Φ Şahnaz Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 ŞEHİT ANASI AĞLAMA....KANLARI YERDE KALMAYACAK...BİZİM ÇOCUKLARIMIZ YETİŞİYOR.... Terör yine kan kustu ve çok fazla askerimiz şehitlik makamına ulaştılar. Nur olmuş bedenleri, evlerine gönderildi. Evleri feryat, evleri figan aldı. Akan sanki gözyaşı değil, damarlardan gözlere ulaşmış kandı… Cenaze törenlerinde, yine gözyaşı hâkimdi. Tabutu bırakamayanlar, askerlerin boynuna sarılıp ağlayanlar ve öfkesini dışarı vuranlar vardı. Sadece bir aile diğerlerinden çok farklıydı. Şehit Halit’ in babası “70 milyon Halit var!” diye haykırıyordu. Lakin beni annesi daha çok etkiledi. İsyanı ve feryadı yoktu. Başını hafif öne eğmiş, sessiz sedasız şehit oğlunun tabutunun yanında oturuyordu. O büyük sessizliğin arasında, gözlerinden sicim gibi yaş iniyordu. Diğer ‘şehit analarının’ aksine boyun eğmişti. Acısını yüreğine gömmüş, sadece yansımasını gözyaşına vermişti. Kolay değildi, koskoca evladını kaybetmişti ve çaresizdi. Üstelik sebep birkaç çapulcuydu. O artık bir ‘şehit anası’ olmuştu. Yıllardır büyük özveri ile büyüttüğü biricik oğlu bir daha olmayacaktı. Onu sadece resimlerde görebilecek, kokusunu belki rüyalarında alabilecekti. Bir ömür boyu bu acıyı yüreğinde yaşayacaktı. İşte bu yüzden gözyaşları damlamıyor, bir fırtına gibi akıyordu… Bir evlat, sadece çocuk değildir ana baba için. Sadece onların canlarından ve kanlarından meydana gelmiş bir canlıdan ötedir. Evlat; emektir, gururdur, heyecandır, umuttur ve yıllardır. Bir çocuğu büyütmek, yıllarca verilmiş bir emektir. her şeyin en iyisi olması istenir. Kimi zaman fedakârlıktır. Çocuk gülünce sevinç, ağlayınca hüzündür. Meraktır, endişedir. İtinayla büyütülmüş her evlat, büyük bir gurur kaynağıdır. İlk adımı atması heyecan, dersleri ile ilgilenmesi büyük bir sabırdır. Onun her başarısı büyük tarifsiz bir gururdur. Aynı zamanda da, harika bir umuttur. Anne ve baba, evladın kendisinden daha iyi yaşaması için, emek verir. Onun, kendilerinden daha iyi yaşayacağına ve ülkesine daha yararlı olacağına umut bağlar. Ta ki, ***** bir kurşun, yılların emeğini, heyecanını, umudunu ve gururunu o anne babadan, canlarından, kanlarından alıncaya dek… Ey sessizce ağlayan şehit anası; bu büyük acıyı yaşasan bile, sen boynunu eğme. Ağlayacaksan bile başın dik ağla. Çünkü verdiğin her emek, bağladığın her umut ve hissettiğin tüm duygular birer hatıradır. Onlar gereken yerlere yazılmış, evladının boynuna asılmıştır. Nereye giderse gitsin, emanetleri hep yanında olacaktır. Sakın bu ülkede uyuşturucudan ölenlerin bile sarıldığı yüce bayrağımız ile senin evladının sarıldığı bayrağı karıştırma. Biri sade birkaç kendini bilmezin sardığı bez parçasıdır. Senin evladınınki ise, yıllardır şehit olmuş yüz binlerce şehidimizin, ay ile yıldızdan oluşan kanıdır! Ey sessizce ağlayan şehit anası; sen çaresizliğe düşme. Her ne kadar, bu çapulcuların başı olana idam cezası verdiğimiz halde uygulayamıyorsak bile, ne olur bundan utanma. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ ne 1994 yılında moratoryum vererek, 1984’ ten beri idam cezası uygulamıyoruz, bundan sonra da uygulamayacağız diyenler var ya hani… Bırak işte onlar utansın… Ey sessizce ağlayan şehit anası; oğlunun boş yere can verdiğini zannetme. Her ne kadar “Askerlik, her vatandaşın boyun borcudur” deyip, ardından evladını köşklerinin karşısında askerlik yaptıranlar olsa da, evladın onların şehidi değildir. Senin evladın, bu ülkede büyük sıkıntılar içerisinde yaşayan, aç kalan, ezilen, dışlanan ve gözlerden ırak, gönülden uzak tüm gariplerin şehididir. Annesini kaybetmiş bir öksüzün ya da tüyü bitmedik yetimin huzurlu yaşamasının yeminidir… Ey sessizce ağlayan şehit anası; sakın evladın toprak oldu diye üzülme. Senin evladın bu dünyada kimsenin isteyerek elde edemeyeceği kadar büyük ve muhteşem bir ölüme sahip olmuştur. Giren kurşun ***** olsa da, sonucu yavrunun sonsuza dek mutluluğu ile sonuçlanmıştır. Senin canın için, bu ülkede yaşayan tüm dilsiz bebeklerin, sokaktaki kedi ve köpeklerin, gökte uçan güvercinin ve etrafında gördüğün her şeyin ona minnettar olduğunu ve için için dua ettiğini aklından çıkarma. Zira artık yaşamayan ‘şehidimiz’ değil, asıl onu şehit edenlerdir. Ey sessizce ağlayan şehit anası; henüz evladının toprağı kurumamış olsa da, artık gözyaşını sil ve bir daha ağlama. Çünkü senin gözlerinden damlattığın her bir damla yaş, bizim içimizi yakmakta ve insanca yaşayıp geçinememe ayıbımızdan dolayı yüreğimizi dağlamaktadır. Zira asıl mutsuz olması gereken sen değil, seni bu hale getirenlerdir. Tüm şehit analarına ve şehit yakınlarına, Allah’ tan bol sabır ve acılarını dindirmesi dileklerim ile… Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Emperyalist Batı(başta ABD,AB,İsrail)’nın amacı, F.Gülen'in vasıtası ve AKEPE'nin kanalı ile dincileri ve Kürtçüleri kullanarak, Ortadoğu, Kafkasya, Orta Asya ve Kuzey Afrika'da hegamonya kurma projesi olan BOP’u hayata geçirmek, "eksen ülke" yapacakları Türkiye’yi de bir Ilımlı İslamcı Federasyonlar Topluluğu haline getirerek sömürmektir. Olan yine garibana oluyor. Millet olarak hepimizin başı sağolsun, şehitlerimize Allah rahmet eylesin. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Kana bulanmışsa da beyaz karanfil...kanı kadar kutsal olan beyazlığı ile...mekanınız cennet olsun kardeşlerim... Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 30 yildan beri sürdürülen yanlis politikalarla ve rantci siyasilerin sayesinde malesef anneler daha coookkkk sehitler verecek. Ates düstügü yeri yakar. neden bu kadar askerimiz sehit düsüyor sorusu soracagimiza, agzimiza küpe olmus sloganlarla aslinda bugüne kadar uygulanan politikalari, bu savastan rant yapan cevreleri ve ceteleri desteklemis oluyoruz. Artik sorgulamanin zamani geldide gecti bile. Sehitlerimizin hesabini versinler artik. Ne zamana kadar annelerin yüregi yanacak daha???? Hangi politikacinin cocugu veya yakin cevresinden sehit olan olmus acaba? Yeter artk, cözüm istiyoruz. Devleti yönetmek basiretsizlikle olmaz, cözüm üretmekle olur. Nasil olsa ölenler kendilerinden degil, onlarin yürekleri yanmiyor. Timsah aglamalar ile halki yilardan beri aldattiniz, yeter artik!!!!! Anneler aglamak istemiyor artik!!! Alıntı
Φ jeune Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Hangi politikacinin cocugu veya yakin cevresinden sehit olan olmus acaba? oyle deme tansu cıllerın oglu doguda yaptı askerlıgını yalnız onların dogu anlayısı bıras farklıydı cankayanın 10 metre dogusu.. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Evren'in, Özal'ın, Çiller'in, Tayyib'in, ortadoğuda ABD hegemonyasına hizmet ettikleri ve dolaylı olarak, PKK sonucunu çıkardıkları, besledikleri gerçeğini görmemek için kör olmak lazım. "Olan garibana oluyor" saptamamın, ABD hegemonyasına, BOP planına karşı verilen meşru ulusal mücadelemizin zayıflatılmasına yönelik bir argüman olarak kullanılması yanlıştır. Bu ayrı bir tartışma konusudur.Tartışılacak olan da yine ABD desteğiyle iktidara gelmiş bu şahısların getirdiği sistemin getirdiği eşitsizliklerin, kayırmalardır. Şehitlerimiz üzerinden siyaset yapıp, verilen meşru mücadeleyi haksız çıkarmaya ve halkın tepkisini saptırmaya çalışmak iyi niyetli bir yaklaşım değildir. Saygılar. Alıntı
Misafir Yakisikli Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Bu guzel konu basligi altinda hic bir yorum yapmiyacagim ne siyasetciler hakkinda, ne tsk, ne yillardir insanlarin ocagina ates dusuren lanet teror hakkinda nede baska bir kurum ve kurulus hakkinda.. sehitler icin acilmis bir konuyu kirtletmeyecegim.. cunku burasi sozun bittigi noktadir... Sehitlerimize Allahtan Ailelerine sabir ve turk halkina birlik ve beraberlikten baska.... Saygilar Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2008 Allah tüm kardeşlerimizin mekanını Cennet etsin, ailelerine ve milletimize sabır versin.Gökte mağrurla, şanla dalgalanan bayrağımıza sarılacak gençler bu kadar basit,yürek yakıcı, acizce ölümün beşiğinde olmamalı.Allah rahmet etsin diyerek geçiştirilmemeli.Düşmana hedef olmak bu kadar kolay olmamalı. Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Türkiye'ye 100 liralık ders Jandarma Er Onbaşı Fatih Yonca 10 gün önce izine geldiğinde annesine 'Şafak 87 anne' diyerek sarıldı, izninin ardından birliğine döndü... Döndüğü gün Tokat'ta pusuya düşürüldü, şehit oldu... Annesi, babası, kardeşleri yıkıldı... Şehit Jandarma Onbaşı Fatih Yonca askerlik boyunca aldığı maaşı ailesine gönderiyordu... Ailesine bakmayı birgün bile ihmal etmedi... Yonca ailesinin sıvasız, kapısı naylonla kapatılmış evinde göze çarpan ayrıntı ise devletin yaptığı kömür yardımlarıydı... Hatay’ın İskenderun İlçesi’ne bağlı Bekbele Beldesi’ne bağlı Orhangazi Köyü, şehit acısıyla yandı. Köyün dağlık kesiminde bir akrabaları tarafından ücretsiz oturmaları için verilen 2 odalı briketten yapılma, kapısı naylonla kapatılmış, sıvasız derme çatma evde yaşam savaşın veren Fatih Yonca’nın ailesi, ziyaretçi akınına uğradı. Türk Bayrağı asılan ev, dolup taştı. Baba Bülent Yonca, eşi ve çocuklarına bakamayınca 4 yıl önce eşi Gülsem Sönmez’i boşayıp, köyden ayrıldığı için akrabalarının evlerinde yaşam mücadelesi veren aile, İskenderun Kaymakamlığı’nın verdiği gıda ve kömür yardımları ve komşularının desteğiyle ayakta duruyor. Mustafa Kemal Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Bölümü’nde okuyan Fatih Yonca, babalarının kendilerini terk etmesi üzerine tüm yükü de omuzlarına alıp, İskenderun’daki bir filtre fabrikasında işçi olarak çalışırken, okulunu bitirdi. Bir ablası ile 2 erkek kardeşi bulunan Yonca, küçük kardeşi Hakan’ı da askere gönderip, terhis olduktan sonra da kendisi de askere gitti. Kardeşlerine hem kardeş hem baba olan şehit onbaşı, askerde aldığı maaşı da evine göndermeyi de ihmal etmedi. Onbaşıların askerlik boyunca aylık 39 lira 14 kuruş maaş aldığı, iç güvenlik bölgelerinde görev yapmaları halinde bu maaşın 129 lira olduğu belirtildi. ŞEHİT OLDUĞU GÜN BİRLİĞİNE KATILDI 10 gün önce izine geldiği köyünde annesi Gülsüm Sönmez’e terhis olacağı gün için ‘Şafak 87’ diyerek birliğine dönen Yonca, göreve çıktığı ilk gün teröristlerin kurşununa arkadaşlarıyla birlikte hedef oldu. Onunla birlikte 7 asker şehit düştü. Acı ve yoksulluk içinde yaşamını sürdüren Gülsüm Sönmez’e kara haber tez ulaştı, evinin direği yıkılmıştı. Yakınları ve komşularının desteği anneyi teselli etmeye yetmedi. “Benim çocuğuma ‘şehit’ dediler. Salasını verdiler, ‘Fatih Yonca şehit oldu’ dediler. Ciğerim yanıyor. Benim yavrum 3 ay sonra 24 yaşına girecekti. Yeşil gözlüm, dayanamıyorum çocuğum. Sen bize asker parası gönderiyordun” diye ağıtlar yakan anne sinir krizi geçirdi. YAVRUM, KUZUM BENİM Oğlunun askere koşa koşa gittiğini belirten anne Sönmez, “Kafirlere yem oldu benim kuzum. Geri giderken ‘Şafak 87’ diyordu yavrum. Kafirler, benim çocuğumu mu bekliyordunuz. Ne istediniz onlardan siz. Yavrularım ana kuzusu daha onlar. Ağızları süt kokuyor onların. Yavrum kuzum benim” dedi. Fatih Yonca’nın kardeşi Hakan metanetli görünürken, küçük kardeşi Ömer ise annesinin dizinin dibinden biran olsun ayrılmadı. Eşinden boşandıktan sonra köyü terkeden baba Bülent Yonca da oğlu Fatih'in şehit düştüğü haberini alınca köye geldi. Şehit onbaşı Fatih Yonca, bugün İskenderun’da düzenlenecek törenin ardından köyünde toprağa verilecek. Halen bitmedi tükenmedi.. Daha nereye kadar.. Sabır diliyoruz, sabır kaldımı ki.. Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Kana bulanmışsa da beyaz karanfil...kanı kadar kutsal olan beyazlığı ile...mekanınız cennet olsun kardeşlerim... Anlamak ta biraz güçlük çektiğim , daha doğrusu anlam veremediğim bir şey var.. Herzaman buna bezer çümleler söyleriz, söylenir, duyarız, cevremiz de ise görürüz.. Yani şehit düşen askerin aylesi, yakınlarımız da ise.. Oncası vardır, görmediğimiz duymadığımız fakat aynı sözleri hemen hemen söyleyen.. Sabır dileyen.. vs.. Bazen isyan edeşim geliyor.. ve şöyle düşünüyorum: Oncasını engeleyebilecek olanlar, elerinde imkanı olan, durdurabilecek olanlar, hani şu oy verdiklerimiz : Nasıl olsa … en kötü durum da… bu çümleler yer alacak, dile gelecek… daha ötesi yok Biz yine de bildiğimiz yoldan şaşmayalım… yola devam mı diyorlar acaba….ki bir türlü sonu gelmiyor Bu yol nereye varıyor ? Saygılar Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2009 Allah rahmet etsin,Ailelerine sabır versin. Teröre lanet olsun. Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2009 ALLAH rahmet eylesin,ülkemizin başı sağolsun,ülkemizi bunu reva gören Terör ve şer odaklarını nefretle lanetliyorum.... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2009 O sehitler tüm Türk milletinin kalbinde büyüyecekler,Türkleri ölümle korkutmaya calisanlarin unuttuklari birsey var,biz bir ölür bin diriliriz.Türklerin düsmanlari adlari ne olursa olsun,asirlar boyu vardilar,yine varlar ve hep olacaklar.Kimliklerini,ister demokrasi arkasina,ister özgürlük arkasina,ister temel haklar arkasina saklasinlar renkleri hep ayniydi aynidir ve ayni olacaktir ama herseye ragmen Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktir.Bu topraklari vatan olarak kabul eden vatan evlatlari oldugu sürece kadin memesi tüccarlari hüsrana ugrayacaktir. Sehitlerimize tanridan rahmet,ailelerine sabir ve Türk ulusuna bassagligi diliyorum. saygilarla Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2010 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2010 Anlamak ta biraz güçlük çektiğim , daha doğrusu anlam veremediğim bir şey var.. Herzaman buna bezer çümleler söyleriz, söylenir, duyarız, cevremiz de ise görürüz.. Yani şehit düşen askerin aylesi, yakınlarımız da ise.. Oncası vardır, görmediğimiz duymadığımız fakat aynı sözleri hemen hemen söyleyen.. Sabır dileyen.. vs.. Bazen isyan edeşim geliyor.. ve şöyle düşünüyorum: Oncasını engeleyebilecek olanlar, elerinde imkanı olan, durdurabilecek olanlar, hani şu oy verdiklerimiz : Nasıl olsa … en kötü durum da… bu çümleler yer alacak, dile gelecek… daha ötesi yok Biz yine de bildiğimiz yoldan şaşmayalım… yola devam mı diyorlar acaba….ki bir türlü sonu gelmiyor Bu yol nereye varıyor ? Saygılar Trabzon'lu ahmet amcamın,manisa'lı Fatma annemin,Şırnak'lı Basri dayımın çocukları ölmesse onlar nerede slogan atıpta oy toplayacaklar sanıyorsunuz,halkın duygularıyla nasıl oynayıp halk duyguları ile depreşirken ülkeyi parsel parsel paylaşacaklar bunlarıda düşünm ek gerekir biraz,nasılsa onların çocukları evlerinin 10 metre doğusundan ötesinde görev yapamaz.... Alıntı
Φ metehan38 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2010 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2010 Sevgili arkadaşlar, paylaştığınız bu yüce ve kutsal düşünceler için şükranlarımı sunarım. Yazdıklarınızı okudukça tüylerim diken diken oldu ve çok duygulandım, gözlerim doldu.İşte, bizler böyle yüksek karakterli bir milletin evlatlarıyız. Bende sizlerle tamamen gerçek ve ben de kalan, benim için de önemli bir mektubu paylaşmak istiyorum. Umarım yaşananlara bir faydası olur. Canım Oğlum, Nereden, nasıl başlasam bilmiyorum. O kadar özledim ki seni… Canım yavrum, sen bizim ilk göz ağrımızdın.. Dört gözle beklemiştik babanla doğumunu… Dokuz ay sonra hastanede seni kucağıma bıraktıkları ilk gün vuruldum sana… Ne güzel gözlerin vardı, ışıl ışıl… Öyle güzel kokuyordun ki… Evimize neşe getirdin. Bir de hep uslu çocuktun, hiç üzmedin beni… Ne sık sık ağladığını bilirim, ne de yok yere huysuzlanmanı… Uyurken bile gülümserdin, meleklerle oynadığını düşünürdüm. Hastalanırsan başından ayrılmazdık, babanla nöbet tutardık sabaha kadar… İlk adımını unutamam, sonra ilk ‘anne’ deyişini… Hep üstüne titredik. Sonra büyüdün… Zaman su gibi geçiyor. Her dışarı çıkışında, her seyahatinde sana belli etmedim ama yüreğimden neler koptu. Bir tek seni askere uğurlarken rahattım. Komutanlarının sana gözü gibi bakacağından emindim. Bir süre sonra Güneydoğu’ya gideceğini haber ettin. O kadar heyecanlıydın ki, öyle emin konuşuyordun ki… “Göreceksin anne, bu devlet düşmanlarına gereken cezayı vereceğim. Vatanımın dağlarını bu eşkıyalardan temizleyeceğim” diyordun. Hep komutanlarının iyiliğinden, arkadaşlarından bahsettin. Rahatlığın, güvenin bizleri de rahatlattı. Sana sadece “Kendine dikkat et evladım” diyebildim. Ne de olsa seni bugünler için yetiştirmiştik. “Merak etme” diyordun, “Merak etme annem. Kalbini rahat tut!” Bir gün merakta bırakmadın bizi, fırsatın oldukça sık sık aradın, ayda bir mektubunu aldık. Mektubunu dakikalarca kokladığımı bilirim. Gönderdiğin fotoğrafları baş ucumuza koyduk. Son mektubunda “Ben şehit olursam, ağlamayın sakın! Düşmanları sevindirmeyin.” diyordun. Telefonda “O nasıl söz oğlum” dedim. Sustun, sanki içine doğmuştu. “Hakkını helal et, güzel annem” dedin. Nereden bilirdim bu konuşmanın seninle son konuşmamız olduğunu… Baban duymuş önce, haberlerde söylemişler. Söylemediler önce bana… Kardeşin de sakladı. Ana yüreği bu, hissettim ben… Sonra öğrendim ki, pusuya düşürmüşler, çıkan çatışmada vurmuşlar seni… Elleri kırılsın o zalimlerin… Sanki canımı aldılar, sanki dünyayı başıma yıktılar. Bir ateş ki yüreğimin tam ortasına oturdu. Komutanlarınla görüştük, seni çok övdüler. “Kahramanca çarpıştı. Kanı yerde kalmayacak. Bizi de evladınız sayın artık.” dediler. “Vatan sağolsun” dedim. Oğlum seninle hep gurur duydum, sağlığında bir gün olsun boynumuzu eğik gezdirmedin. Cenaze töreninde de başımız dik, gururluyduk. Sana sözümüzü tuttuk, bir damla gözyaşı göstermedik, namertler sevinmesin diye… Hep içimize akıttık gözyaşımızı… Bayrağa sarılı tabutunu öptüm. Ben senden bir saat, bir dakika ayrı kalamazdım, şimdi seni nasıl toprağa koyacaktım a canım oğlum! Aradan onca zaman geçti. Acın, hasretin içimizde yavrum… Bir kerecik bile olsa kokunu alabilsem, saçlarını okşayabilsem, öpsem gamzenden… Sevindirici bir haberim var sana… Komutanların sözünü tuttu yavrucuğum, kanın yerde kalmadı, sana kıyanları tez zamanda buldular, cezalarını verdiler. Cenazene gelmeyenler, cenazene gelmeye utananlar, “senin gibi ana kuzularını vuranları affettiler yavrum… Acımıza, acı eklediler.” Onları affetmeyeceğim. Canım oğlum, fırsat buldukça yanına geliyorum, dertleşiyorum seninle… Sağolsunlar, komutanların her fırsatta gelip misafirimiz oluyor. Yokluğunu aratmıyorlar. Yakında kardeşin de askere gidiyor. Bu vatana bir arslan verdim, gerekirse ikincisini veririm. “Vatan Sağolsun” Seni çok seven annen… Sevgiyle kalın. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2010 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2010 Vatan topragini,kanini akitarak bizler icin savunan sehitlerimize Tanridan rahmet diliyorum.Bütün karanfiller onlarin olsun. Yüzleri bile kizarmiyor;Gazze'ye giderken Israil askerleri ile catisip ölenleride sehit diye aniyorlar caktirmadan.6 fidan topraga düserken Gazze yolculari icin mansetler atiliyordu bazi kirli sahifelerde.Simdi ben soruyorum sehitmi oldular?Kimin adina ve kimin hesabina sehit SAYILIYORLAR? Geminin güvertesine pineklemis olan yandas medya zafer türküleri cigiriyordu Israil'e karsi.Sanki Israil,gelmis topraklarimizi isgal etmiste onlarda birer HASAN TAHSIN oluvermisler gibi.Almislar arkalarina,Türkiye'nin kaderini avuclarinda tutan sinsi gücleri,onlara oy kazandirmak ugruna yollara dökülmüsler Insani yardim paravanasi ile. saygilarla Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2010 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2010 Bir ara da kıytırık bazı cami köşelerinde ne idüğü belirsiz bazı fetvacı imamların "laik devlet için savaşan şehit olmaz" diye PKK ile mücadele eden aziz kahramanlarımnız, her şeyimiz canımız şehitlerimize haince dil uzattıkları görülürdü. Halktan çok büyük tepki aldıkça seslerini çıkaramaz oldular. Şimdi bu bahane ile yeniden hortlayan bu dinciler "Türkiye yıllardan sonra ilk kez şehit verdi" dedikleri duyuluyor. Ülke yeniden bir ihanet sarmalına çekiliyor. Şeyh Said de bir Türk askeri öldürmenin yetmiş gavur öldürmekten daha sevap olduğunu söylemişti... Alıntı
Φ Radya Gönderi tarihi: 15 Temmuz , 2011 Gönderi tarihi: 15 Temmuz , 2011 Diyarbakır'da hain pusuda hayatını kaybeden 13 şehidimize Allahtan rahmet, ailelerine sabır diliyorum... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2011 Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2011 Vicdanlari o kadar körlesmis ki 13 askerimizin sehit edilmesini bile askere yüklemeye calistilar,basaramadilar.Karanfiller birakalim,karanfiller onlari geri getirmeyecektir ama birakalim yine. Kasarlanmis siyasetcilerin iktidarinda yasayan bir Türkiye var gündemde.Din adina,intikam adina bu güzelim ülkeyi bölmeye calisiyorlar.Ne kadar antiAtatürk,anti laik,antiinsan varsa ser cephesinde kümelenmis isbirligi halindeler. Kimdi bu yüzde 50?...Mezarlardan medet uman,yatip kalkmayi müslümanlik sayan,bagirip cagirmayi erkeklik kabul eden,bilmem ne kabadayisi gibi yürümeyi adamlik sayan bir yigindir yüzde 50.Bulgurcu,mercimekci,kömürcü,Kürtcü, belesci takimidir yüzde 50.Bayraktan vatandan bihaber,sadece kisisel cikarlarinin hesaplarini yapan,hirsizligi mesru gören,ordu esliginde cuma namazi kilmayi dindarlik sanan bir yigindir yüzde 50.Ihaleci,köse dönücü,rantci yiginlardir yüzde 50. Karanfil gönderelim sehitlerimize,peki 30 bin kisinin katiline sayin diyen bir basbakana 13 kelle hediyemi edilecektir. Bu ne aymazlik ki;13 sehit verilmis,hala birtakim satilmis ruhlar,genlerinde ahlaksizligin tohumlarini tasiyan birtakim köse yazarlari,aydin gecinen soytarilar ve hainler asker silahi biraksin diyebilmektedir. Ve Atatürk'ün kurmus oldugu yüzbinlerce sehit kaniyla sulanmis olan bu yüce vatan bir iktidarin taseronlugu ile Kürtcülerin özerklik sloganlari ile calkalaniyor.Bu iktidarki Dersim isyanini savunan o isyani bastiranlara saldiran bir iktidardir.Bu hükümet kimin hükümetidir.Türk milleti'nin hükümeti olmadigi kesindir. saygilar Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2011 Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2011 ŞEHİT ANASI AĞLAMA....KANLARI YERDE KALMAYACAK...BİZİM ÇOCUKLARIMIZ YETİŞİYOR.... . . . Tüm şehit analarına ve şehit yakınlarına, Allah’ tan bol sabır ve acılarını dindirmesi dileklerim ile… Bir baba duydugu acinin etkisiyle "70 milyon Halid var"diye bagirabilir.Sehitler hepimizindir.Sadece bir gercegi gözardi etmeyelim.Terörü sifirdan alip bugünkü noktasina tasiyan iktidara oy veren yüzde 50'yi ben Halit'lerden saymiyorum.Eger onlarin Halit'lere saygilari olsaydi bu iktidar tekrar basa getirilmezdi. saygilarla Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.