Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Eski ÜLKÜCÜ M.METİN KAPLAN'NIN YENİ KİTAPI ÇOK İLGİNÇ!


İSTİHBARAT

Önerilen İletiler

Abdi ipekçi suikastı ilk defa eski bir ülkücünün kaleminden yazıldı. 10 yılını cezaevinde geçiren M. Metin Kaplan'ın 'Desise: Abdi İpekçi Suikastı' kitabının en dikkat çekici noktası, bugüne kadar adı hiç anılmamış bir ülkücü örgütlenmenin anlatılıyor olması: Antiterör Birliği...

 

 

Metin Kaplan eski bir ülkücü. Kitaplarıyla, 1970'lerdeki Türkiye hallerini romanlaştırıyor. Kitaplarını roman tarzında yazsa da, yaşanan gerçek olaylarla olan paralelliğini görmek son derece kolay. Kaplan, 'Desise: Abdi İpekçi Suikastı' kitabında da, cinayetin perde arkasını yazıyor. Kitabın tümü incelendiğinde, suikastın arkasında hangi istihbarat örgütlerinin bulunduğu, kimlerin başrolde olduğu görülüyor. Ülkücü camiadan birisinin böyle bir kitap yazması ise, bizzat ülkücüler içinde de tartışılıyor. Kimileri Kaplan'ın yaşananları deşifre ederek davasına ihanet ettiğini söylerken, kimileri de artık unutulması gereken olayları yeniden hatırlatmanın bir anlamı olmadığı görüşünde. M. Metin Kaplan'ın romanının baş karakterlerinin isimleri, gerçek hayattaki isimlere benzetilerek yayımlanmış. Örneğin Abdurrahman Çatal'm, Mahmut Ahmet Ağaç'ın kim olduğunu anlamak hiç de zor değil. Kaplan, bunların dışındaki isimleri açıkça yazamadığını, aksi takdirde öldürülmekten korktuğunu belirtiyor. Kitap, bugün artık kısmen aydınlatılmış olaylara değinse de, içindeki ilginç bir detay, üzerinde durulması gereken bir konu. M. Metin Kaplan, bugüne kadar hiç deşifre olmamış ve Çatlı ile 15 arkadaşının kurduğu 'Antiterör Birliği' adını taşıyan örgütten burada bahsediyor. Kitabın bu bölümünün bir kurgu olmadığını, 1978-1980 tarihleri arasında faaliyetlerini sürdüren örgütün, deşifre olması durumunda 12 Eylül'ü hazırlayan kaos ortamının oluşmama ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Ama birileri Antiterör Birliği'nin deşifre olmasına izin vermedi. Mücadele yöntemi olarak terörü seçen Çatlı ve arkadaşlarıyla olan görüş farklılıklarımız nedeniyle, onlar zaten camiadan uzaklaşmışlardı." Kaplan ile kitabındaki detayları konuştuk.

 

• Kitabı yazarken gerçekle kurgu arasındaki sınırı nasıl çizdiniz?

İki kaynaktan yararlandım. Bunlardan ilki İstanbul'daki Atatürk Kütüphanesi. İkinci kaynağım ise kendi şahit olduğum olaylardı. Kitapta anlatılan olaylara karışmış olan insanların birçoğu ile tanışıyorum. Bir kısmıyla aynı cezaevinde yatmmışlığım var. Yaşanan bütün olayları, bir yap boz gibi düşündüm. Parçaları birleşltirdikten sonra ortaya çıkan tabloyu da kibıma aktardım. Romanımın büyük bir bölümü gerçek olaylardan alınmıştır. Sadece roman tarzına sadık kalabilmek adına bazı olayların, insanların kafasında da iyi canlanabilmesi için kurguyu kullandım

 

• Çatlı'yı tanıyor musunuz?

Çok yakın bir ilişkimiz olmamakla birlikte, tanışıklığım vardır. Bu konuda iddialı değilim. Kendisini benden çok daha iyi tanıyan insanlar da var elbette. 1976 senesinde tanıştım onunla.

 

• Görüşleriniz de yakın değildi galiba

 

Evet, kesinlikle. Dünya görüşlerimiz birbirine uymuyordu. Kendisi her ne kadar Ülkücü Gençlik Dernekleri'nde başkan yardımcılığına kadar tırmanmış olsa da mücadele metotlarımız örtüşmüyordu. Kendisi terörü bir metot olarak kabul ederek uyguluyordu. Üstelik bunları kendi değil, başkalarının adına yapıyordu.

 

• Kim o başkaları?

 

Sadece CIA demek mümkün değil. İpekçi suikastında CIA ile bir dirsek teması olsa da, sadece CIA için çalıştığını söylemek çok zor. İç ya da dış istihbarat örgütleriyle ilişkisi vardı. Çatlı, MiT'in elemanıydı. Bir şey yapsın ya da yapmasın maaşını alırdı teşkilattan.

 

• Sizin MİT'le bir ilişkiniz oldu mu?

Hayır. Onlar kimlerden faydalanacaklarını çok iyi bilirler. Genellikle dara düşmüş insanlardan faydalanırlar. Örneğin Çatlı, Hacettepe önünde yaşanan bir olayda polise silahlı mukavemetten tutuklandı. Ondan sonra da Hiram Abbas, 1977'de, onun MiT'te istihdam edilmesini sağladı.

 

 

• Mehmet Ali Ağca'yı tanıdınız mı?

1975'te cezaevine girdim. Onlar bizden sonra gelen ekiptir. Ağca'yla tanışmadım.

 

 

• Ağca'yı nasıl değerlendiriyorsunuz? İddia edildiği gibi piyon muydu?

Onun bir piyon olduğunu düşünmüyorum. Böyle adamlar tam anlamıyla, 'kesin inançlıdır'. Bilgi birikimleri çok fazladır. Ancak tek bir kaynaktan beslendikleri için, sorgulamadan ülkülerine inanıyorlar.

 

 

• Bu kitabı neden yazdınız?

Ben ülkücüyüm. Amacım ülkücü hareketin bir özeleştirisini yapmak veya ülkücü hareketi savunmak değil. Türkiye'de ABD emperyalizminin nelere kadir olduğunu göstermek istedim. ABD'nin etkinliklerini bildiğim kadarıyla deşifre edebilmek için yazdım.

 

 

• Ama anlattıklarınız ülkücü hareketi de deşifre ediyor...

Bu kitabın içinde de bilinmezler var. Herkesin istediği şekilde yorumlayacağı bölümler var. Bunlar nedeniyle ülkücü harekete de saldırılar olabilir. Ama benim amacım bunlar değil elbette.

 

 

• Kitapta, İpekçi suikastından başka eylemleri de anlatıyorsunuz. Bunlar üç üniversite hocasına yapılan silahlı saldırılar. Söz konusu eylemler aydınlatılmış, failleri yakalanmış suikastlar mı?

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Sosyoloji ve Metodoloji Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil, İTÜ Elektrik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bedri Karafakioğlu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Yaşar Doğanay, Antiterör Birliği adı verilen ve Çatlı ile 10-15 arkadaşının kurduğu bir örgüt tarafından öldürüldüler. Bugüne kadar bu örgütün adı hiç geçmedi. Belki bu eylemler nedeniyle birileri yargılandı ve hatta ceza aldı. Ama gerçek suçlular hiçbir zaman bulunamadı. Bu bahsettiğim örgüt hiçbir zaman deşifre olmadı.

 

• Nedir bu Antiterör Birliği?

Bu örgütte kimlerin bulunduğunu, nasıl ortaya çıktığını anlatamam. Ama kitaptaki satır aralarından, insanlar bazı bilgilere ulaşabilirler. Sadece İstanbul'da çalışan Antiterör Birliği'nin bu üç profesörü öldürdüğünü biliyorum. Ama ben açık açık isim vererek anlatamam. Can güvenliğimden endişe duyduğum için bunları anlatamıyorum. Bu örgüt 1978 ile 1980 tarihleri arasında faaliyetini sürdürdü. Bu örgütün elemanlarının tamamı istihbarat örgütleri için çalışıyordu. Üyelerin bir kısmı da ülkücü hareket içinden devşirilmişti.

 

• Nasıl oldu da deşifre edilemedi?

Bunu tam olarak bilemiyorum. O dönemde bu örgüt çözülebilseydi, belki de 12 Eylül'ün önü kesilebilirdi. Her şeyi bunlar yaptı demiyorum elbette. Ama bu örgütün nasıl ortaya çıktığı, hangi ülkelerin istihbaratları tarafından desteklendikleri açıklığa kavuşsaydı, Ankara ya da başka şehirlerdeki benzer oluşumlar da çözülür ve ülke darbeyi hazırlayan şartlardan kurtulabilirdi. Zaten örgüt, 12 Eylül ile birlikte dağıldı.

 

 

• Bu örgütün varlığından sizin nasıl haberiniz oldu?

Bunu anlatamam. Ama anlattıklarımın tamamının doğruluğunu kanıtlayabilirim. Bunların 12 Eylül'ün taşlarını döşediğini söyleyebilirim.

 

 

• Bu yazdıklarınız nedeniyle tehdit ediliyor musunuz?

Gizli ya da açık tehditler alıyorum. Mesela son olarak gelen bir e-mail'de, "Bunları yazan M. Metin Kaplan, uyuyanlar uyandığında ne yapacak" diye soru yordu. Şunu bu camiada herkes bilir 'uyuyanlar' bir istihbarat terimidir. Onler bazı çalışanlarını, dikkat çekmemek için yıllarca hareketsiz tutarlar. O gün geldiğinde de bu uyuyanlar normal yaşamlarını bırakıp, örgütün emirlerini yerine getirmek üzere harekete geçerler. Bu açıklar yanında, dost gibi yanıma gelen birisi bunları neden yazdığımı soruşturuyor.

 

 

• İki sene bu kitapla uğraştığınızı söylüyorsunuz. Size göre Abdi İpekçi neden öldürüldü?

İpekçi'nin tek bir amaçla öldürüldüğünü söylemek çok zor. Bu suikast, sadece Türkiye'ye bir mesaj vermek için yapılmadı. Yani o dönemde Yunanistan'ın NATO'ya tekrar girmesini veto eden Türkiye ve Ecevit'e bir uyarıdır bu. Ama tek neden de bu değildir. Nitekim, artık ABD'nin etkisiyle gerçekleştiği herkes tarafından kabul edilen darbenin hemen sonrasında bu vetonun, 16 Eylül'de kaldırılmış olması da bunun bir göstergesidir. Bu olay 12 Eylül'ün gelişini de kolaylaştırmıştır.

 

* Kitabın anlaşılabilmesi için önce şifresinin çözülmesi gerekiyor. Neden gerçek isimleri kullanmadınız?

Bütün bunlan yazabilmenin başka bir yolunu bulamadım. O yaşananlar başka türlü yazılamazdı. Zaten tamamı hayali isimlerden oluşmuyor. Çoğunlukla gerçek isimlerdir kitaptakiler.

 

• Hangi ismi değiştireceğinize karar verirken neyi kriter olarak aldınız?

Bunu yaparken dikkate aldığım tek konu ailemin ve kendimin can güvenliğidir.

 

• Bütün bunları yazmanızdan dolayı, "Davayı satıyorsun" diyerek kızan oluyor mu?

Çok kızıyorlar. Şunu açıkça söyleyebilirim ki, beni tamamen camiadan soyutladılar. Çok yakın ülkücü arkadaşlarım, son derece açık bir şekilde eleştirdiler beni. Bunlan deşifre etmemem gerektiğini farklı yollarla anlatmaya çalıştılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ne kadar da masum anıları war değilmi bu şahısların ;)

 

ne kadar katil warsa artık hepsinin hemen hemen bir kitabı war hatta içlerinde öyle abartanlar varki

 

bahçelievlerde vahşice öldürülen solcuları tellerle nasıl boğduklarını anlatıyorlar

 

ama bu katillerin özgürlüklerine kavuşmaları için yeniden yasalar düzenleniyor

 

gencecik insanlar çürürken mezarlarında çürürken zindanlarda asılırlarken daha yaşları 18 e basmadan

 

katilleri devlet güvencesinde korunmakta ne diyelim bu şarkıda bir gün tamamlanır ;)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

olaylara tek taraflı bakmayın.bu katillerin arasında ne kadar ülkücüsü varsa o kadar da solcusu vardır. sonuç ortada kardeşi kardeşe vurddurdular savaşla alamadıkları toprakları vatan hainlerinin elleriyle yönettiler. artık birşeyi anlamalıyız geçmişi bir tarafa koyun ve türk gençliği olarak görüşlere saygı duyun ve kardeşçe yaşayın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bedel ödetenler bedel ödemediler suçlarını bir iki sembolik insan üzerine yıkıp ortadan kayboldular

 

kitaplar yazıp kendileri kendi ağızlarıyla itiraf ediyorlar yaptıkları katliamları ben bunun üzerine okuduğum

 

hiç bir kitapta vatan için birşeyler yaptıklarını okuyamadım dogrusu

 

sahip oldukları kimlik ve bunun getirdiği dolaşım rahatlığıyla gene sözüm ona vatanını çok seven bu katiller

 

bu topraklarda yaşayan insanlara uyuçturucu sattılar kaçakçılık yaptılar işadamlarını haraca kesip mallarına

 

mülklerine haksızca el koydular vermeyenleri öldürdüler

 

ve şimdi yargı önünde hesap vermeliler onlarda yargılanmalıdır onlarda yaptıklarının cezasını çekmelidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şeval ve irresistible bu konuyu ben açtım ve sizden daha çok şey bildiğim kesin.

 

Şevval;

 

Bu katil dediğin adamlar sen daha bu dünyada yokken dağlarımızda ASALA'ya karşı fırtına gibi estiler.ASALA'nın ne kadar yeri yurdu var bertaraf ettiler.Bu katil damgası vurduğun adamlar birer vatan sever ve birer kontgerilladır. Ve bu adamları kullanıp bırakan devlettir. Bu insanlar yaşamak için MAFYA oldular. Ve yaşamlarını sürdürüyorlar. Bu adamlar halen devlet adamıdır. Bunu inkar edemeyiz. Fakat bu vatana bir şey olsa ilk koşacak adamlar bunlardır. Bunları göz ardı edemezsin ŞEVVAL. Daha bilmediğin çok şeyler var ve bunlar açıklanamaz ve bu yaptıklarına katillik diyerek geçmek çok senin için kolay olabilir. Fakat senin ANNEN BABAN DEDELERİN yani AİLEN dün evinde rahat uyuduysa bu adamlar sayesindedir ve bugün sende uyuyorsan gene onların sayesindedir. Ben güneydoğuda olduğum dönemde bir çok sınır ötesi operasyona katıldım ve dağlarda TERÖR ÖRGÜTÜNE karşı operasyonlarda bulundum. Ve kafamın üzerinden kurşunlar geçti. Şimdi bence saygılı ol ve bu adamlara minnettar olduğunu unutma.

 

İRRESİSTİBLE ;

 

Şunu bil ben bu zamana kadar çok nadir yorum yaptım. Ve yorum yapmam bir kenara kimseyle polemiğe girmedim.Şimdi sen benim işimi yapmamı engelliyorsun. Ve bu benim olduğu kadar kimsenin hoşuna gitmiyor. Yaptığın saygısızlığı görmezden geliyorum. Akıllı ve uslu bir ülkücü ol. Ve sadece iyi köyü diye yorumunu yap. Konu ekle ve adabınla çık. Benimle polemiğe girmeye çalışma girmeyeceğim. Amacın benim kim olduğumu öğrenmekse sorarsın öğrenirsin. Ama bana sakın polemiğe girme zarfları atma. Sen sıcacık yorganına sarılmış uyurken ; ben operasyondaydım. Sanırım aramızda artık sorun yok. Çözdük.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

what? yada ne? benim ülkücü olduğumuda nerden çıkardın. yorumumdan ne anladın bilmiyorum orda sadece kardeşçe yaşayın diyorum. ayrıca ben yorganıma mışıl mışıl sarılmış uyumuyordum. askerliğimi üst düzey devlet koruması olarak günde 20 saat nöbet tutarak yaptım ayrıca köy olarak pkk ile de savaştık anlayacağın beni tanımadan yorum yapma istersen.

 

polemiğe girmeyede hiç niyetim yok. ben ancak beni anlayacak kişilerle tartışırım. dik kafalılarla değil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şeval ve irresistible bu konuyu ben açtım ve sizden daha çok şey bildiğim kesin.

 

Şevval;

 

Bu katil dediğin adamlar sen daha bu dünyada yokken dağlarımızda ASALA'ya karşı fırtına gibi estiler.ASALA'nın ne kadar yeri yurdu var bertaraf ettiler.Bu katil damgası vurduğun adamlar birer vatan sever ve birer kontgerilladır. Ve bu adamları kullanıp bırakan devlettir. Bu insanlar yaşamak için MAFYA oldular. Ve yaşamlarını sürdürüyorlar. Bu adamlar halen devlet adamıdır. Bunu inkar edemeyiz. Fakat bu vatana bir şey olsa ilk koşacak adamlar bunlardır. Bunları göz ardı edemezsin ŞEVVAL. Daha bilmediğin çok şeyler var ve bunlar açıklanamaz ve bu yaptıklarına katillik diyerek geçmek çok senin için kolay olabilir. Fakat senin ANNEN BABAN DEDELERİN yani AİLEN dün evinde rahat uyuduysa bu adamlar sayesindedir ve bugün sende uyuyorsan gene onların sayesindedir. Ben güneydoğuda olduğum dönemde bir çok sınır ötesi operasyona katıldım ve dağlarda TERÖR ÖRGÜTÜNE karşı operasyonlarda bulundum. Ve kafamın üzerinden kurşunlar geçti. Şimdi bence saygılı ol ve bu adamlara minnettar olduğunu unutma.

 

hangi sistemde olursa olsun her devletin iç güvenliğini süreklileştirmek için güvenlik birimlerine ihtiyacı vardır ama burda sorun bu birimlerin kime çalıştığı kime hizmet ettiği ve nasıl gerçekleştiğidir

 

bakın asalaya karşı devletin angaje ettiği güçleri bizde sizin bildiğiniz kadar olamasada okuduk ve yorumladık kendimizce

 

çatlı ve ekibi asalaya karşı mücadelede kullanılmış ama sonra devletin kendi içindeki isimler tarafından bu görevde başarısız oldukları gerçeği basına deklere edilmiştir (teşkilatın iki silahşörü - reis vb. kitaplarda bu anlamda ciddi bilgiler var bunları ben yazmadım değilmi)

 

yaşamak için mafya oldular tanımıda çok ilginç değilmi bakın bu insanların hepimizden özel kimlikleri vardı ve bu kimliklerin getirdiği her türlü rahata lükse sahip olarak yaşadığı gerçeği yalanmıdır

haklarında onlarca tutuklama kararı varken ülkeye giriş çıkışları hatta aileleriyle beraber gerçekleşmedimi

yapmayınız hangi imkansızlıktan bahsediyorsunuz arandıkları yıllarda yüzlerce şirketin ortaklığını yapmıyorlarmıydı bunlar artık bugün için her yerde yazılır çizilir oldu hangi koşulsuzluk ben bunu anlamıyorum

 

bakın avrupanın birçok ülkesinde bu tip insanlar yargı önüne çıkarıldı yargılamaları yapıldı

 

Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu gibilerininde unutmayın ki bu şansı vardı onlar bu pis ilişkileri araştırdıkları için öldürülmedilermi kendilerine elçiler gönderilmiş sayısız mektuplar yollanmış ama onlar üzerine gitmişlerdir

vatan sevgiside tutarlı olmalıdır onurlu olmalıdır benim vatanseverlik anlayışımla mafya bağdaşmıyor

 

ben hala birgün bu topraklarda sayısız faili meçhulu gerçekleştiren insanları tellerle vahşice boğarak öldüren

çorumu , sivası , maraşı , gaziyi gerçekleştiren , bu güçlerin yargılanmalarını ve yaptıklarının cezasını çekmelerini diliyorum

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

abdi ipekci ile uğur mumcuyu aynı katagoride değerlendirmeyin farklı insanlar...

mafya dediğiniz insanların mafya vari birfaliyetinianlatırmısınız

bu insanlarla ilgili taraflı yazılmış olmasına rağman asala operasyonlarını isterseniz reis kitabından birkezdaha okuyun bu insanları başarısız ilan eden adamlara birbakın onların başarısı nedir.

birde devletine hertürlü hizmeti edipde bukadar ağır bedel ödeyen kimler bir bakın.

metin kaplan geçmişinde 11yıl işlemediği suçdan hapisyatmış sesini çıkarmamış biri peki çatlıyı terörist ilan etmekte nereden çıktı ogünün şartlarını yaşayan insanın böyle biryargıya varması...ancak okuşağın idealizme olan inancını yitirmesi bu sonuçları çıkarmasına sebeptir.

sonra verilen mücadele allahrızası için verildi imtahandünyasında herkez farklı sıkıntılar çekti mükafat kise onu vadetmediki...yoksayılmak önemlimi ülkücü hareketin mensubu olmasaydı (anne babası allah rahmet eylesin) ölmeyecekmiydi. şenol kablan ülkücü hareket olmasaydı ne olacaktı ....metin kablanın hatırlaması gereken okadar çok isimvarki onlar nedemeli..hüseyin kurumahmutoğlu, ismail yüksel daha binlerce şehadet şerbetini içtiklerinde kaçyaşındalardı

1980darbesini yapanlarabak devlet oteritesini çok önceden koyması gerekirken evren ve ekibi beklendi 1978 yılına kadar kan dökülmüyormuydu ülkücüler hangi ünüversiteye gidebiliyordu

çatlı ve ekibinin ihtilal sürecini hızlandırmasıda nereden çıkıyor ne yaapcaklardı bir savaş başlatılmış alakasız birşekilde ülkücüler hadef seçilmiş yaptıkları eylemleri sadislik olsundiyemi yaptılar kırcı bahceli evler olayını anlatırken gururlanarakmı anlatıyor savaş zamanı seni yoketmek üzere hazırlıkyapanlara operasyon yaparsın sonucun neolacağını kestiremessin.bu insanlar bu eylemleri yaptıdiyemi 2080bilinen ülkücü şehitvar yoksa okadar şehit olduğu içinmi özyurdunda garip olduğun içinmi ülkücülerin eylemlerivar

metin kaplan şüpesiz bukonuları bizden daha iyi bilir odönemin insanların bu günleri şöyle veya böyle olmuşsa yaşanmak durumunda kalınan zor şartlardan dolayıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.