Φ sadebiri Gönderi tarihi: 13 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 13 Eylül , 2007 İNSAN NEYDEN YARATILDI? Kuran’da insanın yaratılışının değişik aşamalarından ve hangi maddelerden yapıldığından bahseden birçok ayet vardır. Kuran’da çelişki olduğunu iddia edenlere göre, bu ayetlere ayrı ayrı bakıldığında, bir yerde alaktan yaratıldığı yazarken, bir yerde topraktan yaratıldığı yazmaktadır, bu yüzden çelişkidir. Fakat ayetler dikkatle okununca hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir: “Hani Rabbin meleklere demişti: "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım." Hicr Suresi – 28 “Allah sizi topraktan yarattı, sonra bir damla meniden (nutfeden). Sonra da sizi çift çift kıldı. O'nun bilgisi olmaksızın, hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Ömür sürene, ömür verilmesi ve onun ömründen kısaltılması da mutlaka bir kitapta (yazılı)dır. Gerçekten bu, Allah'a göre kolaydır. “ Fatır Suresi – 11 “Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alak'tan yarattı.” Alak Suresi – 1 / 2 Yukarıdaki ayetlerde insanın yaratılışının farklı süreçleri belirtilmektedir. Hz. Adem, Hicr Suresi’nin 28. ayetinde Hz. Adem’in çamurdan yaratıldığı, Fatır Suresi’nin 11. ayetinde Adem’in soyundan gelenlerin meniden yaratıldığı, Alak Suresi’nde de meni sayesinde tohumu atılan insanın, rahimde bir “alak” (cenin) haline geldiği açıklanmaktadır. Bu yüzden ayetlerde hiçbir çelişki olmadığı açıktır. Alıntı
Φ GuNeSLi_GeCe Gönderi tarihi: 13 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 13 Eylül , 2007 İNSAN NEYDEN YARATILDI? Kuran’da insanın yaratılışının değişik aşamalarından ve hangi maddelerden yapıldığından bahseden birçok ayet vardır. Kuran’da çelişki olduğunu iddia edenlere göre, bu ayetlere ayrı ayrı bakıldığında, bir yerde alaktan yaratıldığı yazarken, bir yerde topraktan yaratıldığı yazmaktadır, bu yüzden çelişkidir. Fakat ayetler dikkatle okununca hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir: “Hani Rabbin meleklere demişti: "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım." Hicr Suresi – 28 “Allah sizi topraktan yarattı, sonra bir damla meniden (nutfeden). Sonra da sizi çift çift kıldı. O'nun bilgisi olmaksızın, hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Ömür sürene, ömür verilmesi ve onun ömründen kısaltılması da mutlaka bir kitapta (yazılı)dır. Gerçekten bu, Allah'a göre kolaydır. “ Fatır Suresi – 11 “Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alak'tan yarattı.” Alak Suresi – 1 / 2 Yukarıdaki ayetlerde insanın yaratılışının farklı süreçleri belirtilmektedir. Hz. Adem, Hicr Suresi’nin 28. ayetinde Hz. Adem’in çamurdan yaratıldığı, Fatır Suresi’nin 11. ayetinde Adem’in soyundan gelenlerin meniden yaratıldığı, Alak Suresi’nde de meni sayesinde tohumu atılan insanın, rahimde bir “alak” (cenin) haline geldiği açıklanmaktadır. Bu yüzden ayetlerde hiçbir çelişki olmadığı açıktır. Kuran-ı Kerim'i dikkatli okuyan insan zaten inancı ne olursa olsun herhangi bir çelişkiyle karşılaşmaz... Bir gün biri bir Müslüman Din Adamına demiş ki: - Kuran'da ''NAMAZ KILMAYIN'' yazıyor Hoca Efendi... Namaz kılmayacak mıyız? - Din Adamı da der ki: İçkiliyken namaz kılmayın yazıyor orada... Fakat sen sana lazım olan yerini almışsın... İşine geldiği gibi... Çok güzel bir konuya değinmişsiniz tebrik ederim... Alıntı
Φ Aurelius Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2007 çamurdan yaratılma çok eski mitlerde de vardır.. ne yapsın o zamanın insanları çamurlara şekil veriyolarmış ve akılları o kadar çalışıyomuş.. ama muhammed onlardan bu miti almış Prometeus ... Gözyaşlarımla toprağı çamur haline getirdim ve yoğurdum. Bir insan heykeli yaptım. Sonra bu heykele ruh verdim. İlk ölümlü yaratıklar oluştu böylece." Sümer.. Bunun üzerine, ben de Ea'nın yardımını istedim. Toprağı, Kingu'nun kanıyla yoğurdum. İlk insanı meydana getirdim. Çin Efsanelerinden: "Bunun üzerine Tanrıça Ngüho yengeç elleriyle gökyüzünü yukarıya kaldırdı, denizleri yeniden sınırlarına itti. Ve çamurdan yeni bir insan türü yarattı." sonra da kendi çağında bilinen meniden oluşmayı da eklemiş.. alak konusuna gelince.; kuranı tercüme edenler bile çağa uydurmaktalar bu kelimeyi.. bir de şu ayeti eklersek ortaya şu çıkıyor: Allah insanı çamurdan iki eliyle yaratmış.. Sad 75 çevirileri: DİYANET VAKFI Allah! Ey İblis! İki elimle yarattığıma secde etmekten seni meneden nedir? Böbürlendin mi, yoksa yücelerden misin? dedi. bir heykeltraş misali.. hatta biliyosunuz.. islamda heylkel yasak haşaaa yaratan mısınız siz? resim bile yapamazsınız.. Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2007 Oğlum küçükken bir gün bana; 'Anne Allah Superman'a mı benziyor mu, duvarları delip geçebilir mi' diye sormuştu. Yaratana kendim de bir şekil veremediğim ve Yaratanı tarif edemeyeceğim için oğlumun ilgisini hemen başka bir yöne çektim. Yoksa şöyle mi demeliydim; 'Evladım Allah biraz Superman vari bir şeydir, ama Superman kıyafeti giyiyor mu bilmiyorum.' Hakikaten madem eli, kolu, gözü, kulağı var Allah'ın, giysileri ne şekilde acaba? Hem sonra erkek mi, kadın mı bu Kuran'ın Allah'ı? Alıntı
Φ Antonio_McCarty Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 aman Allah'ım yoksa süperman karekterinin başına gelen belalara sizin oğlunuzun sorusumu sebep oldu.yoksa kuranın ve benim Allah'ım sen nasıl küçük bi çocuğun kafasınsa bu soruların oluşmasına neden olursun diye cezalandırdı ya topu yopu 70 80 sene yaşıyacaz bu dünyada. inanmıyorum deyince nolacak ne elde edeceğiz. bakın ben inanıyorum ne kaybediyorum hayatımda eksik birşey mi var? hayır! hiçbir sıkıntı yok... gündelik hayatta önümüze çıkan herşeye bi acaba sorusunu soruyoruz. en ufak bi kararda her ihtimalı düşünüyoruz. ya şakaya gelmez Allah'ın var olduğunu hiç düşünmüyormusunuz? ya varsa! sonunda cehennem var korkun demiyorum! insanlara karşı yaptığımız bi hatada, yanlışta bile erdemli insanlar kendilerini çok kötü hissederler. sonuçta Allah'ın var olması gibi durumda sizi yaratan olacak, onun karşısında nasıl bir tutum sergileyeceksiniz... ya varsa!... Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 İNSAN NEYDEN YARATILDI? ............. Yukarıdaki ayetlerde insanın yaratılışının farklı süreçleri belirtilmektedir. Hz. Adem, Hicr Suresi’nin 28. ayetinde Hz. Adem’in çamurdan yaratıldığı, Fatır Suresi’nin 11. ayetinde Adem’in soyundan gelenlerin meniden yaratıldığı, Alak Suresi’nde de meni sayesinde tohumu atılan insanın, rahimde bir “alak” (cenin) haline geldiği açıklanmaktadır. Bu yüzden ayetlerde hiçbir çelişki olmadığı açıktır. Kuranda geçen, zayıf ortçağ bilgilerinden oluşan yüzlerce çelişkiyi gizleyemezsiniz. Yukarda Airelus arkadaşımız yazmış "çamur" hikayesinin nerden geldiğini. Çamurdan yaratmak, cin, şeytan, melek, ruh, diğer yaşam, yaratılmak, yaratıcı ilk çağdaki mitolojik (masal) bilgilerinden kopyalanmış inançlardır. Bu varsayımlar tamamen ilk çağlarda geçen çaresiz kurgulardır. Ama ne yazıkki bu uydurmalar ilk çağlarda ortaya çıkmış, ortaçağda gelişmiş, modern çağda ise halen inanılmaktadır. Neyse biz konumuza dönelim. Spermden oluşmayı bilmek anlamak sdece gözlemlerle yapılıp kitap oluşturulursa çelişkiler olacak elbette. Aynen şu ayet gibi gibi. Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su. Ortaçağ kafası, spermi bel ve kaburgalar arasından çıktığını sanıyor. Testislerde oluştuğunu bilemiyor. İnsanın oluşumunu yine tamamen ortaçağ bilgi ve gözlemleri ile belirten "hac 5" ayeti bakın nasıl izah etmiş. Şunu bilin ki, biz sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alakadan (aşılanmış yumurtadan), sonra uzuvları (önce) belirsiz, (sonra) belirlenmiş canlı et parçasından (uzuvları zamanla oluşan ceninden) yarattık ki size (kudretimizi) gösterelim. Ve dilediğimizi, belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde bekletiriz; sonra sizi bir bebek olarak dışarı çıkarırız. Allah kudretinden (!) bahsederken kudretsizlik "çelişki"sinden bahsetmemiş. Rahimde gelişen, yaşamı insana ve yakınlarına çekilmez eden milyonlarca sakatlık ise kendi kudretinden değil doğa tanrısının kudreti galiba. Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Yukarıdaki ayetlerde insanın yaratılışının farklı süreçleri belirtilmektedir. Hz. Adem, Hicr Suresi’nin 28. ayetinde Hz. Adem’in çamurdan yaratıldığı, Fatır Suresi’nin 11. ayetinde Adem’in soyundan gelenlerin meniden yaratıldığı, Alak Suresi’nde de meni sayesinde tohumu atılan insanın, rahimde bir “alak” (cenin) haline geldiği açıklanmaktadır. Bu yüzden ayetlerde hiçbir çelişki olmadığı açıktır. O ayetler yanlış en doğrusu bu Nuh 17. Allah sizi yerden bir bitki olarak bitirdi.' Alıntı
Φ Aurelius Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 aman Allah'ım yoksa süperman karekterinin başına gelen belalara sizin oğlunuzun sorusumu sebep oldu.yoksa kuranın ve benim Allah'ım sen nasıl küçük bi çocuğun kafasınsa bu soruların oluşmasına neden olursun diye cezalandırdı ya topu yopu 70 80 sene yaşıyacaz bu dünyada. inanmıyorum deyince nolacak ne elde edeceğiz. bakın ben inanıyorum ne kaybediyorum hayatımda eksik birşey mi var? hayır! hiçbir sıkıntı yok... gündelik hayatta önümüze çıkan herşeye bi acaba sorusunu soruyoruz. en ufak bi kararda her ihtimalı düşünüyoruz. ya şakaya gelmez Allah'ın var olduğunu hiç düşünmüyormusunuz? ya varsa! sonunda cehennem var korkun demiyorum! insanlara karşı yaptığımız bi hatada, yanlışta bile erdemli insanlar kendilerini çok kötü hissederler. sonuçta Allah'ın var olması gibi durumda sizi yaratan olacak, onun karşısında nasıl bir tutum sergileyeceksiniz... ya varsa!... "bakın ben inanıyorum ne kaybediyorum, inansak ne olacak" düşüncesiyle inancınızda ne kadar samimi olduğunuz belli oluyor.. ben biliyorum ki bu forumda ki bir çok ateist arkadaş daha önce inanıyordu. ve şunu da biliyorum ki sizin şu anda ki bahsettiğiniz inancı yaşamamak için ddini tam olarak öğrenmek ve yerine getirmek için çok zahmetlere girdiler. çok araştırdılar.. müslüman bir ülkede doğduk. çevremizdeki insanları müslüman diye bildik. sonra dedik yüce yaratıcımz bize kitap göndemiş O gönderirde biz nasıl okumayız diye düşündük. hatta müslüman olupta şimdiye kadar bir kere dahi okumayanlara çok şaştığım oldu.hatta bu insnlar çevresinde çok iyi müslüman olarak bilinen insanlardı. sonra okudum, sünnete baktım, kurana baktım, elime geçen tüm kaynakları inceledim, sonra sünnette kurana uymayan şeyleri gördüm.. buna getirilen açıklamalar ise hadislerin sahih olmadığı idi.. sonraki düşüncem hadislerin geçeriszliği oldu.. çünkü kuranda da zaten kurandan başkasına uymayın denmiyor mu?hadislerin sahihlerini ayıranlar çok mu alimmişler de ayırmışlar. kaldı ki kulaktan kulağa oyununu bilirsiniz. o oyunda bile aynı mekanda aynı zamanda bir kişiye söylenen bir cümle bile nasıl değişiyor.. neyse kuranı daha çok okumaya başladım. busefer kuranda da birçok ayetin birbiri içinde tutarsız olduğunu farkettim. en basitinden ve benim için önemli olan bir ayette kuranın apaçık indirildiğinden ve herkesin anlaması ve ibret alınması için indirildiğinden bahsedilir. sonra başka bir ayette ayetlerin bir kısmı müteşabih bir kısmının anlaşılır olduğu yazılır.. hatta ilimde derinleşmiş olanlar anlarmış.. nerde kaldı şimdi herkesin anlayacağı.. zaten dünyada şu kuranı anlayan tek bir insan bile görmedim. herkes kendi kafasına göre çeviriyo anlıyo..onlarda okuyan azınlık. gerisini siz tahmin edin.. okumayan çoğunluğu.. bakın Antonio_McCarty, inanmak insanın tüm yaşamını etkiler.. tüm düşüncelerini. düşünceler alışkanlıklarda belirir, alışkanlıklar eylemlerde, eylemler sizi siz yapar ve aldığınız tüm karaları etkiler.. yapmanız gerekenin ne olduğunu bilidğiniz halde sırf inancınızdan dolayı yapamazsınız.. Alıntı
Misafir hayhak Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 İNSAN NEYDEN YARATILDI? Kuran’da insanın yaratılışının değişik aşamalarından ve hangi maddelerden yapıldığından bahseden birçok ayet vardır. Kuran’da çelişki olduğunu iddia edenlere göre, bu ayetlere ayrı ayrı bakıldığında, bir yerde alaktan yaratıldığı yazarken, bir yerde topraktan yaratıldığı yazmaktadır, bu yüzden çelişkidir. Fakat ayetler dikkatle okununca hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir: “Hani Rabbin meleklere demişti: "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım." Hicr Suresi – 28 “Allah sizi topraktan yarattı, sonra bir damla meniden (nutfeden). Sonra da sizi çift çift kıldı. O'nun bilgisi olmaksızın, hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Ömür sürene, ömür verilmesi ve onun ömründen kısaltılması da mutlaka bir kitapta (yazılı)dır. Gerçekten bu, Allah'a göre kolaydır. “ Fatır Suresi – 11 “Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alak'tan yarattı.” Alak Suresi – 1 / 2 Yukarıdaki ayetlerde insanın yaratılışının farklı süreçleri belirtilmektedir. Hz. Adem, Hicr Suresi’nin 28. ayetinde Hz. Adem’in çamurdan yaratıldığı, Fatır Suresi’nin 11. ayetinde Adem’in soyundan gelenlerin meniden yaratıldığı, Alak Suresi’nde de meni sayesinde tohumu atılan insanın, rahimde bir “alak” (cenin) haline geldiği açıklanmaktadır. Bu yüzden ayetlerde hiçbir çelişki olmadığı açıktır. bunlara yuzde yuz katılıyorum arkadasım kuran da anlatılmak ıstenen seyı bazı arkadaslar carpıtıyorlar .halbukı yedıklerı meyvelerın ve dıgerlerının topraktan geldıgını bılmıyorlar.ınsan menısı besın ve proteınlerle vd.olusur bunlarda topraktan yetısır.yanı bunu bıraz acarsak.toprak altında curuyen hersey topraga gubre olur.ve bu hersey yedıgımız meyve ve sebzelere dagılır. ve menıler olusur.bu menı rahımde sekıllenır.ve modern bılım ınsan vucudunda toprak kalıntıları ve mınarellerı bulmustur.celıskı yok! saptırma ve cekememezlık var. ve bıraz daha acarsak bunu kımse kınamasın ama hepımız yam yamız ama bunu anlamak bazı ınsanlar ıcın zor olabılır.su yukarıdakı olayı anlayamayan ve celıskı arayan.bunda neler arar ve neler anlar allah bılır. ama kuran bır gercegıde gozumuzde acmıstır.sukurler olsun. saygılar .. Alıntı
Φ sadebiri Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 bunlara yuzde yuz katılıyorum arkadasım kuran da anlatılmak ıstenen seyı bazı arkadaslar carpıtıyorlar .halbukı yedıklerı meyvelerın ve dıgerlerının topraktan geldıgını bılmıyorlar.ınsan menısı besın ve proteınlerle vd.olusur bunlarda topraktan yetısır.yanı bunu bıraz acarsak.toprak altında curuyen hersey topraga gubre olur.ve bu hersey yedıgımız meyve ve sebzelere dagılır. ve menıler olusur.bu menı rahımde sekıllenır.ve modern bılım ınsan vucudunda toprak kalıntıları ve mınarellerı bulmustur.celıskı yok! saptırma ve cekememezlık var. saygılar .. ve artı olarak arkadaşın biri yukarıda bir ayet vermiş meni insanın kaburga kemikleriyle beli arasından çıkar diye..hem bunu yazmış hemde yorumlamış Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su... meniden sadece bir parçacığından çocuk oluşabileceğini o zamanın insanı nasıl bilebiliyor hemde çöl bedevisi topraktan gelen besin ve proteinler nerde toplanır yemek için kaburga kemikleri ile bel boşluğu arasında!!! bunu bile çarpıtmaya çalışmış arkadaş ama başaramamış.. saygılar... Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 ve artı olarak arkadaşın biri yukarıda bir ayet vermiş meni insanın kaburga kemikleriyle beli arasından çıkar diye..hem bunu yazmış hemde yorumlamış Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su... meniden sadece bir parçacığından çocuk oluşabileceğini o zamanın insanı nasıl bilebiliyor hemde çöl bedevisi topraktan gelen besin ve proteinler nerde toplanır yemek için kaburga kemikleri ile bel boşluğu arasında!!! bunu bile çarpıtmaya çalışmış arkadaş ama başaramamış.. saygılar... Sizin mideniz ve bağırsaklarınız ne işe yarıyor ? Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2007 ve artı olarak arkadaşın biri yukarıda bir ayet vermiş meni insanın kaburga kemikleriyle beli arasından çıkar diye..hem bunu yazmış hemde yorumlamış Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su... meniden sadece bir parçacığından çocuk oluşabileceğini o zamanın insanı nasıl bilebiliyor hemde çöl bedevisi topraktan gelen besin ve proteinler nerde toplanır yemek için kaburga kemikleri ile bel boşluğu arasında!!! bunu bile çarpıtmaya çalışmış arkadaş ama başaramamış.. saygılar... ergenlik çağına girmiş ve cinsel ilişkide bulunmuş her insan bu olayı çözebilir hele hele uzmanlık alanı buysa hiç şaşırmamak gerekir Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 ve artı olarak arkadaşın biri yukarıda bir ayet vermiş meni insanın kaburga kemikleriyle beli arasından çıkar diye..hem bunu yazmış hemde yorumlamış Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su... meniden sadece bir parçacığından çocuk oluşabileceğini o zamanın insanı nasıl bilebiliyor hemde çöl bedevisi topraktan gelen besin ve proteinler nerde toplanır yemek için kaburga kemikleri ile bel boşluğu arasında!!! bunu bile çarpıtmaya çalışmış arkadaş ama başaramamış.. saygılar... Çarpıtmayan arkadaş: Kuranda geçen cinsel birleşme anında "fırlayan su" midede üretiliyor demekki. Senin miden sperm üretiyor galiba. O halde senin miden aynı zamanda kan, insülün de üretiyordur. Hatta tükrük ve sümük üreten bezler de senin midende olabilirler. Bu neslin son örneklerindensin galiba ? Biyologlar duymasın seni hemen incelemeye alırlar. Alıntı
Misafir hayhak Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 ve artı olarak arkadaşın biri yukarıda bir ayet vermiş meni insanın kaburga kemikleriyle beli arasından çıkar diye..hem bunu yazmış hemde yorumlamış Tarık-6,7 Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su... meniden sadece bir parçacığından çocuk oluşabileceğini o zamanın insanı nasıl bilebiliyor hemde çöl bedevisi topraktan gelen besin ve proteinler nerde toplanır yemek için kaburga kemikleri ile bel boşluğu arasında!!! bunu bile çarpıtmaya çalışmış arkadaş ama başaramamış.. saygılar... bunun ustune soylenecek ne var bılmıyorum. anlayana Alıntı
Φ sadebiri Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Çarpıtmayan arkadaş: Kuranda geçen cinsel birleşme anında "fırlayan su" midede üretiliyor demekki. Senin miden sperm üretiyor galiba. O halde senin miden aynı zamanda kan, insülün de üretiyordur. Hatta tükrük ve sümük üreten bezler de senin midende olabilirler. Bu neslin son örneklerindensin galiba ? Biyologlar duymasın seni hemen incelemeye alırlar. fırlayan suyun proteini nerde depolanır ilk???? biyologların duymasına gerek olan şey sanırım sizin iddialarınız hangi neslin örneklerinden olduğum gayet açık arkadaşım gördüğüne sevindim.. ama ben seni herhangi bir nesille bağdaştıramıyorum ... sölediğim çok basit birşeyi bile nerelere çekip neler neler kattınız..siz bir hekime görünün panik atak görülüyor s,zde:) Alıntı
Φ *CaNaN* Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 kalpler bukadar mı kararır?gözler bukadar mı kör olur?ayetleri kendi kafanıza göre ne güzel yorumluyorsunuz.Rabbim merhamet etsin size... Alıntı
Misafir hayhak Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 24 Eylül , 2007 sanırım bu konudanda boyle kacılırdı heralde cunku bır karsı tezı yok zaten hıc olamadı bazı kesımlerın.sadebırı bu guzel konu ıcın sana tesekkur ederım kardesım saygılarımla Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 25 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 25 Eylül , 2007 fırlayan suyun proteini nerde depolanır ilk???? biyologların duymasına gerek olan şey sanırım sizin iddialarınız hangi neslin örneklerinden olduğum gayet açık arkadaşım gördüğüne sevindim.. ama ben seni herhangi bir nesille bağdaştıramıyorum ... sölediğim çok basit birşeyi bile nerelere çekip neler neler kattınız..siz bir hekime görünün panik atak görülüyor s,zde:) Vücuttaki her enzimin üretildiği bölümler başka başka organlardır. Misal olarak idrar böbreklerde oluşur. Spermin nerede oluştuğunu bilim artık açıklamıştır. Dinlerin düz mantıkla izah tarzı sadece gözlemlerden ibarettir, muğlaktır. Spermin oluşumunu sadece sindirim organına bağlarsak, sindirim ağızadan başlamazmı ? O halde spermin oluşumu için ağızı da işaret etmek gerekmezmi ? Skrotum (Erbezi kesesi): Testisleri saran ve koruyan ince kırışık derili kesedir. Skrotum ayrıca testisler için bir ısı kontrol sistemi olarak görev yapar; spermlerin normal gelişmesi için testislerin vücut sıcaklığından biraz daha düşük ısıda (35ºC) olması gerekir. Skrotum duvarındaki kremaster kasları gevşeyip kasılarak testislerin serinlemesi için vücuttan uzaklaşmasını ya da ısınması ya da korunması için vücuda yaklaşmasını sağlar. Testisler (Erbezleri): Skrotumun içinde bulunan değirmi biçimli oluşumlardır; genellikle sol testis sağdakinden biraz daha aşağıdadır. Testislerin iki işlevi vardır: sperm yapımı ve testosteron (başlıca erkek seks hormonu) sentezi. Epididim: Testislere bitişik olan epididim yaklaşık 6 metre uzunluğunda bir tüp yumağıdır. Testislerden spermi alır ve spermin olgunlaşmasına elverişli bir ortam yaratır. Sol testis sağdakine göre biraz daha aşağıdadır. Mide: Mide, büyük miktarda yiyeceğin geçici olarak depolandığı bir organ. İçine giren yiyeceklerin kimyasal ve fiziksel olarak parçalandığı bir yerdir. Mide içini örten ve Mukoza denilen örtü dokudan sindirim sıvıları salgılanır. Mide içinde yiyecek varsa, her 20 saniyede bir dalgalar meydana getirerek sıvı ile katıyı birbirine karıştırır (Kimus). Sonuçta krem kıvamında yarı sıvı bir materyel meydana gelir. Meydana gelen karışım ince barsaklar tarafından emilecek seviyeye geldiyse ,azar azar miktarlarda, pilor kanalını geçerek 12 parmak barsağına (Duodenum) geçer. Sıvıların mideyi terk etmesi katılardan daha hızlıdır ve mideyi boşaltması yaklaşık 20 dakikayı alır. Katı-sıvı karışımı materyelin mideyi terk etmesi ise yaklaşık 1.5 saati bulmaktadır. Alıntı
Misafir hayhak Gönderi tarihi: 25 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 25 Eylül , 2007 Vücuttaki her enzimin üretildiği bölümler başka başka organlardır. Misal olarak idrar böbreklerde oluşur. Spermin nerede oluştuğunu bilim artık açıklamıştır. Dinlerin düz mantıkla izah tarzı sadece gözlemlerden ibarettir, muğlaktır. Spermin oluşumunu sadece sindirim organına bağlarsak, sindirim ağızadan başlamazmı ? O halde spermin oluşumu için ağızı da işaret etmek gerekmezmi ? Skrotum (Erbezi kesesi): Testisleri saran ve koruyan ince kırışık derili kesedir. Skrotum ayrıca testisler için bir ısı kontrol sistemi olarak görev yapar; spermlerin normal gelişmesi için testislerin vücut sıcaklığından biraz daha düşük ısıda (35ºC) olması gerekir. Skrotum duvarındaki kremaster kasları gevşeyip kasılarak testislerin serinlemesi için vücuttan uzaklaşmasını ya da ısınması ya da korunması için vücuda yaklaşmasını sağlar. Testisler (Erbezleri): Skrotumun içinde bulunan değirmi biçimli oluşumlardır; genellikle sol testis sağdakinden biraz daha aşağıdadır. Testislerin iki işlevi vardır: sperm yapımı ve testosteron (başlıca erkek seks hormonu) sentezi. Epididim: Testislere bitişik olan epididim yaklaşık 6 metre uzunluğunda bir tüp yumağıdır. Testislerden spermi alır ve spermin olgunlaşmasına elverişli bir ortam yaratır. Sol testis sağdakine göre biraz daha aşağıdadır. Mide: Mide, büyük miktarda yiyeceğin geçici olarak depolandığı bir organ. İçine giren yiyeceklerin kimyasal ve fiziksel olarak parçalandığı bir yerdir. Mide içini örten ve Mukoza denilen örtü dokudan sindirim sıvıları salgılanır. Mide içinde yiyecek varsa, her 20 saniyede bir dalgalar meydana getirerek sıvı ile katıyı birbirine karıştırır (Kimus). Sonuçta krem kıvamında yarı sıvı bir materyel meydana gelir. Meydana gelen karışım ince barsaklar tarafından emilecek seviyeye geldiyse ,azar azar miktarlarda, pilor kanalını geçerek 12 parmak barsağına (Duodenum) geçer. Sıvıların mideyi terk etmesi katılardan daha hızlıdır ve mideyi boşaltması yaklaşık 20 dakikayı alır. Katı-sıvı karışımı materyelin mideyi terk etmesi ise yaklaşık 1.5 saati bulmaktadır. arkadas dagıtıcı esas nokta nedır?ana nokta neresıdır?bunları ayıran yer neresıdır?bunların arasında hangısı olmaz ıse bu dedıklerın tamamen yok olur?anlatılmak ıstenen seyle bu yazdıklarının ne alakası var? bunlar yanlıs demıyorkı kımse zaten.neden boyle bırsey ıhtıyacı duyuyorsunuz!ve bu ayırılan merkezde bu yazdıgınız seyler nasıl bılınclı bır sekılde dagılıyor ve dagıtılıyor veya bu tarz bır seyı ınsan dusunerek nasıl vucudunda gerceklestırıyor? bızım aradıgımız cevap bunlar asıl olarak bunların cevaplarını verınız lutfen saygılar Alıntı
Φ sadebiri Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 arkadas dagıtıcı esas nokta nedır?ana nokta neresıdır?bunları ayıran yer neresıdır?bunların arasında hangısı olmaz ıse bu dedıklerın tamamen yok olur?anlatılmak ıstenen seyle bu yazdıklarının ne alakası var? bunlar yanlıs demıyorkı kımse zaten.neden boyle bırsey ıhtıyacı duyuyorsunuz!ve bu ayırılan merkezde bu yazdıgınız seyler nasıl bılınclı bır sekılde dagılıyor ve dagıtılıyor veya bu tarz bır seyı ınsan dusunerek nasıl vucudunda gerceklestırıyor? bızım aradıgımız cevap bunlar asıl olarak bunların cevaplarını verınız lutfen saygılar biraz daha dewrin araştırmalar içine girip bilgi depolayıp kendi yorumlarını kattıktan sora belki cevap verirler sevgili hayhak Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 arkadas dagıtıcı esas nokta nedır?ana nokta neresıdır?bunları ayıran yer neresıdır?bunların arasında hangısı olmaz ıse bu dedıklerın tamamen yok olur?anlatılmak ıstenen seyle bu yazdıklarının ne alakası var? bunlar yanlıs demıyorkı kımse zaten.neden boyle bırsey ıhtıyacı duyuyorsunuz!ve bu ayırılan merkezde bu yazdıgınız seyler nasıl bılınclı bır sekılde dagılıyor ve dagıtılıyor veya bu tarz bır seyı ınsan dusunerek nasıl vucudunda gerceklestırıyor? bızım aradıgımız cevap bunlar asıl olarak bunların cevaplarını verınız lutfen saygılar Şimdi spermin üretildiği organı söylemen benim değil senin görevin oldu. Midemi yoksa erbezlerimi ? Kuran ve sizler mide olarak biliyorsunuz. Bizler ve biyologlar da erbezleri olarak biliyoruz. Kuranı yazanlar o zamanlar spermin nerede oluştuğunu bilmiyorlardı ve atmışlar göğüs kafesi diye. Şimdide sizler eklemeye çalışıyorsunuz. "Dağıtıcı organ midedir, orası işaret edilmiştir" diye. Oldu olacak kuranı oturup sizler yazın sil baştan. Hoş buna da gerek bırakmıyorsunuz. İstediğiniz gibi Allah adına konuşup, izah etmeye çalışıyorsunuz. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Kafayı dine takmış olanlara bilimden bahsetmek boşunadır. Onlar aslında inandıkları kitapta bilim milim olmadığını çok iyi biliyorlar. Yok bel, yok kaburga, yok mide diye lafı evirip çevirmeleri hep bunu iyi bildiklerinden. İşin gerçeğini anlatmak hiç bir şeyi değiştirmez. Kur'an galaksiden bahsetmiş mi deseniz, "evet" deyip Kur'anda geçen kaf harfinin galaksiyi işaret ettiğini söylerler. Kur'an tabii ki süpernovadan da bahseder. "Sad ayn kaf" süpernovadan başka neye işaret edecek ki? Atom dersen zaten var, ayet numaraları atom numaralarına işaret eder. (uysa da uymasa da salla gitsin) Yani anlamaya çalışmazlar. Uydurmaya çalışırlar. Duydukları uydurmalara da inanmaya zaten peşinen hazırdırlar. Hitap etmesi en kolay insanlardır. "Hızır bir gün Cebrail ile görüşmüş" diye başla, anlat. Kim tanır hızırı, kim görecek cebraili... Kim sorup doğru mu diye onaylatacak, Salla gitsin... Arada es yağ gürle, bitti. Hakikat bu işte... Mesele şu alıntıladığım cümle: "ya topu yopu 70 80 sene yaşıyacaz bu dünyada. inanmıyorum deyince nolacak ne elde edeceğiz." İşte mesele bu. Korku! Öleceksek öleceğiz, öleceğiz diye 70 80 aklımızı uyutarak mi geçirelim? Bu nasıl mantık yahu? Bir yaratıcı varsa var olsun, mertçe, delikanlı gibi çıkarım karşısına. -"Hiç kusura bakma ama, o senin gönderdiğini söyledikleri kitabı senin gönderdiğine inanmıyorum, hâla inanmıyorum. Bu sana yapılan bir iftiraydı öyle değil mi?" derim. Belki de: -"Aferin, hele şükür. Bi tane daha akıllı çıktı, sen de şöyle geç! " diyecek, ne biliyorsunuz? Sahi, bir imtihan varsa şeklini nerden biliyorsunuz? Hiç bir kopye vermediyse haydi? Yanlış kopye verdiyse kafayı tam çalıştıranlarla hazırcı, beleşçileri ayırmak için? Arkadaşlar, etmeyin ya! Ben kimsenin tavuğuna kış demiyorum. Siz de demeyin, sonra "Anaah, yandık! Allah şimdi sorar bunu bana!" diye kara kara düşünmenize gerek kalmaz. Biliyorum, siz gayrimeşru ilişkiden doğan masum bebeğini döverek öldüren anneyi duyunca "bunda Allah korkusu olsa, bu işi yapmazdı" diye düşünüp dini bundan gerekli görüyorsunuz. Yanlış düşünüyorsunuz. Onlar psikopat, onların ya beyni normal çalışmıyor, ya tanrıdan yardım bekleyip bekleyip gelmeyince kafayı yemişler. Doğayı olduğu gibi kabullenememişler. Bir şefkatli el saçlarını hiç okşamamış. Onların durumunu bilseniz acırdınız. Hayatlarında merhameti, sevgiyi bir yudum tatmamışlar. Allahsızlıkla filan ilgisi yok yaptıklarının. Onlara artık inancı veya herhangi bir duyguyu, düşünceyi atsan yapışmaz, sürsen bulaşmaz hale gelmiş. Şimdi siz "iyi işte, din sevgiyi, merhameti emrediyor" dersiniz. Bu işler emretmekle olmaz. Onlara o sevgisizliği reva görenler dinsiz allahsız oldukları için reva görmediler. Kafayı şeytanla, kötülükle, her yerin kötülüklerle dolu olduğunu düşünerek bozan biri de pekala dinsizden çok daha fazla sevgiden yoksun olabilir. Bu psikopatları doğa üretiyor, buna çare yok. Bunun için dini kullansanız da değişmez, psikopatlar yine çıkar. Belki yine tanrı değil, tıp buna bir çare bulacak. Genetiğinden bozuk olduğunu anlayıp doğmalarına izin vermeyecek. Halbuki din buna da karşı çıkacak. "Siz allah mısınız, ne biliyorsunuz psikopat olacağını, allah dilerse olur, ne yapalım, biz karışamayız" diyeceksiniz. Tanrının insanları eşit yarattığı bir safsatadır, doğa insanları farklı farklı yaratır. Kimisini de psikopat yaratabilir. Doğuştan Down sendromlular "dış görünüş, kurallara uyma, espri yeteneği, acıma duygusu, diğer bireylerle kafaca uyum" farklılıkları göstermektedirler. Bunlar önce işe küçük kedi köpek yavrularını öldürerek çocukluktan başlarlar. Bunları biz mi yaratıyoruz da bize inanmamız için telkinde bulunuyorsunuz, dini düzen kuralım diyorsunuz? Bunun için dine gerek yok, tıp, hukuk, ne gerekiyorsa elimizden geleni yapmaya çalışırız. Elimizden bir şey gelirse de bilim sayesinde gelir. Din ancak yaratılışın eşit ve dünyanın imtihan olduğunu söyleyip bizi uyutur, başka işe yaramaz. Eşit değil işte yahu, ne tarağın dişleri gibi eşit olacağı? Adam psikopat, sendromlu, neresi eşit? Gazetelerin üçüncü sayfalarından fazla etkilenmeyin. Olanca psikopat oraya doluyor. Adam komşusunu öldürmüş, niye? Karısına aşık olmuş. Kadına bakıyorsun, neresine aşık olunur bunun diye düşünceye dalıyorsun. Hani kadın Marilin Monroe olur da aklı başından gider. Adam psikopat. Kesin küçükken de arka bahçede yavrulayan kedinin yavrularını hayvan uzaklaştığında mıncıra mıncıra öldürmüştür... Alıntı
Φ halkalıyıldız Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Öleceksek öleceğiz, öleceğiz diye 70 80 aklımızı uyutarak mi geçirelim? Bu nasıl mantık yahu? Bir yaratıcı varsa var olsun, mertçe, delikanlı gibi çıkarım karşısına. -"Hiç kusura bakma ama, o senin gönderdiğini söyledikleri kitabı senin gönderdiğine inanmıyorum, hâla inanmıyorum. Bu sana yapılan bir iftiraydı öyle değil mi?" derim. Belki de: -"Aferin, hele şükür. Bi tane daha akıllı çıktı, sen de şöyle geç! " diyecek, ne biliyorsunuz? Bunu ben de hep düşünmüşümdür. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 halkalıyıldız, bir de şunu düşünün öyleyse: Kur'anda yazdığına göre kafirlerin konuşmasına, kendini savunmasına bile izin verilmeden doğruca cehenneme sürüleceklermiş. Onlarla konuşulmayacakmış. Bu anlatılan, evrenin yaratıcısı sonsuz kudretli bir tanrı olabilir mi? Cezalandırdığı kullarından savunma bile almaya korkuyor. Bir dinle bakalım canım, niye inanmamış, niye inkar etmiş? Belki bir mazereti vardır? İlkel kabile şefi mi bu yahu? "Götürün tez, aman vermeyün, vurun" diye emredecek? Bu nasıl tanrılık yahu? Ben bunu mertliğe hiç yakıştıramadım. Böyle bir tanrı ile karşılaşacağıma hiç inanmıyorum... Alıntı
Misafir 4mevsim Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2007 Kafayı dine takmış olanlara bilimden bahsetmek boşunadır. Onlar aslında inandıkları kitapta bilim milim olmadığını çok iyi biliyorlar. Yok bel, yok kaburga, yok mide diye lafı evirip çevirmeleri hep bunu iyi bildiklerinden. İşin gerçeğini anlatmak hiç bir şeyi değiştirmez. Yani anlamaya çalışmazlar. Uydurmaya çalışırlar. Duydukları uydurmalara da inanmaya zaten peşinen hazırdırlar. Hitap etmesi en kolay insanlardır. "Hızır bir gün Cebrail ile görüşmüş" diye başla, anlat. Kim tanır hızırı, kim görecek cebraili... Kim sorup doğru mu diye onaylatacak, Salla gitsin... Arada es yağ gürle, bitti. Hakikat bu işte... Mesele şu alıntıladığım cümle: "ya topu yopu 70 80 sene yaşıyacaz bu dünyada. inanmıyorum deyince nolacak ne elde edeceğiz." İşte mesele bu. Korku! Öleceksek öleceğiz, öleceğiz diye 70 80 aklımızı uyutarak mi geçirelim? Bu nasıl mantık yahu? Bir yaratıcı varsa var olsun, mertçe, delikanlı gibi çıkarım karşısına. Bu psikopatları doğa üretiyor, buna çare yok. Bunun için dini kullansanız da değişmez, psikopatlar yine çıkar. Belki yine tanrı değil, tıp buna bir çare bulacak. Genetiğinden bozuk olduğunu anlayıp doğmalarına izin vermeyecek. Halbuki din buna da karşı çıkacak. "Siz allah mısınız, ne biliyorsunuz psikopat olacağını, allah dilerse olur, ne yapalım, biz karışamayız" diyeceksiniz. Gazetelerin üçüncü sayfalarından fazla etkilenmeyin. Olanca psikopat oraya doluyor. Adam komşusunu öldürmüş, niye? Karısına aşık olmuş. Kadına bakıyorsun, neresine aşık olunur bunun diye düşünceye dalıyorsun. Hani kadın Marilin Monroe olur da aklı başından gider. Adam psikopat. Kesin küçükken de arka bahçede yavrulayan kedinin yavrularını hayvan uzaklaştığında mıncıra mıncıra öldürmüştür... kafayı dine takmış olanlar kimler??? kafayı dine takanlar bazıları mı ..(her kesimden) yoksa tüm inananlar mı.. bazı ip uçları var....kuranda bilim olmadığı halde bilim var derler..lafı eğp bükmeyi iyi bildikleri için lafı eğip bükerler..anlamaya çalışmazlar..uydurmaya çalışırlar..biri uydurma anlatsa da inansak diye hazır beklerler...hitap etmesi en kolay insanlardır..nası olsa ölcez deyip bir ömrü yatarak geçirirler... psikopatlar ruh hastaları down sendromlular.....siz cehennemin bunlar için mi olduğunu düşünüyorsunuz..... ben tam aksini düşünüyorum.....cehennem yaptığı zulmü çok ta aklı başında olarak...bilinçli olarak....bile bile yapanlarla dolacak...sanırım siz de yanlış bakıyorsunuz olaya... sorumluluk ve ceza cezai ehliyetin olup olmamasıyla ilgilidir..... ya herşeyi anlıyorum da dindarları neden bilimden uzak tutmaya çalışırlar onu anlamıyorum....bilim birilerinin kurtarılmış bölgesi mi... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.