Φ muki Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Bu akşam televizyonda bir polisiye dizi seyrettim. Ama bu dizide cinayet olaylarını çözen polis değil kasabanın katolik papazı. Gerçi bir polis var ama, biraz saf ve papazla rekabet içinde olayları cözmede. Ancak papazın aklı daha kıvrak olduğundan olayları daha çabuk çözüyor. Neyse gelelim konuya... Dizinin bir karesinde olay çözüldükten sonra kardinal ve diğer papazlar bir masada oturuyorlar ve aralarında sobet ediyorlar. Dedikodu ile ilgili bir konu geçiyor ve papazlardan biri 'neden şaşırıyorsunuz ki İncil de dedikodu ile dolu değil mi' diyor. Ancak, televizyon kanalına telefonlar yağmıyor, hatta bir kişi bile telefon açmıyor, nedir bu rezillik diye, kanal kapatma cezası ile karşı karşıya kalmıyor Ayrıca, gene Allah'la, İsa'yla, Meryem'le, Melek'lerle, kutsal kişilerle ilgili bir sürü fıkra var ve bu fıkralar ulu orta anlatılıyor. Bu fıkralardan bazılarını buraya aktarmak istiyorum. Bir kadın taşlanarak öldürülecek. İsa çıkageliyor ve 'içinizden günahsız olan ilk taşı atsın' diyor. Arkadan cesur biri gelip kadının başına taşı atıyor. Kadın ölüyor. İsa başını çeviriyor ve 'Anne bazen midemi bulandırıyorsun' diyor. Bir tane daha... İsa göklerde dolaşıyor. Herkes neşeli ve mutlu. Sadece yaşlı bir adam tek başına bir bulutun üstünde oturup ağlayaraktan saçını başını yoluyor. İsa adamın yanına çömeliyor ve 'yaşlı adam seni üzen nedir' diye soruyor. Adam, İsa'ya yeryüzünde marangozluk yaptığını ve bir oğlunu kaybettiğini söylüyor. Bunun üzerine İsa adamın boynuna sarılıyor ve 'Baba!' diyor. Adam da İsa'ya sarılıp 'Pinokyo' diyor. Buna benzer o kadar çok esprili, hatta bazen aşırıya kaçan o kadar çok fıkra var ki, buna rağmen kimse çıkıpta, vayyyy İsa, vayyyy Meryem feryatları atmıyor, gülüp geçiyorlar. İslam dinine mensup olan insanlar neden biraz hoşgörülü olamazlar? Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 muki ben bunlara benzer hatta bunlardan çok daha aşırıya kaçan o kadar çok fıkra biliyorumki ülkemizde anlatılan. Kimsede feryatlar atmıyor gülüyor geçiyor zaten Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 muki ben bunlara benzer hatta bunlardan çok daha aşırıya kaçan o kadar çok fıkra biliyorumki ülkemizde anlatılan.Kimsede feryatlar atmıyor gülüyor geçiyor zaten Bir tane anlatır mısın sayın Cyrano? Hem güleriz hem de tepkileri ölçeriz Alıntı
Φ verdinaz Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 İslam dini sizin için bir oyun değilmi bir skaız yapmıssınız çekip çekip duruyorsunz nereye kadar elbet bunun cevabını Yüce Rabbim biliyor...Allahım hidayet nasip eylesin.... Alıntı
Φ dumanlı Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 muki islam dinini neden bu kadar hafife almaya çalışıyorsun ki..hıristiyan olabilirsin ve ya başka bir dinden de olabilirsin..ilk önce sen hoşgörülü olmaya çalış..bizlerin bütün dinlere saygımız vardır..sizin dininize de,hatta dinsizliğinize de.. bırak insanları..dinlerini istedikleri gibi yaşasınlar..bence inançlara saldırmaya çalışacağına,bilgi sahibi olmadığın ve ya bilmek istediğin şeyleri öğrenmeye çalışsan daha iyi olmazmı? Alıntı
Φ ftoyd Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Sayın Yam Yam aklıma geldi bu başlıkla.. içim cız etsede, bloğundaki şiirlere gülmüştüm.. Sorun İslam ın hoşgörülü olması değil özünde.. Çünkü dinimizde gerçekten hoşgörü var.. Mesela ayetlerle ilgili dalga vari dedikodu yapılıyorsa bir ortamda, o ortamdan uzaklaşmamız ve ancak konu başka bir yöne kayarsa,yani ayetlerle ilgili dedikodu biterse o ortama geri dönmemiz koşulu vardır.. Ya da dinimizin en güzel öğütlerinden biri, karşınızdakinin dinine İlah ına sövmeyin,olaki o da sizin Peygamberinize Allah ınıza sövmesin.. Ama ortada bunun aksi bir sürü davranış var.. yani açın youtube da ateistlerle dindarlar arasındaki yazışmalara bakın,o ona diğeri ona,al birini vur ötekine si...lifkesiz sözcük kuramıyorlar..Ha sadece din mi,siyasi olur,Türklük Kürtlük olur,futbol olur,kısacası nerede ayrım orada başla küfretmeye zihniyeti.. Demek ki olayın özü,yani bu tarz tutumların özünde din değil,eğitimdeki bir sıkıntı yatmakta.Toplumsal,kültürel bir sıkıntı demek ki herşeyin özü.. Öyle ya,bir düşünelim en yakınımızı,kapı komşumuzu.. Sanki hayatımızdan sorumluymuş gibi,özellikle bayansak,nerden geldi-kaçta geldi gitti gibi takipte olan gözlerle karşılaşmazmıyız,hatta ve hatta kimilerimizin başında anne babası olmasına karşın.. Bütün bu açılardan bakınca,ve küfre yatkın ve küfre tepkisi de şiddetli gelebilen kişilerin yaşadığı bir ortamda,din gibi önemli bir konuda birinin şaka yapması ya da fıkra anlatması,insanları cinayete bile sürükleyebilir malesef.. Din,bunun önündeki engel değil,ama kültür bunun önündeki engel.. Saygılarımla.. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Bir tane anlatır mısın sayın Cyrano?Hem güleriz hem de tepkileri ölçeriz Yersoy inan bir tanesini anlatsam hem yazdıklarım yıldızlanır hem uyarı alırım moderatörden o kadar aşırılar yani Ama istersen pm ile gönderebilirim yaygın anlatılanlardan. Öyle kimsenin bilmediği şeylerde değil. Din kıyasına geliyor yine mantık. İnsanlar southpark'ta İsa'nın magazin programı sunucusu olmasına tepki vermez. Aynı insanlar bir film çekilirken ingilizce çekilecek denince ayağa kalkar, İsa'yı ingilizce konuşturamazsınız illa latince olacak diye bastırır. Yapımcılar filmi latince çeker. Yani konu butür nüanslar değil. Temel olarak insanaların hassas oldukları noktalardır. Bu topiğinde sanırım üstünde durduğu mantık karikatür kriziyle ilgili. İşte adamlar İsa'yı futbolcu olarak çiziyor, türlü şekillerde çiziyor kimse ayağa kalkmıyor. Hz Muhammed çizilince herkes ayağa kalkıyor gibi. Biz yüksek yaparken bir konuyu görmüştük. Bizzat bunla ilgili. İşte Japonları selamlarken birden fazla kez eğilmeyin dalga geçtiğinizi sanarlar. Ruslar dudağınızı öpmek için uzanınca itmeyin yanağınızı çevirin. Bir Alman'a "yenge napıyor" tarzı soru sormayın swinger çağrışımı yapar. Hiçbir batılıyı tokalaşırken yanağından öpmeyin. İki arap erkeğini el ele tutuşmuş görünce gay sanıp ters tepki vermeyin sadece arkadaştırlar vs gibi. Aslolan insanları rencide etmemek bilerek üzmemektir. Hiçbir dinin yaşayış şekli heryerde aynı olmadığı gibi hassas oldukları noktalarda aynı değildir. Ama bunların hiçbirisi o din hakkında negatifi veya pozitifi vermez. Örnek verdiğim gibi size göre kapalı olan konularda çok rahat olabilirler. Ama sizin çok rahat olduğunuz bir konudada çok kapalı olabilirler. Belki batıda yaşıyan bir museviye ağlama duvarıyla ilgili fıkralar anlatırsınız güler. Musa'nın kızıldenizi neyle geçtiği konusunda fıkralar anlatırsınız güler. Ama "bir çizburger ısmarlayayım mı " dediğinizde inanılmaz tepki verir. Amerikalıların, Amerikan bayrağı şeklinde don giyiyor olmaları onların milliyetçilik anlayışının ileri veya geri olduğunu vermez. Sadece sembol olarak bayrağa bakışlarıyla ilgilidir. Bunun üzerinden bizde bu yapılsa ne olur şeklinde bir kıyas mümkün mü ? (ha aynı Amerikalılar, kuzey veya güney bayrağını hayatta bu şekilde kullanmazlar o daha kutsaldır mesela) sanırım anlatabildim Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Yersoy inan bir tanesini anlatsam hem yazdıklarım yıldızlanır hem uyarı alırım moderatörden o kadar aşırılar yani Ama istersen pm ile gönderebilirim yaygın anlatılanlardan. Evet anlatabildin Cyrano... Bu arada, bak daha hiç bir tanesini anlatmadan ne tepkiler geldi farkındamısın? Olay budur işet. Bu arada ÖM olarak atarsan bir iki tane sevinirim Saygılar... Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 muki ben bunlara benzer hatta bunlardan çok daha aşırıya kaçan o kadar çok fıkra biliyorumki ülkemizde anlatılan. Kimsede feryatlar atmıyor gülüyor geçiyor zaten Sayin Cyrano, siz en hafifinden bir tane yazsanız buraya da, biz de bilsek hangi fıkralara gülüp geçtiğini milletin. muki islam dinini neden bu kadar hafife almaya çalışıyorsun ki..hıristiyan olabilirsin ve ya başka bir dinden de olabilirsin..ilk önce sen hoşgörülü olmaya çalış..bizlerin bütün dinlere saygımız vardır..sizin dininize de,hatta dinsizliğinize de..bırak insanları..dinlerini istedikleri gibi yaşasınlar..bence inançlara saldırmaya çalışacağına,bilgi sahibi olmadığın ve ya bilmek istediğin şeyleri öğrenmeye çalışsan daha iyi olmazmı? Sayın dumanlı, konu, insanların dinlerini nasıl yaşamak istedikleri konusu değil. Konu, benim inançlara saldırmam konusu değil. Konu, sizin beni bilmediğim konular hakkında öğremeye teşvik etme çabanız değil. Din kıyasına geliyor yine mantık. Sayın Cyrano, sizlerin mantığı bunu din kıyasına indirgiyor. Size de tekrar yazayım: Konu, misyonerlik konusu değil. Konu, bir dinin bir dinden daha iyi oluşu konusu değil. Konu, din kıyası konusu değil. KONU: Insanların dini fıkralara karşı hosgörülü olması! Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 İslam dini ile ilgili fıkra pek duymadım, ama karikatür sektörümüz oldukça gelişkin olduğu için, çok sayıda karikatür gördüm. Saygılar. Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Zaten yeterli hoşgörü olmadığı için, bu konuda fıkra pek duyamazsınız.Diğer dinler için çok vardır da, islam dini hiç pek rastlanılmaz. Bu konuda bildiğim bir fıkrayı, anlattığımda pek te iyi tepkiler almadığımı söylemekle yetinebilirim.Diğer dinlerle ilgili anlatılanlara ,kahkahalarla gülebilen inançlılar ,konu kendi dinleri olunca aynı hoşgörüyü nedense gösteremiyorlar.Lafa gelince de ,"biz bütün dinleri peygamberleri kabul ediyoruz "oluyor.O halde hoşgörü ya da hoşgörüsüzlüğü, bütün dinler için aynı düzeyde uygulamaları gerekmiyor mu acaba? Alıntı
Misafir İ'tezele Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2007 ''İnsan inandığıdır'' Anton Chechov Bu insan, inandığı değerleriye alay edilmesinden hoşlanmıyorsa bu eleştirilecek değil saygı duyulacak bir durumdur. Çünkü insanı insan yapan etmenler, değerleri ve o değerlerin yaşamındaki yeri ve önemidir. İnanıyorum deyip sonra ''dilediğiniz fıkrayı anlatın, karikatürü çizin; ben güler geçerim'' deniliyorsa bu, insanın kendisine karşı samimiyetsizliğinin göstergesidir. Bu sırf Din için de değil, her konuda böyledir. Mesela bir keman virtüözüne, keman çalmak ile ilgili küçük düşürücü bir fıkra anlatıldığında, müzisyen bunu hoş görmek durumunda değildir; hoş görmemelidir de. Eğer kendine ve/veya emeğine saygısı varsa.. Ki biz burada insanların inancından bahsediyoruz. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Sayin Cyrano, siz en hafifinden bir tane yazsanız buraya da, biz de bilsek hangi fıkralara gülüp geçtiğini milletin. Ben bildiğim en hafiflerini yersoyla paylaştım. Kendisi forumda paylaşılacak kadar "hafif" olduğunu düşünüyorsa paylaşsın zira ben forum yönetiminin ne tepki vereceğini biliyorum. Sayın Cyrano, sizlerin mantığı bunu din kıyasına indirgiyor. Size de tekrar yazayım: Konu, misyonerlik konusu değil. Konu, bir dinin bir dinden daha iyi oluşu konusu değil. Konu, din kıyası konusu değil. KONU: Insanların dini fıkralara karşı hosgörülü olması! Sayın Muki, Türkiye'de de bu tür dini fıkralar çokça anlatılır. Çokça gülünür. Kimse ayağa kalkmaz. Kızanda olur gülende olur. Sadece fıkralar değil karikatürlerde de bu malzeme çokça kullanılır brain bir sürü göstermiş. Ha keza bizim televizyon mizahımızdada din adamları, şeyhlik, şıhlık gibi kurumlar mizansenleştirilir, hiciv yapılır dimi. Hemde baya fazladır bu. Sen duymamış olabilirsin ama var yani. Hemde çok yaygın. Fıkralarda var, karikatürlerde var, fimlerde var, skeçlerde var. "İslam dinine mensup olanlar neden biraz hoşgörülü olamazlar?" diye soru sormuşsun. Bu cümlende sanırım fıkra konusuyla sınırlı değil. Fıkra konusu üzerinden hoşgörü tespiti var. Bende sana diyorumki bunlar olmasa bile hoşgörünün kriteri böyle bir şey olamaz. Bir örnek vereyim. AKP li bir belediye başkanı bir yolculuk esnasında partililere Atatürk'le ilgili nahoş bir fıkra anlatmıştı. Otobüstekilerden biriside bunu cep telefonuyla kaydetmiş ve bu basına yansımıştı. Büyük bir tepki aldı bu olay hatırlanacağı gibi. Şimdi birisi çıksa. "Ya Amerikalılar Lincoln'le ilgili bundan çok daha aşırı fıkralar anlatıyorlar. Komedi dizilerinde Lincoln'u, Washington'u şekilden şekile sokuyorlar. Atatürkçüler neden biraz hoşgörülü olamazlar?" dese Mantıkta bir fark var mı ? yok. Peki bu durumda sende aynı şeyi söylermisin ? Sanmıyorum. Anca "o başka bu başka " dersin. Ya da sen o fıkraya gülüp geçtin mi? Yoksa tepki mi verdin ? Ama Amerikalılar'ın Lincoln'e bakışı. Saygı anlayışları ile. Bizim Atatürk'e bakışımız ve kültürel saygı anlayışımız aynı şey değil. Bu bizim Atatürk konusunda hoşgörü sahibi olmadığımız anlamına mı gelir ? Bence hayır. Ha son cümlendeki dinsel hoşgörü konusuna gelirsek. Bu ayrı bir başlık ve tartışma konusudur ama. İslam'ın hoşgörü konusunda diğer iki semavi dinle kıyas dahi yapılamıyacağını tartışmam bile. Tarih ortadadır, dünya ortadadır. Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Ha son cümlendeki dinsel hoşgörü konusuna gelirsek. Bu ayrı bir başlık ve tartışma konusudur ama. İslam'ın hoşgörü konusunda diğer iki semavi dinle kıyas dahi yapılamıyacağını tartışmam bile. Tarih ortadadır, dünya ortadadır. Yukardaki görüşe misyonerlik denmezde ne denir. Çok açık bir şekilde bir dinin diğer dinden "hoşgörü" açısından kıyaslanamaz olduğunun propagandası. Kaldıki arkadaşımız bunu yapmadığını söyler. İslam dini hükümlerin dörtte üçü şiddet içermektedir. Defalarca değinildi. Kıyaslaması ve ölçüsü kaynaklardır. Uzlaşılamadığına göre kaynakları sergilemeye devam edilmeli. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Hoşgörünün ölçüsü dünya tarihidir, dünya gerçekleridir. Burada bahsedilen bir din değil o dine mensup olanlar Oturur okursun. En basiti müslümanların hakim olduğu topraklarda musevilik ve hristiyanlık yaşamışmı yaşamamış mı. Yada Hristiyanların hakim olduğu topraklarda tarihte müslümanlık yaşamış mı yaşamamış mı ? İslam dininin dörtte üçü şiddettide o yüzdenmi milyonlarca insanı dinlerinden dolayı katledenler müslümanlar değildi. O yüzdenmi binlerce yıldır müslüman coğrafyada diğer dinler yaşayabildi. Hoşgörü konusunda müslümanlar ve diğer semavi dinlere mensup toplumları tarih boyunca çok güzel kıyaslarız. oldukçada kolay olur bu dimi. Bakarsın Kudus'ü hristiyan ordular alınca ne olmuş. Müslüman ordular alınca ne olmuş. İber yarım adasında müslümanlığın başına ne gelmiş. Balkanlarda hristiyanlığın başına ne gelmiş. Nasıl hoşgörü varmış taraflarda tarih boyunca. Nasıl davranmış diğer dinlere mensup tebalarına karşı. Yaşam şansı vermişler mi ? Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Ben de bir tartışmada İslam ülkelerinde hiç bir zaman halkın meydanda toplanıp cadı diye kadınları yakmamış olduğunu, kilise'nin resmi yasal günah temizleme işkenceleri yaptığını ve Kudüs'ün sıklıkla el değiştirmesi sırasında olanları Batılıların bile kendi filmlerinde yansıttıklarını söylemiştim. Konu bu değil. Geçmiş sabıkası Batı'nın kesinlikle çok daha kabarıktır. Endülüs'te neredeyse bir tane müslüman ve Amerika'da kızılderili bırakmadılar. Bu, dar ve doğal kaynakları kıt bir coğrafyada yaşayan çeşitli ırkların şiddetli rekabetinin getirdiği bir nedenselliktir, dinlerinin kötü oluşundan değildir. Ama kökenden alırsak: İsa peygamber yumuşaklığı, sabrı ve şiddete maruz kalıp sabretmesi ile tanınmıştır. İşte Magdalena'nın recmedilmesini önlemiş, şiddete karşılık vermemeyi tavsiye etmiş, öbür yanağınızı çevirin vs... Batılılar bu öğütlere uymuş mu, hayır. Aslına bakarsanız Osmanlılar da Kur'an tavsiyelerine tam uymamışlar. Yahudiler lanetli olduğu halde İspanya'dan soykırımdan kurtarıp Anadolu'ya getirmişler. Osmanlıların dinlere hoşgörüsüz olmaları için bir nedenleri yoktu. Kendilerini müstağni ve üstün görüyorlardı, kimseye bir hınçları yoktu. Şimdi şimdi kompleks yaptık, bir Osmanlının gözünde bir "kefere" cizyesi alınıp ilişilmeyecek bir zavallıydı. Şimdi konjonktür değişti, Hristiyanlık çok değişti, zaten değişime açıktı. Kötüye de kullanılırken, misyoner ayaklarıyla sömürgeleştirirken de, iyiye, ahlak öğretisi olarak kullanılırken de çekilip uzatılıp eğilip bükülüyordu. İslam ise öyle değil. Köklerine sıkı sıkı tutunuyor ve değişime çok daha kapalı, sorun bu. Değişmesi de zor, bu saatten sonra Kur'an ayetleri ne kaybolur, ne yeniden yazılır. Ben İslam'da Hristiyanlıkta olduğu gibi bir reform olacağına inanmıyorum. Ama bakın Yahudilikte bir reform olmadı. Adamlar kutsallığı sallamasını, hiçe saymayı ta başından biliyorlar çünkü. Musa peygamber yaşarken bile "Sen rabbinle gidin ikiniz savaşa, biz burada oturuyoruz" demiş adamlar. Öyle çarpılırız yamuluruz korkuları yok. "Rabbini bize göstermedikçe iman etmeyeceğiz" demiş, "bu ne böyle her gün helva, bıldırcın, mercimek soğan isterük" diye tutturan adamlar bunlar. Musa peygamberi canından bezdirmişler de bir gün öyle sinirlenmiş ki, Tevrat levhalarını elinden yere fırlatmış. Peygamberi bile zıvanadan çıkarmışlar. Maazallah Kur'anı yırtsan filan şimdi, fareye dönüşme riskin var. Böyle dedim diye İslam'ı kötü, diğerlerini cici gösteriyor, misyoner olmayayım da... Durum tesbiti yapmaya çalışıyorum... Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Bence haksızlık etmeyin arkadaşlar... Çünkü İslam ile ilgili de son derece aşağılayıcı bir çok fıkra var ve üretiliyor... Hoşgörü ile ya da hoşgörüsüzlük ile alakalı değil bence... Etik olanın ne olduğu da tartışılmalı aslında... Ama şimdi değil... Konu olgunlaşınca, belki... Hem şunu unutmamak gerekir ki Dünya tarihi, 1000li yıllarda Anadolu'da Mevlana, Yunus gibi önderler çevresinde yaşanan hoşgörü ortamını belki hiç bir zaman yaşamamıştır... Hoşgörüsüzlüğün kaynağı "Din" değildir. Sonuçta siz bir kabul sergiliyorsanız, ona karşı olan tüm duruşlara ister istemez tepki göstereceksiniz... Hatta işinize geldiği taraflarda taraflıkta sergileyeceksiniz... Bugün bile bunun tartışmasını yaşamıştık bir arkadaşla İş karşı fikirleri kaldırabilmekte sanırım... Saygılarımla... Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Sayın arkadaşlar, ya soru basitti: Neden bizler biraz hoşgürülü olamıyoruz? Sizler ise Atatürk'ü, Mevlana'yı, Türkiye'ye taşınan Yahudileri, Haçlı Seferlerini, Osmanlıyı taşımışsınız buraya. Bana biriniz bir müslümanın Allah veya Muhammed ile ilgili yazdığı bir fıkra söyleyebilir mi? Karikatürler elbette var, ama bunlar daha çok hocalar, hacılar ve tesettürlü kadınlar ile ilgili. Alıntı
Misafir 4mevsim Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Sayın arkadaşlar, ya soru basitti: Neden bizler biraz hoşgürülü olamıyoruz? Sizler ise Atatürk'ü, Mevlana'yı, Türkiye'ye taşınan Yahudileri, Haçlı Seferlerini, Osmanlıyı taşımışsınız buraya. Bana biriniz bir müslümanın Allah veya Muhammed ile ilgili yazdığı bir fıkra söyleyebilir mi? Karikatürler elbette var, ama bunlar daha çok hocalar, hacılar ve tesettürlü kadınlar ile ilgili. hoşgörü ile saygısızlığa terbiyesizliğe tepkiyi ayırabilecek erdeme sahipseniz istediğiniz fikrayı anlatabilir ve gülebilirsiniz... herhangi bir insanın annesiyle ilgili ya da bir erkeğe hanımıyla ilgili yapacağınız espiri ya da fıkravari anlatım sizi hangi sınırlarda kalmaya zorluyorsa inananların bilincinde saygı ve kutsallıkla kodlanmış allah ve peygambere iişkin anlatabileceğiniz herşey aynı sınırlarda kalmanızı icbar edecektir....anlayıverin siz de bi zahmet.... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 muki'nin söylemek istediğinin tam anlaşılmadığını düşünüyorum. Fıkra konusunu sadece bir örnek olarak vermişti. Ben şöyle bir geliştirme yapayım: Batı ülkelerinde birisi televizyona çıkıp, rahatlıkla İsa peygamberin tanrının oğlu filan olmadığını, babası bilinmediği için böyle bir söylenti uydurulduğunu dile getirebilir. Ölüm tehditleri filan almaz. Ama hiç bir İslam ülkesinde televizyona çıkıp peygamberin eşi Aişe'nin Safvan ile ilişkisi olduğunu iddia edemezsiniz. Bunu yapan Salman Rüşdi, hakkında verilen ölüm fetvasından köşe bucak kaçıp saklanmaktadır. Hırsi Ali hakeza canından endişe etmekte, ülkesinden kaçmak zorunda kalmıştır. Turan Dursun bu yüzden öldürülmüştür. Bırakın bunları, Konca Kuriş'in başörtüsü farz değildir diye televizyonlarda konuştuğu için bile öldürüldüğünü ne çabuk unuttuk? Bana lafı bilerek tersinden anlıyoruz gibi geldi... Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 muki'nin söylemek istediğinin tam anlaşılmadığını düşünüyorum. Fıkra konusunu sadece bir örnek olarak vermişti. Ben şöyle bir geliştirme yapayım: Batı ülkelerinde birisi televizyona çıkıp, rahatlıkla İsa peygamberin tanrının oğlu filan olmadığını, babası bilinmediği için böyle bir söylenti uydurulduğunu dile getirebilir. Ölüm tehditleri filan almaz. Ama hiç bir İslam ülkesinde televizyona çıkıp peygamberin eşi Aişe'nin Safvan ile ilişkisi olduğunu iddia edemezsiniz. Bunu yapan Salman Rüşdi, hakkında verilen ölüm fetvasından köşe bucak kaçıp saklanmaktadır. Hırsi Ali hakeza canından endişe etmekte, ülkesinden kaçmak zorunda kalmıştır. Turan Dursun bu yüzden öldürülmüştür. Bırakın bunları, Konca Kuriş'in başörtüsü farz değildir diye televizyonlarda konuştuğu için bile öldürüldüğünü ne çabuk unuttuk? Bana lafı bilerek tersinden anlıyoruz gibi geldi... Doğru tespit. Mesela birisi Atatürk örneğini vermiş. Atatürk'e hakaret eden, söven bir adamı öldürmesi için kimseyi kışkırtamazsınız Türkiye'de. Ama, peygambere sövüyor, hakaret ediyor diye kışkırtabileceğiniz ve katliam yaptırtabileceğiniz yüzlerce insan var. İslam'ı açıkça ve çekinmeden eleştirmeyi deneyen insanlar ya katledilmişlerdir ya da saklanarak hayatlarını devam ettirebilmektedirler. Sevgili muki'nin doğru bir tespiti var. Türkiye'de yapılan karikatürlerde müslümanlar eleştirilir, Muhammed hakkında karikatür yapılamaz. Yapan adamı katlederler. Saygılar. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Brain, budur... Konu tam yerine oturdu şimdi... Alıntı
Misafir İ'tezele Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Yapmayın arkadaşlar. Türkiye'de kadınlar başörtüleriyle üniverste kapısından dönüyorlar. Bu insanlar hogörülüyorlar mı, hoşgörü göstersinler? Evet, örnekleriniz gerçekçi ve etkin, ancak koşulları da göz önünde bulundurmalısınız. Batı ülkelerinde kilise düşmanı yayınlar ve kurumlar daha rahat işliyor olabilir ancak bu ülkelerdeki tüm toplumsal ve iktisadi yapılanmaların din merkezli olduğunu unutmamak gerek. Düşünün ki tatil günlerini bile buna göre ayarlamışlar. Böyle bir organizma içindeki kutuplaşmalar o organizmayı güçlendirir. Çünkü yıkıcı olan yumruk sert olandan ziyade nereden geldiği görülemeyen yumruktur. Kilise bu düşman gibi görünen kurumlara müsamahalı gibi görünür; aslında bu kurumlarla birlikte hareket eder. Böylece ülkede ciddi anlamda tehlike arz edecek bir hareket oluşursa bu hareketi zorlanmadan durdurabilir. Görüntüye aldanmamak taraftarıyım. Alıntı
Misafir 4mevsim Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Bu akşam televizyonda bir polisiye dizi seyrettim. Ama bu dizide cinayet olaylarını çözen polis değil kasabanın katolik papazı. Gerçi bir polis var ama, biraz saf ve papazla rekabet içinde olayları cözmede. Ancak papazın aklı daha kıvrak olduğundan olayları daha çabuk çözüyor. Neyse gelelim konuya... Dizinin bir karesinde olay çözüldükten sonra kardinal ve diğer papazlar bir masada oturuyorlar ve aralarında sobet ediyorlar. Dedikodu ile ilgili bir konu geçiyor ve papazlardan biri 'neden şaşırıyorsunuz ki İncil de dedikodu ile dolu değil mi' diyor. Ancak, televizyon kanalına telefonlar yağmıyor, hatta bir kişi bile telefon açmıyor, nedir bu rezillik diye, kanal kapatma cezası ile karşı karşıya kalmıyor Ayrıca, gene Allah'la, İsa'yla, Meryem'le, Melek'lerle, kutsal kişilerle ilgili bir sürü fıkra var ve bu fıkralar ulu orta anlatılıyor. Bu fıkralardan bazılarını buraya aktarmak istiyorum. Bir kadın taşlanarak öldürülecek. İsa çıkageliyor ve 'içinizden günahsız olan ilk taşı atsın' diyor. Arkadan cesur biri gelip kadının başına taşı atıyor. Kadın ölüyor. İsa başını çeviriyor ve 'Anne bazen midemi bulandırıyorsun' diyor. Bir tane daha... İsa göklerde dolaşıyor. Herkes neşeli ve mutlu. Sadece yaşlı bir adam tek başına bir bulutun üstünde oturup ağlayaraktan saçını başını yoluyor. İsa adamın yanına çömeliyor ve 'yaşlı adam seni üzen nedir' diye soruyor. Adam, İsa'ya yeryüzünde marangozluk yaptığını ve bir oğlunu kaybettiğini söylüyor. Bunun üzerine İsa adamın boynuna sarılıyor ve 'Baba!' diyor. Adam da İsa'ya sarılıp 'Pinokyo' diyor. Buna benzer o kadar çok esprili, hatta bazen aşırıya kaçan o kadar çok fıkra var ki, buna rağmen kimse çıkıpta, vayyyy İsa, vayyyy Meryem feryatları atmıyor, gülüp geçiyorlar. İslam dinine mensup olan insanlar neden biraz hoşgörülü olamazlar? muki'nin söylemek istediğinin tam anlaşılmadığını düşünüyorum. Fıkra konusunu sadece bir örnek olarak vermişti. Ben şöyle bir geliştirme yapayım: Batı ülkelerinde birisi televizyona çıkıp, rahatlıkla İsa peygamberin tanrının oğlu filan olmadığını, babası bilinmediği için böyle bir söylenti uydurulduğunu dile getirebilir. Ölüm tehditleri filan almaz. Ama hiç bir İslam ülkesinde televizyona çıkıp peygamberin eşi Aişe'nin Safvan ile ilişkisi olduğunu iddia edemezsiniz. Bunu yapan Salman Rüşdi, hakkında verilen ölüm fetvasından köşe bucak kaçıp saklanmaktadır. Hırsi Ali hakeza canından endişe etmekte, ülkesinden kaçmak zorunda kalmıştır. Turan Dursun bu yüzden öldürülmüştür. Bırakın bunları, Konca Kuriş'in başörtüsü farz değildir diye televizyonlarda konuştuğu için bile öldürüldüğünü ne çabuk unuttuk? Bana lafı bilerek tersinden anlıyoruz gibi geldi... sayın demirefe tekrar okudum başlığı...doğru anladığıma eminim...lafı bilerek tersinden anlamam...işime gelmezse cevap vermem olur biter...algılama kabiliyetimden ve samimiyetimden şüphe etmenize alındım doğrusu... islamda hoşgörüyü genel manada tartışabiliriz...ama neden allah ve peygamber hakkında fıkra anlatıp gülemiyoruz mevzusunda yukarda bir önceki iletimde fikrimi söyledim...siz anne ve eş hakkında espirili bir anlatıya insanların tepkisiyle ilgili bir yorum yapın... selamlar... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2007 4mevsim, ben fıkra konusunda çok seçiciyimdir, çevrem kaliteli fıkralar anlattığımı ve ucuz fıkralardan nefret ettiğimi bilir. Belki konu fıkralardan açılmış olabilir ama bunun sadece bir örnek olduğunu "niye kutsallarlr ilgili fıkra anlatıp gülemiyoruz" dan çok daha ciddi bir sorun olduğunu söyledim. Sayın muki bunu sadece bir örnek olarak söylemişti sanıyorum. Bu düşüncemi belirterek yorum yaptım ve tabii ki senden algılama ve samimiyet konusunda şüphe etmedim. Selamlar... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.