Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ALLAH BUNA NEDEN GEREKLİ GÖRMÜŞ ACABA?


halkalıyıldız

Önerilen İletiler

Âl-i İmrân(*) Sûresinin 7 . Ayetinde

O, sana Kitab’ı indirendir. Onun (Kur’an’ın) bazı âyetleri muhkemdir, onlar kitabın anasıdır. Diğerleri de müteşabihdir.4 Kalplerinde bir eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onun olmadık yorumlarını yapmak için müteşabih âyetlerinin ardına düşerler. Oysa onun gerçek manasını ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar, “Ona inandık, hepsi Rabbimiz katındandır” derler. (Bu inceliği) ancak akıl sahipleri düşünüp anlar.

 

 

Bunun sebebini ben bulamadım.Bu konuda fikri olan var mı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 109
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Başlıktaki türkçe hatasını düzeltmezsem çatlarım. Şöyle olacaktı: "Allah bunu neden gerekli görmüş acaba" olacaktı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yok yahu,bunu da nerden çıkardın?

 

Yani demek istiyorum ki neden bütün ayetler muhkem değil.Hepsi muhkem olsaydı,herkes kolaycacık anlardı ve sorun çıkmazdı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

iman meselesi; Allah bizden tam olarak iman etmemizi istiyor. herşey açık seçik belirtilmiş olsaydı sınanmanın, dünya hayatının pek bir anlamı kalmazdı.

Allah'ı bilebilmemiz için gönderilen peygamberler, indirilen kitaplar, yaratılan herşey akıllı olanlar için yeterli ama bazen öyle şeyler karşımıza çıkıyorki bir anlam verebilmenin imkanı olmuyor işte bu noktada Allah bizden “Ona inandık, hepsi Rabbimiz katındandır” dememizi istiyor...

 

saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yani seçim bize kalmış!

 

Muhkem ayetleri seçersek müslüman, müteşabih ayetlere takılı kalırsak kafir oluyoruz.Bu da sınavın bir parçası.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yani seçim bize kalmış!

 

Muhkem ayetleri seçersek müslüman, müteşabih ayetlere takılı kalırsak kafir oluyoruz.Bu da sınavın bir parçası.

 

daha önce okuyup okuyup müteşabih ayetlere takılan,şimdi okuyup okuyup yine onlara takılan biri olarak....ayet gayet açık ve net... kalbimde hastalık vardı okudukça saptım... şimdi okudukça tüylerim diken diken oluyor ,imanım artıyor...

okuduklarım aynı ,,anladıklarım ayrı... her iki durumu da yaşayan biri olarak,biz sadece çok az düşünüyoruz ve samimi bir kalple yaradana yaklaşamıyoruz,olsa olsa yaklaştığımızı sanıyoruz.... Onu,herşeyi yaratan olarak yeterince sevmiyoruz hatta... iş için ,dizi için,falancanın kitabı için ,falanca aktivite için bir ton zaman harcıyoruz da, söz konusu yaratanın bi kaç emrini yerine getirmek ve kitabını okumak olunca,ya da ibadet... nedense çoklarına ağır geliyor... halbuki Onun sevgisi herşeyden üstün olmalı...hemde etrafınızda gördüğünüz herşeyden ve kendinizden bile... biz bile bize ait değiliz...

neyse.. şimdi ,olaki bir ayeti okurken, zerre kadar kalbimde bir garipseme hissedersem,hemen Allah a sığınıyorum,,mutlaka bunda bizim için bir hayır vardır deyip,o ayetin neden gönderildiğini ve bize faydalarını düşünüp bulmaya çalışıyorum...öyle ya yazılan hiçbir şey boşa olamaz... ve çok şükür ki mutlaka güzel cevaplar alıyorum... kendi doğrularımızın,nefsimizin, günlük algılayışlarımız ve deneyimlerimizin peşine takılıp hemen hüküm vermeden,nedenini bir sorgulamak lazım...her zaman için... Allah , şüphesiz yol gösterendir,inananın yardımcısıdır..

 

 

Ve sormuşsun "Allah bunu neden gerekli görmüş"... şüphesiz nedenini O bilir... neyi neden yarattığını ve yaptığını sorgulamak bize düşmez.. hani ütopik dünya hayalleriyle yazan bazı arkadaşların yaptığı gibi... ortada yaratanın tek bir sözü var ve o söz mutlaka gerçekleşecek.. O, sözünden asla dönmez..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yani seçim bize kalmış!

 

Muhkem ayetleri seçersek müslüman, müteşabih ayetlere takılı kalırsak kafir oluyoruz.Bu da sınavın bir parçası.

 

İyi güzelde allahın unuttuğu bir şey var.Hangi ayetler müteşabih,hangileri muhkem listesini vermemiş. Olaki muhkem diye mütaşabih bir ayete anlam verdiniz, yandınız demektir. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İyi güzelde allahın unuttuğu bir şey var.Hangi ayetler müteşabih,hangileri muhkem listesini vermemiş. Olaki muhkem diye mütaşabih bir ayete anlam verdiniz, yandınız demektir. :)

 

Kuran bir bütündür.. inanan için ayetlerin hepsi imanını arttırır..

inanmayanda zaten bütünlükten sapıp cımbızlamayla uğraşır durur.. illa liste gerekmiyor sıkma sen canını

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kuran bir bütündür.. inanan için ayetlerin hepsi imanını arttırır..

inanmayanda zaten bütünlükten sapıp cımbızlamayla uğraşır durur.. illa liste gerekmiyor sıkma sen canını

 

fft, liste olsaydı fena mı olurdu yani. Hiç olmazsa insanlar da canlarını sıkmadan efendice inanırlardı. Ama yok, Kur-an'ın Allah'ı kimden öc alacaktı o zaman?

 

Hem sonra cımbızlamaya takmışsınız, ama Kur-an'ın içinden cımbızlanarak çıkartılabilinecek o kadar çok şey var ki, cımbızla cımbızla bitmiyor valla. Eeee, geriye ne kaldı????

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah ta imanlıları cennete sokacak, imansızlardan da öc alacak. Pehhhhhhhh...

 

öc almayacak ,yaptıklarının karşılığını verecek,o kadar...

 

biraz İncil

esinleme

 

16. Bölüm

Tanrı'nın öfkesi ve yedi tas

Bundan sonra tapınaktan yükselen gür bir sesin yedi meleğe, «Gidin, Tanrı'nın öfkesiyle dolu yedi tası yeryüzüne boşaltın!» dediğini işittim.

2Birinci melek gidip tasını yeryüzüne boşalttı. Canavarın işaretini taşıyıp onun benzeyişindeki puta tapanların üzerinde ********* ve ıstırap verici yaralar oluştu.

3İkinci melek tasını denize boşalttı. Deniz, ölü kanına benzer bir kana dönüştü ve içindeki bütün canlılar öldü.

4Üçüncü melek tasını ırmaklara ve su pınarlarına boşalttı, bunlar da kana dönüştü. 5Sulardan sorumlu meleğin şöyle dediğini işittim:

 

«Var olan ve var olmuş olan kutsal Tanrı!

Bu yargılarında adilsin.

6Kutsalların ve peygamberlerin kanını döktükleri için,

içecek olarak sen de onlara kan verdin.

Bunu hak ettiler.»

7Sunaktan gelen bir sesin,

 

«Evet, gücü her şeye yeten Rab Tanrı,

yargıların doğru ve adildir»

 

dediğini işittim.

8Dördüncü melek tasını güneşin üzerine boşalttı. Bununla güneşe, insanları ateşle yakıp kavurma gücü verildi. 9İnsanlar korkunç bir ısıyla kavruldular. Tövbe edip bu belalara egemen olan Tanrı'yı yücelteceklerine, O'nun adına sövdüler.

10Beşinci melek tasını canavarın tahtı üzerine boşalttı. Canavarın egemenliği karanlığa gömüldü. İnsanlar, ıstıraptan dillerini ısırdılar. 11Istırap ve yaralarından ötürü gökteki Tanrı'ya sövdüler. Yaptıklarından da tövbe etmediler.12Altıncı melek tasını büyük Fırat nehri üzerine boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu. 13Bundan sonra ejderhanın ağzından, canavarın ağzından ve sahte peygamberin ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını gördüm. 14Bunlar, mucizeler yapan cinlerin ruhlarıdır. Gücü her şeye yeten Tanrı'nın büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar.

15«İşte hırsız gibi geliyorum! Çıplak dolaşmamak ve utanç içinde kalmamak için uyanık durup giysilerini üstünde bulundurana ne mutlu!»

16Üç kötü ruh, kralları İbranicede Armagedon denilen yerde topladılar. 17Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, «Tamam!» dedi. 18O anda şimşekler çaktı, uğultular ve gök gürlemeleri işitildi. Öylesine büyük bir deprem oldu ki, insan yeryüzünde oldu olalı bu kadar büyük birdeprem olmamıştı. 19Büyük kent üçe bölündü. Uluslara ait kentler de yerle bir oldu. Büyük Babil, Tanrı'nın önünde anıldı ve Tanrı'nın ateşli gazabının şarabını içeren kâse kendisine verildi. 20Bütün adalar ortadan kalktı, dağlar yok oldu. 21Gökten, insanların üzerine, taneleri yaklaşık kırk kilo[g] ağırlığında şiddetli bir dolu yağdı. Dolu belası öylesine korkunçtu ki, insanlar bu beladan ötürü Tanrı'ya sövdüler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sırf kitaba inanmadınız diye yaratanın adına söveceksiniz ve bunun sonunda cezası olmayacak... mesela biz Kuran herşeyi yaratan tek ve eşi benzeri olmayan İlahtan diyoruz.. siz onun adına Muhammed in Allah ı diye sövüyorsunuz.. halbuki O bütün insanların ilahı,hem Muhammed in,hem İsa nın ,hem Musa nın,hem Nuh un,hem İshak ın,hem İbrahim in,hem Yusuf un,Lut un,Yunus un,Salih in,Meryem in,Zekeriya nın,Davut un,Hud un... vs.....

şimdi diyelim Muhammed uydurdu çoğu şeyi ve bunu yaparken diğer kitaplardan alıntılar alarak yaptı... siz bu alıntı sandıklarınıza karşı,Tevrattan başlayarak bütün kitapların yaratıcısına sövmüş oldunuz ister istemez.. çünkü bir ayeti öne çıkarıp diğerini geri itmiyorsunuz... olduğu gibi reddediyorsunuz... sonra da bir yaratan inancından bahsediyorsunuz.. ama dünya üzerinde bu kadar hristiyan,bu kadar yahudi,bu kadar müslüman oranı varken,dinleri olduğu gibi rafa atıyorsunuz... sanki inanan IQ sü yüksek kimse yok...ya da ilim bilim sahibi... ya da medeni... yani bir siz haklısınız... harbi anlamadım ben bu işten...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ali imran suresi 3: Şüphesiz Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah yücedir, öç alıcıdır.

 

Öçünün karşılığı da cehennem...

 

Ali İmran

3. [Geçmişte vahyedilenlerden] bugüne ulaşan doğru haberleri(2) tasdik eden bu ilahî kelâmı sana safha safha indiren O'dur. (3) Tevrat'ı ve İncil'i de O indirmişti;

 

4. geçmişte insanlığa yol gösterici olarak; yine O indirmişti, doğruyla eğriyi birbirinden ayırd etmeye yarayan gerçeklik bilgisini... (4) Allah'ın mesajlarını inkara şartlanmış olanlara gelince; onları acı bir azap beklemektedir: Zira Allah kudret sahibidir, kötülüğü cezalandırandır.

 

 

bu da meal ,nolacak şimdi... heralde yaratanın öc alması ya da cezalandırması bizlerinkine benzemese gerek... yaratan bilir biz bilmeyiz... ben gazeteleri gördüğümde bu cehennem mevzusu içimi rahatlatıyor... ya herkes iyi olacak ya da olmayan yanacak.. sakıncası yok...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ali İmran

3. [Geçmişte vahyedilenlerden] bugüne ulaşan doğru haberleri(2) tasdik eden bu ilahî kelâmı sana safha safha indiren O'dur. (3) Tevrat'ı ve İncil'i de O indirmişti;

 

4. geçmişte insanlığa yol gösterici olarak; yine O indirmişti, doğruyla eğriyi birbirinden ayırd etmeye yarayan gerçeklik bilgisini... (4) Allah'ın mesajlarını inkara şartlanmış olanlara gelince; onları acı bir azap beklemektedir: Zira Allah kudret sahibidir, kötülüğü cezalandırandır.

bu da meal ,nolacak şimdi... heralde yaratanın öc alması ya da cezalandırması bizlerinkine benzemese gerek... yaratan bilir biz bilmeyiz... ben gazeteleri gördüğümde bu cehennem mevzusu içimi rahatlatıyor... ya herkes iyi olacak ya da olmayan yanacak.. sakıncası yok...

 

Meallerde anlaşamadık, o zaman diyanet mealinde anlaşalım.

 

Ali imran 3

O, sana Kitab'ı hak ve kendisinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, daha önce Tevrat'ı ve İncil'i insanlar için birer hidayet olarak indirmişti.Furkan'ı da indirdi. Şüphesiz, Allah'ın âyetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.

 

Ve de ayrıca sizin bir insanın sadece imana itaat etmeyişinden dolayı yanmaya gidişine sevinmeniz de mükemmel doğrusu. Siz nasıl bir insansınız? Muhammed'le bir akrabalık bağınız mı var yoksa?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

saçma insan kendisinin cehennemde yanacağını bile bile iman etmiyerek kendini düşünmüyorsa diğer insanların düşünmesini nasıl istiye bilirsin ki?

ama insanların böyle olmasına üzülen o kadar çok insn var ki bunu da sen anlıyamzsın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Meallerde anlaşamadık, o zaman diyanet mealinde anlaşalım.

 

Ali imran 3

O, sana Kitab'ı hak ve kendisinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, daha önce Tevrat'ı ve İncil'i insanlar için birer hidayet olarak indirmişti.Furkan'ı da indirdi. Şüphesiz, Allah'ın âyetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.

 

Ve de ayrıca sizin bir insanın sadece imana itaat etmeyişinden dolayı yanmaya gidişine sevinmeniz de mükemmel doğrusu. Siz nasıl bir insansınız? Muhammed'le bir akrabalık bağınız mı var yoksa?

 

imana itaat etmeyiş ile sapıtıp sapıtıp,adam öldürme,tecavüz,organ kesme,işkence vs...vs... kavramları arasında fark yok mu size göre? yani yanmayacaklarını bilerek bu insanları izlemek zorunda mıyım... ben yine söylüyorum... şeytanı kendine dost edinen ,şeytandan ve gelmiş geçmiş bütün yaratılmışlardan daha tehlikelidir ve yanmalarında sakınca görmüyorum... iman dediğiniz şey kalptedir, belki siz bile kalben benden daha güçlü bir Tanrı inancına sahipsinizdir...

bunu bilemeyiz...ama o imana kalben sahip olmayandan herşey beklenir,sizlerde bunu anlamıyorsunuz... yine ve yine tekrarlıyorum.. kibirlenip kalp kıranlar,para için herşeyi yapanlar,yalan söyleyenler,dolandırıcılar,insanlara ya da hayvanlara işkence çektirenler,tecavüzcüler,bebeğe bile yapanlar, hak yiyenler,verdiği sözü yok pahaya değişenler...ben yanmalarında sakınca görmüyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

imana itaat etmeyiş ile sapıtıp sapıtıp,adam öldürme,tecavüz,organ kesme,işkence vs...vs... kavramları arasında fark yok mu size göre? yani yanmayacaklarını bilerek bu insanları izlemek zorunda mıyım... ben yine söylüyorum... şeytanı kendine dost edinen ,şeytandan ve gelmiş geçmiş bütün yaratılmışlardan daha tehlikelidir ve yanmalarında sakınca görmüyorum... iman dediğiniz şey kalptedir, belki siz bile kalben benden daha güçlü bir Tanrı inancına sahipsinizdir...

bunu bilemeyiz...ama o imana kalben sahip olmayandan herşey beklenir,sizlerde bunu anlamıyorsunuz... yine ve yine tekrarlıyorum.. kibirlenip kalp kıranlar,para için herşeyi yapanlar,yalan söyleyenler,dolandırıcılar,insanlara ya da hayvanlara işkence çektirenler,tecavüzcüler,bebeğe bile yapanlar, hak yiyenler,verdiği sözü yok pahaya değişenler...ben yanmalarında sakınca görmüyorum...

 

Sauın fft,bu anlayışı müslümanların kafasına kim soktu bilmiyorum ama islamın sözde adil bir din olduğunu insanların duygularını istismar etmiş.Kim ister ki dünyada insanların birbirlerine yaptığı haksızlıkların cezasız kalmasını?Gerçi buna rağman cehennemi yinede çok abartılı buluyorum ama konumuz cehennem değil.

 

Cehennemi savunabilmek için ehemen hemen tüm müslümanlar sizin kullandığınız bu cümleyi öner sürer.

 

insanlara ya da hayvanlara işkence çektirenler,tecavüzcüler,bebeğe bile yapanlar, hak yiyenler,verdiği sözü yok pahaya değişenler...ben yanmalarında sakınca görmüyorum..

 

 

Bu konuyu defalarca açıkladım ama yinede söyliyeyim.Eğer siz cehennemi bu mantıkla savunuyorsanız yanılıyorsunuz. Zira insanların birbirlerine,hayvanlara,doğaya verdikleri zarar yüzünden, yaptığı haksızlıklar yüzünden cehennemde yanacağına dair bir tek ayet bulamazsınız kuranda. Ceehennem sadece allaha,ayetlerine,peygamberlerine,ahirete inanmayanlar,ona şirk koşanlar için öngörülmüşbir cezadır. Allahın yagene derdi kendi onurunu korumak,laf dokunduranlarıda ebedi yakmaktır.

 

İnsanlar birbirlerini yemiş,haksızlık yaapmış onun umurunda bile değildir. Hatta ve hatta eğer bir müslüman allaha iyi kulluk ediyorsa yaptığı tüm kötülükleri affedeceğini söylüyor. Bunun içine yukarıda sıraladığınız şeyleride koyabilrisiniz. Ama buna rağman hayatını insanlara iyilik yapmakla geçirmiş,bilime adamış hiç bir kötülüğü olmayan bir insan sırf inanmadı diye yaptığı iyiliklerin boşa çıkacağını ve ebedi cehenneme gideceğini söylüyor allah.

 

Tevbe 111 Allah müminlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler, ölürler. (Bu), Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da Allah üzerine hak bir vaaddir. Allah'tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır! O halde O'nunla yapmış olduğunuz bu alış verişinizden dolayı sevinin. İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır

 

 

Bir an için önyargınızı bir tarafa bırakın ve elinizi vicdanınıza koyarak cevap verin.Şiz müslümanlara göre savaş ayetleri savunma amaçlı değilmi ? Tamam öyle olduğunu varsayalım.

 

Savunma amaçlı bile olsa savaşta insanlar çelik çomak oynamıyor, birbirlerini öldürüyor değilmi? O zaman bu ayetin ey iman edenler,size saldıranları öldürmek zorunda kaldığınız için size bir günah yoktur,şeklinde olması gerekmezmi idi? Ama ayette dikkat ederseniz bırakın müslümanların günahının affedildiğini aksine cennet vaad ediliyor değilmi?

 

Dünyada hangi hukuk sisteminde nefsi müdafadan dolayı insan ölldürene mükafat verildiği görülmüştür. Ya cezası hafifletilir yada hiç ceza almaz.

 

Kuranaa göre en büyük günah adam öldürmek,bebeklere tecavüz etmek,yalan söylemek,hırsızlık yapmak değil,allaha şirk koşmak olduğuda ayrı bir başlıkta açıklandı.Zulüm kavramının ise bizim anladığımız gibi manaya gelmediğini,(insanların birtbirine verdiği zarar olarak kuranda bir öok ayetlerle şu linkte açıkladım bakabilirsiniz

 

 

http://www.turkish-media.com/forum/index.p...5&start=125

 

Bende müslüman iken sizin inandığınız gibi kötülerin ahirette cezasını cekeceğini sanıyordum. Ama araştırdıkça işin aslının öyle olmadığını gördüm. Öyle olsa niye durup dururken bu dini bırakayım.Sırf gıcıklık olsun diye eleştirmiyoruz yani. Ortada eşi benzeri görülmemiş adaletsiz bir masal var.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

imana itaat etmeyiş ile sapıtıp sapıtıp,adam öldürme,tecavüz,organ kesme,işkence vs...vs... kavramları arasında fark yok mu size göre? yani yanmayacaklarını bilerek bu insanları izlemek zorunda mıyım... ben yine söylüyorum... şeytanı kendine dost edinen ,şeytandan ve gelmiş geçmiş bütün yaratılmışlardan daha tehlikelidir ve yanmalarında sakınca görmüyorum... iman dediğiniz şey kalptedir, belki siz bile kalben benden daha güçlü bir Tanrı inancına sahipsinizdir...

bunu bilemeyiz...ama o imana kalben sahip olmayandan herşey beklenir,sizlerde bunu anlamıyorsunuz... yine ve yine tekrarlıyorum.. kibirlenip kalp kıranlar,para için herşeyi yapanlar,yalan söyleyenler,dolandırıcılar,insanlara ya da hayvanlara işkence çektirenler,tecavüzcüler,bebeğe bile yapanlar, hak yiyenler,verdiği sözü yok pahaya değişenler...ben yanmalarında sakınca görmüyorum...

Ha! Demek ki vahşet imana itaat etmeyenlerde var öyle mi? Din adına dindarlar tarafından yapılan onca cinayete ne diyorsunuz peki?

 

Şeriata karşı fikirler ileri sürdüğü iddi edilen Hallacı Mansurlar, Nesimiler, Pir Sultan Abdallar, Şeyh Bedrettinler katledilmemişlermidir?

 

Bu bağnazlık yalnız ortaçağ karanlıklarına özgü kalmamış, günümüzde de devam etmektedir.

 

Bilim adamlarımızın, düşünürlerimizin, hukukçularımızın Uğur Mumcu’ların, Muammer Aksoyların, Abdi İpekçilerin, Necip Hablemitoğullarının, Bedriye Uçokların, öldürülmesi. Çorum-Maraş olayları, Hizbullahın domuz bağı cinayetleri, Sivas’ta aydınlarımızın, sanatçılarımızın yakılması bu ilkelliğin devamı değil midir?

 

Ve bu saydığınız yukarıdaki yalan söyleyen, dolandıran, para için her şeyi yapan, hak yiyen, verdiği sözü yok pahaya değiştirenleri bulmak görmek istiyorsanız şöyle bizi yöneten sınıfa bir bakın derim size. Hepsi maşallah dindar mı dindar. Dindarlıkları bir tek insanları aptal yerine koymaları. Bunlar ancak imana itaat edenleri avuçlarının içine alabilirler. İmanlı olup da, bu imanı kendi içinde yaşayanlara, ya da dinsiz ve ateist olanlara sökmez bu dindarlık numaraları.

 

Şimdiye kadar siz hiç duydunuz mu, imana itaat etmeyiş ile sapıtıp sapıtıp insanlara, ya da hayvanlara işkence çektirenleri, tecavüzcüleri, bebeğe sarkanları? Bu sapıklıkları yapanlar arasından bir kişi çıkıpta ben ateistim, ben dinsizim dedi mi acaba? Peki bütün bu pislikleri yapanlar kimler?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şartlanmaları aşmak gerçekten çok zordur. Binyıllardan beri oluşan şartlanmalar var. Kur’an okunduğunda derlenip toparlanmak, ezan okunduğunda ayağını ayağının üzerindeyse indirmek, peygamberin adı geçtiğinde salavat okumak… Bunlar Pavlov’un şartlı refleks deneyinin toplumsal çapa genişlemiş sayısız kanıtlamalarıdır. Deneyi anlatıp uzatmayayım, herkes biliyordur.(*dipnot)

 

Bütün bu şartlı refleksler aksine meydan verilmeyecek biçimde konunun kutsal, eleştirilemez, kabul edilmesi kesin gerekli ve karşı çıkılamaz, çıkılırsa başına ne geleceği belli olmayan tehlikeli sular olduğu önyargısını beyinlere adeta çiviler.

 

Halbuki insan türünün doğruyu baştan bilme ve kendini ona göre sakınma şansı hiçbir zaman olmamıştır. Biz doğruları bilmiyoruz. Doğru bildiğimiz her şeyi sınayarak belli bir süreç içinde daha az doğru olandan daha doğru olana doğru yol alıyoruz. Mutlak doğruya belki hiçbir zaman ulaşamayacağız. Belki mutlak doğru diye bir şey de yok…

 

Böyle olması hiçbir şeyi değiştirmez, bizler kötü yaratıklar değiliz. İyi yaratıklar da değiliz. Bir sigaranın kanser yaptığını öğrenmemiz için kaç nesil feda ettik. Kimse bize içmeyin şu zıkkımı, sonunuz kötü olur demedi. Ben kendi hayatımda bile gelişmenin ve anlayış, kavrayış farklılaşmasının sürecini izleyebiliyorum. Toplum da öyle. Aynı örnekten devam edersek, eskiden kendi içmedikten sonra kimse başkalarının sigara içmesini umursamazdı. Çünkü pasif içicilik kavramından haberdar değildik. Şimdi yanımızda sigara yakana kötü kötü bakıyor ve anlamazsa uyarıyoruz. Ben kişisel olarak kendim bazen bir sigara yakarım. Ama yanımda birisi yaktı mı tepki gösteririm. Çünkü birincide kendi irademle içiyorum. İkincide iradem olmaksızın ortamdaki dumanı soluyorum.

 

Diyeceğim, hiç kimse bize doğruları peşinen bildirmiş değil. Biz doğruyu bulmaya çabalıyoruz. Bunun için bilimi, yetmediğinde felsefeyi kullanıyoruz. Din ise bu alanda bir katkı yapmıyor, çünkü doğruların baştan belli olduğunu savunuyor. Sanırım boşig bir tartışmada dinin bir “kültür” olmadığını söylemişti, bu anlamda doğrudur. Çünkü kültür bir birikimdir ve biriktikçe yanlışlarının ayıklanabilir olması gerekir. Aksi halde gereksiz bir yığılma oluşturur ve kültür olma özelliğini kaybeder.

 

Niye yeni tefsir yazılmıyor? Çünkü istediğiniz kadar tefsir edin, kaynağı değiştiremiyorsunuz. Kaynak aynı durdukça ne kadar tefsir edersen et, gereksiz bilgi yığmasından başka bir şey yapmıyorsun. Bir de olmayacak zorlama yorumlarla Kur’an’ı fizik ve astronomi kitabına dönüştürmeye çalışma çabası ortaya çıkıyor.

 

Bu alanda ben bir tek ayetin enteresan olduğunu kabul ediyorum, o da dağların bulutlar gibi geçip gitmekte olduklarını söyleyen ayet. Bu ifade gerçekten ilginç şimdi, doğruya doğru… Sayısız atıştan biri hedefi vurmuş gözüküyor ki, bu da olasılık hesabı içerisinde olabilecek bir durum. Ne bileyim, insan oturup düşünürken yeryüzünün suda yüzen bir tepsi gibi su üzerinde kayıp gittiğini düşünebilir yani, böyle tek bir cümle ile bir şey kanıtlanamaz. Kur’an zaten koca gemilerin deniz üzerinde akıp gitmesini Allah’ın mucizesi olarak niteler. Dünyayı da dev bir gemi gibi düşünmüş olabilir. Hatta dağları direkler olarak niteler zaten.

 

Ben şunu öneriyorum: peygamberin (**dipnot) kötü niyetli, sahtekar ve yalancı olduğunu iddia etmemek gerekiyor. Bence düşünen, beyin yoran ve duygulanan bir kafaya sahipti. O günün kültürü içinde işin içinden bu şekilde çıktı ve o günün bilinenlerine göre sentezlediği doğrularına kendisi de inanıyordu. Ki o güne göre getirdiği kurallar o günün toplumuna göre bir devrim niteliği taşıyordu. Sonuç olarak tuhaf adetleri olan kabileleri bütünleştirip bir devlet oluşturdu ve bir yayılım sağladı. Hatta bu toplum bir zaman geldi unutulmuş Yunan felsefesini yeniden ortaya çıkarıp canlandırdı. Hatta Endülüs yoluyla bazı Doğu kültür ögeleri Batı’ya Arap kültürü aracılığı ile geçti. Bunların başında sıfır gelir. Romen rakamlarında sıfır yoktur. Sıfırı Hintliler buldu ve Araplara, oradan Endülüs’e geçti. Romen rakamları ile hiçbir karmaşık matematik kuramazsınız. Sıfır olmadan matematik sıfırdır. Dünyada mutlak doğrulara sahip iyi bir kesim ve mutlak yanlışlara sahip kötü bir kesim yoktur.

 

Zaten o yüzden öbür dünyada bir kesim cennete, bir kesim cehenneme gidecek değildir…

 

*dipnot: Pavlov deneyi yerine daha güncel bir deneyden bahsedeyim: Bu deneyde ayrı kafeslere güvercinler konup beslenme süreleri uzatılarak iyice acıkmaları sağlanmış. Sonra aniden yiyecek verilmiş. Ancak yiyecek verildiği anda güvercinlerin ne yapıyor oldukları kaydedilmiş. Bir sonraki beslenme saatinde güvercinin alınan kaydına bakılarak aynı davranışı yaptığı sırada yiyecek verilmiş. Bu birkaç kez tekrarlandığında dramatik bir sahne ortaya çıkmış, güvercinler o hareketin “uğuruna” inanmaya başlayarak acıktıkça aynı hareketi yapmaya başlamışlar! Her bir güvercin raslantısal olarak hangi hareketin “uğuruna inandıysa” her acıktığında o hareketi yapıyormuş. Zıplıyor idiyse, her acıktığında zıplıyormuş. Yani raslantılar içinden uğurlu bir seçenek belirlemek insana has değilmiş, doğadan miras aldığımız bir davranışmış…

 

**dipnot: “Muhammed” demekten kasıtlı kaçınıyorum, “şu bizim sınıftaki kıvırcık saçlı Muho mu?” durumu olmasın diye. Sonuçta tarihe malolmuş tarihi bir kişiliktir ve sınıf arkadaşımız Muho’dan bir şekilde ayırt edilmesi gerekir. Hz. öneki ile sorunu çözmeyi gerçekçi bulmuyorum, hz. lerin sonu gelmiyor. Bakıyorsun bazen mahallenin köşesinde gömülmüş ve bir kıza aşık olup kavuşamadığı için ince hastalıktan ölmüş, söylencelerle kutsanmış ve mezarı türbe olmuş gariban bile hz. oluyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Katakuta ve Muki, benim söylemek istediklerimi yazmışsınız.Ellerinize sağlık.Aynen katılıyorum.

 

 

Ayrıca Antonio kardeş,

 

Sen anladığım kadarıyla cehennem korkusundan dolayı iman etmişsin.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.