Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Mahir Çayan'ın kitaplarına yasak

 

Ortada ne örgüt kaldı ne lider..34 yıl önceki yasak yeniden hortladı

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Mahir Çayan?ın ?Toplu Yazılar? kitabını, ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemeyeceğine hükmederek, ?suçu ve suçluyu överek yasadışı terör örgütlerinin propagandası yaptığı? gerekçesiyle toplatılması kararı verdi. Avukat Sabri Kuşkonmaz, kararı NTVMSNBC için değerlendirirken, Çayan?ın 1974 yılında öldürüldüğünü ve bu tarihten itibaren de onun liderliğindeki örgütün dağıldığına dikkat çekti; ?Burada sözedilen örgütler o yıllarda olmuş bitmiş, şu anda olmayan örgütler? diyerek, kararı ?hukuku zorlamak? olarak değerlendirdi.

Haberin devamı

 

THKP-C lideri Mahir Çayan ve arkadaşları, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamını önlemek amacıyla, 26 Mart 1972?de Ünye?deki Radar Üssü?nde çalışan üç İngiliz teknisyeni kaçırmış, İngilizlerle birlikte geldikleri Niksar?ın Kızıldere köyünde askerlerle girdikleri çatışma sonunda 30 Mart 1972?de öldürülmüştü.

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi?nin Mahir Çayan?ın ?Toplu Yazılar? kitabının toplatılması ile ilgili kararı şöyle:

 

MAHKEME KARARININ GEREKÇESİ

 

?... 3713 sayılı yasanın 6/son maddesi irdelendiğinde özellikle el koymaya konu kitabın birçok kısmında alıntıya dayalı yazıların mevcut olduğu, yer yer bilimsel eleştiri kapsamında kalan değerlendirmelerin bulunduğu, isimleri kamuoyunca bilinen ve kolluk kayıtlarında bulunan belli terör örgütleri ile ilgili terör örgütü ismi verilerek yüceltildiği, okuyuculara objektif kriterle değil, yüceltici ifadelerle terör örgütünden bahsedilip, somut bir şekilde şiddet teşvik edildiği, özellikle kitabın son kısımlarında THKC ve THKP gibi yasadışı örgütlerin propaganda mahiyetinde bildirimlerine yer verildiği dikkate alındığında bu eserin ifade özgürlüğü kapsamında ele alındığının kabul edilemeyeceği, el koyma için yeterli hukuki gerekçenin bulunduğu kanaat getirilerek talebin kabulüne karar verilmiştir.?

 

 

Mahkeme, Su Yayınları?ndan çıkan ?Toplu Yazılar? kitabıyla birlikte, ?Devrimci Marşlar, Türküler, Ağıtlar, Şiirler? adlı kitap için de ?el koyma? kararı aldı. Kararda, ?...Özellikle el koymaya konu kitabın ilk 52 sayfasında, isimleri kamuoyunca bilinen belli suç örgütleri ile ilişkili kişilerin zaman zaman somut terör örgütü isimleri verilerek yüceltildiği, şiirlerin çoğunda kan, silah, direniş vs. temalar işlenerek okuyucuların somut bir şekilde şiddete teşvik edildiği, ifade özgürlüğü kapsamında kaleme alındığının kabul edilemeyeceği, el koyma için yeterli hukuki gerekçenin bulunduğu? kaydedildi.

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi?ne bir dilekçe vererek, Çayan?ın kitabının toplatılmasına Su Yayınevi adına itiraz eden avukat Sabri Kuşkonmaz, itirazının gerekçesini NTVMSNBC?ye şöyle anlattı:

 

AVUKAT: YILLARDIR YAYINLANAN KİTAP

 

 

?Mahir Çayan?ın yazıları ?Toplu Yazılar? veya ?Bütün Yazıları? olarak yıllardır yayınlanır. Birkaç kez belki toplatma yapıldığı oldu. Su Yayınları da, 68 olaylarının 40. yılı gibi önemli dönemsel özelliğinden dolayı, Mahir Çayan da o yılların simge isimlerinden biri olduğundan kitabını yayınladı. Ama dağıtımdan sonra çok hızlı bir şekilde, dört gün sonra toplatıldı.

 

?ŞU ANDA BU ÖRGÜTLER YOK?

 

Burada sözedilen örgütler o yıllarda olmuş bitmiş, şu anda bu örgütler yok. Bunlar siyasal tarihimizin nesneleri. Biri çıkıp Kurtuluş Savaşı dönemindeki İngiliz Muhipleri Cemiyeti?ne ilişkin yazı yazınca, ?Vay, vatan haini misiniz siz!? demek gibi bir şeydir bu. Tarihimizde İngiliz Muhipleri Cemiyeti bir gerçekliktir, o tarihe ilişken yazarken onları da anarsınız. THKP-C aynı kapsamda olmasa da Türkiye Cumhuriyeti?nin tarihindeki örgütsel oluşumlardır ve bunların içinde Mahir Çayan birinci elden düşüncelerini yazmıştır. Şimdi kalkıp da yasadışı bir örgütü övmek iddiasıyla toplatma kararı vermek son derece anlamsızdır. Bu hukuku zorlamaktır. Bu verilerle kitabın toplatılması doğru değil.?

 

?ANTİDEMOKRATİK HUKUK ANLAYIŞINA DEVAM?

 

Su Yayınları?nın sahibi Recep Tatar?ın derlediği ?Devrimci Marşlar, Türküler, Ağıtlar, Şiirler? kitabının toplatılmasıyla ilgili de şunları söyledi: ?Geçen gün bir televizyon kanalında 68?lilerin hep bir ağızdan söylediği şarkılar var bu kitabın içinde. O zaman o televizyon kanalının da yasadışı örgütleri övmek suçundan dolayı soruşturmaya tabi tutulması gerekir. Ama dediğimiz gibi burada bir çifte standart var. Bu çifte standartın içinde de yanlış bir hukuku uygulama ve açıkçası bütün makyajlara rağmen hukuk düzleminde anti-demokratik hukuk anlayışının devam ettiğinin bir göstergesi.?

 

SU YAYINEVİ: TARİHSEL BELGE

 

Su Yayınları?nın sahibi Recep Tatar da, kararla ilgili şunları söyledi:

 

 

Mahir Çayan?ın kitabı için ?terör örgütünü övmek? suçlamasında bulunuluyor. Bakıldığında kitabın arkasında THKP-C ile ilgili o dönemdeki bildiriler var. Bunlar tarihsel belge niteliğinde. THKP-C, 1974?e kadar varoldu. Mahir?lerin öldürülmesinden sonra örgüt kendiliğinden feshedildi, devam etmedi. Bugün bu marşların, türkülerin kaydedildiği binlerce kaset ve CD var, bunları silemezsiniz ki. Kitap çıktığının ertesi günü toplatma tutanağı ulaştı. Bu şiirler ve marşlar halkın gönlündeki anıtlar.?

 

?DENİZ GEZMİŞ TAVUSKUŞU GİBİ GÖSTERİLİYOR?

 

78?lilerle Dayanışma Derneği Başkanı Celalettin Can ise, ifade özgürlüğüne vurgu yaparken, ?Hatırla Sevgili? dizisine dikkat çekti. ?Dizinin birçok yönden eleştirilmesi, tarihin ne kadar çarpıtıldığının tartışılması gerekirken, o dönemi hiç bilmeyen geniş kesimler üzerindeki olumlu etkisini? ifade eden Can, şöyle devam etti:

 

?Fakat maalesef hâlâ ölen devrimcilerden korkuluyor. Toprağın altındaki görüşler hâlâ bazılarını sarsıyor ve olmadık davranışlara itiyor. Büyük devrimciler sağken başına gelmedik bırakılmaz. Ama öldürüldükten sonra evliyalaştırılmaya çalışılır; içleri boşaltılarak. Bir süredir yapılan da bu; devrimcilerin ikonlaştırılması. Tavuskuşu gibi bir Deniz Gezmiş gösteriliyor.?

 

TOPLATMAYA DAYANAK OLAN HÜKÜMLER

 

Kitapların toplatılmasına dayanak gösterilen Basın Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu?nun ilgili hükümleri şöyle:

 

Basın Kanunu: El koyma, dağıtım ve satış yasağı

MADDE 25. - Soruşturma için sübut vasıtası olarak her türlü basılmış eserin en fazla üç adedine Cumhuriyet savcısı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kolluk el koyabilir.

 

Soruşturma veya kovuşturmanın başlatılmış olması şartıyla 25.7.1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda, Anayasanın 174 üncü maddesinde yer alan inkılap kanunlarında, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 146 ncı maddesinin ikinci fıkrasında, 153 üncü maddesinin birinci ve dördüncü fıkralarında, 155 inci maddesinde, 311 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, 312 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkralarında, 312/a maddesinde ve 12.4.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7 nci maddesinin ikinci ve beşinci fıkralarında öngörülen suçlarla ilgili olarak basılmış eserlerin tamamına hâkim kararıyla el konulabilir.

 

Hangi dilde olursa olsun Türkiye dışında basılan süreli veya süresiz yayın ve gazetelerin ikinci fıkrada belirtilen suçları içerdiklerine dair kuvvetli delil bulunması halinde, bunların Türkiye?de dağıtılması veya satışa sunulması, Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine sulh ceza hâkiminin kararı ile yasaklanabilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Başsavcılığının kararı yeterlidir. Bu karar en geç yirmidört saat içinde hâkimin onayına sunulur. Kırksekiz saat içinde hâkim tarafından onaylanmaması halinde Cumhuriyet Başsavcılığının kararı hükümsüz kalır.

 

Yukarıdaki fıkra uyarınca yasaklanmış yayın veya gazeteleri bilerek dağıtanlar veya satışa sunanlar bu yayınlar yoluyla işlenen suçlardan eser sahibi gibi sorumludurlar.

 

3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu

MADDE 7- Cebir ve şiddet kullanılarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemleriyle, 1 inci maddede belirtilen amaçlara yönelik olarak suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye olanlar Türk Ceza Kanununun 314 üncü maddesi hükümlerine göre cezalandırılır. Örgütün faaliyetini düzenleyenler de örgütün yöneticisi olarak cezalandırılır.

 

Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenişine iştirak etmemiş olan sahipleri ve yayın sorumluları hakkında da bin günden onbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, yayın sorumluları hakkında, bu cezanın üst sınırı beşbin gündür. Aşağıdaki fiil ve davranışlar da bu fıkra hükümlerine göre cezalandırılır:

 

a) Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün tamamen veya kısmen kapatılması.

 

B) Terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde, örgüte ait amblem ve işaretlerin taşınması, slogan atılması veya ses cihazları ile yayın yapılması ya da terör örgütüne ait amblem ve işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi.

 

İkinci fıkrada belirtilen suçların; dernek, vakıf, siyasî parti, işçi ve meslek kuruluşlarına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina, lokal, büro veya eklentilerinde veya öğretim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında veya bunların eklentilerinde işlenmesi halinde bu fıkradaki cezanın iki katı hükmolunur.

Gönderi tarihi:

işte görüyorsunuz yasakçı zihniyeti. özgürlük, düşünce özgürlüğü, düşünce benim olunca olmalı, senin olunca olmamalı.

korkuyorlar, hala daha devrimcilerden korkuyorlar, çünkü onların ne kadar güçlü olduklarını ve bir araya gelirlerse, uyanırlarsa nasıl onları yerlerinden edeceklerini biliyorlar. ancak farkında değiller ki onlar yasak koydukça, onlar engellemeye kalkıştıkça buna inan insanları daha da artacaktır.

ancak mahirlere, denizlere, yusuflara, hüseyinlere yapılan muamele sanki onların vatansever olmadıkları, ülkeyi bölmeye çalıştıkları, terörist oldukları yönünde. siz onlara terörist demeye ve onları yasaklamaya devam edin, gün gelecek o "teröristler" siz gibi "vatanseverleri" bulunduğunuz yerden alaşağı edeceklerdir. burada kimin vatansever, kimin vatanhaini olduğunu anlamak için sanırım şair baba nazım hikmetin "vatanhaini " şiirini tekrardan okumak gerekiyor !!!

Gönderi tarihi:
« Önceki Haber - Sonraki Haber »

Mahir Çayan'ın kitaplarına yasak

 

Ortada ne örgüt kaldı ne lider..34 yıl önceki yasak yeniden hortladı

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Mahir Çayan’ın “Toplu Yazılar” kitabının toplatılması ile ilgili kararı şöyle:

 

benim merak ettigim Toplu Yazılar” kitabinin hangisi yasaklandi devyol ikiye bölündükten sonra cikan bizzat Dev Sol´un Dev Solcularin cikarmis oldugu kitapmi?

 

 

:shuriken:

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:
Onlarin özgürlük anlayisi seriatcilarin, cetelerin ve sözde vatanseverlerin istekleri üzerinedir. Devrimci ve demokratlar icin özgürlük ihtiyaci duyulmaz.

Onlarin ozgurluk anlayisini bilemem,

Ama kuranin ozgurluk anlayisi,

[002.256] [DI] Dinde zorlama yoktur; Artık hak ile batıl iyice ayrılmıştır. Tağutu (saptırıcıları) inkar edip Allah'a inanan kimse, kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa sarılmıştır. Allah işitendir, bilendir.

[060.008] [DI] Allah, din uğrunda sizinle savaşmayan, sizi yurdunuzdan çıkarmayan kimselere iyilik yapmanızı ve onlara karşı adil davranmanızı yasak kılmaz; doğrusu Allah adil olanları sever.

 

yukardaki ifadelerle anlamini bulmaktadir.

 

saygilar.

Evren.

Gönderi tarihi:

Saçma ve akıldışı bir yasaklama. Artık olmayan bir örgütün propagandası olmaz.

 

Topiğin başındaki yazıdada belirtildiği gibi artık THKO veya THKPC örgütleri yok. Ha kendilerine bunların devamı olarak adlandıran örgütler var. Ancak böyle bir mantıkla yasaklama olursa bu işin sonu olmaz. Butür kitaplar çok ama çok önemlidir. Ülke yakın tarihi hakkında bir çok doneyi verir herşeyden önce. O zamanki bir kısım siyasal yapılanmanın Türkiye'ye nasıl baktığını, düşüncelerinin nasıl evrildiğini, düşünce sistematiklerinin ne aşamalardan geçtiğini bizzat o düşüncenin veya örgütün teorisyenlerinin yazdıklarını okuyarak anlarsınız. Ülke'nin yakın siyasal tarihi hakkındaki bilgileri ilk önce tüm siyasal görüşlerin düşüncelerini ve teorilerini kendi kaynaklarından okuyarak anlıyabilirsiniz.

 

Mahir Çayan'ın kitaplarıda. Türkiye'de "devrimci-demokrat" denilen sol fraksiyonların 70'li yıllardaki düşünce sistematiğini ve Türkiye'ye bakışını verir.

 

Ülkede karşıt görüşlerin silahlanarak, birbirleriyle çatışmalarına varan kutuplaşmanın izini iki görüşün o günkü düşüncelerini ve teorilerini anlattıkları kitaplarda bulursunuz.

Kalkıp bunu 30 yıl önce dağılmış örgütlerin propagandası yapılıyor gerekçesiyle yasaklamak. Sadece ülkenin yakın siyasal tarihini karartmaya yarar.

 

Ondan sonra ne olur? 50 yıllık soğuk savaş ürünü propaganda masallarıyla ülke yakın tarihi özetlenir.

 

 

Yahu Türkiye'de Adolf Hitler'in "kavgam" adlı kitabının basımı ve satışı serbest. Ve hatta İsrail'de dahi satıldığını duymuştum tartışması olmuştu tv de bir aralar. "Yahudileri şöyle yapmalıyız, demokratları böyle kesmeliyiz" in planları ve staretejisinin anlatıldığı "kavgam" kitabının basımı ve dağıtımı serbest. Çünkü artık Adolf Hitler yaşamıyor, Nazi Almanyası ve Nasyonal Sosyalist İşçi Partisi yok. Ama kendilerine Nazi'lerin devamı diyen örgütler ve partiler var "batı hristiyanlığı kraliyet savaşçıları" , "neo-naziler" vs. Ancak bırak Türkiye'yi Alman Hükümeti'de kalkıp "Kavgam" kitabını yasaklamıyor. Çünkü o kitap bir döneme ışık tutan kaynaklardan birisidir. Hitler'in nasıl düşündüğü, taraftarlarını nasıl örgütlediği ve moralize ettiğini gösterir.

 

Ya da Ali Kemal'in gazete yazıları bugün yasak mı? Basılması. Onlarca gazete ek olarak verdi, kitaplar çıktı. Çünkü ülke artık İngiliz İşgali altında değil. Ve Ali Kemal'in İngiliz işgalini öven yazıları bize sadece İngiliz İşbirlikçilerinin ne tür propaganda yaptığını veren kaynak olabilir.

 

Hüseyin Nihal Atsız'ın Nazi'leri övdüğü ve Nazi Ordusu'nun Türkiye'ye girmesi gerektiğini söylediği kitapları yasak mı?

 

Tüm bunları yasaklamak, tarihi karartmak olur. Çünkü bunlar O dönemin çeşitli siyasal cephelerinin nasıl düşündüğünü, dünyaya ve Türkiye'ye nasıl baktıklarını anlatan değerli tarihsel metinlerdir.

Gönderi tarihi:

Bunun tek bir açıklaması vardır, o da şudur;

 

Haksızlığa uğrayan bu gençleri, haksızca katlettiklerini bildiklerinden ve bunu istemeseler de kabullendiklerinden göz görmezse gönül kabullenir misali yayınlarını görmek istememeleridir. İşte bu sebepten bu yayınlar toplatılmaktadır. HATIRLAMAKTAN KORKUYORLAR...

 

Peki emperyalizmi eleştiren, vatanın bağımsızlığını savunan, TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE diyenler idam edildi, silahlı çatışmalarda öldürüldü de CAMİLER KIŞLAMIZ, MİNARELER SÜNGÜMÜZDÜR diyenler ne olacak, şehitlere KELLE diyenler ne olacak?

 

EMPERYALİST ZİHNİYETLERİN YÜREĞİNE NASIL BİR KORKU BIRAKMIŞSIN BE MAHİR, HELAL OLSUN SANA...

Gönderi tarihi:
Mahir Çayan'ın kitaplarına yasak

 

Ortada ne örgüt kaldı ne lider..34 yıl önceki yasak yeniden hortladı

 

Türkiye'deki Marxist açılımın tek teorisyendir Mahir Çayan; üstelik pratisyenliği de vardır ve de yüreklidir. Siyasal Marxist Hareketin en revaçta olduğu '68 ve '78 Türkiyesi'nin önderidir... (Bunu derken Şefik Hüsnü'den başlayıp ve Hikmet Kıvılcımlı ve de en önemlisi M.Ali Aybar ile biten süreci kastetmiyorum)

 

Yaşıtlarından çok daha birikimlidir ve bu yazılarında net bir şekilde görülmektedir. Türkiye'deki akademislerin bile bi-haber olduğu Althusser ve Habermas sürecini takip eder ve yazılarında bu alıntılara yer verir. Felsefi yönü ile baraber Latin America Gerilla yöntemlerini de izler ve bu tür bir hareketin kurucusu olur.

 

Zengin bir ailenin, iyi eğitim görmüş ve iyi "mevkilere" gelebilecek bir evladı iken kendini feda etmiştir ve bunu bir gelenek bırakarak yapmıştır. Bütün "iyi" niyetli, yürekli ve zeki insanlar gibi Marx'ın ve Nietzsche'in modern "insan" profiline uyan biridir; "İnsan, bir kere doğru'yu gördü mü ondan vazgeçmeyecektir" sözünü doğrular ama sorun şu ki bu doğru modern insan için artık geçerli değildir...

 

Kendisini haketmeyen bir toplumda, haketmediği biçimde öldürülen biridir Mahir Çayan...

 

Ve kimse okumamalıdır, okumak için haketmek gerekiyor önce; onu okuyanlar önce onu haketmeliler ve de asla hakedemeyecekler.

 

Yasaklanmalıdır kitapları...

Gönderi tarihi:
Mahir Çayan'ın kitaplarına yasak

 

Ortada ne örgüt kaldı ne lider..34 yıl önceki yasak yeniden hortladı

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Mahir Çayan?ın ?Toplu Yazılar? kitabını, ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemeyeceğine hükmederek, ?suçu ve suçluyu överek yasadışı terör örgütlerinin propagandası yaptığı? gerekçesiyle toplatılması kararı verdi. Avukat Sabri Kuşkonmaz, kararı NTVMSNBC için değerlendirirken, Çayan?ın 1974 yılında öldürüldüğünü ve bu tarihten itibaren de onun liderliğindeki örgütün dağıldığına dikkat çekti; ?Burada sözedilen örgütler o yıllarda olmuş bitmiş, şu anda olmayan örgütler? diyerek, kararı ?hukuku zorlamak? olarak değerlendirdi.

Haberin devamı

.

.

.

 

B) Terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde, örgüte ait amblem ve işaretlerin taşınması, slogan atılması veya ses cihazları ile yayın yapılması ya da terör örgütüne ait amblem ve işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi.

 

İkinci fıkrada belirtilen suçların; dernek, vakıf, siyasî parti, işçi ve meslek kuruluşlarına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina, lokal, büro veya eklentilerinde veya öğretim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında veya bunların eklentilerinde işlenmesi halinde bu fıkradaki cezanın iki katı hükmolunur.

 

Sadace soluk aldığımız süreçteki anlayışlar değişti. Fikriyata verilen önem azalırken, okumaktan bırakın yılmayı, korkan bir gençlik oluştu yurdumda. Yasakları anlayışla karşılayan, ezik bir gençlik... Ah! bugünleri görseler... Belkide sadece kendi adlarına bir özgürlük teması işlerlerdi sayfalara... HALK için canı pahasına düşmezdi sokaklara... ve yıllar sonra tatmazdı bir kez daha yasak telaffuzunu kulakları...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.