi:

Sorunda burda zaten pkk teröristlerinin yaptıklarını bilmemeniz,Oysa başka bir yazımda yine söylemiştim.

 

ferhat tuç'a gelince boş verin kininle nerede tanıştığını,bende kadir inanır ile tanıştım,sinema üzerine bilgiler aldım!

Mainz Üniversitesinde kısa bir eğitim alması onun üniversite tahsili var anlamınamı geliyor.

ferhat Tunç ne mezunu biliyormusunuz?

Mainz Üniversitesinde her kısa eğitim alan aydınmı oluyor?

 

Hadi biz Pkk'nin bu yaptığını bilmiyorduk ve bunun için kınamadık atladık diyelim,sizler uluslararası anlaşmalar ile yasaklanmış olan kara mayınını kurup kendi 7 askerinin ölümüne neden olan Tsk'yı sorguladınızmı,Muğla'da 21 yaşındaki Şerzan'ı vuran kurşunun polis memurunun silahından çıktığı belirlendi yayınladım hemde o olayla ilgili başlığı siz açmıştınız sesiniz çıktımı,lanetledinizmi,kınadınızmı?

İntihar etti denilen kaç askerin yapılan otopsi sonuçlarında sırtından vurulduğu çıktı ortaya neden sus pus oldunuz,en son Bugün Gazetesinin haberi var gündemde 2 üst düzey komutan konuşuyor biri diğerine ''heronlar bizimkilere çok kayıp verdiyor'' diyor ve ''bunları ya düşürelim yada koordinatlarını değiştirelim'' diyor ama sizden yine ses çıkmıyor.

 

Ayrıca,aydın olmak diploma ile değil halka mal olan işler yapmak,halkının çektiği acıları kendine mal edip,bunlar için çözüm önerileri sunmak,bunları çözmek için çaba sarfetmektir,hani ülkemizde her şarkıcıya Sanatçı denir ya,işte herkes sanatçı olamaz,halkın sorunlarını,sevincini,üzüntüsünü vs.vs. anlatan kişi,halkın dili olan kişi Sanatçı olabilir ancak,gerisi ancak Şarkıcı olabilir,türkü çığırır,işte Ferhat Tunç'ta bir sanatçıdır hemde gerçek bir sanatçı....

Gönderi tarihi:

Hadi biz Pkk'nin bu yaptığını bilmiyorduk ve bunun için kınamadık atladık diyelim,sizler uluslararası anlaşmalar ile yasaklanmış olan kara mayınını kurup kendi 7 askerinin ölümüne neden olan Tsk'yı sorguladınızmı,Muğla'da 21 yaşındaki Şerzan'ı vuran kurşunun polis memurunun silahından çıktığı belirlendi yayınladım hemde o olayla ilgili başlığı siz açmıştınız sesiniz çıktımı,lanetledinizmi,kınadınızmı?

İntihar etti denilen kaç askerin yapılan otopsi sonuçlarında sırtından vurulduğu çıktı ortaya neden sus pus oldunuz,en son Bugün Gazetesinin haberi var gündemde 2 üst düzey komutan konuşuyor biri diğerine ''heronlar bizimkilere çok kayıp verdiyor'' diyor ve ''bunları ya düşürelim yada koordinatlarını değiştirelim'' diyor ama sizden yine ses çıkmıyor.

 

 

Yazılanları tekrar okuyun bence gerektğinde tsk yıda kendimide sorgularım.

Mayın olayında bu tür kazaların istemedende olsa olabileceğini askerlik mesleğinin riskleri olduğunu söyledim.Bunun yanında sorumlularında hesap vermesi gerektiğini söyledim.

 

Muğla ünv olayda ise pkk yandaşlarının ortlığı karıştırdığını insanları tahrik ettiğini söyledim.

Polisin silahından çıkan kurşun sıradan bir kürt kökenli vatandaşımıza değil pkk propagandası yapan birine isabet etti.

 

Ya arkadaşım hangi aklı başında biri sırtından vurulan birine intihar etti diye bilir geçin bu propagandaları.

Yani mantıkı birşler söyleseniz kınarız,lanetleriz. yarın bizim yakınımızada aynı şey yapılabilir diye üşne biliriz.

 

Ve son üst düzey komutanın haberi hakkında ilk defa yorum yapıyorum.

Bunların olabieceğinede inanıyorum elbette laniyorum.Bunlar eğer gerçekse içimizdeki hainlerdir veben doğru olduğunada inanıyorum.

Bunun gibi üst düzeydeki rütbeliler ile sözde ilhyatçı bu zihniyettek hocalar.,

Gönderi tarihi:

İntihar etti denilen kaç askerin yapılan otopsi sonuçlarında sırtından vurulduğu çıktı ortaya neden sus pus oldunuz,en son Bugün Gazetesinin haberi var gündemde 2 üst düzey komutan konuşuyor biri diğerine ''heronlar bizimkilere çok kayıp verdiyor'' diyor ve ''bunları ya düşürelim yada koordinatlarını değiştirelim'' diyor ama sizden yine ses çıkmıyor.

01. Ekim 2007 tarihinde kimliği meçhul 2 kişinin İnsansız Hava Araçlarının (İHA) örgüte çok zarar verdiği ve mutlaka etkisiz hale getirilmesi gerektiğini yolunda telefonla konuştuğu, genç olan kişinin diğerine “komutanım” diye hitap ettiğini (genç adam Etlik/Ankara’da bulunan Kavaklıdere/Ankara baz istasyonundan görüşen cep telefonunu arıyor) MİT’in ise bu konuşmayı tespit ederek K.K.K’ya gönderdiği bilinmektedir.

 

02. Bu bildirim üzerine K.K.K. Askeri Savcılığı soruşturma başlatmış ve de Konuşmanın bir yerinde “Fırat” benzeri bir ismin geçmesi nedeniyle K.K.K Askeri Savcılığı TSK’da ne kadar Fırat ismiyle başlayan kişi varsa bunların ses kayıtlarını telefondaki ses ile karşılaştırmak üzere Jandarma ve Emniyet Kriminale göndermiştir. Her iki inceleme sonucu, Havacı Pilot Üstteğmen Fırat Ç.’nin sesine benzer olduğu yönünde rapor hazırlanmıştır.

 

03. K.K.K savcısı, Fırat Ç. Havacı olduğu için dosyayı görevsizlikle Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı’na göndermiş ve müvekkilimizin görevli bulunduğu Askeri Savcılığa dosya yaklaşık 1,5 yıl sonra ulaşmıştır. Müvekkilimiz dosyanın kendilerine ulaşmasından hemen sonra Fırat Ç.nin kendisini ve tüm yakın çevresini yasal dinlemeye ve teknik takibe aldırmış ancak Firat Ç.’nin hiçbir şüpheli hali, konuşma ve eylemi olmadığı saptanmıştır.

 

04. Bu arada müvekkilimiz (Albay Ahmet Zeki Üçok) Fırat Ç’yi göz altına aldırmış, ev, araba, işyeri ve bilgisayarlarında arama yaptırmıştır. Bu aramalar sonucu hiçbir şüpheli bilgi ve belgeye ulaşılamamıştır. Ayrıca telefon konuşmasının yapıldığı ( 12 Ekim 2007 14:10 gibi bir zaman dilimi olabilir) tarih ve satte Fırat Ç.’nin Eskişehir Ana Jet Üs Komutanlığında F-4 uçağı ile uçuşta yani havada olduğunu uçuş kayıt belgeleri ile tespit edince (1. Ana Jet Üs K.lığından alınca bu belgeleri alınca), gözaltından tutuklanmaya sevk etmeden serbest bırakmıştır.05. Bilindiği gibi bir gazete haberine göre Hava Pilot Üsteğmen Fırat Ç., Hava Pilot Yarbay Selami Selçuk Ç.'yi arayarak, PKK elemanı olan kendi adamlarının çok zayiat verdiğini belirterek, "Çok iyi tespit yapıyorlar." diyerek, Heronların düşürülmesini ya da koordinatlarının değiştirilmesini istemiş. Yarbay da, "Çaresine bakacağız." cevabını vermiştir. Gazete haberinde belirtilen subaylarla ilgili olarak herhangi bir tespit MİT tarafından yapılmamış ve bildirilmemiştir. (Selami Selçuk Ç. Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığında karargah evleri soruşturması kapsamında çok gizli gizlilik dereceli MİT belgesi bilgisayarında bulunduğu savı ile 11 ay tutuklu kalmış ve Kalp rahatsızlığı nedeniyle sağlık gerekçesi ile Genelkurmay Askeri Mahkemesi tarafından itiraz üzerine serbest bırakılmıştır.)

 

06. En son müvekkilimiz görevde iken bir Amiral’in telefonda komutan olarak konuşan kişi olduğu yönünde bir ihbar gelmiş ve bu ihbar üzerine Denizci Amiral’in sesi ile MİT’in gönderdiği ses kaydı Jandarma Kriminal’de karşılaştırılmış ve Benzer ses olabilir diye rapor gelmiştir. Tam Görevsizlik verip Genelkurmay Savcılığı’na dosyayı gönderme aşamasında iken müvekkilimiz tutuklanmıştır.

 

BU AÇIDAN

 

a. MİT’in gönderdiği telefon konuşmasındaki kişilerin kimliği BELLİ DEĞİLDİR. Hiçbir konuşmada “üsteğmenim”, “yarbayım” gibi ifadeler yer almamaktadır.

 

b. MİT’in gönderdiği telefon konuşması Ankara/Etlik’te bulunan ankesörlü telefondan Kavaklıdere/Ankara’da bulunan cep telefonunun aranmasında geçen konuşmalardır. 12 Ekim 2007 14:10’da yapılmıştır. Bu tarih ve saatte Üstteğmen Fırat Ç. Eskişehir’de Havada F-4 uçağının içinde, Yrb. S. Selçuk Ç ise İtalya/Napoli’de kurmay subay akademisinde görevdedir.

 

c. Bu olaya karıştığı iddia edilen hiçbir havacı subay ile ilgili tek bir hukuki ve somut kanıt yoktur. Tam aksine olayla ilgili olmadıklarına ilişkin somut kanıtlar vardır. Bu kanıtlar da Müvekkilimiz Alb. Ahmet Zeki Üçok’un CMK 160.md. gereği savcı olarak sanık lehine de delil toplama çabası sonucu elde edilmiştir. Müvekkilimiz de Beşiktaş Savcıları gibi her belge ve bilgiyi araştırmadan doğru kabul etmiş olsaydı şimdi suçsuz bir Üstteğmen ve Yarbay vatan haini olarak cezaevinde olacaklardı.

Odatv.com

Hadi bu olay gerçek olsun.. askerlerin tutuklanmalarını en çok biz isteriz.En ağır cezaları almaları için de dua ederiz merak etmeyin...Ama siz hangi terör olayında pkklıları kınadız hangi olayda pkkyı lanetlediniz tam tersini

yaptınız...

Gönderi tarihi:

Türk Silahlı Kuvvetleri emperyalist emellerin önündeki en önemli engel... Bu engelin aşılması için elden gelen her tür yıpratma, psikolojik savaş yöntemi uygulanacak.

 

Bu uydurmacalar hep dediğim gibi camdaki sinek intibaatı. Bir silecek çalıştırma kadar değerleri var ancak.

 

Fakat bu yıpratma ve ortalığı bulandırma taktiklerinin mutlaka durdurulması ve sorumlularından hesap sorulması gerekiyor. Çünkü yalancı çobanın "kurt var" çığlıklarına aldırış etmezsin etmemeye, ama olur ki bir gün gerçekten kurt vardır.

 

O yüzden bu keşmekeş ihanet ortamını sona erdirecek doğru dürüst bir iktidara ihtiyaç vardır. Bu yıpratma kampanyası böyle sürerse sap ve saman daha da karışır ve emperyalistler bölme amacına yaklaşırlar...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.