Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 17 Mayıs , 2005 Admin Gönderi tarihi: 17 Mayıs , 2005 Bir Konuşabilse (2003) Lost in Translation Bu filmi size nasıl anlatsam diye uzun süre düşündüm. Acaba Bill Murray denmi bahsetsem yoksa Sofia Coppola (yönetmendenmi) bahsetsem yada Scarlett Johansson danmı bahsetsem. Öyle bir film ki sıcacık kendini kaybedipde bir nedenle yeniden fark edenlerin filmi. Birçok dalda Oscara aday gösterilmiş ve birde Oscar almış bir film. Bir reklam filminde oynamak için Japonyaya giden Bill Murray ve Bir fotoğrafçının mutsuz karısını oynayan Scarlett Johansson arasındaki inanılmaz güzellikteki ilişkiyi Japonya kültürü ile bir komedi ve drama dizgisinde veren enfes bir film. Mutlaka İZLEYİN derim. Oyuncular: Bill Murray, Scarlett Johansson, More Yönetmen: Sofia Coppola Set in Tokyo, this subtle, nuanced film played Bill Murray against type and earned director Sofia Coppola an Original Screenplay Oscar. Two lost souls -- the young, neglected wife (Scarlett Johansson) of a photographer and a washed-up movie star (Murray, in an Oscar-nominated performance) shooting a TV commercial -- find an odd solace and pensive freedom to be real in each other's company and away from their lives in America. Starring: Bill Murray, Scarlett Johansson, More Director: Sofia Coppola Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 6 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 6 Nisan , 2007 Yaa ben bu filmin tanıtımını yapmıştım amaaa... Gerçi La_Bohéme'nin "Bugün Aslında Dündü" adlı konusunda yapmıştım tanıtımını... Bill Murray'ın gerçekten çok güzel bir Psikolojik filmi... Çözümlemeleri çok güzel... Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2007 Yazar Admin Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2007 Siz hiç yolunuzu kaybettinizmi, fiziki olarak değil görünmeyen nedenlerden... Gece uyayımıyorsunuz, yolunuzu kaybettiğinizi sandığınız anda donk donk kapı çalınıyor ve karşınızda yeni yolunuz... İşte öyle kesişiyor yolları, işte öyle başlıyor bu karmaşık fakat anlaşılır ilişki ve o harika oyunculuk yeteneği ve film yönetmenliği, nerden aldı acaba bu yeteneği babasından mı almış diyeceksiniz (Francis Cappola) ???... Bu film o kadar enteresan ki sanki bir kadının yönetmenliğini yaptığını hissettiriyor size çünkü hiç aklınıza gelmeyen detayları fark ediyorsunuz ve kendi kendinize bu detayları sen olsan fark edermiydin sorusunu sorduruyor.... Saygılar... Alıntı
Misafir redblack Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2007 Siz hiç yolunuzu kaybettinizmi, fiziki olarak değil görünmeyen nedenlerden... Gece uyayımıyorsunuz, yolunuzu kaybettiğinizi sandığınız anda donk donk kapı çalınıyor ve karşınızda yeni yolunuz... umarım bugün bu filmi bulabilirim.... bu yorumdan sonra inanılmaz ilgimi çekti Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2007 Yazar Admin Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2007 umarım bugün bu filmi bulabilirim.... bu yorumdan sonra inanılmaz ilgimi çekti Ve bundan sonra bizde mutlaka senin film yorumunu duymak zorundayız... oki? Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Evet bu filmi de tatilde izledim, eğlenceli bir film... Eğlenceli ama izlerken eğlenceli, bittikten sonra da düşündürücü... Kimse kimsenin dilini anlamıyor ve konuşamıyor, karı koca aynı dili konuştukları halde, konuşamıyor, Japonlar ve Amerikalılar, birbirlerinin dilini konuşabildiklerini sanıyorlar ama aslında bu sadece bi sanı Sadece iki kişi, bir anda, hiç beklenmedik bir anda ve yerde, birbirinin dilini konuştuklarını farkeden iki kişi... Ve bir öpücük Güzel film... Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2008 Ha bir de unutmadan filmde dikkatimi çeken bu iletişimsizliği daha da bastırmak, daha da ortaya çıkarmak adına, belki de çok söz söylenecek bu filmde oyuncular çok az söz söylüyorlardı, Sen sus gözlerin konuşsun anlamında bir filmdi Öyle değil midir aslında, eğer karşındaki insanla iletişim kuramıyorsan ne dersen de, ne kadar ve nasıl anlatırsan anlat, anlamaz, anlatamazsın ya da tam tersi aranızdaki iletişim öyle kuvvetlidir ki siz hep aynı dili konuşursunuz ya da hiç konuşmazsınız, hiç söze gerek yoktur, sen bakarsın karşındaki ne demek istediğini hemen anlayıverir... Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Yazar Admin Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Acaba diyorum Japonyaya gitsem ben nasıl davranırım gitmediğimden değil yani parond hı ıck... Alıntı
Φ suheda_ Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Gerçekten insanların zevkleri ve onlara hitabeden şeyler öyle farklılık gösteriyor ki.. ben bu filmin yarısını bile izleyemedim,hiç tereddütsüz kapatıp yatağıma yollandım.. hiç bir şey yok bu filmde iki aynı kültüre sahip insanın düyanın öteki ucunda bambaşka kültüre sahip bir ülkede kesişen yolları ve hep aynı sahneler uyuyamayan bir adamla yalnızlık çeken bir kadının iç sıkıntıları ve sık sık karşılaştıkları bir bar..gerisini bilmiyorum çünkü izlemedim. Filmdeki tek güzel şey şu inci küpeli kız Scarlett Johansson Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Acaba diyorum Japonyaya gitsem ben nasıl davranırım gitmediğimden değil yani parond hı ıck... Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 Yazar Admin Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2008 En komik sahne galiba Japon yönetmenin kendi kültüründeki renkleri Amerikalı artist üzerinde göstermeye çalıştığı sahne olmalıydı ama gene söylüyorum ... Gitmek gerek Japonyaya ... sadece ve sadece koklamak veya tatmak için ıck... Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2008 En komik sahne galiba Japon yönetmenin kendi kültüründeki renkleri Amerikalı artist üzerinde göstermeye çalıştığı sahne olmalıydı ama gene söylüyorum ... Gitmek gerek Japonyaya ... sadece ve sadece koklamak veya tatmak için ıck... Bu en komik sahne konusunda kesinlikle sana katılıyorum... Filmin en guldugum sahnesi burasıydı benim de Bir de tercüman bir kadın vardı o sahnede, yönetmenin dakkalarca anlattığını birkaç kelimeyle İngilizce'ye çeviren tercüman... Ben önce "nasıl yani yaaaaa" diye dusunmuştum ama sonra çözdüm sanırım mevzuyu, burada vurgulanmak istenen anladığım kadarıyla bu Japonların asla ama asla İngilizce'yi öğrenemeyecekleri, öğrenmeye çalışırlarsa da Beginner seviyesinden ileri gidemeyecekleridir Başka bir komik sahnede Bill Murray'ın otel odasını ziyaret eden Japon hatunun sahnesiydi. Hani yarım yamalak İngilizcesiyle ortalıklarda parande atan, ustunu başını parçalayıp fantezi yapmaya çalışan ama en sonunda Bill Murrayla yerlere kapaklanan kadın... Hatırladın mı? Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.