Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Ülkü Ocağı'nda dayak iddiası.. Baba´ya dayak


Efendi Türkler

Önerilen İletiler

şuan ülkücülerin davasını güden parti nazarımda diğerlerinden farksızdır..

 

Anladım. Sen partiyi değil, ocağı, yönetimi değil sokağı savunuyorsun. Partiden de, mafyadan da soyutladın ocağı, güzel :)

 

Bilinen bir diğer gerçek ülkücülerin bir çoğunun devlet tarafından kullanıldığıdır..

Dönemin başbakanın sözü" vatan icin kursun atan da yiyen de sereflidir"

bende altına imzamı atarım.

 

Sana bir uzman sorusu:

 

Ocaktan Mehmet Ali Ağca, Papa’ya hangi devlet için kurşun atmıştır. ABD mi, Türkiye mi ?

 

 

Bu ülkede Türkçülük davasına öncülük eden iki isimden biride ZİYA GÖKALP tir hani ATATÜRK ün "fikirlerimin babası" dediği :)

 

Ziya Gökalp'in hangi fikri, Atatürk'ün fikirlerinin babası olmuş acaba ?

 

Osmanlı Devleti'nin parçalanma sürecinde yeni bir ulusal kimlik arayışına girdi. Düşüncesinin temelinde, Türk toplumunun kendine özgü ahlaki ve kültürel değerleriyle, Batı'dan aldığı bazı değerleri kaynaştırarak bir senteze ulaşma çabası yatıyordu. "Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak" diye özetlediği bu yaklaşımın kültürel öğesi Türkçülük, ahlaki öğesi de İslamdı. Uluslararası kültürün yapıcı öğesinin ulusal kültürler olduğunu savundu. Saray edebiyatının karşısına halk edebiyatını koydu. Batı'nın teknolojik ve bilimsel gelişmesini sağlayan pozitif bilim anlayışını benimsedi. Dini, toplumsal birliğin sağlanmasında yardımcı bir öğe olarak değerlendirdi. Toplumsal modeli, Emile Durkheim'in teorik temellerini kurduğu "dayanışmacılık" temelinde şekillendi. Bireyi temel alan liberalizm ve kapitalist toplumun sınıf mücadelesiyle yıkılarak sınıfsız toplumun kurulmasını hedefleyen Marksizm'e karşı; sınıfsal ayrımları değil mesleki ayrımları gören, mesleki örgütleri temel toplum birimi olarak kabul eden, meslek örgütlerinin dayanışmasıyla toplumsal huzurun kurulabileceğini savunan solidarizmde karar kıldı. Toplumsal ve siyasi görüşlerini anlattığı sayısız makale yazdı. "Türkçülük" düşüncesini sistemleştirdi. Milli edebiyatın kurulması ve gelişmesinde önemli rol oynadı.

 

Ziya Gökalp önce Türkiye Türkçülüğü, sonrasında Oğuzculuk daha sonra ise Turancılık fikirlerinin destekçisidir. Vikipedi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Anladım. Sen partiyi değil, ocağı, yönetimi değil sokağı savunuyorsun. Partiden de, mafyadan da soyutladın ocağı, güzel :)

 

Sana bir uzman sorusu:

Ocaktan Mehmet Ali Ağca, Papa’ya hangi devlet için kurşun atmıştır. ABD mi, Türkiye mi ?

Ziya Gökalp'in hangi fikri, Atatürk'ün fikirlerinin babası olmuş acaba ?

 

Pardon Ağacanın Papaya girştiği suikasti hiç kimse çözememişken senmi çözdün?

Benim bildiğim kadar ile bu sır hala bir muammadır..

ilk sorgusunda, kendisini 'Ben en büyük Türk tetöristiyim' diye tanımladı. Soruşturmanın sonraki aşamalarında, Papa II. Jean Paul'ü ortadan kaldırmak için, Bulgar gizli servisleri ve KGB adına çalıştığını;"

Ayrıca İtalyan sorgu savcısının dediğine bakınız. `Ağca çok şey biliyor? devlet korumalı`. Peki çok şey bildiğini bu hakim nereden biliyor?

 

Tüm bunlar senin için ne anlam ifade ediyor doğrucudavut :)

 

Ben Ülkücülerin davası seviyorum ama bu ne bu anlayışla mümkündür nede bu siyasi partilerle bunuda görebiliyorum.

Ziya Gökalp H.Nihal Atsız gibi koyu bir Türkçülük ideolojisine mensuptu bugün Atsızı ırkçılık ve faşizanlıkla suçlayanların aynı şeyleri Ziya Gökalp içinde söylemeleri gerekir ama Atatürk'ün “Vücudumun babası Ali Rıza Efendi, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir” sözü sanıyorum buna bir engel teşkil etmektedir :)

Mevcut başbakanın hapse girmesine sebep olan şiirinde yazarı Ziya Gökalp'tir ne tuhaf bir çelişki değilmi?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben Ülkücülerin davası seviyorum ama bu ne bu anlayışla mümkündür nede bu siyasi partilerle bunuda görebiliyorum.

Ziya Gökalp H.Nihal Atsız gibi koyu bir Türkçülük ideolojisine mensuptu bugün Atsızı ırkçılık ve faşizanlıkla suçlayanların aynı şeyleri Ziya Gökalp içinde söylemeleri gerekir ama Atatürk'ün “Vücudumun babası Ali Rıza Efendi, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir” sözü sanıyorum buna bir engel teşkil etmektedir :)

Mevcut başbakanın hapse girmesine sebep olan şiirinde yazarı Ziya Gökalp'tir ne tuhaf bir çelişki değilmi?

 

Aslında suhedanın yazdığı şu paragraf, herşeyin özeti.. :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Pardon Ağacanın Papaya girştiği suikasti hiç kimse çözememişken senmi çözdün?

Benim bildiğim kadar ile bu sır hala bir muammadır..

ilk sorgusunda, kendisini 'Ben en büyük Türk tetöristiyim' diye tanımladı. Soruşturmanın sonraki aşamalarında, Papa II. Jean Paul'ü ortadan kaldırmak için, Bulgar gizli servisleri ve KGB adına çalıştığını;"

Ayrıca İtalyan sorgu savcısının dediğine bakınız. `Ağca çok şey biliyor? devlet korumalı`. Peki çok şey bildiğini bu hakim nereden biliyor?

 

Tüm bunlar senin için ne anlam ifade ediyor doğrucudavut :)

 

:) Demek ki, ülkücüler sadece devlet için kurşun atmıyorlarmış. Düşünsene bir zamanlar karşı oldukları Sovyetlerin gizli servisi KGB adına da kurşun atabiliyorlarmış.

 

Bu dava ne davasıymış şimdi sen bana söyle suheda :)

 

Ben Ülkücülerin davası seviyorum ama bu ne bu anlayışla mümkündür nede bu siyasi partilerle bunuda görebiliyorum.

Ziya Gökalp H.Nihal Atsız gibi koyu bir Türkçülük ideolojisine mensuptu bugün Atsızı ırkçılık ve faşizanlıkla suçlayanların aynı şeyleri Ziya Gökalp içinde söylemeleri gerekir ama Atatürk'ün “Vücudumun babası Ali Rıza Efendi, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir” sözü sanıyorum buna bir engel teşkil etmektedir :)

Mevcut başbakanın hapse girmesine sebep olan şiirinde yazarı Ziya Gökalp'tir ne tuhaf bir çelişki değilmi?

 

Tekrar soruyorum :

 

Ziya Gökalp önce Türkiye Türkçülüğü, sonrasında Oğuzculuk daha sonra ise Turancılık fikirlerinin destekçisidir. Vikipedi

 

Atatürk acaba, Ziya Gökalp'in hangi görüşünün fikirlerinin babası olduğunu söylemiş ?

 

'' Türkiye Türkçülüğü ''nün mü ?

 

'' Oğuzculuğu ''nun mu ?

 

Yoksa '' Turancılığı '' nın mı ?

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında suhedanın yazdığı şu paragraf, herşeyin özeti.. :clover:

 

Siz de yukarıdaki soruların muhatabısınız.

 

Üstelik, daha önceki iletinizde :

 

Millet tanımını doğru bulduğumu yada bunu savunduğumu dile getirmedim..

 

diyerek Nihal Atsız'ın millet anlayışına katılmadığınızı belirtmiştiniz. Ama şimdi çiçek vererek katıldığınızı belirtiyorsunuz.

 

Hangi millet anlayışını kabul ediyorsunuz merak ettim :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mesela bir GÜN SAZAK vardı adı bir şey çağrıştırdımı?

 

Gün Sazak gerçektende çok şey çağrıştırıyor bana. Bunlardan bir tanesi;

 

"O dönemlerde Türkiye çapında 250 bin genci eğittik. Gençleri Ankara"da seminerlerden geçiriyorduk. Türkiye"yi 10 bölgeye ayırdık. Her bölgeye eğitimci adıyla yerleştirilmiş öğretmenler tayin ettik. Bunların altlarına otomobiller verdik. Bu işleri hep rahmetli Gün Sazak"la birlikte organize ettik." (Türkeş"in Anıları, Syf:404)

 

acaba bu 250 bin genç nasıl kullanıldı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nihal Atsız'ı ırkçı ve faşist olarak nitelemek bir suçlama değildir.

 

 

Belli ki bu iftira benim ırkçılık prensibimi çürütmek için ortaya atılmıştır. Fakat çürütülemez. Farzımuhâl benim, ana ve baba tarafından bütün ecdadım gayr-ı Türk olsa bile yine bununla ırkçılık ülküsü çürütülemez. Çünkü ilmî hakikatler ve tarihî zaruretler, şahısların hususî durumuna bağlı değildir. Eğer ben hâlis Türk değilsem ırkçılık dâvâsını gütmem hem samimî olduğumu, hem de bu dâvânın haklı ve kuvvetli olduğunu gösterir. Çünkü ırkçılık ülküsünün zaferinde şahsî hiçbir kazancım yoktur.

 

Nihal Atsız'ın Mahkemedeki savunmasından

 

Ben de ırkçı, Türkçü ve Turancı olduğum için Evet, övünerek söylüyorum ve tekrar ediyorum: Irkçı, Türkçü ve Turancı olduğum için - Sabahattin Ali' nin itiraflarına cevap vermek lüzumunu duyuyorum

 

Gazetesinde ki yazısından.

 

Nihal Atsız'ın kendisi için ırkçılık bir suçlama değil, övündüğü, gurur duyduğu ideolojisinin adıdır.

 

Nihal Atsız Irkçı fikirleri için yargılanırken, ırkçı olduğunu inkar etmemiş. Aksine, ırkçılığın suç sayılmasına karşı çıkmıştır.

 

Bir adamın yaşarken, savunduğu, övündüğü, ve kendisini öyle tarif ettiği bir tanımı, şimdi "suçlama" olarak göstermek, bilmemekle alakalıdır.

 

Tabi ben, Nihal Atsız'ın islam ile ilgili düşünceleri tartışılırken Google'dan bulduğu bir şiiri "Bakın nihal atsız" yazmış diye kopyalayan bir kimsenin, Nihal Atsız konusunda bilgi sahibi olmasınıda beklemiyorum :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ziya Gökalp H.Nihal Atsız gibi koyu bir Türkçülük ideolojisine mensuptu bugün Atsızı ırkçılık ve faşizanlıkla suçlayanların aynı şeyleri Ziya Gökalp içinde söylemeleri gerekir ama Atatürk'ün “Vücudumun babası Ali Rıza Efendi, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir” sözü sanıyorum buna bir engel teşkil etmektedir :)

 

Ziya Gökalp önce Türkiye Türkçülüğü, sonrasında Oğuzculuk daha sonra ise Turancılık fikirlerinin destekçisidir.

 

Ek Bilgi :

 

Cumhuriyet döneminde Turancılık

 

1920'ler

 

Milli Mücadele'de İttihat ve Terakki'nin Türkçü ve Turancı kadroları önemli bir rol oynadığı halde, TBMM hükümeti 1920'den itibaren Turancı akıma karşı kesin bir tavır aldı. Bunda Eylül 1920'de Sovyet rejimi ile Ankara arasında kurulan diplomatik yakınlığın etkisi vardı.

 

Turancı düşüncenin tanınmış önderi Ziya Gökalp 1923'te Ankara'da Matbuat Müdürlüğü tarafından yayımlanan Türkçülüğün Esasları adlı eserinde Turancılığı "uzak mefkûre" ilan ederek, Türkiye devletinin kuruluşunu esas alan yeni bir Türkçülük tanımı getiriyordu. Gökalp bu eserinin basımından iki ay sonra Mustafa Kemal tarafından milletvekili adayı göstirildi.

 

Mehmet Emin Yurdakul Turana Doğru adlı şiir kitabının yeni baskısında bazı şiirlerini değiştirerek Turan sözcüğünün yerine vatan sözcüğünü getirdi. Ahmet Ağaoğlu, Halide Edip ve Yusuf Akçura, 1922 ve 1923'te çeşitli vesilelerle Turancılıktan vaz geçtiklerini deklare ettiler. [2]

 

1930'lar ve Turancılığın yeniden canlanması

Cumhuriyet döneminde Turancılığı üstü kapalı bir biçimde de olsa savunan ilk eser, Reşit Saffet Atabinen'in 1930'da yayımlanan Türklük ve Türkçülük İzleri adlı kitabıydı. Kitap, Türk Ocağı örgütü içinde hızlanan bir tartışma ortamında yayımlanmıştı. 1931'de Türk Ocakları Atatürk'ün emriyle kapatıldı.

 

1932'de Reşit Galip'in emriyle üniversiteden uzaklaştırıldıktan sonra yedi yıl Almanya'da kalan Zeki Velidi Togan, 1939'da Türkiye'ye döndükten sonra yayımladığı Bugünkü Türkistan ve Yakın Mazisi adlı eserinde, yakın gelecekte gerçekleşmesini umduğu Turan hayalini anlattı.

 

1930'larda yeniden güçlenen Türkçü-Turancı düşüncenin en radikal sözcüsü Hüseyin Nihal Atsız idi. Atsız 1931-1932'de Atsız Mecmuayı, 1933-1934 ve 1943-1944'te de Orhun: Aylık Türkçü Mecmua'yı yayımladı. 1939'da Bozkurt dergisini çıkaran Reha Oğuz Türkkan ile 1943'te Samsun'da Kopuz adlı Türkçü dergiyi başlatan Fethi Tevetoğlu bu dönemin diğer Turancı fikir önderleri arasında bulunuyordu. 1941-1944 yıllarında Orhan Seyfi Orhon Çınaraltı adlı Türkçü dergiyi yönetti. Bu dergide yazan emekli general Hüseyin Hüsnü Emir Erkilet, "Her Türkçü Turancıdır, her Turancı Türkçüdür" diyordu.

 

1944 Tevkifatı

 

Ana madde: Irkçılık-Turancılık davası

 

Nazi Almanyası'nın yenilmeye yüz tutması ve Türkiye'nin İngiltere-ABD ittifakına yaklaşmasıyla Türk basınında Turancılara yönelik sert eleştiriler boy gösterdi. Faris Erkman 1943'te yayımlanan En Büyük Tehlike adlı kitabında "Pantürkist, Turancı, ırkçı kuklalara" saldırarak, onları yabancı devletlerin hizmetinde olmakla suçladı.

 

"Milli Şef" İsmet İnönü, Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak'ı Ocak 1944'te emekliye sevkettikten sonra, 3 Mayıs 1944'te İstanbul ve Ankara'da Türkçü gençlerin düzenlediği Komünizmi Telin mitingleri yapıldı. 9 Mayıs 1944'te Şükrü Saraçoğlu hükümeti, aralarında Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Reha Oğuz Türkkan, Nejdet Sançar, Fethi Tevetoğlu ve Alparslan Türkeş'in de bulunduğu 30 kadar Türkçü-Turancı'yı tutukladı. Bir yıla yakın tutuklu kalan sanıklar, daha sonra, kendilerinin tabutluklara yerleştirilip işkence yapıldığını ileri sürdüler. 29 Mart 1945'te Türkçülük davası sanıklarından onu ağır hapis cezalarına çarptırıldı. Ancak aynı yılın Ekim ayında Askerî Yargıtay mahkûmiyet kararlarını esastan bozdu.[2]

 

1945 sonrası

 

1950'li yıllarda Demokrat Parti ve daha sonra da Mareşal Fevzi Çakmak'ın kurduğu Millet Partisi içinde yer alan ve bağımsız örgütlü bir yapı göstermeyen Turancı hareket, o yıllarda siyasete egemen olan anti-komünizm düşüncesinin sağladığı zırha bürünerek görüşlerini savundu. Şubat 1969'da isim değiştirerek Milliyetçi Hareket Partisi olan Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi, eski Turancılardan birçoğunu bünyesinde topladı. ( Vikipedi )

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkcülügü ve milliyetciligi irkcilik ve fasizan düsünce olarak tanimlamayipta "Atatürk milliyetciligi" olarak tanimlayanlar veya öyle positif anlatmak isteyenler tabiiki N. Atsiz gibi dogrudan fasizanlik ve irkcilik yapanlari iyi görenler tarafindan köseye SIKISTIRILARAK onlardan "Atatürkcülügü ve milliyetciligi" ögrenmek zorunda kalirlar.

iste buyurun suheda arkadasin yorumlarini ve arkasindan ounun yorumlarina gül gönderen ACA arkadas.

 

Milliyetciligin iyisi ve kötüsü olmaz. Milliyetcilik her dönem her ülkede irkcilik ve fasizan düsüncelerin önünü acmistir. En son örnegini eski Yugoslavya'da güya sözüm ona sosyalist Milesevoic ile yasamistik. Milliyetcilige hangi kilifi uydurursak uyduralim sonuc olarak vahset ve ölüm sacmaktadir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aleattin Çakıcının ülkü ocaklarıyla bağlantısını bulsun iddiada bulunan kişi dişlerimi sökeceğim,bizzat en yakın arkadaşlarıyla konuşmuşumdur..

 

Kağıthane ülkü ocakları başkanlığı yapmamışmıydı ? Şişli de ki örgütlenmenin içinde yer almamışmıydı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:) Demek ki, ülkücüler sadece devlet için kurşun atmıyorlarmış. Düşünsene bir zamanlar karşı oldukları Sovyetlerin gizli servisi KGB adına da kurşun atabiliyorlarmış.

 

Bu dava ne davasıymış şimdi sen bana söyle suheda :)

 

 

 

Tekrar soruyorum :

 

 

 

Atatürk acaba, Ziya Gökalp'in hangi görüşünün fikirlerinin babası olduğunu söylemiş ?

 

'' Türkiye Türkçülüğü ''nün mü ?

 

'' Oğuzculuğu ''nun mu ?

 

Yoksa '' Turancılığı '' nın mı ?

 

 

 

Tabi canım aslında ülkücüler komünisttir :) kişileri sempati duydukları partiler ile yargılamaya kalkarsak adaletin nasıl doğru tecelli etmesini bekleriz?

Mesela chp li ahmet hırsızlık yaptı,anaplı mehmet adam vurdu gibi..

Adam ben Türkiyenin "en büyük teröristiyim" diyor yani kendi başıma bir ideolum sonra çıkıp mesih olduğunu iddia ediyor sen hala bişeyler anlatmaya çalışıyorsun..

Ciddi ciddi sana ayırdığım vakte üzülmeye başladım Davut..

Gökalp'e gelince Atsızla arasında ne fark var?ikiside Türkçülüğün önderi olmadımı bu ülkede?ikiside aynı davaya inanmıyormuydu?

Atsız Gökalp'in davasını sürdürmedimi?

Öncelikler çokta fazla önemli değil sonuçta hepsinin toplamı Turancılık..

 

 

 

 

 

Gün Sazak gerçektende çok şey çağrıştırıyor bana. Bunlardan bir tanesi;

 

"O dönemlerde Türkiye çapında 250 bin genci eğittik. Gençleri Ankara"da seminerlerden geçiriyorduk. Türkiye"yi 10 bölgeye ayırdık. Her bölgeye eğitimci adıyla yerleştirilmiş öğretmenler tayin ettik. Bunların altlarına otomobiller verdik. Bu işleri hep rahmetli Gün Sazak"la birlikte organize ettik." (Türkeş"in Anıları, Syf:404)

 

acaba bu 250 bin genç nasıl kullanıldı?

 

Bula bula ancak bunumu buldunuz yoksa canınız diğerlerini yazmak istemedimi :)

250 bin gencin büyük bir kısmı komünistler tarafından öldürüldü,önceki iletimdede belirttim sağ-sol olaylarında ilk öldürülen kişi Dursun Önkuzu adında üniversiteli genç bir ülkücü,öldürülme şeklini bilmek istemezsin..

Gün Sazak hakkında nette binlerce yazı var mesela..

 

Vikipedi

 

MHP genel başkan yardımcısı iken 21 temmuz 1977'de kurulan ikinci Milliyetçi Cephe hükümetinde milletvekili olmadığı halde dışarıdan Gümrük ve Tekel Bakanı olarak görev aldı. Güneş motel vakasıyla 11 Adalet Partili milletvekilinin AP'den istafa edip CHP'ye geçmesiyle II.Milliyetçi Cephe hükümeti düşürüldü. 11 milletvekilinin hepsine de bakanlık verilince Gün Sazak'tan boşalan Gümrük ve Tekel Bakanlığını Tuncay Mataracı aldı.

 

Tuncay Mataracı'nın yolsuzluklara karıştığı iddası Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi tarafından sert bir dille eleştirildi. Uğur Mumcu'ya göre Abdi İpekçi, kaçakçılık konusunda açıkça MHP'li Gün Sazak'ı desteklemektedir. Oysa siyasal görüşleri Gün Sazak'ınkiyle taban tabana zıttır. Fakat İpekçi Mataracı'nın kaçakçılık konusundaki tutumunu saptamış ve bu yüzden siyasal görüşüne katılmadığı Sazak'ı, desteklemeyi uygun görmüştür.[1]

 

Ayrıca CHP'nin sol kanadından İzmir Milletvekili Süleyman Genç "Ben inceledim, cumhuriyet kurulduktan bu yana gümrüklerdeki soygunu fikri ve felsefesi benimle yüzde yüz ters olan Gün Sazak önlemiştir" diye konuşur.

 

peki akıbeti ne oldu Sazak'ın?

 

2. Milliyetçi Cephe Dönemi'nde 5,5 ay bakanlık yaptı. Süleyman Demirel'in Başbakan olduğu 27 Mayıs 1980 tarihinde eşi ile gittiği bir ziyaretten dönüp arabadan eşyalarını indirirken yasa dışı Devrimci Sol militanları tarafından çapraz ateşe alınarak öldürüldü.

 

Tuhaf nette Gün Sazak adını yazınca ilk açılan sayfa gözünüzdenmi kaçmış :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Suheda ilk önce şunu söyleyim size, bir konu hakkında burda görüş alış-verişinde bulunuyorken ve hemen hemen hepimiz birbirimizin bilgi birikiminden yaralanıyorken lütfen rica ediyorum şu ben daha iyi bilirim ben daha zekiyim, bunu bulamadınmı , şunu görmedinmi tarzı uslubunuzdan vazgeçiniz. Ne güzel şurda akıllı mantıklı bir kaç insan bulmuş birbirini toplumu ilgilendiren konularda çoğu kişinin (gençlerin diyelim özellikle) yap-a-madığını, yani konuşmadığı konuları irdelemeye çalışıyor. Konunun tadını kaçırmayalım. Bu tarzınızdan hoşlananlar varsa onlara konuşunuz ama benim iletilerimin altında bu tarz bir uslup istemiyorum.Heleki aç neti bak uslubu hiç hoş değil. Bu da yeni moda oldu başımıza.

 

Neyse konuya dönersek ;

 

Bu 250 bin gencin bir kısmı koministler tarafından öldürüldü diyorsunuz.Dursun Önkuzu'nun da nasıl öldüğünü biliyorum. Ve bundan mutluluk duyduğumu da düşünmeyin kesinlikle. Her kim olursa olsun , düşüncesi etnik kimliği ne olursa olsun hiç bir ölüm karşısında soğuk kanlı olabileceğimi zannetmiyorum. Ama bu 250 bin kişinin çoğunun da ülkede yaşanan katliamlarda kullanıldığından da bahsetseydiniz keşke.

 

Gün Sazak'ın dönemin Tekel ve Gümrük Bakanlığını yürüttüğü sırada yaptığı kadrolaşmaları, örgütün en büyük finans kaynaklarından biri olduğunu söylememe de gerek yok heralde.

 

250 bin genç beyin + ülkede en büyük kadrolaşmalardan birinin mimarı + finans kaynağı yaratmak için oturduğu bakan koltuğunu kullanması.

 

bunlar bence zaten başlı başına sayfalarca incelenmesi konular.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

11 milletvekilinin hepsine de bakanlık verilince Gün Sazak'tan boşalan Gümrük ve Tekel Bakanlığını Tuncay Mataracı aldı.

 

Tuncay Mataracı'nın yolsuzluklara karıştığı iddası Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi tarafından sert bir dille eleştirildi. Uğur Mumcu'ya göre Abdi İpekçi, kaçakçılık konusunda açıkça MHP'li Gün Sazak'ı desteklemektedir. Oysa siyasal görüşleri Gün Sazak'ınkiyle taban tabana zıttır. Fakat İpekçi Mataracı'nın kaçakçılık konusundaki tutumunu saptamış ve bu yüzden siyasal görüşüne katılmadığı Sazak'ı, desteklemeyi uygun görmüştür.[1]

 

Ayrıca CHP'nin sol kanadından İzmir Milletvekili Süleyman Genç "Ben inceledim, cumhuriyet kurulduktan bu yana gümrüklerdeki soygunu fikri ve felsefesi benimle yüzde yüz ters olan Gün Sazak önlemiştir" diye konuşur.[/b]

 

 

Gün Sazak'ın dönemin Tekel ve Gümrük Bakanlığını yürüttüğü sırada yaptığı kadrolaşmaları, örgütün en büyük finans kaynaklarından biri olduğunu söylememe de gerek yok heralde.

 

250 bin genç beyin + ülkede en büyük kadrolaşmalardan birinin mimarı + finans kaynağı yaratmak için oturduğu bakan koltuğunu kullanması.

 

bunlar bence zaten başlı başına sayfalarca incelenmesi konular.

 

11 milletvekilinin hepsine de bakanlık verilince Gün Sazak'tan boşalan Gümrük ve Tekel Bakanlığını Tuncay Mataracı aldı.

 

Tuncay Mataracı'nın yolsuzluklara karıştığı iddası Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi tarafından sert bir dille eleştirildi. Uğur Mumcu'ya göre Abdi İpekçi, kaçakçılık konusunda açıkça MHP'li Gün Sazak'ı desteklemektedir. Oysa siyasal görüşleri Gün Sazak'ınkiyle taban tabana zıttır. Fakat İpekçi Mataracı'nın kaçakçılık konusundaki tutumunu saptamış ve bu yüzden siyasal görüşüne katılmadığı Sazak'ı, desteklemeyi uygun görmüştür.[1]

 

Ayrıca CHP'nin sol kanadından İzmir Milletvekili Süleyman Genç "Ben inceledim, cumhuriyet kurulduktan bu yana gümrüklerdeki soygunu fikri ve felsefesi benimle yüzde yüz ters olan Gün Sazak önlemiştir" diye konuşur.

 

İşte ben bu yüzden herkesle siyaset tartışmayı sevmiyorum,sonrada Suheda öyle dedi Suheda böyle dedi..

Herkes kendi bildiğini okuduktan sonra neyi tartışacağız..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tabi canım aslında ülkücüler komünisttir :) kişileri sempati duydukları partiler ile yargılamaya kalkarsak adaletin nasıl doğru tecelli etmesini bekleriz?

Mesela chp li ahmet hırsızlık yaptı,anaplı mehmet adam vurdu gibi..

Adam ben Türkiyenin "en büyük teröristiyim" diyor yani kendi başıma bir ideolum sonra çıkıp mesih olduğunu iddia ediyor sen hala bişeyler anlatmaya çalışıyorsun..

Ciddi ciddi sana ayırdığım vakte üzülmeye başladım Davut..

 

Konu ne ? Ülkücüler devlet için mi kurşun atar ?

 

Ülkücü Bozkurtlar grubu üyesi Ağca, kim için kurşun atmış ? KGB için...Hadi o deliydi falan...

 

Peki, onu cezaevinden kaçıran Oral Çelik, Abdullah Çatlı ? Bunlar da mı deliydi ?

 

Demek ki parayı kim verirse ona çalışan taşeron adamlar bunlar. Ağca, yakalanmasaydı Çatlı gibi yaşardı o da.

 

Gökalp'e gelince Atsızla arasında ne fark var?ikiside Türkçülüğün önderi olmadımı bu ülkede?ikiside aynı davaya inanmıyormuydu?

Atsız Gökalp'in davasını sürdürmedimi?

Öncelikler çokta fazla önemli değil sonuçta hepsinin toplamı Turancılık..

 

Konu ne ? Atatürk, Gökalp'in hangi fikrinden etkilenmiş ?

 

Gökalp'in fikri serüveninin en son geldiği nokta ne ? Turancılık...

 

Peki, Atatürk, Gökalp'in hangi dönemindeki hangi fikrinden etkilenmiş ? İlk dönemlerindeki '' Türkiye Türkçülüğü '' nden.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Suheda, benim Gün Sazak’la ilgili yaptığım alıntılamada kaçakçılıkla ilgili herhangi bir cümle varmı. Kaçakçılık yaptı gibi bir ithamda bulunsaydım, böyle bir yorum yazsaydım bu cevap olabilirdi. Ben 250 bin gencin örgütlenmesiyle ilgili bir soru soruyorum ve benim aldığım cevap Gün Sazak’ın kaçakçılık konusunda yaptıkları. Hem şu nokta da ilginç Şimdi bu başlık Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu ile ilgili olsaydı eminim ki neler yazılırdı neler çizilirdi. Ama şimdi Uğur Mumcu ve Abdi İpekçinin adı veriliyor ve Gün Sazak’ı nasıl desteklediklerinden bahsediliyor.

 

Sonra da kadrolaşmadan bahsediyorum ve siz bana yine aynı şeyleri cevap olarak yazıyorsunuz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.