Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Hz. Hatice: Mesajın ve Risaletin İlk Tanığı


Misafir Evren.

Önerilen İletiler

sn docent, bırılerıne ozenmıs olanlar ve ozendıklerını taklıd edıp begenılmeye calısanlar, begendırılmeye calısılan kısı tarafındanda fark edılır.

 

ancak bu farkedılme o kısıye ekserıyetle ımtıyaz saglamadıgı gıbı uzucude olsa ''medya maymun''u konumuna ıter.

 

bu gıbı sosyal olusumlarda ıse o konumun hıcbır degerı yoktur.

 

benım merak ettıgım asıl konu ıse; gercek anlamda docent ısenız docentlık tezınızı hazırlarken sordugunuz soruların yukardakıler gıbı olup olmadıgıdır.

 

Sayın doçent bir soru soruyor, ama soru ile ilgilenen yok, sadece polemik, konu dağıtmaca.

 

Sayın doçent de biliyor zaten cevap alamayacağını.

 

sadece konu dağıtıcı yazım söylem

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 91
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

İslâm tarihi, Hz. Muhammed (s)'in Yüce Allah tarafından elçi olarak seçilmesi ve vahiy almasıyla başlar. Tarihe ve topluma, iletilen bir bildirimle gerçekleşen bu müdahale ve mücadelede, 40 yaşındaki elçinin yanı başında onurlu ve vakarlı bir kadın yer almıştır.

 

Hz. Muhammed'in Hira yolundaki azığını o hazırlamış, evdeki dinginlik ve güzelliği o besleyip büyütmüş, onun titreyen ellerini ilk önce o tutmuş, onun üstünü o örtmüş, onu uyandırıp donatarak davete o yollamış, onun yediği tekme tokatları ve küfürleri o savuşturmuş, onun yaralarını ağlayarak ilk önce o sarmış, onunla birlikte Kâbe'ye ilk kez o yürümüş, onun mesajını kadınlara ve karşılaştıklarına ilk kez o ulaştırmış, onun gözyaşlarına o eşlik etmiş, onun dualarına ilk kez ellerini o kaldırmış, onun çağrısına yönelen köleleri, mahrum ve müstezafları ilk kez o doyurmuş, Mekke'nin en zengin kadınıyken bütün varlığını harcayarak onunla birlikte karnına taşları ilk kez o bağlamış, bir yetim olarak başkalarının evinde büyüyen bir adamın içindeki yaraları ilk kez o görüp dinlemiş, tevhid mektebinde tertemiz bir çocuk olarak büyüyen Ali'ye ilk kez o kol kanat germiş, zorba müşriklere onurlu ve başı dik bir şekilde haykıran ilk kadın o olmuş, dahası âlemlere rahmet olarak gönderilen peygamberin ilk yâranı, yoldaşı ve bağlısı o olmuştur.

 

İkinci bir Hira'dır Hz. Hatice. Mektebin hazırlayıcısı, kurucusu ve aynı zamanda ilk hanım öğretmenidir.

 

Bir peygamber eşi olmasının yanında, bir kadın ve Müslüman olarak da değerli ve örnekliği sürdürülebilir vasıflara sahiptir. İyi yetişmiş, akıllı, dünyayı tarazlayan bakışlara sahip, kendi hayatını biçimlendirip anlamlandırabilen biridir. Kararlı, onurlu ve kurucu bir özne olmayı; hak edilmiş bir bilinç ve sezgiyle gerçekleştirebilen ideal bir kadın, örnek bir kişiliktir.

 

Kirli ve yozlaşmış Mekke ortamında kendisi olmayı başarmıştır. Ticaretle uğraşmış, kimseye yük olmamıştır. Dikkatli, donanımlı ve özgüven sahibidir. Kendisiyle evlenmek için can atan onca kibirli adamı reddetmesinin yanı sıra, izleyip güvendiği ve zamanla hayranlık ve sevgi duyduğu bir insana, itirazlara rağmen evlenme teklifini o götürmüştür. Ki tarih; o yetim, yoksul ve mahzun adamın çölün ortasındaki küçük bir evde büyüyüp çoğalan çığlık ve çağrısında, ona eşlik eden o güzel ve temiz simayı hâlâ örnek göstermekte ve adını saygıyla anmaktadır.

Şizofreniden/saradan muzdarip bir kocası, bir çocuğu, bir kardeşi olan, herhangi vefakar bir kadının yapacağı sıradan şeyleri ulvi hikayyeler gibi dinleyip, daha ne kadar kendinizden geçeceksiniz?

 

*

 

Hz. Muhammed'in Hira yolundaki azığını o hazırlamış: Evinde durmayan, evine çocuklarına bakmayıp, dağlara kaçıp kapanan bir kocası var, naapsın kadıncağız, ****** veliyse de bakayım demiş.

 

evdeki dinginlik ve güzelliği o besleyip büyütmüş: Kocası dağlarda mağaralarda halüsinasyon görmekle meşgulken, naapsın, tek başına çocuklarına bakmış, onların rızkıyla uğraşmış.

 

onun titreyen ellerini ilk önce o tutmuş, onun üstünü o örtmüş, onu uyandırıp donatarak davete o yollamış: Kim bir yakını sara krizine girince onu atar, kovar veya bağırır ki? Elleri titrese tutarız, üşümesin diye üstünü örteriz. "****" falan deriz. ne diyecekti kadın. Az kendine gelince de, biraz el içine çık, insan gör, dağlarda yaşaya yaşaya halüsinasyon görmeye başladın, biraz sosyalleş demiş.

 

*******

 

onun çağrısına yönelen köleleri, mahrum ve müstezafları ilk kez o doyurmuş, Mekke'nin en zengin kadınıyken bütün varlığını harcayarak onunla birlikte karnına taşları ilk kez o bağlamış: Eee naapsın, çevredekilerin ****** kocasını adam yerine koyan ve birazcık olsun sosyalleştiren insanlara iyi davranmış. Hatta, onlarla olunca ben rahat olurum, çorla çocukla ilgilenebilirim diye teşvik de etmiştir daha çok arkadaş edinmesini.

 

bir yetim olarak başkalarının evinde büyüyen bir adamın içindeki yaraları ilk kez o görüp dinlemiş: Dinlemiştir. Hastalara herkes iyi davranır. Keşke Hz. Hatice yazsa idi yazdıklarını. Muhammed'in sevgisiz bir çocukluk geçirmesinin içindeki intikam ve kin duygusunu nasıl beslediğini, içindeki sevgi açlığının ne zaman başladığını ve hangi boyutlarda olduğunu daha iyi görürdük. (Bakınız imzam)

 

tevhid mektebinde tertemiz bir çocuk olarak büyüyen Ali'ye ilk kez o kol kanat germiş: Naapsın, Muhammed'e arkaşlık eden çocuğu da kovsun ve sabahtan akşama hep Muhammed'le mi uğraşsın.

 

Bir peygamber eşi olmasının yanında, bir kadın ve Müslüman olarak da değerli ve örnekliği sürdürülebilir vasıflara sahiptir. İyi yetişmiş, akıllı, dünyayı tarazlayan bakışlara sahip, kendi hayatını biçimlendirip anlamlandırabilen biridir. Kararlı, onurlu ve kurucu bir özne olmayı; hak edilmiş bir bilinç ve sezgiyle gerçekleştirebilen ideal bir kadın, örnek bir kişiliktir.

 

Cahiliye devri diye, İslam öncesi toplumu yerin dibine sok, Hz. Hatice hangi iklimde, hangi dini ve kültürel ortamda yetişmiş acaba diye bir kez inceleme gereği duyma, neden İslam dünyası 1400 senedir bir Hatice çıkaramadı diye yargılama, İslam öncesi topluma çamur atmayı sürdür, masalları dinle dur.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

merhaba ali kardeşim

 

merhaba kafedengi kardeşim(sizden özür diliyorum künyenizi kafadengi olarak yazdımğım için fark edemedim af edin)

 

sevgili ali ve sevgili kafedendi muhteremler

 

şunu açıkça belirteyimki gerçekte doçent değilim sadece künyem doçent

 

açık öğretimde okumaktayım daha okulum bitmedi

 

sorduğum sorular ise gayet açık ve net sorulardır

 

köşe kapmaca içermeyen anlaşılması gayet açık sorulardır

 

inançlı bireyler resimleri tek tek ele alırlar

 

ve bu tek resimler üzerinden yorum ve fikir icraa ederler

 

bu elmelılıdada bursevidede ibrahim hakkıdada beydavidede böyle olmuştur

 

kuranı ele alan alim sıfatlı tüm bireyler bu resmi asla tümleşik olarak bütünlüğünü ele alan açıklamlar yapmamışlardır.

 

sadece ayetsel noktalarda açılama yapılmıştır

 

tefsirlerde suresel noktada açklama olmayıp salt ayet ele alınmştır

 

bu sebeble islam ümmeti her daim siyak ve sibaka bakjmmadan sadece ayet resimciği ile hüküm vermişlerdir

 

biz ise kuranı eski bir müslüman olarak tümleşik noktada yani resimleri tek tek yan yana dizip tümlemesine bakarak bu kuran ilahi değil muhammedin yazdığı arabi şeriatini siyasetini örfünü anlatan bir insansıl anayasadır demekteyiz.

 

doğal olarak anayasa yazılırken insanların itiraz etmemeleri için temel kaideler oluşturulmuştur.

 

mesela türk cumhuriyeti anayasasında olan laiklik değiştirilemez değiştirilmesi teklif dahi edilemez gibi yasalar gibi

 

işte enfal bu arab anayasasının sadece bir noktasına temas etmektedir

 

ilk ayette GANİMET salt al-ilah ile muhammedin kontrolu altındadır derken 41 ayette GANİMET'in 5/1 kesin olarak al-ilah ve muhamedin denerek tüm tepkiler bertaraf edilmiştir

 

keaza enfal 1 deki ayetin devamında itiraz hakkı dahi tanınmamıştır

 

resin tümüne baktığınızda karşınıza şu çıkar

 

muhammed iyi bir siyasetçidir

 

ve yasaları kendi hayatına uygun hazırlamıştır

 

gerektiğinde öldürmek pahasına

 

saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

 

onun mesajını kadınlara ve karşılaştıklarına ilk kez o ulaştırmış, onun gözyaşlarına o eşlik etmiş, onun dualarına ilk kez ellerini o kaldırmış: Her kadın gibi kocasının anormalliklerini çevresine anlatmış. Abuk sabuk şeyler yaptığında, kendini iyi hissetsin ditye o da katılmış. Şizofren birisi "bak ben çevremde uçan daireler görüyorum" dese, annesi, yakını vs ne der? "Saçmalama ne uçan dairesi" mi der, yoksa ızdırabını içine atıp "evet yavrum, biz de görüyoruz, evet uçan daireler geziyor" diye rol mü yapar?

 

 

Saygılar.

 

sızın yaptıgınız gıbı yapıp soyledılklerınızı ınceleyelım cumle cumle.

 

ıddıa: Her kadın gibi kocasının anormalliklerini çevresine anlatmış:

 

cevap: burada kullanılan ''her kadın gıbı'' ıfadesıne dıkkat etmemız lazım. bu gıbı sozler ıddıa sahıbının sozlerını once kendıne kanıtlama ıstegının dısa vurumudur. oysa boyle bı seyı ıddıa eden bırı kendı yakınındakı hanımlardan yanı tanıdıklarından bırı kocasına aıt anormallıklerı ese dosta anlatsa ve ''bu her kadının yaptıgı bıseydır'' dıyerek kendını savunsa emın olun buna ılk ıtıraz edeceklerden bırı bu ıddıanın sahıbı olur.

 

kaldıkı hz. hatıce valıdemız ıle peygamberımız efendımız a.s evlendıklerınde bırı 25 dıgerı 40 yasında ve 40 yasında olan hz. hatıce. buyuk olan. hayat tecrubesı cok olan. daha oncesınde de ıkı evlılık gecırmıs olan hz. hatıce valıdemız 40 yasında ımıs. 13-15-20 falan dııl tam 40. bu sıze bısey ıfade edıyormu. 40yasında evlenıp 55 yasına geldıgınde kocası dedıgınız kısı yanı efendımız 40 yasında. 15 sene aynı yastıga bas koymuslar. hıcmı tanımamıs peygamberımız efendımızı. evlenmeden oncekı tıcaret kervanlarının basında gonderdıgı zamanlarda hakkında bılgı toplamak ıcın kolesını gorevlendırmıs mesela. bu kadar tahkıkat yapılmıs. kaldıkı bır metropolden soz etmıyoruz. mekkeden herkesın bırbırını tanıdıgı bıyerden bahs edıyoruz. bakın sız bıle 1400 yıl sonra bu kadar kesın tahlıller yaparken ( ustelık sızın kanaatlerınızı curutecek bınlerce ıfade bulundugu halde ), o her daım yanında olan kısıyı bılememısmı.

 

 

ıddıa: Abuk sabuk şeyler yaptığında, kendini iyi hissetsin diye o da katılmış.

 

cevap: hz. hatıce valıdemızın hıra magarasına cıktıgına daır bır rıvayet yok mesela. bende senın gıbı vahıh alıyorumda demıyor. mıraca cıktıgınıda ıddıa etmıyor. mucızede gostermıyor.

 

hz hatıce valıdemızın efendımız yapıyor dıye yaptıkları yokmudur denırse elbet vardır kı o da gundelık ısler yama yamamak, ev ıslerı yapmak, cocuklarına bakmak.

 

 

ıddıa:Şizofren birisi "bak ben çevremde uçan daireler görüyorum" dese, annesi, yakını vs ne der? "Saçmalama ne uçan dairesi" mi der, yoksa ızdırabını içine atıp "evet yavrum, biz de görüyoruz, evet uçan daireler geziyor" diye rol mü yapar.

 

cevap:sızofren bırının bu tıp sozlerıne yakınları ıfade ettıgınız gıbı yaklasabılır. ''nasıl olurda sız benım gorduklerımı gormezsınız'' deyıp kendını dahada yanlız ve otelenmıs gıbı hıssetmemesı ıcın. buraya kadarı tamam ama noksan. tedavı nıye yok. doktora nıye gotrumemıs. doktormu yokmus. ıyılesmesı ıcın nıye bısey yapmamıs. yoksa ıyılesmesınımı ıstememıs. bunlardan hangısı sn braın.

 

 

ıddıa:Cahiliye devri diye, İslam öncesi toplumu yerin dibine sok, Hz. Hatice hangi iklimde, hangi dini ve kültürel ortamda yetişmiş acaba diye bir kez inceleme gereği duyma, neden İslam dünyası 1400 senedir bir Hatice çıkaramadı diye yargılama, İslam öncesi toluma çamur atmayı sürdür, masalları dinle dur.

 

cevap:bı tane yetermı sn braın. hz. rabıatul adevıyye.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Elmalılı tefsirde Arapça'dan açıklamaktadır 1.ayet'te ne yazdığını; ben size diyorum ki çok bilgili olduğunuzu iddia ederek ve kesinlik ifadeleri kullanarak konuşan siz neden Arapça'dan açıklayamıyorsunuz???

 

Şöyle ki: Ganimet konusunda hükmün sahibi belirtilmiştir daha sonra da oran açıkça belirtilmiştir ve paylaşımın buna göre yapıldığı bilinmektedir...

 

Orada sorulan ganimetlerin dağıtım oranı değil nasıl dağıtılacağıdır ve doğal olarak oran da diğer ayette belirtilmiştir...

 

Yani siz mealden yola çıkarak laf oyunu yapıyorsunuz aslında çünkü cümlenin devamından anlam açıkça ortaya çıktığı gibi yine aynı sure içerisinde hüküm de mevcuttur...

 

Cevapsız kalan soru dediğinizi biraz okuyup araştırıp öğrenebilirsiniz; burası ilahiyat fakültesi değil biz de işin uzmanları değiliz...

 

Şimdi siz sayın Elmalılı'dan sayın Bilmen'den daha bilgiliyseniz buyrunuz; ama genelde bilinene aksi bir laf edip "cevaplanamıyor" demek doğru sonuca götürmez...

 

Sözümüz ortada; kimse köşe kapmaca oynamıyor; çeviriden söz oyunu olmaz çok bildiğini iddia eden gelip Arapça açıklar...

 

Ben konu bütün ya da parça ele alınmış mı dedim; sayın Elmalılı da sayın Bilmen de tefsirde anlatmış hatta sayın Elmalılı Arapça'dan yola çıkarak anlatmış dedim...

 

Ne deniyormuş: Ganimet hükümleri kime ait olacak??? Ve işte cevabı da geliyormuş; sonra devam eden ayetlerden birinde de açıkça oran veriliyormuş...

 

Bundan sonra bilgisi olmayan konu hakkında konuşmaya devam edecekse eğer insanlar, ben o işte yokum; bilmediğini bilmeye çalışanlardanım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şizofreniden/saradan muzdarip bir kocası, bir çocuğu, bir kardeşi olan, herhangi vefakar bir kadının yapacağı sıradan şeyleri ulvi hikayyeler gibi dinleyip, daha ne kadar kendinizden geçeceksiniz?

 

Cahiliye devri diye, İslam öncesi toplumu yerin dibine sok, Hz. Hatice hangi iklimde, hangi dini ve kültürel ortamda yetişmiş acaba diye bir kez inceleme gereği duyma, neden İslam dünyası 1400 senedir bir Hatice çıkaramadı diye yargılama, İslam öncesi topluma çamur atmayı sürdür, masalları dinle dur.

 

Saygılar.

 

yorum sızın

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

merhaba ali kardeşim

 

merhaba kafedengi kardeşim(sizden özür diliyorum künyenizi kafadengi olarak yazdımğım için fark edemedim af edin)

 

sevgili ali ve sevgili kafedendi muhteremler

 

şunu açıkça belirteyimki gerçekte doçent değilim sadece künyem doçent

 

açık öğretimde okumaktayım daha okulum bitmedi

 

sorduğum sorular ise gayet açık ve net sorulardır

 

köşe kapmaca içermeyen anlaşılması gayet açık sorulardır

 

inançlı bireyler resimleri tek tek ele alırlar

 

ve bu tek resimler üzerinden yorum ve fikir icraa ederler

 

bu elmelılıdada bursevidede ibrahim hakkıdada beydavidede böyle olmuştur

 

kuranı ele alan alim sıfatlı tüm bireyler bu resmi asla tümleşik olarak bütünlüğünü ele alan açıklamlar yapmamışlardır.

 

sadece ayetsel noktalarda açılama yapılmıştır

 

tefsirlerde suresel noktada açklama olmayıp salt ayet ele alınmştır

 

bu sebeble islam ümmeti her daim siyak ve sibaka bakjmmadan sadece ayet resimciği ile hüküm vermişlerdir

 

biz ise kuranı eski bir müslüman olarak tümleşik noktada yani resimleri tek tek yan yana dizip tümlemesine bakarak bu kuran ilahi değil muhammedin yazdığı arabi şeriatini siyasetini örfünü anlatan bir insansıl anayasadır demekteyiz.

 

doğal olarak anayasa yazılırken insanların itiraz etmemeleri için temel kaideler oluşturulmuştur.

 

mesela türk cumhuriyeti anayasasında olan laiklik değiştirilemez değiştirilmesi teklif dahi edilemez gibi yasalar gibi

 

işte enfal bu arab anayasasının sadece bir noktasına temas etmektedir

 

ilk ayette GANİMET salt al-ilah ile muhammedin kontrolu altındadır derken 41 ayette GANİMET'in 5/1 kesin olarak al-ilah ve muhamedin denerek tüm tepkiler bertaraf edilmiştir

 

keaza enfal 1 deki ayetin devamında itiraz hakkı dahi tanınmamıştır

 

resin tümüne baktığınızda karşınıza şu çıkar

 

muhammed iyi bir siyasetçidir

 

ve yasaları kendi hayatına uygun hazırlamıştır

 

gerektiğinde öldürmek pahasına

 

saygılar

 

 

sıze resmın butunune bakarak gordugumu soylememı ıstermısınız sn docent.

 

hanı bı arkadasınız vardır. kankanız. yada sevdıgınız. kımbılır belkı ana babanız. bırı ıste. kım oldugunun onemı yok.

 

aramızda ben ve o yok, bız varız dedıgınız bırı.

 

cok guvenırsınız ona. ne pahasına olursa olsun bana boyle bısey yapmaz dersınız. yapamaz mumkun degıl.

 

o benım, ben onunsam boyle bır davranıs veya sozun ondan sadır olması ımkansızdır.

 

40 yasındayım sn docent.

 

nefsım benı her an teyakkuzda bekletır. hadı bı hata bı yanlıs bul dıye. sana soyle soyle yaptı dıye ıcımı kemırır.

 

lakın ben bılırımkı nefs; bızı bırbırımıze dusurmeye calısan kıskanc bır dosttur.

 

telkınlerıne asla ıtıbar etmem.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

merhaba ali kardeşim

 

merhaba kafedengi kardeşim(sizden özür diliyorum künyenizi kafadengi olarak yazdımğım için fark edemedim af edin)

 

sevgili ali ve sevgili kafedendi muhteremler

 

şunu açıkça belirteyimki gerçekte doçent değilim sadece künyem doçent

 

açık öğretimde okumaktayım daha okulum bitmedi

 

sorduğum sorular ise gayet açık ve net sorulardır

 

köşe kapmaca içermeyen anlaşılması gayet açık sorulardır

 

inançlı bireyler resimleri tek tek ele alırlar

 

ve bu tek resimler üzerinden yorum ve fikir icraa ederler

 

bu elmelılıdada bursevidede ibrahim hakkıdada beydavidede böyle olmuştur

 

kuranı ele alan alim sıfatlı tüm bireyler bu resmi asla tümleşik olarak bütünlüğünü ele alan açıklamlar yapmamışlardır.

 

sadece ayetsel noktalarda açılama yapılmıştır

 

tefsirlerde suresel noktada açklama olmayıp salt ayet ele alınmştır

 

bu sebeble islam ümmeti her daim siyak ve sibaka bakjmmadan sadece ayet resimciği ile hüküm vermişlerdir

 

biz ise kuranı eski bir müslüman olarak tümleşik noktada yani resimleri tek tek yan yana dizip tümlemesine bakarak bu kuran ilahi değil muhammedin yazdığı arabi şeriatini siyasetini örfünü anlatan bir insansıl anayasadır demekteyiz.

 

doğal olarak anayasa yazılırken insanların itiraz etmemeleri için temel kaideler oluşturulmuştur.

 

mesela türk cumhuriyeti anayasasında olan laiklik değiştirilemez değiştirilmesi teklif dahi edilemez gibi yasalar gibi

 

işte enfal bu arab anayasasının sadece bir noktasına temas etmektedir

 

ilk ayette GANİMET salt al-ilah ile muhammedin kontrolu altındadır derken 41 ayette GANİMET'in 5/1 kesin olarak al-ilah ve muhamedin denerek tüm tepkiler bertaraf edilmiştir

 

keaza enfal 1 deki ayetin devamında itiraz hakkı dahi tanınmamıştır

 

resin tümüne baktığınızda karşınıza şu çıkar

 

muhammed iyi bir siyasetçidir

 

ve yasaları kendi hayatına uygun hazırlamıştır

 

gerektiğinde öldürmek pahasına

 

saygılar

sayin Docent,

ganimet konusunda neden sadece enfal suresine bakiyorsunuz.?

Hasr suresinde yazilanlari okursaniz, belki kalbiniz yumsar.

 

[059.007] [DI] Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından Peygamberine verdikleri; Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet olmasın. Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah'tan sakının, doğrusu Allah'ın cezalandırması çetindir.

 

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayin Docent,

ganimet konusunda neden sadece enfal suresine bakiyorsunuz.?

Hasr suresinde yazilanlari okursaniz, belki kalbiniz yumsar.

 

[059.007] [DI] Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından Peygamberine verdikleri; Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet olmasın. Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah'tan sakının, doğrusu Allah'ın cezalandırması çetindir.

 

saygilar

 

 

merhaba evren kardeşim

 

bu kelimeniz şunu açıklar

 

"tamam enfal suresi şaibelidir siz diğerine bakınız"

 

sevgili evren kardeşim

 

enfal suresi sizin iddianız ile allah kelamı değilmi

 

neden onu es geçip diğer bir sureden alıntı yapayım

 

aslında yukarıdaki makalemi tasdik ettiniz

 

resimleri tek tek ele alıp tümleşik noktadaki vahim resmi görmek istemiyorsunuz

 

enfal=GANİMET suresi başlı başına vahşet bir suredir

 

özeti şudur

 

ganimetler allah=resulune aiddir sakın itiraz etmeyin

 

sonra ganimetin 5/1 kesin olarak soyut varlık allah=somut varlık olan resulune aiddir

 

yani aslan payı soyut allah=ile somut resul muhammede aiddir

 

mesele bu kadar açık

 

varsa başka bir açıklamanız yazın

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sıze resmın butunune bakarak gordugumu soylememı ıstermısınız sn docent.

 

hanı bı arkadasınız vardır. kankanız. yada sevdıgınız. kımbılır belkı ana babanız. bırı ıste. kım oldugunun onemı yok.

 

aramızda ben ve o yok, bız varız dedıgınız bırı.

 

cok guvenırsınız ona. ne pahasına olursa olsun bana boyle bısey yapmaz dersınız. yapamaz mumkun degıl. o benım, ben onunsam boyle bır davranıs veya sozun ondan sadır olması ımkansızdır.

 

40 yasındayım sn docent.

 

nefsım benı her an teyakkuzda bekletır. hadı bı hata bı yanlıs bul dıye. sana soyle soyle yaptı dıye ıcımı kemırır.

 

lakın ben bılırımkı nefs; bızı bırbırımıze dusurmeye calısan kıskanc bır dosttur.

 

telkınlerıne asla ıtıbar etmem.

 

sevgili kafedengi

 

çok güvenmeyin derim

 

ilk kuranı okuduğumda özelliklede ahzab suresini okuduğumda inanmdım

 

hayır olamaz dedim

 

sonra ayetleri tahlil etmeye başladım araştırmaya başladım

 

özelliklede 50 ayet beni islamdan çıkardı

 

biz sana şunları helal kıldık diyerek başlayan ayet salt insan ürünü

 

sizin deyiminizle nefs ürünü

 

etfarındaki tüm kadınları kendisine helal kılan hatta bir kısım kadınları sadece kendisine helal diğer müslümanlara haram kılan bir anlayış ilahi olamaz dedim

 

evlatlığının hanımını alan lakin kendi hanımlarını müminlerin analrı sayan ve bu konuda ayet yazdıran bir elçi olamaz dedim

 

sevgili kafe dengi

 

muhammed sizin anlatımınızla çok güvendiğim biri idi

 

asla yapmaz dedim

 

fakat yaptı

 

bizi kandırdı

 

saygılar sevgiler

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

merhaba evren kardeşim

 

bu kelimeniz şunu açıklar

 

"tamam enfal suresi şaibelidir siz diğerine bakınız"

 

sevgili evren kardeşim

 

enfal suresi sizin iddianız ile allah kelamı değilmi

 

neden onu es geçip diğer bir sureden alıntı yapayım

 

aslında yukarıdaki makalemi tasdik ettiniz

 

resimleri tek tek ele alıp tümleşik noktadaki vahim resmi görmek istemiyorsunuz

 

enfal=GANİMET suresi başlı başına vahşet bir suredir

 

özeti şudur

 

ganimetler allah=resulune aiddir sakın itiraz etmeyin

 

sonra ganimetin 5/1 kesin olarak soyut varlık allah=somut varlık olan resulune aiddir

 

yani aslan payı soyut allah=ile somut resul muhammede aiddir

 

mesele bu kadar açık

 

varsa başka bir açıklamanız yazın

 

Enfal suresine baktigimizda dahi.

o beste birin kimlere verilmesi gerektigini belirtir Allah kuranda neden onu gormek istemiyorsunuz?

ayete tekrar bakin.

ve hasr suresi ile birlikte okuyun,

sonra su an icin sen benim dinde kardesim degilsin docent.

fikir teatisinde bulunan arkadasiz,

bu arkadaslik muslumanlar icin insani bir gorevdir.

Ayriyeten,iletinizi tamamen alintilamamin nedeni alinti yapmayi bilmedigimden kaynaklaniyor, parca alinti yapmayi bilmiyorum.

ayete donecek olursak,

[008.041] [DI] Eğer Allah'a ve hakkı batıldan ayıran o günde, iki topluluğun karşılaştığı günde kulumuza indirdiğimize inanıyorsanız, bilin ki, ele geçirdiğiniz ganimetin beşte biri Allah'ın, Peygamber'in ve yakınlarının, yetimlerin, düşkünlerin ve yolcularındır. Allah her şeye Kadir'dir.

[059.007] [DI] Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından Peygamberine verdikleri; Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet olmasın. Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah'tan sakının, doğrusu Allah'ın cezalandırması çetindir.

 

ayetin neresinde egrilik var.

egrilik kurana yamuk bakista,

kuranda bir egrilik yok.

saygilar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Muhammed Bedir kuyularını Ebu Süfyan'ın kervanının su için oraya geleceğini bildiği ve kervanı yağmalamak amacıyla tutmuştu. Düzensiz ve başıbozuk hareket eden Mekkeliler tam bir kargaşaya neden oldular ve düzensiz hareketlerle, hınçlı ve bilenmiş bir topluluğa pek bir şey yapamadılar. Aslında bir katliam yapma arzusuyla değil, bir ders verme düşüncesiyle oraya gelmişlerdi ve bu amaçsızlık, hemen vazgeçip geri dönmelerine neden oldu. Zaten kervan güvencede olduğu için, savaşmanın gerekliliğine bile inanmamışlardı.

 

Ancak bu savaş, İslam dininin artık kök atması anlamına geldi ve bir daha hiç ortadan kaybolmadan devam etti. Başlangıçtaki yağma ve ganimet kültürü de devam etti. Ta bu güne kadar... Osmanlı imparatorluğunun yıkılışının en önemli nedeni, maliyesinin tamamen savaş gelirlerine bağlı olması ve toprak genişletemeyince çöküşe girmesidir.

 

İslami terör örgütlerinin hâla adam kaçırarak fidye alma yoluyla gelir sağlamaya çalıştığını görüyoruz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sevgili kafedengi

 

çok güvenmeyin derim

 

ilk kuranı okuduğumda özelliklede ahzab suresini okuduğumda inanmdım

 

hayır olamaz dedim

 

sonra ayetleri tahlil etmeye başladım araştırmaya başladım

 

özelliklede 50 ayet beni islamdan çıkardı

 

biz sana şunları helal kıldık diyerek başlayan ayet salt insan ürünü

 

sizin deyiminizle nefs ürünü

 

etfarındaki tüm kadınları kendisine helal kılan hatta bir kısım kadınları sadece kendisine helal diğer müslümanlara haram kılan bir anlayış ilahi olamaz dedim

 

evlatlığının hanımını alan lakin kendi hanımlarını müminlerin analrı sayan ve bu konuda ayet yazdıran bir elçi olamaz dedim

 

sevgili kafe dengi

 

muhammed sizin anlatımınızla çok güvendiğim biri idi

 

asla yapmaz dedim

 

fakat yaptı

 

bizi kandırdı

 

saygılar sevgiler

 

vakıt varken gırmek nasıp olur ınsaallah.

 

bahsettıgınız sızı ıslamdan cıkardıgını soyledıgınız ayetlerden sızın anladıklarınız dogru bıle olsa ( bakın ben dogru demıyorum sızınj anlayısınıza gore soyluyorum) ondan sonrasında bakmanız gereken bırde muamelat yokmu.

 

kendısı ıcın bu kadar ganımet ayıracak ama hasırda yatmaya devam edecek, ıkı gun ust uste arpa ekmegı yememıs olacak, aclıktan karnına tas baglayacak, ısteyenın ıstedıgını kendısının ıhtıyacı olsa dahı ısteyene verecek.

 

sız ne dedıgınızı bılmıyorsunuz sn docent. pesınden gıttıgınız soylem sıze bı fayda saglamaz.

 

yada benım anlamadıgım bısey var.

 

sız sn docent. ıslamdan cıktıgınızı soylemenıze ragmen ıslama olan bı alakanızın sebebı nedır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Düzensiz ve başıbozuk hareket eden Mekkeliler tam bir kargaşaya neden oldular ve düzensiz hareketlerle, hınçlı ve bilenmiş bir topluluğa pek bir şey yapamadılar. Aslında bir katliam yapma arzusuyla değil, bir ders verme düşüncesiyle oraya gelmişlerdi ve bu amaçsızlık, hemen vazgeçip geri dönmelerine neden oldu. Zaten kervan güvencede olduğu için, savaşmanın gerekliliğine bile inanmamışlardı.

 

bır ınsanın olaylara ıstedıgı takdırde ne kadar farklı noktalardan bakabılecegıne guzel bır ornek.

 

hıc bır tarıhcı tarafından tartısmaya acılmamıs, uzerınde karanlık ve saıbelı hıcbır nokta bulunmayan hadıselerı bu sekılde tahlıl edıp sonuclandırmak, ınanmamaya ınanmıslıgın gostergesıdır.

 

hadıse mekkelı musrıklerın zaferı ıle sonuclanmıs olsa ıdı bu tespıtler heralde soyle bıterdı. ''butun bu olumsuz sartlara ragmen mekkelıler galıp gelmeyı bılmıslerdır''. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sonra su an icin sen benim dinde kardesim degilsin docent.

fikir teatisinde bulunan arkadasiz,

bu arkadaslik muslumanlar icin insani bir gorevdir.

 

Senin ****** dinin ne diyor bakalım senin için:

 

Nisa Suresi 139: Öyle kişiler ki onlar, müminleri bırakıp da küfre sapanları dostlar ediniyorlar. Onların yanında onur ve yücelik mi arıyorlar? Onur ve yüceliğin tümü Allah'ındır.

 

Maide Suresi 57: Ey iman edenler! Sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan, dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah'tan sakının.

 

Maide Suresi 80: Onlardan birçoğunun, küfre sapanlarla dostluk kurduklarını görürsün. Öz benliklerinin onlar için hazırlayıp sunduğu şey gerçekten çok kötü! Allah, üzerlerine gazap indirmiştir. Azap içinde de onlar sürekli kalacaklardır.

 

Maide Suresi 81: Eğer Allah'a, peygambere ve ona indirilene inanmış olsalardı, küfre sapanları dostlar edinmezlerdi. Ama onların çokları yoldan sapmışlardır.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bır ınsanın olaylara ıstedıgı takdırde ne kadar farklı noktalardan bakabılecegıne guzel bır ornek.

 

hıc bır tarıhcı tarafından tartısmaya acılmamıs, uzerınde karanlık ve saıbelı hıcbır nokta bulunmayan hadıselerı bu sekılde tahlıl edıp sonuclandırmak, ınanmamaya ınanmıslıgın gostergesıdır.

 

hadıse mekkelı musrıklerın zaferı ıle sonuclanmıs olsa ıdı bu tespıtler heralde soyle bıterdı. ''butun bu olumsuz sartlara ragmen mekkelıler galıp gelmeyı bılmıslerdır''. :)

 

Tarih, kazananlar tarafından yazıldığı için, tarihi kayıtlar kendi içinde tutarlılık testine tabi kılınarak, doğru aktarılmadığı tahmin edilen yerler belirlenir.

 

Bedir Savaşını bir tahlil edlim bakalım:

 

1. Sadece İslami kaynaklar tarafından yokedilmiştır. Alternatif yazımlar yokeldilmiş veya elimize çeşitli vesilelerle ulaşamamıştır.

2. Müslümanların Mekke Kervanını yağmalayacağını öğrenmeleri üzerine, Mekkeliler yağmayı caydırmak amacıyla Bedir Kuyularına gelmişlerdir. Ciddi bir savaş hazırlıkları ve savaşma niyetleri yoktur. Ebu Süfyan'ın kervanı güvenli bir yoldan Mekke'ye ulaştıracağının kesinleşmesi üzerine, birçok kişi dömüş veya dönmek için can atmaktadır.

3. Savaş olabilme ihtimali ortaya çıkınca bile, Mekkeliler kardeşleri, arkadaşları ve akrabalarından oluşan bir topluğun kendilerine karşı ciddi ciddi savaşa tutuşabileceğine inanmamışlar, Muhammed'in, çevresindekileri ne derece meczuplaştırdığını o güne kadar farkedememişlerdir.

4. Adam öldürme niyeti ile gelen, örgütlü küçük bir topluluğun, savaşa gittiğinden bile habersiz, olaya bir şamata ve cümbüş olarak bakan büyük bir gurubu nasıl dağıtabileceğinin en bilinen örneklerinden. Mahallede mafyacılık oynayan 3-5 kişinin, bütün mahalleyi terörize etmesi gibi birşey.

5. Bedir savaşı, Muhammed'in yeni düzeninin nasıl olacağının ilk işaretidir: Yağmacılık, acımasızlık ve kardeşe kardeşe düşman eden, kardeş kanı akıtan bir sistem.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Senin ***** dinin ne diyor bakalım senin için:

 

Nisa Suresi 139: Öyle kişiler ki onlar, müminleri bırakıp da küfre sapanları dostlar ediniyorlar. Onların yanında onur ve yücelik mi arıyorlar? Onur ve yüceliğin tümü Allah'ındır.

 

Maide Suresi 57: Ey iman edenler! Sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan, dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah'tan sakının.

 

Maide Suresi 80: Onlardan birçoğunun, küfre sapanlarla dostluk kurduklarını görürsün. Öz benliklerinin onlar için hazırlayıp sunduğu şey gerçekten çok kötü! Allah, üzerlerine gazap indirmiştir. Azap içinde de onlar sürekli kalacaklardır.

 

Maide Suresi 81: Eğer Allah'a, peygambere ve ona indirilene inanmış olsalardı, küfre sapanları dostlar edinmezlerdi. Ama onların çokları yoldan sapmışlardır.

 

Saygılar.

 

tanısma-laflama-sohbet-muhabbet-arkadas-dertlesme-hemhal-dost-kanka-kardes.

 

musluman her ınsan ıle en guzel bır bıcımde ırtıbat halınde olmalıdır.

 

sızınle konusuyor olmamız sızın dogrularınıza ınandıgımız anlamına gelmez. ıkı kısı sırf konustuklerı ıcın bırırlerını dost edınmıs olmazlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

tanısma-laflama-sohbet-muhabbet-arkadas-dertlesme-hemhal-dost-kanka-kardes.

 

musluman her ınsan ıle en guzel bır bıcımde ırtıbat halınde olmalıdır.

 

sızınle konusuyor olmamız sızın dogrularınıza ınandıgımız anlamına gelmez. ıkı kısı sırf konustuklerı ıcın bırırlerını dost edınmıs olmazlar.

 

Sen kendi dininin kitabını bilmiyorsun.

 

106. Rabbinden sana vahyedilene uy! O'ndan başka ilah yoktur. Müşriklerden yüz çevir!

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sen kendi dininin kitabını bilmiyorsun.

 

106. Rabbinden sana vahyedilene uy! O'ndan başka ilah yoktur. Müşriklerden yüz çevir!

 

Saygılar.

 

 

boyle ıfade etmeden soylemek ısterdım ama kusura bakmazsanız sızde ''uy'' kelımesının manasını bılmıyorsunuz.

 

kulagı cınlasın annemı hatırladım. ''uyma oglum sen onlara'' derdı. ne yaptıkları zaman uymamamı ısterdı ıckı ıctıklerı zaman, ıste kahveye gıttıklerı zaman vs.

 

ama onun dısındakı zamanlarda uyma dedıklerının tamamı kendı kardesının cocukları ıdı yanı benım kuzenlerım. hepsıde ıyı ınsanlardı. kımseye bı zararları dokunmazdı kendılerınden baska. bu zamanlarda her daım beraberdık. yer ıcer gezer tozardık.

 

mesru zemınde kaldıktan, yaptıgı yanlıslara uymadıktan sonra sorun yok.

 

merak edıyorum da sızı kım kandırdı boyle. teknık olarak bıle mumkun olamayacak seylerı dının olmazsa olmazları dıye nasılda kabul ettırmısler.

 

dusunun lutfen. teblıge bu kadar onem veren dın musrıklerle konusmayı yasaklayacak.

 

boyle bısey nasıl olacak soylermısınız.

 

nasıl teblıg yapılacak.

 

yada mesela ebu sufyanla nasıl konusulmus, mektup yazıptamı teblıg etmısler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Anlaşıldı... Demek Muhammed "Uymayın siz o müşriklere" demeliymiş, sinirli zamanına denk gelmiş... "O müşrikleri bulduğunuz yerde..." Neyse gerisini yazıp moderasyona takılmayalım sabah sabah... Tevbe suresini açıp bakarsınız, ne dediğini görürsünüz...

 

Ebu Süfyan'a kimse tebliğ filan yapmamıştır. Ebu Süfyan kurnaz adam. Menfaatine hareket eden adam. Uzlaşarak yararına çevirmeyi seçmiş işi...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dusunun lutfen. teblıge bu kadar onem veren dın musrıklerle konusmayı yasaklayacak.

 

boyle bısey nasıl olacak soylermısınız.

 

nasıl teblıg yapılacak.

 

yada mesela ebu sufyanla nasıl konusulmus, mektup yazıptamı teblıg etmısler.

Ebu Süfyan'a kimse tebliğ filan yapmamıştır. Ebu Süfyan kurnaz adam. Menfaatine hareket eden adam. Uzlaşarak yararına çevirmeyi seçmiş işi...

 

 

Sayın kafedengi,

 

Muhammed ve ekibi, zeki/kurnaz idareci.

Buna bir itirazımız yok.

 

"Müşriklerle konuşmayın görüşmeyin, vs". gibi ayetler, müslümanların gayri-müslim tanıdıkları ile muhabbete devam ederek dinden çıkmaya başlamaları üzerine, müslümanları korkutmak için yazılmış ayetlerdir. Biraz dininizi öğreniniz.

 

Ebu Süfyan ile konuşulduğu zaman, İslam'ın güçlü zamanı.

Yani Muhammed'in yağmalamak ve öldürmek istediği insanlara "Seni İslam'a davet ediyoprum. Kabul ediyormusun? Etmiyorsan bu savaş sebebi" dediği, adam kesmek için bahane aradığı bir dönem.

 

Eee akıl akıldan üstündür.

Sayın Demirefe'nin de yazdığı gibi, Ebu Süfyan da Muhammed ve ekibinden akıllı çıkmış.

Ebu Süfyan zaten din ve cin işlerinin hava civa olduğunun farkında olan, asıl kavganın ekmek kavgası olduğunu bilen bir adam.

Muhammed'e itirazının nedeni de, 300 küsür yerine 1 ilah olması değil.

Muhammed'e itirazı o 1 ilahın "heryerde" olması.

Ebu Süfyan "ilah 1 olsun, çok olsun farketmez, ama kaç olacaksa olsun, ama Mekke'de olsun" diyor.

Ebu süfyan 300 küsür ilah uğruna gelen müşterilerin, pardon hacıların, Allah heryerde olursa, gelmeyeceklerini düşünüyor ve bundan korkuyor.

Başka bir korkusu yok. İklahların 1 olması da umurunda değil, 1000 olması da umurunda değil.

 

Muhammed ile pazarlığını yapıyor, Allah'ın Mekke'de olmasını sağlayacak düzenlemeyi yaptırıyor, Haccı farz kıldırıyor, ve amacına ulaşıyor.

Müşterilerin/hacıların Mekke'ye gelmesini sağlayacak çözümü Muhammed'e kabul ettiriyor.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kendısı ıcın bu kadar ganımet ayıracak ama hasırda yatmaya devam edecek, ıkı gun ust uste arpa ekmegı yememıs olacak, aclıktan karnına tas baglayacak, ısteyenın ıstedıgını kendısının ıhtıyacı olsa dahı ısteyene verecek.

 

Bu "acıların çocuğu" hikayelerini yutuyor musunuz?

 

Kayıt olduğu için, savaşlarda zorla zimmetine geçirdiği kadınları biliyoruz: Cümeyriye, Safiyye, Reyhane vs. gibi.

Ama hissesine düşen altın, gümüş, davar, sığır, deve vs. ne kadardı tam bilemiyoruz. Kadın esirler arasından en güzel ve en genç olanları seçen bir adamın, yağmadan pay almadığını ve fakir fukara yaşadığını iddia etmek akla mantığa mugayir hareket etmektir.

 

Muhammed müslümanların iddia ettiği gibi fakir fukara yaşamak istese bile, çevresinde bulunan Ömer, Ebu Bekir, Osman vs. gibi adamlar onun fakir yaşamasına izin vermezler.

 

Şöyle bir sahne düşünün:

Ömer Muhammed'in evinin yanından geçiyor. Muhammed karnına taş bağlamış açlıktan. Ömer de "vah vah üzüldüm" diyor ve geçip gidiyor.

Böyle birşey mümkün olabilir mi?

 

Muhammed'in hasırda yattığını ve açlıktan karnına taş bağladığını iddia eden, fazla Küçük Emrah filmi seyretmiş arkadaşların, İslam'daki ganimet mevzusunu ve özellikle "safiyye" mevzusunu öğrenmelerini tavsiye ederim.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu "acıların çocuğu" hikayelerini yutuyor musunuz?

 

Kayıt olduğu için, savaşlarda zorla zimmetine geçirdiği kadınları biliyoruz: Cümeyriye, Safiyye, Reyhane vs. gibi.

Ama hissesine düşen altın, gümüş, davar, sığır, deve vs. ne kadardı tam bilemiyoruz. Kadın esirler arasından en güzel ve en genç olanları seçen bir adamın, yağmadan pay almadığını ve fakir fukara yaşadığını iddia etmek akla mantığa mugayir hareket etmektir.

 

Muhammed müslümanların iddia ettiği gibi fakir fukara yaşamak istese bile, çevresinde bulunan Ömer, Ebu Bekir, Osman vs. gibi adamlar onun fakir yaşamasına izin vermezler.

 

Şöyle bir sahne düşünün:

Ömer Muhammed'in evinin yanından geçiyor. Muhammed karnına taş bağlamış açlıktan. Ömer de "vah vah üzüldüm" diyor ve geçip gidiyor.

Böyle birşey mümkün olabilir mi?

 

Muhammed'in hasırda yattığını ve açlıktan karnına taş bağladığını iddia eden, fazla Küçük Emrah filmi seyretmiş arkadaşların, İslam'daki ganimet mevzusunu ve özellikle "safiyye" mevzusunu öğrenmelerini tavsiye ederim.

 

Saygılar.

 

tarıhı kayıtlar kanaatten ustundur.

 

ınkarınızı surdurebılmek adına curutmeye calıstıgınız onca hakıkat sız yok sayıyorsunuz dıye yok olmuyor.

 

ıste orda apacık duruyorlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın kafedengi,

 

Muhammed ve ekibi, zeki/kurnaz idareci.

Buna bir itirazımız yok.

 

"Müşriklerle konuşmayın görüşmeyin, vs". gibi ayetler, müslümanların gayri-müslim tanıdıkları ile muhabbete devam ederek dinden çıkmaya başlamaları üzerine, müslümanları korkutmak için yazılmış ayetlerdir. Biraz dininizi öğreniniz.

 

Ebu Süfyan ile konuşulduğu zaman, İslam'ın güçlü zamanı.

Yani Muhammed'in yağmalamak ve öldürmek istediği insanlara "Seni İslam'a davet ediyoprum. Kabul ediyormusun? Etmiyorsan bu savaş sebebi" dediği, adam kesmek için bahane aradığı bir dönem.

 

Eee akıl akıldan üstündür.

Sayın Demirefe'nin de yazdığı gibi, Ebu Süfyan da Muhammed ve ekibinden akıllı çıkmış.

Ebu Süfyan zaten din ve cin işlerinin hava civa olduğunun farkında olan, asıl kavganın ekmek kavgası olduğunu bilen bir adam.

Muhammed'e itirazının nedeni de, 300 küsür yerine 1 ilah olması değil.

Muhammed'e itirazı o 1 ilahın "heryerde" olması.

Ebu Süfyan "ilah 1 olsun, çok olsun farketmez, ama kaç olacaksa olsun, ama Mekke'de olsun" diyor.

Ebu süfyan 300 küsür ilah uğruna gelen müşterilerin, pardon hacıların, Allah heryerde olursa, gelmeyeceklerini düşünüyor ve bundan korkuyor.

Başka bir korkusu yok. İklahların 1 olması da umurunda değil, 1000 olması da umurunda değil.

 

Muhammed ile pazarlığını yapıyor, Allah'ın Mekke'de olmasını sağlayacak düzenlemeyi yaptırıyor, Haccı farz kıldırıyor, ve amacına ulaşıyor.

Müşterilerin/hacıların Mekke'ye gelmesini sağlayacak çözümü Muhammed'e kabul ettiriyor.

 

Saygılar.

 

 

ebu cehıle yapılan teblıg, butun mekke halkına hıtaben peygamberlık ılanı, krallara yazılan mektuplar.

 

bunlardamı guclenınce! olmus.

 

yıllarca mekkede ezıyet cekılen koca bı donem var. tecrıt edıldıklerı, en temek ıhtıyaclarını karsılayamaz hale geldıklerı donem. o zaman guclumu! ıdıler. hayır.

 

sızın o guclu dedıgınız ınsanların arasında gucsuz! oldukları zaman dahı davalarından vaz gecmemısler.

 

hıc bır ınsan dunyalık menfaat ıcın onca ezıyet ve hakarete tahammul etmez, bı noktada cozulur en azından cozulmus goruntusu verır.

 

boyle dahı olmamıs.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben ekibin liderinin de Muhammed değil, Ömer olduğunu düşünüyorum. Muhammed daha çok cumhurbaşkanı gibi görünürdeki ön planda tutulan kişi. Ömer ise başbakan gibi asıl yetkiyi kullanan ve geri planda duruyor gibi görünüp asıl icra yetkisini kullanan kişi.

 

Buna o kadar çok belirti var ki, İslam dininin Muhammed dini değil, Ömer dini olduğunu söylemek yanlış olmaz. Aklıma gelen bazı belirtiler:

 

1. Muhammed, eğer kendisinden sonra peygamber gelecek olsa, bu peygamberin Ömer olacağını söylemiş.

 

2. Adam istiyor, onun isteğine göre vahiy geliyor. Kadınların göğüslerini gereğince kapatmadıklarından yakınıyor, hemen örtülerin yakaların üzreine konulmasını emreden ayet geliveriyor! Siparişi veren Ömer, talebi yerine getiren Muhammed.

 

3. Muhammed ölüm döşeğinde, vasiyet etmek istiyor, Ömer giderayak başımıza iş çıkarmasın diye engel oluyor, "vasiyete gerek yok, Kurân bize yeter" diyor.

 

4. Zekat dağıtımında, miras paylaşımında ve başka bir çok konuda Kurân'a, Muhammed'in yaptığı tarza aykırı uygulamalardan çekinmeyen birisi. İcrayı elinde tuttuğunun en büyük kanıtı.

 

5. Muhammed tanrının bir olduğuna inananların cennete gideceğini müjdeliyor, sahabe bunu duyurmak için koşacağında Ömer engel oluyor. Disiplin sarsılır diye...

 

6. Muhammed'in taştan putları yok edip, Karataş'ı kutsal kabul ederek öpmesine Ömer içerliyor ve bunu bir tezat olarak görüyor ama, sesini de çıkarmıyor. Bu sessiz kalma sayesinde de bu konu, İslam'da putlaştırmanın olmadığı iddiasının havada kaldığı en önemli çelişki olarak günümüze kadar geliyor. Ömer rıdvan ağacını kestiriyor, eminim şeytan taşlanmasında oraya taş dikilip taşlandığını görse, ona da karşı çıkardı. O zaman şeytan yerine konan bir taş olmadığını sanıyorum. Aslında Ömer bir çok konuda Muhammed'den daha iyi düşünüyor. Çelişkilerin farkına varıyor.

 

7. Zaten Muhammed bu işlerin böyle olacağının ta zamanında farkına varmış, dininin Ömer'in katkısıyla güçlenmesi için yatıp kalkıp dua ediyordu. Hamza filan öne atılan delidolu bir adam, kullanılacak bir asker. Ama Ömer öyle değil, o kurnaz ve işin başını tutan biri. Uhud'da da o yüzden kurmay olan Ömer değil, asker olan Hamza can veriyor.

 

Yedi belirti yeter herhalde. Eminim eklenecek şeyler vardır, şu an aklıma gelenler bunlar.

 

Bence Ebubekir ve Osman, fazla sert olmayan, halim selim ve biraz da iyi niyetli insanlar. Muhammed'den sonra Ebubekir halife ama, konumu Muhammed ile aynı... İpler yine Ömer'in elinde. İslam dini Ömer ve ondan sonra Ali dinidir. Bu ikisi İslam'ın gerçek sahipleridir. Zaten iki ana İslam ekolü de ikisine dayanır...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.