Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Ders Alinmasi Gereken Bİr Hİkaye......


Önerilen İletiler

Evin minik faresi, duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin

mutfakta bir paketi açtıklarını gördü.

 

Kendi kendine:

 

- "İçinde hangi yiyecek var acaba ?" diye düşündü.

 

Bir süre sonra gördüğü paketin bir fare kapanı olduğunu anladığında

yıkılmıştı.

 

- "Evde bir fare kapanı var!, evde bir fare kapanı var!" diye

bağırarak telaşla bahçeye fırladı.

 

Minik fareyi telaş içinde gören tavuk, umursamaz ve bilgiç bir

tavırla başını kaldırdı ve gıdakladı:

 

- "Zavallı farecik...Bu senin sorunun benim değil. Bana bir zararı

olamaz küçücük kapanın" dedi.

 

Tavuktan destek bulamayan farecik bu sefer telaşla domuzun yanına

koştu ve,

 

- "Evde bir fare kapanı var!, evde bir fare kapanı var!" diye adeta

çırpındı.

 

Domuz anlayışla karşıladı ama,

 

- "Çok üzgünüm fare kardeş ama dua etmekten başka yapacağım bir şey

yok. Dualarımda olacağından emin ol" dedi.

 

Minik fare çaresizlik içinde ineğe döndü ve ,

 

- "Evde bir fare kapanı var, evde bir fare kapanı var!" dedi.

 

İnek ;

 

-"Bak fare kardeş, senin için üzgünüm ama beni ilgilendirmiyor."

dedi.

 

 

 

Sonunda farecik, başı önde umutsuz şekilde eve döndü. Çiftçinin fare

tuzağı ile bir gün tek başına karşılaşmak zorunda olduğunu anladı.

 

O gece evin içinde sanki ölüm sessizliği vardı. Minik farecik aç ve

susuzdu. Tam yorgunluktan gözleri kapanacaktı ki birden bir ses

duyuldu. Gecenin sessizliğini bölen gürültü, fare kapanından

geliyordu.

 

Çiftçinin karısı, ne yakalandığını görmek için yatağından fırladı ve

mutfağa koştu.

 

Karanlıkta kapana, zehirli bir yılanın kuyruğunun kısıldığını fark

edememişti.

 

Kuyruğu kapana kısılan yılanın canı yanıyordu ve aniden çiftçinin

karısını ısırdı.

 

Çiftçi, karısını apar topar doktora götürdü. Doktor, zehiri

temizledi sardı. Çiftçi karısını eve getirdi, yatırdı. Karısının

ateşi yükseldi ve bir türlü düşmüyordu. kadıncağız ateş ve ter

içinde kıvranıp duruyordu.

 

Böyle durumlarda taze tavuk suyunun gerekli olduğunu herkes bilir,

çiftçi de bıçağını alıp bahçeye koştu.

 

Karısı taze tavuk suyu çorbasını içti, biraz kendine geldi.

Karısının hastalığını duyan komşular ziyarete geldiler.

 

Onlara ikram etmek için çiftçi domuzunu kesti.

 

Çiftçinin karısı gittikçe kötüye gidiyordu. Yılan, belli ki çok

zehirliydi. Birkaç gün sonra çiftçinin karısı iyileşemedi ve öldü.

 

Cenazesine çok sayıda kişi gelince hepsine yeterli et sağlamak için

çiftçi ineği mezbahaya yolladı.

 

Fare tüm bu olanları büyük üzüntü ile duvardaki deliğinden izledi.

 

 

 

***Birisi, sizi ilgilendirmediğini düşündüğünüz bir tehlike ile

karşı karşıya ise hepimizin aynı tehlikede olabileceğini

hatırlayalım.

 

***Hepimiz yaşam denilen bu yolculukta yer alıyoruz.

 

***Diğerimiz için bir gözümüzü açık tutmalı ve diğerlerini

cesaretlendirmek için çaba harcamalıyız.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.