Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

FELSEFE Mİ? DİN Mİ? AKP NEREYE KOŞUYOR


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

MEB?in hazırlattığı ?Felsefe Dersi Öğretim Programı klavuzu? 22-09-2008

 

Filozofsuz ve akımsız felsefe

Felsefecilerin özgürlük, iyi-kötü, huzur, bilgi, varlık gibi kavramlarını iyi tanımlamadığı ve günlük kavramlarla karıştırıldığını savunan programda, birçok önemli felsefi akımın ve felsefecinin adı dahi geçmiyor. ?Giriş? bölümünde Sokrates ve Descartes?ten birer alıntı yapılmasından sonra yer verilen ilk anekdot, Şeyh Edebali?nin Osman Bey?e nasihati.

 

 

?Tanrı var ki...?

?Bilgiden Bilime? başlığı altında bir bölüme yer verilen programda, din ve felsefenin ?insana kazandırdıkları? bir tabloyla karşılaştırılıyor. Karşılaştırmaya göre din insana ?huzur, manevi doygunluk, tanrı sevgisi, mutluluk, güven? kazandırırken, felsefe kişilere yalnızca ?olaylara çok yönlü bakabilme, farklı düşünceleri fark etme, düşünürken analiz ve sentez yapabilme...? gibi yetiler kazandırıyor.

Adeta dinin felsefeye ve bilime üstünlüğünün ispatlanmaya çalışıldığı programda, öğrencilere ?Tanrı var ki...? başlıklı bir de tartışma yaptırılması öngörülüyor. Bu tartışmayı öğretmenin öğrencilere bir kitap göstererek, ?Yazar olmadan bu kitabın var olması mümkün mü? sorusuyla başlatması ve ?Bu olağanüstü makinenin gerisinde, akıllı, bilgili, planlı bir varlık olmalıdır. O, ancak tanrı olabilir. O halde tanrı vardır, tanrı var ki biz varız, hayat var, ölüm var? alıntısıyla bitirmesi isteniyor.

 

 

Programın ?Varlık Felsefesi? bölümünde ?Öğrenciler evrende fark ettikleri düzene ilişkin örnekler verirler? deniliyor. Yine aynı bölümde, ?Varoluşun Amacı? başlıklı tartışma için öğretmenlere şunları yapmaları söyleniyor: ?Akciğer solunum için, mide sindirim için, ?İnsan ne için? gibi sorularla öğrenciler düşündürülür. ...Her varlığın meydana gelişinde bir amacın olduğu öğrencilere buldurulur!?

 

NASIL BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ,NEREYE GİDİYORUZ...

Gönderi tarihi:
MEB?in hazırlattığı ?Felsefe Dersi Öğretim Programı klavuzu? 22-09-2008

 

Filozofsuz ve akımsız felsefe

Felsefecilerin özgürlük, iyi-kötü, huzur, bilgi, varlık gibi kavramlarını iyi tanımlamadığı ve günlük kavramlarla karıştırıldığını savunan programda, birçok önemli felsefi akımın ve felsefecinin adı dahi geçmiyor. ?Giriş? bölümünde Sokrates ve Descartes?ten birer alıntı yapılmasından sonra yer verilen ilk anekdot, Şeyh Edebali?nin Osman Bey?e nasihati.

 

 

?Tanrı var ki...?

?Bilgiden Bilime? başlığı altında bir bölüme yer verilen programda, din ve felsefenin ?insana kazandırdıkları? bir tabloyla karşılaştırılıyor. Karşılaştırmaya göre din insana ?huzur, manevi doygunluk, tanrı sevgisi, mutluluk, güven? kazandırırken, felsefe kişilere yalnızca ?olaylara çok yönlü bakabilme, farklı düşünceleri fark etme, düşünürken analiz ve sentez yapabilme...? gibi yetiler kazandırıyor.

Adeta dinin felsefeye ve bilime üstünlüğünün ispatlanmaya çalışıldığı programda, öğrencilere ?Tanrı var ki...? başlıklı bir de tartışma yaptırılması öngörülüyor. Bu tartışmayı öğretmenin öğrencilere bir kitap göstererek, ?Yazar olmadan bu kitabın var olması mümkün mü? sorusuyla başlatması ve ?Bu olağanüstü makinenin gerisinde, akıllı, bilgili, planlı bir varlık olmalıdır. O, ancak tanrı olabilir. O halde tanrı vardır, tanrı var ki biz varız, hayat var, ölüm var? alıntısıyla bitirmesi isteniyor.

 

 

Programın ?Varlık Felsefesi? bölümünde ?Öğrenciler evrende fark ettikleri düzene ilişkin örnekler verirler? deniliyor. Yine aynı bölümde, ?Varoluşun Amacı? başlıklı tartışma için öğretmenlere şunları yapmaları söyleniyor: ?Akciğer solunum için, mide sindirim için, ?İnsan ne için? gibi sorularla öğrenciler düşündürülür. ...Her varlığın meydana gelişinde bir amacın olduğu öğrencilere buldurulur!?

 

NASIL BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ,NEREYE GİDİYORUZ...

Gıttıgımız yermı?gıttıgımız yer Amerıkanın emrıyle Ilımlı Islam Cumhurıyetıne dogru yelken actık rüzgarda yelkenlerı sısırdı artık hedefe az kaldı tüm kalalar zaptedıldı,görmüyormusunuz artık Türkıyede serıat yasaları uygulamada.ınsanlar ıckı satıyor dıye ayaktan gecırılıyor.AKP ye karsı olanlar Ergenekoncu dıye damgalanıyor,basın susturulmaya calısılıyor ıste sıze felsefı bır calısma konusu.

 

sayglarla

Gönderi tarihi:
MEB?in hazırlattığı ?Felsefe Dersi Öğretim Programı klavuzu? 22-09-2008

 

Filozofsuz ve akımsız felsefe

Felsefecilerin özgürlük, iyi-kötü, huzur, bilgi, varlık gibi kavramlarını iyi tanımlamadığı ve günlük kavramlarla karıştırıldığını savunan programda, birçok önemli felsefi akımın ve felsefecinin adı dahi geçmiyor. ?Giriş? bölümünde Sokrates ve Descartes?ten birer alıntı yapılmasından sonra yer verilen ilk anekdot, Şeyh Edebali?nin Osman Bey?e nasihati.

 

 

?Tanrı var ki...?

?Bilgiden Bilime? başlığı altında bir bölüme yer verilen programda, din ve felsefenin ?insana kazandırdıkları? bir tabloyla karşılaştırılıyor. Karşılaştırmaya göre din insana ?huzur, manevi doygunluk, tanrı sevgisi, mutluluk, güven? kazandırırken, felsefe kişilere yalnızca ?olaylara çok yönlü bakabilme, farklı düşünceleri fark etme, düşünürken analiz ve sentez yapabilme...? gibi yetiler kazandırıyor.

Adeta dinin felsefeye ve bilime üstünlüğünün ispatlanmaya çalışıldığı programda, öğrencilere ?Tanrı var ki...? başlıklı bir de tartışma yaptırılması öngörülüyor. Bu tartışmayı öğretmenin öğrencilere bir kitap göstererek, ?Yazar olmadan bu kitabın var olması mümkün mü? sorusuyla başlatması ve ?Bu olağanüstü makinenin gerisinde, akıllı, bilgili, planlı bir varlık olmalıdır. O, ancak tanrı olabilir. O halde tanrı vardır, tanrı var ki biz varız, hayat var, ölüm var? alıntısıyla bitirmesi isteniyor.

 

 

Programın ?Varlık Felsefesi? bölümünde ?Öğrenciler evrende fark ettikleri düzene ilişkin örnekler verirler? deniliyor. Yine aynı bölümde, ?Varoluşun Amacı? başlıklı tartışma için öğretmenlere şunları yapmaları söyleniyor: ?Akciğer solunum için, mide sindirim için, ?İnsan ne için? gibi sorularla öğrenciler düşündürülür. ...Her varlığın meydana gelişinde bir amacın olduğu öğrencilere buldurulur!?

 

NASIL BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ,NEREYE GİDİYORUZ...

 

 

Gittiğimiz yer, 14 masum yavrunun, tüm istismarlara karşı, "şampanya içerken ölmediya" söylemleri arasında BOŞU BOŞUNA ölmesine gidiyoruz...

 

Tıpkı, hızlandırılmış(!) tren vakaasında olduğu gibi... Tıpkı kene için pantolon ve paça icadımız gibi...

 

Nereyemi gidiyoruz! Elalem fezayla uğraşırken, biz BEZ TÜCCARLARINA hizmete gidiyoruz...

Gönderi tarihi:

AKP ile ve ondan önce iktidar olan partilerin yanlisliklariyla geri caga dogru gidiyoruz. Imamhatip acmakta yarisanlar ve onlara her türlü yüksek okul imkanini saglayanlar düsünsün. 12 Eylül "Atatürkcü TSK" düsünsün, cünki Atatürkcü Evren "yeni nesli dindar yetistirip devletine ve milletine bagli gencler yetistirecegiz" diyenler dürsünsün. Ortak suclular!!!!! Unutmayalim ülkenin bu halinden sadece AKP degil tümü suclu. Kimse burada birilerini temiz göstermeye calismasin. Her gelen gideni arattirdi ülkemizde. Bazilarida halaa AKP ye karsi gelme sevdasiyla ERGENEKON cetesini savunmaya kalkiyor.

Gönderi tarihi:

Yılmaz ÖZDİL

 

Düzeltme ve özür...

 

 

2007...

 

Isparta'da bir öğretmen, öğrencilerine "Atatürk portreli" tişörtler giydirip, Cumhuriyet mitingine götürdüğü için suçlu bulundu, maaşı kesildi.

 

 

2008...

 

İzmir Atatürk Lisesi'ne yapılan baskında, 3 Atatürk büstü, 2 Gençliğe Hitabe, 8 Nutuk ele geçirildi. Öğrencilerin beynini yıkamaya çalışan 9 "Atatürkçü yobaz" öğretmen derhal açığa alındı.

 

2009...

 

Kadıköy Anadolu Lisesi'nde gizli gizli "Atatürk'ü anma töreni" yapıldığı duyumları alan Milli Eğitim Müfettişleri, operasyon düzenledi. 200 öğrenci ve 11 öğretmen, İstiklal Marşı söylerken suçüstü yakalandı. Pencereden kaçmayı başaran "elebaşı" fizik öğretmeni aranıyor.

 

2010...

 

Milli Eğitim Şûrası'na yakasında Atatürk rozetiyle katılıp, "Burası şeyhler, dervişler, müritler memleketi olamaz" diye slogan atan 3 "meczup" öğretmen, dövülerek salondan atıldı.

 

2011...

 

Galatasaray Lisesi'nin yatakhanesinde yapılan aramada, yastıkların arasına gizlenmiş halde, 71 Türk bayrağı, 28 Atatürk posteri bulundu. Yatakhane mühürlenip, ilaçlandı... Vefa ve Haydarpaşa liselerinde, iPod'larına "10'uncu Yıl Marşı" yükleten 129 öğrenci, ibret-i alem için falakaya yatırıldı. Bahariye İlköğretim Okulu'nda "Andımız"ı okuduğu saptanan 7 ila 11 yaş arasındaki 90 öğrenci ise psikolojik tedavi altına alındı.

 

2012...

 

Gece saat 04.00 sularında ellerinde çiçeklerle duvardan atlayarak Anıtkabir'e girmeye çalışan 3 öğretmen ve 14 öğrenci, belediye zabıtaları tarafından coplandı. Zabıtaları protesto için toplanan Gazi Üniversitesi öğrencileri, tazyikli su ve göz yaşartıcı bombayla dağıtıldı.

 

2013...

 

"Şerefli gazeteci Ali Kemal'e iade-i itibar gecesi"nde olay çıktı. Hasan Tahsin posteri açan Dokuz Eylül ve Ege Üniversitesi'nin "gerici" doçentleri, linç edildi.

 

2014...

 

Kemalistler, Makedonya'dan TV yayınına başladı. Programlara katılan 8'i rektör 17 profesör, meslekten tart edildi. Makedonya'ya nota verildi. Milli Eğitim Bakanlığı, Makedonya'nın Ankara Büyükelçiliği'ne siyah çelenk bıraktı.

 

2015...

 

Florya sahilinde "Atatürk yuvası" ortaya çıkarıldı. İzinsiz kamp kuran ve çadırlarında "Atatürk ilkeleri" eğitimi vermeye çalışan 5 öğretmen ve 78 öğrenci, "kıyı kanununa muhalefet" ve "fuhuş"tan savcılığa çıkarıldı. Çadırlar yıkıldı.

 

2016...

 

Dolmabahçe'de İngiliz firkateyninde kutlanan "19 Mayıs Vahdettin Efendimize Saygı ve Gençlik Bayramı" törenlerine gölge düştü... Samsun'da korsan gösteri yapmaya kalkışan 19 Mayıs, 18 Mart, Karaelmas ve Karadeniz Teknik öğrencilerine ateş açıldı.

 

2017...

 

Avrupa Birliği, Atatürkçü Düşünce Derneği'ni terör örgütleri listesine aldı. ODTÜ ve İTÜ'de derneğe bağış toplayan 38 örgüt mensubu genç, tutuklandı. Gençlerin ana-babalarının da, 10 yıl önce Tandoğan mitingine katıldıkları, hatta 12'sinin Çağlayan mitingine de gittiği tespit edildi.

 

2018...

 

ABD, Fransa'dan Malta'ya geçmeye çalışan Erdoğan Teziç'i paketledi... Yıkıcı faaliyetlerde bulunan eski YÖK Başkanı, Paris'teki Bosna Büyükelçiliği'ne sığınmıştı. Bosna'ya nota verildi. Boliç dövüldü.

 

2019...

 

Birleşmiş Milletler, Atatürkçülerin "mülteci" kapsamına alınamayacağını açıkladı. Bu arada Türkiye, Almanya'da tutuklu bulunan eski Başsavcı Vural Savaş'ın yargılanmak üzere iadesini istedi.

 

2020...

 

Atatürkçüler, Toroslar'da kıskaca alındı. Stratejik ortağımız ABD, Atatürkçülerin imhası için, insansız uçaklarla anında istihbarat vereceğini açıkladı.

 

*

 

Geçen sene yazmıştım bunu.

 

Düzeltir, özür dilerim...

 

2020'ye kalmaz çünkü.

Gönderi tarihi:

toplumlar nereye gitmek isterlerse oraya giderler.günümüzün iletişim imkanlarıyla bilgiye ulaşmak çok kolaylaştı.hurafelerden arınmış gerçek bilgiye,hakikate ulaşmak hiçte zor değil.gittiğimiz yer çok belli.kafasını gerçeküstü kavramlardan kaldırmayan,bundan medet uman bir toplum.hiç bir ikaz,hiç bir çaba bu yönelimi değiştiremiyor.toplum gittikçe birbirinden uzaklaşan 2 kutup haline dönüşüyor.çağdaş değerleri,bilimi,modern bir sosyal hayatı yaşayan azınlık.gittikçe muhafazakarlaşan,dünyadan kopuk ,üretim yapmayan bir çoğunluk.artık geçmiş olsunmu ,yoksa hayırlı olsunmu demek lazım bilemiyorum.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.